Etiket: adalet bakanlığı

  • Adalet Bakanlığı, Hollanda’dan kitabeyi geri aldı

    Adalet Bakanlığı, Hollanda’dan kitabeyi geri aldı

    İstanbul’un Şile ilçesinin Bozgoca köyündeki camiye ait tarihi kitabe yasa dışı yollardan yurtdışına kaçırıldı.

    Hollanda’da 17 Eylül 2021 tarihinde kitabenin satışı için açık arttırma ile müzayede gerçekleştirildi. Şile Cumhuriyet Başsavcılığı ise başlattığı soruşturma ile kaçak yollardan yurtdışına kaçırılan tarihi eserle ilgili soruşturma başlattı.

    Adalet Bakanlığı iadesini istedi

    Şile Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında tarihi kitabenin ülkemize iade edilmesi için Adalet Bakanlığı tarafından iade talepnamesi düzenlendi. Adalet Bakanlığı Dış İlişkiler ve Avrupa Birliği Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan iade talepnamesi Hollanda Adalet ve Güvenlik Bakanlığına gönderildi.

    Bakan Bozdağ talimat verdi

    Hollanda, Türkiye’nin iade talebine olumlu bakarak tarihi kitabenin iade edilmesine karar verdi. Adalet Bakanlığı Bekir Bozdağ da bakanlık bürokratlarına kitabenin teslim alınması talimatını verdi. ‘Türkiye’de Cezai Konularda Uluslararası Adli İş Birliğinin Geliştirilmesi Projesi’ kapsamında Hollanda’ya gerçekleştirilen ziyaret kapsamında tarihi kitabe Adalet Bakanlığı yetkilileri tarafından teslim alınarak Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliğine teslim edildi. Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliğine teslim edilen tarihi kitabenin önümüzdeki günlerde ülkemize getirilerek Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teslim edilecek.

  • Cemal Kaşıkçı davası Arabistan’a devredildi

    Cemal Kaşıkçı davası Arabistan’a devredildi

    Suudi Arabistan Krallığı İstanbul Başkonsolosluğu’na 2 Ekim 2018’de girdikten sonra bir daha kendisinden haber alınamayan ve daha sonra öldürüldüğü ortaya çıkan gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın katledilmesine ilişkin 26 sanıklı davada, Adalet Bakanlığı’nın olumlu görüşü üzerine dosyanın Suudi Arabistan’a devrine karar verildi.

  • Cezaevlerinde Covid izni uzadı

    Cezaevlerinde Covid izni uzadı

    Adalet Bakanlığı’nca açık cezaevlerindeki hükümlülerin Covid-19 tedbirleri kapsamındaki izin sürelerinin 2 ay uzatıldığı açıklandı.

    Adalet Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün önerisi üzerine, açık ceza infaz kurumlarında bulunan veya açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazanan hükümlüler ile denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak cezalarının infazına karar verilenlerin Covid-19 izin sürelerinin uzatıldığı belirtildi.

    Buna göre izin sürelerinin, 31 Mart 2022’den itibaren 2 ay süreyle uzatılmasına karar verildi.

  • Türkiye’den BAE’ye Sedat Peker talebi

    Türkiye’den BAE’ye Sedat Peker talebi

    Adalet Bakanlığı’nca Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) gönderilen yazıda, hakkında Interpol tarafından kırmızı bülten çıkarılan, organize suç örgütü elebaşı Sedat Peker’in Türkiye’ye iadesi amacıyla geçici tutuklanması talep edildi.

    Bursa 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi ile İstanbul Anadolu 16’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nin yakalama kararları kapsamında, Sedat Peker’in 194 ülkede uluslararası seviyede aranması için Interpol tarafından 1 Şubat’ta kırmızı bülten çıkarıldı. Adalet Bakanlığı da Sedat Peker’in iadesi için BAE’ye yazı gönderdi. Yazıda, Peker hakkında, İstanbul Anadolu Başsavcılığı ve Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iade talepleri hatırlatıldı. Bakanlık, kırmızı bültenle aranan Peker’in Türkiye’ye iadesi için geçici tutuklanmasını talep etti.

  • 13 bin yeni personel alınacak

    13 bin yeni personel alınacak

    Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, çeşitli kadrolarda görevlendirilmek üzere 13 bin 202 yeni personel alımı yapılacağını bildirdi.

    Bakan Gül, Telegram hesabından yaptığı açıklamada, “Sevgili genç arkadaşlarım, personel alım ilanımız yayımlanıyor. İnfaz koruma memuru, mübaşir, zabıt katibi, psikolog gibi çeşitli kadrolara 13 bin 202 yeni personel alıyoruz. Adalet teşkilatımızı sizlerle güçlendireceğiz” dedi.

  • Pınar Gültekin’in ailesi Adalet Bakanlığına dilekçe verdi

    Pınar Gültekin’in ailesi Adalet Bakanlığına dilekçe verdi

    Muğla’nın Ula ilçesinde cesedi ormanlık alanda bulunan üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in aile avukatı Rezap Epözdemir, katil zanlısı Cemal Metin Avcı’nın yakınlarından bazılarının yargılanması için Adalet Bakanlığına başvurdu.

    Rezan Epözdemir, 9 maddelik başvuru dilekçesinde, şüphelilerin suç delillerini yok etmek, gizlemek ve değiştirmek suçunu işledikleri konusunda yeterli şüphe derecesine ulaşılmış olmasına rağmen haklarında Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, bu karara karşı yaptıkları itirazın ise Muğla 2. Sulh Ceza Hakimliği tarafından reddedildiğini hatırlattı.

    Epözdemir, suçun işlendiği konusunda yeterli şüpheye ulaşılmış olmasına rağmen itirazlarının reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu savundu.

    Cinayet mahallinde tespit edilen DNA’ların suç delillerini yok eden, gizleyen veya değiştirenleri esaslı biçimde ortaya koyduğunu savunan Epözdemir, “İzmir Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Biyoloji İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen raporda olay yerinde dört erkek ve bir kadın DNA örneklerine rastlandığı, bu DNA örneklerinden kadın olanla erkek olanlardan birisinin aralarında anne-çocuk ilişkisi olabileceği değerlendiriliyor.” ifadesini kullandı.

    “Kanun yararına bozma başvurumuzu yaptık”

    Epözdemir, AA muhabirine, başından beri cinayetin tek başına işlenemeyeceğini, cinayet işlenirken ya da suç delilleri gizlenip, yok edilip, değiştirilirken başkaca aktörlerin olduğunu düşündüklerini söyledi.

    Mert Can Avcı’nın da suç delillerini gizlemek, yok etmek ve değiştirmekten tutuklandığını hatırlatan Epözdemir, şunları kaydetti:

    “Bunun dışında biz bu sürecin içinde kardeşin dışında baba, babasının ortağı ve annenin de olduğunu düşünüyorduk. Bunlarla ilgili olarak da savcılığa şikayetçi olduk. Çünkü olay yerinde, olay saatinde MOBESE kayıtlarıyla da sabit olduğu üzere oradan geçen arabalar var. Bu arabaları ortak kullanıyor, baba kullanıyor. Bu sabit. Cemal Metin Avcı suçunu kabul etmediği gün olay yerine gece vakti bu şüpheliler gitti. Savcılık bu şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verdi. Bu karara Sulh Ceza Hakimliğine itiraz ettik. Sulh Ceza Hakimliği de ilginç bir şekilde itirazımızı reddetti. Bu karar İstinaf ve Yargıtay Temyiz yoluna kapalı. Biz Sulh Ceza Hakimliğinin kararına karşı Adalet Bakanlığı nezdinde kanun yararına bozma başvurumuzu yaptık. İç hukukta başka da yol yoktu. Olağanüstü kanun yolu olarak buna başvurduk. Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma talebimizle ilgili müspet bir değerlendirme yapacağını düşünüyoruz.”

    NE OLMUŞTU?

    Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz’da Akyaka Mahallesi’nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı.

    Ailesinin, Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada Gültekin’i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.

    Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de delilleri görünce bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin’i bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra varille Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmişti.

    Avcı, çıkarıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanmıştı.

    Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, sanık hakkında “canavarca hisle öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenmişti.

  • Aadalet Bakanlığı’nın ‘yeni suç’ kaygısı

    Aadalet Bakanlığı’nın ‘yeni suç’ kaygısı

    TBMM’de kabul edilerek, yasalaşan infaz düzenlemesi sonrasında tahliyeler başlamıştı.

    Adalet Bakan Yardımcısı Şaban Yılmaz, infaz paketiyle yaklaşık 90 bin tutuklu ve hükümlünün tahliye edilmesinin ardından, savcılıklara gönderdiği mesajda, “hükümlülerin suç işlemesi ya da özelikle cinsel istismar, kasten yaralama, aile içi şiddet ve tehdit gibi suçların işlenmesi halinde konunun yakından takip edilmesini, olayın derhal Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirilmesini” istedi.

    Şaban Yılmaz, cumhuriyet başsavcılıklarından sürecin titizlikle yönetilmesini isteyerek, “Bu şekilde kamuoyunda infaz düzenlemesine karşı oluşabilecek olumsuz algının önlenmesi hususunda gerekli hassasiyetinin gösterilmesini rica ederim” ifadelerini kullandı.

    Bakan Yardımcısı Yılmaz’ın aile içi şiddete dikkat çektiği yazısı “bakanlıktaki kaygıyı” ortaya koyarken, düzenlemeden, bir anlamda “kadına şiddet uygulayanların” da yararlandığı ortaya çıktı.