Blog

  • Karşıyaka Basketbol, Avrupa’da kazanmaya devam ediyor

    Karşıyaka Basketbol, Avrupa’da kazanmaya devam ediyor

    FIBA Şampiyonlar Ligi C Grubu’nda mücadele eden Karşıyaka, 4. haftada Yunan ekibi Kolossos H Hotels ile karşı karşıya geldi. Mustafa Kemal Atatürk Karşıyaka Spor Salonu’nda oynanan müsabakada yeşil-kırmızılılar 95-79 galip geldi. Bu sonuçla İzmir ekibi, bu sezon Avrupa’da üst üste 3. galibiyetini elde etti. Müsabakayla ilgili açıklamalarda bulunan Karşıyaka Başantrenörü Ufuk Sarıca, kazandıkları ve iyi basketbol oynadıkları için mutlu olduklarını dile getirdi. Güzel ve keyifli bir mücadele olduğunun altını çizen Sarıca, “Özellikle ikinci ve üçüncü periyotlarda çok keyifli bir oyun sergiledik ve herkesten katkı aldık. Maçın başında savunmada biraz tembeldik ve temassız oynadık, bu da rakibin yüksek yüzdeli atışlar bulmasına neden oldu. Ancak ikinci periyottan itibaren savunmada, ribaundlarda iyiydik ve hızlı hücumlarımız çok akıcıydı, geçiş hücumlarımız da oldukça etkileyiciydi. Oyunun kontrolünü elimize aldık ve kazanmayı bildik. Şimdi cumartesi günü ligde oynayacağımız maça odaklanmamız gerekiyor. Ardından kalan iki Şampiyonlar Ligi maçımız var. Tüm takımımı tebrik ediyorum” diyerek sözlerini noktaladı.

  • THY Euroleague: Fenerbahçe: 87 – Bayern Münih: 76

    THY Euroleague: Fenerbahçe: 87 – Bayern Münih: 76

    Fenerbahçe, Euroleague’de Bayern Münih’i konuk ederken ilk yarıyı 35-30 önde tamamladı. Müsabakadan 87-76’lık skorla galip ayrılan sarı-lacivertlilerde Nigel Hayes-Davis kaydettiği 25 sayıyla maçın en skoreri oldu. Devon Hall 12, Tarık Biberovic ile Bonzie Colson da 11’er sayıyla galibiyete katkı verdi. Konuk ekipte Devin Booker’ın 20 sayısı mağlubiyeti engelleyemedi.

    Salon: Ülker Spor ve Etkinlik
    Hakemler: Emilio Perez (İspanya) , Joseph Bissang (Fransa), Guido Giovannetti (İtalya)
    Fenerbahçe: Nigel Hayes-Davis 25, Devon Hall 12, Arturs Zagars 2, Bonzie Colson 11, Khem Birch 2, Nicolo Melli 9, Sertaç Şanlı 7, Skylar Mays 2, Tarık Biberovic 11, Marko Guduric 6
    Başantrenör: Saras Jasikevicius
    Bayern Münih: Nick Weiler-Babb 7, Carsen Edwards 24, Johannes Voigtmann 2, Andreas Obst 6, Devin Booker 20, Oscar Da Silva 10, Shabazz Napier 3, Ivan Kharchenkov, Elias Harris 4, Kevin Yebo
    Başantrenör: Gordon Herbert
    1. Periyot: 13-21 (Bayern Münih lehine)
    Devre: 35-30 (Fenerbahçe lehine)
    3. Periyot: 67-58 (Fenerbahçe lehine)

  • CEV Kupası: Valepa Sastamala: 1 – Ziraat Bankkart: 3

    CEV Kupası: Valepa Sastamala: 1 – Ziraat Bankkart: 3

    Salon: Vexve Arena
    Hakemler: Miroslav Juracek (Slovakya), Ioannis Ioannidis (Yunanistan)

    Valepa Sastamala: William Groffier, Juho Kaunisto, Urpo Sivula, Aleksi Muukkonen, Atro Berg, Matthieu Garcia, Eetu Pennanen (L), (Matti Maijata, Jiri Leinonen, Miro Leinonen)

    Ziraat Bankkart: Bedirhan Bülbül, Hilmi Şahin, Matthew John Anderson, Vahit Emre Savaş, Wouter Ter Maat, Trevor Clevenot, Berkay Bayraktar (L)

    Setler: 20-25, 11-25, 25-22, 15-25
    Süre: 91 dakika (22, 20, 26, 23)

  • Dondurma Festivali düzenlendi

    Dondurma Festivali düzenlendi

    Niğde’nin Çamardı ilçesinde dondurma festivali düzenlenen törenle kapılarını açtı.
    15-16 Kasım tarihleri arasında Niğde’nin Çamardı ilçesindeki fuar alanında ziyaretçilerine açık olacak olan festivalin açılışında konuşma yapan Çamardı Belediye Başkanı Ali Pınar, ilçenin nüfusunun yüzde 40’ının geçimini dondurmacılıktan sağladığını aktardı. Çamardı Belediyesi ile Çamardı Dondurmacılar Derneği işbirliğinde düzenlenen etkinlikte konuşan Başkan Pınar şunları söyledi; “İlçemiz nüfusunun yarısı dondurmacılıkla geçimini sağlıyor.

    Ancak biz istiyoruz ki; bu işi bireysel yapmaktan ziyade kurumsal bir kimlik altında yapmaları ve marka haline gelmeleri. Dondurma denilince akla Çamardı’nın gelmesini ve sektörde söz sahibi olmayı istiyoruz. Bu ilk festivalimiz ama ilerde daha da geliştirerek ilçemizi bu konuda marka yapmak hedefindeyiz. Çünkü burada üretilen dondurmalar tamamen doğal ve katkı olarak tamamen meyve kullanıyor. Bu da ilçemiz dondurmalarını en sevilen dondurma haline getiriyor” diye konuştu.

    “Türkiye’de 9 bin Çamardılı dondurmacı var”
    Türkiye genelinde 9 bin Çamardılı dondurmacı olduğunu kaydeden Çamardılı Dondurmacılar Derneği Başkanı Yasin Kürkçü ise derneğin amacının ilçede yapılacak festival ve fuarlarla Çamardı dondurmasını herkese duyurmak olduğunu belirtti. Kürkçü; “ Çamardı’da 1.’sini düzenlediğimiz festivalimiz güzel gidiyor.

    Geleneksel hale getireceğimiz bu etkinliğimizi daha da geliştirerek yapacağız. Çamardı dondurmasını özel kılan yüzde yüz doğal dondurma yapmamız. Doğal salep, süt ve meyvelerden ürettiğimiz dondurmalarımızla ülke genelinde iddialıyız” ifadelerine yer verdi. Festivalde Çamardı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde görevli Ziraat Mühendisi Şefika Karlı dondurma üretim süreçlerinde üreticilerin dikkat etmesi gerekenler hakkında bir sunum gerçekleştirdi.

    Yapılan konuşmaların ardından etkinlikte emeği geçenlere teşekkür plaketi verilirken 100’den fazla çeşit dondurma katılımcılara ikram edildi.

  • Atıklar ilham veren ellerde ‘sanat’ olarak hayata dönüyor

    Atıklar ilham veren ellerde ‘sanat’ olarak hayata dönüyor

    Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sanat ve Meslek Eğitim Kursları (SAMEK), 2024-2025 eğitim yılında çevre dostu bir projeye daha imza atıyor. ‘Geri Dönüşüm Atölyesi’ adı altında yürütülen sıfır atık projesi, kağıt atıkları birer sanat eserine dönüşmesini sağlıyor. 60 kursiyer bu atölyede kağıt ve ambalaj çöplerini sepet, saksı, abajur gibi eserler olarak hayata geri kazandırıyor.

    Sakarya Büyükşehir Belediyesi, SAMEK ‘Geri Dönüşüm Atölyesi’ ile geri dönüşüm ve sıfır atık bilincini yayarak kursiyerlere atık malzemeleri sanatsal ve pratik ürünlere dönüştürme fırsatı sunuyor. Atölye, kaynakların verimli kullanılmasını ve atık miktarının azaltılmasını hedefleyen derslerle hem çevreye hem de topluma katkı sağlıyor. Kağıt atık ve ambalaj yapımı üzerine gerçekleştirilen bu derslerde, toplamda 60 kursiyer gazetelerden sepet, saksı, abajur gibi çeşitli ev dekorasyon ürünleri tasarlıyor. Böylece kağıt atık, işlevsel ve estetik değeri olan eşyalara dönüştürülerek yeniden hayat buluyor.

    “Keyifle faydalanıyorlar”
    Atölye eğitmeni Meral Erdem, “Atık gazete ve kartonları yeniden işleyerek saksı, sepet, supla gibi evde kullanılabilecek pek çok ürün üretiyoruz. Atölyemize katılan öğrenciler hem bütçe dostu olduğu hem de sosyalleşme fırsatı sunduğu için bu çalışmalardan keyifle faydalanıyorlar” dedi.

    “Yeteneklerimi keşfediyorum, güzel ürünler ortaya çıkarıyoruz”
    Ev hanımı Ceyda Çelik, “Evde oturup televizyon programları izleyerek boş vakit geçireceğime buraya gelerek yeni arkadaşlıklar kuruyor yeteneklerimi keşfediyorum. Buradaki hocalarımız çok yetenekli boş zamanlarımızı çok iyi bir şekilde değerlendirmemizde yardımcı oluyorlar” derken 65 yaşındaki İlknuz Özoğlu, “3 yıldır SAMEK kurslarına geliyorum. Burada benim için en önemlisi, kağıtlardan elde ettiğimiz, dönüştürdüğümüz ürünlerin çevremiz tarafından beğenilmesi.

    Kurslar sayesinde çok fazla arkadaş edindim. Büyükşehir Belediyesine teşekkür ederim” diye konuştu. 57 yaşındaki kursiyer Filiz Kömürcü ise, “Burada çevremiz büyüyor yeni arkadaşlıklar kuruyoruz. Sosyalleşmenin yanı sıra burada atık malzemelerden çok güzel ürünler ortaya çıkartıyoruz. SAMEK kurslarını açarak kendimizi geliştirmemizi, meslek edinmemizi ve sosyalleşmemizi sağladığı için belediyemize ve hocalarımıza çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    “Değer katacak”
    Sakarya Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada, “Sıfır atık bilincini tüm topluma yaymak ve geri dönüşümün güzel bir yanını ortaya çıkarmak amacıyla bu projeyi hayata geçirdik. SAMEK bünyesindeki Geri Dönüşüm Atölyesi, kaynakların sürdürülebilirliğine katkı sağlamak adına önemli bir adım. Kursiyerlerimizin hem çevreye hem de kendilerine yeni değerler katacak bu sürece ilgi göstermesinden mutluyuz,” denildi. Ortaya çıkarılan eserlerin dönem sonunda bir sergiyle Sakaryalıların beğenisine sunulması hedefleniyor.

  • Terör örgütleri konusunda bilgilendiriyor

    Terör örgütleri konusunda bilgilendiriyor

    Erzurum Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü Bilgilendirme ve Önleme Faaliyetleri Büro Amirliği Büro Amirliğince üniversite öğrencilerine yönelik bilgilendirme toplantısı düzenlendi.
    “El Ele Güvenli Geleceğe” ve “Gençlik Güvenli Gelecek” projeleri kapsamında Erzurum Atatürk Üniversitesinde eğitim gören öğrencilerin ülkemize yararlı birey olarak yetişmelerini sağlamak, öğrencilere polis olarak her zaman yanlarında olduğumuz mesajını vermek, terör örgütleri tarafından yürütülen propagandayı etkisiz kılmak, terör örgütlerinin üniversitedeki illegal yapılanmalarına katılımı engellemek ve azaltmak amacıyla yapılan bilgilendirme çalışmalarına devam ediliyor.

    Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi konferans salonunda, Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi konferans salonunda sunumlar yapılarak toplamda 450 kişiye ulaşılırken akabinde stant açılarak bilgilendirme broşürü dağıtıldı. Program kapsamında öğrencilere çeşitli ikramlarda bulunuldu, hediyeler verildi.

  • Diyabetin birçok organa zarar verebiliyor

    Diyabetin birçok organa zarar verebiliyor

    Dünya Diyabet Günü dolayısıyla önemli bilgiler veren Endokrinoloji Uzmanı Dr. İffet Dağdelen Duran, diyabetin gözlere, böbreklere, sinirlere ve kalbe zarar verme riskini arttırdığını belirterek, “Diyabet ve kalp damar hastalıklarının dünya çapında önde gelen ölüm nedenleri arasında yer alıyor” dedi.

    Denizli Devlet Hastanesi Endokrinoloji Uzmanı Dr. İffet Dağdelen Duran, Dünya Diyabet Günü dolayısıyla Diyabet Hastalığı hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Diyabetin, gözlere, böbreklere, sinirlere ve kalbe zarar verme riskini arttırdığını belirten Endokrinoloji Uzmanı Dr. İffet Dağdelen Duran, diyabet ve kalp damar hastalıklarının dünya çapında önde gelen ölüm nedenleri arasında olduğunu söyledi. Yapılan bilimsel çalışmalara göre Türkiye’de 7 milyonun üzerinde diyabetli olduğu ve yaklaşık 3 milyon kişinin ise diyabetli olduğundan haberdar olmadığı tespit edildiğini belirtti.

    Uz. Dr. Duran, diyabet bir kişinin hayatının her alanını etkileyebildiğini ve sıklıkla yaşam kalitesi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olduğunu belirtti. Ayrıca IDF tarafından yürütülen yeni bir anket çalışmasının verilerine göre, diyabetle yaşayan insanların yüzde 77’sinin kaygı, depresyon veya başka bir ruh sağlığı sorunu yaşadığını, yüzde 75’i duygusal ve ruhsak iyilik halleri için daha fazla destek almak istediklerini belirtildi. Yani diyabet bakımı genellikle kan şekerlerine odaklandığını ve birçok diyabetli kişiyi bunalmış halde bıraktığı belirtiliyor.

    “Diyabetli insanlar birçok organa zarar verme riskini arttırır ve kanser türüyle de bağlantılıdır”
    Diyabetin birçok organa zarar verme riskini artırdığı gibi ayrıca bazı kanser türleriyle de bağlantılı olduğunu dile getiren Uz. Dr. Duran, “Diyabet, kan şekeri olarak da adlandırılan kan glikozu çok yüksek olduğunda ortaya çıkan bir hastalıktır. Glikoz, vücudun ana enerji kaynağıdır. Vücudunuz glikoz üretebilir, ancak glikoz aynı zamanda yediğiniz yiyeceklerden de gelir. İnsülin, pankreas tarafından üretilen ve glikozun enerji için kullanılmak üzere hücrelere girmesine yardımcı olan bir hormondur. Diyabetiniz varsa, vücudunuz yeterli veya hiç insülin üretmez veya insülini düzgün şekilde kullanmaz. Glikoz daha sonra kanınızda kalır ve hücrelerinize ulaşmaz. Diyabet, birçok organa zarar verme riskini artırdığı gibi ayrıca bazı kanser türleriyle de bağlantılıdır. Diyabeti önlemek veya yönetmek için adımlar atmak, diyabetin sağlık sorunları geliştirme riskini azaltabilir” dedi.

    “Türkiye’de diyabetli olan insanların yarısı diyabetli olduğundan haberdar değil”
    Diyabetli kişilerin %90’ından fazlasında sosyoekonomik, demografik, çevresel ve genetik faktörlerden kaynaklanan tip 2 diyabet olduğunu belirten ve Uz. Dr. Duran, “Tip2 diyabet, dünya çapında sayıları hızla artan, büyük ölçüde önlenebilir ve tedavi edilebilir bulaşıcı olmayan bir hastalıktır. Tip 2 diyabetin artışına katkıda bulunan başlıca faktörler kentleşme, yaşlanan bir nüfus, azalan fiziksel aktivite seviyeleri, yanlış beslenme alışkanlıkları, aşırı kilo ve obezite yaygınlığının artmasıdır.

    Tip 1 diyabet önlenebilir değildir ancak insülin enjeksiyonları ile yönetilebilir. 2021 yılı verilerine göre 537 milyon insanın (20-79 yaş) dünya çapında diyabetle yaşadığı bilinmektedir. Diyabetlilerin yaklaşık yüzde 50’sinin teşhis edilmediği göz önüne alınınca aslında Dünyada yaşayan en az 10 kişiden 1’inin diyabetinin olduğu rahatlıkla söylenebilir. 2045 yılına gelindiğinde her 8 yetişkinden 1’i, yani yaklaşık 783 milyon kişi diyabet hastası olacak; bu da yüzde 46’lık bir artış anlamına gelecektir.

    Diyabetli toplam insan sayısının 2030 yılına kadar 643 milyona, 2045 yılına kadar ise 783 milyona çıkacağı tahmin edilmektedir. Yapılan bilimsel çalışmalarla ülkemizde 7 milyonun üzerinde diyabetli olduğu, yaklaşık 3 milyon kişinin ise diyabetli olduğundan haberdar olmadığı tespit edilmiştir. Diyabet hastalığının görülme sıklığının obezitenin artışına paralel olarak hızla arttığı ve 20 yaş üzeri her yedi kişiden birinin diyabetli olduğu ortaya çıkmıştır” diye konuştu.

    “Diyabet, bir kişinin her alanını etkileyebildiği gibi de olumsuz ve bunalmış hissettirir”
    Duran, diyabet hastalarının ilaç tedavisinin yanında diyet ve egzersizlerine mutlaka dikkat etmeleri gerektiğini vurgulayarak diyabetin iyi yönetilmesinin önemli olduğunu söyledi ve bir kişinin hayatının her alanını etkiyebildiğini ve sıklıkla yaşam kalitesi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olduğunu belirten Uz. Dr. Duran, “Diyabet, bir kişinin hayatının her alanını etkileyebilir ve sıklıkla yaşam kalitesi üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir.

    Diyabetle yaşayan insanların hayatlarını iyileştirmek ve risk altında olanlarda diyabetin önlenmesi ulusal sağlık politikalarının ve tüm Dünyanın amacı olmalıdır. 14 Kasım Dünya Diyabet Günü’nün 2024-2026 yılları arasındaki teması “Diyabet ve Yaşam Kalitesi” olarak belirlenmiştir. Diyabet iyi yönetildiğinde, yani; doğru bir beslenme stili, doğru karbonhidrat miktarı ve insülin eşleşmesi, doğru bazal insülin miktarı ve spor gibi etkenlerle meydana gelen olumlu yaşam şekli ile geleceğimizi koruyoruz. Diyabet bakımında kişinin yaşam kalitesine yönelik destek önceliklendirilmelidir. Diyabetli milyonlarca kişi, evde, işte ve okulda durumlarını yönetmek konusunda günlük zorluklarla karşı karşıyadır.

    IDF tarafından yürütülen yeni bir anket çalışması, diyabetle yaşayan insanların yüzde 77’sinin kaygı, depresyon veya başka bir ruh sağlığı sorunu yaşadığını ortaya koymaktadır. Ayrıca diyabetli hastaların yüzde 75’i sağlık hizmeti sağlayıcılarından duygusal ve ruhsal iyilik halleri için daha fazla destek almak istemektedir. Diyabet bakımı genellikle yalnızca kan şekerine odaklanır ve ne yazık ki birçok diyabetli kişiyi bunalmış halde bırakır. Bu nedenle lütfen artık daha farklı bir şeyler yapalım; Bu Dünya Diyabet Gününde, yaşam kalitesini diyabet bakımının merkezine koyalım ve daha iyi bir Diyabet Hayatı için değişimi başlatalım” dedi.

  • Kocası tarafından balta ile öldürülen kadın son yolculuğuna uğurlandı

    Kocası tarafından balta ile öldürülen kadın son yolculuğuna uğurlandı

    Kırklareli’nde dün Recep Çetin (64) karısı Aysel Çetin’i balta ile öldürdüğünü söyleyerek polise teslim olmuştu. Bunun üzerine ekipler, zanlının Pınar Mahallesi’ndeki evine gitti. Aysel Çetin’in (58) hareketsiz yattığını gören ekipler, balta darbesiyle hayatını kaybettiğini tespit etti.

    Yapılan incelemenin ardından Aysel Çetin’in cansız bedeni, İstanbul Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Otopsisinin tamamlanmasının ardından Çetin’in cenazesi Kırklareli Hızır Bey Camisi’ne getirildi. Çetin’in yakınları gelen taziyeleri kabul etti.

    Öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazı sonrası şehir mezarlığına defnedildi.

  • Tekeri kopan kamyondan çıkan kıvılcım alevlere dönüştü

    Tekeri kopan kamyondan çıkan kıvılcım alevlere dönüştü

    Olay, Kırıkkale-Konya karayolunda Karakeçili istikametinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, seyreden R.Y. (58) idaresindeki 06 DT 2202 plakalı kamyonun sağ ön tekerinin kopması sonucu kaza meydana geldi. Kopan tekerin sürüklenmesiyle araçtan çıkan kıvılcımlar yangına neden oldu. Kazadan yara almadan kurtulan sürücü, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine olay yerine itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi. Rüzgarın etkisiyle büyüyen yangın, ekiplerin yoğun çabası sonucu kontrol altına alınarak söndürüldü.
    Yangın nedeniyle kara yolu tedbir amaçlı bir süre trafiğe kapatıldı. Kullanılamaz hale gelen kamyon, alınan güvenlik önlemlerinin ardından çekiciyle otoparka kaldırıldı.

  • Oto yıkamacıya verdiği lüks otomobili 150 bin TL hasarla geri aldı

    Oto yıkamacıya verdiği lüks otomobili 150 bin TL hasarla geri aldı

    Güvenlik kameralarını izlediklerinde lüks otomobili izinsiz olarak iş yeri personelinin çıkardığını ve yaklaşık 4 saat sonra geri getirdiğini görünce elemanın drift atmaya çalışarak araçta 150 bin liralık hasar oluşturduğunu iddia etti.
    Burdur’da esnaflık yapan, aynı zamanda Burdur Modifiye Sevenler Kulübü Başkanı olan Şahin Kondu (39) 23 Eylül günü 15 EJ 004 plakalı lüks otomobilini yıkanması için Burdur Belediyesi’ne ait katlı otopark içinde bulunan özel bir oto yıkama firmasına vererek akşam saatlerinde alacağını söyledi. Akşam saat 20.00 sıralarında otoparka gittiğinde işletmenin kapalı olduğunu görünce ertesi gün alırım diyerek kendisine ait başka bir otomobil ile evine gitti. Ertesi gün tekrar aracını teslim almaya gittiğinde aracından farklı sesler geldiğini ve vitesin geçmediğini fark eden Kondu iş yeri sahibinin de aracı bu şekilde park etmediğini söylemesi üzerine güvenlik kameralarını izlediklerinde gerçek ortaya çıktı. Kameralarda oto yıkamacıda yeni çalışmaya başlayan E.Ö.(22)’nün gece saatlerinde aracı otoparktan çıkararak yaklaşık 4 saat sonra geri getirdiğini gören Şahin Kondu şikayetçi oldu. Oto yıkama işletme sahibinin hasarı karşılayacaklarını söylemesinin ardından aracını kendi imkanlarıyla Burdur Sanayi sitesinde 150 Bin TL civarında bir masrafla tamir ettiren Kondu daha sonra iş yeri sahibinin hasarı karşılamayacağını belirtmesi üzerine konuyu mahkemeye taşıdı.

    Konu ile ilgili olarak konuşan araç sahibi Şahin Kondu; “ Ben Burdur’da esnaflık yapıyorum sigorta acentem var, aynı zamanda Burdur Modifiye Sevenler Kulübü Başkanıyım. 23 Eylül günü aracımı 11.00 sıralarında Belediye’nin işlettiği otoparkta bulunan özel bir yıkama işletmesine verdim ve akşamüzeri işten çıkarken alacağımı söyledim. Akşam işyerinden 20.00 civarı çıkıp gittiğimde iş yeri kapalıydı ve aracımda otopark içerisinde yıkanmış bir şekilde duruyordu. Otopark sorumlusuna aracımın anahtarını bıraktılar mı diye sorduğumda bırakmadıklarını söyledi. Bende diğer vasıtam ile evime gittim. Ertesi gün sabah 10.00 sıralarında tekrar otoparka gittim aracım orada duruyordu yıkamış bir şekilde. Ücretini ödeyip arabaya bindim. Aracımı çalıştırdığımda değişik sesler geldiğini fark ettim. Aracımı vitese takmak isteyince geçmedi. Bende yıkama işletmesi sahibi H.F.’ye aracın vitese geçmediğini söylediğimde kendisinin aracı böyle bırakmadığını söyleyerek güvenlik kameralarını izleyelim dedi” ifadesinde bulundu.

    Gerçek güvenlik kamerası kayıtlarını izleyince ortaya çıktı
    İşletme sahibi ile birlikte güvenlik kamerasını izleyen Şahin Kondu aracın başka biri tarafından gece saatlerinde çıkarıldığını görünce polis ekiplerine haber verdiğini söyleyerek; “ Olayı görünce belediyen ve emniyetten görevlilere haber verdik. Onlarla birlikte tekrardan güvenlik kameralarını izlediğimizde aracın 00.30 civarında yıkama işletmesinde çalışan E.Ö. tarafından alınıp 04:00 civarında geri getirildiğini ve getirdiği zaman da iteleyerek park ettiğinden aracın o arızalı olduğunu tespit ettik. Bunun üzerine emniyete giderek ifademizi verip şikayetçi oldum.” dedi.

    Araçla şehirde gezip dirf atmaya çalışmış
    Arabasını izinsiz kullanan E.Ö.’nün şehir içinde gezerken görüldüğünü iddia eden Kondu; “Arabamı alan şahıs araçla sanayi, Şeker Plajı, ve şehir içinde hız denemesi yaparak drift yaparak altını sağa sola vurup arabada belli bir hasara neden olmuş. Biz aracı çekici yardımıyla sanayiye götürdük. Tahminimce 150 Bin TL civarı bir masraf ettik” şeklinde konuştu.

    Önce masrafları karşılayacağız dediler sonra vazgeçtiler
    Yanında çalışan personelin neden olduğu hasarı önce ödemeyi kabul eden işletme sahibinin sonradan vazgeçtiğini dile getiren Şahin Kondu; “ Oto yıkama işletmesi sahibi “biz bu hasarı karşılayacağız sorumluluk bizim” dedi. Ben de aracı kendi cebimden yaptırıp faturalandırdım. Ücreti kendilerine söylediğim de de bana ödemeyeceklerini söylediler. Bu şekilde bir mağduriyetim oldu. Bende gerekli adli mevkilere başvurdum. Sonucu bekliyoruz.” dedi.

    Benim başıma geldi başkasının başına gelmesin
    Başına gelen olayla ilgili diğer araç sahiplerini de uyaran Şahin Kondu; “Herkes tavsiyem aracınızı güvendiğiniz yerlere bırakın. Benim başıma geldi, başkasının başına gelmesin. Sonuçta mal canın yongası. Aracınızı güvenip bir işletmeye veriyorsunuz ama oluşabilecek her türlü bir hasar da karşınıdza muhatap bulamıyorsunuz” sözlerini sarf etti.

    Araçtaki hasarın büyük bölümü mekanik
    Aracının spor araba olduğu için yere yakın olduğunu ve bu yüzden de meydan gelen olayda en çok hasarın mekanik kısımlarda olduğunu da belirten Şahin Kondu; “Araba yere yakın olduğu için altını komple vurmuş. Buna dayalı olarak ön ve arka tampon kırılmıştı. Araç ile drift atmaya çalışmış ama güvenlik sistemlerini bilmediği için atamamış, araba kendini tutumuş. Bu yüzden aracın baskı balata, volantı patlatmış, Z rotlar, amortisörler eğilmiş, Radyatörü vurup gergi bilyesi devir daimi patlatmış. Yani hep alt tarafta bulunan mekanik arızalar oluşmuş araçta egzoz sistemleri ile ilgili. Aracın altını yere vurmuş baya belli yani. Biz bunları burada sanayide Burdur’da olabilecek en iyi şekilde yaptırmaya çalıştık. Lastiklerimizde zarar vardı, arka lastikler tabiri caizse kabak olmuş, sağ ön lastik yarılmış. Onları da değiştirdik. Böylelikle zarar gören bütün parçaları kendim yaptırıp faturalandırdım avukata faturaları teslim ettim. Mahkememizin gününü bekliyoruz şimdi.” dedi.

    Servise gönderse masrafın yaklaşık 300 Bin TL çıkacağını ancak karşı tarafın da esnaf olduğundan çok fazla bir zarara girmemesi için kendi imkanlarıyla yarı fiyatına Burdur Sanayisinde yaptırdığını belirten Kondu karşı tarafından önce ödeyeceğiz deyip sonra vazgeçmesinden yapılan yanlışın düzeltilmesini beklediğini dile getirdi.