Etiket: aile

  • Yenidoğan çetesi soruşturması sonrası bir kez daha yıkıldı

    Yenidoğan çetesi soruşturması sonrası bir kez daha yıkıldı

    Kocaeli’de geçen sene özel bir hastanede dördüz doğum sonrası bebeklerinden 3’ünü kaybeden, birinin de gözlerinde görme kaybı meydana gelen Okutucu çifti, yenidoğan çetesi soruşturması sonrası bir kez daha yıkıldı. Yaşadıkları acı dolu günleri hatırlayan çift, yenidoğan çetesi ile ilgili açılan dosyaya dahil olmak için avukatları aracılığıyla dilekçe verdi.

    Kocaeli’nin Gebze ilçesinde yaşayan Hamide Okutucu, 23 Mayıs 2023’te, Özel Gebze Yüzyıl Hastanesi’ne gitti. Erken doğum yapan Okutucu, dördüz bebek dünyaya getirdi. Erken doğum sebebiyle bebekler kuvöze alındı. Doğumdan 2 gün sonra aile bebeklerden birinin vefat haberini aldı. Birkaç gün sonra da ikinci ve üçüncü bebekleri de hayatını kaybetti.

    İddiaya göre, doktor tarafından aileye bebeklerde mikrop olduğu ve bunun ırsi olduğu söylendi. Aile, 4’üncü bebeği Cemre’nin kurtulması için çaresizce beklemeye başladı. Bebeğinin durumunun kötüye gittiğini ve vücudunda yanıklar olduğunu gören anne ile baba Okutucu, hastane ve doktor araştırması yaptı.

    Cemre bebek hastanede perişan oldu
    3 ay boyunca entübe edilen Cemre bebek, 112 aracılığıyla Özel Gebze Yüzyıl Hastanesi’nden Medilife Bağcılar Hastanesi’ne sevk edildi. Burada da küveze konulan bebeğin sol gözünde görme yetisi yüzde yüz kaybedildi, ayrıca verilen ilaçlar sebebiyle vücudu güçsüzleşerek yürüme ve hareket etme kabiliyeti zedelendi. Bebeklerinin vücudunda yanık izi olduğunu, kemiklerinin gözüktüğünü söyleyen aile, sorumluların cezalandırılması için geçtiğimiz sene hukuk mücadelesi başlattı.

    3 bebeklerini toprağa veren aile, SGK’dan günlük 8 bin lira alabilmek için bebekleri yoğun bakımda tutarak ölümlerine neden olan yenidoğan çetesi ile ilgili haberleri duyduktan sonra bir kez daha yıkıldı. Yaşadıkları acı dolu günleri hatırlayan çift, yenidoğan çetesi ile ilgili açılan dosyaya dahil olmak için avukatları aracılığıyla dilekçe verdi.

    Baba: “Çocuğum bir gözünü Medilife Hastanesi’nde kaybetti”
    Mağduriyetlerini geçen sene İhlas Haber Ajansı (İHA) aracılığıyla dile getirdiklerini ancak seslerini duyuramadıklarını anlatan Akın Okutucu, “Bir sene önce sizinle röportaj yapıp, bu olayı dile getirmiştik ama sesimizi duyan olmadı. O süreçte sesimizi duyan olsaydı belki de ailelerin başına bunlar gelmeyecekti. Maalesef ki bizim sesimiz duyulmadı. 3 bebeğimi Gebze Yüzyıl Hastanesi’nde kaybettim. Dördüncü çocuğum olan Cemre’yi de oradan almak istedim.

    Muhammet isimli hoca, 112 ile bağlantı kuracağımı, onun onayı ile bize haber verileceğini söylemişti. 112 ile bağlantı kurduğumda bize yenidoğan çetesi liderlerinden birinin hastanesini tavsiye etmişlerdi. Biz bunu bilmiyorduk. Özel Medilife Hastanesi’ydi. Çocuğum maalesef orada bir gözünü kaybetti. Diğer gözünü de Çapa’daki doktorumuz kurtardı. Sağ olsun, kendisi kızım için her şeyi yaptı. Ben Gebze Yüzyıl Hastanesi, 112 ve Medilife Hastanesi’nin birlikte çalıştığını düşünüyorum” dedi.

    “Neden bin tane hastane varken Medilife tercih edildi?”
    Akın Okutucu, 3 bebeğini toprağa verdiğini, diğerinin de çok acılar çektiğini belirterek, “Bunları İhlas Haber Ajansı ile yaptığımızla haberle bir sene önce dile getirmiştik. O zaman önlem alınsaydı belki de bunların hiçbiri olmayacaktı. Özel Yüzyıl Hastanesi bizi oraya sevk etti. Sayın Cumhurbaşkanımız çok sayıda hastaneyi hizmete açtı. Neden bin tane hastane varken Medilife tercih edildi? Bu iş bir şebeke. Ben hepsinin en ağır cezayı almasını istiyorum” diye konuştu.

    Anne: “Belki de bizi dikkate alsalardı bu kadar ölüm olmayacaktı”
    Çok acılar çektiklerini söyleyen Hamide Okutucu ise “Geçen sene İhlas Haber Ajansı ile sesimizi duyurmaya çalışmıştık. Sağ olsun, her zaman yanımızda oldular. Onlarla birlikte sesimizi duyurmaya çalıştık. Hiç kimse bizi dinlemedi, ciddiye alınmadık. Belki de dikkate alsalardı bu kadar ölüm olmayacaktı.

    Biz sadece hastanede bu şekilde tedavi yapan doktorların ceza almasını istiyorduk. Başka ailelerin de bunu yaşaması çok kötü. Ben 3 evladımı toprağa verdim. Biz eşimle hala kendimizi tam anlamıyla toparlayamadık. İnşallah her şey gün yüzüne çıkacak. Hiçbir anne evladını toprağa gömmeyecek. İnşallah canları yanmayacak, çocukları koyunlarında yatacak. Tek istediğim bu” şeklinde konuştu.

    “Benim kızımın canını yıktılar”
    Yaşadıklarını anlatan Hamide Okutucu, sözlerine şöyle devam etti:
    “Biz Cemre bebeğimizi Gebze Yüzyıl Hastanesinden almak istedik. Doktor vermeyince 112’ye başvuruldu. Muhammet Hoca aradı, ‘Çocuğunuzu Medilife Bağcılar Hastanesi istiyorlar, kabul ederseniz göndereceğiz’ dedi. Bizde ‘Neresi olursa olsun, 3 çocuğumuzu kaybettik. O hastaneden kızımızı almak istiyoruz’ dedik.

    Medilife Hastanesine gittik. Kızımın gözü görüyordu fakat oradaki ihmalkârlık yüzünden Cemre bebeğimizin gözü kör oldu. Bir gözü görmüyor. Sağlık Bakanlığı açıklama yaptı. Bu hastanelerin yaklaşık 1-1,5 senedir takip edildiği ifade edildi. Biz 1 sene önce haber yaptık. Madem o hastaneler gözetim altındaydı, neden benim kızım Medilife Bağcılar Hastanesi’ne sevk edildi.

    Benim kızımın canını yıktılar. Benim kızım şuan yürüyemiyor, oturamıyor. 4 ay küvezde kaldığı için ve verilen ilaçlardan yüzünden vücudu güçsüz kaldı. Şuan fizik tedavi görüyor. Benim kızımın kolunu da yaktılar. Artık buna ‘Dur’ diyen olsun. Anneler, babalar acı çekmesin”

    “Ağlaması iyidir, ilaçlara tepki veriyor”
    Bebeklerin acısını içinde hisseden Okutucu, “Bebeklere para için ilaç verip, uyutuyorlar. Küvezlerde yapmadıkları işkence kalmıyor. Ben bu haberleri televizyonda izlediğimde aklıma ilk gelen Erdal bebeğim oldu. Mesela Çağla hemşire, bebek acı çektiği için ağladığında ‘Hayvan gibi böğürüyor’ diyor. Benim Erdal bebeğim Gebze Yüzyıl Hastanesinde ölmeden 1 gün önce çok ağlıyordu.

    Hocaya, ‘Bebeğim çok ağlıyor, dayanamıyorum’ dediğimde bana, ‘Ağlaması iyidir, ilaçlara tepki veriyor’ dedi. Çocuk canı yandığı için ağlıyordu. Bu kadar vicdansızlık olmaz. Ben Cemre bebeğimi oradan aldıktan sonra başka bebeklerde öldü. Ben sesimi duyuramadım. Ben bu hastanenin de bu teşkilatın içinde olduğunu düşünüyorum. Darıca’dan Bağcılar’a kadar çok sayıda hastane var. Araştırılmasını istiyorum. 4 çocuğuma işkence yaptılar bedelini ödesinler, hastane kapatılsın” ifadelerini kullandı.

    Avukat Budak: “Yenidoğan çetesi olarak gündemde olan dosya ile ilgili bizim de mağduriyetimiz var”
    Süreci anlatan Avukat Tayfun Budak ise “Geçen seneden bu yana ciddi gelişmeler oldu fakat Bakanlık nezdinde bir gelişme yok. Bakanlık bizim Gebze Cumhuriyet Savcılığına yaptığımız şikayete cevap vermedi. Biz hatırlatma yazılarını yazdık. Fakat şuanda hala verilen bir cevap yok. Yenidoğan çetesi olarak gündemde olan dosya ile ilgili bizim de mağduriyetimiz var.

    Cemre bebeğimiz bu çetenin elinde ihmallerine maruz kalmıştır. Bu nedenle sol gözü görmemektedir. İddianamede yapılan değerlendirmede ve şahıslar arasında geçen konuşmalarda görülmektedir ki Cemre bebek ihmallere uğramış ve gözünü kaybetmiştir. Biz o dosyada mağduru olduğumuza dair dilekçemizi göndereceğiz. Buna karşılık orada da bulunacağız ve hakkımızı talep edeceğiz. Sanıkların cezalandırılmasını, en ağır cezayı almalarını, hastanelerin kapanmasını istiyoruz” dedi.

  • Aileler arasında kavga:1 ölü, 1 yaralı

    Aileler arasında kavga:1 ölü, 1 yaralı

    İddiaya göre; S.A. ile İ.D. arasında başlayan tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Kavgada İ.D., S. A.’yı bıçaklayarak ağır yaraladı. Yapılan ihbarın ardından olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.

    Olayın ardından, İ.D. ise hayatını kaybeden S.A.’nın yakınları tarafından darp edildi. Sağlık ekipleri S.A.’nın hayatını kaybettiğini belirlerken İ.D.’yi ise olay yerinde yaptıkları ilk müdahalenin ardından ambulansla hastaneye kaldırdı.

    Olayla ilgili soruşturma başlatılırken polis bölgede güvenlik tedbiri aldı.

  • Okula yeni başlayan çocukların ailelerine öneriler

    Okula yeni başlayan çocukların ailelerine öneriler

    Çocukların öğretmeniyle ilişkileri konusunda önerilerde bulunan Uzm. Klnk. Psk. Öziç, “Öğretmeniyle bağ kurmasını destekleyin; iletişimde olun, öğretmenini tanıması konusunda yardımcı olun. Okula ve sınıfına alışması 1-2 hafta sürebilir. Acele etmeyin. Zamanla okul ortamının güvenli olduğunu hissetmeye başlayacaktır. Eğer bu alışma evresi 3 haftayı geçerse, uzman desteğini devreye alın. Sizin kaygınızın çocuğunuzu etkileyeceğini unutmayın. Bazen sadece sizden dolayı kaygılı olacaklar. Ben hissettirmiyorum diye düşünmeyin. Çocuklar her şeyi çok iyi hisseder. Böyle bir sorununuz varsa sosyal çevrenizden destek alın ya da uzman desteğine başvurun” diye konuştu.

    “Ayrılık kaygısı olan çocuklarda süreç daha zordur”
    Ayrılık kaygısı yaşayan çocukların alışma evrelerinin diğer çocuklara göre daha uzun süreceğini söyleyen Uzm. Klnk. Psk. Öziç, “Ona zaman verin. Bırakıp kaçmak, kandırarak gitmek gibi durumlardan kaçının. Alışma evresini kolaylaştırmak adına Audrey Penn’in Avucundaki Öpücük gibi kitaplar tam da bu çocuklarımıza göre, bu kaynağı birlikte okuyabilirsiniz. Kitaplar ve hikâyeler çocukları ve bence yetişkinleri dahi sakinleştirip belirsizliği ortadan kaldırabilir, duygu yönetimini kolaylaştırabilir. Okul kaygısını konu almış hikâye ve kitaplardan bol bol faydalanın. Kimse ile asla kıyaslamayın. Her çocuğun hızı farklıdır. Kimseyi ona sürekli örnek göstermeyin. Onun yerine ‘bak düne göre çok daha iyisin biliyor musun’ şeklinde onu kendindeki pozitif davranış değişimlerini hatırlatın” dedi.

    “Çocuğunuzu destekleyin”
    Çocuklara kendi kendine yalnız olduğu zamanlarda kullanabileceği bir egzersiz öğretebileceğimizi söyleyen Uzm. Klnk. Psk. Öziç, şu bilgileri paylaştı:
    “Bu konuda bir baş etme stratejisi olan güvenli yer egzersizi kullanılabilir. Bir kağıt ve boya kalemleri ile rahat resim çizeceği bir masaya geçin. Ona şu yönergeyi verin; ‘Herkesin kendini güvende ve huzurlu hissettiği bir yer ya da durum vardır. Sen de kendini güvende huzurlu hissettiğin bir yerin resmini çizmeye ne dersin, bu yer gerçek bir yer de olabilir hayali bir yer de’ şeklinde düşünmesine izin verin. İstediği kişiyi ve istediği nesneleri oraya alabilir. İstediği gibi de çizebilir. Onu biraz desteklemek isterseniz, zorlandığını fark ederseniz ona sevdiği nesneleri, kişileri, durumları hatırlatabilirsiniz. Çizme işlemi bittiğinde şu yönergeyi iletin; ‘Çok güzel, eline sağlık, peki bu güvenli alanına eklemek istediğin herhangi bir şey var mı?’ Varsa eklesin, yoksa şu soruları her birinin cevabını aldıkça sırayla sorun; bu resme bakmak sana hangi duyguyu veriyor şu an? Peki, bu duyguları şu anda bedeninde nerede hissediyorsun? Hadi gel, bu resmi aklında tut, sana hissettirdiği bu duyguları ve bedenindeki bu hisleri fark et ve kendine kelebek dokunuşlarını yap. 3-5 set dokunuş yaptıktan sonra durup şu an nasıl olduğunu sorun. Şu an bu resme bakmak nasıl hissettiriyor? Neler fark ediyorsun buna odaklan, diyerek bir set daha yapın. Pozitif geribildirim birkaç kez alana kadar devam edin. (Eğer güvenli yerini düşünürken negatif bildirim yaparsa da şu yönerge ile güçlendirin; peki burayı daha güvenli hale getirmek için neye ihtiyacın var? Buraya başka ne eklemek istersin ?” Sonra diğer adımlar ile aynı yönergeleri takip edin.) Ve sonra bu güvenli yere bir ipucu kelime bulmasını isteyin.”

    Uzm. Klnk. Psk. Öziç, “Yönergeniz şu olsun; ‘Hangi kelime ile bu yeri hatırlamak istersin?’ Bulduğu ipucu kelimeyi içinden tekrar ettirerek bir set daha yapıp ona bu güzel baş etme kaynağını kendini iyi hissetmediği her zaman yapabileceğini iletin. Kendinize bile bu çalışmayı yapabilirsiniz” ifadelerini kullandı.

  • Muğla’da eşini öldüren şahıs tutuklandı

    Muğla’da eşini öldüren şahıs tutuklandı

    Olay, dün saat 08.00 sıralarında Orhaniye Mahallesi Akasya Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, aile içi sorunlar yaşayan Senem Kıvrık, kocası Muhittin Kıvrık hakkında mahkemeye başvurarak evden uzaklaştırma kararı aldırdı. Olay sabahında çift, sokakta buluştu ve aralarında tartışma çıktı. İddiaya göre Muhittin Kıvrık, aracında bulunan sert bir cisimle Senem Kıvrık’ın başına vurdu. Kavga sokakta devam ederken Muhittin Kıvrık, yanında getirdiği bıçakla eşini karnından bıçakladı. Olayı gören vatandaşlar hemen durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekipleri, ağır yaralanan Senem Kıvrık’ı Muğla Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Kıvrık burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Cinayet sonrası ormanlık alana kaçan Muhittin Kıvrık ise emniyet güçlerinin yoğun çalışması sonucu yakalandı. Muhittin Kıvrık karakoldaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Adliyeye sevk edilen Muhittin Kıvrık çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanarak ceza evine gönderildi.

  • Yetiştirdiği ürünleri satarak aile bütçesine katkıda bulunuyor

    Yetiştirdiği ürünleri satarak aile bütçesine katkıda bulunuyor

    Yıllardır tarlasında çeşitli sebze ve meyve yetiştiren Fırat Kayar isimli çiftçi, bu meyve ve sebzeleri Adilcecaz-Erciş karayolu üzerinde yol kenarında kurduğu tezgahta satarak geçimini sağlıyor. Kendi tarlasında 20 yıla aşkındır domatesten bibere, salatalıktan kavun ve karpuza kadar birçok meyve ve sebze ektiğini ifade eden Fırat Kayar, “Ektiğimiz ürünleri hem manavlara hemde yol kenarında kurduğum tezgahta satıyorum.

    Yerli mahsul çıktığında fiyatlar düşüyor. Kilosu 10 ile 25 lira arası değişiyor. Hasat zamanı geldiğinde ise yol kenarında bu ürünleri satarak aile bütçesine yardım ederek geçimimizi sağlıyoruz” dedi.

  • Kastamonu’da iki aile arasında çıkan kavga

    Kastamonu’da iki aile arasında çıkan kavga

    Olay, dün gece saatlerinde Cumhuriyet Mahallesi Muzaffer Güzelant Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, aynı binada yaşayan ve aralarında daha önceden husumet bulunan iki aile arasında kavga çıktı. Kısa sürede büyüyen kavgaya ailelerin yakınları da katıldı. Kavgada Ş.K., A.G., H.K., B.A. ve R.B. ile diğer aileden E.Ç. darp edilerek yaralanırken, Yılmaz Fayiz ise bıçaklandı. Kavgayı gören vatandaşlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
    Olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahaleleri yapılan yaralılar, Cide Devlet Hastanesine kaldırıldı. Tedavi altına alınan yaralılardan hayati tehlikesi bulunan Yılmaz Fayiz, Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Fayiz, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Fayiz’in cenazesi otopsi işlemlerinin ardından Cide ilçesinde toprağa verileceği öğrenildi.
    Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.

  • Tüm çabalarına rağmen ailesini kurtaramadı

    Tüm çabalarına rağmen ailesini kurtaramadı

    Kaza, 18.30 sıralarında Sugözü Mahallesi Kütürüp Caddesi üzerinde meydana geldi. Emre Alıcı, eşi Esma Alıcı (31) ve 1 yaşındaki kızları Fatma Ela Alıcı ile birlikte gezinti yapmak için evinde çıkarak  safari araçlarına bindi. İddiaya göre, aracın çalışmaması üzerine Emre Alıcı kontrol amaçlı araçtan indiği sırada el freni boşalan cip bir anda hareket etmeye başladı. Emre Alıcı’nın hareket halindeki cipi durdurma çabaları sonuç vermezken cip önce duvara çarptı, oradan da hızla yokuş aşağı geri giderek uçurumdan yuvarlandı.

    Uçurumdan hemen önce çarpmanın etkisiyle Emre Alıcı durdurmaya çalıştığı araçtan düşerken, metrelerce yükseklikten inşaat malzemelerinin olduğu yere düşen araçta bulunan Esma Alıcı ve kızları Fatma Ela Alıcı ağır yaralandı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ekipleri yaptıkları kontrollerde, araç içerisinde sıkışan Esma Alıcı’nın hayatını kaybettiğini belirledi. Yaralı çocuk ise sağlık ekipleri tarafından ambulansla hastaneye götürüldü ancak doktorların tüm müdahalelerine rağmen hayatını kaybetti. Olay yerine gelen yakınları ise sinir krizi geçirdi. Anne ve kızın cansız bedenleri savcılık incelemelerinin ardından Antalya Adli Tıp Kurumuna gönderildi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

    Aracın bir anda hareket etmeye başlaması, Emre Alıcı’nın aracı durdurmaya çalışması, araçtan düşmesi ve aracın uçurumun kenarında gözden kaybolduğu anlar güvenlik kamerasına yansıdı.

  • Kastamonu’da iki aile arasında kavga

    Kastamonu’da iki aile arasında kavga

    Olay, dün gece saatlerinde Cumhuriyet Mahallesi Muzaffer Güzelant Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, aynı binada yaşayan ve aralarında daha önceden husumet bulunan iki aile arasında kavga çıktı. Kısa sürede büyüyen kavgaya ailelerin yakınları da katıldı. Kavgada Ş.K., A.G., H.K., B.A. ve R.B. ile diğer aileden E.Ç. darp edilerek yaralanırken, Y.F. ise bıçaklandı. Kavgayı gören vatandaşlar durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.
    Olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahaleleri yapılan yaralılar, Cide Devlet Hastanesine kaldırıldı. Tedavi altına alınan yaralılardan hayati tehlikesi bulunan Y.F., Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi.
    Polis ekipleri olayla ilgili inceleme başlattı.

  • Husumetli aileler arasında pompalı tüfekli kavga

    Husumetli aileler arasında pompalı tüfekli kavga

    Olay, merkez Bağlar ilçesi Muradiye Mahallesi 168’inci sokakta meydana geldi. Aralarında husumet olduğu öğrenilen iki aile fertleri henüz bilinmeyen bir nedenle tartışmaya başladı. Tartışmanın büyümesiyle olay, pompalı tüfek ve tabancalı kavgaya dönüştü. Olayda M.K. yaralandı.
    İhbar üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı M.K., ilk müdahalesinin ardından Selahaddin Eyyubi Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Hastaneye gelen yaralının yakınları sinir krizi geçirdi.
    Polis, olayla ilgili inceleme başlattı.

  • Kazada ölen çocukların cenazeleri ailelerine teslim edildi

    Kazada ölen çocukların cenazeleri ailelerine teslim edildi

    Kaza, dün gece saat 21.30 sıralarında Şanlıurfa’nın Eyyübiye ilçesi Akçakale Caddesi üzerindeki Millet Bahçesi önünde yaşandı. Mustafa K’nin (19) kullandığı 34 GB 7089 plakalı otomobil, kontrolden çıkarak parka gitmek için yolun karşısına geçmeye çalışan kalabalığın arasına daldı. Kazada Gülbahar İsi (9), Leyla İsi (5) ve Muhammed İsi (8) kardeşler ile kuzenleri Rukiye İsi (9) ve Serhat İsi (7) hayatını kaybetti. Cenazeler, Şanlıurfa Adli Tıp Kurumu morgundaki otopsi işlemlerinin ardından yakınlarına teslim edildi. Cenazelerin Şanlıurfa’nın Siverek ilçesine bağlı Çığırık kırsal Mahallesinde defnedileceği belirtildi.
    Aynı kazada yaralanan ve çocukları Rukiye ve Serhat’ı kaybeden baba Mehmet İsi ile anne Zeynep İsi (31) ve çocukları Abdulselam (12) İsi’nin ise tedavileri ise hastanede devam ediyor. Yoğun bakımda tedavisi süren baba Mehmet İsi’nin hayati tehlikesinin bulunduğu belirtildi.
    Kaçan sürücü teslim oldu
    Aşırı hız yaptığı için kazaya neden olduğu ileri sürülen sürücünün ehliyetsiz de olduğu öğrenildi. Olay sonrası kaçan sürücü, daha sonra Eyyübiye Polis Merkezine giderek teslim oldu.
    Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.