Olay, D-400 karayolu Ceyhan istikametinde meydana geldi. Bir kişinin otomobilin bagajına köpeği bağlayarak yolculuk yaptığını gören sürücüler hayrete düştü.
Sürücü köpeğin hava alması için bagajın kapağını hafif açık bırakmıştı ancak köpeğin hava almadığı görüldü. Köpeğin bagajın içinde sürekli kafasını dışarı çıkardığı görüldü. Sürücü köpeği düşünmeden 100 kilometre hızla yoluna devam etti.
Adana’nın Karaisalı ilçesinde, Richter ölçeğine göre 3.8 büyüklüğünde deprem meydana geldi. İlçede dün de 3.3 büyüklüğünde deprem olmuştu.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Deprem Dairesi Başkanlığı’nın merkez üssünü Adana’nın Karaisalı ilçesi olarak açıkladığı deprem, saat 10.17’de meydana geldi. Yerin 7.03 kilometre derinliğinde olan deprem sonrası herhangi bir olumsuzluk bildirilmedi. İlçede dün de 3.3 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti.
#Deprem
Büyüklük : 3.8 (Mw)
Yer : Karaisali (Adana)
Tarih-Saat : 11.11.2021, 10:17:49 TSİ
Enlem : 37.3771 N
Boylam : 35.0366 E
Derinlik : 7.03 km
Detay : https://t.co/B1q1pTvpdv@afadbaskanlik @trthaber @anadoluajansi— AFAD Deprem (@DepremDairesi) November 11, 2021
Adana’da eşinden boşandıktan sonra evlenmek isteyen şahıs, “dul” olduğu için kızın ailesi tarafından istenmeyince çıkan kavgada, ağabey eşinin gözü önünde öldürüldü.
Edinilen bilgiye göre, olay merkez Seyhan ilçesi Mestanzade Mahallesi’nde 26 Aralık günü meydana geldi. 21029 sokakta Erhan Arıkoler (28) içinde eşi ve babasının da olduğu otomobili kullanırken darp edilip, tabanca ile vurularak öldürüldü. Eşi gözleri önünde öldürülen Derya Arıkoler olay yerinde gözyaşlarına boğuldu. Olaydan hemen sonra Adana Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğüne bağlı Cinayet Büro Amirliği ekipleri zanlıları yakalamak için çalışma başlattı.
Polisin yaptığı çalışmada, iddiaya göre, öldürülen Erhan Arıkoler’in kardeşi Taşkın Arıkoler (27) bir süre önce eşinden ayrılıp Aleyna Ö. (18) isimli genç kız ile sevgili oldu. Ancak Aleyna Ö.’nün annesi Ebru (41) ile kız kardeşi Melisa Ö. (19) bu duruma erkeğin dul olması nedeniyle karşı çıktı. Çift ailenin karşı çıkmasına rağmen evleneceklerini söyledi.
Bunun üzerine olay günü anne ve abla telefonla Taşkın Arıkoler’i konuşmak için evlerine çağırdı. Eve gelen Arıkoler’e anne ve abla, “Sen dul erkeksin, bizim kızımızla evlenemezsin vazgeç” dedi. Arıkoler, “Aleyna’yı seviyorum onunla evleneceğim” diye yanıt verdi.
Bunun üzerine taraflar arasında tartışma çıktı. Tartışma çıkınca Melisa Ö. telefonla akrabalarını arayıp çağırdı. Bunu duyan Arıkoler de ağabeyi Erhan Arıkoler’i aradı. Ağabey Arıkoler yanına eşi ve babasını alarak olay yerine geldi.
Bu arada olay yerine Melisa Ö.’nün çağırdığı akrabaları Mehmet S. (24), Mahmut P. (24), Cabbar Y. (29), Furkan S. (18) ve Abdürrahim G. (21) geldi.
Sokakta karşılaşan iki grup arasında önce sözlü tartışma başladı. Tartışma bir süre sonra kavgaya dönüştü. İki grup arasında çıkan arbedede Mehmet S., tabancayla Erhan Arıkoler’i karısının yanında darp edip başından vurarak öldürdü.
Polis bu tespiti yaptıktan sonra aralarında anne ve ablanın da olduğu 7 zanlıyı gözaltına aldı.
Ayrıca evlerde yapılan aramada 2 tabanca ve 6 tüfek ele geçirildi. Melisa Ö.’nün ifadesinde, “Taşkın ve yanındakiler bizim evi basacaklardı. Babam evde yoktu. Korktum, onun için kuzenime haber verdim” diyerek kendisini savunurken, katil zanlısı, “Kızı vermek istemedik. Kavga çıktı” diye ifade verdiği öğrenildi.
Zanlılardan anne ve abla ifadelerinin ardından savcılık talimatıyla serbest bırakıldı. Adliyeye sevk edilen Mehmet S., Mahmut P., Cabbar Y., Furkan S. ve Abdürrahim G. ise nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından tutuklandı.
ADANA’da 1 yıl birlikte kaldığı eşi tarafından darbedilip, alıkoyulduğunu ve düğünde takılan yaklaşık 150 bin lira değerindeki altınlarının elinden alındığını öne süren
İlknur D. (29), 3 yıl önce açtığı boşanma davasının sonuçlanmamasına tepki gösterdi. İlknur D., “Bir yıllık evliliğin 3 yıldır mahkemesini görüyorum, lütfen bizi boşayın” dedi.
Kuran kursunda öğreticilik yapan İlknur D., 2015 yılının sonlarında M.E.D. (29) ile evlendi. Çift, M.E.D.’nin görevi gereği Ankara’ya taşındı. İlknur D., iddiasına göre evliliğinin 40’ıncı gününden itibaren şiddet görmeye başladı. Hatta eşi, işe gitmeden önce telefonunu alıp, kapıyı üzerine kilitledi. İlknur D., eşinin babası ve kardeşlerini öldürmekle tehdit etmesi nedeniyle şiddet gördüğünü çevresinden sakladı. Düğünde takılan altınları M.E.D.’nin Ankara’nın Keçiören ilçesindeki bir banka şubesinde kendi adına tuttuğunu öne süren İlknur D., evlliliklerinin 9’uncu ayında ise yine iddiasına göre eşi tarafından boğulmak istendi.
Eşinin elinden kurtulup, banyoya kaçtığını ve havalandırma penceresinden yardım istediğini anlatan İlknur D., M.E.D.’nin komşularına, ‘İlknur kendisine zarar veriyor. Ben onu çok seviyorum’ dediğini kaydetti.
İlknur D. bu olaydan sonra kaçarak uçakla Adana’ya ailesinin yanına geldiği. Darp raporu alıp, yaşadıklarını ailesine anlattı. Aile büyükleri araya girdi ve M.E.D., altınları geri verdi. Çift barışarak Ankara’ya döndü. Ancak geceleri şiddet gören ilknur D., sabahları uyandığında evin her tarafında, ‘Seni çok seviyorum’ yazılı notlar buldu.
İlknur D., bir süre sonra eşinin anne-babasıyla Adana’daki ailesine misafirliğe gitti. Burada kayınpederi, “M.E.D.’nin borcu var. Sana da söylemiyor. Sen bu altınlar ona ver, borcu kapatsın” dedi. İlknur D. de 150 bin lira değerindeki altınları kayınpederine teslim etti. Çift Ankara’ya dönerken, İlknur D. ailesinin yanında kaldı. Ancak genç kadın, bir daha eşi ile kayınvalidesi ve kayınpederine ulaşamadı. En son 21 Ocak 2017 tarihinde eşiyle görüşen İlknur D., kandırıldığını anlayınca 23 Ocak 2017 tarihinde Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. 10 gün sonra da boşanma davası açtı. Ancak, eşinin kendisinden 2 gün önce Ankara’da boşanma davası açtığını öğrendi.
Dava sürerken genç kadına aylık 700 TL tedbir nafakası bağlandı. Avukatının da bu paraları, 2 yıl boyunca kendisine vermediğini ileri süren genç kadın, 2019 yılında Adana Barosu’na şikayet başvurusunda bulundu. Parasını aldıktan sonra da başka bir avukat tuttu.
3 yıldır boşanma davası süren İlknur D., “Benden altınları da aldılar. Ben şikayet edinceye kadar beni kimse aramadı. Şikayetimden sonra aylarca beni aramayan insanlar, ‘barıştıralım’ diye ortaya çıktılar. Boşanma davası açtığımda eşimin, 2 gün önce Ankara’da boşanma davası açtığını öğrendim. 3 Şubat 2017 tarihinden bu yana boşanma davamız devam ediyor. Bütün eşyalarım, çeyizim, kitaplarım gitti. 150 bin liralık altınlarımı aldılar. Sadece manevi olarak değil, maddi olarak da zarara uğradım” diye konuştu.
İlknur D., şunları kaydetti:
“Ben önce ilahi adalete sonra da Türkiye Cumhuriyeti’nin adaletine inanıp, güveniyorum. Ankara’daki evime gittiğimde bütün eşyaları alıp, evi terk ettiklerini gördüm. Bir yıllık evliliğin 3 yıldır mahkemesini görüyorum. Lütfen bizi boşayın. Altınları aldıklarını inkar ettiler ama bizim o zaman mesaj dokümanımız vardı. Onları verince her şey ortaya çıktı. Ben bir an önce hakkımı alarak, boşanmak istiyorum. Yeni bir Emine Bulut vakası olmasın. Ben öldükten sonra adalet yerini bulmasın. Yaşarken adalet olsun.”
Adana’da testi negatif çıktıktan iki gün sonra Muttalip Bayram (30) ile evlenen Özlem Özcan (28), düğünden 4 gün sonra koronavirüs nedeniyle hayatını kaybetti. Genç kadın, gözyaşlarıyla toprağa verildi. Özlem Özcan’ın amcasının oğlu Yakup Özcan (25), koronavirüs salgınına karşı herkesin tedbirlere uyması gerektiğini belirterek, “4 gün önce gelinlikle gönderdik, bugün kefenle aldık” dedi.
Merkez Sarıçam ilçesi Esentepe Mahallesi’ndeki evinde ailesiyle birlikte yaşayan ve özel bir şirkette ön muhasebeci olan Özlem Özcan, lise döneminden okul arkadaşı olan Muttalip Bayram ile bir süre önce nişanlandı. Düğün tarihlerini 22 Kasım olarak belirleyen çift o güne kadar hazırlıklarını sürdürdü. 20 Kasım günü kendini kötü hisseden Özlem Özcan, ertesi gün özel bir hastaneye giderek, tedavi oldu. Burada koronavirüs taraması için kan testi veren ve tomografi çektiren genç kadın, koronavirüs testinin negatif çıkması üzerine evine döndü. Test sonuçlarının negatif çıkmasından dolayı düğünü iptal etmeyen çift, 22 Kasım günü kentteki bir düğün salonunda pandemi kuralları gözetilerek bir saat süren bir tören ile dünyaevine girdi.
Düğününden iki gün sonra Muttalip Bayram, ağrı ve şikayetleri artan eşini ertesi gün Adana Çukurova Balcalı Hastanesi’ne götürdü. Burada yapılan test sonucunun pozitif çıkmasıyla genç kadın tedaviye alındı. Doktorların incelemesi sonrası virüsün Özlem Özcan’ın akciğerlerine indiği tespit edildi. 25 Kasım günü yoğun bakımda tedavi altına alınan Özlem Özcan, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen 26 Kasım günü hayatını kaybetti. Düğününden 4 gün sonra ölen Özcan’ın cenazesi hastane morguna kaldırıldı.
Yapılan işlemlerin ardından genç kadının cenazesi pandemi kuralları göz önüne alınarak Buruk Mezarlığı’na getirildi. Kızını düğününden 4 gün sonra kaybeden acılı baba Hasan Özcan (62) ve anne Ayşe Özcan (61) cenazede ayakta durmakta zorlandı. 4 günlük eşini kaybeden Muttalip Bayram ise koronavirüs testinin pozitif çıkmasından sonra karantinada olduğu için cenazeye katılamadı. Özlem Özcan’ın cenazesi kılınan namazın ardından gözyaşları içinde toprağa verildi.
Yaşadıkları acının tarifi olmadığını ve hala inanamadıklarını belirten Özlem Özcan’ın amcasının oğlu Yakup Özcan, kuzenine yapılan test sonucunun negatif çıkmasıyla düğünü yapmaya karar verdiklerini söyledi. Düğün günü kuzenin çok mutlu olduğunu fakat 2 gün sonra kötüleştiği haberini aldıklarını ifade eden Yakup Özcan, “4 gün önce gelinlikle gönderdik, bugün kefenle aldık. Herkesin bu salgına karşı önlemini almasını istiyorum. O kadar acı ki. ‘Gelinlik giymek hayalim’ derdi hep. Hayalini gerçekleştirdi ama hayat onu aramızdan kopardı. Düğün günü ‘güzel günler göreceğiz’ demişti. Olmadı” diye konuştu.
Adana’da evinin bahçesinde ekili 257 kök Hint keneviri ele geçirilen Zekayi Ç. (59) tutuklandı. Zekayi Ç.’nin emniyetteki ifadesinde şeker hastası olduğunu öne sürüp, “Bu bitkinin hastalığıma iyi geldiğini öğrenince evimin bahçesinde yetiştirip, kurutup, suyunu içtim. Hastalığıma çok iyi geldi” dediği belirtildi.
İl Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Yüreğir ilçesi Haydaroğlu Mahallesi’nde bir evin bahçesinde Hint keneviri yetiştirildiği ihbarını aldı. Adrese baskın düzenleyen polis, müstakil evin bahçesinde ekili 257 kök Hint keneviri ele geçirdi. Evde yapılan aramada, hassas terazi ve çamaşır ipinde kurutulmuş Hint keneviri ele geçirildi. Ev sahibi Zekayi Ç. gözaltına alındı.
Zekayi Ç., emniyetteki ifadesinde şeker hastası olduğunu, iş arkadaşından Hint kenevirinin rahatsızlığına iyi geldiğini öğrendiğini öne sürerek, “O günden sonra evimin bahçesine ektim. Daha sonra kuruttuğum uyuşturucuyu kaynatıp, suyunu içtim. Çok da faydasını gördüm” dediği belirtildi.
Zekayi Ç., emniyetteki sorgusunun ardından sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi mahkemece tutuklandı.
Adana’nın Ceyhan ilçesinde seyir halindeki otomobil, kimliği belirsiz kişilerce kurşun yağmuruna tutuldu. Saldırıda, Aşkın Acun ve Mehmet Gem olay yerinde hayatını kaybetti. Saldırıdan yaralı kurtulan Salih Karaokay ise sağlık görevlileri tarafından getirildiği hastanenin acil servis önünde ambulansın içinde tekrar kurşunlanarak öldürüdü.
Olay, gece saatlerinde Gaziosmanpaşa Mahallesi’nde meydana geldi. Aşkın Acun’un kullandığı 34 PK 4913 plakalı otomobilin önünü kesen kimliği belirsiz kişiler, tabancalarda aracı kurşun yağmuruna tutup, olay yerinden kaçtı. Vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekibi, saldırıya uğrayan araç içerisinde bulunan Acun ile arkardaşı Mehmet Gem’in öldüğünü belirledi. Saldırıdan yaralı olarak kurtulan Salih Karaokay ise ambulansla Ceyhan Devlet Hastanesi’ne götürüldü.
Ambulansın, hastanenin acil girişine yanaşıp, yaralıyı indirmeye hazırlandığı sırada kimliği belirsiz kişi, ambulansa yaklaşıp, yaralı Karaokay’a tabancayla ateş açıp, kaçtı. Ambulans içinde ikinci kez uğradığı silahlı saldırıda kurşun yağmuruna tutulan Karaokay, olay yerinde hayatını kaybetti.
Acil servis önünde ambulanstaki yaralıya düzenlenen silahlı saldırı sırasında sağlık personeli çevredekiler, panik ve korku içerisinde kaçıştı. Saldırganın kaçmasının ardından polise ihbarda bulunulurken, sağlık personeli de yaralıyı kontrol etti. Polis kaçan zanlıları yakalamak için çalışma başlattı. Hastanenin giriş çıkışları kapatılırken, özel hareket ve çevik kuvvet polisi de hastane çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı. Sağlık personelinin yaptığı kontrolde ise yaralı olarak getirildiği ambulansta saldırıya uğrayan Karaokay’ın bu kez yaşamını yitirdiği belirlendi.
Olay yerinde ve ambulans içinde öldürülen 3 kişinin cesetleri, otopsi için Adana Adli Tıp Kurumu’nun morguna gönderildi.
Polis olaydan sonra kaçan zanlıları yakalamak için geniş çaplı operasyon başlatırken, ölen 3 kişinin saldırıdan önce sosyal medya üzerinden canlı yayın yapıp, müzik dinledikleri ortaya çıktı.
Polisin saldırılarla ilgili başlattığı çalışma kapsamında şüpheli 2 kişinin yakalanarak gözaltına alındığı öğrenildi. Soruşturma sürdürülüyor.
Adana’nın bazı mahallelerinde art arda yaşanan elektrik kesintisi, kurban etlerinin bozulup, çöpe atılmasına neden oldu.
Yüreğir ilçesine bağlı Yunus Emre Mahallesi’nde bir araya gelen vatandaşlar, yaşanan elektrik kesintileri nedeniyle kurban etlerinin bozulduğunu iddia etti. Elektrik hatlarında meydana gelen patlama ve yangınlar nedeniyle de elektrikli ev aletlerinin bozulduğunu öne süren mahalleli, gece uyumaya korktuklarını anlattı.
Biriktirdiği parayla aldığı kurbanlıktan çıkan etleri, elektrik kesintisi nedeniyle çöpe atmak zorunda kaldığını söyleyen elektrik teknikeri Yusuf Ayyıldız (40), yetkililerin duruma el atmasını istedi. Evindeki bilgisayar ve klima ile ve çamaşır makinesinin de bozulduğunu söyleyen Ayyıldız, “Etler bozulduğu için buzdolabım çöpe gidecek. Annemin çamaşır makinesi, kardeşimin kliması yandı, karşı komşumun da etleri çöpe gitti. Hemen hemen tüm mahallenin etleri çöpe gitti. İki günlük elektrik kesintisini geçtim, 10 gündür kablolar patlıyor. Yetkililerden mağduriyeti gidermelerini istiyorum. Etimden, tırnağımdan, dişimden ayırıyorum ve bir kurbanlık alıyorum. Bunu da çöpe atıyorum. Benim çoluğum çocuğum bunu bir sene yiyecekti” dedi.
‘EVLERİN İÇİ HEP LEŞ KOKUYOR’
Yaklaşık bir aydır elektrik kesintileri yaşandığını öne süren Metin Doğan (35) da şöyle konuştu:
“Elektrik uzun süreli kesiliyor. Uzun süreli olunca da buzdolabındaki bütün ürünler çöpe gidiyor. Yetkilileri aradığımızda kayıt oluşturuyorlar, herhangi bir dönüş yok. İlgilenen herhangi bir yetkili yok. Etlerimizin çoğunu çöpe attık. Evlerin içi kokuyor. Yetkililerden ricam, şu mahalleyi bir incelesinler. Burada ciddi sorun var. ”
Öte yandan DHA muhabiri, iddialar üzerine ilgili şirketin yetkililerini telefonla aradı ancak ulaşamadı.
Adana’da sosyal mesafeden yola çıkıp ürettiği ‘Koronasiklet’ ilgi odağı oldu. Sürüş için randevu talebinde bile bulunan bisikletin fren mekanizması uçağın iniş sırasındaki sistemden esinlenerek yapıldı.
Film ve dizilerde kullanılmak üzere özel yapım bisikletler üreten Adanalı tasarımcı Yaşar Demir korona virüsle mücadelede ‘evde kal’ çağrısına uyulurken özel bir bisiklet yapmak istedi. Arkadaşlarıyla fikir alışverişinde bulunan Demir, hem ilgi çekmek hem de sosyal mesafeyi korumak için 2 buçuk metre yüksekliğinde bisiklet tasarladı.
Özel tasarım bisikletiyle trafiğe kapalı alanlarda sürüş yapan Yaşar Demir, bisikleti durdururken dengede duramadığını fark etti. Adana Havalimanı’nın yakınındaki atölyesinde uçakların inişini izleyen genç tasarımcı uçakların fren sisteminden esinlenerek bisikletin gövdesinin tam ortasına açılıp kapanabilen 2 tekerlek daha ekledi. Bu sayede bisikletin sürüşü daha güvenli hale geldi.
Adana’da cezaevinden izinli çıktıktan sonra maske takarak apartmanların giriş katlarında hırsızlık yaptığı belirlenen Bilal Kurnaz (25), girdiği evde suçüstü yakalandı. Bilal Kurnaz’ın bir eve hırsızlık için girdiği anlar ise kameraya yansıdı.
İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Hırsızlık Büro Amirliği ekipleri, kentte, maske takarak apartmanların giriş katlarındaki dairelere şebeke demirlerinden girip, hırsızlık yaptığı belirlenen maskeli şüphelinin yakalanması için çalışma başlattı. Şüphelinin, 13 Temmuz günü saat 05.00 sıralarında merkez Çukurova ilçesine bağlı 100. Yıl Mahallesi Fazlı Meto Bulvarı üzerindeki bir apartmana girdiğini tespit eden polisler, harekete geçti. Adrese ulaşan polisleri gören şüpheli, apartmanın balkonundan atlayarak kaçmaya başladı. Kovalamaca sırasında 86076. Sokak’ta park halindeki bir otomobilin altına girerek saklanmaya çalışan şüpheli, yakalandı.
Gözaltına alınarak emniyete götürülen şüphelinin, Tarsus Cezaevi’nden Covid-19 iznine çıkan Bilal Kurnaz (25) olduğu, hırsızlıktan 24 suç kaydı bulunduğu belirlendi. Bilal Kurnaz’ın üst aramasında 4 bin 220 TL, evinde yapılan aramalarda ise kol saati ve kadın çantaları ele geçirild
Bu arada Bilal Kurnaz’ın bir eve hırsızlık için girdiği anlar ise kameraya yansıdı.
Emniyetteki sorgusunda suçunu itiraf eden Bilal Kurnaz’ın paraya ihtiyacı olduğu için hırsızlık yaptığını söylediği öne sürüldü. Bilal Kurnaz, emniyetteki işlemlerinin ardından izinli çıktığı Tarsus Cezaevi’ne gönderildi.
