Etiket: Afganistan

  • Bakan Çavuşoğlu’ndan Kabil Havalimanı açıklaması

    Bakan Çavuşoğlu’ndan Kabil Havalimanı açıklaması

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kabil Havalimanı’nın işletilmesine ilişkin, “Şimdi Taliban’dan ve bazı ülkelerden de bizimle iş birliği konusunda talepler var. Bunların hepsini değerlendiriyoruz. Herkesin emin olacağı şekilde güvenliğin tesis edilmesi gerekiyor. Bunu Taliban’a ilettik. Özellikle havaalanının içinde güvenliğin tesis edilmesi gerekiyor” dedi.

    Bakan Çavuşoğlu, Hollanda Dışişleri Bakanı Sigrid Kaag ile bakanlıkta bir araya geldi. Bakan Çavuşoğlu ve Kaag, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Çavuşoğlu, Kaag’ın ‘Dışişleri Bakanı’ olarak Türkiye’yi ilk defa ziyaret ettiğini belirterek, “Gündem maddemiz Afganistan oldu. Siyasi süreç, güvenlik ve tahliyeleri ele aldık. En büyük temennimiz, Afganistan’da istikrarın sağlanmasıdır. Afganistan’daki tüm taraflar ve 3’üncü ülkelere bu yönde mesajlarımızı vermeye devam ediyoruz. Çok ciddi açlık tehlikemiz var. İnsani yardımları doğrudan Afgan halkına ulaştırmalıyız. Hem bölgemizi hem de ötesini tehdit edebilecek gelişmeler olabilir, kriz derinleşirse. Göç dalgasına daha önce de vurgu yapmıştık. Bu konuda uluslararası toplumun ortak hareket etmesi gerekir. Özellikle Afganistan’ın komşusu olan ülkelere nasıl yardım yapabiliriz, nasıl iş birliği yapabiliriz bunların değerlendirilmesi lazım. Havaalanının işletilmesi konusunda neler yapılması gerekiyor, bugün bu konudaki düşüncelerimizi de paylaştık” diye konuştu.

    Bakan Çavuşoğlu, Hollanda ile ekonomik iş birliğinin de geliştiğine vurgu yaparak, “Ekonomik iş birliğimiz gelişiyor, karşılıklı yatırımlarımız artıyor” dedi.

    KABİL HAVALİMANI’NIN İŞLETİLMESİ

    Bakan Çavuşoğlu, Kabil Havalimanı’nın işletilmesine ilişkin, “Kolay bir sorun değil. Sorunun üstesinden gelebilmek için iş birliği şart. Atılacak adımların hep beraber koordine edilmesi gerekiyor. Tek başına Türkiye ya da Katar’ın üstleneceği mesele değil. Havaalanının işletilmesi için nasıl adım atılabilir? Çözüm iki aşamalı olabilir, biri askeri uçuşlar için. Pistlerdeki sorunun giderilmesiyle askeri uçakların tahliyesi için kullanıma açık olabilir. Böylelikle havaalanındaki durum test edilebilir. Ticari uçuşların gerçekleşmesi için şartların oluşması gerekir. Şimdi Taliban’dan ve bazı ülkelerden de bizimle iş birliği konusunda talepler var. Bunların hepsini değerlendiriyoruz. Herkesin emin olacağı şekilde güvenliğin tesis edilmesi gerekiyor. Bunu Taliban’a ilettik. Özellikle havaalanının içinde güvenliğin tesis edilmesi gerekiyor. Bu konuda uzman şirketler de var. Bavulların taranması, insanların cihazdan geçirilmesi gibi işlemlerin yapılması konusunda herkesin güvenebileceği şekilde burada tedbirlerin alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    ‘AB’NİN, ‘BİZ PARA VERİRİZ BU İŞ ÇÖZÜLÜR’ ANLAYIŞINDAN VAZGEÇMESİ LAZIM’

    Bakan Çavuşoğlu, AB ile göç mutabakatına ilişkin şöyle konuştu:

    “Sizlerin de samimiyetine güvenerek çok samimi konuşmak istiyorum. 2016 yılında, 18 Mart’ta Avrupa Birliği ile ortak sorun olan göç konusunda bir mutabakata vardık. O günden bugüne bunu defalarca belki söylemişizdir ama bir kere daha burada vurgulamak istiyorum, Türkiye olarak biz üzerimize düşeni yaptık. Avrupa ülkelerine giden göçmen sayısı yüzde 95 oranında azaldı. Maalesef AB kendi yükümlülüklerini yerine getiremedi. Buna bürokrasi deyin, buna ülkeler arasındaki farklı tutumlar deyin ki bu tutumlar bugün eskisinden daha iyi değil. Sonuçta bu mutabakatın ortak deklarasyonu güncellemesi konusunda hemfikir kaldık. Sayın Cumhurbaşkanımızın 9 Mart 2019’da Brüksel’e yaptığı ziyarette, Cumhurbaşkanımızın AB’nin 2 lideri Charles Michel ve Ursula von der Leyen tarafından mutabakata bağlandı. Daha sonra biz bu konuda, yani göç mutabakatının güncellenmesi konusunda düşüncelerimizi ve önerilerimizi bir ay içinde AB’ye ilettik. AB, aradan bir yıl geçmesine rağmen, bir yıl geçtiği halde bile bize dönüş sağlamadı. Hiçbir şekilde dönmedi. AB o zaman şöyle düşünüyordu, ‘nasıl olsa şimdi koronavirüs var, insanlar hareket edemez.’ Dolayısıyla ‘acele etmeyelim’ anlayışı içinde oldular. Daha sonra ise biz ısrarla artık bunu güncellememiz gerektiğini hatırlatınca, en son zirvede AB tek taraflı bir karar aldı. Yani Türkiye’ye 3 milyar Euro daha verelim gibi bir karar aldı. Bu sadece bir karar. Açıklamanın içinde geçtiği için söylüyorum. Basit formüllerle ya da anlayışlarla bu işin üstesinden geliriz, biz para veririz bu iş çözülür anlayışından AB’nin vazgeçmesi lazım. Gerçekçi çözümler üretmemiz lazım. Şu anda Afganistan’da yaşayan Afganlara ve komşu ülkelerdeki Afganlara yapacağımız yardımlar dahil, biz düşüncemizi AB’ye ilettiğimiz halde kapsamlı bir şekilde güncellenmesi konusunda olumlu bir adım göremedik maalesef. Afganlar konusunda ‘biz para veriyoruz, Afganları ülkede tutun, gelmesin’ anlayışı olursa böyle bir iş birliği olmaz. Birçok konuyu kapsayacak şekilde göç mutabakatını güncellememiz lazım. ‘Basit formüller ya da anlayışlarla biz üstesinden geliriz’ anlayışından AB’nin vazgeçmesi lazım.”

    ‘BİZİM ÜLKEMİZDE KALMASI MÜMKÜN DEĞİL’

    Bakan Çavuşoğlu, tahliyeler ve Afgan mültecilere ilişkin, “Oradaki şartlara göre tahliye isteyenlerin sayısı değişebiliyor. Vatandaşlarımızı ve tahliye isteyen farklı ülkelerin vatandaşlarını ülkemize getirdik. Havaalanında askerlerimiz varken birçok ülkenin tahliyesine de yardım yaptık. Türkiye’de de haberler çıktı. Türkiye olarak biz göçmen konusunda ahlaki ve insani sorumluluğumuzu fazlasıyla yerine getirdik. Herhangi bir ülkenin tahliye edeceği Afganların, bizim ülkemizde kalması mümkün değil. Böyle bir teklif gelmedi, gelse de kabul etmeyeceğimizi söylüyoruz. Gerek inceleme, vize ya da başka sebeplerle Afganların ülkemizde geçici olarak kalmasını kabul etmeyeceğiz. Böyle bir teklif gelmedi, Hollanda’dan da gelmedi” dedi.

    ‘AFGAN HALKINI YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ’

    Hollanda Dışişleri Bakanı Sigrid Kaag, Türkiye ile çok güçlü ikili ilişkileri olduğunu belirterek, “Türkiye, çok büyük bir rol oynuyor. Çok güçlü ikili ilişkilerimiz var. Uzun yıllar NATO’da müttefikiz. Gerçekten Afganistan halkı için de birlikte çalıştık. Afgan halkını yalnız bırakmayacağız. Burada hakların ve ihtiyaçların belirlenmesi son derece önemli. Afganistan bir kez daha terörist gruplarla ilgili merkez olmaz. DEAŞ gibi örgütlere ev sahipliği yapamaz. Herhangi bir şekilde Hollanda olarak hem teknik hem de güvenlik konusunda her türlü desteği vermeye hazırız. Buradaki havalimanının hem insani yardım uçakları hem de tahliyeler için desteğimiz sağlayacağız” diye konuştu.

  • Afganistan’dan tahliye edilen asker kafilesi Türkiye’de

    Afganistan’dan tahliye edilen asker kafilesi Türkiye’de

    Türk askerinin Afganistan’dan tahliyesi başladı. Pakistan’ın başkenti İslamabad’dan havalanan askerlerin de içinde bulunduğu ilk uçak Ankara’ya indi.

    Türkiye, askerlerini Afganistan’dan tahliye ediyor. Taliban’ın ülkedeki yabancı askeri güçlerin çekilmesi için 31 Ağustos’a kadar tanıdığı sürenin sona ermesine yaklaşık bir hafta kala Türkiye, askerlerin tahliyesine başladı. Kararla birlikte Afganistan’daki yaklaşık 500 Türk askeri Türkiye’ye dönecek.

    Türk Hava Yolları (THY), Afganistan’dan gelen askerleri de taşıyan ilk tahliye uçağının 345 kişi ile Pakistan’ın başkenti İslamabad’dan havalandığını duyurdu. Saat 11.45’te Ankara Esenboğa Havalimanı’na inen uçak daha sonra İstanbul’a devam edecek. Bugün planlanan bir uçuş daha olduğu öğrenildi.

    AFGANİSTAN’DAN TÜRKİYE’YE DİREKT UÇUŞ OLMAYACAK

    Afganistan’dan Türkiye’ye direkt uçuş olmayacağı; Özbekistan, Tacikistan ya da Pakistan üzerinden Türkiye’ye gelineceği belirtiliyor.

    Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türk askerinin Afganistan’dan tahliye operasyonunun 24 ya da 36 saat içerisinde tamamlanacağını söyledi.

    BAKAN AKAR’DAN TAHLİYE AÇIKLAMASI

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Türk askerinin Afganistan’dan tahliyesine ilişkin açıklama yaptı.

    Afganistan’da kendisine verilen görevi başarıyla yerine getirmenin gururuyla Mehmetçiğin Afganistan’dan tahliyesine başlandığını dile getiren Akar, şunları söyledi:

    “Havaalanında olağan dışı yoğunluğa ve şartlara rağmen önemli bir aksaklık olmadan TSK personeli planın aksaksız uygulanması için her türlü gayreti göstermektedir. Faaliyetlerimize sağladıkları destekten dolayı dost ve kardeş Pakistan ve Tacikistan ile bölgede beraber çalıştığımız müttefiklerimize teşekkür ediyoruz. Dışişleri Bakanlığı ve ilgili kurumlarla koordineli olarak, faaliyetlerimiz mevcut tahliye planlarımız çerçevesinde devam etmektedir.”

    İLK UÇAK SAAT 11.45’TE İNDİ

    Öte yandan THY Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamaya göre, Afganistan’dan tahliyesine karar verilen Türk askerlerini taşıyan ilk uçak havalandı.

    THY’nin 345 yolcu taşıyan TK6889 sefer sayılı uçağı, Ankara Esenboğa Havalimanı’na saat 11.45’te iniş yaptı.

  • Taliban 31 Ağustos’a kadar süre verdi

    Taliban 31 Ağustos’a kadar süre verdi

    Taliban sözcüsü Zabihullah Mücahid, ABD’nin Afganistan’daki tahliyesini Biden yönetiminin tüm Amerikan birliklerini geri çekmek için belirlediği 31 Ağustos tarihine kadar tamamlaması gerektiğini açıkladı. Taliban sözcüsü, ABD’nin olası bir erteleme talebini kabul etmeyeceklerini bildirdi.

    Taliban Sözcüsü Zabibullah Mücahid, Afganistan’dan tahliyelerin, yabancı güçlerin geri çekilmesi için belirlenen 31 Ağustos’a kadar tamamlanması gerektiğini söyledi.

    Mücahid, Kabil’de düzenlediği basın toplantısında yerli ve yabancı gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Taliban Sözcüsü, Afganistan’dan tahliyelerin, yabancı güçlerin geri çekilmesi için belirlenen 31 Ağustos’a kadar tamamlanması gerektiğini ve bu tarihin ileri çekilmesini kabul etmeyeceklerini kaydetti.

    Afganistan’da yaşamın normale dönmeyi sürdürdüğüne, ancak Kabil Havaalanı’ndaki kaosun sorun teşkil etmeye devam ettiğine işaret eden Mücahid, ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü William Burns ile Taliban’ın önde gelen liderlerinden Molla Abdulgani Birader’in Kabil’de gizlice görüştüğü haberinin sorulması üzerine konudan haberdar olmadığını öne sürdü.

    ABD EĞİTİMLİ AFGANLARI ANAYURDUNU BIRAKMAYA ÖZENDİRMEMELİ

    Mücahid, ayrıca ABD’ye doktor ve mühendis gibi eğitimli eğitimli Afganların tahliyesini ve anayurdunu bırakmayı özendirmemesi çağrısında bulundu.

    Mücahid’in açıklamalarından diğer öne çıkanlar;

    • Yabancı konsoloslukların kapanmasını ya da çalışmayı durdurmalarını istemiyoruz, onların güvenliğini sağlayacağımızı belirtiyoruz.
    • Kabil havalimanındaki kalabalık geri dönebilir, onların güvenliğini garanti ediyoruz.
    • Pençşir ile olan çatışmayı diyalog yoluyla çözmek istiyoruz.
    • Kadınların çalışma hayatına dönebileceği bir prosedörü gözden geçiriyoruz.
    • Missileme yapmak için hedeflediğimiz bir kişi listesi yok. Geçmişte yaşanan her şeyi unuttuk ve intikam almayacağız.
    • Medya çalışmaya başladı ve basın özgürlüğü gün geçtikçe gelişiyor.
  • Afganistan’dan kaç kişi tahliye edildi

    Afganistan’dan kaç kişi tahliye edildi

    Afganistan’daki Türklerin tahliyesine ilişkin açıklamalarda bulunan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Bugüne kadar Afganistan’dan 1404 kişiyi tahliye ettik. Bunlardan 1061’i bizim vatandaşımız” dedi. Bakan Çavuşoğlu 200 civarında dönmek isteyen Türk vatandaşı olduğunu da sözlerine ekledi.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Bugüne kadar Afganistan’dan bin 404 kişiyi tahliye ettik” ifadelerini kullandı.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Uruguay Dışişleri Bakanı Francisco Bustillo ile ortak basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Afganistan’ın başkenti Kabil’in Taliban kontrolüne geçmesiyle bölgedeki duruma değinen Bakan Çavuşoğlu,” Temennimizin barışın demokrasi içinde tesis edilmesidir” dedi.

    Afganistan’daki Türklerin tahliyesine ilişkin açıklamalarda bulunan Çavuşoğlu, bugün kadar Afganistan’dan bin 404 kişinin tahliye edildiğini söyledi.

    “200 CİVARINDA DÖNMEK İSTEYEN VATANDAŞIMIZ VAR”

    Bakan Çavuşoğlu, “Bugüne kadar Afganistan’dan bin 404 kişiyi tahliye ettik. Bunlardan 1061’i bizim vatandaşımız, diğerleri farklı ülkelerin vatandaşları.” ifadelerini kullandı.

    Bakan Çavuşoğlu, “Şu anda Afganistan’dan 200 civarında dönmek isteyen vatandaşımız var.” dedi.

  • NATO’nun Afganistan açıklamasında Türkiye mesajı

    NATO’nun Afganistan açıklamasında Türkiye mesajı

    NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Afganistan’daki son 20 yıldan önemli dersler alınması gerektiğini söyledi. Stoltenberg ”Türkiye, ABD ve İngiltere’ye Kabil’deki havaalanının güvenliğini sağlamaktaki hayati rolleri için teşekkür ediyorum” dedi.

    NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Afganistan’da yaşanan gelişmelere ilişkin açıklama yaptı.

    Jens Stoltenberg, Afganistan’dan tahliyeler için Türkiye, ABD ve İngiltere’nin devrede olduğunu belirterek Taliban’ın yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini söyledi.

    TÜRKİYE’YE TEŞEKKÜR ETTİ

    Öncelikli konularının Afganistan’dan tahliyeler olduğunu kaydeden Stoltenberg “Özellikle Türkiye, ABD ve İngiltere’ye Kabil’deki havaalanının güvenliğini sağlamaktaki hayati rolleri için teşekkür ediyorum” dedi.

    NATO Genel Sekreteri, dünyanın gözünün Afganistan’da olduğunu ifade ederek ”Tekrar terör örgütlerinin yuvalanmasına izin vermeyiz. NATO, mümkün olduğunca insanı tahliye etmek için uğraşıyor ancak büyük zorluk insanları havaalanına getirmek” şeklinde konuştu.

  • İrem hemşire baba ocağı Bursa’da

    İrem hemşire baba ocağı Bursa’da

    Afganistan’da Taliban’ın yönetimi ele geçirmesinin ardından mahsur kalan ve Türk Hava Yolları uçağı ile tahliye edilen hemşire İrem Kahraman, ailesine kavuştu. Afganistan’da burka giyerek hayatta kaldığını ifade eden Kahraman, “Ben çantamı valizimi her şeyimi bırakıp bu şekilde girdim aralarına. Bizim hayatımızı orada başörtüsü, hicap kurtardı. Şu an kendimi çok güvende hissediyorum, en mutlu anım” dedi.

    Taliban’ın Kabil’de kontrolü sağlamasının ardından ülkede bulunan hemşire İrem Kahraman, bugün 273 Türk vatandaşı ile birlikte THY’ye ait ‘TK 6881’ sayılı uçakla sabah İstanbul Havalimanı’na ulaştı. İstanbul’a indikten sonra Bursa’daki evine gelmek için yola çıkan İrem Kahraman, ailesine kavuştu. Anne Fatma Kahraman ile baba Mahmut Kahraman kızları İrem’i karşılamak için saatlerce Bursa Şehirlerarası Terminali’nde bekledi. Akşam saat 20.00 sıralarında Bursa terminaline gelen İrem Kahraman ailesine sarılıp dakikalarca gözyaşı döktü.

    ‘BİZ 3 KİŞİ KURTULDUK 5 ARKADAŞIMIZ HALA ORADA’

    Afganistan’da yaşadıklarını anlatan İrem Kahraman, yaşadığı korku dolu günleri şöyle anlattı:

    “3 aydır herhangi bir sorun yoktu, Kabil çok güzeldi normal hayat devam ediyordu. Sonra yavaş yavaş Taliban’ın şehirleri aldığı yönünde haberler çıkmaya başladı. Kabil’i vermeyeceklerini söylüyorlardı ama 15 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı ülkeyi terk edince Taliban Kabil’ girdi. Biz 15 Ağustos gecesi Türkiye’ye gelmek için uçağa gittiğimizde, o uçağın pilotu bizi aldı ve çıkardı. Orada çok ezildik, insanların arasında kaldık, ateş açıldı. Bizi evine götürdü orada güvenliğimizi sağladı. Yine de kimseye güvenemiyorduk çünkü ilk defa kaldığımız bir yerdi. Orada 2 gün kaldıktan sonra tekrar havalimanına gittik. Bu sefer orada Taliban’ın saldırısına maruz kaldık. Ben buraya gelince sadece aileme sarılmak istedim. Şu an kendimi çok güvende hissediyorum, en mutlu anım. Biz 3 kişi ekip olarak dönebildik ama 5 arkadaşımız hala orada. Havalimanına geldiler ama bize yetişemediler, bizim olduğumuz bölgeye giriş yapamadılar. Biz kendimizi İngiliz askerinin önüne zor attık. Her şeyden vazgeçmiştik zaten. Ben çantamı valizimi her şeyimi bırakıp bu şekilde girdim aralarına. Zaten buradan dönemeyeceğiz, çünkü arkada Taliban var, gidemeyeceğiz. Tek çare ya buradan sağ salim çıkacağız ya da kalacağız dedim. O can havliyle daldım aralarına, belki bin kişinin arasından telefonumun ışığıyla İngiliz askerlerine pasaportumu göstererek ‘Ben Türküm’ diyerek kurtardım kendimi. Bizim hayatımızı orada başörtüsü, hicap kurtardı. Başörtüsüz asla dışarı çıkamazdık, bileğim gözüküyordu bileğimin gözükmemesini istediler. Tamamen kapalı olmamı istediler yoksa vuracaklardı. O şekilde çıkarsak bizi öldüreceklerini söylediler. Biz de dediklerine uyduk.”

    ‘KIZIMIN BİZE ATTIĞI MESAJI OKUYUP HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLADIK’

    Anne Fatma Kahraman, kızına kavuştuğu için yaşadığı mutluluğu dile getirerek, “Dünyalar bizim oldu. Söyleyecek bir şey bulamıyorum. Sevinçten ne diyeceğimizi bilmiyoruz. Bizi kızımıza kavuşturan herkesten Allah razı olsun. Kızımın bize attığı mesajı okuduktan sonra eşimle hüngür hüngür ağladık. Şimdi yanımızda ya hiçbir şeyin önemi yok artık” dedi.

    Baba Mahmut Kahraman ise “Allah devletimize zeval vermesin. Çok mutluyum, İrem’i oradan çıkardılar ve getirdiler. Herkese çok teşekkür ederim.” diye konuştu.

  • Rusya, Afganistan’da yaşananlardan Gani’yi sorumlu tuttu

    Rusya, Afganistan’da yaşananlardan Gani’yi sorumlu tuttu

    Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Afganistan’da yaşananların sorumlusunun ülkeyi terk eden Cumhurbaşkanı Eşref Gani olduğunu öne sürdü.

    Taliban’ın Afganistan’da kontrolü ele geçirmesinin ardından ülkeyi terk eden Cumhurbaşkanı Eşref Gani’ye Rusya’dan tepki geldi. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Gani’nin ülkeyi terk etmesini eleştirerek, “Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) giden Cumhurbaşkanı Gani olanlardan doğrudan sorumludur. Afganistan, son 3 yılda barış sürecinin sağlanması yolunda doğru bir konumdaydı. Gani, ülkedeki tüm güçlerin ortak katılımıyla hükümet kurulması fırsatını geri tepti” ifadelerini kullandı.

    Rusya, Afganistan’a özel seferler için görüşmeler yapıyor

    Afganistan’da bulunan Rus vatandaş ve diplomatların ülkeye getirilip getirilmeyeceği ile ilgili soruları da yanıtlayan Zaharova, “Taliban, Rusya vatandaşlarının ülkeden ayrılmasını engellemeyeceklerine dair güvence verdi. Rusların ülkeden tahliyesi için özel seferler planlanıyor ve yerel havayolu şirketleriyle görüşmeler yapılıyor” dedi.

    Gani, BAE’ye gitmişti

    15 Ağustos’ta başkent Kabil’e giren Taliban, birkaç saat içinde başkentte kontrolü ele geçirmişti. Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) giden Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani ise “kan dökülmesini önlemek için” ülkeden ayrıldığını açıklamıştı. Dün sosyal medya hesabından videolu mesaj paylaşan Gani, “Ben sadece bir elbise ve terliğimle vatanımı terk etmek zorunda kaldım. Hakkımda söylenen parayı yurt dışına kaçırdı konusu tamamen yalan ve asılsızdır. Şu an Afganistan’a dönmek için istişare halindeyim” diye konuşmuştu.

  • Afganların Kabil Havalimanı’ndaki bekleyişi sürüyor

    Afganların Kabil Havalimanı’ndaki bekleyişi sürüyor

    Afganistan’da ülkeden ayrılmak isteyen yüzlerce Afgan’ın Kabil Havalimanı önünde bekleyişi sürüyor.

    Afganistan’da Taliban’ın Pazar günü kontrolü ele geçirmesinin ardından ülkede yaşamak istemeyen yüzlerce Afgan, Kabil Havalimanı’na akın etti. Havaalanın önünde toplanan Afganlardan belgeleri olanlar uçaklarla farklı ülkelere tahliye edilirken, geriye kalanların bekleyişi devam ediyor.
    Ülkeden ayrılmayı bekleyen sivillere, güvenlik güçleri tarafından ses bombaları ile müdahale edilirken, zaman zaman havaya uyarı ateşi açıldığı bildirildi. Atılan bombalara, uyarı ateşlerine rağmen halk, havalimanına girmek ve ülkeden ayrılmak için elinden gelen çabayı gösteriyor.
    Öte yandan, yerel medyadaki Taliban kaynaklı haberlere göre havalimanı ve çevresinde çıkan olaylarda Pazar gününden bu yana 12 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi.

    ABD Başkanı Joe Biden, 14 Nisan’da ABD’nin 1 Mayıs’tan itibaren Afganistan’dan geri çekilmeye başlayacağını ve tam çekilmenin Dünya Ticaret Merkezi, İkiz Kuleler ve Pentagon’a yönelik terör saldırılarının 20. yıl dönümü olan 11 Eylül’e kadar tamamlanacağını duyurmuştu. Biden daha sonra ise çekilmenin 31 Ağustos’ta tamamlanacağını açıklamıştı.

  • Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’dan Afganistan’daki taraflara diyalog çağrısı

    Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’dan Afganistan’daki taraflara diyalog çağrısı

    Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Libya Dışişleri Bakanı Najla Mangoush ile gerçekleştirdiği görüşmesinin ardından Taliban’ın Afganistan’daki siyasi aktörlerle diyalog kurmak istediklerini söylemesini memnuniyet verici bir adım olarak değerlendirerek, Afganistan’daki tüm taraflara diyalog çağrısında bulundu.

    Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Libya Dışişleri Bakanı Najla Mangoush’u Moskova’da konut etti. Lavrov mevkidaşı Mangoush ile görüşmesinin ardından düzenlediği basın toplantısında, tüm dünyanın dikkatle yakından izlediği Afganistan’daki gelişmelere dair değerlendirmelerde bulundu. Taliban’ın ülkedeki siyasi aktörlerle diyalog kurmak istediklerini söylemesini memnuniyet verici bir adım olarak değerlendiren Lavrov, “Afganistan Milli Uzlaşı Yüksek Konseyi Başkanı Abdullah Abdullah’ın çağrısıyla eski Afganistan Cumhurbaşkanı Hamid Karzai’nin de katılacağı bir toplantı yapılacağı duyuruldu. Taliban’ın, Afganistan’daki diğer siyasi güçlerle diyaloğa girmek istediklerine dair açıklamasını da memnuniyetle karşılıyoruz. Bu tür süreçleri mümkün olan her şekilde teşvik edeceğiz ve bu niyetleri somut eylemlere dönüştürmek için çaba göstereceğiz” ifadelerini kullandı.

    Taliban, Afganistan’ın tümünde kontrolü sağlayamadı

    Afganistan’daki durumu, edinilen raporlar çerçevesinde gazetecilere aktaran Bakan Lavrov, “Birincisi, Taliban henüz Afganistan topraklarının tamamını kontrol etmiyor. Afganistan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Emrullah Salih ve Ahmed Mesud’un direniş güçlerinin yoğunlaştığı Panjshir Boğazı’ndaki duruma dair raporlar var. Fakat bu, yalnızca konumumuzu daha tutarlı hale getiriyor ve tüm Afganistan’ın iç savaşa sürüklendiği bir durumda, tüm muhalif Afgan güçlerinin, tüm etnik-dini Afgan gruplarının katılımıyla ulusal diyaloğa acil geçişin gerekliliğini destekledik” ifadelerini kullandı.

    Ayrıca, temsili bir hükümet kurmayı mümkün kılacak bir ulusal diyaloğu hala desteklediklerinin altını çizen Lavrov, “Tıpkı şimdi olduğu gibi, Taliban Kabil’de, diğer kentlerin ve Afganistan vilayetlerinin çoğunda esas olarak iktidarı ele geçirdiğinde; temsili bir hükümet kurmayı mümkün kılacak aynı ulusal diyaloğu hala destekliyoruz ve bu, daha sonra Afganistan halkının desteğiyle birlikte bu uzun süredir acı çeken ülke için nihai bir çözüm için anlaşmalar geliştirecek” dedi.

  • ABD’nin Afganistan’daki 20 yıllık bilançosu

    ABD’nin Afganistan’daki 20 yıllık bilançosu

    ABD’nin Afganistan’da 20 yıl süren en uzun savaşında yaklaşık 172 bin kişi hayatını kaybederken, 2 trilyon dolardan fazla harcama yapıldı.
    ABD Başkanı Joe Biden’ın, “ABD’nin en uzun savaşı” olarak nitelendirdiği Afganistan savaşının bilançosu ağır oldu. Savaşın ekonomik ve insani açıdan ülkeyi yıkıma uğratması sonrası Amerikan birliklerin Afganistan’dan çekilme kararı ABD’nin başarısızlığı olarak nitelendirildi.

    Biden’ın çekilmenin tamamlanması için belirlediği 31 Ağustos tarihine sayılı günler kala, Taliban’ın ülke genelinde kontrolü ele geçirmesiyle Afganistan’da yeni bir dönem başladı. ABD’nin 11 Eylül 2001’deki terör saldırılarının ardından Afganistan’a girişi her iki ülkede de büyük kayıplara neden oldu.

    Savaşın ağır bilançosu: 20 yılda 172 binden fazla can kaybı

    ABD merkezli haber ajansı AP’nin derlediği verilere göre, savaşta şimdiye kadar toplam 172 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Verilere göre ABD, 20 yıl süren savaşta 2 bin 448 askerini kaybederken, 20 binden fazla Amerikan askeri de yaralandı. ABD için çalışan ve hayatını kaybeden Afganların sayısı ise 3 bin 846 olarak kayıtlara geçti. Afganistan’da görev yapan NATO ve diğer ülkelerden bin 144 asker hayatını kaybederken, şimdiye kadar 444 insani yardım çalışanı ve 72 gazeteci yaşamını yitirdi. Savaştan en fazla etkilenen taraf ise Afgan halkı oldu. Ülke genelinde 20 yıl içerisinde 47 bin 245 Afgan sivil yaşamını yitirdi. Afgan güvenlik güçlerine mensup yaklaşık 66 bin kişi, Taliban ve diğer muhalif kesimden ise 51 bin 191 kişi öldü.
    Öte yandan, AP’nin verilerine göre, ABD ve NATO ülkelerinin Afganistan’da bulunduğu 20 yılda bebek ölümleri yaklaşık yüzde 50 oranında azaldı, Afgan kadın ve kız çocuklarının eğitim görme oranı ise yüzde 37’ye ulaştı.

    ABD’ye maliyeti 2 trilyon doları geçti

    ABD askerlerinin Afganistan’dan çekilmesiyle sona yaklaşan savaşın trilyonlara ulaşan maliyetini ise ABD halkı ödeyecek. ABD’nin 2020 itibariyle borçla finanse ettiği Afganistan ve Irak savaşlarının tahmini maliyetinin 2 trilyon dolar olduğu düşünülürken, 2050’ye kadar bu borçlanmanın faizinin 6.5 trilyon doları bulması bekleniyor. ABD’nin Afganistan ve Irak’tan dönen yaklaşık 4 milyon askerin sağlık ve diğer masraflarına yönelik ödemeyi taahhüt ettiği miktar eklendiğinde tutarın 2 trilyon doları geçtiği düşünülüyor.

    ABD’nin önde gelen eğitim kurumlarından Brown Üniversitesi’ne bağlı olarak yürütülen Savaş Maliyetleri Projesi’nde ise 2001 yılından bu yana ABD’nin, yaklaşık 1 trilyon doları Savunma Bakanlığı’nın (Pentagon) Denizaşırı Acil Durum Operasyonları bütçesi ve 530 milyar doları savaşı finanse etmek için borç olarak alınan paranın faizi olmak üzere Afganistan’da toplam 2.26 trilyon dolar harcadığı ifade edildi. 2001’den bu yana ABD’nin Afganistan’ın yeniden inşasına 144 milyar dolardan fazla kaynak ayırdığı belirtildi. Bu paranın çoğunun, Afganistan’da güvenlik güçlerini desteklemesi, yönetimin geliştirilmesi, ekonomik ve sosyal kalkınmaya destek sağlanması ve yasadışı uyuşturucularla mücadeleye yönelik program ve projeleri uygulamakla görevli kurum ve sivil toplum kuruluşlarına verildiği kaydedildi. Söz konusu yeniden yapılanma çalışmaları kapsamındaki en yüksek maliyetin ise Mayıs 2002’den geçtiğimiz Mart ayına kadar Afgan ordusunu eğitmek ve donatmak için harcanan 88.3 milyar dolar olduğu belirtildi.

    “ABD, Taliban’la mücadele için 30 milyarderin toplam servetinden daha fazlasını harcadı”

    Ekonomi dergisi Forbes da ABD’nin 11 Eylül 2001’den bu yana Afganistan’da 2 trilyon dolardan fazla para harcadığını açıkladı. Söz konusu tutarın, 20 yıl boyunca her gün 300 milyon dolara, 40 milyon Afgan için de kişi başı 50 bin dolara denk geldiğini belirten Forbes, ABD’nin Taliban’la mücadele kapsamında Jeff Bezos, Elon Musk, Bill Gates de dahil ABD’nin en zengin 30 milyarderinin toplam servetinden daha fazlasını harcadığını aktardı.

    Eski Başkan Trump da maliyetlere işaret etmişti

    Eski ABD Başkanı Donald Trump, 2016’daki başkanlık seçimi kampanyasında Afganistan ve Irak’taki gibi “yüksek maliyetli savaşlardan” uzak durma sözü vermişti. Trump yönetimi, 29 Şubat 2020’de Katar’da Taliban temsilcileri ile bir araya gelmişti. Taliban’la anlaşma yapan Trump yönetimi, anlaşma uyarınca 1 Mayıs tarihinden itibaren ABD askerlerinin Afganistan’dan çekilmeye başlayacağını açıklamıştı.

    Biden, çekilmeyi 14 Nisan’da duyurmuştu

    ABD Başkanı Joe Biden, 14 Nisan’da ABD’nin 1 Mayıs’tan itibaren Afganistan’dan geri çekilmeye başlayacağını ve tam çekilmenin Dünya Ticaret Merkezi, İkiz Kuleler ve Pentagon’a yönelik terör saldırılarının 20. yıl dönümü olan 11 Eylül’e kadar tamamlanacağını duyurmuştu. Biden daha sonra ise çekilmenin 31 Ağustos’ta tamamlanacağını açıklamıştı.