Gaziantep İl Jandarma Komutanlığı ve Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Nizip ilçesinde meydan gelen zeytin hırsızlığı olayı ile ilgili çalışma yapıldı. JASAT ve asayiş timlerince yapılan teknik ve fiziki takip sonucunda vatandaşın aracından yaklaşık 800 kilogram zeytin çalınması olayı ile ilgili 3 şüpheli şahıs yakalandı.
Gözaltına alınan şüpheliler hakkında adli işlem başlatıldı.
Blog
-
Gaziantep’te 800 kilo zeytin hırsızlığı şüphelisi 3 şahıs yakalandı
-
Yenidoğan çetesi soruşturmasında 12 şirkete kayyum atandı
İstanbul’da bebekleri kendi anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan yenidoğan çetesi yöneticisi ve üyelerinin mal varlığına el konuldu. 12 şirkete ise soruşturma kapsamında kayyum atandı. Yapılan açıklamada Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturmada Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yenidoğan çetesinin yargılanmasına devam edildiği kaydedildi. Başsavcılığın söz konusu dava dosyasında yer alan şüphelilerin kara para aklama eylemi olup olmadığına dair inceleme yapılması talebi üzerine yeniden soruşturmaya başlanıldığı aktarıldı. MASAK tarafından 26 Kasım tarihinde hazırlanan raporda, şüpheliler ve malen sorumluların suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama suçunu işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesi olduğu belirtildi. MASAK raporunda şüphelilerin ve birkaç malen sorumlu şirketin taşınır, taşınmaz, hak ve alacaklarına el konulması istendi.
MASAK raporunun ardından 27 Kasım’da Büyükçekmece 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından el koyma kararı verildi. Ayrıca hastanelerin çalışma ruhsatlarının Sağlık Bakanlığı tarafından iptal edildiği, bu nedenle bu hastanelerin faaliyetlerine son verilerek, içinde bulunan hastaların başka hastanelere nakledildiği, hastanelere ait ilaç gibi tıbbi tedavide kullanılan materyallerin bozulma riskinin ortaya çıktığı, bu nedenle gerek kamunun zarara uğradığı gerekse de vatandaşların mağduriyetine neden olunma riskinin ortaya çıktığı belirtildi. Bu olumsuz durumlara mani olunabilmesi amacıyla söz konusu hastanelerin devlet eliyle yönetilerek tekrar faaliyete geçirilmesinin sağlanmasına karar verildiği kaydedildi.
Karar kapsamında 12 hastane (şirkete) ve 26 şüphelinin mal varlıklarına el konuldu. Mal varlıklarına el konulan kişilerin Fırat Sarı, İlker Gönen, Dursun Eryılmaz, Sümeyye Nur Taşçı, Hüseyin Günerhan, Hasan Basri Gök, Mehtap Sayar, Cansu Akyıldırım, Çağla Durmuş, Deniz Korkmaz, Hakan Doğukan Taşçı, Damla Atak, Renas Kılıç, Ceren Hatice Kırım, Mehmet Halis Başlı, Murat Mantuş, Anıl Çakır Gönen, Melike Özdemir, Adnan Sarı, Aydın Sarı, Ayfer Sarı, Metin Sarı, Serhad Sarı; şirketlerin GMZ Sağlık Hizmetleri İnşaat ve Turizm Ltd. Şti, Medisense Sağlık Hizmetleri Şirketi, Sarıoğlu Turizm Ticaret A.Ş olduğu kaydedildi. Kayyum atanması kararı verilen şirketlerin ise Akabe Sağlık Tesisleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren Avcılar Hospital Hastanesi, Doğamed Sağlık Hizmetleri San.ve Tic. A.Ş bünyesinde faaliyet gösteren Özel Doğa Hospital Hastanesi, Ekip Sağlık Hizmetleri Ticaret Anonim Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren Özel TRG Hospitalist Hastanesi ile Silivri Kolan Hastanesi, Güney Hastanesi Sağlık Hiz Ltd. Şti. bünyesinde faaliyet gösteren Esenler Güney Hastanesi, Beymed Sağlık İnş. San. ve Tic. Anonim Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren Özel Birinci Hastanesi ve Özel İstanbul Şafak Sağlık Hizmetleri, Ticaret Anonim Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren Özel Avrupa Şafak Hastanesi ile Özel İstanbul Şafak Hastanesi, Refik Arslan Sağlık Hizmetleri ve Ticaret Anonim Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren Özel Bağcılar Şafak Hastanesi, Reyap Sağlık Hizmetleri Anonim Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren Özel Reyap İstanbul Hastanesi ile Çorlu Reyap Hastanesi, Medilife Sağlık Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi ve Yonca Sağlık Hizmetleri Limited Şirketi bünyesinde faaliyet gösteren sadece Özel Bağcılar Medilife Hastanesi ile Özel Beylikdüzü Medilife Hastanesi, Medisense Sağlık Hizmetleri şirketinin tamamı, GMZ Sağlık Hizmetleri İnş. ve Tur. Lim. Şti. şirketinin tamamı, Sarıoğlu Turizm Ticaret A.Ş şirketinin tamamı olduğu öğrenildi.
-
İş Güvenliği programına katıldı
BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Zonguldak İŞKUR İl Müdürlüğü tarafından 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla düzenlenen “Maden Sektöründe İş Güvenliği” programına katıldı.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ev sahipliğinde Farabi Kampüsü İŞKUR İl Müdürlüğü Ofisi’nde 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla “Maden Sektöründe İş Güvenliği” konulu etkinlik düzenlendi. Etkinliğe BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Zonguldak Vali Yardımcısı Şenol Levent Elmacıoğlu, Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdür Yardımcısı Ercan Gebeş, Zonguldak İŞKUR İl Müdürü Okan Şentürk, madenciler ve akademisyenler katıldı.
Programın açılışında konuşan Zonguldak İŞKUR İl Müdürü Okan Şentürk, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü dolayısıyla Zonguldaklı madencilerle bir araya gelmekten dolayı mutlu olduklarını ifade ederek desteklerinden dolayı Rektör Özölçer’e teşekkür etti.
Programda BEUN İş Sağlığı ve Güvenliği Koordinatörü Dr. Öğr. Üyesi Sefa Kocabaş, “İş Sağlığı Güvenliği” konulu bir sunum gerçekleştirerek madencilikte yaşanan iş kazalarını örneklerle anlattı. İş sağlığı ve güvenliğinin önemine değinen Kocabaş sunumunda ayrıca Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Koordinatörlüğünün faaliyetlerinden bahsetti.
Beğeni toplayan sunumun ardından Zonguldak Vali Yardımcısı Şenol Levent Elmacıoğlu, Dr. Öğr. Üyesi Kocabaş’a plaket takdim etti ve tüm madencilerin 4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nü kutladı. Ayrıca etkinlik kapsamında, günün anlam ve önemine binaen etkinliğe katılan madencilere katılım belgesi takdim edildi.
Etkinlikte konuşan BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer ise Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin mühendislik kökenli olduğuna dikkat çekerek, Maden Mühendisliği Bölümü vasıtasıyla ortaya koydukları çalışma ve faaliyetler ile madencilerin her zaman yanında olmak için var güçleriyle çalıştıklarını belirtti.
Rektör Özölçer ayrıca Üniversite olarak geleceğin maden mühendislerini ve bilim insanlarını yetiştirdiklerini belirterek “Yetiştirdiğimiz mühendislerimizle, madencilerimize yalnızca teorik bilgileri değil, aynı zamanda bu mesleği özümsemiş bir ruhu da kazandırmayı ilke ediniyoruz.” şeklinde açıklamada bulundu.
Etkinlik günün anısına çekilen toplu fotoğraf çekimiyle son buldu.
-
“Hala Sultan” adlı belgesel gösterimi
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde hazırlanan ve Prof. Dr. Uğur Çevik’in yapımcılığı ile Baran Mayda’nın yönetmenliğini üstlendiği “Hala Sultan” adlı belgesel gösterimi gerçekleştirildi.
Sezai Karakoç Kültür Merkezi’nde düzenlenen etkinliğe BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Karadeniz Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Çevik, Anadolu Kültür ve Sanat Meclisi Derneği Başkanı Baran Mayda, senato üyeleri, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.
Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Akdeniz’in nuru ve Kıbrıs’ın bekçisi olarak da bilinen Hala Sultan’ın, İslam dünyasında önem arz eden hayatını ve şehit olduğu Kıbrıs’ta kabrinin bulunduğu Hala Sultan Tekkesinin varlığının bilinmesi üzerine hazırlanan belgesin önemine dikkat çekti.
Rektör Özölçer, “Kültür ve Turizm Bakanlığı himayesinde hazırlanan, yapımcılığını ve konsept danışmanlığını Kıymetli Prof. Dr. Uğur Çevik Hocamızın, yönetmenliğini ise Değerli Baran Mayda Bey’in üstlendiği “Hala Sultan” olarak da bilinen Ümmü Harâm, Peygamberimizin değer verdiği ve yine Hz. Muhammed’in müjdelediği ilk deniz seferinde şehadete eren oldukça muteber bir kişiliktir.
Peygamberimizin “annemden sonra annem” diyerek değer verdiği rivayet olunan bu güzel insan, sadece Kıbrıs’ta değil, tüm İslam âleminde her zaman hayırla yâd edilmektedir.” dedi.
Rektör Özölçer konuşmasına son verirken, “Hala Sultan hususunda böylesine değerli bir çalışmanın hazırlanmasında büyük katkı sağlayan başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere belgeselin yapımcılığı ve konsept danışmanlığını üstlenen Karadeniz Teknik Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Uğur Çevik ile belgeselin yönetmenliğini yapan Anadolu Kültür ve Sanat Meclisi Derneği Başkanı Baran Mayda Bey’e teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu.
BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in konuşmasının ardından belgesel gösterimine geçildi. “Hala Sultan” adlı belgesel gösteriminin akabinde Hala Sultan belgeselin yapımcılığını ve konsept danışmanlığını üstlenen Prof. Dr. Uğur Çevik kürsüye gelerek belgeselin hazırlanış ve tamamlanma süreci hakkında bir konuşma gerçekleştirdi.
Prof. Dr. Çevik konuşmasında şu ifadeler yer verdi: “1983 yılında Kıbrıs’ta bulunduğumuz sırada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Kurucu Cumhurbaşkanı merhum Rauf Denktaş Bey ile tanıştıktan sonra Kıbrıs ve Kıbrıs Türkleri’nin tarihi, kültürel değerlerinin tüm dünyaya tanıtılması ve aktarılması için çalışmalar yapmaya başladık.
Kıbrıs’ın İslam dünyası açısından sahip olduğu önemi anlamak ve Peygamberimizin teyzesi olarak da bilinen Kıbrıs şehidi Hala Sultan’ın, İslam tarihi ve Türk-İslam kültüründe tanınıp gelecek kuşaklara aktarılmasının manevi değerlerimiz ile kültürel zenginliklerimizin korunması için oldukça önem arz etmektedir.
İşte bu duygu ve düşüncelerle hazırladığımız belgeselimizin oluşmasında katkı sağlayan başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere belgeselin yapımında emeği geçen herkese ve bizlere bu belgeselin Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ev sahipliğinde gösterimini gerçekleştirme fırsatını sunan Rektörümüz Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’e teşekkürlerimi sunuyorum.”
“Hala Sultan” adlı belgesel gösterimi etkinliği, Rektör Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’in belgeselin yapımcılığı ve konsept danışmanlığını üstlenen Prof. Dr. Uğur Çevik ile yönetmenliğini yapan Baran Mayda’ya teşekkür belgelerini takdim etmesi ve günün anısına toplu hatıra fotoğrafı çekilmesinin arından sona erdi.
-
Filistin davasına sahip çıkan Türkiye
Anne, babası ve kız kardeşini 23 Kasım 2023’te İsrail savaş uçaklarının attığı bomba sonucu şehit veren 12 yaşındaki Filistinli çocuk Abu Moammar, “Şu anda Filistin davasına en çok sahip çıkan ülkelerden biri Türkiye. Türkiye dışında başka ülke destek vermiyor ve sahiplenmiyor” dedi.
Filistinli Abu Moammar’ın hayatı, İsrail’in başlattığı 7 Ekim 2023 saldırılarından sonra kabusa döndü. İsrail savaş uçaklarının 23 Kasım 2023 tarihinde Filistinli çocuğun evine attığı bomba sonucu Moammar; annesi, babası ve kız kardeşini kaybetti. Kimsesi kalmayan Moammar’a sadece Türkiye sahip çıktı.
“Gazze’den çıkma nedenim İsrail’in ailemi şehit etmesiydi”
Yoğun çabalar sonucu 2024’ün Ağustos ayında Türkiye’ye gelen Moammar, oturum izni alarak hayatını tüm zorlukları geride bırakmaya çalışıyor.Moammar, yaşadıklarına ilişkin İHA muhabirine yaptığı açıklamada, “Gazze’den çıkma nedenim İsrail ordusunun evimizi hedef alıp tüm ailemi şehit etmesiydi. Hiç kimse kalmadı ve ben de Türkiye’ye geldim. Filistinli çocukların sesi olayım dedim” ifadesini kullandı.
Moammar, “Türkiye’ye girişim 8’inci aydan itibaren gerçekleşti. Geldiğim günden beri büyük bir sempozyuma ilk defa katılıyorum. Bunları anlatıyorum ve inşallah katılmaya ve sesi olmaya devam edeceğim” diye konuştu.
“Gazze’deki arkadaşlarım okul arkadaşlarımdan ibaret kaldı”
Moammar, “Gazze’deki arkadaşlarım okul arkadaşlarımdan ibaret kaldı. Onlarla da çok fazla görüşme sağlayamıyorum. Akrabalarımla beli sürelerde görüşmeye çalışıyorum çünkü Gazze’de internet ve elektrik yok” şeklinde konuştu.“İnşallah Gazze tekrar inşa edilecek”
Moammar, “Ben gittiğimde Gazze’yi 7 Ekim’den önce olduğu gibi hatta ondan daha iyi görmek isterim. İnşallah Gazze tekrar inşa edilecek. Gençleri ve çocuklarıyla birlikte tekrardan eski hallerine geri gelecek, daha iyi hale gelecek” ifadelerini kullandı.“Filistin davasına en çok sahip çıkan ülkelerden biri Türkiye”
Moammar, konuşmasına şöyle devam etti:
“Şu anda Filistin davasına en çok sahip çıkan ülkelerden biri Türkiye. Ben Mısır’a geçtiğimde Mısır’da kaldım ve Mısır’dan hiçbir yere gidemiyordum. Hiçbir ülke beni kabul etmiyordu. Sadece Türkiye’ye geldim ve oturum almam çok kolay oldu. Türkiye dışında başka ülke destek vermiyor ve sahiplenmiyor.” -
Ankara Stadyumu’nun kapasitesinin artırılması hedefleniyor
Çürük raporu açıklanan 82 yıllık tarihi Ankara 19 Mayıs Stadyumu’nun yerine yeni yapılan stadyumun yapımı devam ediyor. Stadyumun yapım aşaması ise dron ile görüntülendi.
ASL Yıldızlar Ortak Girişimi Ankara Stadyumu Proje Müdürü Cem Saraçlar, yaptığı açıklamada, kapasitenin 50 bin kişiye çıkarılmasının hedeflendiğini belirterek, “Kapasiteyle ilgili çalışmalar devam ediyor. Büyük bir ihtimalle 45 bin kişi kapasiteler stadının kapasitesi 50 bin kişiye çıkartılması hedefleniyor. Bu da çok kısa süre içinde neticeye varacak. Kaba inşaatla ilgili çalışmalarımız zaten şu anda yüzde 95 seviyelerinde. Fakat çelik imalatına paralel olarak beklettiğiniz bazı küçük akslarımız var. Açıklığımız var. Onlara paralel o işlerde tamamlanacak. İnşaat işleriyle ilgili şu anda programda ve aksama görülmüyor” dedi.
Dünya çapında ilk üç mühendislik arasında
Stadyum projesinin 2025-2026 futbol sezonuna yetiştirilmesi planlanırken, Cem Saraçlar da 285 metre açıklığıyla projenin dünya çapında ilk üç mühendislik çalışması arasında yer alacağını söyledi. Saraçlar, “Yoğun bir şekilde çelik imalatlarımız devam ediyor. Şu anda Ankara’nın birçok yerinden de görülebildiği gibi birçok ciddi bir çelik imalatımız var burada. Yaklaşık 285 metre açıklık geçiyoruz ve bu dünya niteliğinde sıralamalara giriyor. Çalışmalarımızı önümüzdeki sene sezona yetiştirmeye çalışıyoruz. Diğer branşlarda da mekanik, elektrik ve tüm branşlarda çalışmalar hızlı bir şekilde devam ediyor” şeklinde konuştu.700 işçi vardiyalı çalışıyor
Şantiyedeki iş gücüne dair bilgi veren Saraçlar, “Şu anda 700 işçiden oluşan bir ekiple vardiyalı olarak 7/24 çalışıyoruz. Özellikle çelik yapılarda 24 saat çalışıyor ekiplerimiz. Yaklaşık 17 bin ton ağırlığında bir çelik çatı inşa ediyoruz. Bu çelik çatı sekiz tane ayak üzerine oturuyor ve bu stat yapısının üzerinde bir adeta kapak gibi üzerine kapatmakta. Zor ve dünya literatüründe sayılı çelik imalatlarından biri oluyor” ifadelerini kullandı.Modern bir spor kompleksi
Depreme dayanıklı şekilde inşa edilen yeni Ankara Stadyumu, UEFA kriterlerine uygun olacak. Çevresindeki ulaşım olanaklarıyla taraftarın stadyuma erişimini kolaylaştırması planlanan kompleks, ticari alanlar, mağazalar, restoranlar, müze ve konferans salonları gibi birimlere ev sahipliği yapacak. Ayrıca, stadyumda okçuluk, tekvando, boks, eskrim, dans, atıcılık, karate, judo, masa tenisi, kick boks ve muay thai gibi farklı branşlar için de alanlar bulunacak.Otopark ve teknolojik donanımlar
Stadyumda 695 açık otopark ile 460 kapalı otopark kapasitesi yer alacak. Zeminin kötüleşmesini engelleyen teknolojik özelliklerle donatılacak stadyum, hem taraftarların hem de sporcuların konforu için en üst düzeyde tasarlanıyor. -
Hedef 1 milyon ziyaretçi
Ordu’nun ‘sakin şehir’ (Cittaslow) ünvanına sahip Perşembe ilçesi, yılın ilk 9 ayında 700 binden fazla ziyaretçiyi ağırladı. Belediye Başkanı Cihat Albayrak, hedeflerinin 1 milyona ulaşmak olduğunu söyledi.
Balıkçılık ve tarım şehri olarak bilinen Perşembe ilçesi, doğal güzellikleri ile de kendine hayran bırakıyor.Ordu Büyükşehir Belediyesi ve Perşembe Belediyesi tarafından yapılan yatırımlar, ilçeyi cazibe merkezi haline getiriyor. Eşsiz güzellikteki sahili, ender kuşlara ev sahipliği yapan Hoynat Adası, güneşin doğuşu ve batışının en güzel izlendiği Yason Burnu gibi bölgeler, turizmin canlı olduğu yerlerin başında geliyor.
Türkiye’de, tepeli karabatak kuşlarının yuva yaptığı iki bölgeden biri olan ve çift gümüş martıların yaşadığı bölgenin ziyaretçi akınına uğradığını söyleyen Perşembe Belediye Başkanı Cihat Albayrak, “Yılın ilk 9 ayında ‘sakin şehir’ ünvanlı ilçemize 700 binin üzerinde ziyaretçi geldi. Hedefimiz 1 milyona ulaşmak” dedi.
“Gastronomi turizmi gelişecek”
İlçede yerel kimliklerin korunarak yaşam kalitesini artırmak istediklerinin altını çizen Başkan Albayrak, “Dünyanın en güçlü belediye ağlarından biri olan, kentlerin çevresel, kültürel ve toplumsal değerlerinin korunmasına katkı sağlayan Cittaslow hareketine büyük önem veriyoruz.Cittaslow hareketi, şehirlerin daha sürdürülebilir, yaşanılabilir ve insan odaklı olması için önemli bir adım. 33 ülkeden 301 üye şehri bulunan ve ‘Sakin Şehirler Ağı’ olarak da adlandırılan Cittaslow’a ülkemizden üye olan belediyeler ile birlikte çalışmalar yapacağız.
Yerel ürünlerimizi ve gastronomiyi ön plana çıkaracağız. Bütün sakin şehirlerimizde kadın kooperatiflerin sayısının arttığı, turizm odaklı, kendi kendine yeten bir yapılanma var” ifadelerine yer verdi.
“İlçemiz her zaman tercih edilen bir yer olacak”
Proje ve festivaller gerçekleştireceklerini, halk oyunları yarışmaları düzenleyerek sosyal belediyeciliği tam anlamıyla vatandaşlar ile buluşturacaklarına değinen Başkan Albayrak, “Bunun sonucunda ise Perşembe’miz yaşamak için asla dokusunun bozulmadığı, her daim tercih edilen bir yer olacak” diye konuştu. -
Sıra geceleri, Elazığ’da sahnelenecek
Sıra gecelerinin önemli isimlerinden türkücü Zekeriya Ünlü ve sıra gecesi ekibi, Elazığ’da sahne alacak.
Keban yolu üzerinde bulunan Cazibe Cafe-Restaurant ve Poligon’da sahne alacak olan Zekeriya Ünlü ve ekibi, müzik severlere keyifli bir akşam yaşatacak.30 Kasım Cumartesi akşamı saat 19.30’da başlayacak programa katılmak isteyen herkesi Cazibe’ye beklediklerini aktaran işletme sorumlusu Muhammed Kadri Çiçek, “Cazibe olarak Elazığ’da önemli programlara imza atmaya devam ediyoruz.
Daha önce gerçekleştirdiğimiz birbirinden güzel programlarla müzikseverlerden ve misafirlerimizden tam not almıştık. Cumartesi akşamı gerçekleştireceğimiz sıra gecemizle de yine adımızdan söz ettirmeye kararlıyız.
Kazancı Bedih ve Tenekeci Mahmmut Güzelgöz’den dersler alan, kendini sıra gecelerinde yetiştiren ve sıra gecesi denince akla ilk gelenlerden olan Zekeriya Ünlü’yü Cazibe’de ağırlayacağız.
Hayranları için birbirinden güzel eserleri seslendirecek olan Zekeriya Ünlü ve ekibinin bu muhteşem programına katılmak isteyenler bizlere ulaşabilirler.
Birbirinden güzel eserlerin söyleneceği, çiğköftelerin yoğrulacağı ve doyumsuz bir gecenin yaşanacağı sıra gecesi eminiz ki çok beğenilecek. Tüm vatandaşlarımızı bu güzel programa bekliyoruz” dedi.
-
Muhtarlar toplantısı yapıldı
Kırklareli Valisi Uğur Turan başkanlığında muhtarlar toplantısı yapıldı. Kırklareli Valiliği’nce Vize ilçesinde muhtarlar toplantısı yapıldı. Vali Uğur Turan başkanlığında İlçe Halk Eğitim Merkezinde gerçekleşen toplantıda köylerdeki yatırımlar, altyapı çalışmaları ve projeler değerlendirip, bağımlılıkla mücadele, gıda israfı ile güvenlik çalışmaları gibi konular görüşüldü.
Toplantıya, Vize Kaymakamı Kemal Balaban, Belediye Başkanı Ercan Özalp, kurum müdürleri ile mahalle ve köy muhtarları katıldı. Daha sonra Turan, muhtarların istek ve sorunlarını dinledi.
-
Şehit olan 2 bin 800 asker anıldı
Sinop’ta 2 bin 800 askerin şehit edilmesiyle sonuçlanan 1853 Rus baskınının 171’nci yılı kapsamında Mevlid-i Şerif programı düzenlendi.
Rus baskınının 171. yılında şehit olan 2 bin 800 asker, dualarla yâd edildi. Deniz Şehitleri Hacı Ömer Camisi’nde cuma namazı öncesinde Mevlid-i Şerif programı düzenlendi.
30 Kasım 1853 Sinop Deniz Savaşı’nda şehit düşen askerler ile ülkenin birliği ve beraberliği uğruna canlarını feda ederek şehit olan asker, polis ve vatandaşlar için Mevlid-i Şerif ve Kur’an-ı Kerim tilaveti yapıldı, dualar edildi.
Mevlit programının ardından cami çıkışında vatandaşlara lokma tatlısı ikram edildi.