Etiket: afet

  • Bereket Sofrasının Finali Cerrah’ta Yapıldı

    Bereket Sofrasının Finali Cerrah’ta Yapıldı

    Belediye Başkanı Alper Taban’ın her Cuma sabahı farklı bir camide düzenlediği ‘Bereket Sofrası Buluşmaları’ ramazan ayı ve yaz sezonunun yaklaşması nedeniyle bu hafta son kez gerçekleştirildi. Sezonun final buluşması Cerrah Merkez Camide yapıldı.

    İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban’ın kış dönemlerinde gerçekleştirdiği ‘Bereket Sofrası Halk Günleri Buluşmaları’ ramazan ayının gelmesi ve yaz sezonuna yaklaşmasıyla birlikte bu hafta son kez gerçekleştirildi. Her hafta Cuma sabahı farklı bir camide düzenlenen ‘Bereket Sofrası’ halk günleri buluşmalarının son durağı Cerrah Merkez Camisi oldu. Birlik ve beraberliğin artması ve vatandaşlar ile kucaklaşma adına düzenlenen Bereket Sofrası buluşmasında vatandaşlar istek, şikayet ve dileklerini ilk ağızdan Başkan Taban ve ilgili yöneticilere iletme fırsatı buldu. Kılınan sabah namazının ardından mahalle sakinleri ve cami cemaatiyle simit, zeytin ve peynir ile kahvaltı yapılırken, aynı zamanda mahallenin ve bölgenin sorunları dinlenerek birlikte ortak çözümler üretiliyor.

    Kış döneminde yeniden başlayacak

    Belediye Başkanı Alper Taban ile beraberindeki Başkan Yardımcıları, AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Durmuş, meclis üyeleri ve AK Partili yöneticilerin katılımıyla gerçekleşen Bereket Sofrası etkinliğinde, sabah namazının kılınmasının ardından cami kıraathanesinde cemaatle birlikte kahvaltı sofrasına geçildi. Zeytin, peynir ve simitle yapılan kahvaltı sonrası vatandaşlara hitaben konuşan Belediye Başkanı Alper Taban, “Bizler her Cuma sabahı farklı bir mahallemizde, farklı bir camimizde vatandaşlarımızla sabah buluşmaları Bereket Sofrası adı altında buluşmalar gerçekleştiriyoruz. Artık saatler geri geldiği ve ramazan ayı başlayacağı için bu yılın son bereket sofrasını bugün gerçekleştiriyoruz. Yaz dönemlerinde bu buluşmalarımıza ara veriyoruz ve kış sezonuyla birlikte yeniden başlıyoruz. Pek çok mahallemizde, camimizde buluşmalar gerçekleştirerek vatandaşlarımızla hemhal olmak, namazlarımızı eda etmek gibi niyetlerimiz var. Buraya kadar gelmişken vatandaşlarımızı da dinleyerek tavsiyeleri, bizlere iletmek istediklerini dinlemiş oluyoruz” dedi.

    “Eksiklerimizi giderebilmek adına tüm kadrolarımızla çalışıyoruz”

    “Bu buluşmalar bir fırsat” diyerek konuşmasını sürdüren Başkan Taban, “Ama aynı zamanda iletişim çağındayız. Bugün sizler farklı kanallardan istediğiniz an belediyemize ulaşıp taleplerinizi, isteklerinizi ve önerilerinizi iletebilirsiniz. Çünkü artık İnegöl çok büyük. 4 bin civarında sokağımız var. 1065 km2’lik bir şehiriz. İstanbul’daki ilçelerden pek çoğundan fazla yüz ölçüme sahip bir İnegöl’den bahsediyoruz. Nüfusumuz da hızlı artıyor. 2022 yılında 7 bin 500 kişi ilave oldu şehrimize. Bu nedenle rutin ihtiyaçlar bir yandan sürerken bir yandan da yeni yeni ihtiyaçlar ortaya çıkıyor. Bizler de şehirleşme anlamında eksiklerimizi giderebilmek adına tüm kadrolarımızla çalışıyoruz” diye konuştu.

    “Afetlerden dersler çıkartmamız gerekiyor”

    Yaşanan deprem ve sel felaketine de değinen Başkan Taban, “Ülkemiz büyük bir afet yaşadı. Ardından bölgede bir sel afeti yaşadık. Rabbim tekrarlarını yaşatmasın. Ancak bu afetlerden de dersler çıkartmamız gerekiyor. Gerek bina imar ederken bunların yönetmeliklerinin daha da güçlendirilmesi noktasında Bakanlıklarımızın çalışmaları var gerekse de yerel yönetimler olarak bizler de uygulayıcı ve denetleyiciler olarak aslında özel birtakım şartlar getirebilmek adına gayret ediyoruz. Burada amacımız işi zorlaştırmak değil ama yaptığımız bir yapının altında kalmak değil bu yapıların bizleri koruması adına yapıları yapmak lazım” ifadelerinde bulundu.

    Konuşmanın ardından Başkan Taban mahalle sakinlerinin sorunlarını dinlerken, bölgenin problemlerine ilişkin de istişareler yapıldı.

  • Afet Yeniden İmar Fonu kurulacak

    Afet Yeniden İmar Fonu kurulacak

    Doğal afetler nedeniyle genel hayata etkili afet bölgesi ilan edilen alanlarda; imar, altyapı ve üstyapı çalışmaları için gerekli kaynağın sağlanması, yönetilmesi ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına aktarılması amacıyla Afet Yeniden İmar Fonu kurulacak.

    Fonun Yönetim Kurulu, Hazine ve Maliye Bakanı başkanlığında; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı, Tarım ve Orman Bakanı, İçişleri Bakanı, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı ile Strateji ve Bütçe Başkanından oluşacak. Yönetim Kurulu, fondan kaynak aktarımı yapılacak projeleri, aktarılacak kaynak tutarını ve harcama programlarını belirleyecek. Fonun yapısı ve işleyişine ilişkin usul ve esaslar fon tarafından çıkarılacak yönetmelik ile belirlenecek.
    Fonun kaynakları; yurt içi ve yurt dışı kaynaklı nakdi bağış, yardım, hibe ve krediler; bütçeye bu amaçla konulacak ödenek; Fon tarafından kurum ve kuruluşların mevzuatındaki her türlü kısıtlamalardan muaf tutularak yurt içi ve yurt dışı sermaye ve para piyasalardan sağlanan finansman ve kaynaklardan oluşacak.
    Kanunun amacına uygun olarak Yönetim Kurulu tarafından karar verilen projeler için harcama programı kapsamında ve gerçekleşmelere bağlı olarak ödenmek üzere Fondan, Yönetim Kurulu onayı ile ilgili kurum ve kuruluşlara kaynak aktarılacak. Bu şekilde aktarılan tutarlar bir yandan genel bütçe kapsamındaki idareler için genel bütçeye, diğer idareler için ilgili kamu kurum ve kuruluşlarının bütçesine gelir kaydedilecek.

  • “Afet ve Kadın” paneli

    “Afet ve Kadın” paneli

    Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu tarafından ‘8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde ‘Afet ve Kadın’ başlıklı panel düzenlendi. Bursa AB Bilgi Merkezi’nin organizasyonuyla Bursa’daki iş dünyası ve STK’ların kadın temsilcileri de panele çevrim içi olarak katıldı. Moderatörlüğünü Gazeteci Afşin Yurdakul’un yaptığı paneli, BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Abidin Şakir Özen, Meclis Divan Katibi Gülçin Güleç, TOBB Bursa KGK Başkanı Sevgi Saygın, Hizmet Ticaret Konseyi Başkanı Turgay Güler de takip etti. Akademisyenler, kadın örgütleri, ulusal ve uluslararası kuruluşların temsilcilerini buluşturan panelde, afet bölgesinde çeşitli sorunlarla mücadele eden kadınların yaşadıkları değerlendirildi.


    “AB, ilk günden itibaren yardım sağlıyor”

    Panelin açılışında konuşan Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut, “Avrupa Birliği ve üye ülkeler, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ilk gününden itibaren Türkiye’ye yardım sağlıyor. Avrupa Birliği şimdiye kadar en büyük arama kurtarma operasyonunu da mümkün olduğunca fazla hayatı kurtarmak için gerçekleştirdi” dedi.


    Ankara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü, Kent, Çevre ve Yerel Yönetimler Politikaları Kürsüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Algan da afet bölgesinde kadın olmanın önemine vurgu yaparak, “Afet bölgesinde hamile kadınlar var. Onlar için farklı bir mücadele söz konusu. Zor şartlar altında yaşayan kadınların sorunlarının çözümü için afet yönetiminde kadınların mutlaka yer alması gereklidir” diye konuştu.
    Sosyal Hizmet Uzmanı Kadın Koalisyonu Üyesi Gül Erdost, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Ofisi Toplumsal Cinsiyet ve Sosyal Diyalog Sorumlusu Dr. Ayşe Emel Akalın, Afet Yönetim Uzmanı Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği Kurucu Üyesi ve Yönetim Kurulu Başkanı Özden Işık da panelde görüşlerini paylaştı.


    “Yardım araçlarımızda bir psikolog ve kadın temsilci de bulunacak”

    Panel sonrası BTSO ev sahipliğinde katılımcılar, deprem bölgesindeki kadınların ihtiyaçlarına yönelik yürütülen yardım çalışmalarını görüştü. BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Abidin Şakir Özen, yaklaşık 14 milyonluk nüfusun hayatını doğrudan etkileyen bu büyük felaketin yaralarını sarmak için herkese büyük görevler düştüğünü ifade etti. Deprem anından itibaren seferberlik anlayışını harekete geçirerek kriz masası oluşturduklarını belirten Özen, “BTSO olarak 52 bini aşkın üyemizden aldığımız güçle afetten etkilenen vatandaşlarımızın desteğine koştuk. Bölgenin acil ihtiyaç duyduğu yardım malzemelerinin yer aldığı yaklaşık 600 tırı afet bölgelerine gönderdik. Erzak ve hijyen paketleri konusunda da yardım kampanyası başlattık. Depremzedelerimizin temel ihtiyaçlarından biri olan barınma konusunda da yaşam merkezimizi de hızla hayata geçirmeyi hedefliyoruz. Bursa AB Bilgi Merkezi’ne 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde düzenledikleri bu anlamlı etkinlik için de teşekkür ediyoruz” dedi.


    “Bursa 20 bin depremzedeyi misafir ediyor”

    BTSO Meclis Divan Katibi Gülçin Güleç, birliğin ve dayanışmanın önemini bu günlerde bir kez daha hatırladıklarını söyledi. Bursa’da 20 bine yakın depremzedenin bulunduğunu ifade eden Güleç, “Bin 200’e yakını otellerde, 2 bini de kamu kuruluşlarının misafirhanelerinde konaklıyor. Otellerde ve misafirhanelerde konaklayamayacak durumda olan depremzedelerimiz var. BTSO olarak Bursa’daki evlerde konaklayan depremzedelerimizin gerekli bilgilerini aldık. İhtiyaç duydukları erzak, hijyen ve çocuk paketi yardımlarımızı düzenli olarak yapacağız. Kadın temsilcilerimizle birlikte yardım araçlarında biz de bulunacağız. Vatandaşlarımızla birebir iletişim halinde olmak manevi olarak çok büyük bir değer katacaktır. Ayrıca 62 kadın psikolog arkadaşımız da depremzedelerimizle birlikte olacak. Her aracımızda bu arkadaşlarımız da olacak. BTSO çatısı altında gerçekleşen bu çalışmalarda Bursa iş dünyasının kıymetli kadın temsilcilerimizin de yanımızda olmasının çok değerli olduğunu düşünüyorum” şeklinde konuştu.


    “Elini taşın altına koyan güçlü kadınlar bizlerle birlikte”

    BTSO Meclis Üyesi ve TOBB Bursa Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Sevgi Saygın, yaşanan büyük afetin herkesi derinden sarstığını söyledi. Saygın, “Burada elini taşın altına koyan güçlü kadınlar bizlerle birlikte. Bu birlikteliğimizin süreceğinden de eminim. Biz kadınlara en büyük desteği bu birlik ve beraberlik ile sağlayacağız. Bursa iş dünyasının kadın temsilcilerimize bugüne kadar verdikleri emeklerden dolayı teşekkür ediyorum. Bundan sonraki süreçte de desteklerini sürdüreceklerinden hiç şüphem yok” ifadelerini kullandı.

    BTSO Hizmet Ticaret Konsey Başkanı Turgay Güler ise Bursa’daki depremzedeler için hijyen paketi yardım kampanyası başlattıklarını söyledi. Güler, Afet ve Kadın panelinin de toplumsal farkındalığın artırılması açısından önemli olduğunu belirterek, organizasyon için Bursa AB Bilgi Merkezi’ne teşekkür etti.

  • “Afete karşı dirençli şehirler oluşturacağız”

    “Afete karşı dirençli şehirler oluşturacağız”

    6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş depremlerinin ardından yaralar sarılmaya devam ediliyor. İçişleri bakanı Süleyman Soylu Kahramanmaraş Ulucamii meydanında konumlandırılan konteyner çarşıyı ziyaret etti. Buradaki planlamayla ilgili bilgi alan Soylu, incelemelerin ardından açıklamalarda bulundu.

    “10 bin esnafımıza çarşı yapılıyor”

    Bugün depremin 32. gününde olduklarını hatırlatan Bakan Soylu, “Şuanda Kahramanmaraş’tayız ve özellikle deprem sonrası çalışmalarımıza aralıksız hem devletimizin katkılarıyla hem sivil toplum kuruluşlarımızla hem yerel yönetimlerimizle devam ettiriyoruz. Deprem bölgesinde günde yaklaşık 3 milyon 775 bin yemek veriliyor. Bunun yanı sıra da 4 milyon 126 bin ekmek dağıtılıyor. Sadece 350 bin ekmek burada yani Kahramanmaraş’ta veriliyor. Yine bunun yanı sıra yeni bir uygulamamız var. Esnaf teşkilatlarımızla beraber, depremin etkilediği vilayetlerde toplantılar yapıldı ve buralarda yıkılan esnafların yerine geçici esnaf çarşıları oluşturulmaya başlandı. Kahramanmaraş merkezinde bin 350 civarında geçici esnaf çarşısı oluşturulmaya başlandı. Elbistan’da örnek olarak 3 çarşı yapmıştık, 4’üncüsü de bugün yarın hizmete girmiş olacak. Hatay’da da öyle. Toplam, 10 bin esnafımıza çarşı yapılıyor. Bunu 2 şekilde yapıyoruz. Bunun 2 bin civarındakini emlak konut kendisi yapıyor. Yaklaşık, 8 bin tanesini de AFAD ile birlikte illerimizle koordine ederek, bağışçılarla beraber gerçekleştiriyoruz. Toplam 10 bin esnafımıza, arkada gördüğünüz gibi, çarşılarda olduğu gibi hem gelip, yıkılan iş yerlerinin yerine eşyasını, malını koyarak, ticaretine başlayacak. Berberse tıraşına, terziyse dikimine başlayacak. Yeni iş yerleri yapılana kadar, şehrin çeşitli yerlerinde esnaf teşkilatlarıyla yapılan istişareler çerçevesinde hem onların belirlediği alanlara ait olabilecek şekilde onların belirlediği ticari kategorilere ait olacak şekilde gerçekleştirilmektedir. Biraz önce de Kocaelili hemşerilerimizin yaptığı ilk esnaf çarşısını gördük. Şuanda yaklaşık 5 binin yapımına başlandı. Zannediyorum 10 gün içerisinde biter. Diğer 5 bini de diğer 10 gün içerisinde biter. Böylece biraz esnaf hareketliliği de oluşmuş olacak” diye konuştu.

    “1 milyon 70 bin kişiye 10’ar bin lira ödenmiş durumda”

    Kahramanmaraş’ta kuru gıdacılara yönelik de geçici bir hal yapıldığını vurgulayan Soylu, “O da hemen çalışmaya başladı. Bunun yanı sıra, deprem bölgesinde toplamda 203 sosyal market var. Bu 203 sosyal market vatandaşlarımızın özellikle giyimden, diğer tüm ihtiyaçlarına kadar hepsini karşılıyor ve devam ettiriyor. Şuana kadar, az hasarlı, orta hasarlı, ağır hasarlı, evi yıkılan ve yıkılacak olan vatandaşlarımızı her bir ev başına kiracı ev sahibi fark etmez, 1 milyon 70 bin kişiye 10’ar bin lira ödenmiş oldu. Şimdi, yine Cumhurbaşkanımızın kamuoyuna duyurmasıyla birlikte, burada bir incelik var evi taşınacak olanlar, yani biliyorsunuz orta hasarlıların evi girilecek durumda değil, onlar taşınacak, ağır hasarlıların evleri taşınacak. Evi acil yıkılacak olanların evleri taşınacak. Evi yıkılmış olanlar zaten doğal olarak taşınacak. Bunlara 15 bin lira taşınma ücreti verilecek. Yani bunların da ödenmesine başlandı. Şuana kadar 129 bin aileye ödeme yapıldı. Hasar tespitlerimizin önemli bir bölümü sona erdi. Özellikle Malatya’daki deprem, Defne’deki deprem, sonradan gerçekleşen depremler ve artçı sarsıntılar sebebiyle hasar tespitleriyle ilgili bazı alanlarda özellikle, az hasarlı ve orta hasarlı binalara tekrar bir tespit yapılıyor. Bunların her birisi e-devletten yayınlanacak” şeklinde konuştu.

    “Sistemde hasarları görünmeyenler afet koordinasyon merkezlerine müracaat etsinler”

    Sistemde bazı evlerin hasarlı olduğu halde hasarsız görülebileceğinin altını çizen Soylu, “Bunun sebebi de şudur. Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi’nde (MERNİS) Türkiye’deki bütün evler kayıtlıdır. Yalnız kayıtlı olmayan evler şunlardır. Bir, 2018 sonrası yapılan kaçak yapılar kayıtlı değildir. Eğer vatandaşlarımız sistemde hasarsızlığını görmüyorsa muhakkak kaymakamlıklarımızın ve valiliklerimizin önünde bulunan afet koordinasyon merkezlerine müracaat etsinler. Bu şu demektir. Oradaki müracaat merkezlerinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın elamanları da yine orada tüm elektrikten, suya kadar acil yardım ödeneklerine kadar zarar tespitlere kadar bütün hepsine müracaat edebilirler. Bunların bu müracaatları kabul ediliyor. Bunu yaparken hasar tespitlerinde itirazı olanlar da buraya müracaat edecekler.

    Hasar tespitlerinde görünmüyorum diyenlerde buraya müracaat edecek. Birinci sebep, eğer evi imarda görünmüyorsa, daha önce yapılmışsa ve planlı değilse gidip oraya müracaatını yapabilir, biz o vatandaşlarımıza da yardımcı olacağız. İkincisi bazen geçmişte kaldığı için suyun adresi veya elektrik adresi farklı olabilir. Vatandaş kendi adresine girdiği zaman onu orada görmediğini zannedebilir. Onun için bunun önemli bölümü doğrudur, yani şu anda e-devlette bu adresler doğrudur ama yüzde 10’unda geçmişte kalan adres, yeni adresiyle çakışmadığı için bir eksiklik söz konusu olabilir. Onunla da yine bu itiraz merkezlerine gidecekler, buralara o adreslerine verecekler hem hasar tespitlerinin nasıl kendi binalarıyla karşılaştığını görecekler hem de eksiklikler varsa yeniden hasar tespitini yapmış olacağız yada yapılmışsa hasar tespitini o adresin üzerine geçirmiş olacağız. Bu konuda herhangi bir telaşa, herhangi bir sıkıntıya gerek duymasınlar. Müracaat merkezleri bunun hepsini alacaklar. Eksik olan varsa da anında düzeltilecek. Eksiklik sebebiyle hesaplarına para yatmayanlara da paraları yatmış olacak. Bu merkezlerimiz her ilde her ilçede her bölgede tamamen bunun için kurulmuş durumdadır. Bu bilgilendirmeleri mümkün olan ölçüler içerisinde hem AFAD’ın mesajlarıyla hem AFAD’ın resmi hesaplarıyla yaymaya çalışıyoruz. El birliğiyle toparlanacağız” ifadelerini kullandı.

    “Afete karşı dirençli şehirler oluşturacağız”

    Sadece Kahramanmaraş’ta 4 bin 600’ün üzerinde mobil tuvalet olduğunu kaydeden Soylu, “Bin 300’ün üzerinde mobil banyomuz var. Yaklaşık bine yakın çamaşır makinemiz var. Bütün merkezlerimizde bunu sağlıyoruz. Bütün her şeyle teker teker ilgileniyoruz. Bazı meseleler peşi sıra geliyor olabilir. Bazı meseleler aynı anda oluyor olabilir ama bütün bunlarla tek tek ilgilendiğimizi deprem bölgesindeki vatandaşlarımıza ifade ediyoruz. Önümüz Ramazan ayı. Ramazanla ilgili bu bölgelerin tamamında planlama yaptık. Var olan belediyelerimiz neler yapacaklar, iftarlar nasıl verilecek. Oruç tutmayan hastalarımıza günlük yemekler nasıl verilecek. Sahurlar nasıl yapılacak. Bütün bu planlamaların tamamı 4-5 gündür yaptığımız toplantılarla değerlendirildi. Bir Ramazan planlaması gerçekleştirildi. Çadır kentlerimizde, konteyner kentlerimizde eğitim planlamamız başladı. Milli Eğitim Bakanlığımız hepsiyle tek tek ilgilenmektedir.

    Çocuklarımızı eğitimden geri bırakmamak için ellerinden gelen bütün gayretleri yapıyorlar. Bütün süreçleri ortaya koyuyorlar. Konteyner kentlere öncelikle yakınların kaybeden vatandaşlarımızı yerleştiriyoruz. Yaşlılar, engelliler, şehit ailelerini de ilk grupta yerleştiriyoruz. Tabi ardından da elbette ki devletin uzun zamandan beri yardımda bulunduğu insanları sıralayarak yerleştirmeye devam ettiriyoruz. Şu ana kadar konteyner planlamaları yaptığımız alanların yüzde 70’inin alt yapısını tamamladık. Konteynerlerimiz de üretildikçe geliyorlar ve vatandaşlarımızı bu sıralaya göre yerleştiriyoruz, yerleştirmeye de devam edeceğiz. Bir taraftan esnaflarımıza geçici çarşılar kuruyoruz. Geçmiş olsun dileklerimizi bir kez daha iletiyoruz. Cenabı Allah yardımcımız olsun. Milletçe bu afetin altından birlikte kalkacağız. Afete karşı dirençli şehirler oluşturulacak. Afete karşı dirençli toplum olacak. Bunu da hep beraber sağlayacağız. Bunu birisi gelip bize vermeyecek. Hep beraber çalışacağız, didineceğiz, bunun altından kalkacağız” diyerek sözlerini tamamladı.

  • Afet bilinci mahallelere yayılıyor

    Afet bilinci mahallelere yayılıyor

    Gönüllü olan vatandaşlara Bursa Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği ile birlikte toplamda altı saat sürecek programla; afet farkındalık eğitimi, afet teorik yönlendirme eğitimleri, çadır kurma, telsiz eğitimi, lojistik eğitimi ve taşıma teknikleri eğitimi verilecek.


    Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, Türkiye’nin yaşadığı büyük depremlerin ve meydana gelen doğal afetlere karşı hazır ve tedbirli olmanın önemine değinirken, “Araştırmalara göre afetten sonra kurtarılanların yüzde 95’i, eğitimli çevre sakinlerinin ilk müdahalesi ile hayata dönüyor. Bu nedenle gerekli eğitimleri almak büyük önem taşıyor. Gemlik Belediyesi olarak bu gerçekten hareketle Mahalle Afet Gönüllüleri Derneği (MAGDER) işbirliğiyle Mahalle Afet Gönüllüsü Eğitimlerimiz başlıyor. Öncelikle her mahallede ardından da her sokakta gönüllülerden oluşan ekipler kurmak istiyoruz. Tüm hemşehrilerime bu eğitimlere katılma çağrısında bulunuyorum” dedi.


    Eğitimlerin Pazartesi, Çarşamba, Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri yapılacağını ifade eden yetkililer, eğitimlerin 50 kişilik sınıflarda toplamda 6 saat süreceğini belirtti. Vatandaşlar, detaylı bilgi ve kayıt için Gemlik Belediyesi web sayfasında bulunan http://kayit.gemlik.bel.tr/ linkinden formu doldurulabilir.

  • ‘Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konut seferberliği başladı’

    ‘Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konut seferberliği başladı’

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kilis’te gerçekleştirilen toplantının ardından basın açıklamasında bulundu. Bakan Kurum, “Bugün depremin 17. günündeyiz. Depremin yıkıcı etkisini bizzat hisseden şehirlerimizden birisi de Kilis oldu. Depremde vefat eden kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Millet olarak hepimizin, hepinizin başı sağ olsun. Devletimiz 1. dakika itibariyle, tüm kurum ve kuruluşlarıyla beraber deprem bölgesinde, bir seferberlik şuuruyla kardeşlerimiz için çalışıyor” diye konuştu.

    Depremin ilk anından itibaren Gaziantep’te olduklarını, buradaki arama kurtarma, insani yardım ve hasar tespit çalışmalarından sonra gittikleri her bölgede hem hasar tespit çalışmalarını incelediklerini, hem de yeni konutların inşa edileceği yerleri belirlediklerini söyleyen Bakan Kurum, “Artık yeniden inşa ve ihya dönemindeyiz.

    Ülke ve millet olarak depremin yaralarını en doğru şekilde sarıyoruz. Devletimiz hasar tespit, insani yardım, geçici barınma alanlarının inşası ve yeni konutların inşası noktasında 11 ilimizde çalışmalarını en hızlı şekilde yürütüyor. Biz de Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak her bir kardeşimizi yeni sıcak yuvalarına kavuşturmak için, tüm ekibimizle gece gündüz demeden çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

    “507 bin bağımsız bölümden oluşan 156 bin binayı yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik”

    Hasar tespit çalışmaları hakkında da bilgi veren Bakan Kurum, vatandaşların acil ihtiyaçlarına hızlıca cevap verirken, barınma ve diğer sorunlarını da kalıcı olarak giderecek adımlar attıklarını söyledi. Bu noktada hedeflerinin bir yandan geçici barınma alanlarını inşa ederken, diğer yandan da hasar tespitleri bir an evvel nihayete erdirmek olduğunu söyleyen Bakan Kurum, şöyle devam etti:

    “Deprem bölgesindeki her yerde, 7 bin 350 uzman personelimiz harıl harıl çalışıyor. Şu ana kadar toplam 4 milyon 371 bin bağımsız bölümden oluşan 1 milyon 188 bin binayı inceledik. 507 bin bağımsız bölümden oluşan 156 bin binayı yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik. Kilis’imizde de 1.575 binada 2.366 bağımsız bölümü yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olarak tespit ettik. Hasar tespit noktasında şunu da ifade etmek isterim. 6.4 lük depremden sonra Antakya, Defne ve Samandağ’da bugüne kadar incelenmiş olan; 43.624 bina ve 125.187 bağımsız bölümden oluşan; orta hasarlı, az hasarlı, hasarsız tüm yapıları tekrar inceleyeceğiz. Yine diğer bölgelerden talep oldukça oralarda da tekrar tespit yapacağız. Bir yandan tespitler devam ederken, tabi bir yandan da biz, konutları, iş yerleri ve kültürel varlıklarıyla şehirlerimizin ihyasına başlamış durumdayız.”

    Bugün yeni yuvaların inşası noktasında çok önemli bir toplantı gerçekleştirdiklerini hatırlatan ve Türkiye’nin önde gelen “inşaat malzeme sektörü” temsilcileriyle ve dernekleriyle bir araya geldiklerini söyleyen Bakan Kurum, “Orada kendilerine de ifade ettim. Tüm yapı sektörümüzle el ele verip, bu zorlu süreci milletimizin lehine en doğru şekilde yöneteceğiz. Sektörümüz de bu konuda sorumluluk alacak. Bu iradeyi de sektör temsilcilerimiz toplantıda ortaya koydular. Biz hep birlikte hareket etmek zorundayız.

    Milletimizin menfaatleri doğrultusunda hareket etmek zorundayız. Çünkü depremzede kardeşlerimizi bir an önce sıcak yuvalarına kavuşturmak hepimizin üzerine vazifedir. Bu kararlılığı da hep birlikte ortaya koyduk. Aksi bir durumu hep birlikte takip edeceğiz ve asla fiyat artışlarına izin vermeyeceğiz. Bunu da bütün kamuoyunun bilmesini isterim. Ben bu anlamda sektör temsilcilerimize de hassasiyetlerinden dolayı teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

    “2 ay içerisinde, 200 bini konut ve 70 bini köy evi olmak üzere toplam 270 bin vatandaşımızı ailesiyle birlikte ev sahibi yapmak için inşa çalışmalarımıza başlıyoruz”

    Dün, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı ve Bakanlık olarak 200 bin konutun, tüm mikro-bölgeleme, jeolojik ve zemin etütlerini tamamladıklarını ve buna göre yer seçimini yaptıkları alanlarda, ilk konutların sözleşmelerini imzaladıklarını söyleyen Bakan Kurum, bu çerçevede Gaziantep Nurdağı’nda 456, İslahiye’de 399, Adıyaman Kâhta’da 297, Kilis Merkez’de 645 olmak üzere toplam 1.797 yeni yuvanın sözleşmelerini imzaladıklarını ve inşa sürecine başladıklarını kaydetti. Bugün de Adana Sarıçam’da 590, Gaziantep’te 600, Hatay Altınözü’nde 364, Kahramanmaraş Afşin’de 501, Pazarcık’ta 518, Şanlıurfa Birecik’te 534 olmak üzere, 3.107 yeni yuvamızın sözleşmelerini tamamladıkları bilgisini veren Bakan Kurum, yapım aşamasına geçtiklerini belirterek “Şehir merkezlerimizi nasıl 1 yıl içerisinde ayağa kaldıracaksak, köylerimizi de bu süreçte ayağa kaldıracağız. Bu çerçevede ilk etapta Osmaniye’de 1361, Adana’da 701, Adıyaman’da 8 bin 21, Diyarbakır’da 2 bin 927, Elazığ’da 386, Hatay’da 14 bin 141, Kahramanmaraş’ta 12 bin 135, Malatya’da 17 bin 990, Şanlıurfa’da 2 bin 54, Gaziantep’te 9 bin 130, Kilis’te 1002 olmak üzere toplamda 70 bin köy evimizi ahırıyla, bahçesiyle, parkıyla yaparak hak sahiplerine teslim edeceğiz. 2 ay içerisinde, 200 bini konut ve 70 bini köy evi olmak üzere toplam 270 bin vatandaşımızı ailesiyle birlikte ev sahibi yapmak için inşa çalışmalarımıza başlıyoruz. İlerleyen günlerde diğer konutlarımızla ilgili müjdeleri de milletimizle paylaşmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

    “Ben yeni yuvalarımız, yeni köy evlerimiz şimdiden hayırlı olsun diyorum”

    Dünkü konut sözleşmelerinden sonra, artık 11 ildeki Cumhuriyet tarihinin en büyük afet konutu seferberliğinin fiilen başladığını söyleyen Bakan Kurum, sözlerini şöyle tamamladı: “Bu dönüşümle birlikte şehirlerimizin geleceğini, 100 yılını planlayacak ve afetlere karşı dirençli şehirleri hep birlikte kuracağız. Çevre düzenlemesiyle, parklarıyla, bahçeleriyle, camileriyle ve okullarıyla, sosyal donatı alanlarıyla vatandaşlarımıza yeni yaşam alanlarını teslim edeceğiz. İnşallah, ardı ardına, diğer il ve ilçelerimizde de sözleşmelerimizi yapmaya devam edeceğiz.

    Zemin artı 3-4 katı geçmeyecek şekilde inşa edeceğimiz tüm konutlarımızı süratle tamamlayacağız, 1 yıl içerisinde yeni yuvasına kavuşmayan tek bir depremzede kardeşimiz kalmayacak. Evlerimizi inşa edene kadar hiçbir vatandaşımızı mağdur etmeyeceğiz. Eşya, taşınma, kira yardımı gibi tüm yardımları yapacağız. Konteyner kentlerde kalmak isteyen vatandaşlarımız için de altyapı çalışmalarımızı tamamlıyoruz. Milletimiz müsterih olsun. Maddi-manevi vatandaşımızın tüm ihtiyaçlarını devletimizin tüm imkanlarıyla karşılayacağız.”

  • “Afetzede Barınma Desteği” başvuruları başladı

    “Afetzede Barınma Desteği” başvuruları başladı

  • Gönüllü gençler deprem bölgesinde

    Gönüllü gençler deprem bölgesinde

    Geçtiğimiz hafta sabaha karşı Kahramanmaraş merkezli 04.17’te 10 ilde ağır yıkımlara neden olan asrın felaketi sonrası Türkiye yaraların sarılması için 7’den 77’ye ayağa kalkarken, gönüllü gençler de depremzedeler için seferber oldu.

    Çanakkale’den 3, Saray’dan 4, Çerkezköy’de 6 kişilik ekip, 4 araçla yükledikleri portatif ahşaplarla 150 portatif çadır kurmak için deprem bölgesine gitti. Gençler, Saray’da bungalov ev üretimi yapan bir firmanın kendilerine sağladığı imkânla götürdükleri portatif ahşapları birleştirerek çadırları kurdular.

    Kırıkhan’da 2 günde kurdukları çadırları branda ile kapatan gençler, içerilerine 100 semaver, battaniye, yorgan, çay, şeker ve gıda yardımları da koydular. Malzemeleri afetzedelere dağıtılmak üzere yetkili mahalle muhtarlarına teslim eden gençler bölgeden döndüler.

  • Bursagaz’dan afetler öncesi alınacak tedbirler

    Bursagaz’dan afetler öncesi alınacak tedbirler

    Bursagaz, deprem, yangın, sel gibi afet durumlarında doğal gaz ile ilgili yapılması gerekenler konusunda abonelerini bilgilendirmeye devam ediyor.
    Bursagaz’dan yapılan açıklamada, muhtemel tüm afetlerden önce alınacak tedbirlerin afet sırasında ve sonrasında abonelere kolaylık sağlayacağı vurgulandı. Alınması gereken tedbirler şu şekilde belirtildi; “Bursagaz’ın onayı olmadan doğal gaz tesisatlarında herhangi bir değişiklik yapılmamalı. Doğal gaz bina/daire giriş vanasının yeri öğrenilmeli. Doğal gaz yakıcı cihazlar sallanmayacak ve herhangi bir sarsıntıda yer değiştirmeyecek şekilde monte edilmeli. Kombi, şofben, radyatör ve boruların montajının yapılacağı duvar, nemlilik, eğim, uygunluk açısından uzmanlara kontrol ettirilmelidir.”

    Herhangi bir afet yaşanması durumunda ise; “Afet riski ortadan kalktıktan sonra doğal gaz bina ve daire girişindeki vana kapatılmalı. Gaz kaçağı ihtimaline karşı kapı ve pencereler açılmalı. Kıvılcım oluşturabileceği için elektrik düğmeleri açılıp kapatılmamalı. Telefon, asansör ve kapı zili kullanılmamalı. Şofben, kombi gibi doğal gaz yakıcı cihazlar, bacalar ve havalandırma menfezleri kontrol edilmeli. Bacalı cihazlar ve bacalar ise yetkili firmalara kontrol ettirilmeli. Esnek bağlantı boruları kontrol edilmeli, sızdırmazlık özelliğini yitirmiş olanların yetkili firmalarca değiştirilmesi sağlanmalı. Herhangi bir yangın anında ise hemen itfaiye ile 187 Doğal Gaz Acil Hattı aranmalı ve bina girişinde bulunan vanadan doğal gaz akışı kesilmeli.”

    Yapılan açıklamada afet sonrasında dikkat edilmesi gereken noktalar ise şöyle sıralandı; “Deprem sonrasında doğal gaz yakıcı cihazların baca bağlantı noktaları, esnek bağlantı hortumları ve doğal gaz tesisatları mutlaka kontrol edilmeli. Herhangi bir uygunsuzluk tespiti halinde tesisatlara ve cihaza müdahale edilmemelidir. Kontrollerin ve eksiklerin giderilmesi için yetkili iç tesisat firmaları ve yetkili servislerle iletişime geçilmeli. Yetkili iç tesisat firmaları ve yetkili servislere www.bursagaz.com web sitesinden ya da https://www.bursagaz.com/sertifikali-firmalar1 linkinden ulaşılabiliyor.”
    Afetlere karşı uygulamalarını sürekli geliştiren Bursagaz, SCADA merkezi sayesinde, muhtemel afetlerde veya oluşabilecek herhangi bir tehlike durumunda gerekli olan noktalarda vanaların açılıp kapatılması, istasyonların açılıp kapatılması gibi işlemlerle müdahale edebiliyor ve bu işlemlerle ilgili raporları alabiliyor. Böylelikle muhtemel doğal afetlerden kaynaklı durumlarda anında gerekli tedbirler alınarak, doğal gazdan kaynaklanabilecek tehlikeler önlenebiliyor.

  • Yıldırım tüm ekipleriyle afet bölgesinde

    Yıldırım tüm ekipleriyle afet bölgesinde

    Yıldırım Belediyesi, Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve Gaziantep, Malatya, Batman, Bingöl, Elazığ, Kilis, Diyarbakır, Mardin, Siirt, Şırnak, Van, Muş, Bitlis, Hakkari, Adana, Osmaniye, Hatay’da da yıkımlara neden olan depremler sonrasında seferberlik etti. Depremin yaralarının sarılması ve bölge sakinlerine destek olmak için çalışmalarını yoğunlaştıran Yıldırım Belediyesi’nin yaşanan felaketin hemen ardından bölgeye sevk edilen 30 kişilik Arama Kurtarma Ekibi, arama kurtarma çalışmalarına başladı. Bununla birlikte 120 kişilik gönüllü ekibi, iş makineleri ve yardım malzemeleri de deprem bölgelerine sevk edildi. Depremzedelere sıcak yemek sağlayacak 5 kişilik mutfak ekibi de bugün deprem bölgesine gönderildi.


    Bölgede yaşanan afetin acısını en derinden hissettiklerini belirten Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, yaşanan felaketin acılarını hep birlikte saracaklarını vurgulayarak, “Depremin yaşandığı andan itibaren ilgili birimlerini teyakkuz haline geçirerek tüm imkanlarımızı seferber ettik. AFAD yetkilileri ile sürekli irtibat halindeyiz. Onlardan aldığımız bilgiler ve talepler çerçevesinde ihtiyaç duyulan ekipman, personel ve yardım malzemelerini hızlı bir şekilde deprem bölgesine sevk ediyoruz. Deprem bölgesine şuana kadar; 1 tam donanımlı arama kurtarma aracı, 1 arazi tipi kurtarma aracı, 2 kamyon malzeme donanım aracı, 5 personel taşıyıcı otobüs 2 iş makinesi, 2 lowbed, 1 transporter araç aşevi kurulumu için, 1 kurtarma köpeği, 30 kişilik arama kurtarma personeli, 26 kişilik inşaat personeli, 78 kişilik yerel destek personeli, 7 şoför, 3 operatör ile birlikte 1 TIR kıyafet battaniye bebek bezi, yakacak, soba, hijyen malzemesi ve erzaktan oluşan yardım malzemesi deprem bölgesine sevk edildi. Sadece belediyemiz değil Yıldırımlı hemşerilerimiz de depremin ilk saatlerinden itibaren bir yardım seferberliği başlattı. Herkes kendi imkânı nispetinde yardım ve destekte bulunmak için çaba sarf ediyor. Bu yardım çalışmalarını koordine ederek, hangi bölgemizde neye ihtiyaç varsa onu oraya sevk ediyoruz. Birlik, beraberlik, yardımlaşma ve dayanışma ile bu zor günleri birlikte atlatacağız” diye konuştu.