Etiket: 15 temmuz

  • Erdoğan: Devletin tek ve asli sahibi millettir

    Erdoğan: Devletin tek ve asli sahibi millettir

    Bin senedir üzerinde yaşadığımız bu topraklarda varlığımızı idame ettirebilmek için hep büyük bedeller ödedik.

    İrili, ufaklı pek çok devlet kurarak bugüne kadar geldik. Döneminin en büyük devletlerinden olan Büyük Selçuklu’nun parçalanmasının en önemli sebeplerinden birisi sapkın bir akım olan Haşhaşilerin sinsi faaliyetleriydi. Selçuklu’nun dağılmasını müteakip Anadolu’nun imarında çok büyük katkıları olan Türk beyliklerinin ortaya çıkması, milletimizin bu topraklarda tutunma iradesi ve direncinin bir tezahürüydü.

    Bu beyliklerden biri de tarihin gördüğü en güçlü kurumsal yapılardan olan Osmanlı Devleti’ydi. Yaklaşık 600 yıl boyunca çok geniş bir alanda güçlü bir yönetim sergileyen Osmanlı, Birinci Dünya Savaşı’nın ardından tarihteki yerini almak üzere sahneden çekildi. Türk tarihindeki her benzer hadisede olduğu gibi, Osmanlı yıkılırken yerini yeni ve genç bir devlet, Türkiye Cumhuriyeti aldı.

    KARŞILAŞTIĞIMIZ SIKINTILARIN EN KALLEŞÇESİYDİ

    Cumhuriyet döneminde de geçmişteki devletlerimizin yaşadıkları sıkıntıların benzerleriyle karşılaştık. Kimi zaman dış saldırılar ve tuzaklar, kimi zaman içeriden gelen ihanetler, milletimizi meşgul ve mağdur etti. 15 Temmuz ihaneti ise bin yıldır bu topraklarda karşılaştığımız sıkıntıların en kalleşçesiydi.

    Milletimiz, bin yıldır ne yaşarsa yaşasın, bu topraklarda ilelebet var olma iradesinden asla vazgeçmedi. 15 Temmuz ihaneti, bizi bu topraklarda yaşama irademizden vazgeçirmeye yönelik en son tertipti. İlhamını ve örgütlenme modelini bin yıl önceki yapılardan alan FETÖ’nün amacı, başarabilirse vatanımızı işgal etmek, başaramazsa iç mücadeleyle milletimizin enerjisini tüketmekti. Ancak milletimiz o gece destansı bir cesaret ve kahramanlık örneği sergileyerek, bu ihaneti sabah olmadan bertaraf etti.

    Allah’ın yardımı, milletimizin istiklaline ve istikbaline olan bağlılığı, dostlarımızın duası sayesinde başarısızlığa uğrayan 15 Temmuz darbe girişimi, benzer tüm niyetlerin de tarihin çöplüğüne havale edilmesine vesile oldu.

    UZUN VE MEŞAKKATLİ BİR SÜREÇ, BİLİYORUZ

    Devlet ve toplum hayatımızın kılcal damarlarına kadar sızan terör örgütü FETÖ’yü titiz bir çalışmayla büyük ölçüde tasfiye ettik. Elbette böylesine sinsi ve karanlık bir örgütle mücadelenin uzun ve meşakkatli bir süreç olduğunu biliyoruz. Sonuna kadar dikkatimizi canlı tutacak, gardımızı indirmeyeceğiz. Ülkemize ve milletimize yapılan ihanetin hesabını sonuna kadar soracak, kimseyi mağdur etmeden suçluları cezalandıracağız. Dünyanın neresine kaçarlarsa kaçsınlar, peşlerini bırakmayacağız. Rabbimizin “Sizin şer gördüklerinizde hayır, hayır gördüklerinizde şer vardır” emri ilahisinin tecellisi olarak bugün Türkiye, 15 Temmuz öncesinden daha güçlü, milletimiz 15 Temmuz öncesinden daha muhabbetlidir. Ordumuz, polisimiz ve yargımız başta olmak üzere devlet kurumlarımız hainlerden temizlendiği için Türkiye, terörle mücadelede tarihinin en başarılı dönemini yaşıyor. Bununla da kalmıyor Irak, Suriye ve Libya gibi sınır ötesi faaliyetleriyle güvenlik hattını çok ilerilere taşıyor.

    HEVESLERİNİ KURSAKLARINDA BIRAKMAYI SÜRDÜRECEĞİZ

    İnşallah ülkemizi 2023 hedeflerine ulaştırarak, ihanet şebekelerinin ve onların iplerini ellerinde tutanların heveslerini kursaklarında bırakmayı sürdüreceğiz. 15 Temmuz darbe girişiminin dördüncü yıldönümünde, o gece bir gül bahçesine girercesine şehadete koşan şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize sağlık ve afiyet diliyorum.

    Bin yıldır hep olduğu gibi, bir kez daha bu ülkeyi ebedi vatan yapma iradesini tüm dünyaya haykıran milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum.

    Recep Tayyip ERDOĞAN
    Türkiye Cumhurbaşkanı

  • İletişim Başkalığı’ndan 15 Temmuz’a özel kısa film

    İletişim Başkalığı’ndan 15 Temmuz’a özel kısa film

    İletişim Başkanlığı’nca 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla ‘Milat’ isimli özel film hazırlandı.

    İletişim Başkanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamaya göre, 15 Temmuz darbe girişimine karşı milletin elde ettiği zaferin dünya demokrasi tarihi açısından milat olduğunu anlatan film hazırlandı. Filmde, yabancı okulda ders veren eğitimci, dünya tarihinde halkın direnciyle engellenmiş darbe girişiminin olmadığını söylerken, dersi dinleyen öğrenci ise 15 Temmuz’da Türklerin tarih yazarak, darbe girişimini önlediğini anlatıyor. Görüntülerde, 15 Temmuz 2016’da yaşanan olaylardan da görüntüler yer alıyor.

    https://youtu.be/zPZS5vZoCus

    İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise Twitter hesabından filmi paylaşarak, “Aziz milletimiz 15 Temmuz’da hain darbe girişimini engelleyerek tarih yazdı. O gün fert fert demokrasimizi, bağımsızlığımızı ve özgürlüğümüzü canlarımız pahasına savunduk. Kahraman şehitlerimizi rahmetle yâd ederken, millet olarak kazandığımız zaferin haklı gururunu yaşıyoruz” dedi.

  • İnegöl’de 15 Temmuz’u anma doğa yürüyüşü düzenlendi

    İnegöl’de 15 Temmuz’u anma doğa yürüyüşü düzenlendi

    Karanlık Gecenin aydınlığa erdiği, Türk milletin kurşunlara göğsünü siper ederek ölümü öldürdüğü 15 Temmuz’u unutmamak ve unutturmamak adına 12 Temmuz Pazar günü Arapoturağı ile Bahçekaya güzergahında 13 kilometrelik doğa yürüyüşü etkinliği gerçekleştirildi.

    15 Temmuz Şehitlerini anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla gerçekleştirilen etkinlikler İnegöl’de doğa yürüyüşü ile başladı. İnegöl Belediyesi Doğa Sporları ve Turizm Merkezi (DOSTUM) organizasyonuyla 12 Temmuz Pazar günü Arapoturağı ile Bahçekaya güzergahında yapılan yürüyüşe 46 kişi katılım gösterdi.

    15 Temmuz hain darbe girişiminin 4’üncü yılında yapılan etkinlik, sabah 08.30’da start aldı. Yeni normalleşme sürecinde pandemi kurallarına uyularak yapılan etkinlik, sınırlı sayıda katılımla gerçekleştirildi. Arapoturağı mevkiinden başlayan yürüyüşte, 46 doğasever rehberler nezaretinde İnegöl’ün doğal güzellikleri içerisinde 8 kilometre yürüyerek Sütlük Yaylasına ulaştı. Burada verilen öğlen molasında doğaseverler eşsiz manzaralar eşliğinde öğlen yemeklerini yiyerek doğanın keyfini çıkardılar. Molanın ardından 5 kilometre daha yürüyerek Bahçekaya’ya ulaşıldı. Toplamda 13 kilometre yürüyen doğa tutkunları, güneşli Pazar gününü İnegöl’ün doğal güzelliklerini keşfederek geçirdi. Etkinlik Bahçekaya’da son bulduktan sonra yeniden araçlarla İnegöl’e dönüldü.

  • Anadolu Ajansı’ndan “15 Temmuz Darbe Yargılamaları” kitabı

    Anadolu Ajansı’ndan “15 Temmuz Darbe Yargılamaları” kitabı

    Anadolu Ajansı’nın (AA), Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması’nın (FETÖ/PDY) 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimine ilişkin davalar, yargılamalar ve darbe girişiminin öne çıkan isimlerinin profillerini konu edinen “15 Temmuz Darbe Yargılamaları-İddianameler ve Kararlar” adlı kitabı yayımlandı.

    Kitapta FETÖ/PDY ve amacının özetlenmesinin ardından Genelkurmay Çatı Davası, Akıncı Üssü Davası, İstanbul Ana Darbe Girişimi Davası ve Muğla’daki Cumhurbaşkanı’na Suikast Girişimi Davası ele alındı.

    Bu davaların iddianameleri, duruşmalardaki savunmalar ve beyanlar, yoruma yer verilmeden kitapta aktarıldı. Kitapta, halen devam eden Akıncı Üssü Davası dışındaki davaların hükümlerine ve gerekçeli kararlarına yer verildi.

    15 Temmuz’un öne çıkan isimleri kitapta yer alıyor

    15 Temmuz Darbe Girişimi’ne ilişkin yurt genelinde açılan davalar ve kararlara da değinilen kitapta, darbe girişimini planlayan ve organize eden FETÖ/PDY’nin sivil imamları ve sözde “Yurtta Sulh Konseyi” üyelerinin de arasında olduğu 15 Temmuz’un öne çıkan isimlerinin profilleri, dava dosyalarındaki bilgiler doğrultusunda aktarıldı.

    Kitabın son bölümünde ise Avukat Mustafa Doğan İnal ile Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi, SETA Hukuk ve İnsan Hakları Araştırmaları Direktörü Dr. Cem Duran Uzun‘un yargılamalara ilişkin analizlerine yer verildi.

    15 Temmuz darbe girişimine ilişkin kaynak niteliğindeki kitap, fotoğraf ve infografiklerle de zenginleştirildi.

    “Demokrasi mücadelesinin gelecek nesillere aktarılmasına katkı sağlayacağına inanıyorum”

    Kitabın ön sözünü kaleme alan AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Şenol Kazancı, FETÖ/PDY mensuplarının, 15 Temmuz 2016’da Cumhurbaşkanı’nı ortadan kaldırmak, hükümeti devirmek, parlamentoyu, anayasayı ve demokrasiyi devre dışı bırakmak amacıyla kanlı darbe girişiminde bulunduğunu belirtti.

    Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi başta olmak üzere birçok kurumun bombalandığını, halka ateş açıldığını, 251 vatandaşın şehit olduğunu, binlercesinin yaralandığını hatırlatan Şenol Kazancı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın halkı direniş için meydanlara çağırması, halkın da bu çağrıya uyup darbecilere karşı direnişe geçmesi sayesinde girişimin birkaç saat içinde önlendiğine dikkati çekti.

    Daha darbe girişiminin devam ettiği saatlerde başlatılan soruşturmalar sonucunda 57’si Ankara’da, 56’sı İstanbul’da olmak üzere ülke genelinde toplam 289 darbe davası açıldığına işaret eden Kazancı, şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Anadolu Ajansı, Ankara ve İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir tarafında devam eden darbe yargılamalarını ilk gününden itibaren yakından takip etti. Yargılamaların her aşamasıyla ilgili bilgileri kayıt altına aldı ve toplumun tüm kesimlerine ulaştırılmasını sağladı. Ayrıca darbecilerin yargılanması sırasında oluşan birikimlerinin hukukçulara da kaynak teşkil etmesi düşüncesiyle hiçbir yoruma girmeden bu eseri hazırladı.

    Bu çalışmanın, 15 Temmuz’daki, ülkemiz tarihinin en acımasız darbe girişiminde yaşananların hatırlanmasına ve milletimizin demokrasi mücadelesinin gelecek nesillere aktarılmasına da katkı sağlayacağına inanıyorum. Darbeciler hakkındaki iddianameler, darbecilerin itiraf ve inkarlarından oluşan ifadeleri ile bağımsız Türk mahkemelerinin yargılamaları sonucunda çıkan kararlardan yararlanarak, tarihe not düşülmesi amacıyla hazırlanan kitapta emeği geçen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”

  • Bursa’da darbe girişiminin seyrini değiştiren komutan konuştu

    Bursa’da darbe girişiminin seyrini değiştiren komutan konuştu

    FETÖ’nün darbe girişiminde bulunduğu 15 Temmuz 2016 gecesi, 81 ilde görevlendirilen sıkıyönetim komutanlarının listesinin ele geçirildiği ve ilk gözaltının yapıldığı Bursa’da, darbeci Albay Yurdakul Akkuş’u sürükleyerek nizamiyenin dışına çıkaran dönemin İl Jandarma Garnizon ve Bölge Komutanı emekli Tümgeneral Seyfullah Saldık, o gece yaşananları anlattı. Saldık, “36 yıl devletimin ekmeğini yedim. 36 yılın sonunda devletim bana ihtiyaç duyduğu anda, sonumun ne olacağını düşünmeden, vurduğum yumruklarla darbe girişimini önledim” dedi.

    Darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi Bursa’ya sözde sıkıyönetim komutanı olarak atanan Albay Yurdakul Akkuş, İl Jandarma Komutanlığı’na gelip tüm ilçelere telsiz üzerinden askerlerin silahlanarak sokağa çıkması emrini verdi. Dönemin Bursa Jandarma Garnizon ve Bölge Komutanı emekli Tümgeneral Seyfullah Saldık, kalkışma söylentilerini duyup, İl Jandarma Komutanlığı’nın nizamiyesine geldi. Tümgeneral Seyfullah Saldık, burada darbeci Albay Akkuş ile karşı karşıya geldi. Saldık, önce yanına gelen darbeci uzman çavuşu yumrukladı, ardından da Yurdakul Akkuş’u sürükleyerek nizamiyenin dışına çıkardı. Tümgeneral Saldık, askerleri, Osmangazi İlçe Jandarma Komutanlığı’na kaçan Akkuş’un peşinden gönderdi. Bursa Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerine de haber veren Tümgeneral Saldık, darbeci Albay Akkuş’u gözaltına aldırdı.

    2000 yılında katıldığı operasyonda teröristlerin açtığı ateşle helikopterin düşmesi sonucu gazi olan Saldık, 15 Temmuz gecesi de Bursa’da darbe girişiminin seyrini değiştirdi.

    ‘BEN VATANIMIN, MİLLETİMİN EMRİNDEYİM’

    Darbe girişiminin üzerinden 4 yıl geçerken, Seyfullah Saldık, o gece yaşadıklarını Demirören Haber Ajansı’na (DHA) anlattı. Kalkışma söylentilerini duyunca harekete geçtiğini belirten Saldık, “Emri duyar duymaz, bu emri kabul etmeyeceğimi söyledim. Garnizona geldiğim gibi nizamiyeyi kapattırdım. Valiyi arayarak, ‘Sayın valim, nizamiyeye emir verdim. Nizamiyeyi kapattım. Ben asla buna müsaade etmem. Vatanın, milletin, sizin emrinizdeyim’ diyerek duygularımı ifade ettim. 23.25 gibi nizamiyeye gittim. Hemen Jandarma Özel Harekat (JÖH) ekiplerine seslendim. Gittiğimde nizamiyede 5-6 kişi vardı. Oradaki askerlere, ‘Bir emir gelmiş. Bu emir kanunsuzdur. Ben buna uymam. Ben vatanımın, milletimin emrindeyim. Bu ihanetin parçası olmam. Yasal komutanınız benim. Sakın yanlış yapmayın’ diye bağırdım. O sırada silahlıkta bir hareketlenme gördüm. Can havliyle, ‘Kimse silah almayacak. Garnizon içerisinde kimseye silah verilmeyecek. Kimse toplaşmayacak ve JÖH taburunu desteğe çağırın’ dedim. Bu konuşmanın ardından komutanlık binasına doğru yürüdüm. O sırada önüme biri geldi. Bana, ‘Komutanım, sıkıyönetim komutanı Yurdakul Albay’ın emri var. Odanıza gidecek, başka bir yere girmeyeceksiniz’ dedi. O an kendimi kaybettim. Ben de kendisine, ‘Ne sıkıyönetimi, ne emri? Ben az önceden beri ne konuşuyorum. Bana açıkça darbe emrine uyduğunu ve darbeci albayın emrini iletiyorsun. Ne emri, ne sıkıyönetimi’ dedim ve kendisine yumruk attım. Yerde de tekmeledim. Herkesin gözü önünde oldu. Ben bunun bireysel bir eylem olduğunu sandım, ama eylem planlıymış” ifadelerini kullandı.

    ‘CESEDİMİ ÇİĞNEMEDEN İÇERİ GİREMEZSİN’

    Nizamiyeye geldikten sonra darbeci Albay Yurdakul Akkuş ile karşılaştığını belirten Saldık, şöyle devam etti;

    “Yurdakul Albay’ı gördüğümde, ‘Sen kim oluyorsun da bana emir gönderiyorsun’ diyerek üzerine yürüdüm. Yumruk atmaya çalıştım ama kendini geri doğru çekerek kaçtı. İleride merkez komutanlığının küçük binasına doğru kaçtı. Kaçınca ‘yakalayın’ diye bağırdım. Peşinden koştum, darbeci albayı yakaladım. İki elimle iki yakasına yapışarak nizamiyeye getirdim. Sürükleyerek darbeci albayı dışarı attım. Büyük bir yorgunluk, yüksek tansiyonla nizamiye demirlerine yaslandım. Bu şekilde emir komutayı ele geçirdim. Orada 4-5 dakika dinlendim. Sonra darbeci albay tekrar içeri girmek için nizamiyeye yöneldi. Kendisine, ‘Cesedimi çiğnemeden içeri giremezsin’ dedim. Saat 23.40’ta Bursa Jandarma Garnizonu’nun önüne darbeci albayın çağrısına uyan 300 rütbeli toplanmış. Süratle gelip verdiğim bu mücadeleyle, meğer yarım saattir devam eden, silahlı boyuta ulaşmış eylemleri kestim. Ardından bağırdım; ‘Ben haram lokma yemedim. Vatanıma, milletime ihanet etmem. Gelen sıkıyönetim emrini tanımıyorum. Ben emri Cumhurbaşkanımdan, Genelkurmay Başkanımdan alırım. Dağılın’ dedim. Hemen ardından döndüm, JÖH’e emir verdim, ‘Zorla girmeye kalkan olursa ateş edin, vurun’ dedim. Bu iradeyi gösterdim. Bu mücadeleyi yaptım. Sonra döndüm makama gittim. Nöbetçilerden biri, ilçelere darbe emrinin gönderildiğini söyledi. O zaman darbeci albayın fiili darbe yaptığını fark ettim.”

    ÇANTASINI TESLİM EDİP, GİRİŞİMİNİN BASTIRILMASINA KATKI SUNDUM

    Darbe girişimini öğrendiği andan itibaren 7 dakika içerisinde hazırlanıp evden çıktığını belirten Saldık, “Devletimizin makamları, illerdeki gerçek sıkıyönetim komutanı denen darbe liderlerini öğreniyor ve onlara yönelik tek tek gözaltı operasyonları yapıyor ve bu şekilde darbe girişiminin beli kırılıyor. Ben Tümgeneral Seyfullah Sadık ve Jandarma Bölge Komutanı olarak, garnizondaki darbeyi önlediğim gibi ısrarla gözaltı kararı aldım, polise darbeci albayın çantasını da teslim ederek Türkiye’deki hain darbe girişimin bastırılması anlamında büyük bir katkı sundum. 36 yıl devletimin ekmeğini yedim. 36 yılın sonunda devletim bana ihtiyaç duyduğu anda 7 dakikada evden çıkarak, sonumun ne olacağını düşünmeden, vurduğum yumruklarla canımı ortaya koyarak darbe girişimini önledim” diye konuştu.

  • Bursa’da Millet Bahçesi’nde 15 Temmuz sergisi

    Bursa’da Millet Bahçesi’nde 15 Temmuz sergisi

    İletişim Başkanlığı tarafından Bursa, Çanakkale, Samsun, Konya, Kayseri, Antalya ve Diyarbakır’da açılan Dijital Gösterim Merkezleri, 15 Temmuz darbe girişimine karşı verilen mücadeleyi ve kazanılan zaferi dijital ortamda sergileyecek.

    Milli, tarihi, kültürel ve bilimsel zenginliklerimizi yeni iletişim ve gösterim tekniklerini kullanarak vatandaşların erişimine sunan İletişim Başkanlığı, “15 Temmuz Milletin Zaferi” temalı yeni Dijital Gösterim Merkezlerini Bursa, Çanakkale, Samsun, Konya, Kayseri, Antalya ve Diyarbakır’da açtı.

    15 Temmuz zaferini unutturmamak adına hazırlanan Dijital Gösterim Merkezlerinde, Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz hain darbe girişimi karşısında milletin verdiği mücadele ve kazanılan zafere ilişkin önemli anlar temmuz ayı boyunca dijital ortamda sergilenecek.

    Görme ve işitme engelliler unutulmadı

    Dijital Gösterim Merkezlerinde ziyaretçiler Kovid-19 salgınına karşı gereken tedbirler alınarak ağırlanacak.

    5 bölümden oluşan merkezlerin ilk bölümünü fuaye alanı oluşturuyor. Ziyaretçiler, fuaye alanında gösterim merkezi hakkında bilgi alırken, aynı zamanda üç boyutlu hologram gösterimini izleyebilecek.

    Görme engelli vatandaşlar için “görme engelli yolu” bulunan Gösterim Merkezlerinde, aynı zamanda işitme engelli vatandaşlarımız için de işaret lisanıyla anlatım imkanı da bulunuyor.

    360 derece görsel deneyimle 15 Temmuz Destanı

    Dijital Gösterim Merkezlerinin, 360 derece görsel deneyim alanına, dijital gösterim yapılan bir tünelden geçilerek giriliyor. Bu alanda, 15 Temmuz gecesi neler yaşandığını ve milli iradenin hain darbe girişimine karşı nasıl bir direniş gösterdiğini anlatan üç boyutlu bir gösterim deneyimleniyor. Dijital gösterimde aynı zamanda sinematik ses sistemi bulunuyor.

    360 derece görsel deneyim alanından sonra dijital haritalama (mapping) gösterimi ziyaretçileri bekliyor. Bu bölümdeki gösterimde, 15 Temmuz hain darbe girişiminin dönüm noktaları üç boyutlu ve sinematik ses sistemi ile ziyaretçilere eşsiz bir gösterim fırsatı sunuyor.

    Ardından gelen hologram gösterim alanında “wireframe” teknolojisi ile yapılan hologram gösterisi izlenebiliyor. Hologram gösterisi izlenirken, hemen yanında bulunan projeksiyon ekranında 15 Temmuz hain darbe girişimine teşebbüs eden FETÖ’nün geçmişi ve bugünü hakkında bilgi veren bir video film çalışması takip edilebiliyor.

    Dijital Gösterim Merkezlerinin son gösterim alanı olan bilgi ekranında ise 15 Temmuz hain darbe girişimine karşı göğsünü siper ederek milli iradenin üzerinde hiçbir irade tanımayan milletin 251 şehidinin yer aldığı gösterim ziyaretçileri bekliyor.

    Hafta içi ve hafta sonu 12:00-20:00 saatleri arasında ziyaret edilebilen Dijital Gösterim Merkezi, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde tüm gün ziyarete açık olacaktır.

    Ziyaretçilere VR gözlük ve Türk bayrağı hediye edilecek

    15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma programları kapsamında, Dijital Gösterim Merkezlerinde ziyaretçilere VR gözlük ve Türk Bayrağı hediye edilecek. VR gözlüklerde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından sanal gerçeklik konseptiyle hazırlanan 15 Temmuz Milletin Zaferi videosu izlenebilecek.

    Yeni Dijital Gösterim Merkezleri

    Her ay içeriklerini farklı bir tema ve konsept üzerine geliştirecek olan Dijital Gösterim Merkezlerinde, gelecek aylarda, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın öncülük ettiği SİHA, Anadolu Uçak Gemisi, Hürkuş gibi Türkiye’nin yerli ve milli imkanlarla geliştirdiği üstün teknolojiye sahip savunma sanayii üretimlerinin dijital (haritalama) mapping gösterimi yapılacak.

    360 derece görsel deneyim alanında ise 30 Ağustos Zafer Bayramı, Selçuklu Mimarisi, Göbeklitepe, Anadolu’nun Yüzleri gibi tarihi ve kültürel temaların da dijital gösterimleri gerçekleşecek

    Ara Güler, Necip Fazıl Kısakürek, Mevlana Celaleddin-i Rumi gibi tarihi şahsiyetlerin dijital hologram gösterimlerinin de yapılacağı merkezlerde aynı zamanda, Türkiye’nin 2023 hedefleri ve mega projeler gibi atılımlar da ziyaretçilere sunulacak.

  • Osmangazi Belediyesi’nden 15 Temmuz sergisi

    Osmangazi Belediyesi’nden 15 Temmuz sergisi

    Bursa Osmangazi Belediyesi, 15 Temmuz darbe girişimini anlatan fotoğraf sergisi açıldı. Sergide, 15 Temmuz gecesi tankın altında kalan araç da yer aldı.

    Osmangazi Belediyesi’nin 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’ndaki fotoğraf sergisinin açılışına Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, AK Parti İl Başkanı Ayhan Salman’ın yanı sıra çok sayıda vatandaş katıldı. Sergide, darbeciler tarafından kullanılan tankın altında ezilen hafif ticari araç ile o gece yaşanan olaylar sırasında çekilen fotoğraflar yer aldı. Darbe girişiminin 4’üncü yıl dönümü öncesinde düzenlenen sergide, o gece Atatürk Havalimanı’na giderken darbeciler tarafından kullanılan tankın altında kalarak ezilen otomobil ile birlikte İstanbul ve Ankara’da yaşanan olaylara ait 70 fotoğraf yer aldı. Yoğun ilgi gören sergi, 15 Temmuz’a kadar gezilebilecek.

    ‘YAZILAN DESTANI UNUTMAYACAĞIZ, UNUTTURMAYACAĞIZ’

    Serginin açılışında konuşan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, 15 Temmuz şehitlerini rahmetle andıklarını ifade ederek, “O gece araçlarıyla ve bedenleri ile tankların önüne geçen vatandaşlarımızın yazdığı bu destanı, açtığımız sergi ile unutmamak ve unutturmamak istiyoruz. Aradan 4 yıl geçti. Bu 4 yıl içerisinde Türkiye kendini yeniden yapılandırdı. 15 Temmuz, Türkiye’nin değişimi, gelişimi ve yeniden ayağa kalkışının bir mücadelesi oldu. O günkü darbe girişimi ile içimizdeki hainler, ülkemize, bayrağımıza ve milletimize kastettiler. Bu millet aynı Çanakkale Savaşı’nda olduğu gibi vatanına, bayrağına, demokrasisine ve kendisine sahip çıktı. Bizlerin o geceyi, yapılan hainliği ve milletimizin yazdığı destanı her zaman hatırlamamız lazım. Burada sergilediğimiz tankın altında kalan aracı görenler, araca ne olduğu hakkında anlam vermeye çalışıyor. Bu araca bir kazadan çıkmış araca bakar gibi bakmamalıyız, vatandaşlarımız bu araca baktıklarında bir kahramanlık öyküsüne baktıklarını bilmeli” dedi.

    AKTAŞ: MİLLETİN DEDİĞİ HER ŞEYİN ÜSTÜNDEDİR

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise yaptığı konuşmada “Türkiye Cumhuriyeti tarihine baktığımız zaman, direkt ve endirekt darbe girişimleri olmuştur. 15 Temmuz 2016 tarihine bakıldığında, yapılmak istenilenin diğer darbelerden çok da farkı yoktur. Her ne kadar bazı kişiler, yapılan bu işgal girişimini tiyatro olarak nitelendirmeye çalışsa da atılan bombalar ve sıkılan kurşunlar ile 251 vatan evladının şehit olduğu gerçeğini kimse görmezden gelemez. Bu ülkenin okullarında okumuş, bu ülkenin askeri olarak görev yapmış kişiler, bu milletin paraları ile alınmış silahlar ile bu milletin evlatlarını vurmuş ve yönetim ele geçirilmeye çalışmıştır. Türk milleti, büyük bir irade ortaya koyarak darbe girişimine dur dedi. Bizler de o günleri unutturmamak, acıları taze tutmak adına bu tür etkinlikler gerçekleştirmeye çalışıyoruz. Bu meydan Şehreküstü Meydanı olarak anılırken, Osmangazi Belediyesi’nin gayretleri ile 15 Temmuz Demokrasi Meydanı olmuştur. Bugün, Osmangazi Belediyemiz tarafından yapılan düzenleme ile yenilenen ve 15 Temmuz Demokrasi Meydanı alan bu meydan, çok önemli bir sergiye ev sahipliği yapmaktadır. Bu serginin hayırlı ve faydalı olmasını temenni ediyorum. Bu millet 8-10 senede bir kendilerine ayar vermeye çalışanlara asla itibar etmeyecektir. Milletin dediği olur. Milletin dediği her şeyin üstündedir. 15 Temmuz 2016 tarihinde de milletimiz gerekeni yapmıştır” ifadelerini kullandı.