Etiket: aday

  • Adaylık için Yavaş ve Gül iddiası

    Adaylık için Yavaş ve Gül iddiası

    2023 seçimleri için 6’lı masada bulunan muhalefet liderlerinin ortak aday olarak hangi ismi göstereceği merak ediliyor.

    İYİ Parti ve Zafer Partisi cephesinden gelen açıklamalar ise kulisleri hareketlendirdi. İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Buğra Kavuncu “Sahada en çok duyduğumuz isim Mansur Yavaş” derken, Zafer Partisi lideri Ümit Özdağ da 6’lı masaya “Yavaş’ı aday gösterin” çağrısı yaptı.

    Bir anda Yavaş’ın olası adaylığı yeniden gündem olurken CHP’den de açıklama geldi.

    CHP Sözcüsü Faik Öztrak, “Sayın Yavaş, Ankaralılar tarafından Ankara Büyükşehir Belediyesi Başkanımız olarak seçilmiştir. Ortak cumhurbaşkanı adayımız 6’lı masada belirlenecektir” dedi.

    MANSUR YAVAŞ İÇİN 29 EKİM’DE HAREKETE GEÇİLİYOR

    Art arda gelen açıklamalar gündemde sıcaklığını korurken, gazeteci Zafer Şahin, Milliyet gazetesindeki köşesinde iki çarpıcı iddiayı gündeme aldı.

    Gazeteci Şahin, Yavaş’ın olası adaylığıyla ilgili 29 Ekim tarihinde 100 bin imza için harekete geçileceğini belirtti.

    ABDULLAH GÜL 30 AĞUSTOS’TA ADAYLIK SİNYALİ VEREBİLİR

    Ankara kulislerinde konuşulan bir başka iddia ise Abdullah Gül’ün olası adaylığı. Gül’ün 30 Ağustos tarihinde bir açıklama yaparak adaylık sinyali vereceğini iddia eden Şahin, Gül’ün yakın çevresindeki bazı isimlerin son günlerde bir hareketlilik içinde olduğunun altını çizdi.

  • “Cumhur İttifakı’nın adayı Tayyip Erdoğan’dır”

    “Cumhur İttifakı’nın adayı Tayyip Erdoğan’dır”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin İzmir Gaziemir’deki il danışma meclisi toplantısında konuştu. Konuşmasında sık sık CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na eleştirilerde bulunan Erdoğan, Millet İttifakı’nın 2023 seçimleri için aday açıklaması konusunda önemli değerlendirmelerde bulundu. Cumhur İttifakı adayının kendisi olduğunu vurgulayan Erdoğan, Kılıçdaroğluna da “Ya adaylığını açıkla ya da adayını açıkla” diye seslendi.

    “Bugün bir dava daha kazandım”
    “Geçen 20 yılda nasıl asırlık eser ve hizmetleri kazandırdıysak inşallah büyük ve güçlü Türkiye’yi de yine sizlerle beraber inşa edeceğiz” diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “İnşallah büyük ve güçlü Türkiye güneşinin ilk ışıklarının yükseldiği yer de inanıyorum burası olacaktır. İzmir’den bu hedefimize bu vizyonumuza uygun daha kuvvetli daha samimi daha coşkulu destek bekliyoruz. Maalesef bu şehir kendini temsil edenler bakımından talihsizlikler taşıyor. CHP’nin de başında olan bir milletvekili var İzmir’in. İzmirlilerin kendini temsil etmesi için Meclis’e gönderdiği bu zat, İzmir’in yolunu dahi bilmiyor. Milletvekili olmasına rağmen bizim kadar İzmir’e gidip gelmiyor. İzmir’in derdiyle dertlenmek yerine mesaisinin çoğunu Silivri’deki memleket düşmanlarını yargıdan kaçırmak, Türkiye’yi yabancılara şikayet etmek için harcıyor. Bu şehrin yerel yönetimler kaynaklı sorunlarına çözüm geliştirmek yerine şahsımız ver aile fertlerimizle ilgili sürekli yeni iftiralar atıyor. Bugün bir dava daha kazandım. Sağ olsun o böyle yaptıkça biz de davaları kazanıyoruz. Nihai kararlar geldikçe onları da Bay Kemal’in adına hayır yapıyoruz. Kendisi daha önce İstanbul milletvekilliği yaptı ama oranın da ilçelerini bilemeyecek kadar seçildiği yerden habersizdi. Daha vahimi bu zat bazı şehirlerimize ayrı ülke diyecek kadar Türkiye’den de habersiz. Eline ne tutuşturulursa belge diye kürsüde sallayan, her seferinde mahcup olduğu halde yalandan vazgeçmeyen şahsın ne seçildiği şehirlere ne de ülkeye ve millete hayrı dokunmadı.”

    “Vakit karar verme vakti”
    Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na yönelik olarak “Siyasi kariyerinde kasetle geldiği genel başkanlık koltuğunu korumak dışında ülke ve milletin geleceği adına hiçbir çabasını görmedik. Kırıklarla ve başarısızlıklarla oldu dolu siyaset karnesine rağmen bu zat, şimdi de cumhurbaşkanlığı peşinde koşuyor. Bunu da çıkıp adam gibi delikanlıca yapmak yerine, tıynetine uygun şekilde dolambaçlı yollardan gerçekleştirmeye çalışıyor. Meramını milletine anlatmak varken siyasi istikbalini yabancı büyükelçilerin inayetinde arıyor. Hakkını da yememek lazım; cehaletinden kaynaklanan gaflarıyla bizleri zaman zaman güldürmüyor, eğlendirmiyor da değil. Fakat bu da bir yere kadar. Ülkenin yönetimine talip olmak, CHP kürsüsünde gece yarıları sosyal medyada masasının etrafına ve altına doldurduğu şürekası önünde şaklabanlık yapmaya benzemez. Artık masa etrafında top çevirmek, ortaklarını idare etme adına milleti oyalama devri yarıda kaldı. Vakit karar verme vakti” diye konuştu.

    “İşte söylüyorum, aday Tayip Erdoğan”
    Geçen haftaki grup konuşmasında Kılıçdaroğlu’na net bir çağrıda bulunduğunu, amacının hem Kılıçdaroğlu’nu hem partisini hem de CHP’ye oy veren vatandaşları büyük bir yükten kurtarmak olduğunu belirten Erdoğan, “Ama kendisi sorularımıza dürüstçe cevap vermek yerine iftiralarını sürdürerek yine topu taca atmaya çalıştı. Biz de çağrımızı tekrar ettik. Milletvekili seçildiği İzmir’den aynı davetimi yapıyorum. Bay Kemal’e diyorum ki; artık kaçak güreşmeyi bırak. Artık ipe un sermekten, sürekli bahane üretmekten, lafla peynir gemisi yürütmeye çalışmaktan vazgeç. Havaya bakıp ıslık çalarak etrafta gezinmekle bu iş olmaz. Adaylık meselesini daha fazla geçiştiremezsin. Habire ‘Seçim tarihi belli olsun’ diyorsun. Seçim önümüzdeki yıl haziran ortasında yapılacak. Kaçacak yerin yok Bay Kemal. Habire ‘Cumhur İttifakı’nın adayı belli olsun’ diyorsun. İşte söylüyorum; aday Tayip Erdoğan” ifadelerini kullandı.

    “Ya adaylığını açıkla ya da adayını açıkla”
    Efes 2022 tatbikatında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile beraber olduklarını kaydeden Erdoğan, şunları söyledi: “Tatbikatı beraber izledik ve defalarca Bahçeli ismimi açıkladı, zikretti. Daha ne arıyorsun? Biliyorum ki seçimlerde aday olmak, karşıma çıkmak için de can atıyorsun. Gel kendine ve partine daha fazla eziyet etme Bay Kemal. CHP’ye oy vermiş vatandaşların başını daha fazla yere eğdirme. Cesaretin varsa, yüreğin yetiyorsa bu günden tezi yok ya adaylığını açıkla ya da adayını açıkla. Siyaset hem yürek hem samimiyet işidir. Bu soruma cevap vermezsen hem yüreksiz hem samimiyetsizsin demektir. Ürktüğün, çekindiğin, korktuğun bir durum varsa onu da açık açıkça söyle. Diyet borcundan dolayı birileri seni tehdit ediyorsa bu ülkenin polisi, savcısı, hakimi var, onlar gereğini yapacaktır. Kökeninden, meşrebinden, kimliğinden dolayı birileri sana aba altından sopa gösteriyorsa onun da çaresi var; AK Parti Türkiyesi ayrımcılığa son vermiş, herkesin eşit vatandaşlığını garanti altına almıştır. Kimsenin ötekileştirilmesine izin vermeyiz. Her mazlumun yanında olduğumuz gibi senin de yanında dimdik dururuz Bay Kemal. Hangi sebeple olursa olsun hiçbir vatandaşımızın hayallerine ket vurulmasına müsaade etmeyiz yeter ki sen aday ol.”

    “Aday bile çıkmıyor, gerisi nasıl gelecek?”
    Konuşmasında partililere seslenen Erdoğan, “Haziran 2023’e hazır mıyız? İzmir’de evel Allah bir numara olmaya var mıyız? Ben size inanıyorum. Nasıl 85 milyonun hak ve hukukunu gerektiğinde canımız pahasına koruyorsan ana muhalefet partisinin genel başkanının hakkını da üç beş marjinal tetikçiye çiğnetmeyiz. Yeter ki sen harbi ol, sen dürüst ol, sen açık ol. Bu zatı yüreklendirmek için daha ne söyleyebiliriz bilmiyorum. Bunlar daha Türkiye’nin en önemli meselesi hususunda önce kendi aralarında sonra da milletin önüne çıkıp ne istediklerini söyleyemiyorlar. Daha ülkenin nice kritik konularında nasıl karar verip uygulayacaklar? Bunlar yerinden kalkana kadar Allah muhafaza ülkenin başına kim bilir neler gelir. ‘Horozun çok olduğu köyün sabahı geç olur’ derler. Her birinin hesabı, niyeti, hedefi, patronu farklı olanların masadan memleket hayrına bir şey çıkmaz. Aday bile çıkmıyor, gerisi nasıl gelecek? Bizim için seçimde karşımıza kimin çıkacağının ehemniyeti yok, biz karşımızdakine değil kendimize güvenerek bu mücadeleye giriyoruz. Seçime sizlerle beraber giriyoruz. Bizim burada asıl gayemiz bu gereksiz tartışmadan ülkemizi bir an önce kurtarmaktır. Bakalım bu sefer Bay Kemal nereye kaçacak, hangi bahaneye sığınacak göreceğiz. Biz kimin ne dediğine, ne ettiğine değil kendi işimize bakacağız. Bizim işimiz ülkemize eser, milletimize hizmet kazandırmaktır. Türkiye’nin her karışını her vatandaşımızın hayatını olumlu yönde geliştirmeyi sürdürüyoruz” dedi.

    İzmir yatırımlarını anlattı
    AK Parti’nin hayata geçirdiği hizmetleri sıralayan Erdoğan, şöyle devam etti: “İzmir de eser ve hizmet siyasetimizden payını almıştır. 20 yılda İzmir’de 90 milyar lira tutarında yatırım yaptık. Bay Kemal’in büyükşehir belediyesi İzmir’e ne yaptı? Yağmurlar yağdığında İzmir’i nasıl sular basıyor, kanalizasyon nasıl patlıyor görüyorsunuz. Bunlar yapamaz. Bunlar dertli değil ama biz dertliyiz. Şehir hastanemizi bu yıl içinde tamamlayıp hizmete sunmayı hedefliyoruz. 2 yıl önce yaşanan depremin ardından İzmir sokaklarında enkazdan enkaza koşuyorduk. Bay kemal turist gibi geldi dolaşıp gitti. Biz tüm ekibimizle buradaydık. Çalışmaları adım adım takip ettik. Yitip giden canlarımızı biz unutmadık. Aynı zamanda umudumuzu yitirmememiz gerektiğini de unutmadık. O gün İzmirlilere söz verdik. ‘Önce çocuklarımızı kurtaracağız sonra onlara yeni sıcak yuvalarını armağan edeceğiz’ dedik. TOKİ’miz ile İzmir tarihinin en büyük deprem dönüşüm çalışmasını başlattık. Bir yılda toplam 741 bağımsız bölümden oluşan konutları kardeşlerimize teslim ettik. Her gün sahiplerine yeni konutları teslim ediyoruz. Yılsonuna kadar tüm konutları kardeşlerimize teslim etmenin gururunu yaşayacağız. 1,5 yılda konut ve işyerini ya tamamladık ya da tamamlama aşamasına getirdik ama birileri hala hizmet binalarını ne yapacaklarına karar veremiyor. İnşallah İzmirli kardeşlerimiz bu farkı görüyor ve herkesin notunu veriyor. Son 20 yılda TOKİ eliyle 30 bin konut projesini hayata geçirdik. Riskli yapı olarak tespit edilen 55 bin bağımsız birimin yıkımını bitirdik. Kira yardımı, kamulaştırma gibi çalışmalara 1,3 milyar liralık destek sağladık. Çiğli, Bergama, Bayraklı ve Kiraz’da 4 Millet Bahçesi yapıyoruz. İstanbul’a 3,5 saatte varabilmenizi sağladık. Sabuncubeli Tüneli ve bağlantı yolları sayesinde Manisa ve İzmir’i adeta birleştirdik. Şehre yapılan yatırımlar anlatmakla bitmiyor. Sizlerden bu eser ve hizmetleri her fırsatta İzmirlilerle paylaşmanızı istiyorum. Ancak bu şekilde eser ve hizmet siyasetiyle istismar siyaseti arasındaki farkı İzmirlilere gösterebiliriz. İzmir’de bu defa İzmir’deki tabloya yakışır bir netice elde edeceğimize inanıyorum. Durmak yok yola devam.”

  • Kılıçdaroğlu’na İmamoğlu ve Yavaş soruldu

    Kılıçdaroğlu’na İmamoğlu ve Yavaş soruldu

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayı tartışmalarını değerlendirdi.

    Katıldığı bir televizyon programında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın Cumhurbaşkanı adayları arasında olup olmadığı soruldu.

    Kılıçdaroğlu, 6’lı masa toplantısında belediye başkanlarının Cumhurbaşkanı adaylığına ilişkin herhangi bir konunun gündeme gelmediğini söyledi.

    CHP’li bazı isimlerin kendisini Cumhurbaşkanı Adayı olarak ilan etmesini de değerlendiren Kılıçdaroğlu, “CHP yöneticileri kendi genel başkanlarının Cumhurbaşkanı adayı olmasını isterler. Ancak temmeniden öteye geçmez, çünkü adayı liderler belirleyecek” dedi.

  • Ümit Özdağ’dan Mansur Yavaş açıklaması

    Ümit Özdağ’dan Mansur Yavaş açıklaması

    Zafer Partisi Genel Başkanı Özdağ, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında konuştu. Özdağ, 6 Nisan’da televizyon kanalında Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı cumhurbaşkanlığı adaylığına davet çağrısının üzerinden 19 gün geçtiğini belirterek, “Zafer Partisi’nin yapmış olduğu bu çağrının ne kadar doğru olduğu ne kadar yerinde olduğu büyük Türk milletinin bu çağrıya vermiş olduğu coşkulu tepkiden ortaya çıktı. Türkiye’de heyecan yarattı. Siyasetin 3 haftadan beri ana gündemini oluşturdu, oluşturmaya da devam ediyor. Düzenlenen anketlerde Sayın Mansur Yavaş’ın gerçekten toplumun bütün kesimlerinden büyük destek aldığı bir kez daha ortaya çıktı. Zafer Partisi’nin Mansur Yavaş’ı aday gösterme, adaylığa davet etme kararı arkasında hiçbir amaç aramaya gerek yoktur. Bir tek gerekçemiz vardır bu davette. Mansur beyin kazanabilecek tek aday olmasına rağmen Cumhuriyet Halk Partisi genel merkezinin Mansur Yavaş’ı aday yapmama kararı almış olması bizim bu çağrıyı yapma nedenimizdir” diye konuştu.

    Ümit Özdağ, CHP’nin kamuoyunu aldattığını savunarak, “CHP Genel Merkezi, daha önce Türkiye’yi Ekmeleddin bey vakasıyla karşı karşıya bırakmıştır. 2018 seçimlerinde Erdoğan’ın karşısına Abdullah Gül’ün aday olarak çıkartılmasını savunmuştur. Şimdi de 3’üncü kez Türk halkının elinden saray rejimini aşma şansını almak istemektedir. Zafer Partisi, Sayın Yavaş’ın ismini gündeme taşıyarak, onu göreve davet ederek, Yavaş’ın sessiz sedasız tasfiye edilmesini engellemeyi ve adaylık yolunu açmayı hedeflemiştir. Masada olmayan Yavaş’ın ismi artık masadadır. Arkasında da Türk halkının desteği vardır. Haklı olduğumuz dün gece 3’üncü toplantısını yapan 6 siyasi partinin bu sabah basına dağıtılan açıklamasından da anlaşılmaktadır. İş birliklerini derinleştirdiklerini açıklayan 6 parti hala havanda su dövmeye devam etmektedirler. Biz Zafer Partisi olarak bundan 19 gün önce ne dediysek o noktadayız” dedi.

    Soru üzerine Mansur Yavaş ile temasları olmadığını belirten Özdağ, “Şu anda da planlamış olduğumuz hazırlık, bir görüşme, temas yok. Onun için biz 19 gün önce hangi noktadaysak bugün de o noktadayız. Mansur Yavaş beyin adaylığı arkasındaki büyük kamuoyu desteği bu açıklamadan sonra her geçen gün yükselerek ortaya çıkmaktadır. İktidarın nasıl panik içerisinde olduğunu görüyoruz. Bu da Mansur beyin bu görevi ne kadar hak ettiğini gösteriyor. Bizi üzen şey, iktidarın panik içerisinde olması değil aslında Mansur beye sahip çıkması gereken CHP’de panik içerisinde olunması. Eğer 6’lı ittifak Mansur beyi değişik nedenlerle, biz nedenleri biliyoruz ama bunu kamuoyunda paylaşmıyoruz, aday göstermezse biz Sayın Yavaş’a Zafer Partisi olarak teklif götüreceğiz” diye konuştu.

  • Millet İttifakı’nın adayı olduğu iddia edilen Haşim Kılıç’tan açıklama

    Millet İttifakı’nın adayı olduğu iddia edilen Haşim Kılıç’tan açıklama

    Habertürk’ten Çimen Çetin’in haberine göre, “Neye dayanarak böyle bir iddia ortaya atıldı bilmiyorum. İddianın nedenini ve temelini bilmiyorum” ifadelerini kullanan Kılıç, Millet İttifakı liderlerinin yaptıkları açıklamaları işaret etti.

    Kılıç, “Başkanlar adaylarla ilgili görüşmelerin sürdüğünü ve henüz isim tespit etmediklerini söylüyorlar” ifadesini kullandı.

    Haşim Kılıç 6’lı masada yer alan liderlerle de bir görüşmesinin olmadığını ve adaylık konusunun da gündemde olmadığını söyledi.

    Nihat Genç, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının Haşim Kılıç olduğunu öne sürmüştü.

  • Özel Gereksi̇ni̇mli̇ İki̇ Öğrenci̇ Mi̇lli̇ Takım Kampına Aday Gösteri̇ldi̇

    Özel Gereksi̇ni̇mli̇ İki̇ Öğrenci̇ Mi̇lli̇ Takım Kampına Aday Gösteri̇ldi̇

    Çorum’un Sungurlu ilçesinde özel gereksinimli 2 öğrenci milli takım kampına aday gösterildi.

    Özel Gereksinimli Bireyler Spor Kulübü Başkanı Hakan Topallı, “Özel gereksinimli öğrencilerimizden ikisi okulumuz Beden eğitimi ve spor öğretmeni Mustafa Göktürk tarafından 1 yıl boyunca cirit atma ve gülle atma dallarında yetiştirildi. Öğrencilerimiz öğretmenimizin özverili çalışmaları sonucu kendilerini geliştirdiler. Bugün Çorum’dan gelen federasyon il temsilcilerimiz Selami Polat Can, Fırat Şahin ve Mehmet Ali Kurt tarafından Sungurlu özel gereksinimli bireyler spor kulübü gülle atmada öğrencimiz Önder Doğualp, cirit atmada ise Branş Gencay Uğraç, uygun görülürlerse milli takım kampına çağrılacaklar” dedi.

    Başarılı ve kendini sporda geliştiren özel gereksimli öğrencilere sahip çıktıklarını açıklayan Göktürk, “Bu çalışmalar vasıtasıyla özel gereksinimli öğrencilerimizin de milli sporcu olma yolunda başlattıkları bu yolda başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.

  • Nilüfer Nüfus Müdürlüğü KPSS’ye girecekler için açık tutulacak

    Nilüfer Nüfus Müdürlüğü KPSS’ye girecekler için açık tutulacak

    Bursa’da, Nilüfer Nüfus Müdürlüğü, Kamu Personel Seçme Sınavı (KPSS) Öğretmenlik Alan Bilgisi Testi’ne (2020-KPSS ÖABT) girecek adaylar için hafta sonunda açık tutulacak.

    Valilikten yapılan açıklamaya göre Müdürlük, KPSS’ye katılacak adayların T.C. kimlik kartı başvuru işlemleri için 20 Eylül Pazar günü 07.00-10.00 saatlerinde hizmet verecek.

  • Donald Trump Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi

    Donald Trump Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi

    ABD Başkanı Donald Trump’ın 2021 Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildiği bildirildi.

    Amerikan basınında çıkan haberlere göre, Trump’ın ödüle adaylığı, Norveç Parlamentosu üyesi Christian Tybring-Gjedde tarafından sunuldu.

    ABD Başkanı’nın Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve İsrail arasında sağlanan anlaşmaya yaptığı katkıdan ötürü 2021 Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildiği ifade edildi.

    Tybring-Gjedde, Nobel Komitesine sunduğu adaylık mektubunda, Trump yönetiminin, BAE ile İsrail arasındaki ilişkilerin tesisinde kilit rol oynadığı ve diğer Orta Doğu ülkelerinin BAE’nin ayak izlerini takip edeceğinin umulduğunu belirterek anlaşmanın, Orta Doğu’yu iş birliği ve refah bölgesine dönüştürecek bir oyun değiştirici olabileceğini vurguladı.

    Donald Trump, 13 Ağustos’ta İsrail ile BAE’nin “ilişkilerini tamamen normalleştirmek” için anlaşmaya vardıklarını duyurmuştu.

    İsrail ve ABD’li ortak heyetler, 31 Ağustos’ta, ilk defa Tel Aviv’den ticari bir uçak seferiyle Abu Dabi’ye gelip normalleşme anlaşması için 2 günlük görüşmeler gerçekleştirmişti.

    BAE, 1979’da Mısır’ın ve 1994’te Ürdün’ün ardından İsrail ile normalleşme anlaşmasına varan üçüncü Arap ülkesi oldu.

  • Rauf Denktaş’ın oğlu Cumhurbaşkanı adayı oldu

    Rauf Denktaş’ın oğlu Cumhurbaşkanı adayı oldu

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) Demokrat Parti (DP) Lefkoşa Milletvekili Serdar Denktaş, 11 Ekim’de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine bağımsız aday olarak gireceğini açıkladı.

    Denktaş, Lefkoşa’da düzenlediği basın toplantısında KKTC’de cumhurbaşkanlığı seçimlerinin genel seçimlerinden çok farklı sonuçlar doğurduğunu ifade etti.

    Yeni, heyecan verici, uygulandığı zaman oyun değiştirecek ve mevcut gidişatın yönünü değiştirebilecek nitelikte bir manifesto ile halkın karşısına çıkacağını aktaran Denktaş, “Tek taraflı adımların atılabileceği, parça parça çözümlerin uygulamaya konacağı, ülkemizdeki halklar arasındaki huzur ve güveni yeniden tesis etmek ve ülkemizi uluslararası topluluğa dahil edecek siyasal bir çözüme ulaşabilmek için, sadece BM’nin veya AB’nin dürtmeleriyle yürüyecek bir müzakere sürecine bel bağlamadan, ama onu da bir kenara itmeden, ‘ülkemizde barış dünyada barış’ ilkesine sarılarak Türkiye ile tam bir iş birliği içinde, siyasal eşitliğimizi koruyacak bir çözüm modeline ulaşmak için çaba sarf etmek gerekir.” diye konuştu.

    Denktaş, halkın çözüm isteğini hiçbir şartla sadece federal çözüm modeline esir etmeyeceğini kaydetti. Boş umut pompalamadan, umudun kaybolmasını engelleyecek girişimlerle Kıbrıs Türkü’nün Ada’daki ve bölgedeki çıkarlarının korunması ve uluslararası arenada hak ettiği yere ulaşması için çalışacağını söyleyen Denktaş, “Çözümü engelleyen tarafın Güney komşularımız olduğu gerçeği ortada dururken ben halkımıza ‘iki toplumlu iki kesimli federasyona ulaşma vaadinde bulunacak değilim.” dedi.

    Serdar Denktaş kimdir?

    Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın oğlu olan Serdar Denktaş, 1959’de Lefkoşa’da doğdu. İngiltere’de London College of Printing’de matbaacılık eğitimini alan Denktaş, daha sonra Cardiff Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi aldı.

    Denktaş, 1990 Genel Seçimlerinde Ulusal Birlik Partisi’nden Lefkoşa Milletvekili seçilirken 1990-1992 arasında İçişleri, Köyişleri ve Çevre Bakanlığı yaptı.

    1992’de İçişleri Bakanlığından istifa eden ve Dokuzlar hareketine dönüşen parti içi muhalefetin başını çeken Denktaş, daha sonra arkadaşlarıyla partiden ihraç edildikten sonra DP’nin kurucuları arasında yer aldı.

    Denktaş, 1993 Erken Genel Seçimleri’nde DP’den milletvekili seçildi ve 1994-1995 arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı yaptı. 1996’da partisinin Genel Başkanlığına seçilen Denktaş, 16 Ağustos 1996’de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. Denktaş, 2000’de Parti Genel Başkanlığından istifa etti, 2001-2003 arasında Turizm ve Çevre Bakanlığı görevini yürüttü.

    Daha sonra da milletvekilliği, Başbakan Yardımcılığı ve farklı bakanlık görevlerinde bulunan Denktaş, son olarak 7 Ocak 2018’deki erken genel seçimlerinde DP Lefkoşa Milletvekili seçildi.

    Denktaş, Şubat 2018 tarihinde kurulan koalisyon hükümetinde Maliye Bakanı olarak görev aldı, Mayıs 2019’da bu görevinden istifa etti. Serdar Denktaş, Aralık 2002’de tekrar devraldığı DP Genel Başkanlığı görevinden Eylül 2019’da istifa etti.

    İngilizce ve Almanca bilen Denktaş, evli ve üç çocuk babası.

    KKTC’de cumhurbaşkanlığı seçimi

    KKTC’de daha önce 26 Nisan’da yapılacağını duyurulan cumhurbaşkanlığı seçimi, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında Cumhuriyet Meclisi tarafından 11 Ekim’e ertelenmişti.

    Seçim ertelenmeden önce, Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkan ve Başbakan Ersin Tatar’ı Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkan Tufan Erhürman’ı, Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkan Erhan Arıklı’yı aday göstermiş, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Genel Başkanı olduğu Halkın Partisinden (HP) istifa ederek bağımsız aday olmuştu.

    Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da bağımsız aday olduğunu ilan etmişti.

  • Kılıçdaroğlu CHP’nin genel başkanlığı tek aday gösterildi

    Kılıçdaroğlu CHP’nin genel başkanlığı tek aday gösterildi

    CHP’nin 37. Olağan Kurultayı’nda Kemal Kılıçdaroğlu, diğer adayların yeterli imzayı toplayamaması nedeniyle genel başkanlığa tek aday olarak gösterildi.

    CHP’nin 37’nci Olağan Kurultayı, Bilkent Odeon Gösteri ve Kültür Merkezi’nde başladı. Kılıçdaroğlu’na karşı Parti Meclisi Üyesi İlhan Cihaner, eski milletvekili Aytuğ Atıcı, CHP onursal üyesi Tolga Yarman’ın aday adaylığını açıkladığı kurultayda, koronovirüs salgınına karşı önlemler alındı. Pandemi nedeniyle seyircisiz yapılan kurultay için partililer ateşleri ölçülerek içeriye alındı, maske ve dezenfektan dağıtıldı. Sosyal mesafenin korunması için zemine, ‘Sağlığınız için 1,5 metre sosyal mesafeyi koruyun’ yazılı stickerlar yapıştırıldı. Delegeler ve diğer partililer, 4 bin koltuğun bulunduğu alana sosyal mesafe kuralına uygun oturdu. Oy verme  işlemlerinde, yığılmaları önlemek amacıyla 44 sandık ve 132 kabin kuruldu. Kurultayın yapıldığı alana ‘İş, emek, ezilen, kadın, çocuk, genç, doğa, demokrasi, barış, özgürlük, umut, halk için iktidar’ yazılı ayrı ayrı pankartlar asıldı. Kurultay için özel olarak söz ve müziği Ali Altay’a ait olan ‘İktidarın Yolu Kılıçdaroğlu’ şarkısı rap tarzında hazırlandı.

    İMAMOĞLU: SORGULAYACAĞIMIZ BİR ŞEY YOK

    İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve eski genel başkanlar da kurultaya katıldı. İmamoğlu, alana girişte basın mensuplarına yaptığı açıklamada, kurultayda genel başkanlık için yarış yaşanıp yaşanmayacağına ilişkin soru üzerine, “Bizim genel başkanımız çok tarihi bir misyon üstlendi. Özellikle son yerel seçimler. Dolayısıyla bizim genel başkanımızla ilgili zerre kadar sorgulayacağımız bir şey yok. Sadece etrafını iyi bir yönetimle toparlamamız gerekiyor. CHP sadece kendisine oy veren ya da partimize oy veren insanlar için bir umut kurultayı yapmıyor, bence, şu an muhalefeti temsil eden hangi ruh varsa onu temsil edecek bir kurultay yapacak. Dolayısıyla sorumluluğunun çemberi çok büyük. Bugün bu salona giren ve oy kullanan bütün delegelerimizin bence bu anlayışla hareket etmesi lazım, bu anlayışla oyunu kullanması lazım. Bildiğimiz kurultaylardan çok farklı” ifadelerini kullandı.

    ‘Hedef iktidar’ sloganı ile yapılan kurultay, çoğunluğun sağlanması ardından çalışmalarına başladı. Kılıçdaroğlu’nun kurultayı açması ardından Divan Başkanlığı’na Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu seçildi.

    ‘DÜNYANIN GÖZÜ VE KULAĞININ OLDUĞU KURULTAY’

    Ardından Kılıçdaoğlu, kurultayın açılış konuşmasını yaptı. Kılıçdaroğlu, CHP’nin 37’nci kurultayının TBMM’nin açılışının 100’üncü yılında yapılan tarihi bir kurultay olduğuna dikkat çekerek, “Bu kurultay bizi Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100’üncü yılına 2023’e taşıyacak olan kurultaydır. 2023’te cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırma, azim ve kararlılığını göstereceğimiz kurultaydır. Bu kurultayın 10 binlerin katıldığı bir ortamda yapılmasını arzu ederdik. Ama Codiv-19 süreci izin vermedi. Yürekten inanıyorum 10 binler, 100 binlerin gözü kulağı aklı ve yüreği buradadır. Onlar şu anda bizi izliyorlar. Bu kurultay sadece vatandaşlarımızın değil, Orta Doğu’dan Avrupa’ya, Afrika’ya, Rusya’ya, Uzak Asya’ya kadar tüm dünyanın gözü ve kulağının olduğu kurultaydır. Çünkü bu kurultay sosyal, kültürel, siyasal ve ekonomik buhrandan nasıl çıkacağımızı anlatacağımız kurultaydır. İnanıyorum bu çıkış yolu tüm dünyaya örnek olacaktır. 100 yıl önce Gazi Mustafa Kemal Atatürk nasıl ki milli kurtuluş savaşını verirken bütün ülkelere örnek olduysa, bizim de böyle bir süreci hayata geçirerek dünyaya örnek olmamız gerekiyor. Bu kurultay alçak gönüllü bir uygarlığın inşasına çağrı kurultayıdır” dedi

    ‘O DUVARI ŞİMDİ YIKACAĞIZ’

    Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin cumhuriyet tarihinin en ağır buhranını yaşadığını, bunların ekonomi ve yönetim buhranı olduğunu savunarak, “Hiçbir vatanseverin umutsuzluğa kapılma hakkı yoktur. Hiçbir CHP’linin umutsuzluğa katılma hakkı da yetkisi de yoktur. Biz birlikte; inançla, kararlılıkla, azimle Türkiye’yi bu krizden, buhrandan çekip çıkaracağız. Adalet yürüyüşünün kimse unutmasın. Son günü Maltepe’de ‘bu bir son değil yeni bir başlangıçtır’ demiştim. ‘Önümüzdeki duvarı yıkacağız’ demiştim. 31 Mart yerel seçimlerinde duvarın arkasına geçtik. O duvarı şimdi dostlarımızla birlikte ve milletimizin ferasetiyle parça parça yıkacağız” diye konuştu.

    Kılıçdaroğlu, Meclis’in kuruluşunun birinci yüzyılını bitirdiklerini, ikinci yüzyıla bir çağrı beyannamesi hazırlamak zorunda olduklarını belirterek, Türkiye’nin önünde 5 temel sorunun demokrasi, ekonomi, dış politika, eğitim ve toplumsal barış olduğunu savundu.

    ‘DOSTLARIMIZLA BİRLİKTE İKTİDAR OLACAĞIZ’

    Kemal Kılıçdaroğlu, CHP’nin iktidar olacağını ifade ederek, “Önümüzdeki ilk seçimlerle birlikte dostlarımızla birlikte iktidar olacağız. Hiçbir zaman hiçbir yerde hiç kimseye kibirle ve öfkeyle bakmayacağız. Bize oy versin vermesin, o sorunu çözmek bizlerin, hepimizin boynunun borcu. ‘Hangi partiye oy verdin’ değil, ‘hangi derdin var’ diyeceğiz. Yeni bir siyaset anlayışını, ahlaklı bir siyaset anlayışını, vatandaşını hor gören değil, kucaklayan bir siyaset anlayışını getireceğiz” ifadelerini kullandı.

    ‘İKİNCİ YÜZYILA ÇAĞRI BEYANNAMESİ’

    Kemal Kılıçdaroğlu, 2023’te cumhuriyetin kuruluşunun yüzüncü yılını bitirip ikinci yüzyıla geçileceğini hatırlatarak, ikinci yüzyıl için hazırladıkları çağrı beyannamesini şöyle açıkladı:

    “Birinci ilke, yasa tasarı ve teklifleri TBMM komisyonlarında görüşülürken ilgili meslek kuruluşları, STK görüşleri zorunlu olarak alınacak. Türkiye’nin toplumsal barışı ve huzuru sağlanacaktır. Liyakat sistemi hakim kılınacaktır. Seçim yasası değişecek. Siyasi ahlak yasası çıkarılacak. Kamu ihale kanunu yeniden düzenlenecek. Sayıştay gerçek işlevine kavuşturulacaktır. Güçlü bir stratejik planlama teşkilatı kurulacaktır. Eğitim sistemi yeniden yapılandırılacak. Gelecek nesiller için ekosistem hakkı korunacaktır. Aile Destekleri Sigortası uygulamaya konacaktır. Yeni bir merkez-yerel dengesi kurulacaktır. Orta Doğu barış ve işbirliği teşkilatı kurulacaktır.”

    CİHANER’DEN DELEGELERE MESAJ

    Kurultay sırasında aday adayları İlhan Cihaner, Aytuğ Atıcı ve Tolga Yarman, aday olabilmek için gerekli olan 68 delegenin imzasını toplamaya çalıştı. İmza toplamakta sıkıntı yaşayan aday adaylarından Cihaner, delegelere mesaj gönderdi. Cihaner mesajında, “Değerli CHP’liler, çok ilginç dakikalardan geçiyoruz. Delege iradesine yönelik böyle bir baskı tarihimizde yok. Cesaretle sözünüze, imzanıza sahip çıkın. Parti içi demokrasiyi yaratamazsak, ilke ve demokrasiyi yaratamayız. İlke ve demokrasiye sahip çıkın. Cesaret, cesaret, cesaret” ifadelerini kullandı. Kurultay devam ediyor.

    CİHANER: BU CİDDİYETLE NASIL İKTİDARA GİDECEĞİZ

    Kılıçdaroğlu’na karşı aday adayı olan PM üyesi İlhan Cihaner, kurultaydaki konuşmasında sert eleştirilerde bulundu. Cihaner, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve parti yöneticilerinin  kurultay salonundan ayrılmasının ardından delegelerin de salondan çıktığını belirterek bu duruma tepki gösterdi. İlhan Cihaner, salondan ayrılmanın ciddiyetsiz bir durum olduğunu savunarak, “Selfie çekerek gittiler, sözde kurultayda memleket meseleleri tartışılacak ve buradan bir karar çıkacak ve biz geleceğimizi kurmak için toplanacağız. Neredeler? Bu ciddiyetle nasıl iktidara gideceğiz biz? Bana ‘marjinal’ diyorlar. 300 delege yokken ‘kabul edenler’, ‘etmeyenler’ denilerek CHP’nin divan başkanına küfür edilerek bir kurultay bitirdik biz. Bu mu marjinallik? Bizim çabalamamız mı marjinallik? İl kongrelerinde tek aday gördüm. Nasıl demokrasi şöleni oluyor bu? Hiç mi utanmadılar? Ankara Kongresi’nde divan başkanlığını yapan, partimizin eski genel başkanımız hiç mi utanmadı? İstanbul kongresi sizi utandırmadı mı? İzmir, Adana, Mersin kongresi? Böyle olan delegeyle biz demokrasiyi mi kuracağız?” dedi.

    ‘AK PARTİ’NİN HANGİ POLİTİKASINA ENGEL OLABİLDİK’

    İlhan Cihaner, genel başkan Kılıçdaroğlu’nun açıkladığı 13 maddelik ikinci yüzyıla çağrı beyannamesini eleştirerek, “Genel başkan saydığı maddeler içerisinde, ‘ekonomiyi yeni oluşacak demokrasi ittifakıyla düzelteceğiz’ dedi. Şu andaki ekonomiyi batıran Ali Babacan ile mi yapacağız bunu arkadaşlar? Bir başlık da dış politikaydı. Stratejik derinliğin sorumlusu kim? Davutoğlu, yeni ittifak ortağımız. Babacan, yeni ittifak ortağımız. Genel başkan 13 madde saydı. Peki biz bunu nasıl gerçekleştireceğiz? Anayasa Mahkemesi’ne giderek, tweet atarak, Meclis’te kapak yaparak, hangi politikasına engel olabildik AK Parti’nin? Beni asıl öfkelendiren şu oldu; ben sızlanmam, yakınmam, ben mücadele ederim. Tek başına kalsam bile mücadele ederim. Bu imza toplamasında beni en çok rahatsız eden, sizlerin üzerinizdeki baskı. Burada vereceğiniz kararla bu gidişatın daha derinleşmesine mi karar vereceksiniz, yoksa sahiden potansiyelimizi kullanarak iktidara mı karar vereceksiniz?” ifadesini kullandı.

    ‘İMZA VERENLER İŞİYLE TEHDİT EDİLDİ’

    İlhan Cihaner, kurultay öncesinde yeterli imzayı topladığını savunarak, “Hepinizden imza alındı. 100’ün üzerinde imzayla son iki güne girdik. Ve birçok arkadaşımız bizim ofise gelirken yoldan çevrildi. O arkadaşlarımızın aşıyla işiyle tehdit edildiğini gördük. O genel başkan yardımcılarını da biliyorum. Hepsinden hesap soracağız. Bir yoldaşını nasıl işiyle, aşıyla tehdit edersin sen? Bu alçaklıktır. Şu an genel başkan 80 imzayla önerilecek. Sizin imzalarınız ne oldu arkadaşlar? Türkiye tarihinde ilk kez bir il, kurultayda temsilsiz kalıyor. Niye Mardin’e temsilci yapılmadı? Tek bir şeye ihtiyacımız var; cesaret. Burada da azıcık cesaret gösterirseniz gerçekten iktidarı elde edecek bir dinamizmi yakalayabiliriz. Aksi takdirde AYM kapılarında olmuş bitmiş işlerin mücadelesini veren merkez sağa oturmuş bir yapıya dönecektir. Bir köşe yazarı dedi ki; CHP PM’sinde belirlenecek üyeler Ali Babacan ile uyumlu çalışmaya göre belirlenecek. Onun için orada da çok çok dikkatli olun lütfen. Parti yağmacı bir çizgiye getirilmek isteniyor. Çıkışımız soldadır, sosyal demokrasidedir” diye konuştu.

    KILIÇDAROĞLU TEK ADAY

    Öte yandan genel başkan aday adayı olan İlhan Cihaner, Aytuğ Atıcı ve Tolga Yarman, yeterli imzayı toplayamadı. CHP’nin 37’nci Olağan Kurultayı’nda genel başkan Kemal Kılıçdaroğlu tek aday kaldı.