Etiket: 80

  • Epilepsi hastalarının %80’i tedavi edilebilir

    Epilepsi hastalarının %80’i tedavi edilebilir

    Çocuk Nörolojisi Uzmanı Prof. Dr. Serdal Güngör, çocuklarda epilepsi hakkında bilgi vererek tanı ve tedavi yöntemlerine değindi. Beynin milyonlarca nörondan oluştuğunu ve bu nöronların birbiriyle bağlantılı halde olduğunu belirten Prof. Dr. Serdal Güngör, “Beyinde farklı işlevler gören bu nöronlarda ani ve anormal elektriksel aktiviteler sonucu ortaya çıkan yineleyici bozukluklar epilepsi nöbeti (sara hastalığı) olarak adlandırılırlar. Epilepsi aslında nadir görülen bir sorun değildir. Dünyada epilepsi yaygınlığı yüzde 0,5-1 gibidir. Ülkemizde 0-16 yaş altı çocuklarda yüzde 0,8 olarak bildirilmiştir. Kız ve erkeklerde birbirine benzer oranlarda görülebilir” dedi.

    “Epilepsinin farklı tipleri var”

    Epilepsinin farklı görülme tiplerini olduğuna değinen Prof. Dr. Güngör, “Nöbet sırasında hastanın bilinç durumu ve nöbetin klinik özelliklerine göre epilepsinin farklı tipleri vardır. Epilepsi nöbetlerinde aniden yere yığılma ve kasılma, çenede kilitlenme, sabit bakış ve bilinç kaybı şeklinde bulgular olabileceği gibi; sadece anlamsız sesler, görme algısında farklılık, baş dönmesi, ışık çakmaları, uyuşukluk, karıncalanma, basit halüsinasyonlar, terleme, anlık dalma atakları gibi durumlar da nöbet olabilir” diye konuştu.

    “Gereksiz ilaç kullanımından çocuğu korumak gerekir”

    Epilepsi ile karıştırılabilen sağlık sorunlarının ayrımının özenli yapılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Güngör, “Epilepsi nöbetlerinin tanısında ailenin veya hastanın mevcut sorunu tarifi, o sırada yapılan video kayıtları ve EEG incelemeleri kullanılabilir. Tanıda klinik bulgular çok önemlidir; bu nedenle tarif edilen durumun video kayıtları hekimlerin değerlendirmeleri sırasında çok katkı sağlar. Çocukluk çağında epilepsi ile karışabilen sorunların ayrımını yapmak ve gereksiz ilaç kullanımından çocuğu korumak için çok önemlidir” dedi.

    “Nöbete neden olan durumlar araştırılmalı”

    Epilepsi tanısı alan hastada nöbete neden olan durumların araştırılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Güngör, “Beyindeki gelişimsel bozukluklar, kanama, kitle, doğumsal beyin zedelenmeleri, beyin enfeksiyonları ve beyin dışı enfeksiyonlar (ateşli havale), bebeklerde kan şekeri düşüklüğü, genetik nedenler, metabolizma hastalıkları gibi sorunlar olabilir. Nedeni araştırmak amacıyla beyin görüntülemeleri ve genetik incelemeler gerekebilir. Hastaların önemli bir kısmında da mevcut tanısal yöntemlerle herhangi bir neden ortaya konamayabilir” diye konuştu.

    “Tedavi edilebilir”

    Epilepsinin tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu ancak sabırlı olmak gerektiğine vurgu yapan Prof. Dr. Güngör, “Genel olarak epilepsi hastalarının yüzde 80’i tedavi edilebilir. Öncelik ilaç tedavisidir ancak; ilaca dirençli olgularda ketojenik diyet tedavisi, epilepsi pili, cerrahi tedavi gibi yöntemler kullanılabilir. İlaç tedavisi 2-4 yıl gibi bir süreci içerir. İlaç seçimi hastanın yaşı, nöbetin klinik özellikleri, EEG bulguları dikkate alınarak uygulanır. Her hastanın kullanılan ilaca vereceği yanıt bireysel farklılıklar gösterebilir” şeklinde konuştu.

    “Nöbeti tetikleyecek durumlardan kaçınmak gerekir”

    Epilepsi nöbetini tetikleyecek durumlardan kaçınmak gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Güngör, “Tedavi sürecinde ilaçlar hekimin önerdiği dozlarda düzenli kullanılmalıdır. Sağlıklı beslenme, düzenli uyku, stresin azaltılması çok önemlidir. Tedavi sürecinde grip ve soğuk algınlığı ilaçları, alerji ilaçları, psikiyatrik ilaçlar, kahve, kola, enerji içeceği gibi kafein içeren içecekler, işlenmiş paketli gıdalar, bilgisayar, bilgisayar oyunları, telefon kullanımı gibi nöbeti tetikleyecek durumlardan kaçınmak gerekir” ifadelerini kullandı.

    “Epilepsi nöbeti sırasında ilkyardım müdahalesinde yapılması gerekenler”

    Epilepsi nöbetinde ilkyardımın önemine değinen Prof. Dr. Güngör, “Epilepsi nöbeti geçiren bir kişiyle herhangi bir yerde karşılaşabiliriz. Doğru müdahale hayat kurtarıcıdır. Panik yapmayın. Zedelenmeye yol açabilecek şeyleri uzaklaştırın. Hastayı sağ ya da sol tarafına doğru yatay pozisyonda yatırın ve başının altına bir yastık koyun. Nöbetin geçmesini bekleyin, zaman tutun ve neler olduğunu kaydedin. Hastayı sallamayın, üstüne su dökmeyin, ağzına bir şey sokmaya çalışmayın. Nöbetin uzadığı durumda 112’yi arayarak en yakın sağlık kuruluşuna götürün” ifadelerine yer verdi.

  • Mardin’de yaşlılara yerinde hizmet

    Mardin’de yaşlılara yerinde hizmet

    Sağlık Bakanlığı’nca, 80 yaş ve üzeri yaşlıların aktif, üretken ve sağlıklı yaşam sürmelerini desteklemek amacıyla hayata geçirilen Sağlıklı Yaş Alma Merkezi (YAŞAM) Mardin Eğitim ve Araştırma Hastanesi bünyesinde açıldı. Doktor, hemşire ve sağlık personelinden oluşan ekip, her ay düzenli olarak 80 yaş ve üzeri bireyleri evinde ziyaret ederek gerekli durumlarda tedavisini yapacak. Evde tedavisi yapılamayan yaşlılar ise, randevu alınıp hastanede muayenesi gerçekleştirildikten sonra tekrar evine götürülecek.

    Evde Sağlık Uzmanı Doktor Emre Arslan, sağlıklı yaşama birimi artık aktif olarak görev almakta olduğunu belirterek, uzman olarak bulunduğunu, mobil hizmette pratisyen hekim, hemşireler ve gerontolog çalışmakta olduğunu söyledi.

    80 yaş üstü hastalara hizmet ettiklerini belirten Arslan, “Burada çalışmamızdaki prensibimiz 80 yaş üstü hastaların primer bakımını sağlayarak sağlıklı bir şekilde yaşlanmalarını ve hayatını sürdürmelerini sağlamak. Evde bakım hizmetlerinden farkımız tam bağımlı hale gelmemiş hastaları değerlendirmektir. Buradaki önem, giderek yaşlanan nüfusta yaşlı hastalarımızı daha iyi takip edebilmek ve daha iyi yönetebilmektir. En uygun tedavi ve iyi şartlarda sağlayabilmek için bulunmaktayız. Kayıtlı 150 hastamız bulunmaktadır. Her birim olarak 300 hastaya bakım sağlıyoruz. Burada hastayı yerinde görüp yerinde muayene edip hastayı yerinde tanıyıp değerlendirip gerekli bulgularını sağlamaktayız. Gerekli fizik muayenesini yaptıktan sonra mobil olarak buraya getirip gerekli diğer muayenelerini sağladıktan sonra uygun gördüğümüz durumda fizyoterapi, diyetisyen veya psikolog hizmetlerini sağlıyoruz. İleri tetkik ve tedavilerini uyguluyor ve gerekli durumlarda da ileri birimlere sevkini sağlıyoruz” diye konuştu.

    Tedavi gören 80 yaşındaki Halise Karakaş, bu uygulamadan çok memnun olduklarını dile getirdi. Karakaş, “Eskiden hastaneye gidene kadar çok zorlanıyordum, ama şimdi gelip beni evden alıyorlar. Uygulamadan çok memnunum. Dün yine gelip beni hastaneye götürdüler. Gerekli tedavilerimi yaptılar. Hepsine teşekkür ederim” şeklinde konuştu.

  • Teoman’dan samimi evlilik açıklaması

    Teoman’dan samimi evlilik açıklaması

    Teoman, Cihangir’de görüntülendi. Basın mensuplarının sorularını yanıtlayan 55 yaşındaki şarkıcı samimi açıklamalarda bulundu.

    “ÇOK ŞAŞIRDIM”

    “Beni ne yeni nesil anlayacak ne de eski nesil” şeklindeki sözleriyle ilgili konuşan Teoman, “Hatamı kabul ediyorum. Benim beklediğimden çok daha fazla kişi yeni albümümü sevdi. Ben çok şaşırdım. Çünkü bu albümü küçük bir kitle ve kendim için yapmıştım. Gençler 2 dakikalık şarkılar seviyorlar. Benim albümümde 13 dakika bile şarkı var. Enteresan bir albüm yapmak istedim o yüzden böyle yaptım” ifadelerini kullandı.

    “70 YAŞ EVLİLİK DÜŞÜNCESİNİ DEĞİŞTİRDİM”

    Geçtiğimiz aylarda “Ölümden çok korkuyorum” diyen Teoman, konuyla ilgili espri yaparak şu ifadeleri kullandı: Ayvayı yedik, yaşlanıyoruz. Yıllar çok hızlı geçiyor. Bir yaşa geldikten sonra daha da hızlanıyor. 70 yaş evlilik düşüncesini de değiştirdim. Erken olduğunu düşünüyorum. 80 yaşımdan sonra evliliği düşünmeye başlarım.

    BİR ÇOCUK BABASI

    Öte yandan Teoman, 12 yıllık arkadaşlığın ardından fotoğrafçı Ayşe Kaya ile 2012’de nikâh masasına oturmuş, 2015’te anlaşmalı olarak boşanmıştı. Teoman’nın bu evlilikten Zeyno adında bir kızı bulunuyor.

  • Aman bu hamsi 80 lira!

    Aman bu hamsi 80 lira!

    Bu sezonda ilk olarak hamsi avlanırken mezgit ve palamut da avlandı.

    100 liradan alıcı bulan hamsinin kilosu 80 liraya kadar düştü. Palumutun adedi 100 liradan alıcı bulurken mezgit de 70 ila 100 lira arasından tezgahlarda yerini aldı. Hamsinin kilosu 80 lira olmasına rağmen yeterli ilgiyi görmedi.

    Balıkçılar, Ekim ayında hava sıcaklıklarında yaşanan düşüş ile hamsinin bollaşacağını ve fiyatının da düşeceğini açıkladı.

  • Su dolabı 80 yıldır dönüyor

    Su dolabı 80 yıldır dönüyor

    Tunceli’nin Çemişgezek ilçesinde, türünün son örneği olan ve 80 yıldır enerjisinden bir şey kaybetmeden dönen su dolabı, hem çevresindeki ağaçlara su veriyor, hem de yılın her günü aralıksız dönerek vadiye ayrı bir güzellik katıyor.

    Çok eski tarihlerde teknolojinin gelişmediği, makineleşmenin öncesinde bahçe sulaması için kullanılan su dolabı, elektrik ve her hangi bir enerji takviyesi olmadan, taşıdığı sudan aldığı güçle dönerek onlarca ağacı 80 yıldır sulamaya devam ediyor. Çemişgezek ilçe merkezinin yanı başında akan Tağar Çayının kıyısına 80 yıl önce kurulan ve nostaljik bir değeri olan su dolabı, yıllardır görevini sürdürüyor.

    Su dolabının Tağar vadisine güzellik kattığını belirten yöre sakini Önder Altan, “Çemişgezek ilçemizin Tağar çayı üzerinde bulunan su dolabı türünün son örneğidir. Hem tarım arazilerini sulamada kullanılıyor, hem de yaz aylarında Tağar çayı kıyısına gelen vatandaşlara bir güzellik bir ferahlık veriyor. Neslinin son örneği, görsel güzelliği olan bir su dolabıdır” dedi.

    Su dolabını ilk kez gören Doğa Güvenç, “Luna Park’taki dönme dolaplara çok benziyor. Çok güzel ve çok keyifli dönüyor” diye konuştu.
    Çemişgezek ilçesinin tarihi ve doğal güzelliklerinin kendilerini etkilediğini dile getiren Tolga Dinçsoy, “Şu anda tarihi özelliği olan, atalarımızın yıllar önce, asır önce yaptığı su dolabının yanındayız. Bu su dolabı özellikle yaz aylarında, insana acayip bir huzur ve mutluluk veriyor. İnsanın içini ferahlatıyor. Dönme dolabın altından geçen su, kuşların cıvıltısı, su dolabının cızırtısı ve oluşturduğu görsellik mutluluk veriyor” şeklinde konuştu.