Etiket: Abdullah Avcı

  • Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı: “Rövanşı almak istiyoruz”

    Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı: “Rövanşı almak istiyoruz”

    UEFA Şampiyonlar Ligi play-off rövanş maçında yarın akşam FC Kopenhag takımını ağırlayacak olan Trabzonspor’da maç öncesi Teknik Direktör Abdullah Avcı ve Abdulkadir Ömür, maçın oynanacağı Medical Park Stadyumu’nda basın toplantısı düzenledi.

    Trabzonspor Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Danimarka’da oynanan ilk maçta alınan 2-1’lik mağlubiyetin rövanşını almak istediklerini belirterek, “1 hafta önce Kopenhag’da çok güzel bir ortamda bütün planlarımızı yaparak sahaya çıktık. Oyunun gole kadarki olan bölümünde oyun organizasyonu iyi gidiyordu. Bireysel hatadan yediğimiz goldü. Sonrasında oyun, devre bitene kadar her iki takım için de bitene kadar dengeli gitti. Sonrasında da Kopenhag’ın en güçlü taraflarından biri olan duran toptan ikinci golü yedik. İkinci 45 dakikayı domine bir oyun oynadık ve Bakasetas golünü attı. Oyun olarak kazandığımız fakat skor olarak kazanamadığımız bir oyunda kendi evimize taşıdığımız bir skor oldu” diye konuştu.

    “Yeni bir hikaye yazmak için güzel bir fırsat var”
    Yarın akşam oynanacak karşılaşmaya hazır olduklarını belirten Avcı, “Yarın akşam burada muhteşem Trabzonspor taraftarının geçen yıldan bu yana bize verdiği pozitif destekle beraber şampiyonlukla beraber milyarlarca kişiye örnek olmuş sevinçleri ve kutlamaları bu seviyenin altına düşmeden, tekrar örnek olarak, rakibe saygı göstererek ama baskı altına alarak, oyuna müdahil olmadan oyuna destek vermesini bekliyoruz. Rakip özellikle yarın ikinci bölgede bekleyip bir geçiş, topa sahip olurken savunma güvenliğine dikkat edeceğiz. Duran topa dikkat edeceğiz. Bununla ilgili çalışmalarımızı yaptık. Geçen haftadan da pratiğimiz var. Yarın zihnimiz taze şekilde yeni bir hikaye yazmak için yarın akşam çok güzel bir fırsat var. Bu şehir, kulüp bunu hak ediyor. Oyunda süre çok uzun. Lütfen bu süreye dikkat etsinler. 3-0 bir anda 3-2 oluyor santim santim hesapladık, böyle hareket edeceğiz. Umarım yarın Trabzon ve Trabzonspor için tarihi günlerden birisi olacak. Bunun karşılığını almak istiyoruz” dedi.

    Avcı, sakat oyuncularla ilgili bilgi verdi
    Sakatlıklar hakkında bilgi veren Avcı, “Marek Hamsik’in tedavisi devam ediyor. Olumlu gidiyor ama yarın bizimle olmayacak. Bruno geçen sene aşil tendonu kopmuştu. Serkan ve Hüseyin’i biliyorsunuz. Edin’in kolu kırıldı. Bir tek beklemediğimiz süreçte Bakasetas’ın geçen hafta oldu. Bu akşam tekrar bakacağız ama zor olur diye düşünüyorum. Bu akşam durumu daha net olur diye düşünüyorum” diye konuştu.
    Kopenhag maçı ve ligde oynanan Antalyaspor maçında yaşanan kayıpların bireysel hatalar nedeniyle olduğunu belirten Avcı, “Konsantrasyon eksikliği olmadığını düşünüyorum. Bu oyunun içindeki hatalardan olabilecek parçalar. Bazen üst üste gelebilir. Antalya maçında olduğu gibi. Enteresan bir durum yaşadık. Bireysel olarak da bunun üzerinde çalışıyoruz konsantrasyondan kaynaklı olduğunu düşünmüyorum” dedi.

    “Bartra ve Bardhi aksilik olmazsa sahada olacak”
    Takımın son transferlerinden Marc Bartra ve Enis Bardhi’nin takıma çabuk adapte olduklarını belirten Avcı, “İki oyuncumuz da son derece iyi gidiyor. Transfer etmeden önce ve ettikten sonra sonra bulundukları kulüplerden bütün antrenman ve sakatlık verilerini, hazırlık maçları verilerini alarak, oyuncularla planlama yapıyoruz. Aynı planlama üzerinden gittik. Yarın aksilik olmazsa ikisinin de sahada olacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Transferler devam ediyor”
    Yarın oynanacak Kopenhag maçına odaklandıklarını ve transfer çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Avcı, “En önemli maç, önündeki maçtır. Galatasaray ile ilgili bir gram ne çalışma ne konuşma oldu. Bir maç kaybedildiği zaman kafalar orda mı burada mı deniliyor. Bunların zaman tünelinde kaldığını düşünüyorum. Süreçte sakarlıklar var. Oyun organizasyonundan vazgeçmeden buna devam etmek gerekiyor. Bazen oyuncular değişecek ama oyun organizasyonu değişmeyecek. Transfer devam ediyor. Şu an itibarıyla bir kısmını izleme komitesi ve biz de çalışıyoruz. Başkanımız ve yönetim kurulumuz çalışıyor” şeklinde konuştu.

    “Ahmetcan için çok mutluyuz”
    Ahmetcan Kaplan’ın Ajax’a transferini değerlendiren Avcı, “Ahmetcan için Trabzonspor altyapısında herkesi verdiği emekten dolayı teşekkür ediyorum. Ben geldiğimde A takımdaydı. Ekibe de şunu söylemiştim, “harika bir fiziği var, verdiğini alabiliyor ve bu çocuğun Trabzon’un yüzü olması gerekiyor demiştim. Ahmetcan için harika bir durum çok mutluyuz. Bunun sayısını çoğaltmak amacımız. Onun da yapması gereken yeterli değil. Giderken birçok nasihatte bulunduk. Kendini geliştirmesi gereken çok şey var sezon başından itibaren hedeflerden bir tanesiydi” dedi.

    Abdulkadir Ömür: “Çok konsantre olmuş durumdayız”
    Geçen hafta rakip karşısında talihsiz sonuç aldıklarını belirten Abdulkadir Ömür, ” Yeterli süremizin olduğunu düşünüyoruz. Futbol bir taktik savaşı ve her anı doğru oynamamız gerekiyor. Çok basit hata yapmamamız gerekiyor. Çok konsantre olmuş durumdayız. Hem Trabzon’a, hem taraftara, hem Türkiye’ye bu gururu yaşatmak ve gruplara kalmak istiyoruz. Elimizden gelen her şeyi yapacağız. Duyguları fazla karıştırmadan oyuna ve taktiğe sadık kalarak 90 dakika boyuna elimizden gelen her şeyin fazlasını yapacağız. Ümitsiz değiliz. Çok kötü bir skorda da değiliz. Maçı çevirecek ve galip olabilecek bir atmosfer oluşturacağını düşünüyoruz taraftarlarımızın. Yarın onlara çok daha fazla ihtiyacımız var. Tarihi bir maça çıkacağımızın bilincindeyiz. Umarım turu atlayıp gruplara kalmayı başarabiliriz” sözlerine yer verdi.

  • Trabzonspor, teknik direktör Abdullah Avcı ile anlaştı

    Trabzonspor, teknik direktör Abdullah Avcı ile anlaştı

    Trabzonspor Kulübü, teknik direktörlük görevi için Abdullah Avcı ile 2,5 yıllık anlaşmaya vardığını borsaya bildirdi.

    Bordo-mavili kulüp, 2,5 yıl için Avcı’ya toplam 20 milyon lira ödeme yapacak.

    Trabzonspor Sportif Yatırım ve Futbol İşletmeciliği Ticaret AŞ’den Borsa İstanbul’a gönderilen ve Kamuyu Aydınlatma Platformunda (KAP) da yer alan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

    “Profesyonel futbol takımımız teknik direktörlüğü konusunda Sayın Abdullah Avcı ile 2,5 yıllık anlaşma sağlanmıştır. Anlaşmaya göre, Sayın Avcı’ya 2020-21 futbol sezonu için 5 milyon lira, 2021-22 futbol sezonu için 6 milyon 500 bin lira, 2022-23 futbol sezonu için 8 milyon 500 bin lira garanti ücret ödenecektir.”

  • Abdullah Avcı: Resmi bir teklif almadım

    Abdullah Avcı: Resmi bir teklif almadım

    Başarılı teknik adam Abdullah Avcı, koronavirüs sonrası başlayacak Süper Lig’den, gelecek sezon planlamasına, milli takımdan, Beşiktaş’taki görevine kadar bir çok konuda Demirören Haber Ajansı’na (DHA) açıklamalarda bulundu. Avcı, “Resmi bir teklif alsam bunu gayet net söylerim. Samimiyetimle söylüyorum; teklif aldığımda bunu paylaşacağım” dedi.
    “TAKIMLAR ARAYI NASIL GEÇİRDİ LİG BAŞLAYINCA GÖRECEĞİZ”
    Koronavirüs nedeniyle lige verilen arayı en iyi şekilde değerlendiren takımların kalan haftalarda daha iyi performanslar sergileyeceğini söyleyen Avcı, “Diğer ülkelerde iptal olanlar çok az ama Haziran ayı çerisinde birçok lig başlıyor. Aslında takımlar bugüne kadar, bu süreci nasıl geçirdi buna bakmak lazım. Biz ekip olarak yurt içi ve yurt dışında bizim başımıza gelseydi nasıl bir durum olurdu diye araştırmalar ve çalışamalar yaptık. Öncelikle sporcular kendi evlerinde bu çalışmaları yaptılar. Şu anda da gruplar halinde takım oyunun içinde çalışmalar yapıyorlar. Bu zamanı fiziksel ve zihinsel olarak iyi geçiren, yağ-kilo ölçümlerini doğru yapan, mental anlamda buna hazır, organizasyonu iyi olan bir adım önde olacak ama maçlar oynandıktan sonrada karar vermemiz daha net olacaktır” diye konuştu.
    “ORGANİZASYONU İYİ OLAN TAKIMLAR BU SÜREÇTE ÖNE ÇIKACAK”
    Koronavirüsten sonra saha içi ve saha dışında sistemini iyi kuran takımların bu süreçten daha az hasarla çıkacağını dile getiren tecrübeli teknik adam, “Takım çalıştırıyor olsaydım daha sağlıklı ve doğru bir karar verebilirdim. Oyuncularla birlikte hareket ettiğiniz için bu durum için daha net konuşulabilir. Şu an dünyada da yaşanmamış bir durum var. Herkes bunu deneyerek sonucunu görecek. Almanya ligine bakıldığında veri olarak oynanan süreçle bu süreç arasında bir fark yok. Burada da takım ve saha organizasyonları iyi olan takımlar bu süreçte daha da öne çıkacak” ifadelerini kullandı.
    “ÖZ KAYNAK DÜZENİNE YATIRIM YAPILMALI”
    Pandemi sürecinin futbol ekonomisine vereceği zararları herkesin bildiğini dile getiren Abdullah Avcı, “Bundan sonraki sürecin çok daha sağlıklı devam edebilmesi için kulüplerin şirket mantığıyla yönetilmesi gerekiyor. Kısa, orta ve uzun vadeli planlar yapılmalı. Ülke futbolunda ödeme zorluğunun yaşandığı bir dönem yaşıyoruz. Bundan sonra öz kaynak düzenine yatırım yapabilirsen, bunu doğru geliştire bilirsen bunu yukarıda net bir şekilde oynatabilirsen, yarışırken yapabilirsen ki bunu Almanya yapıyor ve en çok genç oyuncu oynatan lig o zaman sende başarılı olabilirsin. Ligimizde şampiyonluğa oynayan takımların yaş ortalaması belli. Bu durumu kısa vadede olmasa da orta ve uzun vadede çevirebilecek fırsatlar var” şeklinde konuştu.
    AVCI, ŞAMPİYONLUK YARIŞINDAKİ TAKIMLARI DA DEĞERLENDİRDİ
    Şampiyonluk yarışındaki 4 takımı da değerlendiren Avcı, “Bu dönemde 10 haftalık bir süreç geçti. Bu dönemi takımların teknik-taktik olarak nasıl geçirdiği çok önemli. Bireysel oyuncu üzerinden değil de müsabakaların normal seyrinde de oyuncular sakatlanabiliyor. Galatasaray’da da buna benzer bir durum var, geçen sezon da Başakşehir ile biz yaşamıştık. Bugün seyirci çok önemli bir güç. Trabzonspor şu an lider, uzun zamandır buna odaklanmış bir halde ve son yıllarda da önemli bir ivme kazandı. Galatasaray’ın böyle bir kültürü var, Başakşehir de son iki sezondur yarışan bir takım. Sivasspor ise önemli bir çıkış yaptı ve hala yarışın içerisinde. Yarışta takım ismi vermektense saha organizasyonu, kadro derinliği iyi olan ve bu 10 haftalık süreci iyi geçirmiş takımın ön plana çıkacağını düşünüyorum. Oynanacak 2-3 haftalık süreçteki oyun yarışta gidişatı belirleyebilir. Galatasaray ve Trabzonspor için seyirci önemli bir güç ve seyircisiz dönemde önceden yaşamış birisi olarak Başakşehir daha avantajlı. Sahaya ne kadar bağlı kalacağı da önemli çünkü alınan sonuçlardan sonra duygulara göre mi hareket edilecek bunu ilerleyen haftalarda göreceğiz” açıklamasında bunuldu.
    “EURO 2020’NİN ERTELENMESİNİ AVANTAJA ÇEVİREBİLİRİZ”
    EURO 2020’nin bir yıl ertelenmesini milli takımın avantaja çevirebileceğine vurgu yapan Avcı, “Genç bir kadromuz var. Avrupa’da oynayan oyuncu sayımız arttı. Bu oyuncularımızın 3’ünde sakatlık durumu vardı. Yusuf Yazıcı, Merih Demiral ve sonradan da Cenk Tosun eklendi.  Avrupa’da futbol oynayan oyuncular ve verdikleri röportajları da okuyorum, teknik ve taktiğin gelişmiş olduğu bir durumun farkındalar. Genç bir kadromuz var, iyi bir ivme kazandık, önümüzdeki seneyi sakatlık yaşamadan geçirebilirsek, genç ama bir yıl daha Avrupa’da forma giymiş tecrübeli bir takım olacağız. Böyle devam ederse avantaja çevrilebilir diye düşünüyorum” dedi.
    “FUTBOLDA İLETİŞİM ÇOK ÖNEMLİ KRİTER”
    Futbol takımında iletişim önemini dile getiren Avcı, şunları söyledi: “Ülkemizde bu işlere motivasyon gözüyle bakılıyor, tabii ki duygu ve motivasyon bu işin içinde olmalı ama bunun en önemli kriteri iletişim. Avrupa’da oynayan oyuncularımızın röportajlarında ya da Avrupa’da forma giyen oyuncularla görüştüğümüzde de artık her şeyin organizasyon oluğunu konuşuyoruz. Saha içi de bir organizasyon. Oyuncunun aklının yönetmesini istiyoruz ve bunun olabilmesi içinde en önemli olan şey iletişim. İletişim derken bir ağabey kardeş ilişkisi değil de bir bilgiyi paylaşarak oyuncuya sorumluluk vermek ve oyuncunun bunu saha içinde kullanmasını sağlamak. Öz kaynak düzenimizdeki oyuncularımızı da bu bu iletişim ile oynatırsak daha iyi organizasyonlar elde edeceğimize inanıyorum.”
    “RESMİ TEKLİF ALMADIM”
    İsminin sürekli farklı kulüpler anılmasıyla ilgili olarak da konuşan başarılı teknik adam, “Resmi bir teklif alsam bunu gayet net söylerim. Teklifle ilk önce dolaylı yoldan konuşulur, bunu daha önceden de ifade ettim. Dünyanın ve ülkemizin bu yaşadığı bu süreçte öncelik insanların sağlığına kavuşması. Biz görev alacakmış gibi ekip halinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tüm ekibimle fikir alışverişi yapıyoruz. Analizler yapılıyor, takip ettiğimiz takımlar var. Yeni oyunlar ve oyuncular var. Bir teknik ekibin yarın çalışacakmış gibi hazır olması lazım. Bizde hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Samimiyetimle söylüyorum; teklif aldığımda bunu paylaşacağım. Önemli olan çalışacağın yerde üretmektir. Böyle bir kısıtlamamız yok. Dolaylı yoldan yurt içi ve yurt dışı konuşmalar var. Bunu zaman içinde en iyi şekilde değerlendireceğim” açıklamasında bulundu.
    “BEŞİKTAŞ’A YAKIŞIR OYUNU OYNATMAM İÇİN O ZAMANIM VE FIRSATIM OLMADI”
    Beşiktaş’ta önemli deneyimler elde ettiğini ve önemli bir kulüpte görev aldığını söyleyen Avcı, “Hiçbir keşkem olmadı. Çok önemli bir kulübe gittim. Duygusuyla, tutkusuyla taraftarıyla, stadıyla atmosferiyle geçmişiyle ve tarihiyle önemli bir kulüptü ve hiç bir pişmanlığım olmadı. Beşiktaş’a gittiğimde saha içinde kalan ve bunu detaylı bir şekilde, o kulübün geçmişine ve şanına yakışır bir şekilde bir oyun oynatmaya çalıştık. Hem savunmada, hem de hücumda en ufak detayına kadar oyunlarla paylaştık. Sonrasında olumluyu da yaşadım Beşiktaş taraftarı böyledir. İstifayı da yaşadım Abdullah Avcı tribüne tezahüratını da yaşadım. Güzel duygulardı. Oyuncularımla bir şeyleri geliştirebilmek, güçlü bir oyun oynatabilmek için hem teoride, hem de pratikte oyunun çok tekrarları gerekiyor. Beşiktaş’a yakışır oyun için o zamanı ve fırsatı yakalayamadım ama 6 aylık süreçte önemli deneyimler kazandım. Hiç bir pişmanlığım da olmadı” diye konuştu.
    “6 AYDA 2 YÖNETİMLE ÇALIŞTIM”
    Beşiktaş’tan ayrılmanızda yönetimin ile aranızda güven problem mi vardı şeklinde yöneltilen soruya Avcı, “Bunu bilmiyorum onu diğer tarafa sormak lazım. 6 maçta üst üste kazanma serisini bir yeni yönetimle yaşadık. Ben ilk kez kongre yaşadım, 6 aylık süreçte 2 yönetimle çalıştım. Bu durum bir kulübün içindeki dinamikler açısından kolay değil. Olumluyu da olumsuzu da iki dönemde yaşadık. Büyük takımlarda hemen sonuç almak gerekiyor ki biz ayrılırken şampiyonluk yarışının içerisindeydik. Bunlar bir deneyim ve güzel duygular da yaşadık. Hiç pişmanlığım yok” dedi.
    “ÖNEMLİ OLAN YERLİ VE YABANCI OYUNCU ARASINDAKİ REKABETİ ARTTIRMAK”
    Gündemde olan yerli-yabancı kuralını konuşmanın zaman kaybı olduğunu belirten Avcı, “Bu konulara gülmeye başladım. 10 sene öncede A Milli Takım Teknik Direktörlüğü yaptığım dönemde de bununla ilgili çalışmalar yapmıştık. Türk futbolunun sorunu yerli-yabancı oyuncusu değil. Türk futbolunun sorunu yerli ve yabancı oyuncu arasında rekabeti sağlayacak ortamı hazırlamak. Sonrasında bunun tercihini kulüpler yapsın. Bunu böyle konuşuyoruz ama sürekli 14, 15+3, 6+2, 6+2+2 gibi sayısal konuşmalara döndü. Sorun bu değil. Sorun senin insan kaynağına yapacağın yatırımdır. Akademik liglerin standartlarıdır uygulamasıdır ve denetimidir. Bu rekabeti oluşturacak alt liglerdeki mücadeledir. Bunları yaparak yukarıya göndereceğin oyuncu kaynağını yaratırsan sonrasında iyi-köyü ve yerli-yabancı oyuncu konusunu kulüpler tercih eder. Bu konuşmaların zaman kaybı olduğunu düşünüyorum. Alt yapılara Türkiye Futbol Federasyonu’nun, Milli Eğitim Bakanlığı’nın, Genlik ve Spor Bakanlığı’nın birlikte oluşturacağı organizasyonla ve yatırımla öz kaynağa yapacağın yatırımla yerli-yabancı rekabetini oluşturmaktır” şeklinde konuştu.
    “FUTBOLDA İNSAN KAYNAĞIMIZ VAR, ÖNEMLİ OLAN YATIRIM”
    Kariyerinde genç ve önemli futbolcularda çalıştığını, doğru yatırımla çok daha fazla gencin futbola kazandırılabileceğini söyleyen Avcı, “80 doğumlu olan oyunculardan bu döneme kadar bir çok oyuncuyla çalıştım. Bunun içinde yurt içinde ve yurt dışında oynamış oyuncular da var. 88 doğumlu oyuncularla ise milli takımda antrenörlük kariyerimin başladığı bir süreç vardı. O takımda da Nuri Şahin vardı. Dünya kulüplerinde oynadı. Dünya markası. Cengiz Ünder 10 ay bizimle kalabildi ve Roma’ya gitti. Bugün Yusuf gidiyor ve diğer oyuncular gidiyor. Yetenekli oyunculara sahibiz, bununla ilgili bir problemimiz yok. Sistemini doğru kuruduğunda bu çok tekrar istenen bir iş, oyuncuyu da buna inandırdığında karşılığını sporcu alacaktır. Bizde her zaman insan kaynağı vardır önemli olan buna yatırım yapabilmektir” açıklamasında bulundu.
    “EN İYİSİ EMRE BELÖZOĞLU”
    Çalıştığı en iyi oyuncunun, kariyeri de göz önüne alındığında Emre Belözoğlu olduğunu belirten Avcı, “Türk futbolunda gelmiş geçmiş en büyük oyunculardan birisi hem burada hem yurt dışında oynamış oyuncularında bir tanesi olan Emre Belözoğlu’dur. Hem saha içindeki futbol aklıyla, bir antrenör gibi düşünebilme kendi başına maç çözme yeteneğinden çıkıp takımın önemli bir parçası olmasıyla anlatabiliriz. Geçenlerde Michael Jordan belgeseli vardı, içinde önemli mesajlar da var. Çok önemli bir figür, bir yıldız oyuncu, tek başına oynuyor aslında ama hocası onu bir organizasyonun içine nasıl katılması gerektiğine ikna ediyor. Emre’de böyle bir oyuncu. Takımın sisteminde önemli bir parça oldu. Kendi yaşamı ve sahada verdiği oyun kalitesiyle örnek oldu. Başka örnekler de var ama Emre yaşı itibarıyla de uç bir örnek olduğunu düşünüyorum” dedi.
    “EMRE DE, ARDA DA, NURİ DE SPORTİF DİREKTÖR OLARAK BAŞARILI OLUR”
    Son günlerde gündeme gelen sportif direktörlük kavramı için Emre Belözoğlu, Arda Turan ve Nuri Şahin gibi isimlerin başarılı olabileceğini dile getiren tecrübeli teknik adam, “Almanya’da bunun örnekleri var. Üst düzey oyunlarda görev almış, uluslararası görevler de bulunmuş oyuncular var. Emre Belözoğlu, Arda Turan, Nuri Şahin gibi isimler var. Hepsiyle de hem ilişkim, hem de çalışmışlığım var. Almanya’da da böyle hangi yolu tercih edeceksen onun eğitimini alarak yola devam ediyorsun. Son zamanlarda uluslararası organizasyonlarda görev almış oyuncularımız da var. Yabancı dilleri de var. Bu üniversitede eğitmenlik de olabilir, sportif direktörlük de olabilir. Bu isimlerin kulüplere çok önemli katkılar sağlayacağını düşünüyorum” diye konuştu.
    “REZERV LİG GÜZEL PROJE”
    Türkiye Futbol Federasyonu’nun Rezerv Lig planlamasının önemini anlatan Avcı şöyle konuştu:  “Rezerv ligin açılımının şu an ülkemizde nasıl olduğunu bilmiyorum. Benim açımdan şöyledir; U21 Ligi’nde de çalışmış birisi olarak o dönemi de yaşadım. o dönem adı Profesyonelliğe Aday Futbolcular Ligi’ydi (PAF). A Milli Takım’da görev aldığım dönemde yaptığım çalışmalarda Süper Lig takımlarının amatör kümeden değil tamamen en alt profesyonel ligden başlatılması ve bunun da bir sınırlaması olması. Her kulübün bünyesinde 150-200 sporcu var. Bu sporcuların hepsinin o takımın A takımda yer alacak gibi bir durum yok. 19 yaşına kadar oyuncu A takıma çıkıyorsa çıkıyor. Çıkamıyorsa 19-23 yaş arası rezerv ligde ve profesyonel müsabaka ortamında deplasmanlı ortamda oynamasıdır. 23 yaşına kadar oyuncuyu rezerv takımında takip edersin, 21’de geri alabilirsin, 23’de geri alabilirsin. 23 yaşından sonra olmuyorsa başka kulüplere göndere bilirsin. Belki federasyon tarafından oraya 2 kontenjan oyuncu kullanılabilir. Rezerv ligin amacı profesyonel ligden başlamasıdır. 19 yaşına kadar A takıma sıçrama yapamıyorsa 19-23 arası orada değerlendirirsin ya geri alırsın ya da gönderirsin. O amaçla yapılırsa güzel olur diye düşünüyorum.”
    “2’NCİ LİG VE 3’ÜNCÜ LİG KULÜPLERİ REKABET EDEBİLİR”
    2’nci Lig ve 3’üncü Lig takımlarının rekabeti zorlayacağı için karşı çıktığı rezerv lig hakkında Avcı, şunları söyledi: “Süper Lig kulübünün alt yapısından yetişen oyuncularla adılar götürdüler.  Algı ya da isimlerden dolayı böyle bir şey olabilir ama çok rahat rekabet yapabilirler. 19-23 yaş arası oyuncuların rekabet ortamı içinde gelişmesi planlanıyor. Aynı zamanda takımlar kendi antrenörlerini de oraya göndererek kendi oyun felsefesine uygun olarak oyuncuların gelişmesini sağlayabilirsin. Aynı şekilde antrenörünün de gelişmesini sağlayabilirsin” dedi.
    AVCI’DAN STAJYER ANTRENÖR PROJESİ
    Avcı, Beşiktaş’ta hazırladığı Stajyer Antrenör Projesi için de şunları söyledi: “Bu Beşiktaş’ta 6 aylık bir süreç. Bunu daha önceden de planlamıştık. Onlar benim mesai arkadaşlarım ve çok da iyi yerlerde görev yapıyorlar. Bu beni son derece mutlu ediyor. Rekabet kaliteyi ve saygıyı da getiriyor. Nuri Şahin de bana karşı antrenör olmak istiyor. Bir kulübede Nuri Şahin bir kulübede Abdullah Avcı olursa güzel olur. Beşiktaş’ta bu projeyi öne çıkaracaktık ancak yoğunlukta müfredatı hazırladık. Teknik taktiğin, zihinsel performansın ve maç analizinin olduğu bir müfredat bu. Beşiktaş’ta şunu yaratacaktık; Ümraniye’de 17 ve 19 yaş takımları da orada çalışıyor, bu futbolcular orada saha pratiklerini de yapacaktı ve bize geri bildirim verecekti. Oyuncularla konuştuğumda hoşlarına gitti. Özellikle Necip ve Atiba bu konuda çok açıktı. Hemen müfredata katılıp uygulamak istediler. Ayrılmamdan kısa bir süre önce bu müfredatları onlar da verdik. Umarım uygulanır öyle bir hevesleri var. Necip Beşiktaş alt yapısında yetişmiş birisi ve böyle bir hedef koyması çok güzel. Atiba’nın bu konuyla ilgili ciddi düşünceleri var. Bu uygulamaya devam edeceğim.”
    “MİLLİ TAKIM HEDEFİ HER ZAMAN VAR”
    Türkiye A Milli Takım Teknik Direktörlüğü’nün her zaman hedefi olduğunu belirten Avcı,  “Genç milli takımla başladım, sonrasında A Milli Takımda görev aldım. Milli takımın başında çok değerli hocamız Şenol Güneş var. Hem hocam hem de hala iletişimde olduğum çok sevdiğim bir insan. Önlerinde de EURO 2021 Avrupa Şampiyonası var. Duygularım onlarla beraber. Biz de Başakşehir ve Beşiktaş’ta ilk 11’den 5-6 oyuncu verdik. İlerde böyle bir şeyin olması çok normal. Hedefimin olması da normal ama bu hocamın başarılarını ve süresini tamamlamasından sonra” dedi.