Etiket: ALEM

  • Türkiye’de son 4 ustadan biri: 120 yıllık aile mesleği

    Türkiye’de son 4 ustadan biri: 120 yıllık aile mesleği

    Bursa’da 60 yaşındaki Rıza Akbalış 3 kuşaktır devam eden 120 yıllık aile mesleğini, ilk günkü heyecanıyla devam ettiriyor. Abdal Mahallesi’nde bulunan atölyesinde babasından kalan aletlerle 14 yaşından bu yana zanaatına devam eden Akbalış, Türkiye’de birçok tarihi caminin alemini onarırken yurt dışına da sipariş üzerine ihracat yapıyor. Genellikle Balkan ülkelerinden çok fazla talep olduğunu dile getiren Akbalış, bu güne kadar Balkan ülkeleri başta olmak üzere dünyanın birçok ülkesine alem yaptığını söylüyor. Türkiye’de sadece 4 tane alem ustası kaldığını belirten Akbalış, kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsesi kalmadığını kaydetti.

    Alem yapmayı babasından öğrendi

    Okulu bitirmesinin ardından babasının yanında çırak olarak çalışmaya başlayan Rıza Akbalış, “Bu mesleği dedem, babam ve ben olmak üzere 3 kuşaktır yapıyoruz, 120 yıllık bir meslek. 14-15 yaşlarında okulu bitirdiğim gibi babam yanına aldı. Temel eğitimi babamın yanında aldım. Atölyede dedemin ve babamın aletleri var. Hem babam hem de ustam olduğu için ondan çok şey öğrendim. Sanatta ahlak çok önemli. Temel eğitimi aldıktan sonra her şey çok güzel olur. Ben bu çizgide devam ediyorum. Kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Türkiye’de Samsun, Afyonkarahisar, Kahramanmaraş ve Bursa’da ben olmak üzere sadece 4 kişi yapıyor. İstanbul’da alem yapıyorlar ama onlar döküm alem. Bizim yaptığımız el sanatı çekiçle yapıyoruz. Ailemde benden sonra bu mesleği yapacak maalesef yok. Sağlığım elverdiği sürece bu mesleği devam ettireceğim” dedi.

    Deprem bölgesine alem gönderdi

    Hatay’da yıkılan tarihi camiler için de alem hazırladığını söyleyen Akbalış, “Türkiye’nin her tarafına özellikle Marmara bölgesine veriyoruz. Yurt dışında Avusturya, Romanya, Almanya, Macaristan, Balkan ülkelerine birkaç tane de Amerika’ya gönderdik. Yurt dışında bir hayırsever kilise iptal olunca yerine yapılan camiye alem istedi. Ben de para almadan hediye ederek yolladım. Zaman içerisinde bakırlar renk değiştiriyor, renklerini açıyoruz. Bazen yamuluyor, onları düzeltiyoruz. Eskisi gibi güzel şekilde teslim ediyoruz. 20-25 gün önce Hatay’da depremden dolayı yıkılan bir cami için hayırsever biri 5 tane alem aldı. Deprem bölgelerinde yıkılan ve hasar gören camiler yapılıyor onarılıyor. Tamamlanınca 5 tane daha alem göndereceğiz” ifadelerini kullandı.

  • 120 yıllık aile mesleği

    120 yıllık aile mesleği

    Bursa’da 59 yaşındaki Rıza Akbalış 3 kuşaktır devam eden 120 yıllık aile mesleğini, ilk günkü heyecanıyla devam ettiriyor. Abdal Mahallesi’nde bulunan atölyesinde babasından kalan aletlerle zanaatine devam eden Akbalış, Türkiye’de birçok tarihi caminin alemini onarırken yurt dışına da sipariş üzerine ihracat yapıyor. Genellikle balkan ülkelerinden çok fazla talep olduğunu dile getiren Akbalış, bu güne kadar Amerika, İsviçre, Almanya, Yunanistan başta olmak üzere dünyanın bir çok ülkesine alem yaptığını söylüyor. Türkiye’de sadece 5 tane alem ustası kaldığını belirten Akbalış, kendisinden sonra bu mesleği devam ettirecek kimsesi kalmadığını söylüyor.

    Ailecek 120 yıldır alemcilik yapıyorlar

    Dedesinin kullandığı malzemelerle dede mesleğine devam ettiğini ifade eden Rıza Akbalış, “Dedemin mesleğini yapıyorum. Dededen babama, babamdan bana üçüncü kuşak olarak geldi. Yaşadığım sürece bu işe devam edeceğim. Artık bu meslek kaybolmaya yüz tutmuş bir meslek. Türkiye genelinde bu mesleği 5 kişi yapıyor. Tamamen el sanatı. Çekiçlerle dedemin ve babamın kullandığı takımlarla işime devam ediyorum. Meşakkatli bir iş ama çok da keyif alıyorum, zevkle işime devam ediyorum. Kardeşimle beraber çalışıyoruz. Abi kardeş 180 santimetrelik alemi yapmamız 3 günü buluyor. Tamamen el emeğimizle yapıyoruz” dedi.

    Türkiye’de son 5 alem ustası kaldı

    Türkiye genelinde 5 alem ustası kaldığını ve son nesil olduklarını aktaran Akbalış, “Türkiye’de bu mesleği yapan 5 kişi kaldı. Gaziantep’te, Samsun’da, Trabzon’da, Afyonkarahisar’da ve biz yapıyor. Bursa’yı biz temsil ediyoruz” şeklinde konuştu.

    “Ulu Cami’nin bütün alemlerini tamir ettim”

    Yurtdışından birçok yere alem gönderdiklerini söyleyen Akbalış, Türkiye’de tarihi camilerin alemlerini onardığını da belirtti. Akbalış, “Türkiye’nin her yerine ve yurt dışına çalışıyoruz. Başta balkan ülkeleri olmak üzere Amerika, İsviçre, Almanya, Yunanistan gibi ülkelere sipariş üzerine birçok alem yaptım. Bursa’daki Ulu Cami’nin bütün alemlerini tamir ettim. Ulucami’deki alemle çok eski bir alemdir. Orhan Gazi Cami’de bakım ve onarım çalışması yaptık. Bunlar çok eski camilerdir. Çok keyifle tamir ettim” dedi.

    Devam ettirecek kimseyi bulamıyor

    Kendisinden sonra mesleğine devam edecek kimse kalmayacağını söyleyen Akbalış, “Çırak arıyorum. Bazen geliyor buraya gençler ama onlar daha çok bilgisayar başında para kazanmak istiyor. Çok meşakkatli bir iş olduğu için durmuyorlar, canları sıkılıyor. Aslında sıkılmasalar ekmek de yerler, benim gibi sanatçı da olurlar. Ama maalesef pek cazip gelmiyor. Okulumu bitirdikten sonra babamın atölyesinde başladım. Babamın çırak ve kalfaları vardı. Ben de işi onlardan öğrendim. 43 yıldan beri bu mesleği yapıyorum. Yaşadığım sürece bu meslekte devam edeceğim fakat benden sonra benden sonra nasıl devam edecek buna çok üzülüyorum. Biz son nesiliz. Kaybolmaya yüz tutmuş bir mesleği yapıyoruz. Benden sonra bu meslek kaybolacak buna çok üzülüyorum” şeklinde konuştu.

  • Aleme isabet eden yıldırım cemaati korkuttu

    Aleme isabet eden yıldırım cemaati korkuttu

    Olay kent merkezi Çiçekli Mahallesinde bulunan Alaca Camiinde meydana geldi. Öğle saatlerinde biranda yağan gök gürültülü sağanak yağmur hayatı olumsuz etkiledi. Cuma namazı sırasında Alaca Caminin alemine yıldırım düştü. Yıldırımın etkisiyle minarenin alemi koparak yola düştü. Minareden kopan parçalar ise etrafa saçıldı. Olayda kimse yaralanmadı.

    “İçerde bizde neye uğradığımızı şaşırdık”

    Mahalle sakinlerinden Metin Korkmazer, yıldırımın aleme isabet etmesiyle neye uğradıklarını şaşırdıklarını ifade ederek, “Cuma namazı sırasında, namaza daha başlamadan önce şiddetli bir yağmur başladı. Daha sonra şiddetli bir gök gürültüsü. İçerde bizde neye uğradığımızı şaşırdık. Biranda bizde şoke olduk. Ama dışarı çıkıp baktığımızda bu istemediğimiz görüntüyle karşılaştık. Uzak bir yere düştüğünü hissettik, ama yanımıza düşmüş şimşek” dedi.