Etiket: artış

  • Emekli maaşında artış

    Emekli maaşında artış

    İstiklal Madalyası Verilmiş Bulunanlara Vatani Hizmet Tertibinden Şeref Aylığı Bağlanması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’la, muharip gazilerin aylıkları arasındaki farklılıklar giderilecek ve asgari ücretin net tutarında aylık ödenecek.

    Milli Mücadele’ye iştirak eden ve bu sebeple kendilerine İstiklal Madalyası verilen Türk vatandaşlarının yanı sıra 1950’de Kore’de fiilen savaşa katılmış ve 1974’te Barış Harekatı’nda Kıbrıs’ta fiilen görev almış olan Türk vatandaşlarına, hayatta bulundukları sürece, vatani hizmet tertibinden 30 günlük net asgari ücret tutarında aylık bağlanacak. Hak sahibinin ölümü halinde bu aylık dul eşe yüzde 75 oranında bağlanacak; ancak dul eşin tekrar evlenmesi halinde kesilecek.
    İşsizlik Sigortası Kanunu’nda yapılan düzenlemeyle 31 Aralık 2012 ve öncesi döneme ilişkin işsizlik ödeneği başvurularına istinaden yapılan ödemelerden fazla ve yersiz ödeme olduğu tespit edilmiş olup bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla tahsil edilmemiş olanlar terkin edilecek. Fazla ve yersiz ödeme dava ve icra takibine konu edilmiş ise tüm ferileri ile birlikte terkin edilerek dava ve icra dosyalarının takip ve tahsil işlemlerine devam edilmeyecek. Tahsil edilenler iade veya mahsup edilmeyecek.
    En düşük emekli maaşı ve bayram ikramiyesinde artış 

    Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda yapılan değişiklikle, gelir ve aylık ödemesi yapılanlara, bayramın içinde bulunduğu ayda gelir ve aylık alma şartıyla, Ramazan Bayramı ve Kurban Bayramı’nda ödenen 1100’er lira 2000 liraya çıkarılacak.
    Yaşlılık, malullük, ölüm aylığı alan emeklilere ve hak sahiplerine dosya bazında 5 bin 500 lira olarak öngörülen aylık asgari ödeme tutarı 7 bin 500 liraya yükseltilecek.

    Geçici işçi çalıştırma süresi artırılıyor 

    Kanunla, kurumların ihtiyaçları doğrultusunda geçici işçi çalıştırma süresi de artırılırdı.
    Buna göre geçici iş pozisyonlarında çalışanların çalışma süreleri aynı vize dönemi içinde 11 ay 29 güne kadar uzatılabilecek. Bu sürenin belirlenmesinde idare, kurum ve kuruluşun bağlı veya ilgili olduğu bakanlık yetkili olacak.
    Sürekli işçi kadrolarına veya sözleşmeli personel statüsüne geçişi yapılamadığından geçici iş pozisyonlarında çalıştırılmaya devam edilen işçilerin, bağlı bulunduğu sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık veya emeklilik aylığı bağlanmasına hak kazanacakları tarihte iş sözleşmelerinin sona erdirilmesini zorunlu tutan düzenleme yürürlükten kaldırıldı. Bu şekilde iş sözleşmesinin sürdürülmesi ya da sona erdirilmesi kararının sözleşmenin taraflarına bırakılması amaçlanıyor.
    İdare, kurum ve kuruluşlar tarafından çalıştırılan geçici işçiler, çalıştırıldıkları iş yerlerinde geçirdiği hizmet süresi esas alınarak bu işyerlerinde boş olan sürekli işçi kadrolarına geçirilecek.
    Kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen uzman tabip ve tabip kadro veya pozisyonlarında bulunan personel arasında ücret dengesinin sağlanmasına yönelik olarak ilave ödeme yapılacak.
    Güvenlik korucuları ve vefatları halinde hak sahiplerine bağlanan emekli aylığı, en düşük 7 bin 500 lira olacak.
    Muharip gazi aylıkları ile vefatları halinde yakınlarına bağlanan aylıklar ve güvenlik korucularının emekli aylıklarına ilişkin düzenlemeler 1 Nisan 2023’ten geçerli olmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.
    En düşük emekli maaşının 7 bin 500 liraya yükseltilmesi nisan ayı ödeme döneminden itibaren yayımı tarihinde uygulanacak.
    Yüksek yargı mensuplarının özlük haklarına yönelik maddeleri, kanunun yayımını takip eden ay başından, kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen uzman tabip ve tabip kadro veya pozisyonlarında bulunan personele yönelik düzenleme ise kanunun yayımını takip eden ayın 1’inde, diğer düzenlemeler ise yayımı tarihinde yürürlüğe girecek.
    SGK personeline 3 ay fazla mesai 

    Kanundaki bir başka düzenleme ile Sosyal Güvenlik Kurumuna İlişkin Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanuna geçici madde eklendi.
    Buna göre, emeklilikte yaşa takılan (EYT) vatandaşların emeklilik işlemlerinin hızlandırılması için Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığında 657 sayılı kanuna tabi personele, 1 Nisan 2023 – 30 Haziran 2023 tarihleri arasında 3 ay süreyle, ayda 100 saati ve 2023 yılı merkezi yönetim bütçe kanununda belirlenen fazla çalışma saat ücretinin 10 katını aşmamak kaydıyla fazla çalışma ücreti verilecek.

  • Turizm verilerinde artış

    Turizm verilerinde artış

    AKTOB Başkanı Kaan Kavaloğlu Antalya’da 2023 yılı ilk üç ayda gerçekleşen turizm verilerine ilişkin olarak yaptığı değerlendirmede, “2022 yılı Türkiye turizminin istikrarlı büyümesinin en güzel örneklerinden birisi oldu. Turist sayısı ve turizm gelirini orantılı paralelde büyüterek, kişi başı seyahat harcaması 89 dolara çıktı. Pandemi ve hemen ardından 2 önemli kaynak pazarımız arasında tırmanan olumsuz atmosfer ve küresel ekonomide tüm kaynak pazarlarımızı da etkileyen durgunluk, beklentilerimizi düşürse de elde edilen veriler, öngördüğümüz gibi belli pazarlar dışında yükselişin devam edeceği yönündedir. Nisan ve Mayıs aylarında bir daralma söz konusu, ancak ilerleyen zamanlarda özellikle Avrupa kaynak pazarlarında talebin yükselmesini bekliyoruz.

    Ocak-Mart 2023 verilerinde, iki büyük kaynak pazarımız Almanya ve İngiltere yüzde 50 civarında bir artış gösterdi. Her iki pazarda da 2019 yılı rakamlarının üzerine çıkıldı. İngiltere son yıllarda pazar payını önemli ölçüde artırdı. Özellikle İngiliz ailelerin her şey dahile yönelik bir talep kaymasının enflasyon baskısı ile devam edeceğini öngörüyoruz. Rusya Federasyonu’ndan geçen yıla göre yüzde 146 oranında bir artış göstermiş olsa da, tüm yıl için aynı düzeyde bir beklenti içinde değiliz. Pozisyonumuzu uluslararası ilişkilerin seyrine göre belirleyeceğiz. Yüksek potansiyel barındıran yan pazarlar içinde en büyük artış Polonya’dan yüzde 76 oranında gerçekleşti. Nüfus ve ekonomik büyüklüğü açısından büyük hacimli Polonya’yı öncelikli geliştirilmesi gereken bir pazar olarak görüyoruz. Konaklama sektörü olarak, pazar ve ürün çeşitliliğini destekleyen tüm çalışmaların içinde yanında yer alıyoruz” dedi.


    Rus ve Alman turistler zirveyi kaptırmadı

    2023 yılında Antalya’yı hava yoluyla ziyaret eden turist sayısı bakımından Ruslar birinci, Almanlar ise ikinci sırada yer alıyor. 1 Ocak-31 Mart tarihleri arasında Antalya’ya en çok turist 213 bin 101 ile Rusya’dan geldi. Rusya’yı 169 bin 228 turistle Almanya, sonra da 88 bin 572 turistle İngiltere takip etti.

    Üç aylık periyotta hava yoluyla Antalya’ya en çok turist gönderen diğer ülkeler ise sırasıyla Polonya, İran, İsrail, Kazakistan, Hollanda, Ukrayna ve Danimarka oldu. Antalya’yı hava yoluyla ziyaret eden turistlerin yüzdelik dağılımı ise; Rusya yüzde 30,98, Almanya yüzde 24,60, İngiltere yüzde 12,88 Polonya yüzde 3,55, İran yüzde 2,57, İsrail yüzde 2,47, Kazakistan yüzde 1,99, Hollanda yüzde 1,66, Ukrayna yüzde 1,65 ve Danimarka yüzde 1,35 olarak gerçekleşti.

    Hava yoluyla ziyarette yüzde 54 artış yaşandı

    Antalya’da turizm verilerindeki oranların aylık ve yıllık artışı devam ediyor. Antalya’yı 2022 yılının 1 Mart-31 Mart tarihleri arasında hava yoluyla 226 bin 314 kişi ziyaret ederken, bu sayı 2023 yılının aynı döneminde yüzde 54’lük artışla 347 bin 635 oldu. 1 Ocak-31 Mart tarihlerine bakıldığında ise; Antalya’yı 2022 yılının 1 Ocak-31 Mart tarihleri arasında hava yoluyla 515 bin 304 kişi ziyaret ederken, bu sayı 2023 yılının aynı döneminde yüzde 55’lik artışla 797 bin 920 olarak gerçekleşti. Antalya’da Ocak ve Şubat ayından sonra en iyi Mart ayı verileri de gerçekleşti.

  • “Bağırsak kanserinde yüzde 30’luk bir artış var”

    “Bağırsak kanserinde yüzde 30’luk bir artış var”

    Uzmanlar kolorektal kanserin kadın ve erkekler arasında en sık görülen üçüncü tip kanser olduğunu belirtiyor. Ayrıca uzmanlar, ölümle sonuçlanan hastalıklar listesinde kolorektal kanserin en çok ölümle sonuçlanan ikinci tip kanser olduğuna da vurgu yapıyor. Tüm dünyada ve Türkiye’de her yıl Mart ayında farkındalık oluşturmak amacıyla çeşitli etkinlikler düzenlenen Kolorektal Kanser Farkındalık Ayı dolayısıyla basın açıklaması yapan TKRCD Başkanı Prof. Dr. Ayhan Kuzu, 50 yaş altında görülen kalın bağırsak kanserinin son 20 yılda yüzde 30’un üzerinde artış gösterdiğine dikkat çekerek, “Özellikle 50 yaş üzerinde görülen kanser Sağlık Bakanlığı istatistiklerinde giderek azalma gösteriyor. 50 yaş altındaki kanserlerde de artış gösteriyor. Bu Türkiye’de de böyle. Sağlık Bakanlığı’na göre kadın ve erkekte tüm yaşlarda kalın bağırsak kanseri üçüncü sıklıkta görülürken, 50 yaş altındaki sıralamada kalın bağırsak kanseri ikinci sıraya yükseliyor. Dolayısıyla sık görülmesine karşı bir şeyler yapmamız gerekiyor” diye konuştu.

    “Genç yaşta görülen kanser, yüzde 10 hastada hiçbir şikayet yapmıyor”

    Amerika’da yapılan bir çalışmaya göre 1990 yılı doğumlu olanların 1950 yılı doğumlu olanlara kıyasla kalın bağırsak kanserinde 2 kat, rektum kanserinde ise 4 kat daha fazla risk taşıdığını vurgulayan Kuzu, “Genç yaşta görülen kalın bağırsak kanserinde son 20 yılda yüzde 30’luk bir artış var. Bu hastaları incelediğimizde genç yaşta görülen kanser, yüzde 10 hastada hiçbir şikayet yapmıyor. Geriye kalan yüzde 90 oranındaki bu gençlerin bir şikayeti var fakat hastaneye gitmiyorlar, öteliyorlar. 50 yaş altındaki kanser hastalarına bakıldığında, bunların yaklaşık yüzde 50’si 6 aydan sonra doktora gidiyor ve yaklaşık yüzde 70 kadarı bize geldiğinde ileri evre olarak geliyor. Hastalık bağırsak duvarını aşmış, lenf bezlerine geçmiş olarak geliyor” ifadelerini kullandı.

    “Hareketsiz kalan bünyelerle spor yapanlar arasında ciddi fark var”

    Kalın Bağırsak kanserinin önlenebilecek ve önlenemeyecek nedenleri olduğunu dile getiren Kuzu, sözlerine şöyle devam etti:

    “İleri yaşta olmak, ailede kalın bağırsak kanseri veya kalın bağırsak polibi olması, tip-2 diyabet hastalığı ve iltihabi bağırsak hastalığı olması bizim önleyemeyeceğimiz nedenler olarak ön plana çıkıyor. Eğer bunlar varsa bunlar zaten bir risk grubu teşkil ediyor. Fakat önemli olan bizim değiştirebileceğimiz risk faktörleridir. Değiştirebileceğimiz risk faktörleri deyince bunun başında aşırı kilo bunların başında aşırı kilolardan kurtulmak geliyor. Yapılan bir çalışmada vücut kitle endeksi metrekarede 5 kilo arttığında kadında ve erkekte artış gözüküyor. Bu artış bakıldığında erkekte yüzde 30, kadında ise yüzde 12’lik bir artışa denk geliyor. Metrekareye 5 kilogramdan fazla kilo alınırsa, kolorektal kanserin genç yaşta görülme oranı da artıyor. Bir diğer neden ise hareketsizliktir. Hareketsiz kalan bünyelerle spor yapanlar arasında ciddi fark var. Gençlerde bu oran yaklaşık yaklaşık yüzde 15’lik artışa neden oluyor.”

    Öte yandan sigara kullanımının kolorektal kanser türünde de ciddi etkileri olduğunu ifade eden Kuzu, aynı zamanda sucuk, sosis ve salam gibi işlenmiş gıdalar, paket gıdalar ve düşük lifli gıdaların tüketilmesinin de kolorektal kanserin nedenleri arasında olduğunu ekledi.

    Kuzu, 50 yaş altındaki gençlerde hangi ırklarda daha çok görüldüğüne dair yapılan bir araştırmaya da atıfta bulunarak, 1990 ile 2014 yılı arasında beyaz ırkta yaklaşık yüzde 47 artış olduğunu söyledi.

  • Kanada nüfusunda artış

    Kanada nüfusunda artış

    Kanada ulusal strateji kurumu “StatCan’ın” açıkladığı verilere göre, ülkede geçen yıl nüfus artışı 1 milyonun üzerinde gerçekleşti. Nüfus artışının yüzde 96’sını gelen göçmenler oluştururken ülke nüfusu 39,57 milyona ulaştı.

    Açıklanan bu veriler ışığında nüfus artış oranı yüzde 2,7 olan Kanada, G7 ülkeleri arasında nüfusu en hızlı artan ülke oldu.

    Ülkenin nüfusunun en son 1957’de yüzde 3,3 arttığına işaret edilen açıklamada, “1957’deki rekor nüfus artış oranı, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yaşanan doğum patlaması ve 1956’da Macaristan’da yaşanan devrimden kaynaklı göçmen akınıyla ilgiliydi.” ifadesine yer verildi.

    Açıklamada, ülke nüfusundaki bu artışın nedeninin Başbakan Justin Trudeau’nun, ülkedeki işçi eksikliği nedeniyle göçün önünü açmasıyla bağlantılı olabileceği kaydedildi.

    Ülkede bu yıl artan uluslararası göçün nedenlerinden birinin de Rusya-Ukrayna Savaşı olduğuna işaret ediliyor. Kanada, dünyada en çok Ukraynalı mülteciye ev sahipliği yapan ikinci ülke konumunda.
  • Ramazan öncesi hurma satışları arttı

    Ramazan öncesi hurma satışları arttı

    Ramazan ayına sayılı günler kala iftar sofralarının olmazsa olmazı hurma satışlarındaki yükselişler başladı. Hazırlıklara başlayan vatandaşların hurma tezgâhlarının önünü doldurduğu görülürken, esnafların da yüzü güldü. İftar ve sahur sofralarının vaz geçilmezi hurmanın fiyatları türüne göre değişiklikler gösteriyor. Ürünlerin ithal olmasından kaynaklı fiyatların yükseldiğini aktaran esnaf, bu sene bilmedikleri bir sebepten bazı hurma çeşitlerinin gelmediğini belirtti.


    Eskişehir’de aktarlık yapan Koray Özkılıç, 12 boyunca hurma satışı yapıldığını ancak vatandaşların Ramazan’a sayılı günler kala hurmaya talep gösterdiğini söyledi. İnsanların yavaş yavaş Ramazan hazırlığına başladığını ve ilerleyen günlerde satışların daha da çok artmasını beklediklerini söyleyen Özkılıç, “Hurmayı 12 ay boyunca sürekli satıyoruz, ama özellikle Ramazan’a 2-3 gün kalınca birden bire talepler yükseliyor ve en fazla satılan ürünler listesine giriyor. Gün geçtikçe Ramazan’ı dört gözle bekleyen vatandaşlar evlerine yarım kilo veya bir kilo hurma alıp götürmeye başladılar.

    Ramazan ayı için de hazırlıklarımı yaptık, elimizdeki ürünleri satmaya başladık. Bulabildiğimiz malları alıp satıyoruz, bitince tekrar alıyoruz. Ancak bu malları tedarik etmek konusunda sıkıntı yaşadığımız bazı şeyler var, bu sene hurma çeşitlerinin bir bölümü gelmedi. Neden gelmediğini biz de bilmiyoruz. Çoğu Arap ülkesinden mal geliyor, ama bu sene bazıları eksik” dedi.

  • Düdük satışlarında artış

    Düdük satışlarında artış

    Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerden sonra düdük satışları arttı.

    Vatandaşlar düdük ve fener gibi deprem çantasında olması gereken malzemelere yöneliyor.

    Çoğu deprem çantasında bulundurulduğu bilinen düdükler, muhtemel bir depremde ve bina çökmesi durumunda enkaz altında kalan vatandaşların arama kurtarma ekiplerine sesini duyurabilmesi için kullanılıyor.

    Depremden kaynaklı el feneri ve düdük satışlarının arttığını belirten dükkan sahibi Cuma Özdemir, “Normalde bu ürünlere fazla bir talep yoktu fakat deprem sonrası talep oldukça arttı. Depremin ilk haftası 300 tane düdük sattık. Fiyatlar 3 TL ile 10 TL arasında değişiyor. El fenerleri de 10 TL ile 40 TL arasında değişiyor. Farklı çeşitlerimiz vardı ama satıldığı için elimizde kalmadı.” dedi.

    Deprem sonrası düdük satışlarının arttığını ifade eden kırtasiye sahibi Faruk Güver ise “En çok düdük soran oluyor. Elimde fener yok fakat fener de soruyorlar. Normalde çocuklar iş eğitimi dersi için alıyorlardı. Şimdi ise depremden kaynaklı soruyorlar. Günde ortalama 10 tane düdük satıyoruz. Daha önce satışlarımız bu kadar hızlı değildi. Depremden nedeniyle satışımız arttı.” diye konuştu.

  • Budaklı Kaplıcası’nda endişelendiren su artışı

    Budaklı Kaplıcası’nda endişelendiren su artışı

    Güroymak ilçesinde sönmüş volkanik Nemrut Dağı eteklerinde bulunan ve birçok hastalığa iyi geldiği söylenen Budaklı Kaplıcası, her yıl yüzlerce yerli ve yabancı turisti ağırlıyor. Budaklı köyünde fay hattı boyunca yeryüzüne çıkarak oluşan kaplıcanın, 6 Şubat tarihinde Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve 11 ilde yıkıma neden olan depremlerin ardından su seviyesinde ve sıcaklığında artış yaşandı. Köyde yaşayan vatandaşların iddialarına göre, Kahramanmaraş merkezli depremlerden önce kaplıcadaki su seviyesinin normal seyrindeyken sıcaklığı ise kış aylarında 32 dereceyi buluyordu. Depremden hemen sonra kaplıcanın etrafında bulunan taşlar sular altında kalarak kaybolurken, su seviyesinde ve sıcaklığında ise artış yaşandığı belirtildi.

    “30 santimetre kadar su artışı var”

    Depremden sonra bölgede incelemeler yaptığını dile getiren Dr. Öğretim Üyesi Cihan Önen, kaplıcadaki su debisinde ve sıcaklığında bir artış yaşandığını söyleyerek, “Çok uzun yıllardan beri Nemrut Kalderasını ve İron Sazlığını gözlemlemekteyim. Gözlemlediğimiz bu doğal ortamı aynı şekilde içerisindeki vahşi canlıları kaydedip belgeselleştirdiğimiz zamanlar da oldu. Burada enteresan bir durum var. Geçen haftalardan bu yana bu bölgede inceleme halindeyiz. Budaklı Kaplıcasında şu an bir ölçüm alarak termal sıcaklığına baktık. Sıcaklıkta geçen zamanlara oranla artışta 3-4 derece bir fark olduğunu gözlemledik. Geçen yıl bu mevsimlere göre 20-30 santimetrelik su artışı olduğunu görüyoruz. Köylülerin çocuklar boğulmasın diye kaplıca havuzundaki geçiş hattını delmeden önce suyun 30 santimetreye kadar yükseldiği görülmektedir. Bunu kaplıcanın hatlarından görebilmekteyiz” dedi.


    “Kaplıcanın ana kaynak hattında su çıkış debisinin yoğun bir şekilde arttığı görülmektedir”

    Önceki yıllarda gözlemlenen kaplıcanın su çıkış noktasında artış yaşandığını ifade eden Önen, “Tabi bu artış, depremin ilk anlarında daha yüksek olup köydeki arkadaşların drenajı açması ile su seviyesi eski seviyesine ulaşmasa da biraz daha azaldığını görmekteyiz. Geçen haftadan bu yana bölgede düzenli ölçümler yapıyoruz. Bir de kaynağın çıkış noktasında ciddi derinlik oluşmuştur. 30 santimetre kadar su artışı var. Herhangi bir drenajın önünde bir blok olmamasına rağmen 30 santimetre kadar bir artış mevcut. Geçen yıl bu mevsimde termal sıcaklığı 32 derece kadardı. Şimdi ise 35 ile 37.7 bir yüzey sıcaklığı olduğunu görmekteyiz” dedi.

    “Kaplıcanın önceki ve şimdiki hali arasında bayağı bir fark var”

    Kaplıca suyunun ilk defa bu kadar yükseldiğini söyleyen köy sakini Berkan Tören, “Depremden önce kaplıcaya geldiğimiz zaman suyun bu kadar fazla olduğunu görmemiştim. Depremden 2 gün sonra geldiğimde kaplıcanın suyu artmıştı. Yaklaşık 30 santimetre bir artış oldu. Önceki hali ve şimdiki hali arasında bayağı bir fark var. Önceden suyun seviyesi insan boyunu geçmezken şimdi ise suyun fazlalığı insan boyunu geçiyor. Arkadaşlarımız depremden 2 gün sonra buraya gelip çocuklar boğulmasın diye yanlarında getirdikleri şişler ile suyun aktığı yönü açtılar. Şu an suyumuz tertemiz ve daha yüzülebilir duruyor” ifadelerini kullandı.

    “Depremden önce kaplıcanın suyu çok azdı”

    Kaplıcanın etrafında bulunan taşların sular altında kaldığını belirten köy sakini Şahin Ateş de, “İnanılmaz bir şekilde depremden hemen sonra suyun seviyesi yükseldi. Kaplıcanın etrafında bulunan taşlar önceden suyun üzerindeydi şimdi ise suyun altında kaybolmuş durumda” diye konuştu.

    “Su geçen seneki debisine göre bayağı bir fazla”

    Kaplıcaya şifa bulmak için geldiğini ifade eden Cüneyt Aksoy ise su debisinde artış yaşandığını söyleyerek, “Bu sene kaplıcada bir farklılık olduğunu gördük. Su geçen seneki debisine göre bayağı bir fazlalaştı. Suyun altına indiğimiz zaman yoğun bir çakıl sürüsünün bir girdap yaptığı görülüyor ve aşağıda durulmuyor. Aşırı derecede yukarıya çekiyor. Suyun sıcaklığı çok güzel ve doğal bir jakuzi görevi görüyor. İnsanların böyle güzel bir yer olup da hala nasıl gelmediğine çok şaşırıyorum. Muhteşem ve değişiklik arayanlara tavsiye edilebilecek bir yer” diye konuştu.

  • 2035’te obezliğin artacağı tahmin ediliyor

    2035’te obezliğin artacağı tahmin ediliyor

    Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, dünya genelinde 1 milyardan fazla kişi aşırı kilolu veya obez sayılıyor. Bu kişilerin 650 milyonunu yetişkinler, 340 milyonunu gençler, 39 milyonunu çocuklar oluşturuyor. Her 7 erkekten 1’i ve her 5 kadından 1’i obeziteyle mücadele ediyor.

    Obez olanların sayısı her geçen gün artarken Dünya Obezite Federasyonu tarafından yayımlanan veriler, fazla kilo ve obezite ile mücadele edenlerin sayısının, 2035’te 4 milyarı aşacağını gösteriyor. 2035 yılında aşırı kilolu veya obezite hastası çocuk ve gençlerin oranının, 2020’ye kıyasla iki katına çıkması; 18 yaş altı erkek çocuklarda bu oranının yüzde 100, kız çocuklarında ise yüzde 125 artması bekleniyor.

    ABD, Çin, Brezilya, Hindistan ve Rusya’da görülen obezite vakaları, dünyadaki tüm vakaların yaklaşık üçte birini oluşturuyor. Kalp, böbrek, karaciğer ve üreme organlarını etkileyen fazla kilolar diyabet, kardiyovasküler hastalıklar, hipertansiyon, felç ve farklı kanser türlerine yol açarak yaşamı tehdit ediyor.

    Kadınlarda daha çok obezite görülüyor

    Obezite, kadınlarda daha çok görülüyor. Kadınlarda obezite oranının en yüksek olduğu ülke yüzde 82,8 ile Güney Pasifik Okyanusu’ndaki ada ülkesi Tonga. Bu ülkeyi, yüzde 73,7 ile Wallis ve Futuna, yüzde 70,7 ile Cook Adaları, yüzde 68,6 ile Samoa takip ediyor.

    Bunun yanı sıra Kuveyt yüzde 49,1, Mısır 48,8 ve Libya yüzde 47,4 ile Doğu Akdeniz’de kadınlarda obezitenin en fazla görüldüğü ülkeler olarak öne çıkıyor. Avrupa’da ise yüzde 34,1 ile Romanya, yüzde 33,6 ile Yunanistan, yüzde 32,6 ile Letonya ve yüzde 32 ile Portekiz, kadınlarda bu oranın yüksek seyrettiği başlıca ülkeler olarak dikkati çekiyor.

    Afrika kıtasında yüzde 41 ile Güney Afrika, yüzde 39 ile Seyşeller, Amerika kıtasında ise yüzde 60 ile Antigua ve Barbuda ve yüzde 54,8 ile Bahamalar, kadınlarda obezite oranının yüksek olduğu ülkeler olarak kayda geçti.

    ABD, Obezite oranı en yüksek ülkelerden 

    Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ülkeleri arasında en fazla obez oranı, yüzde 42,4 ile ABD’de görülüyor. 2000 yılında yüzde 30,5 olan bu oran, son yıllarda istikrarlı bir artış gösterdi. 2022 itibarıyla ABD’nin 17 eyaletinde obezite oranları yüzde 35’in üzerinde seyrediyor. Ayrıca ülkedeki 2-19 yaşlarındaki her 5 kişiden 1’i obezite hastası olarak kayda geçti.

    Az gelişmiş ülkelerde oran hızlı artıyor

    Geçmiş yıllarda sadece yüksek gelirli ülkelerde rastlanan bir sağlık sorunu olan obezite, bugün düşük ve orta gelirli ülkelerde de artıyor. Veriler, gelecek yıllarda obezitede keskin artışlar yaşayacak ülkelerin 10’undan 9’unun Asya ve Afrika’da yer alan, az gelişmiş ülkeler olacağına işaret ediyor. Uluslararası toplum, hızlı artışa karşı bu ülkelerin hastalıkla mücadelede yetersiz olduğuna dikkati çekiyor.

  • Sıcaklık artıyor, çöl tozuna dikkat

    Sıcaklık artıyor, çöl tozuna dikkat

    Ülke genelinde çöl tozları havayı kapatıyor. Sıcaklıklarsa şubat ayına göre çok yüksek seyrediyor.

    Sıcaklığın 16 derecelerde seyrettiği İstanbul’da bugün yağmur var. Yarınsa poyraz sert esecek.

    Ankara’da sıcaklık 16 derece civarında seyrederken başkanette sabah ve akşam saatlerin yağmur geçişleri bekleniyor.

    İzmir’de biriken çöl tozları nedeniyle, hafif yağmurlar çamurlu yağacak. Bölgede sıcaklık 22 derece.

    Bursa hafif yağmurlu sıcaklık 23, Antalya biraz bulutlu 23 derece.

    Marmara’da bu hafta bölge genelinde yağmur geçişleri var. Sıcaklıklar 18-20 derece arasında seyredecek. Yarından itibarense poyrazın sert esmesiyle hissedilen sıcaklık düşecek.

    İç Anadolu’da da lodosla birlikte sıcaklık mevsim normallerinin üzerinde. Bölgede bugün 17-20 derece arasında olan sıcaklık, yarın 20 dereceleri görecek. Eskişehir-Yozgat arasında yağmur bekleniyor.

    Ege’deyse rüzgar hafif esiyor. İç kesimlerle hafif yağmurlar görülecek. Yoğun çöl tozları solunum riskini artırabilir. Muğla 19, Manisa 20, Ayfon 15 derece.

    Akdeniz ve Güneydoğu’da hava biraz bulutlu, sıcaklık yüksek. Adana-Hatay 24, Kahramanmaraş 23, Diyarbakır 20, Gaziantep 23 derece.

    Karadeniz’de hava ılık. Bolu 17, Samsun 21, Trabzon 19 derece. Bu akşam Batı Karadeniz’de yağış var. Doğu Anadolu’da hava açık. Malatya öğle 17, gece 2 derece.

  • Brezilya’da ölü sayısı artıyor

    Brezilya’da ölü sayısı artıyor

    Sao Paulo eyaleti yetkililerinden yapılan açıklamada, şiddetli yağışlar sonucu bilançonun giderek ağırlaştığı bildirildi.

    Felakette şimdiye kadar 46 kişinin hayatını kaybettiği, 40 kişinin ise kayıp olduğu bilgisi paylaşıldı. Arama kurtarma çalışmaları kesintisiz devam ediyor.

    Eyalet Sağlık Departmanı da hastanelerde tedavisi devam eden kişilerden 7’sinin durumunun ağır olduğunu duyurdu.

    Sivil Savunmadan yapılan açıklamada ise şiddetli yağışların devam edeceği ifade edilerek, vatandaşlardan dikkatli olması konusunda uyarıda bulunuldu.

    Yaklaşık 2 bin 500 kişinin okul ve STK kuruluşlarında barındırıldığı bildirildi.

    Öte yandan Venezuela Dışişleri Bakanı Yvan Gil, Twitter hesabındaki paylaşımında, sel ve heyelanda ölenler nedeniyle Brezilya hükümetine baş sağlığı dileğinde bulunarak, “Nicolas Maduro hükümeti adına kurbanların ailelerine en içten taziyelerimizi iletiyoruz. Brezilya hükümetiyle dayanışma içinde olduğumuzu bildirmek istiyoruz.” ifadesini kullandı.

    Brezilya Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, felaket bölgesini ziyaret edeceğini açıkladı. Silva, “Devletin bütün birimleriyle bir araya geleceğiz ve toplumsal dayanışmayla yaralılara sahip çıkacağız. Kayıpları arayacağız ve bölgedeki yolları, enerji ve telekomünikasyon bağlantılarını eski haline getireceğiz.” paylaşımında bulunmuştu.