Etiket: antalya

  • İnşaat şantiyesinden 1 milyon liralık hırsızlık iddiası

    İnşaat şantiyesinden 1 milyon liralık hırsızlık iddiası

    Dikmen Mahallesi’nde yapımı devam eden inşaatın alt yüklenici firma ortaklarından K.B., İ.Y. ve M.S., alanda bulunan yaklaşık 1 milyon lira tutarındaki çeşitli inşaat malzemelerinin şantiyede duvar ustası olarak çalışan S.K. tarafından çalınarak, inşaat yapı malzeme alım satım işi yapan C.D’ye satıldığı ihbarında bulundu. İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerince şüpheli S.K. ve C.D. inşaat şantiyesinde yakalandı.

    Olay yerinde yapılan araştırmada toprak zemin üzerinde C.D.’ye ait olduğu tespit edilen 1 adet ruhsatsız tabanca ele geçirildi. Olayla ilgili inceleme devam ediyor.

  • Antalya’da servis midibüsü devrildi: 6 yaralı

    Antalya’da servis midibüsü devrildi: 6 yaralı

    Kaza, sabah erken saatlerde Muratpaşa ilçesi Yaşar Sobutay Bulvarı üzerinde meydana geldi. Bir otelin çalışanların taşıyan Sinan A. (72) kontrolündeki 07 D 5202 plakalı servis midibüsü, yolun sulamadan dolayı kaygan olması sebebiyle kontrolden çıktı.

    Önce refüje çarpan midibüs, ardından yan yattı. Kazayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kazada yaralanan Rıdvan Kabağaç (33), Umut Karaboğa ( 24), Mert Ali Eroğlu (16), Hüseyin Cengiz (44), Kırgız uyruklu Meken Nurlenbek (24) ve ismi öğrenilemeyen bir personel, ambulanslarla yakın bölgedeki hastanelere sevk edildi.

    Yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenilirken, sürücüye yaş sınırını aştığı ve eksik evrakı nedeniyle cezai işlem uygulandı.

    Öte yandan, kazanın yaşandığı noktada sulama olduğuna dair uyarı levhalarının olduğu belirtildi.

  • Likya yolunda mahsur kalan turistler kurtarıldı

    Likya yolunda mahsur kalan turistler kurtarıldı

    Musadağı bölgesi Likya yoluna doğa yürüyüşüne giden 2 turistin yollarını kaybetmeleri sonucu mahsur kaldığı ihbarını alan Antalya İl Jandarma Komutanlığına bağlı JAK Tim Komutanlığı ekipleri bölgeye gitti.

    Yaklaşık 3 saatlik yürüyüşün ardından ekipler 2 turisti buldu. Ekipler çok susamış olan turistlere hemen su verdi. Yapılan ilk yardımın ardından D.T. ve Y.T. adlı turistler dağdan indirilip, Adrasan Jandarma Karakol Komutanlığı ekiplerine teslim edildi.

  • Kumluca açıklarında 4.2 şiddetinde deprem

    Kumluca açıklarında 4.2 şiddetinde deprem

    Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) Deprem Dairesi Başkanlığınca, Kumluca açıklarında 4.2 büyüklüğünde deprem meydana geldiği duyuruldu. Depremin en yakın yerleşim yerine 57 kilometre mesafede gerçekleştiği belirtildi.

    Gönen ve Erdek’te de ardı ardına deprem

    Öte yandan Gönen Tahtalı köyünde geçtiğimiz günlerde 4.7 büyüklüğündeki depremin ardından bu sabah 04.48’de Gönen Çifteçeşmeler köyünde 3.1 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Hemen ardından 04.49’da Erdek körfezinde 3.1 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi. Her iki depremde de olumsuzluk yaşanmazken, yetkilerden alınan bilgiye göre can veya mal kaybının olmadığı ve ayrıca hiçbir ihbarın kendilerine ulaşmadığı bildirildi.

  • Ağaç altında terk edilmiş bebek bulundu

    Ağaç altında terk edilmiş bebek bulundu

    Antalya’nın Aksu ilçesi Hacıaliler Mahallesi’nde yürekleri sızlatan bir olay yaşandı. Cadde üzerindeki dut ağacının altında ağlama sesi duyan vatandaşlar bölgeyi kontrol ettiklerinde yaklaşık 10 günlük olduğu değerlendirilen bir bebek buldu. Vatandaşlar tarafından alınan erkek bebek önce yakınlarda bulunan bir markete getirildi. Burada yakından ilgilenilen bebek, daha sonra mahallede 13 aylık bebeği bulunan Teslime Yılmaz tarafından emzirildi. Durum 112 Acil Çağrı merkezine bildirildi. İhbarın ardından olay yerine gelen sağlık ekipleri bebeği, Kepez Devlet Hastanesine kaldırdı. Bebeğin hastanede yoğun bakımda tedavisinin devam ettiği öğrenildi.

    100’un üzerinde plaka aracı mercek altında

    Öte yandan bebeği bırakan kişi ya da kişileri bulmak için polis ekipleri tarafından çok geniş çalışma gerçekleştiriliyor. Çalışma çerçevesinde cadde üzerinde bulunan 3 güvenlik kamerasından yola çıkan ekipler 100’ün üzerinde araç plakasını mercek altına aldı.

    “Kötü bir durum biz de çok üzüldük”

    Bebeği bulan kızın kardeşi Gaye Üstüntaş, “Olayı benim ablam duymuş. Sabah 07.30 gibi marketi açıyor. Daha sonra bir sesler duyuyor. Bakıyorlar bebek olduğunu görüyorlar. Marketin içerisine getirmişler. İlgileniyorlar. Sonra polise ve sağlık ekiplerine haber veriyorlar. Yeni doğum yapan bir annemiz vardı, onu çağırmışlar. Annemiz emziriyor. Sonra da sağlık çalışanları götürüyor. Umarım ailesi bulunur. Kötü bir durum biz de çok üzüldük” dedi.

    “Bir anne bunu nasıl yapar”

    Bebeği emziren Teslime Yılmaz ise, “Sabah saatlerinde bulunmuş. Çocuğu ağlamasını durduramayınca beni arıyorlar. Ben de hemen geldim. Çocuğa baktık, kucağımızda salladık, durmadı. Ben de anneliğin verdiği duygu ile emzirmeye karar verdim. Emzirirken uyumaya başladı. Çok açtı. Çok emdi, hatta ben geri çekmeye çalıştıkça beni bırakmadı. Sonra sağlık ekiplerine teslim ettik. Çok kötü oldum. Sokakta bir hayvan bile yavrusunu bırakmaz. Bir anne bunu nasıl yapar. Hiçbir şekilde ben bırakamam. Çocuğu emzirirken sürekli o bebek aklıma geliyor. Ben çok etkilendim” diye konuştu.

  • Motosikletler çarpıştı, otomobil yaralıları ezdi

    Motosikletler çarpıştı, otomobil yaralıları ezdi

    Kaza, Alanya-Manavgat D-400 karayolunda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Aşağıışıklar Mahallesi Ulualan mevki yan yolda sürücülüğünü Hüseyin Sır’ın yaptığı motosiklet ile Ramazan Özer’in kullandığı motosiklet çarpıştı.

    Kazada, Hüseyin Sır ile aynı motosiklette yolcu olarak bulunan Gamze Kara (26), Hülya Ünder (6) ve Eyüp Sır (1) yaralandı. Kazanın ardından aynı istikamette seyir halindeki Aşkın Veysel A.’nın kullandığı otomobil, kaza yapan motosiklet ve yerde yatan yaralılara çarparak sürükledi.

    İkinci kaza ile birlikte ağır yaralanan motosiklet sürücüsü Hüseyin Sır ile motosiklette yolcu olarak bulunan Gamze Kara, Hülya Ünder ve Eyüp Sır 112 Acil Sağlık ekiplerinin olay yerindeki müdahalelerinin ardından ambulanslarla Manavgat’ta bulunan hastanelere kaldırıldı.

    Gamze Kara (26) hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi. Hayati tehlikeleri bulunan diğer yaralılar da Manavgat’ta yapılan müdahalelerin ardından Antalya ve Alanya’da bulunan hastanelere sevk edildi.

    Otomobili çekiciyle götürüyorlardı

    Jandarma ekipleri, kazanın meydana geldiği yerde yaralılarla ilgilendiği sırada kazaya karışan otomobilin kazanın meydana geldiği yere 100 metre mesafede çekiciye yüklenip götürülmek üzere olduğunu fark ettiler. Otomobil olay yerinden götürülmeden jandarma ekipleri tarafından durdurulurken, çekiciyi kullanan şahıs ile jandarma arasında tartışma yaşandı.

    Kaçan motosiklet sürücüsü evinde yakalandı

    Diğer taraftan kazanın ardından olay yerini terk eden otomobil sürücüsü Aşkın Veysel A. bir süre sonra olay yerine geri gelerek teslim oldu. Yapılan kontrolde 0,58 promil alkollü olduğu belirlenen sürücüye olay yerini terk edip bir saat sonra döndüğü için 0,15 promil daha eklenerek 0,78 promil alkol üzerinden işlem yapıldı.

    Ayrıca motosiklet ehliyeti olduğu belirlenen otomobil sürücüsüne yetersiz ehliyetle araç kullanmaktan da işlem yapılıp ehliyetine 6 ay el konularak 1814 TL idari para cezası uygulandı. Olay yerinden yoldan geçen bir otomobile binerek ayrılan ve evinde yakalanan diğer motosiklet sürücüsü Ramazan Özer’in de ehliyetinin bulunmadığı ortaya çıktı. Ramazan Özer’e 3 bin 674 TL idari para cezası uygulanırken her iki sürücünün de işlemleri tamamlandıktan sonra adliyeye sevk edileceği bildirildi.

    Abisini arayıp kaza yaptıklarını söylemiş

    Öte yandan, ölen kadının abisi, kardeşinin ilk motosiklet kazasının ardından telefonla kendilerini arayıp, motosiklet kazası yaptıklarını ve ayağının kırık olduğunu, yardıma ihtiyaçları olduğunu söylediğini belirtti. Olay yerine gittiklerinde ise facia gibi bir şeyle karşılaştıklarını söyledi.

  • Manavgat 4-5 yıl içinde yeşerecek

    Manavgat 4-5 yıl içinde yeşerecek

    Manavgat’ta geçtiğimiz yıl 28 Temmuz’da başlayan yangın, kuru ve rüzgarlı havanın etkisiyle büyüdü ve 6 Ağustos’ta kontrol altına alındı. Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük yangınlarından biri olarak kayıtlara geçen yangında 59 bin 865 bin hektarlık alan, evler, hayvanların yanı sıra 2’si orman teşkilatından 7 kişi hayatını kaybetti.

    Yangın sonrası Antalya Orman Bölge Müdürlüğünce Manavgat, Alanya, Akseki ve Gündoğmuş ilçelerinde yanan alanların rehabilitasyonu için çalışmalara başlandı. Yanan alanların temizlenmesi sonrası bölgede hem fidan dikimi hem tohumlama hem de doğa gençleştirme yöntemleri uygulandı. Yüzde 90 oranında dikim çalışmalarının tamamlandığı Manavgat’ta, kalan sarp ve kayalık alanlardaki çalışmalarının ise yıl sonuna kadar tamamlanması planlanıyor. Bölgedeki yanan alanlar ve ağaçlandırma çalışmaları dron ile görüntülendi. Kızılçam fidanlarının ise boylarının 1 karışı aştığı görüldü.

    “Tekrar Manavgat’ı yeşil olması için imar edeceğiz”

    Antalya Orman Bölge Müdürü Vedat Dikici, geçen yıl 28 Temmuz’da başlayan ev 6 Ağustos’a kadar devam eden Manavgat, Gündoğmuş Akseki ve Alanya ilçelerini kapsayan geniş bir orman yangının olduğunu hatırlattı. Bu 4 ilçede toplam 59 bin 865 hektar alanın yandığını aktaran Dikici, 2’si orman teşkilatından olmak üzere 7 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti. 59 bin 865 hektar alanı planladıklarını aktaran Dikici, “30 bin hektarı tabi tensille orman haline getirilecek. 16 bin hektarı da taşlık kayalık ulaşılamayacak alanlardı. Bunları da tabiata yenilenmesi için tabiata ayırdığımızı alanlarda bunlara da tohum takviyesi yapıyoruz. 14 bin hektar alanı da suni tensille gençleştirecektik. Suni tensille gençleştireceğimiz alanların bir kısmını tohumladık, oradan tohumla gelenler oldu. 5 bin hektar civarında diktik, 6 bin hektarlık alanında sürüm yapacağız. Ağaç dikme mevsimimiz sonbahardır. Tekrar Manavgat’ı yeşil olması için imar edeceğiz” ifadelerine yer verdi.

    “Yüzde 90’a geldik”

    Yangının yaralarını sarmak için hemen çalışmalara başladıklarını bildiren Dikici, “Ormancılık yönünden önce alanı planladık, ‘Ne kadar alan yandı, ne yaparız da yeşil alan getiririz?’ diye çalıştık. Allah’a şükür ağaçlandırma çalışmalarında yüzde 90’a geldik. Yüzde 10’luk kesimde çok sarp tabiata bırakacağımız o alanlarda 30 bin hektar tabi tensil planlamıştık. Yaklaşık 25 bine yakın tabi tensili tamamladık. Buraya 1 milyon 650 bin fidan diktik. Geriye kalan suni tensillerin üzerinin temizliği bittiği için ihaleye çıkıldı, saha temizliklerine, sürümlerine başladık, sonbaharda da onların dikimlerini tamamlayacağız. Yeniden yeşil 4 ilçe için çalışmalarımızı bu yıl sonunda bitireceğiz” diye konuştu.

    “Köylülerimiz iki yıl içinde yeniden defne üretimlerine başlayacak”

    Yeşillendirme çalışmalarının vatandaşların görememesinde yakınan Dikici, “Kış mevsimi yağışlı geçtiği için çok güzel çimlenme oldu. Bu yazı atlattıktan sonra kuraklıktan nerelerin etkilendiğine bakacağız. Yıl sonu itibariyle çalışmalarımızı bitireceğiz. Çok güzel fidanlarımız geldi. Köy kenarlarının uygun bölgelerine keçiboynuzu defne gibi gelir getirici olmasının yanında yangının köyle hızlı gelmesini engelleyecek bantlar oluşturuyoruz. Büyük defne alanlarındaki rehabilitasyon çalışmalarını tamamladık. Köylülerimiz iki yıl içinde yeniden defne üretimlerine başlayacak” dedi.

    “4-5 yıl içinde yemyeşil olacak”

    Yangının 3 ayağından bahseden Dikici, “Önleyici tedbirler, yangın çıktığında nasıl önlenir, yanan yerlerin yeniden orman haline getirilmesi. Rehabilitasyonda 3 yöntemimiz var. Tabi tensil dediğimiz yanan alanlardaki kızılçamın özelliği vardır, 300 derece sıcaklığın üzerinde bile içindeki tohumlar ölmez. Onlardan gelenler var, biz tohum olarak takviye yapıyoruz. Sahada çimlendirme oluşturup onları yetiştiriyoruz. İkincisi suni tensil, yani üzerinde ağaç olmayan bozuk orman kapalılığı olmayan tohum atamayacak durumdaki ormanlarda biz sürüyoruz dikiyoruz. Geçen sene yaklaşık 5 bin hektarını tamamladık. Önümüzdeki yaz mevsiminde süreceğimiz 6 bin hektarlık alanımız var. Bu arada tohumdan gelen ve gelmeyen yerleri tespit ettik. Takviyeler yaptık. İlerden bakıldığında vatandaşımız bunu göremeyebilir. 4-5 sene içinde Manavgat’ın yemyeşil olduğu görülecektir” diye belirtti.

    “Hava araç sayımız arttı”

    Antalya’da uçak ve helikopter sayısının arttığını kaydeden Dikici, “24 saat havadan gözetleme yapan İHA’mız var. 4 tane Air Tractor uçağa sahibiz Karain’de duruyor. İki tane 10 tonluk su atabilen helikopterimiz var, birisi merkezde, biri Manavgat’ta. Bunun haricinde iki adet gece uçabilen yarasa helikopter diye isimlendirilen helikopterimiz var. 5 tanede 2,5 tonluk su atabilen, merkezde Kaş’ta, Kumluca’da, Alanya ve Manavgat’ta konuşlanmış helikopterimiz var. Trabzon ve Giresun’dan 11 tane arazöz ekipleriyle takviye olarak geldi. Genel Müdürlüğümüz işçi alımı yaptı. 200 tane karadan yangına müdahale edebilecek araca sahibiz. 14 dozer tırların üzerinde bekliyor. Kepçe, greyderimiz var” ifadelerine yer verdi.

    “Personel teyakkuzda”

    Dikici, Antalya Bölge Müdürlüğü bünyesindeki 2 bin 400 personelin, 10 gündür süren kurak ve rüzgarlı hava nedeniyle teyakkuzda olduklarını ve tamamen çıkabilecek yangınlara odaklandıklarının altını çizdi. Antalya Valisi Ersin Yazıcı’nın tüm çalışmalara destek olduğunu vurgulayan Dikici, ormanlara giriş çıkışların yasaklandığını hatırlattı. Orman yangınlarının sebeplerinin yüzde 90 ve üzerinde insan elinden kaynaklandığının altını çizen Dikici, vatandaş olarak dikkatli olunması halinde yangının çıkmadan engellenebileceğini ifade etti.

    “49 gözetleme kulesi”

    Yangın döneminde belirlenen piknik ve mesire alanları dışında ateş yakılmaması gerektiği uyarısını yapan Vedat Dikici, “Nemin yüzde 6’lara düştüğü bu sıcak havada en küçük bir dikkatsizlik, büyük bir yangına dönüşebilir. Tarla temizliği, kaynak işlerini mevsim sonuna erteleyelim. Hiçbir sebepten dolayı açık alanda ateş yakmayalım. En küçük bir ateşte 112, ya da 177’yi arayalım. Erken haberimiz olsun ki çabuk müdahale edelim. 49 yangın gözetleme kulemiz var, bunların 22 tanesinde 24 saat gözetmeye yapan kamera var hem dumana hem ateşe duyarlı. İHA’mız ile gözetliyoruz. Uçaklarımız kritik dönemde keşif uçuşları yapıyor. Bizde vatandaş olarak birbirimizi ikaz edelim ve yeşil örtümüz kaybolmasın” dedi.
    Orman örtüsünün arttırılması ve korunması gerektiğinin altını çizen Dikici, ormanların sadece bir ağaç topluluğundan ibaret olmadığını kaydetti.

    “Bu yıl 100’e yakın yangın çıktı”

    Dikici, Antalya’nın şu ana kadar orman yangınlarında iyi gittiğini ve sezonu bu şekilde tamamlamayı umut ettiklerini dile getirdi. Orman yangınlarına karşı eylül ayının sonuna kadar dikkatli olmak gerektiğini vurgulayan Vedat Dikici, “Yangın mevsimi 31 Ekim’e kadar ama hava halleri çok önemli. İçinde bulunduğumuz kritik günler çok önemli. Bu dönemde bir yangın çıktığında büyüme ihtimali çok fazla. Rüzgar yoksa ve hava nemliyle çıkan yangını söndürmemiz kolay oluyor. Geçen yılla çıkan yangın sayısında çok fazla değişiklik yok. Kamuoyuna çok yansımıyor ama 100’ün üzerinde yangımız oldu şu ana kadar. Gidip söndürüyoruz. Büyüyen olmadı ama büyümeyeceği anlamına gelmez, o nedenle tedbiri elden bırakmayalım. Bu hava halleri devam ettiği sürece her yaz bu sıkıntıları yaşayacağız” diye konuştu.

    “31 Ekim’e erteleyelim”

    4 uçak, 9 helikopter, 200 arazözle bile bazen yangına yetişemediklerine değinen Dikici, “Buraya tedbir aldım, şu işimi yapayım demeyelim. Tarla temizliği, anız yakma, ormanın içindeki pikniklerimizi 31 Ekim’e kadar erteleyelim” dedi.

    “Yanan alanlar imara açılmadı”

    Bu yeşillenmeyi 18 bin hektar alanın yandığı Taşağıl bölgesinin durumu ile özetleyen Dikici, orada insan boyunu geçen bir ormanlık alanı oluşturduklarını kaydetti. Her yanan alandan sonra buraların imara açılma gibi söylentilerin olmasını eleştiren Vedat Dikici, “Anayasa maddesi ve orman kanunları belli, yanan alanlarda yapılaşmaya izin verilmez. Manavgat’ta bize yanan yerde imara açılan bir yer gösterilemez” ifadelerini kullandı.

  • Cem Muhammet ile ilgili yeni gelişme

    Cem Muhammet ile ilgili yeni gelişme

    Akdeniz Üniversitesi Hastanesinde üç gündür tedavisine devam edilen 9 yaşındaki Cem Muhammet A.’yı AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan ve Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete ziyaret etti. Hastane çıkışında açıklamalarda bulunan AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Genel durumu bir miktar daha iyi durumda. Uzun bir süreç olacak. Kısa sürede bir iyileşme beklemiyoruz. Yavaş yavaş olacak. Bu anlamda kan tablosu ve kalp atışı daha iyi. Fazla yoğunlukta bir ilgi ile karşılaştı. Bu ona da ilginç geliyor. Kendini güvende hissediyor olması bile çok pozitif bir şey. Dünden bugüne 300 gram kilo aldı. Her gün takip edilecek. Bizim için kilo önemli bir kriter” dedi.

    “Bugün tek başına yürüdü”

    Hastane Başhekimi Prof. Dr. Yıldıray Çete ise, “Gözle görülür bir iyileşme var. Kilo almaya başladı. 300 gram kilo aldı. Bugün tek başına yürüdü. Bu çok önemli bir gelişme. Kalp hızı yüksekti, normale dönmeye başladı. Biraz ateşi var. Kalorisini arttırdık. Giderek daha iyi oluyor. Kademeli olarak tedavi yapıyoruz. Çocuk psikiyatrisi hocalarımız yakından da takip ediyor. Biraz uzun sureli bir tedavi olacak. Zamana yayılan, adım adım giden tedavi sürecimiz var. Şimdiye kadar olumlu yanıtlar aldık. Umarım bundan sonra da böyle gider” sözlerine yer verdi.

  • Cem Muhammet’ten ilk kareler geldi

    Cem Muhammet’ten ilk kareler geldi

    Bursa’nın Nilüfer ilçesinde teyzesinin çöple doldurduğu evin kilitli bir odasında bitkin halde bulunan 9 yaşındaki Cem Muhammet A., hastanedeki tedavisinin ardından savcılık kararıyla Antalya’dan gelen anne Yasemin A.’ya verildi.

    Antalya’nın Aksu ilçesindeki evime dönen Yasemin A. ve oğlu Cem Muhammet A. için Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekipleri, çalışma gerçekleştirdi. Küçük çocuk savcılık kararıyla Antalya Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi.

    Ardından çocuğun tedavisi için Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ne yatışı gerçekleştirildi. AÜ Rektörü Prof.Dr. Özlenen Özkan da küçük çocukla yakından ilgilendi.

    Pediatri servisinde tedavisine devam edilen Cem Muhammet A.’yı ziyaret eden Özkan, küçük çocuğa oyuncak otomobil hediye etti. Cem Muhammet A’nın tırnaklarının ve saçlarının kesildiği ve yatağında oyuncağıyla oynadığı anlar fotoğraf karesine yansıdı.

  • Bursa’da çöp evde bulunan çocukla ilgili yeni gelişme

    Bursa’da çöp evde bulunan çocukla ilgili yeni gelişme

    Bursa merkez Nilüfer ilçesi Görükle Sakarya Mahallesi’nde bir apartmanda dairesi olan Aydın S., evini 1 Temmuz 2020’de Kamuran Pınar A.’ya (44) kiraya verdi.

    Kamuran Pınar A., ev sahibine oturduğu süre boyunca hiç kira ödemedi. Ev sahibinin kendisine kira ödemeyen Kamuran Pınar A.’yı mahkemeye vermesi üzerine Bursa 4’üncü İcra Hukuk Mahkemesi’nde görülen davalara kiracı Kamuran Pınar A. katılmadı.

    Mahkeme, Mart ayında kira borcunu ödemesi için Kamuran Pınar A.’ya tebligat gönderdi ancak Kamuran Pınar A. kira borçlarını ödemeyince mahkeme evin tahliye edilmesini kararlaştırdı. Kararın ardından eve giden icra ekibi, dairenin kapısını çilingir yardımıyla değiştirdi.

    Daha sonra eve gelen Nilüfer Belediyesi ekipleri temizlik çalışmasına başladıkları sırada bir odanın kapısının kilitli olduğunu fark etti. Kapıyı kırarak içeri giren temizlik görevlileri, çöplerle dolu odada baygın halde yatan bir çocukla karşılaştı. Çocuğun odada kilitlendiği ve tuvaletini dahi odaya yaptığının görülmesi üzerine sağlık ve polis ekiplerine haber verildi.

    Çöp evde tutulan çocuk, olay yerine gelen sağlık ekibinin ilk müdahalesinin ardından ambulansla Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılarak tedaviye alındı. Yapılan incelemeler sonucu çöp evde bulunan erkek çocuğunun Kamuran Pınar A.’nın kız kardeşi Yasemin A.’nın (38) oğlu olduğu belirlendi.

    Anneden savcı talimatı ile alındı

    Talihsiz çocuk, hastanedeki tedavisinin ardından dün akşam saatlerinde Antalya’ya getirilerek, savcılık talimatı ile Antalya Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğüne teslime edildi. Çocuğun sağlık durumunun iyi olduğu ve eski günlerine kavuşması için özel bir program hazırlanacağı öğrenildi.

    16 yaşındaki teyze kızı da koruma altına alındı

    Nilüfer ilçesi Görükle Sakarya Mahallesi’nde, teyzesi Kamuran Pınar A’nın çöple doldurduğu evdeki kilitli odada baygın halde bulunan ve koruma altına alınan 9 yaşındaki Cem M.A’nın ardından, kadının 16 yaşındaki kızı E.Z.A. ile ilgili de çalışma başlatıldı.

    Bursa Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekipleri, E.Z.A’yı koruma altına aldı.

    Cem Muhammet’in sağlık durumuyla ilgili rektörden açıklama

    Akdeniz Üniversitesi (AÜ) Hastanesine yatışı yapılan çocuğun sağlık durumuyla ilgili açıklama yapan AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Genel durumu gayet iyi, gülüştük, genel olarak bakıldığı zaman bir gelişme geriliği mevcut. Taze fasulye ve yoğurt yedi, çorba içti, bunlar bizi mutlu etti ama yolun çok başındayız. 17 kilogram ağırlığında ve boyu 138 santimetre, 9 yaşındaki bir çocuğun olması gereken ebatlar değil” dedi.
    Rektörlükte çocuğun durumuyla ilgili bilgi veren AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, Cem Muhammet A.’nın hastanede takip, tedavi ve bakım altında olduğunu söyledi. Kısa süre önce çocuğu gördüğünü dile getiren Özkan, “Genel durumu gayet iyi, gülüştük. Genel olarak bakıldığı zaman bir gelişme geriliği mevcut. Önemli olan gelişme geriliği değil, bunu yavaş yavaş bir yıl içinde toparlayacağız. Hastamız pediatri servisinde yatıyor. Pediatrik Gastroenteroloji, Endokrinoloji ve Çocuk Psikiyatri bölümleri tarafından çocuğumuz takip edilecek. Ama tedaviler takipler sırasında algılayacağımız travmaları göreceğiz. Ruhsal sağlığı açısından bu çocuğa sevgi vermemiz gerekir. Devletimiz onu koruyacak” diye konuştu.

    17 kilogram, 138 santimetre boyunda

    AÜ olarak Cem Muhammet A.’ya tıbbi, psikiyatrik ve sevgi üzerine tedaviler vereceklerinin altını çizen Özkan, “Çocuğumuz çok güzel, gülümseyen bir çocuk. İlk gördüğümde daha korkak olmasını bekliyordum. Gülümsüyor, bizimle iletişime geçiyor bu çok olumlu veriler. Çok mutlu oldum. Uzun bir süreç, önemli olan onu yaşadıklarını unutturacak şekilde güçlü yetiştirebilmek. Hepimizin görevleri var. Çocuk olması gereken kilonun altında, zayıf ve minyon bir çocuk. Bir deri bir kemik neredeyse. Bunların bir yıl içinde yavaş yavaş olması gereken düzeye gelmesi için elimizden geleni yapacağız. Çocuğumuzun genel durumu orta iyi. Organ yetmezliği tespit etmedik, ciddi bir gelişim geriliği var. Biraz sıvı açığı var, o sıvıyı takviye edeceğiz. Amaç görüntü anlamında yaşıtlarını yakalayabilmesidir. Bu zaman alacak. Gülümsedi, okula gitmediğini öğrendik, okuma yazma bilmiyor. Verdiğimiz oyuncaklarla çok mutlu oldu. Taze fasulye ve yoğurt yedi, çorba içti. Bunlar bizi mutlu etti ama yolun çok başındayız. Enerjisi az, yakın zamanda yetebilecektir. 17 kilogram ağırlığında ve boyu 138 santimetre. 9 yaşındaki bir çocuğun olması gereken ebatlar değil. Burada olmaktan çok mutlu olduğunu söyledi. Çok fazla bir isteği olmadığını söyledi ve oyuncağa çok mutlu oldu” diye konuştu.
    Özkan, çocuğunda yanında Aile ve Sosyal Hizmetler’den bir görevlinin olduğunu belirtti.

    Düşük kalorili beslenme

    AÜ Başhekimi Çete ise uzun süreli açlıktan sonra aniden beslenmeye geçilmemesi gerektiğini ifade ederek, “Yüksek kalorili değil, düşük kalorili ve yavaş beslenmeye başlayacağız. Bu da zaman alacak. En kısa zamanda gereken takviyelerle onu normal hayatına döndürebileceğiz” dedi.