Etiket: ak parti

  • “İktidarı Araplara vermek istiyor”

    “İktidarı Araplara vermek istiyor”

    CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, CHP İzmir Milletvekili Yüksel Taşkın, CHP İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu ve CHP İlçe Başkanları İzmir Alsancak Limanı’nın satılacağı iddialarıyla ilgili açıklama yaptı.

    CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu şunları söyledi:

    “ÇİÇEĞİ BURNUNDA ULAŞTIRMA BAKANI İDDİALARI MECBUREN KABULLENMEK ZORUNDA KALDI”

    “Bizler seçimlerden önce sürekli olarak dile getirmiştik. ‘Türkiye AKP iktidarıyla bu krizden çıkamaz, tam aksine ülkenin kaynakları borçları kapatmak, israfı fonlamak için haraç mezat satılır’ diye. Üzülerek söylüyorum ki, haklı çıkmanın acısını yaşıyoruz. Bu haraç mezat, gizli saklı pazarlıklarla satılan milli değerlerimizden birisi de önünde durduğumuz Alsancak limanı. Kesin bir dil kullanıyorum çünkü iddialar basın tarafından dile getirildikten, İzmir Milletvekilimiz Sayın Mahir Polat tarafından Meclis’e taşındıktan sonra, çiçeği burnunda Ulaştırma Bakanı iddiaları mecburen kabullenmek zorunda kaldı.

    “AKP İKTİDARI ARAPLARA VERMEK İSTİYOR”

    Üstelik Sayın Bakan, Limanın satışıyla ilgili bir ihaleden, özelleştirme için isteklilerin teklif verebileceği bir sistemden değil, direkt olarak Arap Emirliklerine, ihalesiz ve adrese teslim bir satış olacağını açıkça söyledi. Bu arkamızda gördüğünüz liman, Osmanlı zamanında İngiliz ve Fransızlara verilmişti. Mustafa Kemal Atatürk, tüm borçları ödemiş, limanımızı İngiliz ve Fransızlardan almış ve millileştirmiştir. Şimdi AKP İktidarı Araplara vermek istiyor. Bu liman, İzmir’in aynı adı taşıyan semtiyle özdeşleşmiş ve İzmir’in simgelerinden biri olmuştur. Bu Liman, İzmirlinin malıdır. Bu liman milli güvenlik ve beka meselesidir.

    “BÖYLESİNE DEĞERLİ OLAN BİR LİMANI, NE OLDU DA ARAP EMİRLİKLERİNE SATMAK İÇİN AYAKLARINA KADAR GİTTİNİZ?”

    İzmir’e yatırım yapmak yerine, İzmir’in mallarını, milli değerlerimizi satmakla uğraşan AKP’lilere bu hatırlatmayı yaptıktan sonra sormak isteriz; Böylesine değerli olan bir limanı, bunca yıldır devlet işletirken ne oldu da Arap Emirliklerine, üstelik de ihalesiz bir şekilde satmak için ayaklarına kadar gittiniz? Alsancak Limanının satılması ile ilgili İzmir iş dünyası ve odalarla görüştünüz mü? İzmir Ticaret Odası (İZTO), Ege Bölge Sanayi Odası (EBSO) Deniz Ticaret Odası gibi çok güçlü ve köklü odalarımız ve sanayicilerimiz ile görüştünüz mü? Kendilerinden işletme ile ilgili teklif vermeleri istendi mi?

    “SARAY MUTLU OLSUN DİYE UYDURULMUŞ YÜZDE 38’LİK ENFLASYON MU, ŞEFFAFLIK ÖRNEĞİNİZ?”

    Buradan İZTO, EBSO ve Deniz Ticaret Odası başkanlarına ve yöneticilerinden seslenmek istiyorum. Siz bu limanın Araplara ihalesiz satışını doğru buluyor musunuz? Bulmuyorsanız, İzmir aşıkları olarak lütfen çıkıp bunu dile getiriniz. Ey AKP’nin başındakiler; Seçimden önce mangalda kül bırakmayarak, beka meselesi ve milliyetçilikle ilgili attığınız nutuklar, iş Arapların dolarlarına gelince unutuldu mu? Sayın Mehmet Şimşek ulusal ve uluslararası piyasalara güven verecek, modern ve şeffaf politikalar sözü vermişti. 2 gün önce TÜİK’in açıkladığı, saray mutlu olsun diye uydurulmuş yüzde 38’lik enflasyon mu, şeffaflık örneğiniz?

    “BİR DİĞER UTANÇ TABLOSU DA TÜM BU SATIŞLAR İÇİN SÖZÜM ONA VARLIK FONU’NUN ADETA PARAVAN OLARAK KULLANILMASIDIR”

    Artık kamu bankaları aracılığıyla dolara müdahale edilmeyecek denildikten sadece bir gün sonra, kamu bankalarından yapılan dolar satışı mı şeffaflık örneğiniz? Yoksa İzmir’in simgesi, konumu itibariyle bekamız sayılan, kapasitesi sebebiyle ticaret hayatımızın can damarı konumundaki Alsancak Limanı’nın, gizli saklı pazarlıklarla, adrese teslim ve ihalesiz şekilde Araplara satılacak olması mı şeffaflık örneğiniz? Bir diğer utanç tablosu da tüm bu satışlar için sözüm ona Varlık Fonu’nun adeta paravan olarak kullanılmasıdır. Diğer ülkelerdeki Varlık Fonları, ülkelerin tasarruf fazlalarının değerlendirilmesi için kurulmuşken, Türkiye’de milletin malını satarak, AKP tarafından çökertilen ekonomimizin, batmaması için kullanılıyor.

    VARLIK FONU, ÜLKENİN MALLARININ HARAÇ MEZAT KÖRFEZ ÜLKELERİNE SATILMASI İÇİN KULLANILAN BİR ARACI KURUM GİBİ

    Yani bir anlamda artık bizim varlık fonu, ülkenin mallarının haraç mezat Körfez ülkelerine satılması için kullanılan bir aracı kurum gibi. Türkiye’nin çıkarlarından çok, Katarlıların, Birleşik Arap Emirlikleri’nin çıkarları için çalışıyor.  Dünyada varlık fonu sahibi ülkeler, varlık fonunu dışarıda yatırıma dönüştürmek için kurarken, Türkiye Varlık Fonu, hazineyi iflastan, çökmüş ekonomiyi batmaktan kurtarmak için elindeki milli ve yerli kurumları yok pahasına satmak için kurulmuş gibi duruyor.

    “GÜVENLİĞİNİZİ BAŞKA DEVLETLERE PARA KARŞILIĞINDA DEVREDEMEZSİNİZ”

    CHP olarak, ticaret hayatımızın uluslararası düzeyde iş birliğine açılmasının, ülkemize döviz getirecek, ihracatımızı güçlendirecek yatırım ve anlaşmalar yapılmasının hep destekçisi olduk, olmaya da devam edeceğiz. Ancak, ülkenin önemli kaynaklarının, milli değerlerinin satılmasının karşısında olacağız. Vatanın güvenliğini tehlikeye atacak anlaşmaların karşısında durmaya devam edeceğiz. Alsancak limanı gibi bir liman başka bir ülkenin elinde olsa, satın almak için teklif eden ülkeleri ulusal güvenliğini tehdit edenler olarak algılar. Limanlar sadece ticaretimizin değil, milli güvenliğimizin de dayanağıdır. Güvenliğinizi başka devletlere para karşılığında devredemezsiniz. Devrediyorsanız, bunun adı ihanettir.

    “ALSANCAK LİMANINI YABANCILARA SATMAK İZMİR’E VE İZMİRLİLERE İHANETTİR”

    Alsancak limanını yabancılara satmak, satmak için teklifte bulunmakta İzmir’e ve İzmirlilere ihanettir. Milliyetçilik lafta değil uygulamada olur. AKP’nin ne kadar milliyetçi olduğunu tüm İzmirliler olarak şimdi görmek isterdik. Milli nutuklar duymak istemiyoruz. İzmir’in limanının satılmayacağının, İzmir’e ait olacağının ilan edilmesini bekliyoruz. Acil olarak iktidarı bu yanlıştan dönmeye çağırıyoruz.”

    CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ise İzmir Limanı’nın BAE’li bir firmaya satılacağı iddialarına ilişkin iktidarı eleştirdi. Polat, şunları söyledi:

    “İZMİR LİMANI, İZMİR ŞEHRİNİN KURULMASININ AMACIDIR”

    “Ben milletvekili olmadan önce hayatımı bu limanda, gümrük müşavirliği yapmış bir milletvekili olarak karşınızdayım. İzmir limanı, İzmir şehrinin kurulmasının amacıdır. Çünkü İzmir doğal yapısı itibariyle bir liman şehridir ve İzmir’de yerleşim, limandan sebep oluşmuştur. Dolayısıyla İzmir’in varlık sebebi, İzmir limanıdır. İzmir limanı, Türkiye Cumhuriyeti’nde, devletin işlettiği iki limandan biridir. Çokça defa İzmir limanı, bu iktidar tarafından iştahları kabarmış bir şekilde ihale edilmek istendi fakat ihale edilemedi, satılamadı. En son 2007’de içinde Ege İhracatçılar Birliğimizin ve milli yerli sermayenin olduğu bir konsorsiyuma 1 milyar 275 milyon dolara ihale edilmişti fakat o zamanın idarecileri devretmekten vazgeçip, devretmediler.

    “İZMİR LİMANINA, VARLIK FONU YÖNETİCİLERİ BAE FİRMASININ GELİP TESPİT YAPTIKLARINI BİLİYORUZ”

    Bugün bize gelen duyumlar, bilgilerimiz, görgülerimiz dahilinde seçimden itibaren İzmir limanına, Varlık Fonu yöneticileri BAE firmasının gelip tespit yaptıklarını biliyoruz. Israrla sorularımızı sorduk, sonrasında kaçamadan, ‘evet görüşüyoruz, satıyoruz’ dedi. Görüşme yeni değil, 2021’den itibaren başlayan hem de ‘FETÖ’ye kaynak ayıran, FETÖ’yü destekleyen ülke’ dedikleri BAE ile Varlık Fonu üzerinden hatta ve hatta BMC’nin ve bizim tank-paletin peşkeş çekildiği firmaların da içinde olduğu bir gruba peşkeş çekilmeye çalışıldığını biliyoruz.

    “DEĞERSİZLEŞTİR, ONDAN SONRA PEŞKEŞ ÇEK”

    Limanımız özelleştirilmedikten sonra yapılan uluslararası değerlendirmelerde 52 milyon dolar civarında bir yatırımla dünyanın en önemli aktarma limanlarından birisi olacağı tespit edilmiş ve bu fizibilite çalışmaları Devlet Demiryolları, Liman İşletmesi’nin elinde var. Çünkü bu liman yapıldığı zaman 13 metre yanaşma dip derinliğiyle dünyanın eşsiz limanlarından biriydi. Yıllar içerisinde 11 metreye düşmüş ve 2007’den bu yana hiçbir yenileme yapmadan ölüme terk edilmiş, bir liman haline dönmüştür. Biz buna karşıyız. Değersizleştir, ondan sonra peşkeş çek.

    “TÜRKİYE’NİN SÖMÜRGECİLERE PEŞKEŞ ÇEKİLMESİNE KARŞIYIZ, BUNA İZİN VERMEYECEĞİZ”

    Yeni tip sömürge anlayışında tıpkı Afrika ülkelerinde olduğu gibi, ‘borç ver ülke ödeyemesin sonra başta limanları sonra havalimanlarına çök’ çünkü bunlar gelir getirici en büyük yatırımı az ve geliri en yüksek işletmelerdir mantığıyla Türkiye’nin sömürgecilere peşkeş çekilmesine karşıyız. Buna izin vermeyeceğiz. Devlet eliyle çürümeye, değersizleştirmeye, ölüme terk edilmiş 52 milyon dolar yatırım yapamıyoruz diye çürümeye terk edilmiş bir limandan bahsediyoruz. Bu liman sadece SWAP’tan kaynaklı borçlarla mı yoksa yakınlarınızı Tosyalı gibi grupları zengin etmeye çalıştığınız bir liman mı yoksa hepsi birlikte insanlarınızı ve kendinizi zenginleştirmek ve 3 kuruşa muhtaç olduğunuz için mi peşkeş çektiğiniz bir liman?

    “İZMİR LİMANI BUGÜN YAPILMAYAN YATIRIMLARLA YÜZDE 10’UN ALTINA DÜŞMÜŞ BİR DEĞERE VE ELLEÇLEME KAPASİTESİNE SAHİP”

    Ben buradan dış ticaret erbaplarına seslenmek istiyorum. İzmir limanı 1994-1998 yılları arasında Türkiye elleçlenen konteynerlerin yüzde 47’sini elleçlerken bugün yapılmayan yatırımlarla yüzde 10’un altına düşmüş bir değere ve elleçleme kapasitesine sahip… Gelin bu limanı başkasına, tıpkı milli egemenliğimizi etkileyecek unsurlar doğurmaması kaydıyla kendi yerli konsorsiyumlarımıza verelim. Ben ticaret odamıza, sanayi odamıza 2007’de olduğu gibi Ege Bölgesi İhracatçılar Birliği’ne ve içinde bizim belediyelerimizin de olduğu, işe hakim iş insanlarının da olduğu bir konsorsiyum tarafından eğer devletin gücü yoksa işletilmeye açılması çağrısında bulunuyorum.

    “BİR ARAP İŞGALİNE, BİR EKONOMİK İŞGALE KARŞI CHP İLE YAN YANA DURUN”

    Bu topraklar Duyun-u Umumiye idareleri gördü. Duyun-u Umumiye idareleri üç beleş parayla bu ülkenin limanlarını yabancılara sattı. Ta ki ne zaman? İzmir İktisat Kongresi’nde alınan ve Kabotaj Bayramı diye kutladığımız kararlarla limanlarımız milli ve yerli oldu ve o günün gazeteleri, ‘Türk limanları özgürleşti’ dedi. Biz İzmir’den sesleniyoruz. İzmir İktisat Kongresi ve tam bağımsızlığın garantisi olan İzmir’den, milli egemenliğimizi ve ulusal çıkarlarımızı zedeleyecek işlere girmeyin. Bu ülkenin limanlarını yabancılara peşkeş çekmeyin, yabancılara peşkeş çektiğiniz limanlarda neler olduğunu görüyoruz. Örnek, Mersin Limanı, 2022 yılında anlattım. Mersin Limanı’ndaki usulsüzlüklerin hiçbirini burada göremezsiniz çünkü devletimiz işletiyor burayı… Hiçbir çocuğumuzu zehirleyecek materyaller bu limandan geçmez. İzmir’in bütün siyasetçilerine sesleniyorum. Başta da AKP’li Duyun-u Umumiye hükümetinin parçalarına seslenmek istiyorum: Çamdan, kavaktan sebeplerle İzmir’de algı yaratmayı bırakın, İzmir’in malı İzmir’de kalsın. Gelin yanımızda durun bunlarla birlikte mücadele edelim. Bir Arap işgaline, bir ekonomik işgale karşı CHP ile yan yana durun ve buna geçit vermeyelim. Biz vermeyeceğiz.”

    CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, Polat’ın ardından sözlerini şöyle sürdürdü:

    “AKP İl Başkanı da beni sokakta İzmir’in sorunlarını konuşmaya davet etmişti. Bildiğiniz gibi sabah 7, gece geç saatlere kadar sokaktayım. O yüzden istediği zaman istediği saatte istediği gün İzmir’in sorunlarını tabii ki konuşmayı çok isterim. Şimdi de sokaktayız. İzmir limanındayız. Eğer AKP İl Başkanı da ‘bu İzmirlilere ait olan liman Araplara satılmasın’ diyorsa biz de CHP’liler olarak gelip arkasında durmaktan onur duyarız. Yok, ‘Araplara satılması çok iyidir’ diyorsa, yine sokakta burada Araplara satılmasının neresi iyidir, neresi kötüdür, tartışmaya hazırız. İlk önce Örnekköy’e gideriz bir gün sonra da gelir Alsancak limanında sohbet ederiz.”

  • “Laf değil iş üretiyoruz”

    “Laf değil iş üretiyoruz”

    Vekil Kılıç, “Bayram vesilesiyle milyonlarca vatandaşımız gerek tatil bölgelerine, gerekse memleketlerine seyahat etti. Bu seyahatlerde bir kez daha yapılan köprülerin, yolların, havaalanlarının hızlı tenlerin ne kadar doğru yatırımlar olduğu net bir şekilde görülmüştür. Kısa sürede hizmete alınan bu yatırımlar sayesinde vatandaşlarımız hızlı, konforlu ve güvenli seyahat etme fırsatı buldu. Köprülerimiz ve otoyollarımız geçiş sayılarının çok üzerinde rakamlara ulaşarak yeni rekorlar kırdı. İşte bunların hepsi liderimiz, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğindeki hizmet siyasetinin bir ürünüdür” dedi.

    “KALICI KONUTLARI EYLÜL EKİM AYLARINDA TESLİME BAŞLIYORUZ”

    Bölge ayrımı gözetmeden yurdun dört bir yanına hizmet götürüldüğünü, ‘Türkiye Yüzyılı’nda da götürülmeye devam edeceğini söyleyen Kılıç, “Ülkemizde Seliyle heyelanıyla yangınıyla kuraklığıyla daha farklı afetlerle de sıkça yüzleştik. Terörden sığınmacı akınına, siyasi ve sosyal kaos denemelerinden darbe teşebbüslerine kadar tabii olmayan ama her biri ayrı bir felaket mahiyetindeki diğer sınamaları da bunların üzerine eklememiz gerekiyor. Ama 6 Şubat’ta 11 ilimizi birden vuran; bilhassa Kahramanmaraş, Hatay ve Adıyaman’ı adeta yerle yeksan eden deprem fırtınası milletimize hepsinden daha büyük bir acıyı ne yazık ki yaşattı. Rabbim, milletimize böylesine büyük bir felaket bir daha yaşatmasın. 6 şubat asrın felaketinin üzerinden henüz 5 ay geçmesine rağmen kalıcı konutları Eylül Ekim aylarında teslime başlıyoruz” şeklinde konuştu.

    “İL VE İLÇELER YENİDEN İMAR EDİLDİ”

    Geçmişte birçok afette Van, Elazığ, Malatya, İzmir depremlerinde, Antalya ve Muğla yangınlarında Kastamonu, Sinop, Bartın Giresun sel afetlerinde enkaza dönen il ve ilçelerin yeniden imar edildiğine hatırlatan AK Parti Bursa Milletvekili ve Plan-Bütçe Komisyonu Üyesi Ahmet Kılıç TBMM’ndeki basın toplantısında açıklamalarını şöyle sürdürdü:

    “Hepsini başarıyla yeniden hayata geçirmiş ve vatandaşlarımızı evlerine kavuşturmuştur. Deprem bölgelerimizde de altyapısı ve üstyapısıyla şehirlerimizi eskisinden daha güvenli, daha canlı, daha dayanıklı hale getirene kadar durmadan, dinlenmeden çalışacağız. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK Parti hükümetleri olarak laf üretmeyiz iş üretiriz. Her seferinde bize ‘yapamazsınız, başaramazsınız’ dediler ama vatandaşlarımıza verdiğimiz sözleri yerine getirdik. Önümüzdeki yerel seçimlerde bunu bir kez daha kanıtlayarak takoz siyasetinin elinden büyük şehirlerimizi geri alacağız. Buna mecburuz çünkü dünya metropolü İstanbul ve Başkentimiz Ankara yeteneksiz başkanların elinde, bunların belediye başkanlığı sorumluluğunda hareket etmediklerini tiyatro peşinde olduklarını aziz milletimiz bilmektedir. İnşallah 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde milletimiz bunlara gereken dersi verecektir.”

    ANA MUHALEFET PARTİSİNE ELEŞTİRİ

    Açıklamalarında ana muhalefet partisini de eleştiren AK Parti Bursa Milletvekili ve Plan-Bütçe Komisyonu Üyesi Ahmet Kılıç, “Dünyanın her yerinden tebrik mesajları yağarken, ne yazık ki sandıktan hezimetle ayrılan ana muhalefet lideri Sayın Kılıçtaroğlu ne Sayın Cumhurbaşkanımızı tebrik etmiş ne de seçim sonuçlarını hazmedebilmiştir. Gelinen noktada sadece genel başkanlık koltuğunu bırakmamak için akla ziyan açıklamalar yaparak aziz milletimizi küçümsemeye, milli iradeye saygısızlık yapmaya devam etmektedir. Seçmenin tercihini yok sayan Sayın Kılıçdaroğlu sanırım Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Köylü milletin efendisidir’ sözünü hiç duymamış veya yanlış anlamıştır. Gerçi bugünkü CHP’yi Atatürk’ün CHP’si olarak görmemiz mümkün değildir” dedi.

    Açıklamalarında Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin getirdiği kazanımlara da dikkat çeken Vekil Kılıç, “Hızlı bir şekilde kabinemiz kurulmuş Parlamentomuz ara vermeden çalışmalarına başlamıştır. Kabine üyelerimizin her birine ayrı ayrı hayırlı olsun dileklerimi iletiyor çalışmalarında kolaylıklar diliyorum. Yaklaşık çeyrek asırdır aziz milletimizin teveccühü ile ülkemizi yöneten AK Parti iktidarlarımız verdiği her sözü yerine getirmiştir. Bundan hiç bir vatandaşımızın endişesi olmasın diyor, aziz milletimizin desteği ile çok daha büyük başarı ve güzelliklere ulaşacağımıza yönelik kararlılığımızı bir kez daha ifade etmek istiyorum” şeklinde konuştu.

  • Mehmet Köse asaleten atandı

    Mehmet Köse asaleten atandı

    31 Mart’ta vekaleten AK Parti İl Başkanlığı’na atanan Mehmet Köse’nın asaleten ataması bugün yapıldı.
    Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, atama haberini sosyal medya hesabından duyurarak, “Genel Başkanımız ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tensipleriyle vekâleten yürüttüğü il başkanlığı görevine asaleten atanan Mehmet Köse başkanımızı tebrik ediyor; görevinde başarılar diliyorum. Güçlü teşkilatlarımız ile Türkiye için yola devam” ifadelerini kullandı.

    “Hep birlikte Türkiye Yüzyılı için yürümeye devam”

    Mehmet Köse de “Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın tensipleri ile Teşkilat Başkanımız Erkan Kandemir’den mazbatamızı alarak Samsun İl Başkanlığı görevine asaleten atanmış bulunmaktayım. Hep birlikte Türkiye Yüzyılı için yürümeye devam” açıklamasında bulundu.

  • Üzüm’den ilk mesaj: “Rabbim utandırmasın”

    Üzüm’den ilk mesaj: “Rabbim utandırmasın”

    AK Parti Kayseri İl Başkanlığı görevini vekaleten yürüten Fatih Üzüm, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından il başkanı olarak atandı. Sosyal medya hesabından Erdoğan ile birlikte olduğu fotoğrafı paylaşan Üzüm, “Bismillahirrahmanirrahim. Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın tensipleriyle aziz şehrimiz Kayseri’mize hizmetimizi İl Başkanı olarak sürdürmek üzere görevlendirilmiş bulunmaktayız. Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımızı arz ediyoruz. Rabbim utandırmasın” dedi.

  • 16 maddelik torba kanun teklifi

    16 maddelik torba kanun teklifi

    AK Parti, uzun zamandır üzerinde çalıştığı yeni torba kanun teklifini Meclis Başkanlığı’na sunmaya hazırlanıyor.

    Torba kanun teklifinde Covid-19 ile ilgili de kararlar yer alıyor. Covid-19 izninden yararlanan hükümlü sayısının 128 binin üstünde olduğu biliniyor. Covid-19 izni uygulamasından yararlanarak dışarıda bulunanlar cezaevine geri çağrılmayacak. Belli suçlarda 3-4 yıl hapis cezası alan mahkumların tahliyesinin de önü açılacak.

    100 BİNE YAKIN HÜKÜMLÜ YARARLANACAK

    Torba kanun düzenlemesiyle Ceza İnfaz Kanunu’na kalıcı bir madde eklenecek. Uyuşturucu, terör, cinsel istismar gibi suçlar haricinde, belli suç tiplerinde 3 ya da 4 yıl cezası kalan ve zaten dışarda hayata karışmış olan mahkumlar tahliye olacak. Daha önce denetimli serbestlik veya Covid-19 izni nedeniyle tahliye edilenler de cezaevine geri çağırılmayacak. Düzenlemeden 100 bine yakın hükümlünün yararlanması bekleniyor.

    Hükümlülerin tahliyesine baro temcilcileri, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı ile birlikte başsavcılık ve cezaevi yetkililerinden oluşan denetim izleme komisyonu karar verecek. Mahkumların karnelerini inceleyecek komisyon, hükümlü uyumlu mu, hizmetlere desteğe iş birliğine uygun mu, mahkum ıslah olmuş mu tüm bunları değerlendirecek. Son olarak hükümlü dinlenerek tahliyeye ilişkin karar verilecek.

    16 maddeden oluşan kanun teklifinde yüzde 25 kira artış sınırının devam etmesine yönelik düzenleme de yer alacak.

    Teklifte, Milli Savunma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı’nda görevli ebeler ve aile hekimleri ile AFAD ve sanayi bölgelerine yönelik düzenlemeler de yer alacak.

  • Akar ile Büyükkılıç, incelemelerde bulundu

    Akar ile Büyükkılıç, incelemelerde bulundu

    Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından şehre kazandırılan ve yaklaşık 1850 metre rakımda hizmet vermeye devam eden Erciyes Yüksek İrtifa Kamp Merkezi’nde yeni projelerin yapımı tüm hızıyla sürüyor. Başkan Büyükkılıç, Yüksek İrtifa Kamp Merkezi’ni önceki dönem Milli Savunma Bakanı, Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar ve AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm ile birlikte ziyaret ederek, incelemelerde bulundu. Futbol sahalarını ve soyunma odalarını gezen Büyükkılıç, Akar’a buradaki çalışmalar ile ilgili bilgiler vererek, Erciyes’i 12 ay sporun merkezi olmasını hedeflediklerini söyledi.

    Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından şehre kazandırılan 1850 metre rakımda 2 futbol sahası ile profesyonel takımlara hizmet veren Erciyes Yüksek İrtifa Kamp Merkezi bölgesinde 4 adet sahanın da yapımı tamamlandı. Çalışmaları süren proje çerçevesinde toplam saha sayısı 8’e yükseltilirken merkezin olimpik yüzme havuzu, kapalı spor salonu, atletizm pisti ve fitness merkezi ile profesyonel sporcuların ve takımların gözdesi haline getirilmesi hedefleniyor.

  • Siyasi partiler arası bayramlaşma

    Siyasi partiler arası bayramlaşma

    Kurban Bayramı dolayısıyla siyasi partiler arası bayramlaşmalar kapsamında AK Parti’yi ilk olarak CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynel Emre başkanlığındaki heyet ziyaret etti.

    AK Parti’de CHP heyetini, Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur ve beraberindeki heyet karşıladı.

    Bayramlaşmanın ardından konuşan Belgin Uygur, bayramın bütün insanlığa huzur, barış, hoşgörü getirmesini temenni etti.

    Bu hoşgörünün zirve yapması gereken dönemlerde zaman zaman istenmeyen olumsuz olaylarla karşılaşıldığını belirten Uygur, şunları kaydetti:

    Kurban Bayramı’nda kitabımız Kur’an-ı Kerim’e karşı İsveç’te menfur bir saldırı gerçekleşti. Hem cami önünde hem polis gözetiminde hem de İsveç makamlarının, yüksek yargısının onayıyla gerçekleşti bu hareket. Biz, en şiddetli şekilde lanetliyoruz, kınıyoruz. İsveç makamlarını bu noktada uluslararası hukuka uygun, din ve vicdan özgürlüğü anlamında kutsalımıza yapılan saldırıyı men etmeye uygun şekilde davranmaya davet ediyoruz. Biz milletçe bu noktadaki tepkimizi, lanetimizi en üst düzeyde belirttik ve bunla ilgili mücadelemiz meşru zeminler çerçevesinde, hukuka uygun bir şekilde her platformda devam edecek.

    Son dönemlerde sistematik bir şekilde ardı ardına ülkemize yönelik bu tür eylemlerle karşı karşıyayız. Bütün kritik süreçlerde milletimiz, Sayın Cumhurbaşkanı’mız liderliğinde en güçlü duruşu gösterdi. Biz, Türkiye Yüzyılı’nın kapılarını ardına kadar milletimizin desteğiyle ferasetiyle sağduyusuyla açtık. Bütün bunlara inat, güçlü duruşumuzla, demokrasiye, hukuka bağlılığımızla bundan sonraki süreçte de eser ve hizmet siyasetinin en güzel örneklerini göstermeye devam edeceğiz. Türkiye Yüzyılı’nı milletimizle birlikte inşa edeceğiz. Bu manada bizi bu gittiğimiz yoldan bu şekildeki hiçbir menfur hadise alıkoyamayacak.”

    Uygur, gelecek süreçte Anayasa değişikliğinin en geniş mutabakatla gerçekleşeceğine inançlarının tam olduğunu da ifade etti.

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bayramın buruk bir şekilde idrak edildiğini hatırlatan Uygur, depremde zarar gören şehirleri ayağa kaldırmak için ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini, bu kapsamda yapımı tamamlanan evlerin teslimatının gerçekleştirildiğini aktardı.

    Uygur, depremin ilk anından itibaren kusuru, hatası, ihmali olanlarla ilgili yargının hızlı bir şekilde harekete geçtiğini vurgulayarak, bundan sonra da hukuk doğrultusunda sürecin şüpheye yer vermeyecek şekilde işleyeceğini bildirdi.

    “Bu tip hadislerin yaşanması üzüntü verici”

    CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynel Emre de birden fazla gerçekleşen Kur’an-ı Kerim yakma olayının saygısızlığın ötesinde, Türkiye başta olmak üzere İslam aleminin canını acıtma, duygularını zedeleme amacı taşıdığını söyledi.

    Bu olayın özgürlükle ilgisinin olmadığının altını çizen Emre, “Hukuki açıdan İsveç makamlarının gerekli yasal düzenlemeyi yapmaları ve bu olayın önüne geçmeleri lazım.” dedi.

    Bayramların barışın, hoşgörünün vurgulandığı zamanlar olduğuna işaret eden Emre, özellikle bayram zamanlarında bu tip hadiselerin yaşanmasının ayrıca üzüntü verici olduğunu ifade etti.

    Emre, CHP olarak milletin verdiği görevi dört dörtlük yapmakla mükellef olduklarını belirterek, Anayasal ve kanuni değişikliklerde, temel ilke ve görüşler çerçevesinde milletin iradesini yansıtmaya gayret göstereceklerini kaydetti.

    Kahramanmaraş merkezli depremle ilgili soruşturmaları takip ettiklerini dile getiren Emre, “Burada caydırıcılığın sağlanması, ucu nereye dokunursa dokunsun hiç ayrım yapmadan muhakkak üzerine gidilmesi lazım. Burada hayatını kaybeden, yaralanan vatandaşlarımıza en büyük borçlarımızdan biri bu. Bunun da yerine gelmesi lazım.” diye konuştu.

    MHP heyetinin ziyareti

    AK Parti’yi ikinci ziyaret eden parti ise Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz başkanlığındaki MHP heyeti oldu.

    Durmaz ve heyetini, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Belgin Uygur ve beraberindekiler karşıladı.

    Uygur, yaptığı konuşmada, Türkiye Yüzyılı’nın ilk Kurban Bayramı’nın yaşandığını, 14 ve 28 Mayıs itibarıyla Türkiye Yüzyılı’nın kapılarının ardına kadar açıldığını söyledi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Cumhur İttifakı olarak Türkiye Yüzyılı’nı bütün milletle inşa edeceklerini belirten Uygur, son dönemde Türkiye’ye karşı yürütülen operasyonların olduğuna dikkati çekti.

    Bunun bir örneğinin de İsveç’te yaşanan Kur’an-ı Kerim yakma olayı olduğunu ifade eden Uygur, “Lanetliyoruz. Hem bir caminin önünde hem Kurban Bayramı’nda hem polis koruması altında, üstüne üstlük İsveç yargısının onayıyla gerçekleşen elim bir saldırı. En güçlü şekilde lanetledik. Hukuki ve meşru, bütün yollarla bu tepkimizi hep dile getireceğiz.” dedi.

    Uygur, bütün kritik süreçlerde milletin her zamanki sağduyusunu, ferasetini gösterip her zaman güçlü ve büyük Türkiye’den yana tavrını koyduğunu dile getirerek, “Biz, bütün bu elim hadiselere, saldırılara, operasyonlara inat güçlü ve büyük Türkiye yolunda milletimizle beraber emin adımlarla, Cumhurbaşkanı’mız liderliğinde ilerlemeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

    “16’lı masa ne zaman kurulacak bekliyoruz”

    MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz da tüm milletin, Türk-İslam aleminin Kurban Bayramı’nı tebrik etti.

    Türkiye’nin, kendi iç istikrarını sağlamak bakımından son derece önemli iki seçimi gerçekleştirdiğini hatırlatan Durmaz, içeriden ve dışarıdan bu süreçte gerilim yaşatmaya, milleti kamplaştırmaya, birbirine düşürmeye yönelik gayretlerin hepsinin boşa çıktığını söyledi.

    Durmaz, şimdi önlerinde 2024 yerel seçimlerinin olduğuna işaret ederek, “Yerel seçimlere de aynı şekilde Sayın Genel Başkan’ımızın, Sayın Cumhurbaşkanı’mızın liderliğinde yine ittifak olarak en iyi sonuçların alınacağı umuduyla giriyoruz. Şüphesiz bu konuda kendilerinin takdirlerinin ne olacağı önümüzdeki günlerde şekillenecektir. Biz şunu biliyoruz, bu kadim şehirler böyle bir kötü yönetimi hak etmiyor. Seçimden sonra Millet İttifakı’nda başlayan değişim, dönüşüm sürecinin, yerel seçimde de yeni değişimlere gebe olduğunu görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

    Belgin Uygur da 2024’teki yerel seçimlerde milletin yine aynı feraset ve sağduyuyla, hizmetten, eserden, güvenden, istikrardan, güçlü ve büyük Türkiye’den yana, güçlü şehirlerden yana tercihini kullanacağına inandıklarını, bu doğrultuda çalışmaya devam edeceklerini söyledi.

    Sadir Durmaz’ın “16 masa nasıl, ne zaman kurulacak onu da bekliyoruz.” demesi üzerine Uygur, “Masa çok kalmadı aslında, şu saat itibarıyla arka arkaya açıklamalar yapılıyor.” karşılığını verdi.

    Durmaz da “Alt alta yazıyoruz 16 olmuyor. Bilemiyorum nasıl olacak.” diye konuştu.

  • Bursa milletvekili Efkan Ala’ genel başkanvekili oldu

    Bursa milletvekili Efkan Ala’ genel başkanvekili oldu

    AK Parti Genel Başkanvekilliği görevine Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa milletvekili Efkan Ala atandı.

    Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine Zafer Sırakaya, İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine ise Mehmet Ali Zengin getirildi.

     

  • AK Parti’den kira fiyatlarıyla ilgili açıklama

    AK Parti’den kira fiyatlarıyla ilgili açıklama

    Ak parti  Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Merkezinde MKYK toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu. Seçim sonrasındaki ilk toplantı olduğunu belirten Sözcü Çelik,

    “Seçim işleri başkanımız Ali İhsan Bey kapsamlı bir sunum gerçekleştiriyorlar. Böylece başarılı olduğumuz, yeterince başarı gösteremediğimiz bütün alanları iller, ilçeler tüm kılcal damarlarına kadar görmek üzere kapsamlı bir sunum gerçekleştiriliyor. Tabii ki geçmiş yıllarda da mukayese ederek bu sonuçları değerlendirmeye devam ediyoruz. Genel Başkanımızın açılışta bir ifadeleri oldu değerlendirme yaparken ‘bir seçim süreci bitti ama seçim defteri kapanmadı.’ Yani genel merkezimiz, bütün birimlerimiz, bütün teşkilatlarımız, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazandığımız 28 Mayıs’ın ertesi gününden itibaren Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği gibi yerel seçimlere dönük hazırlıklara başlamışlardır. Çünkü siyaset kesintisiz yapılan bir iştir. Vatandaşımızın beklediği hizmete ara verilemez hizmet süreci hiçbir şekilde tatile sokulamaz. Dolayısıyla yerel seçimlere doğru giderken kendimizi daha çok anlatmak, daha iyi anlatmak yerel seçim sürecine kadar öngördüğümüz hizmetleri, temasları daha güçlü bir şekilde yerine getirmek için kuvvetli bir şekilde bu temasları sürdüreceğiz. Bu bakımdan hem geçmiş yıllardaki Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve milletvekilleri seçimleriyle bu son seçim arasındaki mukayeseleri il, ilçe bazında çeşitli, oyumuzun arttığı, azaldığı, güçlü olduğumuz, yeterince güçlü olmayı bekleyip de olan bağlamında tek tek vatandaşımızın bizden beklentilerini bulmaya çalışıyorlar, tespit etmeye çalışarak bu değerlendirmeyi yapıyoruz. Bu değerlendirmeleri yapmaya devam edeceğiz” dedi.

  • AK Parti TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ oldu

    AK Parti TBMM Başkanvekili Bekir Bozdağ oldu

    AK Parti Grubu basına kapalı olarak toplandı. Toplantıda partinin TBMM Başkanvekili, Katip üyeleri ve idari amirleri belirlendi. Buna göre AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Bekir Bozdağ, TBMM Başkanvekili oldu.