Etiket: ak parti

  • AK Parti Bursa İl Başkanı’ndan istifa iddialarına ilişkin açıklama

    AK Parti Bursa İl Başkanı’ndan istifa iddialarına ilişkin açıklama

    AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın arasında anlaşmazlık yaşandığı ve AK Parti Genel Merkezi tarafından Aydın’ın istifasının istendiği yönündeki iddialar hakkında yazılı bir basın açıklaması yaptı.

    Yerel bir gazetenin köşe yazarı tarafından kaleme alınan yazıda, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın arasında anlaşmazlık yaşandığı ve AK Parti Genel Merkezi tarafından Bekir Aydın’ın istifasının istendiği yönünde iddialar öne sürüldü. AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, söz konusu iddiaların gerçeği yansıtmadığını, tamamen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ve Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın’ın itibarını zedelemeye yönelik olduğunu söyledi.

    İl Başkanı Davut Gürkan, “Bursa Büyükşehir Belediye Başkanımız Alinur Aktaş ve Orhangazi Belediye Başkanımız Bekir Aydın’ı zan altında bırakan bu asılsız iddialar AK Parti’ye, Cumhur İttifakı’mıza ve dolayısıyla Orhangazili hemşehrilerimize de zarar verme girişimidir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, Büyükşehir Belediye Başkanımız Alinur Aktaş, Orhangazi Belediye Başkanımız Bekir Aydın ve Cumhur İttifakımızın tüm belediye başkanları ile hizmette hep ön saflarda yerimizi aldık. Hemşehrilerimizin sorunlarına çözümler bulmaya, şehrimizin ihtiyaçlarını gidermeye ve gelecek için sağlıklı, sürdürülebilir adımlar atmaya devam ediyoruz. Orhangazi yönetimine yapılan bu saldırıları şiddetle kınıyorum. Bu iftira ve ithamlarla ilgili olarak başlatılan hukuki mücadelenin de takipçisi olacağız” dedi.

    Orhangazi Belediye Başkanı Bekir Aydın’ın görevinin başında olduğunu ve hizmete devam ettiğini ifade eden İl Başkanı Davut Gürkan, “Belediye Başkanımız Bekir Aydın ile birlikte Orhangazi için çalışmaya ve mücadele etmeye yorulmadan devam ediyoruz. İlçemizdeki birlik ve beraberliğe yönelik yapılmaya çalışılan bu tür ithamlarla zarar vereceklerini sananlar yanılıyorlar. Kim ne derse desin, teşkilatımızın tüm kademeleriyle, Mahalle Başkanlarımızdan Bakanlarımıza kadar inandığımız bu yolda tek gayemiz milletimize hizmet yolunda çalışmaktır” dedi.

    Çalışmalar takdirle karşılanıyor

    AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, AK Parti’nin her şeyden önce milletin partisi olduğuna dikkat çekerek, “AK Parti’miz, dinamik ve reformcu bir bakış açısıyla, hizmette Türkiye’nin son 19 yılının mimarı oldu. Verdiğimiz mücadele her daim ülkemiz ve milletimiz için oldu. Bursa’da ve Orhangazi’de zaferle ayrılan Cumhur İttifakı’nın başarısı aradan geçen iki yılda yapılan vizyon projeler ve çalışmalar hemşehrilerimizin de takdiriyle karşılanmaktadır. Özellikle Pandemi sürecinde İlçe belediyemizin yaptığı çalışmalar Orhangazili Hemşehrilerimiz tarafından memnuniyetle karşılandığı aşikardır” dedi.

    AK Parti Bursa İl Başkanı Davut Gürkan, Bursa’nın potansiyelini yatırım, üretim, büyüme, istihdam ve ihracat odaklı bir yaklaşımla harekete geçirdiklerini vurgulayarak, “Sadece Bursa’mızda inşa ettiğimiz eserlerle yatırımlarla değil, aynı zamanda hemşehrilerimize kurduğumuz gönül bağıyla beklentilerine cevap verecek bir vizyon ortaya koymaya devam ediyoruz. Biliyoruz ki, bugüne kadar bin bir emekle oluşturduğumuz kazanımlara sahip çıkmak ve Türkiye’yi çok daha ileriye taşımak için Cumhur İttifakı’nı ve AK Parti’yi güçlü tutmalıyız. Türkiye’nin geleceği ile ilgili hayali, vizyonu, hedefi, projesi, programı olan tek parti AK Parti’dir, Cumhur İttifakı’dır. Biz sadece bugünün değil, yarının da partisiyiz” dedi.

  • AK Parti Bursa Milletvekili Esgin’den yatırım gezisi

    AK Parti Bursa Milletvekili Esgin’den yatırım gezisi

    AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, Mustafakemalpaşa’da devam eden yatırım bölgelerinde incelemelerde bulundu.

    Belediye Başkanı Mehmet Kanar, AK Parti İlçe Başkanı Murat Hallaçoğlu ve MHP İlçe Başkanı Ahmet Beygirci’nin de eşlik ettiği ziyarette, Kirmasti Deresi ve Çevresi Rekreasyon Alanı’nı gezen Milletvekili Esgin, Çeltikçi ve Yamanlı’ya da köprü müjdesi verdi. Kirmasti Deresi Düzenleme Alanı’nda süren çalışmalar hakkında Belediye Başkanı Mehmet Kanar’dan bilgiler alan Milletvekili Mustafa Esgin yatırımı, ‘Mustafakemalpaşa’nın vizyon projesi’ olarak yorumladı. Esgin, suyun akışının sağlanacağı setlerin yükseltidiği projenin, Mustafakemalpaşa’nın sosyal yaşantısına ve tanıtımına büyük katkı sağlayacağını söyledi.

    Belediye Başkanı Mehmet Kanar ise proje ile Mustafakemalpaşa’nın kültürel ve ekonomik değerini arttıracağını belirterek; “1620 metre uzunluğunda, 520 metre dere yatağına sahip mimari projenin peyzaj düzenlemesinin ardından şehrin kalbinin nasıl canlandığını hep birlikte göreceğiz” dedi.
    Cumhur İttifakı heyeti daha sonra Çeltikçi ve Yamanlı mahallelerini ziyaret ederek üreticilerle görüştü. AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, “Mustafakemalpaşa’da hemşehrilerimizin talep ve beklentilerine yerinde çözüm buluyoruz. Yamanlı Mahallesi’nde, mera ve tarlalara ulaşımı kolaylaştıracak köprü inşaatına başlıyoruz. Çeltikçi Mahallesi’ndeki köprü ve çevresinin iyileştirilmesi içinde incelemeler gerçekleştirdik” dedi.

  • AK Parti’den üç isme suç duyurusu

    AK Parti’den üç isme suç duyurusu

    AK Parti, eski Genel Kurmay Başkanı İlker Başbuğ, Gazeteci Can Ataklı ve Fikri Sağlar için savcılıklara giderek 81 ilde suç duyurusunda bulunacak.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gitmesi için “çok büyük bir halk öfkesinin olması lazım” diyerek halkı eyleme, sokak hareketlerine teşvik etmeye çalışan Ataklı’nın ifadeleri tartışma konusu olurken hemen peşinden Genelkurmay eski Başkanlarından İlker Başbuğ’un 27 Mayıs darbesini meşrulaştırmaya çalışan ifadeleri vesayet tartışmalarını alevlendirdi.

    CHP’li Fikri Sağlar Halk TV’de başörtülü hakim ve savcılar hakkında tepki çeken ifadeler kullandı. Sağlar, ‘Türbanlı hakim karşısına gittiğimde adaleti savunacağı konusunda kuşkum var. Bazıları militanca ve ideolojik takıyor. Bununla mücadele edilmeli’ dedi.

    Tüm bu açıklamaların ardından AK Parti 81 ilde 3 isim için savcılıklara suç duyurusunda bulunma kararı aldı.

  • Bursa Milletvekili Ödünç: “AK Parti büyük bir ailedir”

    Bursa Milletvekili Ödünç: “AK Parti büyük bir ailedir”

    AK Parti Bursa Milletvekili Atilla Ödünç, Türkiye Büyük Millet Meclisindeki (TBMM) ofisinde AK Parti Bursa İl Başkanlığı görevine atanan Davut Gürkan ile eski başkan Ayhan Salman’ı ağırladı.

    Ödünç’ün iletişim ofisinden yapılan açıklamaya göre, ziyarette konuşan Ödünç, Türkiye’nin geleceğini dünden bugüne inşa eden kadroların AK Parti kadroları olduğunu bildirdi.

    Ödünç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her bir tuğlasında alın terinin bulunduğu AK Parti’nin, bugün yine yeni hedefler için yek vücut olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

    “Türkiye’nin en güçlü büyükşehirlerinden olan Bursa’da, ailemize yakışır bir il başkanlığı seçim süreci yaşanmış ve il başkanlığı koltuğunda oturan değerli büyüğümüz Ayhan Salman görevini Davut Gürkan ağabeyimize devretmiştir.

    Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın teveccühleriyle gerçekleşen bu yenilenme süreci aslında bir bayrak nöbetinden öte değildir. Bugüne kadar Bursa’ya ve Türkiye’ye hizmet eden sayın il başkanımız Ayhan Salman ve ekibine emeklerinden ötürü teşekkür ediyorum. Hakkımızı helal ettiğimizi bir kere daha ifade etmek istiyorum. Yine görevi devir alan il başkanımız sayın Davut Gürkan ağabeyimize bu yeni dönemde başarılar diliyorum.”

    AK Parti’nin Türkiye için öneminin altını çizen Ödünç, “Ülkenin tamamında ve coğrafyanın her noktasında tüm mazlumların yanında olan AK Parti, büyük bir ailedir. Bilinmelidir ki, AK Parti demek Türkiye demektir. Türkiye için çalışan herkesi AK Parti çatısı altında görmek mümkündür. İnanıyorum ki 2023 yolculuğumuzda sayın Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile yeni zaferleri milletimizle beraber kutlayacağız.” ifadelerini kullandı.

  • AK Parti Sözcüsü’nden önemli açıklamalar

    AK Parti Sözcüsü’nden önemli açıklamalar

    AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin MYK gündemine ilişkin açıklamalarda bulunuyor.

    İşte Çelik’in açıklamalarından satır başları:

    ‘PKK-YPG TERÖR ÖRGÜTÜ HER TÜRLÜ KILIĞA GİREBİLİYOR’

    Teşkilat başkanlarımız, kongre süreçlerimizle ilgili kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Toplantımızda meclis gündemi ayrıntılı bir şekilde değerlendirilecek. Bütçe görüşmelerinde, muhalefet tarafından dile getirilen iddialar, arkadaşlarımız tarafından bunlara verilen cevaplar da değerlendiriliyor. Terörle mücadelede gayretli mücadele kesintisiz bir şekilde devam ediyor. Suriye örneğinde gördüğümüz gibi PKK-YPG terör örgütü, her türlü kılığa girebilen bir yapıya sahip, Ülkemize dönük tehdit süreçleri söz konusu olduğunda hemen karşıdaki güçlerle yoğun bir şekilde iş birliğine giriyor. Her MKYK toplantımızda, bu terörle mücadele gündemini yakın bir şekilde takip ediyoruz. Polisimizi, jandarmamız, silahlı kuvvetlerimizin bu süreçlerde nasıl başarılar elde edildiğiyle ilgili yakın bir takibimiz var. Silahlı kuvvetlerimizin Fırat Kalkanı, Zeytindalı gibi harekatları olmasaydı, bugün orada U şeklinde bir terör devleti kurulmuş olacaktı. Kobani düşme tehlikesiyle karşı karşıyayken çeşitli yerlerdeki unsurlar, bazı Kürt bölgelerinden unsurlar Irak’tan yardıma geldiğinde PKK bunu engellemeye çalışarak orada bir katliam olsun şeklinde yaklaşım içerisindeydi. Türkiye bir günde Kobani’deki kardeşlerimize kapılarını açarak 100 bin kardeşimizi ölümden kurtarmıştı.

    ‘PKK’NIN DEAŞ’LA MÜCADELESİ YOK’

    PKK’nın son dönemde Kuzey Irak’a saldırılarda bulunduğunu görüyoruz. PKK’nın orada kurmaya çalıştığı totaliter yapıya boyun eğmeyen herkes bu düşmanlıktan nasibini alıyor. Türkiye’nin PKK terör örgütü ile mücadelesi, insanlığa karşı suç işeyen bir terör örgütüyle insanlığa karşı işlenen bu suçu engellemek bakımından son derece yüksek bir meşruiyete sahiptir. Çeşitli propaganda merkezleri tarafından gündeme getiriliyor: PKK’ya eğitim verdik, DEAŞ’la mücadele etsin diye. DEAŞ’la mücadelesi yok PKK’nın. DEAŞ’la mücadele eden esas güç TSK’dır. Sahada, karada yegane güç olarak TSK bu mücadeleyi vermiştir. Türkiye’nin içine sızmaya çalışan DEAŞ unsurlarına da polisimiz, jandarmamız en etkili mücadeleyi sürdürüyor. Bu hataların hepsini Afganistan’da yaptılar, terör örgütlerini birbirlerine karşı kullandılar. Bu bölgedeki barışı tehdit eden en tehlikeli organizasyonlardan, herkesle iş birliğine açık organizasyonlardan biridir PKK. Birilerinin PKK’yı meşrulaştırmak için DEAŞ’ı kullanması bu çifte standardın örneğidir.

    CHP’YE KORONAVİRÜS TEPKİSİ: PARALEL EVRENDE YAŞIYORLAR

    Türkiye olarak bu zorlu mücadeleyi en iyi şekilde yönetmeye çalışıyoruz. CHP’den “Türkiye en kötü yöneten ülkedir” vs. açıklamalar oldu. Tabii ki onlardan bir hakkaniyet beklemiyoruz. Başka bir alemde, paralel evrende yaşıyorlar. Türkiye etkili bir mücadele ortaya koydu. Küresel salgının ne şekilde seyredeceği konusunda kimsenin elinde bir model yok. Bu virüsün mutasyona uğradığı şeklinde bir değerlendirme oldu. Birçok Avrupa ülkesi İngiltere’yle uçuşlarını durdurdu. Biz de uçuşlarımızı durdurduk. 96 ülkeyle uçuşlarımız düzenli olarak sürüyor ama Kovid’le ilgili bir tehdit ortaya çıktığında tedbirler alınacaktır. Umuyoruz ki aşılar kitlesel bir zaferin kazanılmasına imkan verir. İstanbul’da kontrolden çıkmıştı, ama tedbirler alındığında, birtakım sokağa çıkma yasakları konulduğunda hemen rakamlar düşmeye başladı.

    ‘YASAKLARA UYMAK İÇİN GAYRET GÖSTERELİM’

    Bütün kaybettiğimiz vatandaşlarımız için çok üzülüyoruz. Bunun olmaması için kural basit: maske, mesafe, temizlik. Aşı kitlesel bir bağışıklık ortaya çıkarana kadar hiçbir gevşemenin olmaması gerekiyor. Bu süreçte en içten teşekkürlerimiz sağlık çalışanları için. Elimizden gelen her türlü teşekkürü hem fiili hem sözlü olarak her zaman kendilerine iletmek istiyoruz. Bugüne kadar sosyal koruma kalkanı altında nakit desteğinde bulunuldu. Bu süreçler devam edecek. Bir yandan hayatı korumak için Kovid’le ilgili almamız gereken tedbirler, aynı zamanda da hayatın döngüsünün devam etmesi için yürümesi gereken çalışmalar var. Burada öncelik hayatı korumak. Herkese bir kez daha arz ediyoruz; lütfen bu yasaklara, kurallara tam olarak uyarak, sağlık sistemimiz üzerindeki yükün azalması için gayret gösterelim. Bu hepimiz için ulusal bir mücadele. Uyduğumuz her tedbir vatanseverce bir adım atmamız neticesini doğuruyor.

    ÇELİK’TEN BELÇİKA’YA SERT AZERBAYCAN TEPKİSİ

    Azerbaycan’ın elde ettiği zaferden sonraki gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Her nedense Azerbaycan’ın kendisine ait olan topraklarını yeniden alması gerek Minsk grubu içinde gerekse dışında birçok ülkeyi rahatsız etti. Fransa’nın da senatoda aldığı kararı gördük. En son geçtiğimiz günlerde Belçika Temsilciler Meclisi’nin Dağlık Karabağ konusunda Azerbaycan’ı kınayan bir kara tasarısı oldu. Bu kara tasarısı haksız, hukuksuz, geçersiz bir tasarıdır. Bu karar Türkiye – Belçika ilişkilerine ve Azerbaycan – Belçika ilişkilerine katkı sağlamaz. Ne kadar vizyonsuz bir karar olduğu ortadadır. 1915 olaylarıyla ilgili karar alıyorlar. Ne kadar ideolojik bir motivasyonla hareket ettiklerini ortaya koyuyor tüm bunlar. Minsk grubu içerisinde Fransa’nın sürekli olarak Türkiye’ye karşı durmaya çalışan, Türkiye neredeyse oranın karşısına kendisini konumlandırmaya çalışan bir tutumu var. Fransa sağlıklı bir rol edinme gayretindeyse onun yeri bu da değil. Türkiye’yle her zaman diplomatik çözümlerin arayışı içerisinde olmak en doğru yoldur. Gittiği kiliseden bile kovulan bir Ermenistan başbakanı var.

    ‘SOMUT KÜLTÜREL MİRASA SAHİBİZ’

    Türkiye’nin büyük kültürel mirası açısından da son derece sevindirici haberler var. UNESCO Temsili Listesi’ne Türkiye’nin yaptığı katkı sayısı 20’ye ulaştı. Azerbaycan – İran ile birlikte yaptığımız minyatür sanatı ve mangala. Bu konu son derece kıymetli bir konu. Çok miktardaki somut olmayan kültürel mirasa ve somut kültürel mirasa da sahibiz.

    KILIÇDAROĞLU’NA TEHDİT ELEŞTİRİSİ

    Sn. Kılıçdaroğlu’nun tehdit sırası bugün çiftçilere gelmiş. AKP’ye oy veren çiftçileri tehdit eden birtakım sözler söylemiş. Daha önce işçileri, sonra da öğretmenleri tehdit etmişti. Aslında şaşırmak gerekiyor ama artık bunlar yadırganmaz hale geldi. Birtakım politikaları, aldığımız oyu eleştirebilir. Demokratik bir haktır bu. Eleştiriyle düşmanlık yapma arasında düzgün çizgiler çekilirse tabii ki eleştiri demokrasinin olmazsa olmazdır. Ama çıkıp da her gün bir toplumsal kesimi “Siz niye AKP’ye oy veriyorsunuz” diye eleştirmek antidemokratik bir tehdit yaklaşımıdır. CHP’deki arkadaşlara söylemek isterim: Bu siyaset tarzı doğru, sağlıklı bir siyaset tarzı değil. Kutuplaştırmadan bahsediyorsunuz.

    ‘KİMSE MİLLETİN ÜSTÜNDE DEĞİLDİR’

    Siz kutuplaşmayı eleştirirken çok daha ötesine geçen, doğrudan toplumun belli bir kesimine karşı, bugün de çiftçilere karşı düşmanlık ileten bir dil kullanıyorsunuz. Bu, zehirleyici bir dil. 1-1.5 yıldan beri hakimleri doğrudan hedef alarak tehdit ettiler. Partinin politikalarını eleştirmek başka, vatandaşı o partiye oy veriyor diye eleştirmek başka. Partiye oy veren vatandaşları hedef alıyorsanız totaliter olan yaklaşım budur, tehdit siyaseti budur. Memleketin sahibi vatandaşımızdır. Her yetkinin sahibi millettir. Kimse milletin üstünde değildir. Herhangi bir şekilde konuşurken zihniyetin altyapısı kriz zamanlarında ortaya çıkıyor. Bu kaçıncı toplumsal kesimi tehdit etmedir, biz saymaktan yorulduk. Biz de bu tehdit siyasetine karşı siyasetinin her alanında mücadele etmeye devam edeceğiz. Kendilerini siyaset-üstü olarak gördükleri vesayet zamanları sona ermiştir. Vatandaşının söylediği sözü bir tehdit haline getirmek demokratik siyasi kültürde olmaması gereken bir şeydir.

    SORU CEVAP

    Muhalefetin dış politika eleştirileri ve çıplak arama iddiaları

    Türk hariciye geleneği dünyada 3-5 ekolden bir tanesidir. Bazı dışişleri bakanlıkları, bir hariciye ekolüne sahiptir. Dünyanın her yerindeki büyükelçiler, her konudaki görüşlerini aşağıdan yukarıya doğru şekillendirir ve Dışişleri Bakanlığı’na, oradan da Cumhurbaşkanlığı’na iletirler. Ama son karar siyasidir. “Kıbrıs meselesi siyaset üstüdür, siz bir şey söyleyemezsiniz” dediler. Bunlar siyaseti vesayet almaya çalışan, bürokratik siyaseti seçilmiş siyasetin yerine koymaya çalışan yaklaşımlardır. Türkiye diplomatlarının birikiminden faydalanmayacak da neyden faydalanacak? Türk hariciyesinde cumhurbaşkanımızın cumhurbaşkanlığı döneminde etkinliklerini artırmak, özellikle de kadın diplomatlarımızın sayısını artırmak, Afrika-Latin Amerika vizyonu ortaya koymak konusunda çok değerli adımlar atılmıştır. Türkiye’nin kendini ifade edebileceği kanallar oluşturulmuştur. Irak’ta belli mezhep yapılarıyla temas edilmiş, belli mezhep yapılarıyla temas edilmemiş. halbuki hepsiyle temas edilmesi lazım. İktidarlığımız döneminde Cumhurbaşkanımızın talimatı kardeş ülkelerdeki bütün halkları kapsayacak şekilde bu aklın çalıştırılmasıdır.

    ÇIPLAK ARAMA

    Bunların yapıldığı döneme şahit olduğumuzda en önemli tavırlarımızdan biri işkenceye sıfır toleranstır. Bu ilkemiz o gün ne kadar güçlüyse bugün de o kadar güçlüdür. Bunları dile getiren şahısların her gün adliye teşkilatını zan altında bırakmaya çalışan yeni bir açıklaması ortaya çıkıyor. Bunların sayısı zaten 3-5 kişiyi geçmiyor. Cezaevlerindeki ve diğer yerlerdeki aram prosedürleri AİHM kararlarına, anayasa kararlarına uygun şekilde yapılıyor. Bütün bunlar denetleme mekanizmalarımız tarafından her gün denetleniyor. Sn. Kılıçdaroğlu da çıkmış “Bu önceden de vardı bugün de vardı” diyor. Nihayetinde Uşak’taki kardeşlerimiz de suç duyurusunda bulundular. Oradaki görüntüleri, kayıtları yayınlıyor yetkililer ve bunun yalan olduğu ortaya çıkıyor. İşkenceye sıfır tolerans ilkesinde hiçbir gevşeme olamaz. İnsanlık onurunu hiçe sayan hiçbir inceleme yapılamaz. Hiç kimse boş yere adliyeyi, güvenlik teşkilatlarını zan altında bırakan haksız hukuksuz işlere girmesin. İftira mekanizmasına dönüşmüş bazı sosyal hesaplar, siyasetçiler var. Onlar zaten iflah olmaz.

    BAHÇELİ’NİN ‘HDP KAPATILSIN’ SÖZLERİ

    Cumhur İttifakı içerisinde farklı bir yaklaşım yok. Parti kapatmaların zorlaştırılması sivil siyaseti güçlendirmek bakımından bizim getirdiğimiz bir düzenlemedir. Fakat burada esas olan vatandaş iradesinin siyasal katılım yollarına tam olarak sağlanması. Bir parti siyasi olarak terör örgütünün propagandasını yapıyor, hukukun dışına çıkıyor, hukuk devletini yok etmek için açıkça bir performans gösteriyor ve bunu açıkça söylüyorsa bu durumda demokratik sistem çaresiz değildir. Siyasi partilerin görevi demokrasiyi ve hukuk devletini korumaktır. Bu misyonun dışına çıktığında demokrasi ve hukuk devleti çaresiz değildir. Birisi Türkiye’de çıktı bir parti kurdu. Şu ifadeleri kullanıyor: “DEAŞ terör örgütü değildir. Bizim siyasi misyonumuz DAEŞ terör örgütü liderinin heykelini dikmektir.” Hukuk devleti bunu seyir mi edecek? Numan Bey’in söylediği, bizim daha önce parti kapatmaların siyasi hayatta sonuç doğurmaması ve bunların sürekli olarak kendilerini yenilemesiyle ilgili. Sayın Bahçeli’nin de söylediği bunlara müsaade edilmemesi gerektiği. Bu tip terör örgütü propagandası yapanların, hazine yardımı alması engellemesi gibi örnekler var dünyada. Parti kapatmayı zorlaştıran biziz. Sivil siyaseti yok etmek için kullanıyorlardı bunu. Masum sivilleri ve kadınları kutsadığı zaman tabii ki hukuk devletinin bir çaresi olacak. Demokrasinin ve hukukun en büyük düşmanı terördür. Nasıl ki silahlı gücüyle mücadele etme yolları varsa, siyasi mekanizmaları, hukuk mekanizmaları da tedbir alacaktır.

    CHP’DE TACİZ-TECAVÜZ: TÜRK SİYASİ TARİHİNE GEÇECEK UTANÇ DURUMUDUR

    Geçen hafta kişilere “Susmayın” demiştik. Kurumsal bir suskunluğa dönüştü bu. Öteden beri bu susanlardan daha kıdemli CHP’liler partinin susmaması gerektiğini ifade ediyorlar. Bu taciz – tecavüz olayları karşısında susulmasının CHP açısından, siyasi ahlak açısından kabul edilemez olduğunu söylüyorlar. Herkes siyasi ahlaktan bahsediyor özellikle CHP’de. Kadın onuru karşısında susanın, siyasi ahlaktan bahsetmeye hakkı olabilir mi? Mağdurlar zulme uğramış. Biz size “Mağdurun ismini verin” demiyoruz. Failin kim olduğuyla uğraşın diyoruz. Mağdurun hakkına sahip çıkmadığınız zaman asıl travmayı yaşıyor. Türk siyasi tarihine geçecek bir utanç durumudur. Maalesef siyasi meselelerde yaklaşılan konular içselleştirilmediği zaman bu tip şeyler, saçma sapan görüntüler ortaya çıkabiliyor.

    AİHM’İN DEMİRTAŞ KARARI

    Bu sıcak bir karar. Yaklaşık 100-150 sayfalık bir gerekçeli kararı var. Hukuk sistemimiz tabii ki bunu değerlendirecek ve buna göre bir yaklaşım üretilecektir.

    TÜRKÇE KURAN

    Bizim kültürel, dini, sosyal hayatımızda ciddi acılar oluşturmuş bir mesele ibadet dilini değiştirmeye çalışmak. Bu ortaya çıktıktan sonra özür dileyecekleri yerde tam tersine çok daha sakıncalı bir iş yapıyorlar. Tabii ki Türkçe meal okuyabilir, dua edebilirler. Bizim karar vereceğimiz bir şey değil bu. Ama ibadet diliyle oynamak çok zalimane bir yaklaşım. Ezanın Türkçeleştirilmesi meselesinde olduğu gibi, çok ayıp bir şey. Halen ibadet diliyle oynamaya çalışmak, Murat Bardakçı’ya atıf yapayım, insanın zihninde bir istiklal mahkemesiyle açıklanabilecek bir şeydir.

    MUHALEFETİN PARLAMENTER SİSTEM AÇIKLAMALARI

    Birisi parlamenter sistem meşrudur, başkanlık sistemi değildir diyorsa bu cahilliktir. Kullanılan argümanlara dikkat etmek lazım. Diyorlar ki Türkiye’nin çok ciddi bir parlamenter sistem birikimi vardır. Ben de diyorum ki “Nerede?” Darbeler, vesayet dönemleri, vesayetçi cumhurbaşkanları dönemleri, milli güvenlik kurulunun Türkiye’yi yönettiği dönemler, T.C. Anayasası’sın üstünde kırmızı kitapların olduğu dönemler. Bir muhtıra teşebbüsüyle karşı karşıya kaldı. Mesele başkanlık sistemi midir yoksa başkanlık sisteminin başında Tayyip Erdoğan’ın olması mıdır? Bugün kuvvetler ayrılığından bahsedenlerin, hiçbiri kuvvetler ayrılığıyla ilgili modern parlamenter sistemlerindeki hiçbir yaklaşımı getirmedi. CHP sürekli olarak parlamenter sistem diyor, hiçbir raporu zamanında veremiyordu. Eski vesayet kalıntılarını yeni dönemde de nasıl koruruz diye çalışıyorlardı. Gerçek arzu ettiklerinin bir kuvvetler ayrılığı konusunda tartışma yapmak, sistem tartışması yapmak değil, sadece eleştirel bir alan açmak. Getirin teklifinizi dendiğinde ortaya hiçbir şey koyamadılar. Kuvvetler ayrılığı, demokratik sistemin iyi işleyişi hiçbir zaman işlerine gelmedi, bugün de gelmiyor. Masaya oturmasını istediklerinizden bir tanesi T.C’nin seçilmiş başkanına diktatör diyor. Halkın karar verdiği konuda konuşacak bir şeyimiz yok.

    CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN 6’LI PLATFORM ÖNERİSİ

    Sn. Cumhurbaşkanımız Gürcistan da olsun diye Sn. Putin’e teklif etti. Sn. Putin’in aralarında sorunlar olmasına rağmen Cumhurbaşkanımız teklifi üzerine kabul etmesi son derece vizyoner bir yaklaşım. İran olumlu, Sn. Aliyev olumlu, Putin ve Sn. Cumhurbaşkanımız zaten olumlu. Dolayısıyla burada Ermenistan’ın kendisini konumlandırması gerekiyor. Ermenistan için de bir fırsat penceresi oluşmuş oluyor. Teknik görüşmeler ilerliyor, herhangi bir negatif durum yok.

  • AK Parti Bursa İl Başkanı belli oldu

    AK Parti Bursa İl Başkanı belli oldu

    Ayhan Salman’ın aday olmayacağını açıklamasının ardından AK Parti Bursa’da yeni başkan bugün belli oldu.  Geçtiğimiz hafta 6 ismin İstanbul’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la yaptığı görüşmenin ardından AK Parti Bursa İl Başkanlığı’na  Davut Gürkan getirildi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan; Pazar günü İstanbul Üsküdar’daki Vahdettin Köşkü’nde görüşme yaptığı 6 başkan adayı arasından Eski İl Başkan Yardımcısı ve Kızılay Bursa Şube Başkanı Davut Gürkan’ı İl Başkanı olarak atadı.

    Davut Gürkan, Nazım Maral, Ali Yılmaz, Gökay Bilir, Hasan Çepni ve Mustafa Yavuz Pazar günü İl Başkanı Ayhan Salman ile birlikte Üsküdar’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edildi. Pazar günü yapılan görüşmenin ardından bugün İl Başkanlığı görevi Davut Gürkan’a verildi.

    DAVUT GÜRKAN KİMDİR?

    20 Ocak 1968 Bursa doğumlu. İlk, orta ve lisans eğitimi Bursa’da tamamladı.

    Southern University’de (IBML) İktisat Yüksek Lisansı yaptı. Aynı üniversitede Doktora eğitimine devam ediyor.

    1994 yılında brode imalatı üzerine sanayiye atıldı. Gürkan Brode ve Brode Dış Ticaret firmalarını kurdu. 17 ülkeye ihracat yapan şirketlerinin yönetim kurulu başkanlığını sürdürüyor.

    2009-2011 yıllarında Gürsu Organize sanayi Bölgesi Müteşebbis Heyet Başkanlığı yaptı.

    15 Ocak 2014-20 Ağustos 2017 tarihleri arasında AK Parti Bursa İl Başkan Yardımcılığı görevinde bulundu.

    3 Nisan 2018 tarihinden itibaren Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) 5. Komite (Ev tekstili imalatçıları) Başkanlığı görevine devam ediyor.

    30 Temmuz 2018 tarihinden itibaren de Türk Kızılay Bursa Şube Başkanlığı yapıyor.

    Evli ve 3 çocuk babası.

  • AK Parti Bursa’da kritik gün

    AK Parti Bursa’da kritik gün

    Ayhan Salman’ın genel merkezin isteğiyle aday olmama kararını açıklamasının ardından AK Parti Bursa’nın yeni il başkanı bugün belli oluyor. Genel Merkez tarafından belirlenen 6 isim şu sıralarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşüyor.

    AK Parti Bursa’da il başkanlığı düğümünün bugün çözülmesi bekleniyor.

    AK Parti’de il başkan adayı olarak 6 isim belirlendi: Ali Yılmaz, Davut Gürkan, Mustafa Yavuz, Hasan Çepni, Gökay Bilir ve Nazım Maral…

    Bugüne kadar iki kez ertelenen görüşme bugün İstanbul’da gerçekleşiyor.

    Başkan adayları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek.

    Görüşmelerin ardından AK Parti Bursa’nın yeni il başkanının belli olması bekleniyor.

  • Ulu Belediye Başkanı İsmail Akkaya hayatını kaybetti

    Ulu Belediye Başkanı İsmail Akkaya hayatını kaybetti

    Muğla’da Ula Belediye Başkanı İsmail Akkaya, fenalaşması sonucu kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. AK Partili Akkaya’nın kalp krizi sonucu vefat ettiği tahmin ediliyor.

    Muğla’da Gölcük Mahallesi’nde ev ziyaretleri yapan 62 yaşındaki Ula Belediye Başkanı İsmail Akkaya, bu sırada fenalaştı.

    Haber verilmesi üzerine bölgeye 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi.

    Ambulansla Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılan Akkaya, müdahaleye rağmen kurtarılamadı.

    İki çocuk babası AK Partili Akkaya’nın kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiği tahmin ediliyor.

  • AK Parti’den 44 maddelik yasa teklifi

    AK Parti’den 44 maddelik yasa teklifi

    AK Parti, kitle imha silahlarının yayılması ile terörizmin finansmanının önlenmesine yönelik çeşitli düzenlemeler içeren 44 maddelik yasa teklifini TBMM Başkanlığı’na sundu.

    AK Parti’nin TBMM Başkanlığı’na sunduğu yasa teklifi ile kitle imha silahlarının finansmanının yayılmasının önlenmesi amaçlanıyor. Teklife göre; terörizmin finansmanı, uyuşturucu, kara para aklanması gibi meselelerde derneklerin, bu işin içerisine girdiğinin tespiti halinde buradaki dernek yöneticilerinin görevden uzaklaştırılması ve dernek faaliyetlerinin geçici olarak durdurulması düzenleniyor. Mahkemelerce terör örgütü olduğuna kesin olarak karar verildikten sonra terörizmin finansmanıyla ilgili olarak Türkiye’de bulunan kişi, kuruluş ve organizasyonların makul sebeplerin varlığına istinaden Türkiye’de bulanan bütün mal varlıklarının dondurulmasına kanunla kurulacak, ‘Değerlendirme Komisyonu’nun’ önerisi üzerine Hazine ve Maliye Bakanı ile İçişleri Bakanı’nın birlikte karar vermesi öngörülüyor. Söz konusu dondurma kararı, 48 saat içerisinde mahkeme onayına sunularak, mahkemenin de 5 gün içerisinde karar vermesi ile düzenleniyor.

    GEÇİCİ GÖREVDEN UZAKLAŞTIRMA VE FAALİYETTEN MEN

    ‘Terörizmin Finansmanın Önlenmesi Hakkındaki Kanun’ kapsamında yer alan suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti ya da suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama suçlarından dolayı derneğin genel kurulu dışındaki organlarda görevli olanlar hakkında veya ilgili personel hakkında soruşturma başlatılması halinde, bu kişiler, bu kişilerin görev yaptığı organlar geçici bir tedbir olarak İçişleri Bakanı tarafından görevden uzaklaştırılabilecek. Ayrıca; suçun işlenmesini veya suçun devamını önlemenin gerektirdiği durumlarda gecikmesinde sakınca bulunan hallerde hakim onayına sunulmak üzere İçişleri Bakanı’na derneği faaliyetten alıkoyma yetkisi verilecek. Bununla birlikte bu suçlardan ceza almış olanların dernek genel kurulu dışındaki organlarında görev almayacaklarına ve seçildikten sonra bu suçlardan mahkum olmaları halinde ise görevlerinin sona ereceği hususu düzenleniyor. Yurt dışına yapılacak yardımlarda, yardım yapılmadan önce dernekler tarafından mülki idare amirliğine bildirimde bulunulması da düzenleniyor.

  • AK Parti Bursa İl Başkanlığı adaylığı için 5 isim belli oldu

    AK Parti Bursa İl Başkanlığı adaylığı için 5 isim belli oldu

    AK Parti Bursa İl Başkanlığı için adaylar arasında adı geçen isimler belli oldu. Başkan adaylarının yarın İstanbul’a davet edildiği öğrenildi.

    AK Parti Bursa İl Başkanlığı adaylığı için adı geçen 5 isim belli oldu.

    AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından, Bursa İl Başkanlığı için 5 adayın İstanbul’a davet edildiği öğrenilirken, bu isimler yarın saat 14.00’da Huber Köşkü’nde Cumhurbaşkanı ile birebir bir görüşme gerçekleştirecek.

    Son olarak bir isimde karar kılınarak Bursa İl Başkanlığı için yeni isim belli olacak. Öte yandan İstanbul’a davet edilen isimlerin Gökay Bilir, Ali Yılmaz, Mustafa Yavuz, Nazım Maral, Davut Gürkan çağrıldığı belirtildi.

    AK Parti Bursa’nın şuanki İl Başkanı Ayhan Salman ise daha önce kamuoyuna kongrede aday olmayacağını duyurmuştu.