Etiket: anne

  • 3 çocuk annesinin şüpheli ölümü

    3 çocuk annesinin şüpheli ölümü

    Ümraniye’de Mart 2022 tarihinde evinin balkonundan düşerek hayatını kaybeden 3 çocuk annesi Ece Kılıçaslan Acar’ın (29) ölümüne ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, Ece Kılıçaslan Acar’ın anne ve babasının ifadesinde, 10 yıllık eşi tarafından şiddet, aşağılama ve tehdide maruz kalarak daha önce şikayetçi olduğunu söylemeleri üzerine soruşturma genişletildi.

    “Aşağıya düştü”

    Adli kontrol şartıyla serbest bırakılan eş Erol Acar ifadesinde, mutfaktan tencere sesi geldiğini, eşine seslendiğinde cevap alamadığını, daha sonra mutfağa gittiğini, eşinin orada olmaması üzerine balkondan baktığında eşinin aşağıya düştüğünü gördüğünü söyledi.

    Önce reddetti sonra itiraf etti

    Çiftin 9 yaşındaki kızı ilk ifadesinde tartışma sesi duymadığını söylerken, daha sonra tekrar alınan ifadesinde ailesinin tartıştığını, önceleri babasının annesini dövdüğünü anlattı. İddianamede, Ece Kılıçaslan Acar’ın eşi hakkında 2 ayrı şikayetinin olduğu, Acar’ın intihar düşüncesine sahip olduğu yönünde bir iddianın bulunmadığı ve şüphelinin kanında uyuşturucu madde tespit edildiği kaydedildi.

    Hazırlanan iddianamede, şüphelinin eşini 3’üncü kattaki evlerinin balkonundan attığı yönünde yeterli şüphe oluştuğu belirtilerek şüpheli Erol Acar hakkında “eşi kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istendi.

  • Asansörde mahsur kalan anne ve çocuğu kurtarıldı

    Asansörde mahsur kalan anne ve çocuğu kurtarıldı

    Olay, Yoğurtlu TOKİ konutlarında meydana geldi. Asansörde mahsur kalan anne ve çocuğu olduğu yönünde 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarda bulunuldu. Bunun üzerine olay yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri, kısa süreli bir çalışma sonucu asansörün kapısını açarak mahsur kalan anne ve çocuğunu dışarı çıkardı.
    Asansörden kurtarılan kadın itfaiye ekiplerine teşekkür etti.

  • Anne ayı ve yavruları karlı arazide dolaşırken görüntülendi

    Anne ayı ve yavruları karlı arazide dolaşırken görüntülendi

    Munzur Dağlarına yürüyüşe çıkan bir grup vatandaş, baharın gelmesiyle canlanan doğada anne ve iki yavru ayıyla karşılaştı. Yiyecek aradığı gözlenen anne ve yavruları bir süre bölgede gezindi.
    Muhabir Murat Aydemir tarafından kamerayla görüntülenen anne ve yavru ayılar daha sonra gözden kayboldu.

     

  • Motosikletin çarptığı anne ve oğlu yaralandı

    Motosikletin çarptığı anne ve oğlu yaralandı

    Edinilen bilgilere göre, Atatürk Bulvarı Adıyaman Adliyesi yakınlarında yolun karşısına geçmeye çalışan Tülay T., ile henüz 5 yaşlarında olan oğlu Ramazan Efe T’ye, Y.K., idaresindeki 02 ADZ 629 plakalı motosiklet çarptı. Meydana gelen kazada Tülay T., ile Ramazan Efe T., yaralandı.

    Yaralı anne ve oğlu, olay yerine gelen sağlık ekiplerince yapılan ilk müdahalenin ardından Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.
    Kazayla ilgili soruşturma sürüyor.

  • Şehit annesinden duygulandıran sözler

    Şehit annesinden duygulandıran sözler

    Şırnak’ta 2016 yılında PKK’lı teröristlerin saldırısında şehit olan Ali Suna’nın annesi Ergüzel Suna ve abi İbrahim Suna, 2013 yılında Mardin’de teröristler tarafından düzenlenen saldırıda şehit düşen polis memuru Cengiz Engizek’in babası Hanifi Engizek ve anne Elif Engizek, 14-20 Nisan Şehitler Haftası vesilesi ile bir araya geldi.

    6 Şubat depremlerinde evlerini kaybeden şehit aileleri, BAYKAR tarafından kurulan 2 bin kişilik konteyner kentte yaşamlarını sürdürüyor. Şehitler Haftası vesilesi ile bir araya gelen Suna ve Engizek ailelerinin evlat acıları yıllar geçse de halen ilk günkü gibi. Vatan için canlarını feda eden evlatlarının hatıralarını her zaman yaşatan aileler, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremlerde yaşadıkları acı dolu hatıralara rağmen güçlü bir şekilde hayatlarına devam ediyor.

    “Allah orada doyursun, burada doymadı”

    Şehit Ali Suna’nın annesi Ergüzel Suna, “Şehit annesi olarak çok gururluyum, Allah razı olsun devletimizden ve milletimizden. Onun gururu hiçbir zaman anlatılamaz. Son konuşmamızda 15 Temmuz olayı yeni geçmişti, bana anne ölüm her yerde var dedi, oraya gelsem ayağım taşa değse orda da ölebilirim vadem yettiyse dedi. Ama burada olursa en azından şehit olurum dedi. Öyle güldük, şakalaştık konuştum, keşke hiç kapamasaydım bu telefonu sabaha kadar konuşsaydım. Namaz kıldım, selam verdim ve beni bir titreme tuttu. Ne oldu dediğimde kimse cevap vermedi. Kardeşimin hanımı söyledi, Ahmet vurulmuş, şehit olmuş dedi. Allah mekanını cennet etsin, kurban olduğum Allah orada doyursun, burada doymadı. Devletimize de milletimize de zeval gelmesin” dedi.

    “Şehit ailelerinin hepsi ile gurur duyuyorum”

    Abi İbrahim Suna ise, “Bu hafta şehitler haftası, şehir ailesi, şehit abisi ve bir depremzede olarak Aile Bakanlığı’na teşekkür ediyorum bizlere böyle bir hizmet sundukları için. Şehit ailesi olmak bir ayrıcalıktır, şehit ailesi kimliğini taşımak şeref verici bir şey. Biz bu vatanı seven insanlarız kardeşimiz şehit oldu, şehitlik ona nasip oldu. Kardeşim Ali Suna, 2016 yılında darbeden 25 gün sonra roketatarlı saldırıya maruz kaldılar. Mekanı cennet olsun, kendisini kıskanıyorum hem şehit oldu hem de arkasından o kadar çok Kur’an’ı Kerim hatmi okundu ki, dediğim şuydu ben ölsem arkamdan bu kadar hatim okunmazdı dedim. Mekanları cennet olsun, şehitlerimiz var olsun. Şehit ailelerinin hepsi ile gurur duyuyorum” diye konuştu.

  • Metin Akpınar’ın kızı, annesini arıyor

    Metin Akpınar’ın kızı, annesini arıyor

    Yıllar önce Metin Akpınar’ın evlilik dışı birlikteliğinden dünyaya gelen ve açtığı babalık davasını kazanan Duygu Nebioğlu, annesini bulmak için Müge Anlı’nın programına katılarak yardım istedi.

    Usta sanatçı Metin Akpınar’ın evlilik dışı birlikteliğinden dünyaya gelen ikiz kızlarından Duygu Nebioğlu, bir süredir ulaşamadığı annesi Suphiye Orancı’ya ulaşmak için Müge Anlı’nın yayınına çıktı.

    “ANNEMİN ÜNLÜ ARKADAŞLARI OLUNCA HİKAYE BAŞLAMIŞ”

    Küçük yaşta evlatlık verilen Nebioğlu, annesini 2007 yılında bulduğunu, en son da 2010 yılında telefonla konuştuğunu söyledi. Annesinin hayatta olduğunu söyleyen genç kadın, Almanya’da yaşadığını belirtti. Canlı yayında yaşananları anlatan Nebioğlu, şunları söyledi: “Annemi, annesi ünlü etmek istemiş. Annem de İbrahim Tatlıses ile oynamış hatta. Ünlü arkadaşları olmuş ve böylece bu hikaye başlamış. Annem o camianın içine böyle girdiğini anlattı.”

    “ANNEM AŞK YAŞADIKLARINI SÖYLEDİ, BABAM ‘TEK GECELİK’ DEDİ”

    “Annemle babamın teknede tanıştığı söyleniyor ama değil. Umarım kendisi çıkar anlatır. Annem bana farklı bir hikaye anlattı ama babam ‘Bir gecelik ilişki’ dedi. Kimse doğruyu söylemiyor. Annem bir trafik kazasında tanıştıklarını söyledi. Annem bana ‘Babanız beni hastaneye götürdü ve iki tane çocuğumun olduğunu biliyordu’ dedi. Bana o zaman babamın ismini vermemişti. Annem bana kısa süreli bir aşk yaşadıklarını söylemişti. Babamın tek gecelik ilişki açıklamasını kabul etmiyorum. Eşini de mağdur etmiş ama bizim mağdur olduğumuz kadar kimse olmadı.”

    Duygu Nebioğlu, sözlerinin devamında annesinin kendisine “Babanı bulursan beni kaybedersin” dediğini de söyledi.

    NE OLMUŞTU?

    63 yıldır Göksel Özdoğdu ile evli olan Metin Akpınar’ın 36 yıl önce yaşadığı birliktelikten ikiz kızları olduğu ortaya çıkmıştı. Babalık davası açan Duygu Nebioğlu kazanırken ikizi Sevgi Nebioğlu’nun davası devam ediyor. Kızlarının ortaya çıkmasıyla bir açıklama yapan Metin Akpınar, evlatlarını kabul ederek “Tek gecelik bir ilişkiydi. Eşimden özür dilerim. Hayat geriye doğru akmıyor” demişti.

  • En güzel Van kedisi ‘Mia’ tekrar anne oldu

    En güzel Van kedisi ‘Mia’ tekrar anne oldu

    Türkiye’de milli ırk olarak tescillenen ve ünü sınırları aşıp dünyaya yayılan Van kedilerinin tanıtım çalışmaları sürüyor. Cana yakınlığı, beyaz, ipeksi kürkü, aslan yürüyüşü, tilki kuyruğuna benzeyen uzun ve kabarık kuyruğu, değişik göz renkleri ve suya düşkünlüğüyle kentin en önemli değerlerinden olan Van kedilerinin doğumları devam ediyor.

    Bu yıl ilk grup doğumların devam ettiği Kedi Evi Villası’nda, Türkiye güzeli ‘Mia’ isimli kedi de doğum yaptı. İlk doğumunda 5, ikinci doğumunda 4 yavru doğuran Mia, bu kez de iki yavru dünyaya getirdi.

    “Kendisi kadar güzel iki yavru doğurdu”

    Van Kedisi Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Abdullah Kaya, ‘Mia’ isimli kedinin güzellik açısından dünya çapında tanından bir hayvan olduğunu belirtti.

    Mia isimli kediden alındıkları yavruların kendileri için kıymetli olduğunu ifade eden Prof. Dr. Kaya, “Kedimiz bu yıl da doğum yaptı. Kendisi kadar güzel iki yavru doğurdu. Bu yüzden mutluyuz. Bu yıl üçüncü doğumu oldu. Geçtiğimiz yıl doğurduğu yavruları bu yıl merkezimizde doğum yapacaklar. Aynı nesli merkezimizde artırmaya çalışıyoruz. Annesine en çok benzeyen kedileri de mutlaka damızlık olarak ayırıyoruz” dedi.

  • Emekli ve doğum yapanlar için ilk adım atıldı

    Emekli ve doğum yapanlar için ilk adım atıldı

    31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin ardından göreve gelen Denizli Büyükşehir Belediyesi Meclisi, 2024-2029 döneminin ilk toplantısını Ramazan Bayramı biter bitmez gerçekleştirdi. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu’nun başkanlık ettiği toplantıya 20 gündem maddesi geldi. Başkan Çavuşoğlu’nun Denizlilere söz verdiği, “Uygun şartları taşıyan emeklilere ve doğum yapanlara verilecek yardım” konusu ise CHP grubunun verdiği önerge ile jet hızıyla ilk Meclis toplantısına ek gündem maddesi olarak girdi. Meclis ilk olarak ilgili gündem maddelerini görüşecek komisyonlar ile başkan vekillikleri, katip üyeler ve encümen üyelerinin seçimini gerçekleştirdi. Seçimlerin ardından ilgili maddeler görüşülmek üzere seçilen komisyonlara havale edildi. Başkan Çavuşoğlu’nun söz verdiği “Uygun şartları taşıyan emeklilere ve doğum yapanlara verilecek yardım” konusu ise Plan ve Bütçe Komisyonu ile Hukuk Komisyonu’na havale edildi.

    “Verdiğimiz tüm sözlerin arkasındayız”

    Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Denizlililere verdikleri tüm sözlerin arkasında olduklarını belirtti. Uygun şartları taşıyan emekliler ile doğum yapanlara yönelik verecekleri yardımın resmi prosedürler nedeniyle 10 Nisan’a yetişmediğini belirten Başkan Çavuşoğlu, “Ramazan Bayramı biter bitmez Meclisimizi topladık ve ilk icraatımız yardım konusunu gündeme almamız oldu. Sözümüzü yerine getireceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın. Komisyonlarımız çalışmalarını tamamlanmasının ardından 14 Mayıs’ta toplanacak Meclisimizde konuyu görüşeceğiz ve uygun şartları taşıyan vatandaşlarımıza desteklerimizi Kurban Bayramı öncesi yapacağız” dedi.

    Destekler, mazbata tarihinden itibaren geçerli olacak

    Doğum yapanlara yönelik verecekleri maddi destek tarihinin mazbatayı aldığı gün olduğunu kaydeden Başkan Çavuşoğlu, “Hemşehrilerimiz hiç merak etmesin. Doğum yapan annelerimize vereceğimiz destek 4 Nisan’da mazbatayı aldığımız tarihten itibaren geçerli olacak. Geriye dönük ödemelerimizi de yapacağız. Biz ayrıştıran değil, farklı renkleri bir araya getiren bir süreci hep birlikte yürüteceğiz. Denizli’yi daha iyiye daha güzele hep birlikte taşıyacağız ve hep birlikte bir başarı öyküsü yazacağız” dedi.

  • Fedakar anne, kendini kas hastası çocuklarına adadı

    Fedakar anne, kendini kas hastası çocuklarına adadı

    Türkoğlu İlçesi Lojistik Konteyner Kent’te yaşamını sürdüren Senem Bilgiç, kas hastası iki oğlu Hacı Ahmet Bilgiç (36) ve Mustafa Bilgiç (33) göz gibi bakıyor. Bilgiç, “Çocuklarını bırakıp giden anneler var. Bir anne çocuklarını nasıl bırakır. Ben çocuklarımı hiçbir şeye değişmem” dedi.
    Kas hastalığına yakalanan çocuklarının yürümesinde güçlük çektiğini söyleyen Bilgiç, “Ben 3 çocuk annesiyim. İki oğlum bir kızım var. Oğullarım kas hastası. Çok şükür kızım da bir şey yok. Biri doğuştan biri ise sonradan oldu. Askerliğini yapıp geldi, sonrasında oldu. Oğlumun bir tanesi evli 3 tane çocuğu var. Oğlumun eşi de engelli. Depremde çocuklarımla birlikteydik. Apartmandan inemedik çocuklarımla. Yaşlı bir annem vardı. Evet çok zor ve kötü günler geçirdik. Türkoğlu’nun meydanına indik ve orada beklemeye başladık çocuklarımla birlikte. Şu an konteyner kentte yaşıyorum” diye konuştu.
    Bilgiç, “Engelli çocuklarıma bakıyorum. Çocuklarımın yemeklerini yapıyorum. Torunlarım okula gidiyor onlarla ilgileniyorum. Onlar okula gitmeden yemeklerini veriyorum okuldan geldikten sonra yemeklerini veriyorum. Hem oğullarıma bakıyorum hem torunlarıma bakıyorum. Bir anne çocuklarına bırakıp hiçbir yere gidemez. Bir çocuk her zaman anneye muhtaçtır. Büyük de olsa küçük de olsa her zaman muhtaçtır. Ben her zaman çocuklarıma fedakarlık yaparım. Onlara bakmak zorundayız çünkü biz anneyiz. Bazı anneler var başkaları için çocuklarına bırakıp gidiyorlar. Bir evlat başkası için değişilir mi. Ben evlatlarımı hiç kimseye değişmem” ifadesini kullandı.

  • Süt kuzuları annelerini kokularından tanıyor

    Süt kuzuları annelerini kokularından tanıyor

    Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nde Sivas’a has ırk olan Kangal Akkaraman koyunlarını incelemek, ıslah etmek ve verim özelliklerini ortaya çıkartmak için üniversite vakfı ve bir hayırseverin desteğiyle yaklaşık iki yıl önce Uygulama ve Araştırma Çiftliği kuruldu.

    Kurulan çiftlikte Veterinerlik Fakültesi öğrencileri uygulamalı eğitim alırken bir yandan da elde edilen gelir öğrencilere burs oluyor. Akademik dersler için kullanılan koyunlar kuzularını dünyaya getirdi. Baharın habercisi olan ve bir süre annelerinden ayrı kalmak zorunda olan kuzuların anneleriyle buluşması renkli görüntülere sahne oldu. Annelerini ses ve kokusundan tanıyan kuzular drone ile havadan görüntülendi. Kuzuların sevimli halleri görenlerin yüzünde tebessüm ettirdi.

    “Kaburgalarının fazla olması, et bakımından daha verimli”

    Yeni doğan kuzuların üniversite ve fakülte açısından da önemli bir çalışma olduğunu belirten Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Alim Yıldız, “Şu anda yeni kuzu döneminde kuzular olmaya başladı. Bu hayvanların bir kaburgalarının fazla olması et bakımından diğer koyun cinsinden daha verimli. Türkiye’de et fiyatlarından bahsediyoruz. Aslında bu ırkın çoğaltılarak et ihtiyacının karşılanmasında da çok önemli rol oynayacağını düşünüyoruz. Buradaki hocalarımız akkaraman koyun yetiştirenlere de yardımcı oluyorlar, onlara gerekli bilgileri veriyorlar. Bizim veteriner fakültesine bağlı bir hayvan hastanemiz var. Orada tedavileri yapılıyor. Öğrencilerimiz sekiz artı iki dediğimiz bir sistemle iki dönem hem bu hayvanlara bakıyorlar ve böylece stajlarını yapmış oluyorlar. Bu açıdan da önemli bir özellik diye düşünüyoruz. Çünkü akredite olmak için hayvan çiftliğine ihtiyaç vardı. Şu anda bir koyun çiftliğimiz var. Buradan elde edilen gelirin vakıf ortaklığı olduğu için öğrencilerimize burs olarak dağıtılacak. Hayvanların yemlerini alıyoruz. Bakımlarıyla ilgili diğer ihtiyaçları karşılanıyor. Geri kalan da üniversite öğrencilerimize burs olarak gidiyor. Normalde köylerimizde eski usulle koyunların sütleri alınır. Bir kısmı bırakılır. Daha sonra kuzular bırakılırdı. Ama günümüzde sütler alınmıyor. Direkt kuzuları bırakılıyor ve kuzular o anne sütüyle besleniyorlar. Böylece daha sağlıklı yetişiyorlar ve çok çabuk büyüyorlar” dedi.

    “Hayvan sayısı ne kadar olursa olsun, birbirlerini kokularından tanıyorlar”

    Her gün koyun kuzu buluşması gerçekleştiğini ifade eden Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Barış Atalay Uslu, “Koyunlarımız meraya çıkıyor. Kuzularımız içeride kuzu ikame yemleriyle hafif beslenerek annelerini bekliyorlar. Daha sonra anneleri gelince ahıra dönünce buluşuyorlar ve annelerini emiyorlar. Bu bizim için önemli. Çiftliğimizin olması önemli. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi altyapısıyla öğrencilere verdiği eğitimle artık belli bir seviyeye ulaşmıştı ama çiftliğimiz yoktu. Sağ olsun rektörümüz sayesinde onun girişimleriyle bir çiftlik sahibi olduk. Artık öğrencilerimiz rahatlıkla burada uygulamalarını yapabiliyorlar. Geçen yıl gerçekleştirdiğimiz müfredat değişikliğiyle de intörn eğitimini bir yıla çıkardık. Öğrencilerimiz çoğu zamanlarını burada geçiriyorlar. Hayvan hastanesinde yeterince kedi, köpek geliyordu ama çiftlik hayvanlarımız yoktu. Çiftliğimizde yaparak bu açığı kapatmış olduk. Koyunlar ve kuzular arasında özel bir etkileşim var. Tabii her kuzu annesini tanıyor. Her koyunda yavrusunu tanıyor o özel bir durum. Birbirlerinin kokusundan, tavır davranışlarından tanıyıp birbirlerini çok kolay bulabiliyorlar. Bugün burada koyun sayımız zayıf, az ama tabii bizim kış kuzularımız da var. Onlar biraz büyüdüler. Onlar bu gruba katmıyoruz. Hayvan sayısı ne kadar olursa olsun, üç yüz, beş yüz, bin rahatlıkla birbirlerini kokularından tanıyorlar” şeklinde konuştu.