Etiket: afad

  • “Her bir kuruşu deprem bölgesine harcanmaktadır”

    “Her bir kuruşu deprem bölgesine harcanmaktadır”

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığında (AFAD) basın açıklaması düzenledi. Oktay, yaptığı açıklamada, “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nda afet yönetimi ve koordinasyon çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz. Afet bölgesini 360 derece sürekli tarıyoruz. Devlet ve millet olarak tek yürek yaralarımızı sarıyor, felaketten kurtulan vatandaşlarımızın yeniden hayata tutunması için çalışıyoruz. Sorunlar ve geliştirme alanlarını sürekli tespit ediyor ve çözüm üreterek yolumuza devam ediyoruz. Tüm bakanlıklarımız, kurum ve kuruluşlarımız, yerel yönetimler ve sivil toplum kuruluşlarımız bir yaraya daha merhem olabilmek gayesiyle insanüstü bir çaba göstermiştir, hala da göstermektedir. Kahraman ordumuz, Mehmetçiğimiz, jandarmamız, güvenlik güçlerimiz ve Emniyet güçlerimiz ilk andan itibaren sahada olduğu gibi sağlık ordumuz da eğitim ordumuz da üzerlerine düşeni 11 ilimizde yapmaya devam etmektedir. Depremden etkilenen şehirlerimiz için gönlünü, canını, malını ortaya koyarak imdada koşan binlerce insanımızı gördük. Yüzyılın depremi sebebiyle vicdanları ayaklanan milletimiz, bu büyük acıyı bir nebze olsun dindirebilmek için elinden geleni yapmıştır, yapmaktadır. Depremin yıktığı hayatlar işte böyle bir kardeşlik ikliminde, iyiliğin toprağında yeniden yeşermektedir” şeklinde konuştu.

    “Halihazırda önceliğimiz; barınma, beslenme ve şehirleri yeniden ayağa kaldırma çalışmalarıdır”

    Önceliklerinin barınma, beslenme ve şehirleri yeniden ayağa kaldırmak olduğunu söyleyen Oktay, “Halihazırda önceliğimiz; barınma, beslenme ve şehirleri yeniden ayağa kaldırma çalışmalarıdır. Depremden etkilenen illerimize AFAD tarafından 22 milyar 328 milyon 330 bin 574 lira olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarımız tarafından toplam 30 milyar 795 milyon 500 bin lira ödenek gönderilmiştir. Vatandaşlarımızın geçici barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla bölgeye ilk andan itibaren başlattığımız çadır kurulumları aralıksız devam etmektedir. Depremin etkili olduğu illerimizde şu ana kadar 354 noktada çadır kent alanı oluşturulmuştur. 437 bin 613 çadır ve 240 noktada 21 bin 714 konteynerin kurulumu gerçekleştirilmiştir. Her bir konteyner ve çadır ikametgah olarak belirlenmiş ve numaralandırılmıştır. 330 geçici barınma merkezinde bulunan vatandaşlarımız yerleşim yeri adresini buralara taşıyabilecektir. Afet bölgesinde ve afet bölgesi dışında; çadır, konteyner, GSB yurtları, oteller, kamu misafirhaneleri, MEB tesisleri ve diğer tesislerde toplam 2 milyon 197 bin 300 vatandaşımıza barınma hizmeti sunulmaktadır. Bununla birlikte “Evim Yuvan Olsun” kampanyası kapsamında 15 binin üzerinde konut kaydedilerek şuana kadar toplam 6 bin 946 kişi yerleştirilmiştir” ifadelerini kullandı.

    “Ödeme işlemleri devam etmektedir”

    Herkesi kapsayan bir destek çalışması düzenlediklerini vurgulayan Oktay, “Tek bir depremzede vatandaşımızı bile naçar bırakmayacak kapsayıcı desteklerimiz sürüyor. Depremden etkilenen vatandaşlarımıza yönelik 10 bin lira tutarındaki Hane Başı Destek Ödemesi; 1 milyon 376 bin 947 depremzede ailemizin hesaplarına yatırılmıştır. Ayrıca 261 bin 757 ailemize de 15 bin lira tutarındaki taşınma yardımı yapılmıştır. Ödeme işlemleri devam etmektedir. Beslenme alanında; depremden etkilenen illerimizde beslenme ihtiyacını karşılamak için toplam 349 seyyar mutfak halihazırda hizmet vermektedir. Kamu kurumlarımız ve sivil toplum kuruluşlarımız vasıtasıyla günde 2,5 milyon kişiye 3 öğün sıcak yemek sağlanmaktadır. Psikologlarımız ve çocuk gelişimcilerimiz afetin etkisine karşı özellikle çocuklarımızla yakından ilgilenmektedir. Bölgede bulunan 4 mobil sosyal hizmet merkezi vasıtasıyla 1 milyon 39 bin 798 vatandaşımız ve deprem bölgesi dışında 490 bin 607 vatandaşımız olmak üzere toplam 1 milyon 530 bin 405 kişiye psiko-sosyal destek verilmiştir. Geçici barınma merkezlerinde eğitimin TRT EBA ile devam edebilmesi için 13 bin 60 adet televizyon kurulmuştur” diye konuştu.

    “34 OSB’de 332 orta ve ağır hasarlı tesis bulunmaktadır”

    Üretim ve çalışma hayatı alanında çalışmaları aktaran Oktay, “Bölgede iş yerleri hasarsız ya da az hasarlı olarak değerlendirilen esnaflarımız kepenk açarak hizmet vermeye başlamış durumda. Deprem bölgesinde üretimi yeniden canlandırmak için sanayideki tahribatı tespite yönelik çalışmalar devam etmektedir. Deprem bölgesinde bulunan 34 OSB’de 332 orta ve ağır hasarlı tesis bulunmaktadır. OSB’lerimiz üretimlerine devam etmektedir. Afetle mücadele kapsamında depremzedelerimize de hizmet vermektedir. Bölgede bulunan OSB’lerimizin tekrar tam kapasite faal duruma gelmesi için Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız eliyle bir dizi eylem planını devreye alıyoruz. Yıkılan veya hasarlı durumdaki sanayi sitelerini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız ile beraber AFAD’ın da desteği ile süratle yeniden inşa ediyoruz. Gereken hallerde OSB’nin içerisine işçi kardeşlerimiz ve aileleri için konteyner kentler kuruyor, böylece sanayimizin devamlılığını sağlıyoruz. OSB ve Sanayi Sitelerinin hasar gören altyapıları onarılarak bu sanayi bölgelerinin borçları 1 yıl süreyle erteleniyor. Sanayi sitelerinde üst yapılara sağladığımız destek oranını da yüzde yüze çıkarıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Üretimi yeniden canlandırmak için illerimizde planladığımız işyerlerini en kısa sürede tamamlayacağız”

    Üretimi yeniden canlandırmak için yapılan planları açıklayan Oktay, “Depremden etkilenen illerimizde üretimi yeniden canlandırmak için illerimizde planladığımız işyerlerini en kısa sürede tamamlayacağız. Şuanda; Kahramanmaraş’ta bin 450 iş yeri, Malatya’da 3 bin 595, Osmaniye’de 155, Adıyaman’da 585, Gaziantep’de 300 ve Hatay’da 2 bin 740 olmak üzere toplam 8 bin 825 işyeri planlanmaktadır. Sosyal devlet olma bilinciyle bu zor zamanda da emeğin yanında duruyoruz. ‘İŞKUR Toplum Yararına Program’ kapsamında 1.5 milyar lira tahsis ederek 20 binin üzerinde istihdam sağladık. Deprem bölgesinde milletimizin işini aşını korumak amacıyla OHAL süresince işten çıkarma yasağı uyguluyoruz. Bölgedeki işçilerimizin çalışamadıkları süre için Kısa Çalışma Ödeneği ile ücret desteği sağlıyoruz” ifadelerini yer verdi.

    “Toplam 3,4 milyar liralık destek geçtiğimiz haftalarda çiftçilerimizin hesabına yatırılmıştır”

    Bölgede tarım ve hayvancılığın sekteye uğramasını istemediklerini ifade eden Oktay, “Bölgede tarım ve hayvancılığın sekteye uğramamasına azami önem veriyoruz. Tarım ve Orman Bakanlığımız tarafından depremzede yetiştiricilerimiz için 1 milyar 364 milyon lira yem desteği başta olmak üzere toplam 1 milyar 438 milyon lira destekleme ödemesi çiftçilerimizin hesaplarına aktarılmıştır. Tarım ve Orman Bakanlığımız koordinasyonunda deprem afetinden etkilenen bölgelerde yetiştiricilerimiz için şimdiye kadar 16 bin ton hayvan yemi ve 7 bini aşkın hayvan çadırı temin edilmiştir. Yine, deprem bölgesindeki çiftçilerimizin de Hazine faiz destekli kredileri 1 yıl süreyle vade farkı almaksızın ertelenmiştir. Deprem bölgesindeki çiftçilerimizin mazot ve gübre destekleri önceki uygulamalardan farklı olarak ayni yerine nakdi olarak gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda toplam 3,4 milyar liralık destek geçtiğimiz haftalarda çiftçilerimizin hesabına yatırılmıştır. Şehirlerimizin tamamını konutuyla, iş yeriyle, sanayisiyle, tarımıyla, tarihi ve kültürel değerleriyle yeniden ayağa kaldıracağız” diye konuştu.

    “Afetzedelere sunulan destekler ve hizmetler aynı şekilde Kuzey Kıbrıs’ta bulunan depremzedelere de sağlanmaktadır ve sağlanacaktır”

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde (KKTC) bulunan afetzedelerinde durumunun değerlendirildiğini söyleyen Oktay, “Koordinasyon toplantımızda KKTC’de bulunan afetzedelerin durumunu da değerlendirdik. Türkiye’de bulunan afetzedelere sunulan destekler ve hizmetler aynı şekilde Kuzey Kıbrıs’ta bulunan depremzedelere de sağlanmaktadır ve sağlanacaktır. Türkiye Tek Yürek kampanyasında taahhüt edilen 115 milyar 146 milyon 528 bin liranın, 74 milyar 118 milyon 164 bin lirası yatırılmıştır. Toplanılan yardımın her bir kuruşu deprem bölgesinin inşa ve ihyasına harcanmaktadır. Taahhüt edilip henüz AFAD hesaplarına aktarılmayan kısmın da önümüzdeki günlerde söz verenler tarafından iletileceğine inanıyorum. Buradan da bir kez daha hatırlatmış olalım. Bu çetin imtihanı kalbinde merhamet adlı bir çınar olan milletimizle; fedakarlık ve yardımlaşma ile aşacağız. Böyle bir dayanışma ortamında bile yalanlara yağma iştahıyla sarılanlar, yüce gönüllü engin çoğunluğa zehirlerini bulaştıramayacaktır” ifadelerini kullandı.

    “Enkazların ise yüzde 20’sini kaldırmış durumdayız”

    Hasar tespit çalışmaları hakkında bilgi veren Oktay, “Hasar tespitler çerçevesinde 1 milyon 805 bin 842 bina incelenmiştir. Bu, 5 milyon 242 bin 140 bağımsız bölüme tekabül ediyor. Konut olarak baktığınızda 653 bin konut acil, ağır, yıkık veya orta hasarlı olarak tespit edilmiştir. Enkazların ise yüzde 20’sini kaldırmış durumdayız. Bir yandan enkazları kaldırırken, bir yandan da daha güzeliyle, daha sağlamıyla yeni yaşam alanları yapmanın gayreti içindeyiz. Bu kapsamda deprem sebebiyle oluşan yeni kırıklar dahil zemini her türlü ayrıntılarıyla birlikte mikro-bölgeleme ve ayrıntılı jeolojik etüt raporlarıyla, zemin etüt raporlarıyla hocalarımızla, jeologlarımızla inceledik; bazı bölgelerde incelemeler devam ediyor. Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli kapsamında İstanbul ve Gaziantep’te düzenlenen toplantılarla jeofizik, jeoloji ve sismoloji hocalarımızla, deprem uzmanlarıyla yoğun istişare halinde çalışıyor, buradan çıkan sonuçlara göre hareket ediyoruz. En doğru, en sağlam zemine ve o zemine göre yapılaşmayı seçerek, yöresel mimariye uygun, zemin artı 3-4 katı geçmeyecek konutlarımızın inşa süreci başladı” şeklinde konuştu.

    “TOKİ eliyle ilk etapta 35 bin konutun inşasına başlamış durumdayız”

    TOKİ eliyle 35 bin konutun inşasına başlandığını söyleyen Oktay, “Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız TOKİ eliyle ilk etapta 35 bin konutun inşasına başlamış durumdayız. Hasar tespit çalışmalarıyla birlikte rakamlar sürekli güncellenmekle birlikte önümüzdeki 3 ay içinde bu rakam 75 bin köy eviyle birlikte 319 bine ulaşacak. Yerinde ihya edilecek yerleşim yerlerinde bilimsellik, hızlılık ve yapıların güçlülüğü ilkelerinden asla taviz vermeyeceğiz. Daha önceki afetlerde Elazığ’da, Malatya’da, Kastamonu’da, Rize’de, Bartın’da, Antalya’da ve Muğla’daki afetlerde ne yaptıysak bu büyük felakette de Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde vatandaşlarımıza verdiğimiz sözleri tutmaya devam edeceğiz. Kısa bir zaman sonra bu iklimin değiştiğini inşallah hep birlikte göreceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Zemin sağlamlaştırma çalışmaları yapıldı, basına yansıyan bazı bilgiler söz konusu değildir”

    Adıyaman’da yaşanan yağışlar sonrasında çadır kentte su basması iddiaları üzerine Oktay, “Gerekli tedbirler alındı. Zemin sağlamlaştırma çalışmaları yapıldı. Basına yansıyan bazı bilgiler söz konusu değildir. Bu vesile ile şunu hatırlatmak isterim, önümüzdeki günlerde yağışlı hava bekliyoruz ve dikkatli olmakta fayda var. Biz tüm birimlerimizi uyardık” diye konuştu.

    “Mezarlıklar şov yeri değildir eğer şov yapacaklarsa başka bir yer arasınlar”

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Hatay ziyareti sırasında bayrakların kaldırılması iddialarına ise Oktay, “Biz deprem bölgesinde gece gündüz çalışıyoruz. Mezarlıklar şov yeri değildir eğer şov yapacaklarsa başka bir yer arasınlar. Bu olayın aslı ile alakalı İçişleri Bakanımız açıklamalar yaptı. Olay bir büyükşehir belediyesinin ismini de vereyim Hatay Büyükşehir Belediyesinin mezarlıklara kendi bayrak ve flamasını açması ile ilgilidir. Mezarlıklar şov yeri mi? Belediyelerin flamalarının kaldırılması olayını Türk bayraklarını kaldırmak olarak yansıtmak kadar yalan ve böyle bir zafiyete düşecek kadar olmalarını bölgedeki vatandaşlarımıza havale ediyoruz” şeklinde cevap verdi.

    “Bir sivil toplum örgütü ya da parti aşevi kurdu diye planlanan çalışmaların durması söz konusu olamaz”

    “Saadet Partisinin Malatya’da aşevi kapatıldı” iddiaları hakkında ise Oktay, “Bu tür haberler bizi üzüyor. Biz başta da ifade ettik 360 derece tarıyoruz. Aşevi olayı geçici iş yerleri ile alakalı. Esnafın iş yerlerini tekrar açmasını istiyoruz. Valinin açıklaması da bu yönde. Geçici iş yerlerinin kurulacağı alanda aşevi kurulmuş. Bir sivil toplum örgütü ya da parti aşevi kurdu diye planlanan çalışmaların durması söz konusu olamaz. Bu a partisi veya b partisi olsa da bizim için fark etmez. Önümüz Ramazan ve bu yüzden aşevleri de dahil çalışmalarımız devam ediyor. Ramazanı daha huzurlu bir ortamda geçirmeye çalışıyoruz. Türkiye bir seçim sürecine girmiştir ama bu bizim afet bölgesinde ki çalışmalarımızı asla engelleyemeyecektir” ifadelerini kullandı.

  • AFAD personeline psikososyal destek

    AFAD personeline psikososyal destek

    Kahramanmaraş merkezli ve 11 ili etkileyen depremler, büyük hasar ve can kayıplarına neden oldu. Van Eğitim ve Araştırma Hastanesinde meydana gelen depremden etkilenen afetzedelerin yanı sıra arama kurtarma çalışmalarına katılan AFAD personellerine de psikiyatrik destek hizmeti sunuluyor.

    Muhabirlere konuşan Hastane Başhekim Yardımcısı ve Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Cafer Alhan, meydana gelen depremin ardından hastanede ‘Psikososyal Destek Birimi’ni kurduklarını belirtti. Türkiye’nin birçok iline olduğu gibi Van’a da çok sayıda depremzede aile geldiğini hatırlatan Dr. Alhan, “Gelen ailelerin depremle ilgili süreçlerden etkilenmeleri dolayısıyla Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ile İl Sağlık Müdürlüğü işbirliğiyle sosyal hizmet uzmanları ve psikolog arkadaşlarımız sahada bir çalışma yürütmektedir. Bu arkadaşlarımızın sahada yaptıkları çalışmaların bir benzerini hastanemizde yürütüyoruz. Sahadaki arkadaşlarımız psikososyal destek alması gerektiğine inandıkları depremzedeleri birimimize yönlendiriyor. Burada da psikolog arkadaşlarımız eşliğinde ön değerlendirmeleri yapılıyor. Takip gerektiren depremzedelerle alakalı sonraki süreçlerle ilgili planlamalar yapılıyor. Değerlendirilmesi gereken depremzedeler de psikiyatrik kliniklerine yönlendirilip orada takip ve tedavileri yürütülmektedir” dedi.

    “Onların bu işteki emeği çok büyüktür”

    Depremzedelerin yanı sıra bölgede arama kurtarma çalışmalarında yer alan AFAD personellerinin de süreçten etkilendiklerini dile getiren Alhan, “Tabii insani olarak bu durumdan etkilenmiş olma ihtimallerini de biz göz önünde bulundurarak bu arkadaşlarımızı da belli bir program çerçevesinde hastanemizde değerlendirmekteyiz. Eğer etkilenen arkadaşlarımız varsa onlara dönük de psikososyal destek hizmeti sunuyoruz” diye konuştu.

  • AFAD ve JAK ekiplerine teşekkür ziyareti

    AFAD ve JAK ekiplerine teşekkür ziyareti

    Kahramanmaraş merkez üslü meydana gelen ve 11 ili etkileyen deprem felaketinin ardından Kastamonu İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü ile Kastamonu İl Jandarma Komutanlığına bağlı Jandarma Arama Kurtarma (JAK) Timi, deprem bölgesinde seferber oldu. AFAD ve JAK ekipleri, depremin ardından hemen harekete geçerek bölgede arama kurtarma çalışmalarında görev aldı. Hem Kastamonu AFAD hem de Kastamonu JAK ekipleri, Khramanmaraş’ta sürdürdükleri arama kurtarma çalışmalarında enkaz altındaki çok sayıda vatandaşı kurtardı.

    Deprem bölgesindeki çalışmalarını tamamlayarak Kastamonu’ya dönüş yapan AFAD ve JAK ekiplerini Kastamonu Vali Avni Çakır, Vali Yardımcısı Ahmet Atılkan, Kastamonu İl Jandarma Komutanı Zafer Özden, Kastamonu İl Emniyet Müdürü Kayhan Ay ve Kastamonu AFAD İl Müdürü Uğur Minder ziyaret etti.


    Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve tüm Türkiye’yi derinden yaralayan asrın felaketi olarak nitelendirilen depremlerin ardından bölgede görev alan ekipleri dinleyen Vali Çakır, ekiplere özverili çalışmalarından ötürü teşekkür etti.

    “Canlar kurtardınız, insanların dualarının gerçekleşmelerine sizler vesile oldunuz”

    Arama kurtarma çalışmalarına katılan ekiplerin yaşadıklarını dinleyen Vali Avni Çakır, “Şartlar öyle üst üste geldi ki belki de kış mevsimi son derece rahatta geçen bir kış mevsimi tam o günlere en ağı şartlar denk geldi. Biz yolculuklarınızı da takip ettik, buradan sevk etiğimiz iş makinalarımızın zorlukla ‘Hayatımızda bu kadar fırtına görmedik’ diyorlar. Özelliklede Kahramanmaraş bölgesine gidenler. Sonuç olarak bölgeye ulaştınız. Tabi AFAD ve Jandarma Arama Kurtarma fark etmiyor, neticede bizim işimiz bu. Zor durumda kalmış her türlü şartta bunun için AFAD olması gerekmiyor normal bir şartta insan veya belli bir bölge zor duruma düşebiliyor. Böyle bir durumlarda sizlerin zaten işiniz, doğanız ve eğitiminiz gereği ilk önce koşanlar sizlersiniz. Bu çerçevede değerli arkadaşlar bende bölgeyi gezdim, gördüm yani böyle bir inşalara AFAD tahmin et dese gitmeden anlayamaz. Kahramanmaraş’ı görmedim ama Hatay’ı gördüm oradaki durum çok daha vahim aslında Kahramanmaraş’ta kötü Adıyaman’da ve Osmaniye.

    Şuanda hiçbir şey yok gibi görüyorsunuz ama çok ayrı bir tablo var orada. Sonuç olarak çok hummalı bir çalışma sergilendi. Evimizde televizyonlardan uzaktan dualarımızla izledik. Canlar kurtardınız, insanların bu anlamda dualarının gerçekleşmelerine sizlerde vesile oldunuz. Bunun yanı sıra canlı çıkarılmayan vatandaşlarda oldu şüphesiz. Burada psikolojik anlamda buna dayanmakta çok zorlu bir süreç. Tabii orada zamanla da yarışıyorsunuz ve öyle bir ağır yıkım var ki o yıkımın altından canlı çıkartmak çok zor, çünkü 10 katlı bina çökmüş bunun içerisinden çıkardığınız bir insan bile inanılmaz bir olay gibi. Ama tabi siz bunun eğitimini aldınız, o yüzden imkansız görülen yerlerden çok canlının çıkmasına vesile oldunuz televizyonlarda bizde gördük. Çok zorlu şartlarda insani olarak insanlarını hem bedenen hem ruhen çok güçlü insanların bile darmadağın olacağı şartlarda çalıştınız. Üzerinize emanet edilen görevi layıkıyla yerine getirip, evinize tekrar döndünüz. Ben, devletimiz ve milletimiz adına sizlere teşekkürümü sunuyorum. Bugün teşekkür ziyaretini AFAD ve JAK çerçevesinde başlamış olduk. Bundan sonra sırasıyla bölgeye giden gruplarımıza bu şekilde devletimiz ve milletimiz adına teşekkür etmeye devam edeceğiz. Yani şu anda bu görev bitmiş bir görev değil arama kurtarma anlamında bitti ama şu da bir gerçek sizlerde bölgeye gidince daha iyi anladınız” dedi.

    “Afetlerde çağrı geldiği zaman herkesin koşması lazım”

    Afetlerde çağrı geldiğinde herkesin düşünmeden koşması gerektiğini söyleyen Vali Çakır, “Bu süreç en az 1 yılı geçecek uzun bir süreç. Şuan bölgede arkadaşlarınız görevlerini farklı pozisyonlara göre yapıyor, sizler arama kurtarma ekibi olarak gittiniz ama AFAD’ın sadece arama kurtarma ekibi yok. Beslenme, barınma ve lojistik gibi diğer konulara da giriyorlar jandarma ekipleri de aynı şekilde. Bölgeye belki arama kurtarma için değil ama lojistik anlamda sizde gideceksiniz diğer arkadaşlarımızda gidecek, görev verilirse hepimizde gideceğiz. Dolayısıyla bu bir süreç. Bu anlamda ben sizlerin vasıtasıyla şunları da ifade etmek istiyorum, tüm kamu personelinin bu anlamda bir çağrı geldiği zaman herkesin koşması lazım çünkü bölge gerçekten de bu anlamda her türlü birikimi, bilgisi ve kuvveti olan insanların yardımına ihtiyacı olan bir pozisyonda.

    Hiçbir şey yapmasak orada bir yemek dağıtsak bile hizmettir yani. Arkadaşlar bölgeyi gördünüz o kadar yaygın ki binlerce insan hatta emniyetten, jandarmadan, AFAD’tan, Türk Silahlı Kuvvetlerinden gönüllülerden orada yüz binlerce insan var ama o sahaya girdiğinizde hepsi kayboluyor gibi oluyor. Birde bu insanların yıpranmalarını yorgunluklarını bölgenin şartlarını biliyorsunuz en azından şu akut döneminde, ora ya da gerekli, bekleyen değiştirmek lazım bu çerçevede ara ara diğer arkadaşlarımızla da yapacağız ve personellerimizi de bu konuda her bakımdan Kastamonu insanı da zaten geçmişinden beri geldiği mayasında da var. Zaten en çok görevliyi en çok kamu personelini bizim göndermemiz lazım. Bu konuda üzerimize düşen görevleri yaptık” diye konuştu.

  • Kılıçdaroğlu’ndan Kızılay’a tepki

    Kılıçdaroğlu’ndan Kızılay’a tepki

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda konuştu.

    Kızılay’ın Ahbap Derneğine çadır satması, tartışmaları da beraberinde getirdi.

    Kızılay, KDV ve nakliye ücretiyle birlikte yurt dışı bir kuruluş için ürettiği logosuz 2 bin 50 çadırı tanesi 22 bin liradan Ahbap Derneğine sattığını doğruladı.

    Kızılay’ın çadır satışına sert tepki gösteren CHP lideri Kılıçdaroğlu, Kızılay yetkililerine seslendi, ”Deponuzda kaç çadır varsa getirin hepsini alacağız.” ifadesini kullandı.

    CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun gündeminde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sarsıntıların yıkıcı etkisi, olumsuz hava nedeniyle ilk birkaç gün Adıyaman’da arzu ettiğimiz etkinlikte çalışma yürütemedik. Bunun için helallik istiyorum.” açıklaması da vardı.

    CHP lideri, ”Halkına kastetmenin helalliği olmaz. Kastettiniz siz bilerek yaptınız. 50 bine yakın yurttaşımızın ölümüne neden oldunuz. İnsanların ölümünü beklediler. Kimin helalliğini istiyorsun sen?” ifadesini kullandı.

    Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:

    ”AFAD’ın ve Kızılay’ın çalışanlarına, yöneticileri değil bu iki kurumun bütün personeline yürekten teşekkür ederim. Çadır ihtiyacı hala var.

    Bir felaket gününde nasıl olur da Cumhuriyet ile yaşıt olan bir kurum olan Kızılay çadır satar, çadır siyaseti yapar? Kızılay yetkililerine sesleniyorum deponuzda kaç çadır varsa getirin hepsini alacağız ve deprem bölgesine göndereceğiz. Bu kurumun geldiği hale bakın.

    Devletin kolonlarına kestiler. Bu iktidar devletin temel kolonlarını kesti. Liyakat dediğimiz kavram devlet için önemlidir.

    Efendim iki günde bir şey yapmadık helallik istiyorum. Halkına kastetmenin helalliği olmaz. Kastettiniz siz bilerek yaptınız siz. AFAD’ın raporları olmasaydı bilmiyorduk diyeceksin. Deprem araştırma raporları olmasaydı bilmiyordunuz diyecektiniz. Biliyorsunuz. 50 bine yakın yurttaşımızın ölümüne neden oldunuz. İnsanların ölümünü beklediler. Kimin helalliğini istiyorsun sen? Donarak hayatını kaybeden vatandaştan neyin helalliğini isteyeceksin?

    Bazı düzenlemelerin yapılması gerekiyor 11 madde halinde bunu sayacağım:

    1-Müteahhitliğin bir kriteri olmalı.

    2-Müteahhitler için mesleki sorumluluk sigortası getireceğiz.

    3-Yapı denetim elemanları için mesleki yeterlilik belgesi getireceğiz.

    4-Bu bağlamda yapılacak bütün yeni yapıların bir kimliği olacak.

    5-Yapı kimlik belgesinin tapuya kaydı yapılacak.

    6-Kamuya hizmet veren okullar AVM’lerde deprem güvenliği sertifikası olacak.

    7-Kızılay, AFAD yeniden yapılandırılacak.

    8-Merkezi ve yerel yönetimlerle iş birliği objektif kurallara bağlanacak. Enkazın altında vatandaş bekliyor ben gideceğim sen gidemezsin diyor.

    9-Deprem dolayısıyla özel ihtisas mahkemelerinin kurulması lazım.

    10-TSK afet sırasında neler yapacak bu konuda protokol hazırlanacak.

    11-Toplanma alanları da asla imara açılmayacak.

    Devlette yeni bir paradigma değişikliğine ihtiyaç duyuyoruz. Devleti yönetemiyorlar devletin nasıl yönetilmesi gerektiğini bütün dünyaya anlatmak istiyoruz.Vadesi seçimlere kadar olan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Hala enkaz altında kalanlar var. 50 bine yakın insan hayatını kaybetti ‘Ben bu işin sorumlusuyum.’ diye bir kişi istifa etmedi. Kesilen kolonları yeniden inşa edeceğiz.

    Bir daha deprem felaketi ile karşılaşırsak bir kişinin burnu kanamasın diye 11 maddeyi sıraladım. Kentte evi iş yeri yıkılmış yıkılacak olan tüm hak sahiplerine bankalardan aldıkları kredilerin ana paralarını sileceğiz. Yeni konut veya iş yeri yapımında hiçbir bedel alınmayacak.

    Yıkılan konutları onaylayanların yargılanması ve maliyetlerin onlardan alınması lazım. Mahkemeye vereceğiz onları evleri yıkılanların haklarını arayacağız. Kırsalda evi ve çiftliği olanlar da bankalardan Tarım Kredi’den aldıkları kredilerin kendileri ve faizleri silinecek.”

  • 3 haftada 10 bin deprem

    3 haftada 10 bin deprem

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı ( AFAD), Kahramanmaraş depremlerinin ardından bölgede üç hafta içinde 10 binin üzerinde deprem meydana geldiğini duyurdu.

    AFAD, sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

    https://twitter.com/DepremDairesi/status/1630475707791843328

     

    https://twitter.com/AFADBaskanlik/status/1630150376488878080

     

     

  • AFAD’dan açıklama

    AFAD’dan açıklama

    AFAD’dan yapılan açıklamada, “Malatya Yeşilyurt’ta meydana gelen 5,6 büyüklüğündeki artçı depremin ardından, an itibarıyla enkazlardan 32 vatandaşımız kurtarılmıştır. 2 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. 12’si ağır olmak üzere 140 kişi yaralanmış olup, 40 vatandaşımızın tedavisi devam etmektedir. Arama kurtarma çalışmalarına 650 arama kurtarma personeli ile başlanmış, bölge illerden takviye amacıyla 233 personel yönlendirilmiştir. Yıkılan 31 binanın 7’sinde yürütülen arama kurtarma çalışmaları an itibarıyla tamamlanmıştır” ifadelerine yer verildi.

  • Macar Bakan’dan AFAD’a ziyaret

    Macar Bakan’dan AFAD’a ziyaret

    Macaristan Dışişleri Bakanı Peter Szijjarto, yanındaki heyetle birlikte Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nı (AFAD) ziyaret etti. Ziyarette AFAD Başkanı Yunus Sezer ve Macar Bakan basın açıklaması da yaptı.

    AFAD Başkanı Yunus Sezer açıklamasında, “Bugün dost ve kardeş ülke Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanı Afet Koordinasyon Merkezimizi ziyaret etti. Kahramanmaraş depremleri ve artçılar ile ilgili son durumla ilgili olarak bizlere hem taziye dileklerini sunmak hem de desteklerini iletmek için buradalar. Kendilerine teşekkür ediyorum. 1999 Marmara Depremi’nde arama kurtarma birlikleri ile beraber yoğun bir çalışma ortaya koyarak, yıllar geçmiş olsa da gönlümüzde taht kuran bir ülke Macaristan. Kahramanmaraş depremleri ve sonrasında yaşanan depremlerde yardıma ilk gelen ülkelerden birisi Macaristan. 167 arama kurtarma personeliyle Kahramanmaraş ve diğer illerimizde arama kurtarma çalışmalarına yoğun bir şekilde katıldılar. Kahramanmaraş ve diğer bölgelerde çalışmalar yaptılar. Ayrıca bölgedeki ihtiyaçlara göre insani yardım desteklerinde de bulunuyorlar. Kendilerine ve kendilerinin nezdinde dost ve kardeş Macar halkına şükranlarımızı iletiyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Biz Türk halkını bir dost ve kardeş olarak gördüğümüz için derhal yardıma koştuk”

    Bakan Szijjarto da Türkiye ile Macaristan’ın dost ve kardeş iki ülke olduğunu, Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu malzemeleri sağlamaya devam edeceklerini belirterek şu sözleri kaydetti:

    “Şubat başında yaşanan ağır depremleri Macaristan’da haberlerde şok olarak izledik. Biz Türk halkını bir dost ve kardeş olarak gördüğümüz için derhal yardıma koştuk. Arama kurtarma çalışmaları sonrasında en önemli konu olan barınma için 10 tonluk bir yardım malzemesi getirdik. Bir askeri nakliye uçağını tamamen doldurarak bölgeye ulaştık. Bu malzemelerin bir kısmı ilaç ve kışın zor şartlarını geçirmek için kullanılan seyyar yataklar, battaniyeler ve uyku tulumlarından oluşmakta. Tabii ki Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu tıbbi malzeme ve ilaç gibi malzemeleri Türkiye’ye sağlamaya devam edeceğiz. Bu konuda bir liste getirdim. İhtiyaç duyulan malzemeleri derhal Türkiye’ye getireceğiz.”

  • ‘AFAD’ın ışığını görünce ağladım’

    ‘AFAD’ın ışığını görünce ağladım’

    Depremin merkez üssü Kahramanmaraş’ta 9 katlı Yenişehir Apartmanı yıkıldı. Binanın 6’ıncı katında yaşayan Filiz Gülmez ve eşi enkaz altında kaldı. 33 saat sonra Gülmez ve eşi ekipler tarafından yaralı kurtarıldı. Tedavisi için Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesine sevk edilen Gülmez’in kangren olan bir ayak parmağı kesildi. Sağlık durumu iyi olan Gülmez, yaşadığı dehşet dolu anları anlattı. Bunun bir deprem değil kıyamet olduğunu belirten Gülmez, duvardan duvara savrulduklarını ve havada uçtuklarını söyledi. Tam umudunun kesildiği sırada AFAD’ın ışığını gördüğünü ve ağladığını dile getiren Gülmez, yeniden doğmuş gibi olduğunu ifade etti.

    Depreme uykuda yakalandıklarını belirten Filiz Gülmez, “Yatak sallanıyordu ve yere düştük. Evin sarsıldığını hissettik. Elektrikler gitti ve deprem bir an durur gibi oldu. Dış kapıyı açmak istedik. Açtıktan sonra tekrar sallanmaya başladı. Vestiyerin önüne geldik. Oturur şekildeydik ve bizi yakaladı, ev yıkıldı. Kurtulmak için çok mücadele ettim, bağırmaya başladım. Yukarıdan sesimi duydular. AFAD hemen gelmişti. Biz en üst katlardaydık ve yavaş yavaş çıkardılar. 33 saat enkaz altında kaldık. Ben artık çıkamam öleceğim dedim” diye konuştu.

    “AFAD’ın ışığını görünce ağladım”

    Bir an umudunu kestiğini aktaran Gülmez, “AFAD’ın sesini duyunca umudumu kesmedim. Biraz iyi olmaya ve nefes almaya çalıştım. Eşimle konuşmaya başladım, uyuma dedim. AFAD’ın ışığını görünce ağladım. Kurtulacakmışım, gök yüzünü görecekmişim dedim. Bizi ambulansa koydular ve hastaneye götürdüler. Orada çok doktor olmayınca Elazığ’a geldik. Küçük parmağım kangren olmuştu diğerlerine atmasın diye kesildi. Şuanda süreç iyi” şeklinde konuştu.

    “Yeniden doğmuş gibi oldum”

    Gülmez, “Ben yeniden gökyüzünü göreceğimi sanmıyordum. Artık gökyüzünü göremem dedim. Bir mezar, öldüm sayılırdı. Ama AFAD’ın ışığını görünce hem titredim hem ağladım. O an sevinçten galiba şekerim 500’e çıktı. Gök yüzünü görünce çok sevindim. Yeniden doğmuş gibi oldum. Artçılar baya bir sıkıştırma yaptıydı. Nefesimiz kesilmeye başlamıştı. Bu deprem değildi kıyamet gibiydi. Duvardan duvara vurdu, havada uçtuk. Bu kesinlikle deprem gibi değildi. Komşularımızın hepsi öldü. Sadece biz kurtulduk oda herhâlde üstte olduğumuz içindi” dedi.

  • “9 bin 470 artçı sarsıntı kaydedildi”

    “9 bin 470 artçı sarsıntı kaydedildi”

    AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, AFAD Başkanlığında Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ilin etkilendiği depremlerle ilgili açıklamalarda bulundu. Niğde’de 5.3 büyüklüğünde yaşanan depremin bağımsız olduğunu belirten Tatar, şunları kaydetti:
    “Niğde’nin Bor ilçesinin yaklaşık 20 kilometre batısına denk düşen bir alanda 5.3 büyüklüğünde bir deprem yaşandı.

    Depremin derinliği 7 kilometre olarak ölçüldü. Bağımsız bir deprem olarak değerlendiriyoruz. Kahramanmaraş merkezli 2 büyük depremin sonrasında şu ana kadar toplam 9 bin 470 artçı sarsıntı kaydedildi. Artçı sarsıntıların 2 sene daha sürmesini bekliyoruz. Ortalama 3 dakikada bir artçı sarsıntı yaşandı. Vatandaşlarımızın, devletin resmi kanallarının yapacağı duyurulara ve bilgiler dışındaki başka bir bilgiye itibar etmemeleri son derece önem taşıyor.”

  • Duygulandıran nota onurlandıran cevap

    Duygulandıran nota onurlandıran cevap

    Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 şiddetindeki depremlerin ardından Bingöl AFAD ekipleri büyük yıkımın yaşandığı Gaziantep’in İslahiye ilçesine geldi. Burada 10 binada arama kurtarma çalışmaları yürüten Bingöl AFAD ekipleri, 34 kişiyi yaralı olarak kurtarırken 80 cenazeyi de enkaz altından çıkardı. Gaziantep Üniversitesi İslahiye Yerleşkesi’nde bulunan Ukkaşe Kız Öğrenci Yurdu’nda konaklayan AFAD ekipleri 17 gün sonra geri dönerken, yurda bir not yazarak öğrencilerden helallik istedi.

    Hazırlandıktan sonra yurttan çıkan AFAD ekipleri, vedalaşmak için koordinasyon merkezine geçti. Bu arada cep telefonun şarj aletinin yurtta kaldığını fark eden AFAD gönüllüsü Ömer Kaya’nın talebi üzerine yurda geri dönen ekipler, yazdıklara nota cevap verildiğini gördü. Notun arkasını çeviren ekipler, ‘bazı kahramanların pelerini yoktur” yazısını fark etti. Duygulanan ekipler yaptıkları araştırmada ise nota cevap yazan öğrencinin, eşyalarını almak için gelen öğrencilerden biri olduğunu öğrendi.

    AFAD gönüllüsü Ömer Yılmaz, ‘’Sabah Bingöl’e döneceğimiz haberi gelince kriz merkezine vedalaşmak amacıyla koordinasyon merkezine gittik. Daha önceki depremlerde dışarıda, çadırlarda yatardık, bu depremde ise yurtta binalarda kalmanın heyecanı ile not yazmak istedik. Notta öğrencilerden helallik istedik. Kullanmış olduğumuz yatakları, yorganları yıkatmak isterdik. Bunun için imkanımız yoktu. Bizde elimizdeki erzakları bıraktık çıktık. Şarj makinemizi unuttuğumuz fark edince tekrar geri yurda döndük. Eşyalarını almaya gelen öğrencilerimizden biri bu bıraktığımız notun karşılığında bize cevap yazmış. Bu cevap bizi çok duygulandırdı.

    Yapmış olduğumuz çalışmanın, emeğin, mücadelenin emeğinin karşılığında bu notu görmemiz bizi çok heyecanlandırdı” dedi. Gönüllü İbrahim Bukan ise ‘’Allah böyle bir felaketi bir daha göstermesin. Depremin olduğu ilk gün. Bingölden Afad’a geçtik, hemen bölgeye sevk edildik. 2-3 gece hiç yatmadık. O ortamı anlatmak mümkün olmuyor, yaşamak gerekir. Giderken notla karşılaştık. Çok onurlandık. Bir kardeşimizin bizi gurulandırması çok memnun olduk. Kardeşimize teşekkür ediyoruz. Tüm kardeşlerimize teşekkür ediyoruz, onların yataklarını paylaştı. Biz de onlara küçük de olsa hediye bıraktık. Yanımızdaki erzaklardan bıraktık” şeklinde konuştu.

    Telefonun şarjını unutan Hasan Kaya ise ‘’Hepimiz ortak bir duygu, ortak bir payda ile geldik. Elimizden gelen en iyisini yapmaya çalıştık. Allah bir daha yaşatmasın” diye konuştu.

    Tüm hazırlıklarını tamamlayan ekipler, araçlarına binerek deprem bölgesi İslahiye’den ayrıldı.