Etiket: Ar-Ge

  • OEDAŞ’ta Ar-Ge çalışmaları devam ediyor

    OEDAŞ’ta Ar-Ge çalışmaları devam ediyor

    Afyonkarahisar, Bilecik, Eskişehir, Kütahya ve Uşak’ta elektrik dağıtım hizmeti sağlayan OEDAŞ, hayata geçirdiği Ar-Ge projeleri ile akıllı enerji sistemlerini devreye alıyor. Bu çerçevede OEDAŞ, son olarak Uzaktan Aydınlat Projesi (Kırsal Kesim Sokak Armatürleri için Uzaktan Güvenli Aktif Etme Sistemi Ar-Ge Projesi) üzerinde çalışıyor.

    “Bölgemize daha hızlı hizmet verirken karbon ayak izimizi de azaltacağız”

    Projenin çıkış noktası hakkında bilgi veren OEDAŞ Direktörü Muzaffer Yalçın, “Hizmet verdiğimiz 5 il yaklaşık 50 bin kilometrekarelik bir alana yayılıyor ve bu şehirlerimizde toplam bin 826 köy bulunuyor. OEDAŞ olarak bölgemizin her bölgesine eşit hizmet götürebilmek için Uzaktan Aydınlat isimli yeni bir Ar-Ge projesi üzerinde çalışıyoruz. Elektrik dağıtım hatlarında ağaç dalı teması veya rüzgar gibi nedenlerle fiziki onarım gerektirmeyen ancak bizim geçici arıza olarak tanımladığımız, sokak aydınlatmalarının sönmesine yol açan arızalar oluşabiliyor. Bu arızalar sonucu atan sigortanın kaldırılması için ekiplerin bölgeye gitmesi gerekiyor. Ancak bu durum arızanın giderilme süresini uzattığı gibi hem fazla yakıt harcanmasına hem de zaman ve verimlilik kaybına yol açıyor. Özellikle kar, heyelan gibi zorlu şartlarda geçici arıza yaşanan bölgeye ulaşmak daha da zorlaşıyor. Üstelik iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle önümüzdeki süreçte karşılaşabileceğimiz zorlu hava şartları nedeniyle bu geçici arızaların artma ihtimali de bulunuyor. OEDAŞ olarak tüm bunları değerlendirerek Uzaktan Aydınlat Projesi için Ar-Ge çalışmalarımıza başladık. Bu projeyle birlikte amacımız teknolojik imkanlar sayesinde bölgemize daha hızlı hizmet verirken, daha az araç kullanacağımız için karbon ayak izimizi de azaltmak” dedi.

    “Aydınlatma hattındaki bilgiler sistemin hafızasında tutulacak”

    Laboratuvar çalışmaları devam eden projede, bu çalışmaların başarıyla sonuçlanması durumunda saha çalışmalarına başlayacaklarını söyleyen Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Arıza süresini kısaltmak ve ekiplerimizin sadece bir sigorta kaldırmak için uzun bir yol gitmesini önlemek için hat direnci kontrol cihazı ile her gün otomatik olarak aydınlatma hattının enerjisi yokken direnç bilgisi alacağız. Bu bilgiler sistemin hafızasında tutulacak. Eğer o gece aydınlatmalarda bir arıza oluşmuş ise enerji verilmeden önce kısa devre kontrolü, hattın kopması gibi problemler olup olmadığı kontrol edilecek. Sistem tarafından normal raporu verilmesi durumunda uzaktan açma işlemini yapacağız. Bu sayede kırsal bölgelerdeki geçici arızaları en kısa sürede, güvenli bir şekilde giderecek teknolojiye kavuşacağız.”

  • Ar-Ge’ye 198,7 milyon lira harcandı

    Ar-Ge’ye 198,7 milyon lira harcandı

    Araştırma-Geliştirme (Ar-Ge) harcaması 2022 yılında 198 milyar 670 milyon TL’ye yükseldi

  • Niğde’ye Birincilik Ödülü

    Niğde’ye Birincilik Ödülü

    Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoteknoloji Bölümü öğrencisi Iraz Aktay, TÜBİTAK tarafından da desteklenen projesiyle II. Ar-Ge Proje Pazarı’nda Tarım, Gıda ve Çevre Bilimleri kategorisinde birinci olmayı başardı. Fen Edebiyat Fakültesi Biyoteknoloji Bölümü 4’üncü sınıf öğrencisi Iraz Aktay, ‘Siyanobakterilerin Mikrobiyal Gübre Olarak Kullanım Potansiyellerinin Araştırılması’ başlıklı projesiyle, Tarım Gıda ve Çevre Bilimleri Öğrenci Kategorisinde birincilik elde ederek para ödülünü almaya hak kazandı. Aktay’a ödülü Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesinde düzenlenen törenle takdim edildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hasan Uslu, öğrenciyi tebrik ederek başarılarının devamı diledi.

    Rektör Uslu; “Üniversite olarak gelişmeyi ve geliştirmeyi misyon edindik ve bu amaç doğrultusunda öğrencilerimizin her zaman destekçisi olduk. Görüyoruz ki verdiğimiz destekler yerini buluyor ve üniversitemizin önemli platformlarda başarıyla temsil edilmesini sağlıyor. Bugün yine o günlerden biri. Öğrencimiz Iraz Aktay geliştirdiği projeyle birinci olarak üniversitemizi gururlandırmıştır. Kendisini tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyorum. II. AR-GE Proje Pazarı ve Üniversite Tanıtım Günleri’ne projeleriyle katılan tüm hocalarımızı ve öğrencilerimizi tebrik eder, başarılarının devamını dilerim. Ar-Ge, teknoloji ve inovasyonda birçok alanda öncü olan üniversitemiz, bilimsel projeleri ve inovatif fikirleri desteklemeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

  • Ar-Ge’ye 53,9 milyar lira harcandı

    Ar-Ge’ye 53,9 milyar lira harcandı

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Merkezi Yönetim Bütçesinden AR-GE Faaliyetleri İçin Ayrılan Ödenek ve Harcamalar verisini açıkladı. Buna göre, merkezi yönetim bütçesi verileri kullanılarak yapılan hesaplamalara göre; 2022 yılında Ar-Ge faaliyetleri için gerçekleştirilen harcama 53 milyar 844 milyon TL oldu. Bu sonuca göre, 2022 yılında merkezi yönetim bütçesinden yapılan Ar-Ge harcamalarının merkezi yönetim bütçesi içerisindeki oranı yüzde 1,66 oldu. Merkezi yönetim bütçesinden yapılan Ar-Ge harcamalarının 15 trilyon 6 milyar 574 milyon TL olan Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) içerisindeki oranı ise yüzde 0,36 oldu.

    Bütçe başlangıç ödenekleri esas alınarak hesaplanan tahmini sonuçlara göre; 2023 yılı merkezi yönetim bütçesinden Ar-Ge faaliyetleri için 76 milyar 101 milyon TL tahsis edildi.

    Dolaylı Ar-Ge desteği 25 milyar 722 milyon TL oldu

    Ar-Ge faaliyetlerine yönelik vergi indirimi ve istisnalarının toplamı 2022 yılında 25 milyar 722 milyon TL oldu.

    En fazla fonlama genel bilgi gelişimi için üniversitelere yapıldı

    Ar-Ge için merkezi yönetim bütçesinden yapılan harcamalar sosyo-ekonomik hedeflere göre sınıflandırıldığında 2022 yılında en fazla Ar-Ge fonlaması yüzde 63,3 ile genel bilgi gelişimi için üniversitelere yapıldı. Bu sosyo-ekonomik hedefi; sırasıyla yüzde 10,9 ile savunma, yüzde 6,1 ile endüstriyel üretim ve teknoloji, yüzde 4,9 ile genel bilgi gelişimi Ar-Ge (diğer kaynaklardan finanse edilen) ve yüzde 3,7 ile eğitim takip etti.
    Bütçe başlangıç ödenekleri esas alınarak yapılan hesaplamalara göre, 2023 yılında Ar-Ge için en fazla ödeneğin yüzde 65,5 ile genel bilgi gelişimi için üniversitelere ayrılacağı tahmin edildi. Savunma yüzde 13,0 ile sosyo-ekonomik hedefler arasında ikinci sırada yer aldı. Bu hedefleri yüzde 4,6 ile endüstriyel üretim ve teknoloji, yüzde 4,3 ile genel bilgi gelişimi (diğer kaynaklardan finanse edilen) ve yüzde 3,5 ile tarım izledi.

  • Bursa’ya 4 Ar-Ge merkezi

    Bursa’ya 4 Ar-Ge merkezi

    Bursa’da 4 meslek lisesi bünyesinde Ar-Ge merkezi kuruldu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video konferans yoluyla katıldığı Bursa’daki 4 Ar-Ge merkezinin açılış kurdelesi Bursa Valisi Yakup Canbolat, İl Millî Eğitim Müdürü Serkan Gür, OİB Başkanı Baran Çelik, Okul Müdürü Güray Köken ve öğrenciler eşliğinde kesildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nden Bursa, İstanbul ve Antalya’nın Vali ve İl Millî Eğitim Müdürlerine canlı bağlantıyla bağlanarak, bu 3 ildeki Ar-Ge merkezlerinin açılışını gerçekleştirdi. Yüksek teknoloji ve katma değer üreten öncü Türkiye için 11. Kalkınma Planı ile Millî Eğitim Bakanlığının 2023 Eğitim Vizyonu hedefleri doğrultusunda; okul-sanayi, üniversite-sektör ve diğer dış paydaşların katılımıyla mesleki eğitim-üretim-istihdam ilişkisinin güçlendirilmesi, aynı zamanda da yerli ve millî üretim altyapısının geliştirilmesi amacıyla Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı okullar bünyesinde Ar-Ge merkezleri kuruldu. Millî Eğitim Bakanlığının 24 ilde 50 okulda kurduğu Ar-Ge merkezlerinden 4’ü sanayinin başkenti Bursa’da yer alıyor. Ar-Ge merkezleri ile mesleki eğitimde her geçen gün daha da yükselen ivmesiyle Bursa, meslekî eğitimde gücüne güç katacak.

    Bursa, meslekî eğitimde gücüne güç katıyor

    Tophane MTAL’de Makine Teknolojisi alanında, Hamidiye MTAL’de Tarım, Hayvan Sağlığı ve Yetiştiriciliği ile Laboratuvar Hizmetleri alanlarında, Hacı Sevim Yıldız MTAL’de Mobilya ve İç Mekân Tasarımı Teknolojisi alanında, Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği MTAL’de ise Motorlu Araçlar Teknolojisi alanında Ar-Ge merkezi kuruldu. Ar-Ge merkezlerinin, ürün geliştirilmesinin yanı sıra, nitelikli insan kaynağının geliştirilmesine de katkı sağlaması hedefleniyor. Bu kapsamda özellikle meslek öğretmenlerinin alanlarına göre profesyonel eğitimleri de bu merkezler üzerinden yürütülecek. Çalışma alanlarına göre mesleki ve teknik Anadolu liseleri ile ilgili Ar-Ge merkezleri eşleştirilerek ve işbirlikleri sağlanacak. Yürütülen proje ile bir taraftan ülke genelinde ihtiyaç duyulan alanlarda nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesine katkı sağlanırken bir taraftan da yenilikçi ürünlerin yerel imkânlarla geliştirilmesine imkân sağlanacak. Bu sayede mesleki eğitimin Ar-Ge odaklı eğitim kapasitesi güçlendirilmiş olacak.Bu okullarda yetişen öğrencilerin mezuniyet sonrası istihdam edilebilirliğinin de artırılması yanı sıra mesleki eğitimde genç müteşebbislerin sayısı giderek arttırılması ve mezunların iş piyasasına veya yükseköğretime geçme durumlarında kazandıkları deneyimler ilgili ortamlara da taşınabilmesi hedefleniyor.

    Ar-Ge merkezlerinin açılışının gerçekleştirildiği törende meslekî eğitime yönelik müjdelerini de açıklayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şunları söyledi: “1000 okul projesinin yanı sıra 24 ilde mesleki ve teknik eğitim veren okullarımıza kurulan 50 Ar-Ge merkezimizin de açılışını yapıyoruz. Öğretmen ve öğrencilerimizin yeni ürünler tasarlaması ve bu ürünlerin fikrî mülkiyet haklarını alarak ekonomik bir değere dönüştürülmesi amacıyla hayata geçirdiğimiz Ar-Ge merkezlerini son derece önemli buluyoruz. Ar-Ge merkezleri ile öğrencilerimiz, hem fikirlerini somutlaştırma fırsatı bulacak hem de okullarından başlayarak ekonomimize katkı sunacaktır. Yine bu merkezler vasıtasıyla öğrencilerimizin mesleki becerileri artarken yeni teknolojilerin takip edilmesi de kolaylaşacaktır. Güçlenen altyapısı, gelişen imkânları, modern Ar-Ge merkezleri, vizyoner ve yetkin eğitimci kadrosu ile bu okullarımız yeni cazibe merkezleri olacaktır.”

    Konuşmasına, “Meslek liselerimiz artık patent alabilecek düzeyde yeniliklere imza atıyorlar. Bu okullarımızın başarıları arttıkça mesleki eğitime yönelik ilgi de ülkemiz genelinde güçleniyor.” ifadesiyle devam eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2019-2020 eğitim öğretim yılının temasını “Meslekî ve Teknik Eğitimde Patent, Faydalı Model, Marka ve Tasarım Yılı” olarak belirlediklerini söyledi. Erdoğan, sonuçta, yıl içinde 803 patent, faydalı model, tasarım ve marka başvurusu yapıldığını ve bunların 188’inin tescil edildiğini, bu yıl ise 250 ürün tescilinin hedeflendiğini, şu an itibarıyla 198 patent, faydalı model, tasarım ve marka tescilinin alındığını belirtti.

  • Türk Bi̇li̇m İnsanı Tıraşın Hedefi̇ Uluslararası Ar-Ge Merkezi̇ Kurmak

    Türk Bi̇li̇m İnsanı Tıraşın Hedefi̇ Uluslararası Ar-Ge Merkezi̇ Kurmak

    Erciyes Üniversitesi tarafından ’Tanıtım Günleri’ etkinlikleri kapsamında düzenlenen ’Aday Öğrenciler Akademisyenler ile Buluşuyor’ söyleşi programlarının konuğu olan Fermilab ve CERN Laboratuvar Ekibindeki Türk Bilim İnsanı Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş; “Dünyada ABD’de kurulması planlanan dünyanın en büyük nötrino deneyi projesi var, 100 bin ton ağırlığında olacak ve bütçesi yaklaşık 10 milyar dolar. Biz bu deney gibi uluslararası projenin Ar-Ge merkezi olmayı hedefliyoruz” dedi.

    Erciyes Kültür Merkezi’nde düzenlenen söyleşi programına Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Recai Kılıç ve Prof. Dr. Mehmet Sıtkı İlkay, Genel Sekreter Murat Yenisu, Genel Sekreter Yardımcısı Venhar Çokkeçeci ile aday öğrenciler ve aileleri katıldı. Fermilab ve CERN Laboratuvar çalışmaları hakkında bilgiler veren Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş, “Erciyes Üniversitesi ülkemizdeki 11 araştırma Üniversite’nden birisi. Çok genç ve dinamik hocalarımız var. Hem yurt dışından hem de ülkemizden birçok hocamızı da kadroya katmak için yönetimimizde çalışıyor” dedi. Aday öğrencilere ERÜ’de yürütülen akademik çalışmalar hakkında da bilgiler veren Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş, “ilk sınıftan itibaren araştırma yapamaya başlayın. Şunu da unutmayın ilk yıllar kariyerinizin araştırmasını yapmayacaksınız. Her yıl başka bir hoca ile farklı anabilim dallarında çalışmalar yürütün. Bu size ilerleyen yıllarda hangi anabilim dalında akademik çalışma yapmak istiyorsanız bunun temelini atmış olacaksınız. Yani lisans eğitiminizi bitirdiğiniz zaman, yüksek lisansa başlayacağınızda hiçbir anabilim dalını bilmiyorum olmayacak. Hem deneyim kazanacaksınız hem de anabilim dallarını öğrenmiş olacaksınız. Bu çok önemli. Bize düşen görevde üniversitedeki lisans öğrencilerini araştırma ekosistemine dâhil edip, guruplarımızda yer vermek” diye konuştu.

    “Projemiz; Mersin Nükleer Santrali’ne yakın 30 tonluk nötrino dedektörü kurmak”

    Projeleri hakkında da bilgiler veren Tıraş; “Biliyorsunuz Mersin’de Nükleer Enerji Santrali kuruluyor. Rusyalı bir şirkete verilmişti, şuan inşaatı yapılıyor. Santralin içerisindeki nükleer tepkimelerden ortaya çıkan nötrino parçacıkları var, her saniyede milyonlarca küresel şekilde etrafa nötrino parçacıkları yayılıyor. Bizim projemiz; nükleer enerji santraline 1-2 kilometre uzaklıkta 25-30 tonluk bir nötrino detektörü kurmak ve araştırma merkezi kurmak aslında. Dünyadaki diğer deneylerle farkımız şu olacak; nötrino araştırma merkezini sadece nükleer enerji santralinden çıkan nötrinoları ölçmek ve de nükleer enerji santralini olarak anlık veri sunmak için yapmıyoruz. Nükleer Enerji Santrali’nin içerisinde ne zaman uranyum eklendi, ne zaman potasyuma dönüşüyor, o nükleer tepkimelerden anlık ne kadar nötrino dışarıya çıktı bunu ölçebiliyoruz. Hedefimiz o zaten. Biz aynı zamanda uluslararası bir Ar-Ge merkezi kurmayı hedefliyoruz. Nötrino dedektörünü dizaynlıyoruz. Dünyada ABD’de kurulması planlanan dünyanın en büyük nötrino deneyi projesi var, 100 bin ton ağırlığında olacak ve bütçesi yaklaşık 10 milyar dolar. Bu proje ekibinde dünyada 30 kişi var, ben de bu ekipteyim. Geleceğin nötrino deneyini, detektörlerini kurmayı hedefliyor. Hem güneşten, hem atmosferden gelen hem de uzaydaki patlamalarda ortaya çıkan nötrinolardan ciddi bir veri almayı hedefliyor ABD’deki deney. Biz aynı zamanda bu deney gibi uluslararası projenin Ar-Ge merkezi olmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

    Söyleşi programının sonunda ise Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş aday öğrenciler ile tek tek sohbet ederek fotoğraf çektirdi.

  • Dünyanın ilk Kürtçe dijital oyunu

    Dünyanın ilk Kürtçe dijital oyunu

    Batmanlı iş insanı Behman Doğu’nun, Diyarbakır’da animasyon ve Kürtçe dublaj yapan 21 kişilik ekiple, ‘Bejan’ karakterinde dünyanın ilk Kürtçe dijital çocuk oyunu, piyasaya sunulmaya hazırlanıyor.

    Dünyanın ilk Kürtçe dijital çocuk oyunu ‘Bejan’ 23 Ağustos’ta piyasaya sunulacak. Batmanlı iş insanı Behman Doğu ve ekibi tarafından geliştirilen ve Türkçede ağrısı ve sıkıntısı olmayan anlamına gelen ‘Bejan’ adı verilen dijital çocuk oyunu, dünyada bir ilk olma özelliği taşıyor. Projenin genel müdür yardımcılığı görevini yapan Yasemin Baran, Bejan oyununun ilk galasının Diyarbakır’da yapılacağını, ardından İstanbul ve Irak’ın Erbil kentinde yapılacağını söyledi. Oyunun cep telefonlarına yüklenebileceğinin alt yapısını da hazırladıklarını anlatan Baran, Türkçe ve İngilizce de izlenebileceğini aktardı.

    ‘HEDEFİMİZ HEIDI, ŞİRİNLER ÇİZGİ FİLMLERİ GİBİ BEJAN’IN FARKLI ÜLKELERDE GÖSTERİME GİRMESİDİR’

    Çizgi filmlerin farklı medeniyetlerin tarihi mekanlarını, mimarisini, yemeklerini, giysilerini, türküleri hakkında dijital bir ortamda farklı kültürlere sunulan yeni bir dünya yaratığını söyleyen Baran, “Kültür açısından bu yaklaşımın bir tanıtım mı yoksa ihracat mı olduğu belirsiz olsa da kesin olan çizgi filmin etkisinin sanılandan çok daha büyük olduğudur. Bejan 8 yaşında bir kız çocuğu. Projemizin ana karakterini oluşturmakta. Bejan’ı uçuran zamanda yolculuk yapan Şahmeran adında bir karakterimiz daha var. Bejan ve arkadaşları Şahmeran’a binerek zamanda yolculuk yapıyor. Kürtlerin kültürü ve tarihi mekanları dışında ilerleyen bölümlerde farklı kültürlere ait coğrafyalar da tanıtılacak ama keyifli bir şekilde olacak bu. Hedefimiz tıpkı Heidi, Şirinler çizgi filmleri gibi Bejan’ın farklı ülkelerde gösterime girmesidir. Bu sayede hem kendi çocuklarımıza hem de farklı kültürlere mensup çocuklar arasında bir köprü, zemin oluşturmak. Brezilyalı, Faslı veya İngiliz bir çocuk Bejan’ı izlediğinde çok keyif alacak. Çizgi dizimizde önemli mekan ve yapıtlar göreceksiniz. Mesela, Malabadi Köprüsü’nü, On Gözlü Köprü’yü, Diyarbakır Surları’nı, Cizre’deki Kırmızı Medrese’yi, Akdamar Adasını, Van Kalesi’ni, Hasankeyf’i, Zaxo’daki köprüyü, Erbil Kalesini, Konya’daki Mevlana’yı, Galata Kulesi’ni, Çin Seddi’ni, Tac Mahal’i” dedi.

    Bejan projesinin pedagojik açıdan önemine değinen Baran, şiddete ve argoya dayalı hiçbir ifadelerin projede yer almadığını ifade ederek, “Ekibimiz bu konuda çok titiz bir çalışma gerçekleştirdi. Projemizin Ar-Ge süreci tamamlandı ve patentleri aldık. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı projemizi onayladı. Bu projeyi geliştirmek için daha çok çalışacağız” diye konuştu.