Etiket: aktar

  • Aktarlara ilgi arttı

    Aktarlara ilgi arttı

    Gaziantep’te vatandaşlar, grip ve soğuk algınlığı gibi hastalıklardan korunmak için doğal ürünlere yöneliyor. Özellikle ıhlamur, ada çayı, zencefil, zerdeçal gibi bitkiler, bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla sıkça tercih ediliyor. Şehrin yerel lezzetlerinden zahter de bu dönemde vatandaşlar arasında büyük ilgi görüyor. Almacı Pazarı’nda aktar dükkanı işleten Semih Sepin, mevsimsel hastalıklara karşı korunmak isteyen vatandaşların taleplerini karşılayabilmek için yoğun mesai yaptıklarını ve doğal ürünlerin satışlarında her geçen gün artış yaşandığını ifade etti.

    “Ses kısıklığı ve öksürük gibi rahatsızlıklara zahter çayını öneriyoruz”

    Grip ve soğuk algınlığına iyi gelen çayları anlatan Semih Sepin, “Mevsim değişikliği dolayısıyla genelde nezle, grip çok arttı. Ihlamur, adaçayı ve zahter gibi çaylara ilgi arttı. Onun haricinde boğaz ağrısına iyi gelen zencefil ve zerdeçala da talep arttı. Ses kısıklığı ve öksürük gibi rahatsızlıklara zahter çayını öneriyoruz. Doğal antibiyotik olarak zencefil, zerdeçal, pekmez ve hardal özünü karıştırıp içmelerini de öneriyoruz” dedi.

    “Vatandaşlara bu çayları sabah ve akşam içmelerini öneriyoruz”

    Bitki çaylarının ne sıklıkta tüketileceğini anlatan Sepin, “Vatandaşlar genellikle zahter çayına ilgi gösteriyor. Zencefil ve zerdeçal acı olduğu için yetişkinler daha çok tüketiyor. Vatandaşlara bu çayları sabah ve akşam içmelerini öneriyoruz. Zahter çayının içine limon sıkılarak içilirse daha etkili olacaktır” diye konuştu.

  • Havalar soğudu, aktarlara ilgi arttı

    Havalar soğudu, aktarlara ilgi arttı

    Tarihi özellikleriyle bilinen uzun çarşıda 30 yılı aşkın süredir aktarlık yapan Ünsal Gümüş, “Hıdırellez soğukları nedeniyle kış mevsiminde hastalanmayan insanlar hastalanmaya başladı. Öksürük, nefes alma zorluğu, balgam sökücü ve vücut direncini arttırıcı ürünler yine satışta” dedi. Kış mevsiminden çıkılmasına rağmen baharatçılarda doğal ürünlere talebin beklenenin üzerinde olduğunu söyleyen aktar Özgen Öz ise “Kış mevsiminden yaz mevsimine doğru giderken son bir haftalık süreçte kış mevsimini yeniden hisseder olduk. Mevsimsel geçiş döneminde insanların bağışıklık sistemleri düştüğünden hastalıklara yakalanma riskleri de artış gösteriyor” diye konuştu.

    Vücudun bağışıklık sisteminin artış göstermesi için ise aktarlar; ıhlamur, nar çiçeği, kuş burnu, tarçın, papatya, kök zerdaçal ve defne yaprağı tüketilmesini önerdi.

  • Havalar soğuyunca, vatandaşlar aktarların yolunu tuttu

    Havalar soğuyunca, vatandaşlar aktarların yolunu tuttu

    Kış Fethiye’de kendisini iyice hissettirmeye başlarken, vatandaşlar hasta olmamak için çareyi aktarlarda buldu. Gribe ve soğuk algınlığına karşı şifalı bitkilerde çare arayan vatandaşlara, aktarlarda genellikle 12-20 arasında doğal bitkinin karışımı olan kış çayı tavsiye ediliyor. Fethiye’de aktar işleten Ahmet Ali Topçu, kış aylarında vatandaşların aktarları daha çok tercih ettiğini belirterek, hastalıkların ana sebebinin vücut direncinin düşük olmasından kaynaklandığını ifade etti. Topçu, “Genelde zencefil, zerdeçal, hurma pekmezi, andız ve keçiboynuzu pekmezi, meyankökü şurubuna talep fazla. Aynı zamanda udu hindi tozuna da talep var. Kış çayları, adaçayı, yayla çayı ve kekik ile kekik suyu çok satılıyor” dedi.

    “Doktorların tarif ettiği karışımlarını hazırlıyoruz”

    Topçu açıklamasının devamında “Talep olarak tarifler var, isteklere göre karışımları hazırlıyoruz. Genelde zencefil, zerdeçal, hurma pekmezi, andız ve keçiboynuzu pekmezi, meyankökü şurubuna talep fazla. Aynı zamanda udu hindi tozuna da talep var. Kış çayları, adaçayı, yayla çayı ve kekik ile kekik suyu çok satılıyor. Bahsettiğim tüm her şey kışın çok rağbette. Fakat yazın da işlerimiz baharat yönünde ilerliyor. Baharat satışımız yazın daha fazla” diye konuştu.

  • Havalar soğudu, vatandaşlar aktarların yolunu tuttu

    Havalar soğudu, vatandaşlar aktarların yolunu tuttu

    Havaların soğumasıyla birlikte grip ve nezle daha fazla görülmeye başladı. Soğuk algınlığından korunmak isteyen vatandaşlar aktarların yolunu tuttu. Ihlamur, zencefil, nane, zerdeçal, adaçayı gibi ürünlere talep gösteren vatandaşlar aktarlarda yoğunluk oluşturdu. Aktarlar, havalar soğuduğunda bitki çaylarına talebin arttığını ifade etti.
    Eminönü Mısır Çarşısı esnaflarından Mahmut Yıldız, “Kış aylarında soğuk algınlığı gibi hastalıklar çoğalıyor. İnsanlar bitkisel ürünlerden faydalanmak istiyor. Zencefil, adaçayı, tarçın, ıhlamur gibi ürünler bu dönemde daha çok tercih ediliyor. Bu ürünlerin karışımları soğuk algınlığına karşı daha dirençli olmak adına tüketilmek isteniyor. Her bitki birbiriyle karıştırılmaz, bu açıdan da dikkatli olmak gerekiyor” dedi.
    Yıldız, “Hastalık yaşamadan bu ürünleri tercih etmek lazım. Günde bir fincan tüketilmesinin yeterli olduğunu düşünüyorum. Fiyatlar bu sene çok yükselmedi. Kış çayının kilogram fiyatı 450 lira, zencefil, zerdeçal kilogram fiyatı 300-350 lira, ıhlamurun kilogram fiyatı 120 lira. Fakat bu ürünler 100 gram alındığında dahi uzun bir süre yetebiliyor” ifadelerini kullandı.

  • Vatandaşlar şifayı aktarda arıyor

    Vatandaşlar şifayı aktarda arıyor

    Gaziantep’te aktarcılık yapan Bülent Bilici, kış çaylarının bağışıklık sistemini güçlendirdiğini, soğuk algınlığı, grip, öksürük, boğaz ağrısı gibi rahatsızlıklara iyi geldiğini, ayrıca stresi azalttığını ve rahatlatıcı etkisi olduğunu söyledi. Bilici, kış çaylarının paket fiyatının 40 TL’ye satıldığını ve vatandaşların damak zevkine göre değişiklik yapabildiklerini belirtti.
    Gaziantep’te kış çayı almak için aktara gelen vatandaşlar ise doğal çayların hem lezzetli hem de sağlıklı olduğunu, hastaneye gitmemek için bu çayları içtiklerini, ayrıca evde kendilerinin de bitkilerden çay yapabildiklerini ifade etti.

    “Karışımlarımız ile şifa oluyoruz”

    Gaziantep’te 30 yıldır aktarcılık yapan Bülent Bilici, kış aylarında doğal içeceklerin şifa deposu olduğunu belirterek, “Havaların soğumasıyla tabi biraz öksürük olsun, grip vakaları olsun haliyle arttı. Bu taleple alakalı bize müşterilerimiz çok sık gelmeye başladı. Biz de burada yaptığımız karışımlarımız ile onların derdine şifa oluyoruz. Kış çaylarını ayarlıyoruz, karıştırıp müşterimize veriyoruz. Müşterilerimiz ise cezveye veya daha büyük bir kazan tarzında kapta demleyip içiyorlar. Bu da vatandaşlarımıza soğuk algınlığıyla alakalı, griple alakalı sıkıntılarda yardımcı oluyor. Hastalığı daha çabuk atlatmış oluyorlar” dedi.

    “Talep şu an çok yoğun”

    Kış çaylarına talebin çok fazla olduğunu belirten Bilici, “Talep şu an çok yoğun. Haliyle bir haftaya sonra biraz daha havaların soğumasıyla birlikte işletmemizde kış çaylarına olan ilgi daha da hızlanır. Vatandaşlarımız hasta olmasın diye burada bekliyoruz. Tabi hasta olmalarını istemiyoruz ama şükür ki çare var. Bunlarla ilgili taleplerini karşılayıp onları inşallah bir nevi de sağlığına kavuşulmaya çalıştırıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “İltihap kurutma özelliği var”

    Kış çaylarının faydalarına değinen Bilici, “Kış çayları, soğuk algınlığına, öksürükle alakalı sıkıntılara, ciğerle ilgili sıkıntılara çok iyi geliyor. İçtiği zaman vücudu terletip bir an önce rahatsızlığı üzerinden atıp sağlığına kavuşmasını sağlıyor. Bizim kattığımız ürünlerde iltihap kurutma özelliği de var. Bir de karabiber katıyoruz. Karabiber üst solunum yollarını biraz yakarak oradaki iltihabı yok ediyor. Burada dutumuz var, vücudun genelinde olan iltihapla alakalı sıkıntılara çok iyi geliyor. Diğer kattığımız ıhlamur, tarçın onları da kattığımız zaman bunların birleşimi vücuda bir serum etkisi yapıp kişiyi daha hızlı şekilde normal hayatına kavuşturmasına yardımcı oluyor” şeklinde konuştu.

    “İlaç kullanmak istemeyenler bizi tercih ediyor”

    Kimyasal ilaç kullanmak istemeyen vatandaşların aktarcılara yoğun ilgi gösterdiğini aktaran Bilici, “Genelde müşterimiz ilk geldiği zaman ilk talebi vücuduma kimyasal almak istemiyorum oluyor. Biraz geç iyileşeyim ama kimyasal almayayım tarzıyla çok karşılaşıyoruz. Daha eski, geleneksel müşterilerimiz var, ilaç kullanmayı çok sevmeyen müşterimiz var. Artık gençlerimiz de geliyor. Z kuşağı dediğimiz onlar da tabii anne, babadan, dededen gördüğü şehirlerle onlar da yine bir talepte bulunuyorlar. Bizde elimizden geldiğince kendi engin bilgilerimizle kendileri yardımcı olmaya çalışıyoruz. Fiyatlar haliyle biliyorsunuz piyasanda bir yükselme olayı var” ifadelerini kullandı.
    Fiyatları hakkında da bilgi veren Bilici, “Elimizden geldiğince böyle sürüm şeklinde satıyoruz ve kış çayı karışımının paketi ortalama 40 TL civarında” şeklinde konuştu.

    “Hemen hemen her gün tüketiyorum”

    Doğal yöntemlerle sağlığını korumaya çalışan müşteri Asena Tatar, “Kış çayı çok güzel, rengi de çok güzel. Sağlığımız için çok güzel. Öksürüğe çok iyi geliyor. Kışımızın vazgeçilmez geçilmez çaylarından biri. Biz çok seviyoruz. Hemen hemen her gün tüketiyorum. Nefes darlığına iyi geliyor. Dinamik olmamızı sağlıyor ve Soğuk algınlığı sürecinde daha rahat oluyoruz. Kış çayını içtiğim zaman gece daha rahat yatıyorum” dedi.
    Bir diğer müşteri Lütfiye Kökçü ise “Genellikle Ihlamur, tarçın, papatya çayı ve zahter tüketiyoruz. İnsanlara bitkisel çaylar içmelerini tavsiye ederim” diye konuştu.

  • Aktarlarda doğal şifa yoğunluğu

    Aktarlarda doğal şifa yoğunluğu

    Tekirdağ’da havaların soğumasıyla çetin kış şartlarında hasta olmak istemeyen vatandaşlar soluğu aktarlarda alıyor. Soğuk havanın kendini hissettirmesiyle birlikte artan gribal enfeksiyonlara karşı vatandaşlar genellikle şifalı bitkileri tercih ediyor. Şifayı bitkilerde arayan vatandaşların uğrak mekanı haline gelen aktarlarda ise en çok talep ıhlamur, zencefil ve zerdeçal bitkisine oluyor.

    Kış çaylarına talep yoğun

    Süleymanpaşa ilçesinde Aktar Dükkanı işleten Hasan Bedel yaptığı açıklamada, “İşlerimiz çok şükür iyi gidiyor. Biliyorsunuz kışın hastalık dönemidir. Hastalık döneminde kış çaylarına yoğun talep var. Bağışıklık sistemini güçlendiren ürünler bu dönemde biraz daha revaçta diyebiliriz” dedi.

    Kışın hastalık yazın zayıflık

    Bedel açıklamasında kış ve yaz mevsimlerinde ayrı yoğunluklarının olduğunu da ifade ederek, “Yazın biraz daha zayıflama ürünleri, işte biraz daha cilt bakım ürünleri ve baharatların yoğun satışını yapıyoruz. Kış aylarında da kış çayları ve baharatlarımız yine yoğun bir şekilde talep ediliyor. Kışın başlıca zencefil, zerdeçal, tarçın, kuşburnu, ıhlamur ve adaçayı gibi bitki çaylarımız daha revaçta gidiyor. Kışın vatanda
    şlarımızın hastalıklardan korunması için bu saydığımız ürünlerden faydalanmalarını tavsiye ediyorum” dedi.

  • Kışın soğuk yüzü aktarlara yarıyor

    Kışın soğuk yüzü aktarlara yarıyor

    Aralık ayı itibariyle soğuk havanın etkisini artırmasıyla gribal enfeksiyonlara karşı vatandaşlar soluğu aktarlarda aldı. Soğuk algınlığına yakalanmamak için yaklaşık 25 çeşit şifalı bitkiyle hazırlanan kış çayının tüketilmesini tavsiye eden aktarlar, şifalı bitkilerin hasta olunmadan önce tüketilmesi gerektiğine dikkat çekti. Kentteki aktarlar, içerisinde ıhlamur, tarçın, zencefil, havlıcan, keçiboynuzu, hatmi çiçeği ve ekinezya gibi bitkisel ürünleri barındıran kış çayının mevsimsel hastalıklara karşı kalkan görevi gördüğünü belirterek, kışın kontrollü şekilde içilmesini önerdi. Aktarlar, her konuda olduğu gibi bitki tüketiminde de aşırıya kaçılmaması gerektiğine vurgu yaptı.

    “Bilinçli kullanmak lazım”

    Muhabirlere konuşan Abdülgani Kaya, 30 yıldır aktarcı olduğunu belirtti. Kış aylarında tarçın, havlıcan, zencefil, karanfil gibi karışımların tercih edildiğini ifade eden Kaya, “Bu karışımları eski insanlarımız sobanın üzerinde kaynatıp herkese ikram ederdi. Kışın havalar soğuk algınlığına neden oluyor. Aktarlar olarak keçiboynuzu özü, pekmezi ve tozunun sütle karışımını kışın soğuk algınlığı için tavsiye ederiz. Bitkileri sürekli kullanmak gerekiyor. Ancak bunda da aşırıya kaçmamak lazım. Örneğin tarçın, havlıcan ve zencefil gibi bitkilerin çok sık kullanımında bazı insanların tansiyonunu yükseltebilir. Bu yüzden buna da dikkat etmek gerekiyor. Bitkilerin birçok özellikleri vardı. Tabii bilinçli kullanmak lazım. Bilmeden kullanıldığında sağlığa zarar verebilir” dedi.
    Bazı bitkilerin bir kez kaynatılması, bazı bitkilerin de sürekli kaynatılması gerektiğini dile getiren Kaya, her bitkinin hazırlanış şeklinin farklı olduğunu kaydetti.

  • Şifa arayanlar aktarların yolunu tutuyor

    Şifa arayanlar aktarların yolunu tutuyor

    Kış mevsiminin gelmesi ve havaların soğumasının ardından Erzincan’da yaşayan vatandaşlar, hastalıklara önlem alabilmek için aktarlara koşuyor. Kış çaylarının, hastalanmadan önce bağışıklık sistemini güçlendirmek için içilmesi gerektiğini vurgulayan aktarlar, bu dönemde en çok ıhlamur, hatmi çayı ve hibiskus gibi bitkisel ürünleri tavsiye ediyor.

    “İnsanlar kış çayının grip olduktan sonra içildiğini düşünüyor”

    Özellikle kış mevsimine geçiş aylarında insanların sert hava değişiminden etkilendiğini kaydeden aktar Murat Sönmez, bu dönemlerde vatandaşların genellikle ıhlamur, kış çayı, tarçın ve zencefil gibi ürünler tükettiğini söyledi.
    Sönmez, “Kış mevsiminde hastalıkların daha çok artması ile birlikte ülke genelinde aktarlara ilgi arttı. Son zamanlarda insanların alternatif tıpa talebi arttığı için biz daha çok burada hatmi çayı, hibiskus, ıhlamur ve benzeri ürünleri öneriyoruz. Kışın hem boğazı yumuşatır, hem de boğazdaki enfeksiyon oranını azaltır. İnsanlarda yanlış bilinen bir algı var. Genellikle kış çayının grip olduktan sonra içildiği düşünülür ama tam tersi. Kış çayı vücudun bağışıklığını ve direncini kuvvetlendirmek için tüketilmesi gereken bir içecektir” dedi.

    Kış çaylarının faydalarından da bahseden Sönmez, “Kış çayının olmazsa olmaz ıhlamurdur. Boğazı yumuşatma etkisi vardır. Hatmi çayına da bu aralar ilgi arttı. Çünkü kuru öksürüğe ve boğazdaki tahribata çok iyi geliyor. Onun haricinde enfeksiyonu azaltacak etkisi olduğu için kuru zencefil antioksidan özelliğe sahip tarçın ve karanfil çok etkilidir. Bunun içine tatlandırıcı olsun biraz daha vücudun direncini arttırması için hibiskus bizim önerdiğimiz bitkiler arasındadır. Bu saydığım bitkiler genellikle demirbaş ürünlerdir yani herhangi bir aktarda olmazsa olmaz ürünlerdir. Kış çayına ilave olarak genelde herhangi bir içeceğinize veya tükettiğiniz yiyeceğiniz içerisine sıvı propolis de takviye ederek bağışıklığımızı koruyabiliriz. Sıvı propolis bence Türkiye’de hak ettiği değeri görmüyor. Sıvı propolis vücudun bağışıklığı ve direnci için çok önemli. Özellikle küçük yaştaki çocukların bağışıklığını güçlendirmek için propolis öneriyoruz. İnsanların daha çok kimyasal ilaçlardansa yavaş yavaş aktar ürünlerine, yani alternatif tıpa yönelmesini destekliyoruz” diye konuştu.

    Kış çayını kesinlikle kaynatmayın önerisinde bulunan Sönmez, kış çayının tarifini de şöyle anlattı:
    “Kış çayımızın içerisine ilk önce ıhlamurumuzu atıyoruz. Ihlamurdan sonra antibiyotik özelliğinden dolayı 1 adet de kuru zencefil koyuyoruz. Bağışıklığı arttırması için hibiskus dediğimiz nar çiçeğini atıyoruz. Daha sonra antioksidan özelliğine sahip olmazsa olmaz 2 ürünümüz var. Bunlardan birisi tarçın, diğeri de karanfil. Bunları da ekliyoruz. Boğaz ağrısı ve kuru öksürüğe çok iyi gelir. Bizim yöremizde çok meşhur olan doğal kuşburnumuz var. Kuşburnu hem aroma verir renklendirir, hem de vücudun bağışıklığını arttırıcı özelliğe sahiptir. Bunları attıktan sonra içerisine bir adet de kurutulmuş limon ekliyoruz

  • Hastalıklarından korunmak isteyenler aktarlara koşuyor

    Hastalıklarından korunmak isteyenler aktarlara koşuyor

    Soğuk havalarda sıkça görülen öksürük, grip, nezle gibi hastalıklara yakalanmak istemeyen vatandaşlar, bu hastalıklar başta olmak üzere vücudun bağışıklığının güçlendirilmesinden sindirim kolaylığa kadar birçok faydası olan şifalı bitkilere ilgi gösteriyor. Havaların soğuması üzerine vatandaşlar soğuğa bağlı hastalıklara yakalanmamak için zencefil, zerdeçal, tarçın, ıhlamur gibi bitkilere yöneliyor. Ihlamur, zerdeçal, zencefil, tarçın ada çayı gibi bitkiler, vatandaşların gözdeleri arasında yer alıyor. Kimileri farklı ot ve çiçekleri karışık bir şekilde alırken, kimileri ise sadece bir faydalı bitkiyi alıyor.

    Gaziantep’te ıhlamurun kilosu 350 TL ila 500 TL arasında satılırken, tarçının kilosu 350, zencefil ve zerdeçalın kilosu 100-150 TL’den satışa sunuluyor. Geçen yıla göre fiyatları yüzde 50 ile 100 oranında artan şifalı bitkiler, ayrı ayrı ya da karıştırılarak tüketiliyor. Karışık ya da ayrı ayrı hazırlanan bitkiler, bir süre demlendikten sonra soğuk havalarda iç ısıtan şifalı çaylara dönüştürülüyor.

    “En çok ilgi odağı her zamanki ıhlamur, ıhlamurdan ve baldan vazgeçmiyor”

    15 yıldır aktarlık yapan Murat Demirkurt, şu anda talep gören şifalı bitkilerin başını ıhlamur ve balın çektiğini söyleyerek, “Kış aylarında soğukla beraber soğuk algınlığı, grip en çok sıkıntı olan vatandaşlarımız bunun için de doktora, eczaneye gitme yerine bizi tercih ediyorlar. Çünkü daha önce kullandıkları için her kış kullanıyor. Bir de atadan dededen gördükleri için mesela ıhlamur yapılıyor. Ihlamurun içinde işte Polat şekeri atılıp bu şekilde kullanılıyor zencefil, zerdeçal kaynatılıp içerisine balla şekerlendirilip kullanılıyor.

    Hem soğuk algınlığını hem grip hem sıcak tutma açısından kış aylarında en çok tüketilen tahin var. Tahin de yine sıcak tutucu helva bu tarz şeyleri vatandaşın talebi var. Gaziantep’te daha doğrusu doğuda bizim bu bölgede eczaneden çok aktariyeye, baharatçılara gelen insanlarımız. Çünkü rahatlatıyor verdiğimiz ürünler kışın soğuk algınlığı oluyor. Soğuklar ve soğuk algınlığı, öksürük, bu tarz şeyler için vatandaşlarımızın talep ettiği zencefil zerdeçal, ıhlamur, kuşburnu, tarçın, bunların yanında tabii pekmezlerimiz var. İşte pekmezin içerisinde zencefil zerdeçalı karıştırıyor veya ıhlamurla zencefili karıştırıp çay olarak içiliyor. Bu tarz şeyler insanlarımız rahatlıyor. En çok ilgi odağı her zamanki ıhlamur ıhlamurdan ve baldan vazgeçmiyor” dedi

    “Bizim de kendimize göre özel karışımlarımız oluyor”

    Demirkurt, yaptıkları karışımları doktor kontrolünde tüketilmesini belirterek, “Tabii bizim de kendimize göre özel karışımlarımız oluyor. Çeşitli macunlarımız oluyor. Bal veya pekmezin içine çeşitli attığımız baharatlardan, soğuk algınlığı için bazı şeyler yapılıyor. Tabii bunların kararında yapıyoruz. Azı da zarar, çoğu da zarar gibi bir şeyler söylüyor. Yani yine de doktor kontrolünde olması gerekiyor. Doktordan sonuç alamayan vatandaşlar bize de gelen oluyor. Bu şekilde kendilerine bizim terkimiz olan, karışımımız olan macunlardan veya çaylardan satıyoruz. Onlar da bu şekilde şifa buluyorlar. Bu baharatta pek bir bu ürünlerde pek bir zam artışı olmadı. Çünkü bunlar dışarıdan geliyor. Dolar kaynaklı geliyor, fiyatlar hemen hemen aynı yüzde 5, yüzde 11 arası zam oldu. Zencefil, zerdeçal, ortalama 100 TL ila 150 TL arası ıhlamur 350 TL ila 500 TL lira arası değişiyor. Ballar kalitesine göre çiçek balığı işte değişik yörelerin balları oluyor. Onlar da 300 TL ila 500 TL arası değişiyor. Pekmez zaten Antep’in üzüm pekmezi onunda kilosu 150 TL’dir” diye konuştu.

  • Aktarcılar “Rezene” çayının faydalarını anlattı

    Aktarcılar “Rezene” çayının faydalarını anlattı

    Elazığ’ın tarihi Kapalı Çarşısı’nda aktar dükkanı bulunan Aktaş ailesi, 3 kuşaktır kente şifa dağıtıyor. Bin 200 adet ürünün bulunduğu ve her yerden farklı bir kokunun yayıldığı aktar dükkanı vatandaşların ilgisini çekiyor. 42 yıllık aktar olan 60 yaşındaki Selçuk Aktaş, son günlerde gündem olan ‘rezene’ çayı hakkında bilgi verdi.

    Rezene çayının faydalarını bir bir sıralayan Aktaş, “Rezene çayı, dedelerimizden bugüne kadar kullanılan ve genelde bebeklerin, çocukların gazını, şişkinliğini alması içindir. Bir de hazımsız olan bazı insanlar gelir. Bunlar da müthiş şekilde bir gaz oranı vardır ve hızlı yemek yerler. Yuttukları lokma ile birlikte hava yutarlar.

    Bunlarda da gaz oluşur. Onlar da gelir bu rezene çayını alırlar. Rezene çayını içiyor ve şişkinliğini gideriyorlar. Şişkin olanların şişkinliğini alır” dedi.