Etiket: açıklama

  • RTÜK’ten bağış açıklaması!

    RTÜK’ten bağış açıklaması!

    Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından yapılan açıklamada, “RTÜK tarafından hiçbir derneğe, vakfa ya da STK’ya herhangi bir bağışta bulunulmamıştır. Herkesin bildiği üzere devlet memurlarının yemek ödemeleri, eskiden beri bu bütçe kodunda gösterilerek muhasebeleştirilmektedir” denildi.

    RTÜK’ün Twitter hesabından ‘Kamuoyunun Dikkatine’ başlığıyla yapılan açıklamada, Sayıştay’ın RTÜK ile ilgili 2019 yılı raporlarına ilişkin iddialara yanıt verildi. İddialara ilişkin söz konusu haberlerin gerçeği yansıtmadığı belirtilerek, şunlar kaydedildi:

    “Bazı basın ve yayın organlarında Sayıştay raporlarından hareketle RTÜK’ün 2019 hesaplarına dair bilgi eksikliğinden kaynaklanan yanlış haberlere yer verilmiştir. Bahse konu haberlerde, raporda geçen ‘kar amacı gütmeyen kuruluşlara yapılan transferler’ karşılığı olarak ödenen 700 bin liralık tutarın, bir kısım kuruluşlara yapıldığı algısı oluşturulmaya çalışılmıştır. Kamu giderleriyle ilgilenen herkesin bildiği üzere devlet memurlarının yemek ödemeleri, eskiden beri bu bütçe kodunda gösterilerek muhasebeleştirilmektedir. RTÜK tarafından hiçbir derneğe, vakfa ya da STK’ya herhangi bir bağışta bulunulmamıştır.”

  • Diyanet’ten “Fakirler cennette, şehit mertebesine yakın yedi kat yüksekte olacaktır” paylaşımına ilişkin açıklama

    Diyanet’ten “Fakirler cennette, şehit mertebesine yakın yedi kat yüksekte olacaktır” paylaşımına ilişkin açıklama

    Diyanet İşleri Başkanlığı, bir sosyal medya hesabının dini değerleri ve Başkan Ali Erbaş’ı hedef alan yalan ve iftira içerikli paylaşımlarıyla ilgili hukuki süreç başlatıldığını bildirdi.

    Diyanet İşleri Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, “Dini değerlerimizi sürekli aşağılayan, toplumsal saygınlığı olan kişilere hakaret eden, mütemadiyen Diyanet İşleri Başkanlığı ve Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş’ı hedef alan, küfür, hakaret ve tehdit içeren, yalan ve yanıltıcı paylaşımlar yapan, ahlaktan yoksun, karanlık bir sosyal medya hesabının Sayın Başkanımıza atfen paylaştığı ‘Fakirler cennette, şehit mertebesine yakın yedi kat yüksekte olacaklar. Belki de biz onları kıskanacağız’ ifadesi de tamamen yalan ve iftiradan ibarettir.” ifadelerine yer verildi.

    Hakaret ve tehdit içeren yalan ve yanıltıcı içeriklerle dini değerleri ve Diyanet İşleri Başkanlığını hedef alan sosyal medya hesabının yalan ve iftiradan ibaret paylaşımlarının dikkate alınmaması istenen açıklamada şunlar kaydedildi:

    “Maalesef aralarında sanatçı, gazeteci ve siyasetçilerin de bulunduğu birçok kişinin akla ve mantığa sığmayan bu içeriklerin doğruluğunu araştırmadan paylaşarak yalan ve iftiranın yayılmasına ve kamuoyunu yanlış yönlendirerek Başkanlığımız ve Başkanımıza karşı bir linç kampanyasının başlatılmasına sebep olduğuna üzülerek şahit olmaktayız. İletişim teknolojilerinin bu kadar geliştiği çağımızda, iletişim ahlakının bu denli yitirilmesi geleceğimiz adına kaygı vericidir. Söz konusu hesabın paylaştığı iftira ve hakaretlerle ilgili hukuki süreç başlatılmıştır.”

  • CHP’den açıklama: Eğitime erişemeyen çocukların sorunlarını çözmeye hazırız

    CHP’den açıklama: Eğitime erişemeyen çocukların sorunlarını çözmeye hazırız

    CHP, evinde televizyonu olmadığı için uzaktan eğitime erişemeyen çocukların sorunlarını çözmeye hazır olduğunu bildirdi.

    Partiden yapılan yazılı açıklamada, eğitimin anayasal bir hak olduğu hatırlatıldı.

    Devleti yönetenlerin en temel görevlerinden birisinin, Türkiye’de yaşayan tüm çocukların eşit fırsatlarla eğitim ve öğretim imkanlarına erişmesini sağlamak, çocukları nitelikli bir eğitimle aydınlık bir geleceğe hazırlamak olduğu belirtilen açıklamada, 6 aydır yaşanan pandemi döneminde var olan fırsat eşitsizliklerinin derinleşmesine engel olunması gerektiği kaydedildi.

    İktidarın, kaç öğrencinin uzaktan eğitim alacağı bilgisine sahip olup hazırlığını buna göre yapmasının önemine işaret edilen açıklamada, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un verdiği bilgiyle 754 bin 429 çocuğun televizyona erişiminin olmadığının ortaya çıktığı aktarıldı.

    Açıklamada, güz döneminde başlayan EBA ve internet erişimli eğitimlerde sorunun sürdüğü ifade edilerek, şu değerlendirmede bulunuldu:

    “CHP olarak haftalarca iktidara ‘3 milyon 17 bin öğrencinin evinde internet, 754 bin öğrencinin de televizyonu yok. Bu öğrenciler nasıl eğitim alacak? Biz buradayız. CHP olarak her türlü fedakarlığı yapmaya hazırız. Önümüze engel çıkarmayın merkez ve yerel elbirliği halinde bütün sorunları çözebiliriz’ çağrısında bulunduk. Bununla da yetinmedik, bu çağrımız kapsamında Milli Eğitim Bakanlığına 18 Eylül 2020 tarihli ve 969 sayılı yazımızla televizyonu olmayan çocuklarımızın isim ve adres bilgilerinin CHP’ye dijital kopya olarak ulaştırılmasını ivedi olarak talep ettik. Ancak ne yazık ki Bakanlık resmi yazımıza ve içerikteki talebimize olumsuz yanıt vermiştir. Dahası yanıtında ‘Tespit edilen tüm eksikler giderilmiştir’ demiştir.”

    Akranlarının sahip olduğu bu olanaktan bir çocuğun bile yoksun kalmasının kabul edilemeyeceği vurgulanan açıklamada, “İktidarın, öğrencilerimizin ihtiyaçlarının giderilmesine destek talebimizi kabul etmemesine rağmen eğer evinde televizyonu olmadığı için eğitime erişemeyen çocuğumuz varsa lütfen bize ulaşsın. Biz buradayız ve hazırız. Her şeye rağmen omuz omuza olacağız ve dayanışacağız.” ifadeleri kullanıldı.

  • MEB’den EBA’daki erişim sıkıntısına ilişkin açıklama

    MEB’den EBA’daki erişim sıkıntısına ilişkin açıklama

    Milli Eğitim Bakanlığı, eş zamanlı kullanıcı yoğunluğuna bağlı olarak 08.30 – 12.00 saatleri arasında aralıklı olarak bazı kullanıcılar tarafından karşılaşılan erişim sorunları, vakit kaybetmeksizin yapılan iyileştirmelerle hızla çözüme ulaştırılmıştır.” açıklamasında bulunuldu.

    Milli Eğitim Bakanlığı tarafından (MEB) 22 Eylül’de EBA’da yaşanan ulaşım sıkıntısına ilişkin açıklama yapıldı.

    Bakanlıktan yapılan açıklama, yaşanan teknik aksamanın ardından uygulamaya alınan canlı ders zaman çizelgesindeki yeniliklerle, bir öğrencinin gün içerisinde işleyebileceği canlı ders sayısı büyük oranda artırıldığı açıklandı. Açıklamada, ”Söz konusu uygulamanın ilk günü olması sebebiyle eş zamanlı kullanıcı yoğunluğu oluşmuştur. Eş zamanlı kullanım kaynaklı ortaya çıkan durumla ilgili tespitler anlık olarak yapılmış ve aynı gün iyileştirmeler devreye alınmıştır” ifadelerine yer verildi.

  • TRT Ersin Düzen’in maaşını açıkladı

    TRT Ersin Düzen’in maaşını açıkladı

    Ersin Düzen’in TRT’den ne kadar maaş aldığı gündem oldu. Gazeteci Fatih Altaylı’nın Ersin Düzen’in TRT’den ayda 400 bin TL kazandığını iddia etmesinin ardından, Düzen iddiaları yalanlayarak “İspatla bir daha ekrana çıkmam” demişti. CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, Düzen’in maaşıyla ilgili çok konuşulacak belgeler yayımladı. Öte yandan ise TRT yaptığı açıklamayla Düzen’in aldığı maaşı duyurdu.

    Ersin Düzen TRT’den ne kadar maaş alıyor? sorusunun yanıtı bir anda spor dünyasında en çok merak edilen konular arasına girdi.

    RIDVAN DİLMEN: SUSMAYACAĞIM

    Rıdvan Dilmen 20 eylül pazar akşamı yaptığı açıklamada “Ersin Düzen, senin maaşını kim veriyor? Sen federasyonda çalışmıyor musun? Ne güzel dünya ya! Artık her şeyi söyleceğim, her şeyi. Susmayacağım! Hem hakemlere çakıp hem de 2 senedir TFF çalışanısın. Sen hayırdır ey Ersin Düzen! Bugün hakemi eleştirebilirsiniz. Ancak TFF’de çalışmayacaksın o zaman Ersin Düzen. Nihat Özdemir’in danışmanısın sen. Hem TFF’den maaş alacaksın, hem TFF Başkanına çakacaksın. Yok öyle şey!” demişti.

    FATİH ALTAYLI’DAN ERSİN DÜZEN İÇİN ‘500 BİN TL MAAŞ’ İDDİASI

    Rıdvan Dilmen’in sözlerini destekleyen gazeteci Fatih Altaylı da TRT Spor spikeri Ersin Düzen’in ayda 500 bin TL maaş aldığını iddia etmişti.

    Pazartesi gecesi Bloomberg ekranlarında yayınlanan programda konuşan Fatih Altaylı, “Günahını almayayım ama böyle böyle deniyor: Ersin Düzen, ayda 400 bin TL TRT’den, 100 bin TL de TFF’den alıyor. Rıdvan Dilmen’in söylediklerinin %95’i doğrudur. %5’ini de ben bilmiyorumdur. Rıdvan Dilmen’in bastığı yerden ses geldi. Rıdvan Dilmen, arı kovanına çomak soktu. Söylediklerinin altına imza atarım” ifadelerini kullanmıştı.

    ERSİN DÜZEN: İSPATLARSAN EKRANA ÇIKMAM

    ‘Ersin Düzen ise TRT Spor’da yayınlanan Stadyum programında Altaylı’ya cevap vermişti. Düzen, Altay’lı iddiasını yalanlarken “Fatih Altaylı benim için ayda TRT’den 400 bin TL, TFF’den 100 bin TL maaş alıyor diye iftira attı. Yeter artık! İspatla, bir daha ekranlar benim yüzümü görmeyecek. Eğer ispatlayamazsan sen ne yapacaksın?” diyerek rest çekmişti.

    ATİLA SERTEL BELGELERİ PAYLAŞTI

    Ersin Düzen’in maaşı spor kamuoyunda tartışılmaya devam ederken Gazeteci-Yazar / CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel’den çok konuşulacak bir açıklama geldi.

    Ersin Düzen’in ne kadar maaş aldığıyla ilgili bir belge yayımlayan Sertel, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi;

    “Ersin Düzen’in şirketinin TRT stüdyolarını ve kameramanlarını kullanarak ve yanına üç eski futbolcuyu alarak gerçekleştirdiği Stadyum programı için aldığı ücreti üç yıl önce TRT açıklamıştı. Hüseyin Ersin Düzen’in verilen listede program başına 34 bin 370 lira aldığı yazılı.

    ‘AYLIK 412 BİN 440 TL RAKAM ORTAYA ÇIKIYOR’

    Ersin Düzen, haftada iki kez yaptığı programı üçe çıkardı. Böylece haftada 103 bin 100 TL fatura keserek parayı dış yapım olarak TRT’den tahsil etti. Bunu aylık olarak hesapladığınızda 412 bin 440 TL rakam ortaya çıkıyor.

    TRT’nin bize yaptığı açıklamayı kamuoyu İle paylaştığımda Ersin Düzen beni mahkemeye vereceğini söylemiş ve Twitter üzerinden tehdit etmişti. Üç yıldır mahkeme zaptını bekliyorum ama malum Türk Adaleti ağır çalışıyor (!) Hakim huzuruna çıksak gerçekler ortaya çıkacak.

    Ersin Düzen, bu paranın elbette hepsine el koymuyor. Yanındaki üç eski futbolcu, yeni yorumculara da dağıtıyor. Kimi duyuma göre, onlara ayda ortalama 30’şar bin, kimine göre 15’er bin lira verdiği söyleniyor. Bu rakamın onlar için çok az olduğu bir gerçek.”

    TRT, ERSİN DÜZEN’İN MAAŞINI AÇIKLADI

    Aylık 400 bin lira aldığı iddia edilen spor spikeri Ersin Düzen ile ilgili TRT’den resmi açıklama geldi.

    Kurumdan yapılan resmi açıklamada Ersin Düzen’e yeni yayın döneminde yapılan %10 artışla aylık 27.500 TL ödendiği bilgisi verildi.

    Duyuruda 10 yıldır Stadyum programının moderatörlüğünü yapan Düzen’e bu ücret dışında başka bir ödeme yapılmadığı aktarıldı.

  • Ankara Valiliği’nden açıklama: Adli tahkikat başlatılmıştır

    Ankara Valiliği’nden açıklama: Adli tahkikat başlatılmıştır

    Ankara Valiliği, Keçiören Eğitim Araştırma Hastanesinde yaralı yakınları ile hastane çalışanları arasında çıkan tartışmanın fiziki saldırıya dönüşmeden önlendiğini, sorumlular hakkında adli tahkikat başlatıldığını açıkladı.

    Keçiören ilçesi Osmangazi Mahallesi’nde çıkan silahlı kavgada tabanca ile vurularak yaralanan Fırat Ö. ve Ahmet Ö. kardeşler, Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Ahmet Ö., doktorların müdahalesine rağmen hayatını kaybetti. Fırat Ö. ise tedaviye alındı. Fırat Ö. ve Ahmet Ö’yü görmek isteyen yakınları ile hastane çalışanları arasında tartışma çıktı. İki kardeşin yakınları, sağlık çalışanlarına fiziki müdahalede bulanmaya kalktı. Sağlık çalışanları kapıyı kapatıp, arkasında barikat kurarak saldırı girişimine direndi. Bu sırada güvenlik görevlileri yaralıların yakınlarını dışarıya çıkardı.

    TAHKİKAT BAŞLATILDI

    Olayla ilgili Ankara Valiliği açıklama yaptı. Valiliğin Twitter hesabından yapılan açıklamada, “Silahlı bir kavga sonucu Keçiören Eğitim Araştırma Hastanesinde tedavi altına alınan yaralıları görmek isteyen hasta yakınları ile hastane çalışanları arasında çıkan tartışma fiziki saldırıya dönüşmeden görevlilerimizle önlenmiş olup sorumlular hakkında derhal adli tahkikat başlatılmıştır” denildi.

    VALİ ŞAHİN: HAK ETTİKLERİ KARŞILIĞI BULACAK

    Vali Vasip Şahin de Twitter hesabından açıklama yaparak, “Fedakar sağlık çalışanlarımıza yönelen her türlü saygısızlık ve şiddeti kınıyorum. Faillerin hak ettikleri karşılığı bulacaklarından kimsenin şüphesi olmasın” ifadelerini kullandı.

  • Son Dakika: Muhittin Böcek’in klinik seyrinde düzelme

    Son Dakika: Muhittin Böcek’in klinik seyrinde düzelme

    Koronavirüs tedavisi sonrası akciğerlerinde oluşan tahribat nedeniyle yoğun bakımda tedavi gören Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek’in sağlık durumunda son 24 saat içerisinde olumsuz bir şey yaşanmadığı, klinik seyrinde düzelme görüldüğü duyuruldu.

    Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, 17 Ağustos’ta koronavirüs test sonucunun pozitif çıkmasının ardından özel bir hastanede tedaviye alındı. Başkan Böcek’in son koronavirüs test sonuçları ise negatif çıktı. Astım rahatsızlığı bulunan Başkan Böcek, sonrasında akciğerlerindeki yırtılma nedeniyle entübe halde yoğun bakımda tedaviye alındı. Her geçen gün sağlık durumu iyiye gittiği Başkan Böcek’in sağlık durumunda, son 24 saat içerisinde olumsuz bir şey yaşanmadığı belirtildi.

    Antalya Büyükşehir Belediyesi’nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    “Antalya Büyükşehir Belediye Başkanımız Sn. Muhittin Böcek’in yoğun bakımdaki takip ve tedavisi devam etmektedir. Son 24 saat içerisinde de olumsuz giden herhangi bir süreç yaşanmamış olup, klinik seyrinde düzelme izlenmektedir.”

  • İstanbul’da kademeli mesai sistemi bugün 18.00’de açıklanacak

    İstanbul’da kademeli mesai sistemi bugün 18.00’de açıklanacak

    İstanbul’da koronavirüs tedbirleri nedeniyle kademeli mesaiye geçiliyor. Ayrıntıları İstanbul Valisi Yerlikaya saat 18.10’da açıklayacak.

    İstanbul’da koronavirüs tedbirleri kapsamında kademeli mesaiye geçişin nasıl olacağına ilişkin açıklama yapılacak.

    Kademeli mesai uygulamasının ayrıntılarını saat 18.10’da İstanbul Valisi Ali Yerlikaya duyuracak.

    Yerlikaya, konuyla ilgili olarak “Kademeli mesai konusunda cuma günü açıklama yapacağız. Hemen ertesi gün değil, en azından pandemi kurulunun önereceği bir takvim içerisinde yürürlüğe girdirmek” açıklaması yapmıştı.

    “TOPLU TAŞIMAYI YÜZDE 60 ÖZEL SEKTÖR KULLANIYOR”

    İstanbul Valiliği adına Toplu Ulaşım Bilim Kurulu tarafından yapılan anket sonucuna göre, toplu ulaşım araçlarını yüzde 60 oranında özel sektör çalışanları tarafından kullanılıyor.

    Toplu Ulaşım Bilim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, “Nisan, Mayıs, Haziran ayında yaptığımız çalışmalarda normalde 9 milyon olan sayı, 900 bine düştü. Yavaş yavaş normalde döndükçe geçen hafta itibarıyla toplu ulaşım yolculukları 4 milyon 200 bin civarında gerçekleşti. Valilik adına yaptığımız anket sonucuna göre yolculukların yüzde 60’ı özel sektöre ait. Bir kademelendirilme yapılacaksa özel sektör ve kamuyu beraber kapsamalı. Yoksa sonuç başarılı olmaz. Pandemi döneminde yüzde 90 oranında azalan yolculuklarda bile en çok seyahat edenler market çalışanları, emniyet mensupları, sağlık çalışanlarıydı” ifadelerini kullanmıştı.

    Ilıcalı, “Son haftalarda metrobüs yolculukları bir günde 500 bin civarında seyrediyor. İki pik nokta yer alıyor. 50 bini sabah 08.00-09.00 arasında, 50-55 bini de akşam 17.00-18.00 arasında gerçekleşiyor. Mesai kademelendirmedeki amaç, bu pik saatleri azaltmak. Mesailer 4 gruba ayrılsa ve sabah 07.00, 08.00, 09.00 ve 10.00’da başlayan gruplar olursa 50-55 binlik rakamlar en az 20 bine düşer. Bu sayede sosyal mesafe ayarlanır, risk azaltılır” diye konuştu.

    ANKARA’DA KADEMELİ MESAİYE GEÇİLDİ

    Ankara’da kademeli mesai sistemine geçilmişti. Mesai saatlerinin 08.00-17.00, 08.30-17.30, 09.00-18.00, 10.00-19.00 olarak dört farklı şekilde uygulanması kararlaştırılmıştı.

  • CHP’li Özel: “Gül’ün, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olması mümkün değildir.”

    CHP’li Özel: “Gül’ün, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olması mümkün değildir.”

    CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Abdullah Gül’ün, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olması mümkün değildir.” dedi.

    Özel, Mecliste düzenlediği basın toplantısında, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in dünkü açıklamalarını dikkatle dinlediklerini belirterek, “Ömer Çelik, bir süredir AK Parti’deki serbest düşüşe engel olamadıklarının farkında. Ne yaparlarsa yapsınlar artık vatandaşın gönlünde bir yer bulamıyorlar.” görüşünü savundu.

    Çelik’in Giresun mitingiyle ilgili, “O olağanüstü şartlarda oluşan bir fiili durumla ilgili.” ifadelerini Özel, “Cumhurbaşkanı’nın her mitinginde koyduğunuz o bariyerleri iki saat önceden boş meydana koyunca nasıl fiili miting oluyor? Miting yapıldıysa bunun sorumluluğunun alınması gerekir. 14 gün sonra Giresun’daki vaka sayısının da alırsın sorumluluğunu.” diye değerlendirdi.

    Özel, 30 Ağustos’un yasaklandığını ileri sürerek, Anıtkabir’e ana muhalefet partisinden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile TBMM Başkanvekili Haydar Akar olmak üzere, sadece iki kişiye davet geldiğini öne sürdü.

    Vatandaşın, “Bunlar, Malazgirt’e verdiği önemi 30 Ağustos’a vermiyorlar.” eleştirisinde bulunduğunu iddia eden Özel, şöyle konuştu:

    “Bir toplum mühendisliği yapacaklar akılları sıra, 1920 ile 2002’nin 3 Kasım’ı arasındaki kısmı kesiyor. 1920 ile 3 Kasım’ı birleştiriyor. Arada Atatürk yok. Meydan muharebelerinin başkomutanı, İsmet Paşa, Sevr’i yırtıp atıp Lozan’ı yapmak, Türkiye’nin tapu senedini kazananlar yok. Atatürk ve kadrolarının Türkiye’de büyük bir antiemperyalist zafer kazanması, Anadolu’da örnek bir zafer kazanması, Amerika’ya karşı Johnson mektubuna direnmek, Kıbrıs Barış Harekatı yok. Varsa yoksa ‘one minute’ var. Trump’ın mektubunu yalayıp yutup susmak var.”

    “Düzenli test yapılacaksa maden işçilerine yapılsın”

    Özel, dün Mecliste düzenlediği basın toplantısında adli yıl açılış programına katılacaklardan korona testi yaptırmasının istenmesine ilişkin eleştirilerini hatırlatarak, “O hadsizliğe verdiğimiz cevap ortada. Az bile verdik fazlasını bile hak ettiniz.” dedi.

    Düzenli test yapılacaksa, maden işçilerine yapılması gerektiğini belirten Özel, haftalarca uğraşması neticesinde maden işçilerine bir kez korona testi yapıldığını anlattı.

     “Ölenler bu milletin insanlarıdır”

    Bilim Kurulunun bilime uygun cesur kararlar almasını ve bu kararların bir an önce uygulanmasını beklediklerini ifade eden Özel, “Bilim Kurulu, kafalarda ciddi soruların olduğu bir kaç konuya açıklık getirmelidir.” dedi.

    Türkiye’ye gelecek zatürre ve grip aşısı için ithalatçı firmaların stoklarının kontrol edilmesi gerektiğini belirten Özel, bu aşılarla ilgili geçen yıldan farklı kriterlerin ilan edilmesi gerektiğini söyledi.

    Bu ürünlerin karaborsaya düşebileceğine dikkati çeken Özel, “Kimsenin kendi tercihine ya da parası olanın erişebildiği, ihtiyacı olanın erişemediği bir sürece sürüklenmemesi lazım. Bu iş, Devlet Bahçeli’nin ‘Bayramlarda da trafik kazasında yirmişer kişi ölüyordu’ diyeceği kadar basitleştirilip, sıradanlaştırılacak, normalleştirilecek bir mesele değildir. Ölenler bu milletin insanlarıdır.” ifadelerini kullandı.

    “Amerika’nın aldığı karar berbat bir karardır”

    ABD’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne yönelik silah ambargosunu kaldırmasına ilişkin Özel, “Amerika’nın aldığı karar, 1 Eylül Dünya Barış gününde, berbat bir karardır, kötü bir haberdir. Adanın barışına katkı sağlamaz. Doğu Akdeniz’de suları ısındırmaya devam eder. Kıbrıs’taki kimsenin, kuzeyindeki, güneyindeki kimsenin menfaatine değildir. CHP olarak bunu son derece tehlikeli görüyoruz. AKP iktidarının ABD ile ilişkilerimizi, sağduyu, karşılıklı saygı ve kurumsal bağlardan koparıp, kişiler arası ilişkilere indirmesinin faturasını, giderek kabaran bir faturayı hep birlikte ödüyoruz.” yorumunu yaptı.

     “Bunu doğrulatabilmiş değiliz”

    Yalova’da CHP’li Muharrem İnce hakkında ihraç dilekçesi verildiğine yönelik haberlerin sorulması üzerine Özel, şunları kaydetti:

    “Bir iddia olarak, Yalova Merkez ilçeye bir dilekçeyle bir partilinin başvurduğu söyleniyor. Bunu doğrulatabilmiş değiliz. Yalova İl Başkanlığımıza, Genel Merkezimize yollanmış böyle bir talep yok. İki gün önce katıldığımız Merkez Yönetim Kurulunda ve Genel Başkanımızın Sayın Muharrem İnce’nin ihraç edilmesi gibi bir düşünceleri, talebi, böyle bir şeyi akıllarından geçirmeleri dahi söz konusu değil. Bu konuyu, birileri kasıtlı olarak köpürtmeye çalışıyor. Bunu kesin bir dille reddediyoruz.”

    Özgür Özel, şöyle devam etti:

    “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu kimse Devlet Bahçeli ve Recep Tayyip Erdoğan ile karıştırmasın. Sayın Kılıçdaroğlu’nun demokratik olgunluğu eğer diğer iki liderde olsaydı bugün Türkiye çok başka bir yerde olurdu. Partilerinde en ufak eleştiriyi, ‘Kesin ihraç. Atın partiden dışarı. Yollayın bunların hepsini’ diye partilerinin kurucularını, partilerinin ikinci genel başkanlarını, üçüncü başbakanlarını, MHP’de Meclis Başkanvekilliği yapmış kadın siyasetçilerini, derhal partiden ihraç edenlerle, demokratik olgunluğu hepimize örnek olması gereken Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nu kimse karıştırmasın. Sayın Muharrem İnce’nin böyle bir muamele görmesi asla mümkün değildir. En üst düzeyde nezaket, en üst düzeyde saygı görecektir.”

    Abdullah Gül’ün CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olup olmayacağı yönündeki soruyu ise Özel, şöyle yanıtladı:

    “Abdullah Gül’ün, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı olması mümkün değildir. Cumhurbaşkanı adayı ilgili düzenlememize göre, CHP’nin Meclis Grubu tarafından aday gösterilecektir. Elbette partimizin yetkili organlarında tartışıldıktan ve bu konu olgunlaştıktan sonra adaylaşacaktır. CHP’nin cumhurbaşkanı adayı, CHP’lileri rahatsız edecek, CHP’lerin adaylığından memnuniyetsizlik duyacağı hiç kimse olmayacaktır. Abdullah Gül’ün, CHP’nin adayı olması gibi bir konu gündemimizde yoktur. İhtimal dahilinde değildir. Bu haberleri kesin bir dille yalanlıyoruz.”

  • Van Valiliği’nden astsubaydan cinsel istismar iddiasına açıklama

    Van Valiliği’nden astsubaydan cinsel istismar iddiasına açıklama

    Van Valiliği, ‘Bir astsubayın 17 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu’ yönündeki iddiaları yalanladı. İddiaların, gerçeği yansıtmadığı, kentteki askeri birliklerde, bu isimde bir astsubay olmadığı bildirildi.

    Bazı yayın organları ile sosyal medyada, bir astsubayın 17 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu yönündeki haberler üzerine Van Valiliği yazılı açıklama yaptı. Haberin ve sosyal medyada paylaşıyan bilgilerin gerçeği yansıtmadığı vurgulanan açıklamada, N.A’nın, ailevi sorunları nedeniyle 16 Temmuz günü, Van İlkadım Çocuk Yurduna yerleştirildiği, kent genelindeki askeri birliklerde T.A. isimli astsubay olmadığının saptandığı ifade edildi. Açıklamada, şöyle denildi:

    “31 Temmuz’da konakladığı yurttan izinsiz ayrılan N.A., polis ekiplerince bulunarak yurda teslim edildikten sonra, görevlilere cinsel istismara uğradığı yönünde bilgi verilmiş. Yurt görevlilerinin Van Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurusuyla, N.A.’nın 25 Ağustos’ta, Çocuk İzleme Merkezi’nde ifadesi alınmıştır. N.A, ifadesinde, 1 Ağustos’ta 3-4 yıldır sevgili olduğu 25 yaşındaki A.P. ile İskele mevkisinde buluştuğunu, A.P.’nin kendisiyle rızası dışında cinsel ilişkiye girdiğini ve şikayetçi olduğunu ifade etmiştir. N.A., 2020 yılı içerisinde, hatırlamadığı bir tarihte, astsubay olduğunu ifade ettiği T.A. isimli birinin evine gittiğini, ancak cinsel bir birliktelik yaşamadığını ve T.A.’dan şikayetçi olmadığını beyan etmiştir. Yapılan araştırmalarda ilimizdeki askeri birliklerde T.A. isimli bir astsubay olmadığı belirlenmiştir. Bazı basın organlarında ve sosyal medyada, astsubayın 17 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu yönünde yayımlanan haber gerçeği yansıtmamaktadır.”

    Açıklamada, N.A.’nın şikayetçi olduğu A.P.’nin, Van Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi Ahlak Büro Amirliği ekiplerince gözaltına alındığı, Van Cumhuriyet Başsavcılığı’nca başlatılan soruşturmanın devam ettiği belirtildi.