Etiket: afrika

  • Burası Afrika değil Erzurum Ovası

    Burası Afrika değil Erzurum Ovası

    Kent merkezine yaklaşık 18 kilometre uzaklıktaki Söğütlü köyü, efsaneleri ile dilden dile dolaşan balıklı gölü ve başta lahana olmak üzere yetiştirdiği yeşilliklere tanınan bir köy. Bu iki özelliği yanında sahip olduğu mandalarla da ilgi odağı haline gelen Söğütlü Köyü’nde yetiştirilen yüzlerce mandanın özellikle sütü ve sütünden yapılan yoğurt ile peynir adeta yok satıyor. Havaların çok sıcak olması nedeniyle birkaç saatlik otlamadan sonra dereye akın eden mandaların banyosu saatlerce sürüyor. Ancak bölgede yapılan kanal çalışmaları ve benzeri planlar mandaların su banyosu yaptığı doğal göletlerin hızla kurumasına neden oldu. Vatandaşlar bu anlamda yetkililerden destek bekliyor.

    “Onların en büyük keyfi su banyosu”

    120 mandaya çobanlık yapan 8 çocuk babası Nazım Çelik (64), işini severek yaptığını anlatarak, “Her sabah köydeki mandaları meydanda topluyorum ve çayırlarda otlatıyorum. Mandaların en büyük ihtiyacı su ve su banyosu. Bu onlar için olmazsa olmaz. Su banyosunun vaktini mandalar ayarlıyor.

    İhtiyaçları olduğunu anlıyorum ve dere kenarına götürüyorum. Sudan ne zaman çıkacaklarına yine onlar karar veriyor. Serinlemek ve su içinde olmak onlara keyif veriyor. Hayvanların suya girmesi süt verimini artırıyor. Ancak bulunduğumuz alanda ciddi anlamda su sıkıntısı var. Yetkililerden bu anlamda destek bekliyoruz” diye konuştu.

     

  • Bursalı cansız manken Afrikalıları korkuttu

    Bursalı cansız manken Afrikalıları korkuttu

    Bursa başta olmak üzere bir çok şehirde yoldan geçen insanlara şaka yapan cansız manken Çelik’in maceraları Türkiye’nin ardından Afrika’da devam etti. Bir arkadaşının davetiyle oradaki yerli halkın tepkisini ölçmek için Afrika’nın yolunu tutan Çelik, ilk olarak Tanzanya’da bir giyim mağazasının önünde mankenlerin arasında hareketsiz bir şekilde beklemeye başladı. Oradan geçmekte olan Tanzanya’lı vatandaşlarının beklemediği bir anda hareket eden Çelik, herkesi korkuttu. Ne olduğunu anlamadan çığlık atıp kaçanlar sonrasında kahkahaya boğuldu. Bir anda üzerlerine doğru düşüyormuş gibi hamle yapan cansız mankeni tutmak isteyen Afrikalılar, hareket ettiğini farkedince kaçacak yer aradı. Cansız mankenin uzaylı olduğunu sananların yanı sıra, insan olup olmadığını tenine bakarak anlamaya çalışanlarda çıktı. Çelik ziyaretini bitirmeden önce, Afrika’nın yöresel danslarını sergileyen yerlilere eşlik etmeyi de ihmal etmedi.

    Abdullah Çelik, “YouTube macerama 2-3 sene önce başladım. Niyetim para kazanmak değildi. Bu serüven benim insanları mutlu etmek, güldürmek istediğim için başladı. Türk milleti biraz kızgındır, bu gerçeği hepimiz biliyoruz. O yüzden bizim işimiz biraz riskliydi. Ona rağmen denedim, baktım insanlar güzel şeyler yazıyorlar ben de devam ettim. Dozunda korkuttum, bazen de sosyal deneyler yaparak, iyilik yaparak insanları mutlu etmeyi başardım. Son seferinde Abdoulkarim arkadaşım hadi bir de Afrika’da yap dedi. Afrika’da Abdoulkarim ile birlikte inanılmaz anlar yaşadım” diye konuştu.

    Abdullah Çelik’i ülkesi Afrika’da ağırlamaktan çok memnun olduğunu belirten Abdoulkarim Kasongo ise, “Abdullah kendisi bu şakaları Türkiye’de yapıyordu, ben de bizim buralara davet ettim. Tanzanya’da hem çok güzel videolar çekti, hem de buranın halkı onu çok iyi karşıladı. Umarım Abdullah da bizim ülkemizdeki insanların tepkilerinden memnun kalmıştır. Yoldan geçen birini cansız manken rolüyle korkutmaya çalışıyor. Her türlü değişik ruh halindeki insana denk gelebilir. Bu şakanın ardından insan kızgın da olsa, kafasında düşünceler de olsa kısa süreliğine tebessüm ediyor” dedi.

     

  • Bursa’nın sebzeleri Afrika’da yetiştiriliyor

    Bursa’nın sebzeleri Afrika’da yetiştiriliyor

    Bursalı girişimci ve Türkersan Sera yönetim kurulu başkanı Mehmet İleri,” 9.500 kilometre uzaklıktaki Kinshasa, Democratic Republic Congo’da meşhur Bursa Yenişehir Terziler arpacık soğanı, marul, biber ve birçok ürünü hazırladığı modern seralarda bölgede ilk kez yetiştirerek bir ilke imza atıyor.

    Konuyla ilgili açıklama yapan Mehmet İleri, “ Afrika kıtası bizim ülkemiz gibi bereketli topraklara sahip olan yerler değil buralarda bizdeki zengin ürünleri bulmak çok zor. Gerek toprak yapısı gerekse hava ve coğrafi koşullar buna izin vermiyor. Bizim özel olarak hazırladığımız seralarda topraksız tarımla meşhur Yenişehir Terziler arpacık soğanı, marul, biber birçok ürünü yetiştirmeye başladık. Buralarda bunları görenler gözlerine inanamıyor. Gerek ülkemizi gerek ilçemizi buralarda temsil etmek bizleri çok mutlu ediyor” diye konuştu.

    İleri, “Şirket olarak Gotik, Venlo, Tünel, Hobi sera modellerini Türkiye ve Dünya genelinde kuruyoruz. Sadece kurmakla kalmayıp bir çok Türk ürünlerimizin bu bölgelerde yetişmesini sağlıyoruz. Aslında geleceğin modern tarımını dünya ile tanıştırıyoruz” dedi.

  • Afrika değil, Hakkari

    Afrika değil, Hakkari

    Zorlu geçen kış aylarını geride bırakan üreticiler, karların erimesiyle yeşile bürünen meralara hayvanlarını çıkarmaya başladı.

    Yüksekova’da hayvanlarını ahır ve ağıllarda kuru ot, saman ile besleyen besiciler, havaların ısınmasıyla büyük mutluluk yaşadı. Beyaz örtünün kalkmasıyla hayvanlar Yüksekova’nın meralarında, dağlarında ve ovada otlanmaya başlarken, üreticiler de yem maliyetinden kurtuldu. Ovada yeşillik içinde otlanan koyunların yanı sıra ineklerin Nehil Sazlığı’nda otlatılması ise Afrika’da çekilen bufalo sürüsünü andırıyor.

    İlkbaharın gelmesine sevinen Fehmi Atsız isimli çiftçi, “Malum karlar yeni yeni eriyor ve yeşillik çıktı. Biz de artık hayvanlarımızı meraya, ovaya çıkartıyoruz. Biliyorsunuz 6 aydır hayvanlarımızı içeride besliyorduk. Şükür şu an bahar başladı ve hayvanlarımızı dışarıya çıkartıyoruz. Buna seviniyoruz. İnşallah bu sene kuraklık da yaşanmaz. Bu sene en güzel tarafı ise baya yağışlar oldu. Allah böyle bollukla devam ettirsin” dedi.

  • Gazzeli şehitler için su kuyusu açtırdılar

    Gazzeli şehitler için su kuyusu açtırdılar

    Dernek Müdürü Şaban Başyiğit, suya ulaşmada sıkıntı çeken Afrika ülkelerinde, hayırseverlerin destekleriyle su kuyusu açtırdıklarını belirtti.

    Bugüne kadar Kütahyalı hayırseverlerin destekleriyle açtırdıkları su kuyusu sayısının 114’ü geçtiğini ifade eden Başyiğit, İnsani Yardım Vakfı olarak 22 yılda 42 ülkede yaklaşık 13 bin 706 su kuyusu açtırdıklarını, bu kuyuların 114’ün üzerindekileri de Kütahyalı hayırseverlerin destekleriyle açıldığını belirtti.

    Dünyada milyonlarla insanın temiz suya ulaşmada büyük sıkıntı yaşadığını kaydeden Başyiğit, “Dünya nüfusunun onda biri, yani yaklaşık 700 milyon insan temiz suya ulaşamıyor. Bu sorunun önüne geçebilmek için yaptığı çalışma ile her bölgenin şartlarına göre hayata geçirdiği su kuyuları şimdiye kadar milyonlarca insanın susuzluğuna çare oldu. Kütahya olarak en son Uganda da Gazzeli şehit olan kardeşlerimizin anısına su kuyumuzu hizmete açmış bulunmaktayız” diye konuştu.

    Başyiğit, su kuyusu açtırmak isteyen bağışçıların dernek binası ile Cumhuriyet Caddesi’ndeki stanta başvurabileceklerini veya banka hesap numaralarına bağışlarını yapabileceklerini de sözlerine ekledi.

  • Afrika ülkelerinin yeni gözdesi Türkiye

    Afrika ülkelerinin yeni gözdesi Türkiye

    Türkiye ve Somali arasında 2011 yılı itibari ile gelişen ilişkiler “Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması” ile yeni bir aşamaya geçti. Somali’nin son yıllarda devlet inşası noktasında Türkiye’nin savunma alanında gerçekleştirdiği yatırımların tamamlayıcısı olarak görülen bu anlaşmanın arka planında iki ülke arasındaki siyasi, ekonomik ve askeri ilişkiler yer alıyordu. Somali’nin sınırları içinde güvenliğini sağlaması için 2017 yılında kurulan Türkiye Somali Görev Gücü Misyonu (TÜRKSOM) ile Türkiye, Somali ordusunun önemli kısmını eğitti.
    Akdeniz Havzası ve Afrika Medeniyetleri Araştırma Merkezi (AKAF) Müdürü Doç. Dr. Yunus Turhan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2011 yılında başbakanken Somali’ye yaptığı ziyaretin önemine dikkat çekerek, 2017’de stratejik ortaklığa evrilen ilişkilerin 8 Şubat’ta imzalanan anlaşma ile yeni bir seviyeye çıkmış olduğunu söyledi. İki ülke arasında yapılan anlaşmanın üçüncü ülkelere yönelik olmadığını aktaran Doç. Dr. Turhan, Türkiye ile Somali’nin bölgesel güvenlik anlamında barış inşa edici misyonunu daha görünür kılacağını kaydetti.

    “Türkiye’nin Somali ordusuna vereceği destek Somali’nin kendi ayakları üzerinde durması için çok önemli”

    Türkiye ve Somali arasında imzalanan Savunma ve Ekonomik İşbirliği Çerçeve Anlaşması’nın Somali’nin kendi ve bölgesel güvenliğini tesis edeceğine vurgu yapan Turhan, anlaşma içeriğinde üç temel temanın olduğunu belirterek, “Birincisi, olayın ekonomik boyutu. Zira Somali münhasır ekonomik bölge içerisinde, halihazırda ekonomik zorluklarla yüzleşen bir ülke. O yüzden deniz kaynaklarının Somali ekonomisine kazandırılması, Somali’nin gelişmesi için hayati önem arz ediyor. Bölgede halihazırda yürütülen kaçakçılıkla mücadelede de Türkiye’nin bu yaptığı anlaşma önemli bir rol oynayacak. Zira korsancılıkla mücadele, kaçak balıkçılıkla mücadele veya bölgedeki doğal zenginliklerin Somali ekonomisine kazandırılması aslında bu madde içerisinde görebiliyoruz. Bölgede Somali’nin kendi savunma kapasitesini geliştirmesi de bu mevcut anlaşmanın ikinci boyutu olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü 2007 yılında kurulan Afrika Birliği Somali Misyonu Kuvveti, kısa acıyla AMİSOM, 2022 yılında yerini Afrika Birliği Geçici Somali Gücü’ne devretmiş. O da bu yılın sonu itibarıyla Somali’den ayrılacak bir güç. O yüzden Somali ordusunun kendi milli gücünü, kapasitesini geliştirmesi ve terörle mücadelede de bu mevcut kapasitesinin artırılması hayati önem arz ediyor. O yüzden Türkiye’nin Somali ordusuna bu bağlamda vereceği destek, Somali’nin kendi ayakları üzerinde durması ve devlet bütünlüğüne, toprak bütünlüğüne zarar verebilecek hamlelerin bertaraf edilmesi için de çok önemli” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’nin Afrika ülkelerine ihraç ettiği İHA ve SİHA’lar hayati önem taşıyor

    Türkiye’nin 2017 yılı itibari ile Afrika politikasında savunma alanı boyutunu ilişkilerini sürdürdüğünü belirten Turhan, bu gelişen ilişkilerin sahada önemli yansımalarının olduğunu belirterek şu ifadelere yer verdi:
    “Bugün Afrika’daki 19 ülkede Türk askeri ateşesi mevcut. Bu önemli bir ayrım. Bugün 30 farklı Afrika ülkesi ile Türkiye arasında savunma ve güvenlik alanında işbirliği yapıldı ve bu ülkelerden bazıları Türkiye’den insansız hava aracı aldı veya alma noktasında da girişimleri bulundu. Bu ülkelerin kendi askeri kapasitesini geliştirme, terörle mücadelesine katkı sunması için Türkiye’nin sağlamış olduğu insansız hava araçları ve diğer askeri teçhizatlar hayati önem arz ediyor. Türkiye’nin mevcut askeri kapasitesinin sunduğu imkanlar hem kapasite anlamında hem fiyat anlamında batılı muadillerine nazaran çok daha efektif. Bu da Afrika ülkeleri nazarında önemli bir ayrıştırıcı faktör olarak kabul görüyor ve Türkiye’ye yönelik çok yoğun bir talep var. 2021 yılında İstanbul’da gerçekleşen Türkiye Savunma İşbirliği Zirvesi’ne Afrika’dan çok üst düzey katılım olmuştu ve bütün Afrika ülkelerinin son yıllarda Türk savunma alanına yönelik ilgisini de bu minvalden okuyabiliriz.”

    “Afrika ülkeleri artık Batı’ya bağımlılıktan kurtulma ve alternatif ortak bulma noktasında çok gayret ettiler”

    Afrika ülkelerinin Batı’ya bağımlılığını bitirerek, çeşitli ortaklıklar noktasında Türkiye’yi bir partner olarak gördüğünü dile getiren Turhan, “Afrika ülkelerinin son yıllarda en büyük mücadelesi kolonyal mirasın ortadan kaldırılmasına yönelik olması. En son Mali, Çad, Burkina Faso özelinde baktığımız zaman Fransa’nın ülkedeki varlığına yönelik yeni iktidarların önemli bir hamlesi var. Bu bağlamda Afrika ülkeleri artık Batı’ya bağımlılıktan kurtulma ve alternatif ortak bulma noktasında çok gayret ettiler. O yüzden Türkiye’nin sunduğu bir imkan aslında bir alternatif sunuyor. İkincisi ve bence en önemlisi. Türkiye’nin Afrika ile yapmış olduğu savunma işbirliği anlamında ‘know-how’ dediğimiz bilgi transferi de var. Yani Türkiye tek taraflı gidip ürünlerini satmıyor. Aynı zamanda Afrika’nın kendi askeri kapasitesinin geliştirilmesine yönelik teknoloji transferi ve bilgi transferi yapıyor” şeklinde konuştu.

    Türkiye’nin Afrika’yla ilişkisinin çok kadim bir geçmişi olduğunu dile getiren Turhan, “Osmanlı döneminden alabileceğimiz, hatta daha eskiye gidecek olursak, Tolunoğulları Devleti döneminden bilfiil gelen bir ilişki yapımız var. Türkiye’nin Afrika’ya ilgisi aslında bu tarihsel ortak hafızayı yeniden canlandırmak bağlamında önemli. Afrika’da kolonyal geçmişi olmayan bir aktör olarak Türkiye’nin Afrika’da varlığı Afrika ülkelerinde devlet yöneticilerinde hatta daha önemlisi halk nazarında çok önemli bir karşılığı var. Çünkü Türkiye ‘kazan kazan’ ilkesi ve ‘birlikte kalkınalım’ politikası çerçevesini Afrika’ya yaklaşıyor. O yüzden ciddi bir Türkiye’ye yönelik sempati söz konusu. Türkiye’nin yapmış olduğu hamleler, Afrika ülkelerinin kalkınması, kendi ayakları üzerinde durması noktasında önemli bir görev ihtiva ediyor. Zira Afrika ülkeleri son yıllarda özellikle yeniden Afrika veya Afrika’nın kendi öznel bilincini geliştirebilecek ilişki modeli arzuluyorlar ki Türkiye bu minvalde bir ilişki modeli izliyor. Ayrıca Türkiye’nin Afrika’daki mevcut diplomatik varlığı önemli bir faktör olarak karşımıza çıkıyor. Bugün halihazırda 44 Afrika ülkesinde diplomatik temsilciliğimiz var. Türk Hava Yolları’nın Afrika’daki 60’dan fazla noktaya uçuşu, Afrika’yı kendi içinde birbirine, Afrika’yı da aynı zamanda dünyaya bağlıyor. Bu bağlamda kültürel bir etkileşim inşa ediyor. TİKA, YTB gibi kurumlarımızın Afrika’nın kendi halkına yönelik yapmış olduğu katkıları takdire şayan. Bunların hepsini üst üste koyduğumuz zaman Türkiye-Afrika ilişkileri her geçen yıl derinleşerek ilerliyor ve uzun vadede de Afrika ülkeleri için Türkiye çok önemli bir stratejik ortak olacak. Hem Türkiye hem de Afrika’nın küresel sistem içerisinde ağırlığını arttırabileceği yeni bir ilişki modeli gelecekte bizi bekliyor diyebilirim” diye konuştu.

  • Afrika’dan Rize’ye gelin geldi

    Afrika’dan Rize’ye gelin geldi

    Rize’nin Çayeli ilçesinde yaşayan 42 yaşındaki Ramazan Öztürk, çalışmak için Afrika’nın Mali ülkesine gitti. Orada motosiklet ile gezdiği esnada telefonu ile navigasyonu kontrol ettiği için polis tarafından durduruldu. Polis Öztürk’ü durdurarak ceza yazacağını bildirdi. Polisin ceza yazacağını öğrenen Öztürk, o sırada polislerle konuşmaya başladı. O esnada orada giyim mağazası olan 32 yaşındaki Dienama Dembele, Öztürk’ün yanına gitti. Cezayı ödemek isteyen Öztürk, yanında yüklü bir para olduğu için parayı bozdurmak istedi. Yanlarında bulunan Dienama Dembele’den parayı bozdurmasını istedi. Şans eseri tanışan çift buluşmaya başladı. Buluştukları bir gün Öztürk, eşi Dienama’ya evlenme teklifi yaptı. İlk önce düğün Mali’de gerçekleştirildi. Ardından da Öztürk, ailesi ile Çayeli’nde bir düğün yaptı. Öztürk’ün eşi Dienama Dembele ismini Zeynep Dembele Öztürk olarak değiştirdi.

    “Benim nasibim oradaymış”

    Eşiyle tesadüfen tanıştığını belirten Ramazan Öztürk, “Benim Afrika’ya gitme gibi bir fikrim yoktu. Bizim Mali Konsolosu Hasan Bey sayesinde Afrika’ya gittik. İlk 6 ayda gittik. İkinci 6 ayda tesadüfen tanıştık. Afrika’da polis durdurdu bizi. Polis durdurunca eşim yanımıza geldi. Ben de az bildiğim Fransızca ve Afrika’nın dilinde konuşmaya çalıştım ve tanıştık. Sonra fazla uzun sürmedi. Yaklaşık 2 buçuk ay içerisinde evlenmeye karar verdik. Önce eşimin tarafının usulünce düğünümüzü yaptık. Biz de burada düğünümüzü yapmak istedik. Oraya askeri bir hastanenin yapımı için gittik. Tanışmamız kesinlikle tesadüfen oldu. Benim nasibim oradaymış. Daha önce Türkiye’de de olabilirdi ama evlenmedik. Nasibimiz oradaymış. Oraya gittik nasibimiz bizi buldu. Biz ne kendi ailemden ne de eşimin ailesinden kötü bir tepki almadık” dedi.

    “Aklımın ucundan hiç geçmezdi”

    Afrika’da hayatının eşini bulacağı aklından hiç geçmediğini ifade eden Öztürk, “Aklımın ucundan hiç geçmezdi. Afrika’ya bile gitmeyi beklemiyordum. Eşimin orada küçük bir elbise dükkânı var. Mali’de bir restorandan çıkıp hastaneye gidiyordum. Yol bilmediğim için telefonla navigasyon yardımıyla gidiyordum. Polis beni ışıklarda durdurdu. Ben orada stres oldum. Polislerle tartıştım biraz. O anda eşim gelip yanımda durdu. Telefonla şirketimizin tercümanını aradım. Orada eşime verdim telefonu ve parayı bozmasını istedik. Parayı bozup getirdi. O olaydan sonra 2-3 defa görüştük. Zaten 6’ncı 7’nci buluşmada evlenmeye karar verdik. Kendi ailemden kimse oraya gelemezdi. Prosedürler çok uzun. Çalışma arkadaşlarımız ve konsolos ağabeyimiz geldi. 24 Eylül 2023 tarihinde orada düğünü yaptık. Eşimi getirebilmek için oradaki bütün prosedürü yaptık. Ben kızı istemeye gitmedim. Beni kabul etmediler. Damadı kabul etmiyorlar. Akrabalarını kabul ediyorlar. Zaten biz karar verdiğimiz için ailesi güzellikle karşıladı” diye konuştu.

    “Ramazan’la tanıştığım için çok mutluyum”

    Ailelerin kendisini güzel karşıladığını dile getiren Dienama Dembele, “Ramazan’la tanıştığım için çok mutluyum. Evlendiğimiz için de ayrıca çok mutluyum. Ailesi ve benim ailem bizi güzel karşıladı. Bizi çok sevgiyle karşıladılar” dedi.

    “Şaka yapıyor gibi şaşırdım”

    Ramazan Öztürk’ün annesi Nurten Öztürk, gelini yabancı olduğu için dil öğrenmeye çalışacaklarını söyleyerek, “Bizi aradı. Bana, ‘anne böyle bir şey düşünüyorum’ dedi. Ben de durdum. Şaşırdım sonuçta. Şaka yapıyor gibi şaşırdım. Sen sevdikten sonra ben de severim dedim. Yeter ki sen sev. Sen ne istiyorsan ben de öyle yaparım dedim. Hiç düşünmedik. Kimi dille, kimi zaman işaret diliyle anlaşırız. Birkaç kelime de öğrenirim. Artık gelinimiz yabancı oldu. Dil öğrenmemiz lazım” ifadelerini kullandı.

    “2 farklı kültür, 2 farklı dünya ama gönül birleşince samanlık seyran olduğu gibi ülkelerde birleşiyor”

    Çiftin nikahını kıyan Çayeli Belediye Başkanı İsmail Hakkı Çiftçi ise, “2 farklı kültür, 2 farklı dünya ama gönül birleşince samanlık seyran olduğu gibi ülkeler de birleşiyor. Onun için özellikle Ramazan’ı tebrik ediyorum. Gelin hanımı da tebrik ediyorum. Sevgileri ne kadar büyükse Afrika Mali’den, Rizeli kardeşimiz için geldi” şeklinde konuştu.

  • Umre parasını Afrika’ya bağışladı

    Umre parasını Afrika’ya bağışladı

    Sungurlu Müftüsü Süleyman Eroğlu, “Hayırsever vatandaşımız umreye gitmek için para biriktirdiğini ancak televizyonda Afrika ile ilgili izlediği bir programlardan etkilenerek, biriktirdiği 40 bin lirayı Afrika’daki ihtiyaç sahiplerine bağışladı” dedi.

    Müftü Eroğlu, bu örnek davranışından dolayı vatandaşa teşekkür ederek, hayır duada bulundu.

  • “Toplam ticaretimiz 40,7 milyar dolara”

    “Toplam ticaretimiz 40,7 milyar dolara”

    4’üncü Afrika-Türkiye Ekonomik ve İş Forumu, İstanbul’da devam ediyor. ‘Sınamalar ve Fırsatlar: Daha Güçlü Türkiye-Afrika Ekonomik Ortaklıkları’ temasıyla gerçekleştirilen foruma katılan Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Afrika ülkeleri arasındaki ticari ve ekonomik ilişkilerin mevcut durumu ve yeni iş birliklerin ele alındığını belirtti. Bakan Bolat ve Afrika Birliği Komisyonu (AfB) Ekonomik Kalkınma, Ticaret, Sanayi ve Madencilikten Sorumlu Komiseri Büyükelçi Albert Muchanga,Türkiye ve Afrika ülkeleri arasında tarım, tarıma dayalı sanayi, altyapı, turizm, imalat, kadın girişimciliği gibi birçok iş birliği alanında ilişkilerin geliştirilmesi için hazırlanan Afrika ile Ortak Deklarasyon imzaladı.

    2016 yılında başlatılan bu forumun 4’üncüsüne İstanbul’da ev sahipliği yapmaktan Türkiye adına onur duyduklarını söyleyen Bakan Bolat, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye olarak Afrika kıtasındaki tüm ülkeler ile ilişkilere çok büyük önem atfediyoruz. Bu çerçevede bundan 20 yıl önce 2003 yılında hükümetimizin başlattığı Afrika ülkeleri ile ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi stratejisi her boyutu ile güçlü bir şekilde uygulanmaktadır” dedi.

    “Afrika ile toplam ticaretimiz 40 milyar 700 milyon dolara ulaştı”

    Burada Afrika kıtasının tamamı ile ekonomik ve ticari ilişkilerimizi dengeli ve karşılıklı olarak geliştirmeyi hedeflediklerinin altını çizen Bakan Bolat, “2003 yılında Türkiye’nin Afrika ile toplam dış ticareti sadece 5 milyar 400 milyon dolardı. 2022 yılı sonu itibariyle toplam ticaretimiz 40 milyar 700 milyon dolara ulaşmasını memnuniyetle karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “20 yılda Afrika’daki ticaretimiz tam 7,5 kat artarken, Sahra Altı Afrika ülkeleri ile ticaretimiz ise 11,3 kat arttı”

    Bakan Bolat, “Afrika stratejimizin uygulandığı bu 20 yıl içerisinde Afrika kıtasındaki ticaretimiz tam 7,5 kat artarken, Sahra Altı Afrika bölgesi ülkeleri ile ticaretimiz ise 11,3 kat arttı. Afrika’daki Türk yatırımlarının toplamı 10 milyar dolara ulaştı ve yatırımcılarımız Afrika’da yüzbinlerce kişiye iş imkanları sağlamaktadır” diye konuştu.

    “Türk müteahhitlik firmaları Afrika’da bin 864 projeyi tamamlayarak 85,5 milyar dolarlık yatırım yaptı”

    Ayrıca Türk müteahhitlik firmalarının Afrika kıtasında bugüne kadar bin 864 projeyi tamamlayarak 85,5 milyar dolarlık altyapı ve üstyapı yatırımlarını başarıyla tamamladığını hatırlatan Bakan Bolat, “Türk firmaları iş yaptıkları ülkelerin altyapı, ulaştırma ve üstyapılarının gelişmesine katkıda bulunmuştur” şeklinde konuştu.

    “Ülkemiz, Afrika’nın her alanda kalkınmasına ve küresel sistemde hak ettiği yeri almasına katkı sağlamaya devam edecek”

    Bakan Bolat, Türkiye’nin, Afrika kıtası ülkeleri ile eşit ortaklık, karşılıklı saygı, birlikte kazanma ve birlikte güçlenme temelinde ilişkiler tesis etmeyi amaçladığını belirterek, şöyle konuştu: “Ülkemiz, Afrika’nın her alanda kalkınmasına ve küresel sistemde hak ettiği yeri almasına katkılar sağlamaya devam edecektir. Afrika Birliği’nin G20 topluluğu içerisinde resmi olarak yer almasından büyük memnuniyet duyuyoruz ve bu konuda Türkiye olarak desteğimizi G20 platformunda gösterdik. Az önce Afrika ülkelerinin muhatap bakanları, uluslararası Afrika kuruluşlarının genel sekreterleri, Afrika Birliği’nin ticaret komiseri ve Afrika Birliği dönem başkanı temsilcisi bakan ile sınamalar ve fırsatlar, daha güçlü bir Türkiye-Afrika ortaklığı için yapılacak hususlar konusunu tartıştık. Bu uluslararası toplantı vesilesiyle de bugün ve yarın bakanlar arasında ikili resmi temaslar da yapılacak. Zaten uluslararası toplantıların en büyük faydalarından biri de çok sayıda ülkelerin bakanlarına ikili resmi temasların sağlanmasıdır.”

    Bakan Bolat, “3 bin 900 katılım ile forumun iki gün süre ile bugün ve yarın İstanbul’da gerçekleştirilmesi, Afrika ülkelerinin de hem kendi aralarında hem de Türkiye ile ortaklığa ve ekonomik ilişkileri güçlendirmeye ne kadar önem verdiklerini göstermektedir. Türkiye ile Afrika ülkeleri arasında tarım, tarıma dayalı sanayiler, imalat sektörü, altyapı ve ulaştırma, turizm ve kadın girişimciliği gibi alanlarda ilişkilerimizin geliştirilmesi konusunda biz bakanlar olarak fikir alışverişinde bulunduk” dedi.

  • Afrika Birliği, G20 daimi üyesi oldu

    Afrika Birliği, G20 daimi üyesi oldu

    Hindistan’ın ev sahipliğinde bu yıl “Tek Yeryüzü, Tek Aile, Tek Gelecek” ana temasıyla düzenlenen 18’inci G20 Liderler Zirvesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katıldığı resmi karşılama töreniyle başladı. Hindistan Başbakanı Narendra Modi, Bharat Mandapam Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi’ndeki törende zirveye katılan liderleri tek tek karşılayarak fotoğraf çektirdi. Tören kapsamında “Liderler Alanı”nda bir araya gelen liderler, daha sonra kongre merkezine giriş yaptı. Hindistan Başkanı Modi “Tek Dünya” temasıyla gerçekleştirilen günün ilk oturumunun açılış konuşmasını yaptı. Modi, 55 üye ülkenin bulunduğu Afrika Birliği’nin, G20’nin daimi üyelerinden biri olduğunu açıkladı. Modi daha sonra Afrika Birliği Başkanı Azali Assoumani’yi G20’nin daimi üyesi olarak koltuğuna davet etti. İki lider kucaklaşırken, Afrika Birliği G20’de Avrupa Birliği (AB) ile aynı statüye sahip oldu.

    Modi eski adıyla “Twitter” olarak bilinen sosyal medya platformu X’teki resmi hesabından yaptığı paylaşımda, “Afrika Birliği’ni G20 ailesinin daimi bir üyesi olarak ağırlamaktan onur duyuyorum. Bu, G20’yi güçlendirecek” ifadelerini kullandı.

    “India” yerine “Bharat”

    Modi’nin ayrıca, ülke adının “India” yerine “Bharat” olarak değiştirilmesi tartışmalarının yaşandığı dönemde G20 oturumundaki masada ülkesinin Sanskritçe ismi “Bharat” yazan kartın önünde konuşması da dikkati çekti.

    G20 Liderler Zirvesi

    Küresel ekonomik üretimin yüzde 85’ini ve dünya ticaretinin yüzde 75’ini temsil eden, dünya nüfusunun üçte ikisini kapsayan G20 ülkelerinin liderleri, bu yılki üç oturumluk toplantıda kapsamlı küresel ekonomik reformları ele alacak. Bu yıl ilk kez “dönem başkanlığı” heyecanını yaşayan Hindistan’ın zirvede yeşil kalkınma, hızlandırılmış/kapsayıcı ve dirençli büyüme, sürdürülebilir kalkınma hedeflerinde hızlandırılmış ilerleme, teknolojik dönüşüm ve dijital kamu altyapısı, 21. yüzyıl için çok taraflı kurumlar, kadın liderliğinde kalkınma gibi konuları öne çıkarması bekleniyor. Ayrıca sürdürülebilir kalkınmanın yanı sıra gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki farkların azaltılması konusu da toplantıda gündeme getirilecek. Hindistan’ın bir yılı aşkın dönem başkanlığında G20’de, çok taraflı kuruluşlardan gelişmekte olan ülkelere daha fazla borç, uluslararası borç yapısında reforma gitme, kripto para düzenlemeleri, enerji ve gıda güvenliğinde jeopolitik belirsizliklerin etkisi gibi konular ele alınacak. Ülke liderlerinin birebir müzakerelerde bulunması için imkan da sunan zirve vesilesiyle katılımcı ülke liderlerinin, başta Ukrayna-Rusya savaşı olmak üzere bölgesel ve küresel meseleleri masaya yatırması bekleniyor.

    Putin, Xi ve Sanchez zirveye katılmıyor

    Avrupa Birliği ile Arjantin, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Endonezya, İtalya, Japonya, Meksika, Rusya, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore, Türkiye, İngiltere ve ABD’nin yer aldığı 19 ülkeden oluşan G20’ye bu yıl, dünyanın ilk 20 ekonomisi arasında olmasına rağmen G20’de yer almayan İspanya da misafir olarak davet edildi. İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in Covid-19 testinin pozitif çıkması dolayısıyla zirveye katılamayacağı bildirildi.

    Zirvede Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra ABD Başkanı Joe Biden, İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Japonya Başbakanı Kişida Fumio, Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk-Yeol, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman, Güney Afrika Devlet Başkanı Cyril Ramaphosa, Bangladeş Başbakanı Şeyh Hasina Vecid, Arjantin Devlet Başkanı Andres Alberto Fernandez, Nijerya Devlet Başkanı Bola Ahmed Tinubu ve Avustralya Başbakanı Anthony Albanese yer alıyor.
    Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise zirveye katılmazken, Çin’i Başbakan Li Çiang, Rusya’yı ise Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov temsil ediyor.

    G20 için yoğun güvenlik önlemi

    G20 dolayısıyla Yeni Delhi’de havadan ve karadan güvenlik önlemleri üst seviyeye çıkarıldı. Zirve için 50 binden fazla polisin görev yaptığı belirtilirken Hindistan Ulusal Güvenlik Muhafızları’nın güvenliği sağlama hususunda polis kuvvetine destek verdiği bildirildi. Zirvenin yapıldığı bölgede birçok cadde, sokak ve iş yeri 11 Eylül’e kadar kapatıldı. Ayrıca zirve sonuna kadar bazı bölgelerde seyahat kısıtlamaları uygulanıyor. Önlemlerin yanı sıra cadde ve sokaklarda trafik akışını sağlamaya çalışan polisin, toplantının yapılacağı alana giden güzergahta bazı yolları bariyerlerle kapattığı görüldü. Yeni Delhi’de ayrıca cadde ve sokaklar, kaldırım ve billboardlar zirve için “G20” başlığıyla süslendi, kavşaklara G20 üyesi ülkelerin bayrakları asıldı. Kent genelinde yolcu taşımacılığı yapan birçok rikşa (çekçek) ve taksi de G20 etiketleri ile donatıldı.