Etiket: akrep

  • Duş alırken akrep soktu

    Duş alırken akrep soktu

    Olay saat 12.00 sıralarında Orhaniye Mahallesi Uncu sokakta bulunan bir evde meydana geldi. Ahmet A.(25) duş almak için banyoya girdi. Duş aldığı sırada bacağında acı hisseden genç, yere baktığında akrebi gördü. Fenalaşan genç özel araçla İnegöl Devlet Hastanesine kaldırıldı.

    Sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilen genç o anları anlattı. Duş almak için banyoya girdiğini ifade eden Ahmet A., “Banyodaydım, sabunun üstüne bir şey yapışıktı. Baştan farkedemedim. Elimin içine sabunu aldım. Silkeledim. Kovanın içine düştü. Kovanın içine düştükten sonra acaba o neydi dedim. Fazla dikkat etmedim. Çünkü yıkanıyordum. Ayağımın yanına düşmüş. Birden ayağım sızlamaya başladı. Akrepmiş yerdeki, akrep sokmuş. Annemi çağırdım. Hemen hastaneye geldik. Şu an iyiyim. Akrebi annem öldürdü” dedi.

  • Akrep üreticisinden ABD’li profesöre tepki

    Akrep üreticisinden ABD’li profesöre tepki

    ABD’de New York Ulusal Doğa Tarihi Müzesi Müdürü Prof. Lorenzo Prendini, İstanbul Havalimanı’nda endemik akrep, tarantula ve örümcek ile yakalanmasıyla gündeme gelmişti. Prendini, endemik hayvan kaçakçılığı suçuyla gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılmıştı. Şanlıurfa’da yaklaşık 40 yıldır zehrinin gramı 10 bin liraya satılan akrepleri çiftliğinde besleyen 53 yaşındaki Ali Yılmaz, ABD’li profesöre tepki gösterdi. ABD’li Prof. Lorenzo Prendini’nin Türkiye’de bulunan endemik akrep türünü yurt dışına götürmesini doğru bulmadığını belirten Yılmaz, yardım ve yataklık yapanlar hakkında da işlem yapılması gerektiğini söyledi.

    Çiftliğindeki 10 bin akrebin sağımını yaparak yurt dışına ihraç eden akrep üreticisi Yılmaz, “53 yaşındayım, yaklaşık 35-40 yıldır akreplerle iç içeyim. Şu anda görmüş olduğunuz bu tesis Türkiye’de ilk kurulan tesistir. Bu tesisimizi Hollanda merkezli bir firma ile ortak olarak yürütmekteyiz. Bu Hollanda merkezli firma, dünya genelinde satış yapan bir ilaç firmasıdır. Hindistan, Cezayir, Brezilya gibi ülkelerle işbirliği içerisinde burada yapmış olduğumuz sağımları Ankara’daki fabrikamızda işleyip, yurt dışına göndermekteyiz” şeklinde konuştu.

    Akrep üreticisinden ABD’li profesöre tepki

    300 tane ile başladı, şimdi 10 binin üzerinde akrebi var

    Yılmaz, “Bu işe başlarken doğadan 300 tane anaç topladık. Daha sonra bunların doğurma yöntemi ile çoğalmalarını sağladık. Tesisimizde şu an 10 binin üzerinde akrep bulunuyor. Bu androctonus crassicauda, dünyada ise bin 700 çeşit akrep var. Bu çeşitlerin arasında hepsi ilaç olarak kullanılmamaktadır. Sadece ilaç olarak kullanılan Küba’daki mavi akrep ile bizim bu androctonus crassicauda türüdür. Biz şimdi bu türü androctonus Turkiyensis olarak adlandırdık. Bu görmüş olduğunuz akrepler dünyada beyin tümörü, MS hastalığı, kanser ve birçok hastalığın tedavisinde kullanılmaktadır” ifadelerini kullandı.

    “Bu akrep türü ülkemizin bir değeridir”

    Yılmaz, “Ben o haberi gördükten sonra çok üzüldüm. Bu akrep türü ülkemizin bir değeridir. Bana zamanında birçok ülkeden vatandaşlık teklif edildi, ben gitmedim. Ben eğer faydalıysam kendi ülkeme faydalı olmak istedim. Bu tür endemik türleri birilerinin gelip toplayıp götürmesi inanın ki çok vahim bir durumdur, engellenmesi lazım. Bu tür biyolojik endemik türlerin yurt dışına götürülmesini doğru bulmuyorum. Tamam belki yasal çerçeveler içerisinde akrep sıvısı götürebilir ama akreplerin götürülmesi hiç doğru değil. Nereden temin edilmişse gereken işlemlerin yapılması gerekir. Bunların bir damla zehrinde 150 tane protein var. Bu proteinler ayrıştırılarak birçok hastalığın sebebi olabilir. Ondan sonra kitin tabakasından radyasyon direnci kırılabilir. 2. Dünya Savaşı’nda biliyorsunuz atom bombası atıldığında bile akrebin yaşadığı görülmüş. Bunları kitin tabakası ile şu anda bizim devam eden birçok projemiz var. İnşallah hayata geçirip ülkemize ciddi anlamda bir katkı sunacağımızı düşünüyorum. Yani bunun adeta bir zırhlı tank gibi olduğunu ve bu doğrultuda birçok bilimsel araştırmalar yapılması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

  • 2 akrep yiyen şahıs öldü

    2 akrep yiyen şahıs öldü

    Kayseri’nin Kocasinan ilçesi Hasancık köyünde ikamet eden Bilal Yiğit (56), girdiği bunalım sonucu 2 akrep yedi. Yolcu otobüsüyle Artvin’e giden Bilal Yiğit, Samsun’un Havza ilçesinde seyir halindeki otobüsün içinde fenalaştı. Havza Devlet Hastanesine kaldırılan Yiğit, ‘köyünde ölmek için 2 akrep yediğini’ söyledi.

    Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edilen Bilal Yiğit, yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Bilal Yiğit’in cansız bedeni otopsi için

    Adli Tıp Kurumu Samsun Grup Başkanlığına gönderildi. Şahsın kesin ölüm sebebinin otopsi sonucu belli olacağı öğrenildi.
    Olayla ilgili soruşturma devam ediyor

  • Akreplere kendini sokturdu, ‘Hayvan sevgisi’ dedi

    Akreplere kendini sokturdu, ‘Hayvan sevgisi’ dedi

    Serik ilçesine bağlı Gebiz Mahallesi Yumaklar Mevkiinde yaşayan orman kesimiyle uğraşan Cemil Özcan’ın yaptığını görenlerin ağzı açık kaldı. Zehirli olduğu ileri sürülen akrepleri üzerinde taşıyan Özcan, bununla da yetinmeyip iki akrebi ağzına alıp kendini sokturdu.

    “Vahşi bir insansın diyorlar”

    Doğadaki yırtıcı ve zehirli hayvanlarla anlaşabildiğini ileri süren Cemil Özcan, “Yırtıcı ve zehirli hayvanlar, bazı insanlardan daha iyi. Hayvanlarla her türlü anlaşıyorum. Hayvanlarla konuşmanın sevmenin ilmi vardır. İlmini bilmedikten sonra ancak öldürmeyi bilirsin. Mesela yılan geliyor. ‘Git’ dersin, gitmezse ‘gel bakalım’ diyorum. Bununda bir sistemi var. Yılanın dört zehirli dişi vardır. Bunları sök bu şekilde doğada dolaşır zarar veremez. Mesela beni iki defa akrep soktu fakat tedavisini kendim yaptım. Bunu ilmi de bende sır.

    İsterseniz 10 tane akrebi getirin. Hepsi de soksun tedavisini yapıp işime devam ederim. Her şeyin bir sırrı vardır. Amerika nasıl kolanın sırrını vermiyorsa ben de bunun sırrını vermiyorum. Hayvan sevgim çok fazladır. Ben her gün ormanda çalışan biriyim. Sarı, siyah akrep fark etmez en az 10 akrebi bulur çıkartırım. Ben kendimi soktururum kendimi tedavi ederim. İsterseniz profesörleri getirin. Onlar açıklasın bunun sırrını. Kendimi akrebe sokturduğumu görenler kaçıyor. ‘Vahşi bir insansın’ diyorlar. Hayvanlara alışmayan bir insan tabi ki de uzak durabilir” dedi.

  • Sultangazi’de evde akrep paniği

    Sultangazi’de evde akrep paniği

    Olay, geçtiğimiz günlerde Zübeyde hanım mahallesinde bulunan bir binada yaşandı. Daireye giren akrebi gören ev sahipleri şaşkınlık içinde korkarak panik yaşarken o anları ise cep telefonu ile kayıt altına aldılar. Bir süre balkonda dolaşan akrep daha sonra su tahliye giderinin içine girerek gözden kayboldu. Cebeci mahallesinde ise bir binanın girişindeki kaldırımda kedinin mücadele ettiği akrep görenleri şaşkına çevirdi. Yaşanan olayı anlatan Neriman Mutlu “Gece saat 2 civarlarıydı benim bir tane kedim var normalde onu dışarıya hiç bırakmıyorum sokakta beslediğim hayvan ama gece çıktığımda cama onu almak için baktığımda kedimin burada bir şeyle oynadığını gördüm ve ben de hemen koşarak aşağı indim. Dedim ki en azından hani karaböcek ise falan tutuyorlar bazen alayım dedim öldürmesin sonra kedimin ondan kaçtığını gördüm kıskaçlarını açmış kuyruğunu da dikmiş ilk defa gördüm bir tane siyah akrep. Burası çocuklarımızın oynadığı bir yer bir de sabaha kadar kalsaydı görmeseydik belki de çocuklarımıza da bir zararı olabilirdi. Son günlerde duyuyorum akrep görenleri arkadaş çevremden ama ben hiç görmemiştim ilk defa gözümle şahit oldum çok korkunç bir şey gerçekten. Yukarıya çıktım acaba evede falan girdi mi diye bakmaya başladık içeriye falanda girebiliyor kapıların altı açık çok tehlikeli. Herkesi uyarıyorum buradan gerçekten tedirginim herkes dikkatli olsun bu konuda kapı önlerine kapı girişlerine baksınlar en azından ki böyle bir şeyle karşılaşırsalar ise kendileri tedbir alsınlar” dedi.

    Akrebi beslediği kedi sayesinde fark ettiğini belirten Mutlu’ “Bu kara zeytinimiz sayesinde akrebi gördük biz. Oynuyordu hem akrebe vuruyor kendisi hem de kaçıyor onun tehlikeli olduğunu biliyor galiba. Kıskaçlarını açmış ona koştuğu zaman o da akrepten kaçmaya çalışıyordu. Bunu almaya inmiştim aşağıya sokakta besliyorum normalde ama binanın girişinde yatıyor köpekler geldiği için korkuyor biraz. En son iki tane genç geldi dedim çocuklar akrep’i alıp bir yere atabilir misiniz onlar da abla atarsak geri gelecek buralarda çocuklar var sokabilir dediler. Sonra bilmiyorum ne yaptılar çocuklara verdim ellerinde kutu gibi şeyin içine koyup götürdüler” diye konuştu.

  • Akrebin soktuğu bebek yoğun bakıma alındı

    Akrebin soktuğu bebek yoğun bakıma alındı

    Silvan ilçesinin kırsal Boyunlu Mahallesi’nde 1 yaşındaki Mehmet Ali Y.’yi sabah saatlerine doğru akrep soktu. Durumu fark eden ailesi, çocuğu Silvan Dr. Yusuf Azizoğlu Devlet Hastanesine götürdü. Bebek, burada yapılan ilk müdahalenin ardından kentteki hastaneye sevk edildi.

  • Akrep ve yılan ısırmalarına dikkat

    Akrep ve yılan ısırmalarına dikkat

    Uzman Dr. Sefer Aslan, piknik ve kamplarda ya da tarlada, bağ ve bahçede çalışma alanlarında dikkatli olunması gerektiğini belirterek, vatandaşların kendilerini korumak için, akrep ve yılan yuvalarından, özellikle ağaç kovuğu ya da oyuklardan uzak durmaları gerektiğini ifade etti.
    Akrep ve yılan sokmaları özellikle çocuklar ve 65 yaş üstü yaşlılar için daha ciddi sonuçlar doğurabileceğini ifade eden Aslan, “Özellikle sıcaklıkların çok yüksek olduğu yaz aylarında yılan ve akreplerin aktif olduğu dönemlerdir. Bu dönemlerde vatandaşlarımızın dikkatli olması gerekmektedir. Vatandaşlarımız kendilerini korumak için, akrep ve yılan yuvalarından, özellikle ağaç kovuğu ya da oyuklardan uzak durmalıdır. Tatil beldelerinde ve köylerde evleri olanlar, akrep ve yılan sokmalarına karşı kapı ve pencerelerini kapalı tutmalıdır. Arazi yürüyüşlerinde kapalı ayakkabı ya da bot giyilmelidir. Akrep ve yılan sokması kişiden kişiye değişebileceği gibi, canlının türlerine göre de farklı reaksiyonlar gösterebilir. Akrep ve yılan sokmaları özellikle çocuklar ve 65 yaş üstü yaşlılar için daha ciddi sonuçlara yol açabilir” dedi.

    Aslan, “Akrep ve yılan sokmalarında vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Akrep ve yılan sokmalarında ısırılan bölgede ödem, ağrı, kızarma, morarma, adale krampları, iltihaplanma, titreme ve karıncalanma gözlenebilir. Böyle durumlarda akrep veya yılanın ısırmış olduğu vücut bölgesi yatar bir pozisyonda tutulmalı ve hareket ettirilmemelidir. Sonrasında hemen ısırılan bölgeye soğuk uygulama yapılır ve kişinin kan dolaşımının engellenmemesi sağlanarak yaralı bölgeye bandaj sarılır. Turnike uygulanmamalıdır. Tüm yılan ısırmalarının yüzde 20’si hiçbir belirtiye neden olmayan ve kuru ısırık diye nitelendirilen ısırmalardır. Yılan sokmalarında ise lokal ve genel belirtiler görülür. Yılan ısırığının olduğu bölgede ağrı, morluk ve iltihaplanma görülebilir.

    Ayrıca karın ağrısı, kusma, ishal gibi sindirim sistemi bozuklukları; baş ağrısı, aşırı susuzluk, kanama, psikolojik bozukluklar, kalpte ritim bozukluğu, solunum düzensizliği ve şok gibi belirtiler görülebilir. Yılan sokmalarında; öncelikle hasta sakinleştirilmeli ve dinlenmesi sağlanmalıdır. Bölge su ile yıkanarak yaraya yakın bölgede baskı yapabilecek eşyalar (yüzük, bilezik vb.) çıkartılmalıdır.
    Eğer yılan kişinin baş ya da boyun bölgesini sokmuş ise hemen yaranın çevresine baskı uygulanmalı kol ve bacaklarda ise yara üstünden dolaşımı engellemeyecek şekilde bandaj uygulaması (turnike uygulanmaz) ve soğuk uygulama yapılır. Ekstremitelerde kompartman sendromu gelişebilir.
    Kompartman sendromları his kusuru, ağrı, solukluk, kas felci, nabızsızlık, basınç artışı görülebilir. Bu durum hastada ekstremite kayıplarına kadar gidebilir. Toplumda doğru bilinen bazı yanlış durumlar var. Yanlışlar ise yarayı emmek, yarayı kesmek, yaraya turnike uygulamak, yarayı yakmak, yaraya bitkisel karışımlar sürmek. Doğrular ise ekstremiteyi sabitlemek, yara yerini sabunlu su ile yıkamak, hastaya tetanos profilaksisi, acil müdahale yapılabilecek bir hastaneye mümkün olan en kısa zamanda naklini sağlamak önemlidir” şeklinde konuştu.

  • Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde kene vakaları arttı

    Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde kene vakaları arttı

    Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan insanların yaz aylarında tarlalarda sık çalışmasıyla yılan ısırması, akrep sokması, kene teması gibi şikayetlerle hastaneye başvurularının çok olduğunu belirten Uzm. Dr. Hividar Altan, özellikle Siirt’te vatandaşlar bağ, bahçe tarla işiyle uğraşmakta ve doğal olarak temas artmakta olduğunu söyledi.

    Vatandaşların bağ, bahçe gibi bir yere gittiği zaman uzun kollu, paçası uzun kıyafetler giymesi gerekmekte olduğunu dile getiren Dr. Altan, “Giydiği kıyafetin paçasını çorabın altına sokması gerekiyor. Çünkü kene, aşağıdan yukarıya yürüyerek çıkan bir canlıdır. İş bitiminde eve dönüldüğünde yapılması gereken ilk iş kıyafetlerin çıkarılıp kendimizi baştan aşağı tırnağa kadar incelemek. Ve herhangi bir temasın olmadığını görmek. Çünkü kene klinik vermeden günlerce orada yapışıp kalabilmekte” dedi.

    “Yılan ve akrep sokmalarında halkta genelde bilinen şey ısırılan yeri hızlıca sarılıp bantlanıp ya da yaraya diş macunu, yoğurt gibi bir maddeyi koyup var olan mikrobun çıkarılması amaçlanmakta ama aslında bu tıbben çok yanlış bir uygulama” diyen Altan, sözlerini şöyle sürdürdü:
    “Yapmanız gereken ısırılan bölgeyi sıkmak değil. O bölgeyi soğuk sabunlu bir suyla yıkamak sonrasında en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak. Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde antivenom dediğimiz akrep ve yılan sokmalarının antikoru dediğimiz belli durumlarda serum bulunmakta ve hekimlerimiz tarafından uygunluk durumuna göre biz bu tedaviyi uygulamaktayız. Takibi ve tedavisi doktorlar tarafından yapılmaktadır.”
    Yılan ısırmaları, akrep sokmaları ve kene temasında meydana gelen bulgular ve neler yapılması gerektiğine değinen Altan, öncelikle ısırmanın ve temasın olduğu yerde kızarma, kaşıntı, ağrı gibi yakınmaların olabileceğini dile getirdi.

    Hastaların büyük bir kısmında bu yakınmaların olup, zamanla geçmekte ancak bazı zehirlerin fazla olduğu, çok zehirli akrep ve yılan sokmalarında bu kızarıklık şişme kola kadar ilerler ya da bacağı ısırmışsa daha yukarıya uzva kadar ilerleyebilmekte olduğuna dikkat çeken Altan, “Bu tür durumlarda muhakkak hekim desteği alınmalı. Bu tür durumlarda hekimler uygun tedavi ve takip planlamakta ve uygun adımı atmaktadır. Kişiye düşen şey ise oradaki ağrıyı ve kızarıklığı takip etmek. Ateş, bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı gibi bir yakınmanın olup olmadığını takip edilmeli. Özellikle kene temasında ilk iki hafta hastanın kendisini takip etmesi ve ateş, bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı gibi bir yakınmanın olması veya vücutta kızarıklık gibi bir durumda hemen en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerekiyor” diye konuştu.

     

  • Kene ve akrep vakalarında artış

    Kene ve akrep vakalarında artış

    Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Hividar Altan, “Sıcakların artmasıyla özellikle Siirt dahil Güneydoğu Anadolu Bölgesinde akrep sokması, kene teması, yılan sokması gibi vakalar sıklıkla artmaktadır” dedi.

    Özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan insanların yaz aylarında tarlalarda sık çalışmasıyla yılan ısırması, akrep sokması, kene teması gibi şikayetlerle hastaneye başvurularının çok olduğunu belirten Uzm. Dr. Hividar Altan, özellikle Siirt’te vatandaşlar bağ, bahçe tarla işiyle uğraşmakta ve doğal olarak temas artmakta olduğunu söyledi.

    Vatandaşların bağ, bahçe gibi bir yere gittiği zaman uzun kollu, paçası uzun kıyafetler giymesi gerekmekte olduğunu dile getiren Dr. Altan, “Giydiği kıyafetin paçasını çorabın altına sokması gerekiyor. Çünkü kene, aşağıdan yukarıya yürüyerek çıkan bir canlıdır. İş bitiminde eve dönüldüğünde yapılması gereken ilk iş kıyafetlerin çıkarılıp kendimizi baştan aşağı tırnağa kadar incelemek. Ve herhangi bir temasın olmadığını görmek.

    Çünkü kene klinik vermeden günlerce orada yapışıp kalabilmekte” dedi.
    “Yılan ve akrep sokmalarında halkta genelde bilinen şey ısırılan yeri hızlıca sarılıp bantlanıp ya da yaraya diş macunu, yoğurt gibi bir maddeyi koyup var olan mikrobun çıkarılması amaçlanmakta ama aslında bu tıbben çok yanlış bir uygulama” diyen Altan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Yapmanız gereken ısırılan bölgeyi sıkmak değil. O bölgeyi soğuk sabunlu bir suyla yıkamak sonrasında en yakın sağlık kuruluşuna başvurmak. Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesinde antivenom dediğimiz akrep ve yılan sokmalarının antikoru dediğimiz belli durumlarda serum bulunmakta ve hekimlerimiz tarafından uygunluk durumuna göre biz bu tedaviyi uygulamaktayız. Takibi ve tedavisi doktorlar tarafından yapılmaktadır.”

    Yılan ısırmaları, akrep sokmaları ve kene temasında meydana gelen bulgular ve neler yapılması gerektiğine değinen Altan, öncelikle ısırmanın ve temasın olduğu yerde kızarma, kaşıntı, ağrı gibi yakınmaların olabileceğini dile getirdi.

    Hastaların büyük bir kısmında bu yakınmaların olup, zamanla geçmekte ancak bazı zehirlerin fazla olduğu, çok zehirli akrep ve yılan sokmalarında bu kızarıklık şişme kola kadar ilerler ya da bacağı ısırmışsa daha yukarıya uzva kadar ilerleyebilmekte olduğuna dikkat çeken Altan, “Bu tür durumlarda muhakkak hekim desteği alınmalı.

    Bu tür durumlarda hekimler uygun tedavi ve takip planlamakta ve uygun adımı atmaktadır. Kişiye düşen şey ise oradaki ağrıyı ve kızarıklığı takip etmek. Ateş, bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı gibi bir yakınmanın olup olmadığını takip edilmeli. Özellikle kene temasında ilk iki hafta hastanın kendisini takip etmesi ve ateş, bulantı, kusma, ishal, karın ağrısı gibi bir yakınmanın olması veya vücutta kızarıklık gibi bir durumda hemen en yakın sağlık kuruluşuna başvurması gerekiyor” diye konuştu.

  • Akrep’i bağlayıp gezdirdi, örümcekle sohbet etti

    Akrep’i bağlayıp gezdirdi, örümcekle sohbet etti

    Adana’da Osman Yüksel adlı vatandaşın akrebe ip bağlayıp gezdirdiği ve sarı kız örümceği ile sohbet ettiği anlar cep telefonu kamerasına yansıdı.

    Kozan ilçesine bağlı Velicanlı Mahallesi’nde havaların ısınması ile birlikte akrep, sarıkız örümceği ve yılanlar ortaya çıkmaya başladı. Siyah akrebin zehirli iğnesine ip bağlayıp gezdiren Osman Yüksel’in gece evine gelen ve etçil olarak bilinen sarı kız örümceği ile sohbeti ise cep telefonu kamerasına yansıdı. Bu sene mahallelerinde çok sayıda tehlikeli tür olarak bilinen akrep, yılan ve sarı kız örümceği görüldüğünü aktaran Osman Yüksel, hayvanların kendilerine zarar vermediğini, onlarla bir arada yaşamaya başladıklarını kaydetti.

    Her taşın altından akrep çıktığını kaydeden Yüksel, “Bu yıl çok yağmur yağdı. Her taşın altından akrep, yılan, sarı örümcek çıkıyor. Bunları evcil hayvan gibi yaptık. Yılanlarla, akrepler evcil oldu, kimseyi sokmuyor da. Bir iki tane değil, her yerde taşın altında var. Yollarda yılan çok. Biz de böyle bir arada yaşıyoruz” dedi.