Etiket: aşı

  • 2. doz için tarihler değişti! 3. doz aşılama bugün başladı

    2. doz için tarihler değişti! 3. doz aşılama bugün başladı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 3. doz aşılamanın önce 50 yaş ve üzeri vatandaşlar ile sağlık çalışanlarına yapılacağını duyurdu. Bakan Koca’nın açıklamasının ardından 3. doz aşılama bugün başladı. Randevu alarak 3. doz aşı olmak isteyenlerin, istediği aşıyı seçebileceği öğrenildi. Aynı zamanda BioNTech aşısı olanlar için 2 doz arası süre 6 haftadan 4 haftaya indirildi. E-nabız üzerinden alınan randevu tarihleri de değişti.

    Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 50 yaş üzeri ve sağlık çalışanları için 3. doz aşılamanın başlayacağını duyurdu.

    3. doz aşı olacakların istediği aşıyı seçebileceğini belirten Bakan Koca, “Biontech aşısının ilk dozunu olan vatandaşlarımızın ikinci dozlarını 4 hafta sonra olabilecek şekilde randevu almaları uygun bulunmuştur.” ifadelerini kullandı.

    3. DOZ AŞILAMAYA GEÇİLDİ

    Bakan Koca yaptığı açıklamada şu ifadelere yer vermişti;

    “Bilim Kurulumuz 3. doz aşıların gerekliliği konusunda değerlendirmelerde bulundu. Buna göre 50 yaşından büyük vatandaşlarımızın ve sağlık çalışanlarımızın hangi aşı ile olursa olsun 3. doz aşı olmalarının faydalı olacağını kararlaştırdık. 2 doz aşı olmuş 50 yaş ve üzeri vatandaşlarımız ile sağlık çalışanlarımız yarından itibaren (bugün) istedikleri aşı ile 3. doz aşılarını olmak üzere randevu alabilecekler. Vatandaşlarımız ve sağlık çalışanlarımız ilk iki dozda hangi aşıyı yaptırmış olurlarsa olsunlar 3. doz olarak istedikleri aşıyı olabilirler. Bu konuda tercih sizlere aittir. Gönül rahatlığı ile istediğiniz aşıyı 3. doz olarak yaptırabilirsiniz.”

    BIONTECH’TE İKİNCİ DOZ SÜRESİ 4 HAFTAYA İNDİ

    “Elde edilen yeni veriler ışığında BioNTech aşısının ilk dozunu olan vatandaşlarımızın ikinci dozlarını 4 hafta sonra olabilecek şekilde randevu almaları uygun bulunmuştur.”

  • Bursa’da AVM’lerde randevusuz aşılama başladı

    Bursa’da AVM’lerde randevusuz aşılama başladı

    Sağlık Bakanlığı tarafından uygulanmaya başlanan, çalışan işçilerin yoğun olduğu işyerleri dışında, şehirlerin en kalabalık olan mekanlarında birinci sırada gelen AVM’lerde mobil aşılama uygulaması başladı.

    Bursa’da da Kent Meydanı, Korupark ve Suryapı AVM’de koronavirüs aşısı yapılmaya başlandı. Alışveriş yapan vatandaşlar, hoparlörden yapılan anons ile aşı olmaya çağrılıyor. Vatandaşlar hastaneye gitmeden ve randevu almadan AVM’de aşı olabiliyor.

    İl Sağlık Müdürlüğü, Bursa’da 3 AVM’de kurduğu aşı odalarında randevusuz aşı vuruyor. Alışveriş yapmaya gelen vatandaşlara aşılarını AVM’de olabilecekleri yönünde anons yapılıyor. Anonsu duyan vatandaşlar hem alışverişlerini yapıyor, hem de koronavirüs aşılarını oluyor.

    Bursa’da Kentmeydanı, Korupark ve Suryapı AVM’ye giden 18 yaş üstü vatandaşlar randevu almaksızın koronavirüs aşılarını olabiliyor. Bursa’da ayrıca 15 Temmuz Demokrasi Meydanı ve Yıldırım Bayrak Alanında aşılama yapılıyor.

    AVM’lerdeki aşı kliniklerini gezen Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, “Bursa’da aşı çalışması uzun zamandır sürüyor. İlimizdeki bütün sağlık tesislerinde aşılama çalışmalarımız devam ediyor. Artık 18 yaş üzerindeki istisnasız bütün vatandaşlarımızın aşı hakkı var. Biz de bu vesileyle vatandaşa yerinde ulaşabilmek için vatandaşların en çok ziyaret ettiği noktalarda aşı ekiplerimizi oluşturduk. Bursa’da 3 AVM ve 2 meydanda aşılama çalışmalarımız devam ediyor. Aşılama çalışmalarımız sabah 9’da başlayıp akşam 9’a kadar devam ediyor” dedi.

  • Yeni etkinlik oranı açıklandı

    Yeni etkinlik oranı açıklandı

    Türkiye’de önümüzdeki dönemde kullanıma geçecek olan Rusya’nın koronavirüs aşısı Sputnik V’nin yeni etkinlik verileri açıklandı. Birleşik Arap Emirlikleri’nde 81 binden fazla kişi üzerinde yapılan çalışmada aşının koronavirüse karşı yüzde 97,8 oranında koruma sağladığı belirtilirken, ciddi vakaları önlemede yüzde 100 etkili olduğu bildirildi.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından Türkiye’de kullanılacağı açıklanan Rus aşısı Sputnik V aşısının yeni etkinlik verileri açıklandı.

    Rusya Doğrudan Yatırımlar Fonu (RDIF) tarafından geliştirilen aşının Birleşik Arap Emirlikleri’nde kullanımına yönelik verilerinde koronavirüse karşı yüzde 97,8 etkili olduğu belirtilirken, ciddi vakaları önlemede yüzde 100 etkili olduğu bildirildi.

    81 BİNDEN FAZLA KİŞİ İNCELENDİ

    81 binden fazla kişi üzerinden elde edilen aşı verileri ile ilgili Rusya haber ajansı Tass, “Birleşik Arap Emirlikleri Sağlık Bakanlığı, Rusya’nın Sputnik V aşısının kullanımı sonrasındaki verileri paylaştı. İki doz Sputnik V aşısı olan 81 binin üzerinde kişiden elde edilen verilere göre aşıların etkililik oranı yüzde 97.8 olarak kaydedildi” ifadelerine yer verdi.

    TÜRKİYE’DE ÜRETİLECEK

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Türkiye’nin Rusya’dan 6 ay içinde 50 milyon doz Sputnik V aşısı almak için anlaşma imzaladığını, üretimin Türkiye’de yapılacağını ve bu aşının Türkiye’de kullanımı için acil onay verildiğini duyurmuştu.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Haziran ayı sonuna kadar 30 milyon doz Spuntik V aşısının Türkiye’ye teslim edileceğini bildirirken, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ümit Savaşçı, Sputnik V aşısının ilk partisinin Türkiye’ye geldiğini belirtmişti.

    ‘SPUTNİK V 2 HAFTA İÇİNDE TÜRKİYE’DE KULLANIMA GİRECEK’

    “Rus aşısının koruyuculuk oranı çok yüksek, yüzde 97 oranında. ‘Adenovirüs’ dediğimiz ayrı bir mekanizma ile bağışıklık oluşturuyor” diye konuşan Savaşçı, “İncelemeler 10-15 gün sürüyor. Aşı bu hafta geldiği için 2 hafta içinde Sputnik aşısı uygulamaya girmiş olacak” diye konuşmuştu.

     

  • İkinci dozu olduktan sonra hayatını kaybetti

    İkinci dozu olduktan sonra hayatını kaybetti

    Ürdün’de 66 yaşındaki bir kişi, ikinci doz AstraZeneca aşısı uygulanmasının ardından hayatını kaybetti. Sağlık Bakanlığı, yaşlı adamın ölümü ile soruşturma başlatıldığını açıkladı.

    Ürdün Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, 66 yaşındaki bir kişinin ikinci doz AstraZeneca aşısının uygulanmasının ardından hayatını kaybettiğini bildirdi.

    AŞI OLDUKTAN 10 DAKİKA SONRA BAYILDI

    Bakanlık, yaşlı adamın ikinci dozu aldıktan 10 dakika sonra dinlenme alanında bayıldığını ve hastaneye kaldırılmadan önce sağlık personelinin onu hayata döndürmeye çalıştığını açıklarken, yaşlı adamın daha sonra hayatını kaybettiğini belirtti.

    SORUŞTURMA BAŞLATILDI

    Ürdün Sağlık Bakanı Feras Al Hawari, yaşlı adamın ölüm nedeni ile ilgili soruşturma başlatıldığını ifade ederek, yaşlı adamın kronik hastalığı olduğunu ve ilk aşı dozunu 4 Nisan’da önemli bir komplikasyon kaydetmeden aldığını açıkladı.

    Hawari ayrıca, AstraZeneca aşısının kan pıhtılaşması da dahil olmak üzere potansiyel yan etkilerinin genellikle aşıdan hemen sonra değil, aşılamadan en az 5 gün sonra ortaya çıktığını belirtti.

  • Phuket Adası aşı olanlara kapılarını açacak

    Phuket Adası aşı olanlara kapılarını açacak

    Tayland’da hükümet, Phuket Adası’nda koronavirüse karşı aşılanan yurtdışı ziyaretçiler için zorunlu karantina şartının 1 Temmuz’dan itibaren kaldırılmasını onayladı.

    Tayland’ın dünyaca ünlü turistik adası Phuket’te koronavirüse (Covid-19) karşı toplu aşılama programı, turizm gelirlerinin ülke ekonomisindeki payı nedeniyle ülkenin geri kalanından 2 ay önce başlamış, aşılananlara yönelik karantinasız seyahat uygulamasının ise 1 Temmuz’da yürürlüğe gireceği belirtilmişti. Tayland’da hükümet sözcüsü Anucha Burapchaisri, geçtiğimiz salı günü yapılan kabine toplantısında, Covid-19 aşısının her iki dozunu da yaptıran yurtdışı ziyaretçiler için zorunlu karantina şartının 1 Temmuz’dan itibaren kaldırılmasının onaylandığını duyurdu.

    Phuket Sandbox olarak adlandırılan karantinasız seyahat planı kapsamında yurtdışı ziyaretçilerin, Covid-19’a karşı tamamen aşılanmış olmaları ve hükümetin düşük veya orta riskli olarak kabul ettiği ülkelerden gelmeleri koşuluyla karantina şartı olmadan adaya özgürce giriş yapmalarına izin verilecek. Tayland veya Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından onaylanmış aşıları yaptırması gereken yurtdışı ziyaretçilerden, 100 bin dolarlık Covid-19 sağlık sigortası poliçesi ve varıştan sonraki 72 saat içinde yaptırılmış negatif PCR test sonucunu ibraz etmeleri isteniyor.

    Durum kötüye giderse yeniden açılma iptal olabilir

    Tayland hükümeti, Phuket’teki haftalık vaka sayısının 90’ı aşması, 3 ilçede veya 6’dan fazla köyde bulaşma görülmesi veya sağlık tesislerinin kapasitelerinin yüzde 80’i aşması gibi durumlar söz konusu olursa yeniden açılmayı iptal edecek.

    Geçtiğimiz Ekim ayının başlarından bu yana Tayland, turizme bağımlı ekonomisini canlandırmak için Phuket Adası’nı aşılanan yurtdışı ziyaretçilerine açma konusunu görüşüyordu. Phuket Adası, yeniden açılma planlarında pilot program olarak kabul ediliyor.

  • Turkovac’ı geliştiren doktor ilk kez konuştu

    Turkovac’ı geliştiren doktor ilk kez konuştu

    Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nin geliştirdiği aşı adayının adını ‘Turkovac’ olarak duyurdu. Turkovac’ın faz 3 çalışmaları da başladı. Bugüne kadarki 2 aşamayı büyük bir başarıyla geçen Turkovac’ı geliştiren Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, ABD’de üç yıl corona virüs üzerinde çalıştığını belirtirken, “En azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz diye düşündüm” dedi.

    Çin’in Vuhan kentinde Aralık 2019’da ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyaya yayılan Covid-19, Türkiye’de ilk olarak 11 Mart 2020’de tespit edildi.

    Salgınının yıkıcı etkilerini ortadan kaldırılabilmek için Türkiye, en etkin yollardan biri olan yerli aşının üretilmesi için çalışmalarına hızla başladı.

    Hayata geçene 18 yerli aşı çalışması içinde en hızlı ilerleyeni, Erciyes Üniversitesince geliştirilen aşı oldu.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerli Covid-19 aşısıyla Türkiye’de yeni bir dönemin kapılarının aralandığını belirterek aşının adının “TURKOVAC” olduğunu açıkladı.

    Aşıyı, Prof. Dr. Aykut Özdarendeli’nin başında olduğu Erciyes Üniversitesi bünyesindeki Aşı Araştırma ve Geliştirme Merkezi ile İyi Klinik Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde görevli ekip geliştiriyor.

    Hürriyet gazetesinden Musa Kesler’in sorularını yanıtlayan Prof. Dr. Aykut Özdarendeli, “Doktora sonrası ABD’de üç yıl corona virüs üzerinde çalışmıştım. Pandemi çıkınca en azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz diye düşündüm” dedi.

    Özdarendeli’ye sorulan sorular ve cevaplarından öne çıkanlar şöyle;

    İlk aşı çalışmalarınız nasıl başlamıştı?

    -Aşıya çalışmaya ilk doğrulanan corona vakası Türkiye’de çıktıktan hemen sonra başladık. Vaka 11 Mart’ta çıktı. Biz hemen Rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çalış ile bir araya geldik. Aşı konusunu konuştuk. Ben hemen projemi hazırlayıp mart ayı sonunda çalışmalara başladım. Zaten burası 2013 yılında kurulmuş Türkiye’nin ilk aşı merkezidir. Uluslararası standartlarda bir merkez, burada Kırım Kongo çalışmaları da yapıldı.

    Birikmiş bir tecrübe var mıydı?

    -Zaten o çalışmaların oluşturduğu birikimin üzerine inşa ettik çalışmalarımızı. Bir de ilginç bir tesadüf olabilir. Ben doktora sonrası Amerika’da 3 yıl ‘koronavirüs’ üzerine çalıştım. Aşı üzerine değil ama. Ülkeye 2001’de döndüm. 2003’te Kırım Kongo vakaları çıktı. Bu vakalara yönelik çalışmaları başlattık. TÜBİTAK, Sağlık Bakanlığı ve üniversitenin işbirliğinde bir projemiz vardı. 2010’da o konuda aşı çalışmalarına başladık. 2010’dan itibaren bu aşı çalışmalarımız devam ediyordu. Bu çalışmalardaki tecrübenin çok büyük bir olumlu katkısı oldu.

    Pandemi çıkınca neler hissettiniz?

    -Ben 2001’de döndüm Türkiye’ye. Sonrasında SARS ve MERS gördük. Koronavirüsün bu tür salgınlara yol açabileceğini görmüştük. Ama böyle büyük bir pandemi beklemiyorduk. Pandemi çıkınca biraz avantajlı olduğumuzu da düşündük. Kafamdan ‘En azından tanıdık bir virüs, bunu yenebiliriz’ diye geçirdim.

    Aşı çalışmasında ilk başarınız neydi?

    -İlk vaka Türkiye’de çıktığında Rektörümüz Prof.Dr. Mustafa Çalış başkanlığında toplandık ve hemen çalışmalara başladık. İlk olarak virüsü izole ederek aşı çalışmalarımıza başladık. Çok da hızlı yaptık bunu. Mart’ın 25’inde biz virüsü konfirme etmiştik. Nisan ayında genetiğini, DNA dizilimi çıkarttık. Mayıs ayında da fareler üzerinde çalışmaya başladık. Çok hızlı bir şekilde işledi bu süreç. Farelerde bu inaktif aşı adayının koruyucu olduğunu 2020’nin Ağustos ayında gösterdik. Klinik öncesi çalışmaları ekimde raporladık.

    FAZ 2 sonuçlarını aldığınızda ne hissettiniz?

    -Biz burada süreci başından itibaren analitik olarak takip ettiğimiz için böyle iyi sonuçlar bekliyorduk. Faz 3’e geçebilmek için çok ciddi bir prosedür var. Güvenlik, kalite kontrol, üretim gibi konularda… Bunlar ciddi zaman alan süreçler. Bu süreçte sadece Erciyes Üniversitesi değil hem üretici firma hem TÜSEB tarafı çok ciddi emek verdi. Tabii biraz süreç bu anlamda uzadı. Bu insanı geriyor tabi. Fakat benim faz 2’nin iyi sonuçlanacağına dair bir şüphem yoktu. İKUM koordinesinde yürütülen faz 2’ye katılan bütün gönüllülerde antikor oluştu. Antikor miktarı kişiden kişiye fark ediyor. Tam rakam vermeyeyim ama çok iyi bir ortalama yakaladığımızı rahatlıkla söyleyebilirim. Genel ortalama çok iyi.

    Aşı çalışmasında son durum nedir?

    -Çok güçlü bir aşı adayımız var. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi son dönemeçteyiz. Bu zamana kadar aşının güvenli olduğu ortaya konuldu. Artık faz 3’te bu aşının sahadaki etkinliğini, gücünü göreceğiz. Faz 3’ün koordinasyonunu ve sponsorluğunu TÜSEB yapıyor. Yanılmıyorsam 20 bin gönüllü olacak. Yurtdışı ayağı da olabilir. O zaman sayı artabilir.

    Basında veya sosyal medyada ‘yorgun’ fotoğraflarınızı niye görmedik hiç, yorulmadınız mı?

    -Yorulduk tabii. Çalışmaktan değil de stresli bir süreç tabi. Bir baskı var, bir sorumluluk var. Bilim yaparken işin farklı boyutlarını da götürmek zorundasınız. Bizim işimiz projenin sonuçlarını resmi muhataplarıyla paylaşmak. Gerekli açıklamaları Rektörlüğümüz ve Bakanlık zaten yapıyordu. Ayrıca ekibimi de hem basından hem de sosyal medyadan korumak gerekiyordu. Yani motivasyonları bozulmasın diye.

    En çok ne konuda zorlandınız?

    -Zamanla yarışıyoruz. En çok zorlandığımız konu o oldu. Türkiye 1998’den beri aşı üretmiyor. Yığılmış bir tecrübe ve üretim altyapısı yok. İnsanlar ölüyor. Bir an önce bir çözüm bulmak gayretindeyiz. Üzerimizde vicdani bir baskı var. Kendi kendimize büyük bir sorumluluk hissediyoruz. Bu bizi zorladı. Bunu itiraf etmem lazım. Onun dışında zaten bizim laboratuvarımız yoğun çalışan bir ünite…

    Planladığınız takvime uygun olarak ilerleyebildiniz mi?

    -Bu tür konularda net bir tarih vermek doğru değil. Birçok değişken var. Farklı konularla uğraşıyorsunuz. Sapmalar olabiliyor. Ama 7 ay içinde faz 3’e geçildi. Bunu gerçekten önemsemek lazım. Türkiye tarihinde önemli bir çalışma. Pandemiden dolayı esnetilen bazı kurallar var ama normal şartlarda 5-6 yılda gelinebilecek bir aşamayı yaklaşık 1 yılda tamamladık. Bu önemli.

    Mutasyon ve varyantlara karşı etkili olacak mı?

    -İngiliz varyantına karşı bir çalışmamız var. Çalışmalarımızın sonuçlarına göre İngiliz varyantına karşı tamamen etkili.

    Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin çalışmalarını takip ediyor musunuz?

    -Kendileriyle gurur duyuyoruz. Hiç görüşmedim ama çalışmalarını takip ediyorum. Kanser tedavisine yönelik tecrübelerini aşıya aktardılar ve çok hızlı bir başarı yakaladılar.

    Sizce aşı ne kadar önemli?

    -Türkiye’de şu an çok hızlı bir aşılama devam ediyor. Hastalıkla mücadele için çok önemli başarı… Ayrıca bugün Türkiye’de birçok ekip aşı için çalışıyor. Hepsine çok teşekkürler. Çok büyük emek veriyorlar. Aşının stratejik bir ürün olduğunu, Türkiye olarak bazı aşıları mutlaka kendimizin üretmesi gerektiği mesajını aldık diye düşünüyorum. Hiç maliyet hesabı yapmadan kendi aşımızı üretmeliyiz. Ayrıca aşı üzerine çalışan çok genç ekipler var. Bu da bizim için çok büyük bir kazanç.

    25 YILLIK BİRİKİM

    Prof. Dr. Özdarendeli Veterinerlik Fakültesi mezunu. Doktorasını viroloji üzerine yaptı. ABD’de 3 yıl ‘koronavirüs’ çalıştı. Türkiye’de Kırım Kongo vakaları üzerine yoğunlaştı. 2009-2010’da ABD’de çalışmalarını yürüttü. 25 yıldır viroloji üzerine araştırmalar yapıyor.

  • BOSAB’da 1 günde bin kişi aşılandı

    BOSAB’da 1 günde bin kişi aşılandı

    Sağlık Bakanlığı tarafından üretimin devamlılığı ve güvenliği için organize sanayi bölgelerinde mobil ekiplerle yerinde aşı uygulamasına başlandı. Barakfakih Organize Sanayi Bölgesi’nde bin çalışan aşılandı.

    Barakfakih Organize Sanayi Bölgesi’nde (BOSAB) Covid-19 ile mücadele kapsamında aşı uygulaması yapıldı. Aşı kampanyasının hızla yürütülmesinin oldukça önemli olduğunu kaydeden BOSAB Bölge Müdürü Semih İdil “Mobil aşı uygulaması ile önemli ölçüde zaman kazanmış olacağız” dedi.

    BOSAB Bölge Müdürü Semih İdil, sanayinin başkenti Bursa’da üretim sürecinin aksamaması için aşılanmanın büyük önem arz ettiğini belirterek, “Covid-19 ile mücadelede en büyük silahımız aşı uygulaması. Mobil aşı uygulaması sayesinde büyük istihdam kaynağı olan organize sanayi bölgelerimizde sayısı hayli çok olan personelin aşılanması bu sürecin daha da hızlı ilerlemesini sağlıyor. Pandemi sürecinde üretimin aksamaması ve ekonomimize olumsuz yansımalar olmaması için elimizi taşın altına koyduk ve önlemlerimizi alarak çalışmaya devam ettik. Ülke ekonomimiz pandemi sürecinde dünya ekonomisinden pozitif ayrıştıysa, bu üretimimizin duraksamaması sayesinde oldu. Dolayısıyla bu süreçte üretimde görev alan herkese şükran borçluyuz” ifadelerini kullandı.

    Yaklaşık bin kişinin aşılandığını kaydeden İdil, “Kendimizi ve sevdiklerimizi bu hastalıktan korumak için şu anda en güçlü ve güvenilir yöntem aşı olmak. Çalışmalar son dönemde oldukça hızlandı, ülkemiz adına büyük memnuniyet duyuyoruz. Biz de mobil aşı uygulamasıyla BOSAB’da bulunan firmalarımızın çalışanlarını aşı ile buluşturduk. En kısa zamanda normalleşmeye ve özlediğimiz günlere kavuşmayı temenni ediyoruz. Üretimin sağlıkla devam etmesi adına başlatılan uygulamalarda İl Sağlık Müdürlüğü koordinasyonuyla çalışan fedakar sağlık çalışanlarımız olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.

  • “Aşı kısırlık yapıyor” polemiğini bitirecek araştırma

    “Aşı kısırlık yapıyor” polemiğini bitirecek araştırma

    Koronavirüs aşılarının kısırlık yaptığı yönündeki iddialara son noktayı, ABD’deki Miami Üniversitesi Üroloji Bölümü’nden bilim insanlarının yaptığı çalışma koydu. 45 erkeğin dahil edildiği çalışma, mRNA aşısı olanların sperm sayısı ile hareketliliğinde artış olduğunu ortaya çıkardı. Dünyanın en saygın tıp dergilerinden JAMA’da yayınlanan çalışmayı DHA’ya değerlendiren Türk Androloji Derneği Onursal Başkanı Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, aşının değil, virüsün üreme sistemini kötü etkilediğini vurguladı.

    Türkiye’de de yaygın olarak kullanılmaya başlanan mRNA aşılarının erkeklerde kısırlığa yol açtığı yönündeki kaygıları giderecek çalışma Amerika’dan geldi. Miami Üniversitesi Üroloji Bölümü’nden bilim insanları tarafından yürütülen ve sonuçları 17 Haziran’da dünyanın en saygın tıp dergilerinden Amerikan Tıp Cemiyeti’nin yayını JAMA’da yer alan çalışmaya göre mRNA aşısı olan erkeklerin üreme sisteminde herhangi bir problem oluşmadı, tam tersine sperm sayısı ve hareketliliğinde artış gözlendi. Verileri DHA’ya değerlendiren Türk Androloji Derneği Onursal Başkanı ve İstanbul Tıp Fakültesi Üroloji Bölümü’nden Androloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, çalışmanın “aşıların üreme sistemine zarar vermediğinin kanıtı” bakımından önemli olduğunu söyledi.

    “HASTALIK, SPERM SAYISINI YARI YARIYA AZALTIYOR”

    Kovid-19 enfeksiyonunun akciğer gibi erkek üreme sistemini de çok sevdiğini söyleyen Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, “Çünkü ACE2 reseptörleri, testiste de akciğerdeki gibi son derece yoğun ve virüs, bu reseptörlere bağlanarak hücreleri etkiliyor. Bunun sonucu olarak testiste iltihap (inflamasyon) gelişiyor, ‘leydig’ hücrelerinden testosteron salgılanması azalıyor, hormonlarda sorun oluşuyor, immünolojik birtakım hadiseler meydana geliyor. Aynı zamanda ateş yükselmesi de testisleri olumsuz etkiliyor. Kovid hastalarındaki 37.8’in üzerindeki ateş, testis açısından olumsuz etkilere yol açıyor. Buna bağlı olarak genital sistemde yani üreme sisteminde olumsuz birtakım değişiklikler oluyor. Sperm sayısı yüzde 50 oranında düşüyor. Sperm hareketliliği azalıyor. Aynı zamanda spermlerin canlılığında da olumsuz etkilenme oluyor” dedi.

    “GENÇLER DAHA BÜYÜK RİSK ALTINDA”

    Özellikle genç hastaların bu durumdan daha çok etkilendiğini anlatan Prof. Dr. Kadıoğlu, “Çünkü özellikle genç hastalarda ACE 2 reseptörleri, yaşlılara göre daha fazla. Bu nedenle de genç erkeklerin testisleri Kovid-19’dan daha olumsuz etkileniyor. Aynı zamanda hastalığın hafif, orta ve ağır geçilip geçilmediği de son derece önemli. Ağır geçiren hastalarda, bu değişiklikler çok daha fazla. Demek ki gençler ve hastalığı ağır geçirenlerde üreme sisteminin daha fazla etkilenmesi söz konusu” şeklinde konuştu.

    “AŞIDAN SONRA SPERM SAYISI VE HAREKETLİLİĞİ ARTMIŞ”

    JAMA’da yayınlanan çalışmayla aşının erkeklerdeki üreme sisteminde bir olumsuzluğa yol açıp açmadığına bakıldığını anlatan Prof. Dr. Kadıoğlu, şu bilgileri verdi:

    “En prestijli tıp dergilerinden bir tanesidir JAMA. 45 erkekte aşı öncesi (aşıdan 7 gün önce) ve aşı sonrası (70 gün sonrasına kadar) meni analizi, semen parametreleri değerlendirilmiş. Bu değerlendirmeler sonucunda görülüyor ki, sperm hacminde, sayısında, hareketliliğinde, total ileri sperm sayısında artışlar var. Örneğin sperm sayısı santimetreküpte 26 milyondan 30 milyona kadar çıkmış. Sperm hareketliliği ise yüzde 58’den yüzde 65’e yükselmiş. Bu çalışmada çok özel bir grup daha var, 8 kişinin sperm sayısı aslında normalin de altında. Aşıdan sonra görülmüş ki bu hastaların 7’sinde de olumlu yönde değişiklik olmuş. Bu kişilerde santimetreküpteki sperm sayısı 8.3 milyondan, 22 milyona çıkmış. Tabii ki bu henüz ilk ve tek çalışma. Vaka sayısı çok yüksek değil. Bu verilerin diğer merkezler tarafından da konfirme edilmesi, yeniden tekrarlanması, daha geniş hasta gruplarında bakılması gerekiyor.”

    “İSRAİL’DE DE BENZER BİR ÇALIŞMA YÜRÜTÜLÜYOR”

    Prof. Dr. Kadıoğlu, nüfusunun büyük bir çoğunluğu aşılanan İsrail’de de buna benzer bir araştırma yürütüldüğüne işaret ederek şunları söyledi:

    “İsrail’deki çalışmaya da yine 40-45 erkek dahil edilmiş. Bunlar arasında tüp bebek tedavisine giden hastalar da var. Bu hastaların (aşılanmadan önce) 29 tanesinde normal semen parametreleri gözlenmiş, 14 tanesinde ise düşük semen parametreleri var. Normal semen parametrelerinde olan grupta, santimetreküpte sperm sayısı 43 milyondan 47 milyona çıkmış. Sperm sayısı düşük olan hastalarda ise sperm sayısı 4 milyondan 8 milyona çıkmış. Bu çalışma da üreme sisteminde sorun olan erkeklerde bir miktar yükselme tespit edildiğini gösteriyor bize. Ama İsrail’in araştırması henüz bir dergide yayınlanmadı. Şu an halen veri tabanında takip ediliyor. Makale olarak yayınlandıktan sonra çok daha detaylı bilgilere sahip olacağız.”

    “DAHA BÜYÜK ÇAPLI GRUPLARLA UZUN SÜRELİ TAKİP GEREKİYOR”

    Kovid hastalığının üreme sistemi için çok daha riskli olduğunun altını çizen Prof. Dr. Ateş Kadıoğlu, sözlerini şöyle noktaladı:

    “Kovid üreme sistemi için zararlıdır. Aşının herhangi bir zararı yoktur. Hatta bu yararı konusunda da (bu çalışmalar ile) bir umut ışığı belirmiştir. Ama halen ispat edilmeye muhtaç veriler bunlar. Çünkü bu çalışmaların kısıtlılığı, öncelikle vaka sayısı az, kontrol grubu yok. Takip süresi de kısa. Aynı zamanda bizim mevsimsel dediğimiz semen parametrelerindeki zamana bağlı değişkenler dediğimiz durum da bu hastalarda gelişmiş olabilir. O yüzden kontrol grubunun olması gerekiyor, çok daha fazla hasta takip edilmesi gerekiyor, aynı zamanda uzun dönem takip de şart. Semen parametrelerinin de çalışmalarda sayıya göre sınıflandırılması lazım. Yani kötü semen parametresi olanlar, orta derecede iyi olanlar vb şeklinde. Bunların hepsinin de daha yüksek sayıda vakalarla uzun takiplerinin yapılması, kontrol grubu ile karşılaştırmalı çalışmaların yapılması gerekiyor. Buradan ‘aşılar kısırlığa çare’ sonucu da çıkmamalı bu nedenle.”

  • BUTTİM’in aşı kampanyasına yoğun ilgi

    BUTTİM’in aşı kampanyasına yoğun ilgi

    BUTTİM sakinlerine Covid-19 ile mücadele kapsamında Kültür Merkezi’nde aşı uygulaması yapıldı. AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen de aşı çalışmalarına yerinde destek verdi.

    Bursa Uluslararası Tekstil ve Ticaret Merkezi (BUTTİM) ile Osmangazi İlçe Sağlık Müdürlüğü’nün Koronavirüs ile mücadele kapsamında yürüttüğü ortak çalışma sonucu kat maliklerine BioNTech aşısının ilk dozu uygulandı. Aşı kampanyasını yerinde inceleyen AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen, “Aşı hakkı olanların ayağına kadar hizmetin gelmesi vesilesiyle bu örnek davranıştan dolayı başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere, BUTTİM Yönetimi’ni tebrik ediyorum” dedi.

    Bursa’da tekstil ticaretinin sekteye uğramaması için BUTTİM’de aşılanma çalışması yapılmasının önemli bir adım olduğunu söyleyen AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen, “Dünyayı etkisi altında alan Koronavirüs salgınına karşı kentimizde toplu çalışılan merkezlerde aşı yapılması, kent ekonomimize ve dolayısıyla ülkemize büyük avantajlar sağlayacak. Bursa’mızda vatandaşlarımızın aşılarını yaptırmasına bağlı olarak hastanelerimizde bulunan hasta yükü azalacak ve bunun yanında iş gücü kaybı da önlenmiş olacak. Üretimin ve ekonomik kalkınmanın devamı için aşı hakkı olan herkes aşılanmalı. Bu düşünceden hareketle BUTTİM Yönetimi’nin aşıya ve bölgede çalışanlara karşı bu duyarlı davranışını kutluyorum” ifadelerini kullandı.

    Aşı çalışmasının bölgede hızlıca uygulanması için Osmangazi İlçe Sağlık Müdürlüğü ile irtibata geçerek Kültür Merkezi’ni hazırladıklarını belirten BUTTİM Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Toprak da, “Bu zor günlerin en hafif hasarla atlatılması için aşı uygulamaları büyük önem teşkil ediyor. Salgınla mücadele kapsamında bölgemizdeki sakinlerimizin zamanlarını ve ekonomik kazançlarını kaybetmelerini istemediğimiz için sağlık çalışanlarımızın desteğine başvurduk. Hızlıca aşıya kavuşmamızı sağlayan ve bu süreçte her zaman yanımızda olan sağlık çalışanlarımıza minnettarız. Aşı kampanyamıza yoğun talep gösteren BUTTİM’lilere de ayrıca teşekkür ediyorum” dedi.

  • Küba, Covid-19 aşısı Abdala’nın etkinlik oranını açıkladı

    Küba, Covid-19 aşısı Abdala’nın etkinlik oranını açıkladı

    Küba’nın koronavirüs aşısı Abdala için yüzde 92,28 etkinlik oranı açıklandı. Küba, kendi öz imkanlarıyla nüfusunu aşılayan ilk ülke olacak.

    Yeni tip koronavirüs (Covid-19) aşıları için bir süredir çalışmaların yürütüldüğü Küba’da, “Abdala” ismi verilen aşının yüzde 92,28 oranında etkinlik gösterdiği belirtildi.

    Küba Genetik Mühendisliği ve Biyoteknoloji Merkezinin (CIGB) Twitter paylaşımında, üretilen anti Kovid-19 dozunun etkinliğinin yüzde 92,28 olduğu belirtilerek, “Küba’nın bugün 5 aşı adayı var, yüzde 62 etkinlik ile Soberana 02 ve yüzde 92,28 etkinlik oranıyla Abdala’dır, bunlar zaten aşı olarak kabul ediliyor. Küba, kendi öz imkanlarıyla nüfusunu aşılayan ilk ülke olacak.” ifadesi kullanıldı.

    Küba Devlet Başkanı Miguel Díaz-Canel de Twitter’dan aşı haberlerini paylaşmaktan büyük mutluluk duyduklarını dile getirerek, “Soberana 02 ve Abdala aşılarının başarılı çıkan sonuçlarının sevinciyle size bu haberleri veriyorum. Abdala’nın etkinliği gurur duyulacak bir olay. Tüm engellere rağmen bilim adamlarımız bize çok etkili 2 aşı verdiler” dedi.

    Küba, 19 Mart’ta çalışmaları devam etmekte olan aşılardan birinin insan denemeleri için onaylandığı ve 19 ila 80 yaşları arasında yaklaşık 48 bin kişi üzerinde deneneceğini açıklamıştı.