Etiket: aşı

  • 40 yaş üstü avukatlara aşı önceliği

    40 yaş üstü avukatlara aşı önceliği

    Türkiye Barolar Birliği (TBB), 40 yaş üstü avukatlara koronavirüs aşı önceliği getirildiğini açıkladı.

    TBB, Twitter hesabından yaptığı açıklamada koronavirüs aşılama programında 40 yaş üzeri avukatlar için öncelik getirildiğini belirtti. Meslektaşlarına aşı randevusu için başvurmaları tavsiyesinde bulunulan TBB açıklamasında, “Değerli meslektaşlarımız; avukatlar, 40 yaş ve üzeri olmak üzere öncelikli aşı programına tanımlanmıştır. Randevular hemen alınabilir. 40 yaş altı, süreç içerisinde tanımlanacaktır. Destekleri için Sayın Adalet ve Sağlık Bakanlarımıza teşekkür ederiz” ifadelerine yer verildi.

  • Bebekler için aşı açıklaması

    Bebekler için aşı açıklaması

    Dünyada onaylanan ilk Covid-19 aşısını geliştiren Türk bilim insanı Prof. Dr. Uğur Şahin, Alman Der Spiegel’e 16 yaşından küçük çocukların aşı durumu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Şahin, “5-12 yaş arası çocuklar için Temmuz ayında ilk sonuçlar gelecek” derken, altı aylık bebekler için geliştirilen Covid-19 aşısını test eden denemelerin sonuçlarının Eylül ayına kadar gelmesini beklediğini söyledi.

    ABD’li Pfizer ile birlikte dünya çapında onaylanan ilk Covid-19 aşısını geliştiren BioNTech’in CEO’su Prof. Dr. Uğur Şahin Almanya’da yayın yapan Der Spiegel’e açıklamalarda bulundu.

    Uğur Şahin, Der Spiegel’e yaptığı açıklamada, “5-12 yaş arası çocuklar için denenen Covid-19 aşısının Temmuz ayında ilk sonuçlar gelecek. Eylül ayında da altı aylığa kadar olan bebekler ile ilgili denemelerin sonucunu bekliyoruz” dedi.

    BioNTech CEO’su Şahin, “Her şey yolunda giderse, verilerin değerlendirilmesiyle, farklı ülkelerdeki ilgili yaş grubundaki tüm çocuklar için aşı onayına başvurabileceğiz” dedi.

    ’12 YAŞ ÜSTÜ İÇİN SON AŞAMADAYIZ’

    Şahin, Spiegel’e yaptığı açıklamada, 12 yaş ve üstü çocuklar için Avrupa ilaç düzenleyicilerine başvurmadan önceki son aşamada olduklarını bildirirken BioNTech’in Mart ayı sonunda yayınlanan denemelerinde, Covid-19 aşısının güvenli ve etkili olduğunu, çocukların güçlü antikor yanıtları ürettiğini yineledi.

    BioNTech, bu ay ABD düzenleyicilerinden 12 ila 15 yaş arasındaki çocuklar için aşılarının acil olarak kullanımını onaylamalarını istemişti.

    ‘3’üNCÜ DOZ AŞIYA İHTİYAÇ VAR’

    Uğur Şahin geçtiğimiz gün basın mensuplarına yaptığı açıklamada, üçüncü doz aşıya ihtiyaç olduğunu belirtmişti.

    Aşının korumasının zamanla azaldığını, ilk 6 aylık verilere göre aşının 6 ayda etkisinin yüzde 95’den yüzde 91’e düştüğü bilgisini paylaşan Şahin, “8 ay sonra aşı korumasına neden olan antikorların önemli ölçüde düştüğünü görüyoruz. Aşı korumasını yeniden yaklaşık yüzde 100’e geri getirmek için üçüncü doz aşı olmaya ihtiyaç var. Bu üçüncü doz 9 ay sonra veya en geç 12 ay sonra yapılması korumanın yukarıya çıkarılmasına yardımcı olur. Buna da ‘booster’ aşı deniyor. Daha sonra her yıl veya her 18 ayda bir aşı olmaya ihtiyaç duyulacağını varsayıyorum” değerlendirmesinde bulunmuştu.

  • Almanya Rusya’dan aşı alacak

    Almanya Rusya’dan aşı alacak

    Almanya, AB’nin ilaç düzenleyicisi Avrupa İlaç Ajansı (EMA) onayladığı takdirde yaz aylarında Rusya’nın Covid-19’a karşı geliştirilen Sputnik V aşısından toplam 30 milyon doz satın alacağını duyurdu.

    Saksonya eyaletinin başbakanı Michael Kretschmer, Rusya’nın başkenti Moskova’da yaptığı açıklamada, EMA’nın yeşil ışık yakması halinde Almanya’nın Haziran, Temmuz ve Ağustos aylarında Rusya’dan toplamda 30 milyon doz Sputnik V aşısı almak istediğini ifade etti.

    Bununla birlikte Sağlık Bakanı Jens Spahn, bu ayın başlarında Almanya’nın Rusya ile Sputnik V’in satın alma anlaşması için pazarlık yaptığını söylemişti. Spahn, Alman Birinci Televizyon Kanalı ARD’nin bünyesindeki WDR5 radyosunun “Morgenecho” programında yaptığı açıklamada, “Sputnik V” aşısının tedariği için öncelikli konunun Avrupa Birliği (AB) tarafından onaylanması olduğunu ifade etmişti.

    Bavyera Eyalet Başbakanı Markus Söder de “Sputnik V” aşısının onay alması durumunda eyalet olarak 2,5 milyon doz aşı alımı için ön sözleşme imzalayacağını açıklamıştı.

    ALMANLAR SPUTNİK V’YE GÜVENİYOR

    Öte yandan, geçtiğimiz günlerde uluslararası basında, Alman vatandaşlarının ülkedeki ağır işleyen bürokrasi ve dozlardaki yetersizlik nedeniyle Sputnik V aşısını olmak için Rusya’nın başkenti Moskova’ya düzenlenen turlara katıldığı belirtildi. Rus aşısına güvendiğini belirtilen Almanlar, turun maliyetinin iki doz için yaklaşık 1300 euro (yaklaşık 12 bin 720 lira) olduğunu açıklamıştı.

    NÜFUSUNUN YALNIZCA YÜZDE 6,8’İNİN TAMAMEN AŞILADI

    Almanya, gelişmiş bir ülke olmasına rağmen aşılama konusunda dünyada pek çok ülkenin gerisinde bulunuyor. Our Wordin Data’nın verilerine göre, ülkede 20 Nisan tarihi itibariyle nüfusun yalnızca yüzde 6,8’i tam doz aşı oldu.

     

  • Türkiye’de aşı yaptırmama oranı yüzde 30

    Türkiye’de aşı yaptırmama oranı yüzde 30

    TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu üyesi ve AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, mutant virüsle vaka sayılarının hızla arttığına ve tüm dünyada üçüncü pik yaşandığına dikkat çekerek, “Salgının yayılımın hızını önlemek, kurallara titizlikle uyarak mümkün olacaktır” dedi.

    Koronavirüs ile mücadelede en etkili silahın aşı olduğunu belirten Milletvekili Mustafa Esgin, Türkiye’nin aşılama sürecinde dünyanın ilk altı ülkesi arasında yer aldığını söyledi. Aşı olanların hastalığa yakalanma, yakalansa bile hastaneye veya yoğun bakıma yatma oranlarını azalttığını belirten Esgin, “Buna rağmen aşılama grupları içerisinde ne yazık ki yüzde 30’lara varan aşı yaptırmama oranını mutlaka azaltmalıyız ve aşımızı yaptırma bilincini ortaya koymalıyız” dedi.

    TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyesi ve AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, şunları söyledi:

    “Koronavirüs salgını tüm dünyada ne yazık ki düşünülenden daha uzun bir süredir etkisini sürdürmektedir. Mutant virüs, üçüncü pik olarak nitelendirebileceğimiz dünyada yeni vaka artışlarının nedeni olarak ortaya çıkmıştır. Devlet millet el ele savaşarak salgına karşı mücadelemizi başarıya ulaştırabileceğimiz ortadadır. Salgına karşı en etkili silahımız aşılamada, tüm dünyada tedarik sorunları yaşanırken, Türkiye dünyanın ilk altı ülkesi arasında yer almaktadır. Yaş ve risk gruplarına göre şeffaf ve adil bir aşılama sürecini hem de vatandaşımıza aşı seçeneği sunmak suretiyle sürdürmekteyiz. Şimdi tam burada; iki noktaya temas etmek istiyorum: Birincisi aşılama grupları içerisinde ne yazık ki yüzde 30’lara varan aşı yaptırmama oranını mutlaka azaltmalıyız ve aşımızı yaptırma bilincini ortaya koymalıyız. Çünkü aşı olanların hastalığa yakalanma, hastalığa yakalansa bile hastaneye ve yoğun bakıma yatma oranlarını çok azalttığı bilinmektedir. İkincisi vaka artış oranlarının yeni bir zirve yaptığı bu dönemde, önlemlere her zamankinden daha fazla dikkat etmeliyiz. Sağlığımızı tehdit eden Koronavirüs salgınının yayılım hızını önlemek, kurallara titizlikle uyarak mümkün olacaktır. İçişleri Bakanlığımızca yayınlanan Kısmi Kapanma tedbirlerine uyarak yeni normalleşme sürecini başlatmak hepimizin elinde. Hepimiz çok bunaldık ama başka çaremiz yok. Her can bizim canımız. Birlikte başaracağız.”

  • Türkiye, Libya’ya aşı gönderiyor

    Türkiye, Libya’ya aşı gönderiyor

    Libya’ya gönderilecek 150 bin doz aşıyı taşıyacak Türk Hava Kuvvetleri’ne ait uçağın bugün yola çıkacağı bildirildi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Libya’ya gönderileceğini açıkladığı aşılar yola çıkıyor.

    Konuyla ilgili Milli Savunma Bakanlığı’ndan bir açıklama geldi.

    Açıklamada, Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Libya’ya gönderilecek olan 150 bin doz #COVID19 aşısı için Ankara Etimesgut Havaalanı’nda hazırlıklarımız sürüyor. Libyalı kardeşlerimize ulaştırılacak olan aşılar, bugün Hava Kuvvetlerimize ait uçakla yola çıkacak” denildi.

    Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Libya’ya gönderilecek olan 150 bin doz #COVID19 aşısı için Ankara Etimesgut Havaalanı’nda hazırlıklarımız sürüyor. Libyalı kardeşlerimize ulaştırılacak olan aşılar, bugün Hava Kuvvetlerimize ait uçakla yola çıkacak.

  • Aşı israfına yedek liste önerisi

    Aşı israfına yedek liste önerisi

    Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhan, aşı randevusuna gidilmemesi sonucu ortaya çıkacak aşı israfı riskine karşı yedek liste önerisinde bulundu. İlhan, “Diyelim ki 60 kişi randevu aldı, gün sonuna geldiğimizde 58 kişi geldi. Bunun için yedek aşı listesi oluşturulabilir” dedi.

    Alınan randevulara gidilmemesi sonucu aşıların israf olduğu açıklamasına, Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, ‘yedek liste’ önerisi geldi.

    BioNTech aşısında randevu aldığı halde yaptırmayanlar nedeniyle aşının çöpe gitme ihtimali endişe yarattı. Sağlık Bakanlığı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, BioNTech aşısı ile ilgili son dönem israf olduğuna dair bazı bilgiler ortaya çıktığını hatırlatarak, “Bir şişeden 6 doz kadar aşı çıkıyor. Bu 6 dozun planlaması yapılırken 6 kişi gelecek şekilde planlama yapılıyor. Diyelim ki 60 kişi randevu aldı, gün sonuna geldiğimizde 58 kişi geldi. O zaman o 2 doz için biraz sıkıntı karşımıza çıkabiliyor” dedi.

    ‘YEDEK LİSTE YAPILABİLİR’

    Prof. Dr. İlhan, olası israfın önüne geçebilmek için yedek listeler oluşturulabileceği önerisinde bulunarak, “Aşı olmak isteyen gönüllüler varsa öncelikli risk grubunda olanlardan, ya da hangi yaş grubundaysa oradan, yakındaki kişiler çağrılabilir, böylece olası israf da engellenebilir” dedi.

    İlhan, bu durumunda sanıldığı ya da söylendiği kadar çok fazla olmadığını belirterek sözlerine şunları ekledi:

    ”6’lı 6’lı randevu veriliyor belli bir saate, o geldikten sonra da kişilerin aşısı yapılıyor. BioNTech aşısı Sağlık Bakanlığı’nın hastanelerinde yapılıyor. Sağlık Bakanlığı’nın hastanelerine zaten talep çok fazla olduğu için diyelim ki saat 09.30’a vatandaşlarımız randevu aldı, 6 kişiye randevu veriliyor, 3 odada olacaksa da değişen bir şey söz konusu değil, aşı açıldıktan sonra öbür vatandaş da oraya geliyor, diğeri de oraya geliyor ve aşılama süresi tamamlanıyor” diye konuştu.

    ‘RANDEVU TARİHİNE RİAYET ETMELERİ GEREKİR’

    Prof. Dr. İlhan, vatandaşlara aşı randevularına uyma çağrısında bulunarak, “Gün sonunda örneğin randevu alınıp gelinmezse 6 kişiye erişmek bazen zor olabiliyor akşam saatlerinde, bu nedenle belki 1 ya da 2 dozda israf durumu söz konusu olabilir. Bunun için de vatandaşlarımızın randevu aldıkları tarihe riayet etmeleri, hem başkalarının haklarını yememeleri hem de kendi aşılarını zamanında olmaları doğru bir yaklaşım olacaktır. Yedek liste ile bunun önüne geçmek mümkün” ifadesini kullandı.

  • Moderna yeni etki oranını açıkladı

    Moderna yeni etki oranını açıkladı

    Moderna, elde edilen yeni verilerin Covid aşısının ikinci dozdan altı ay sonra virüse karşı yüzde 90’dan fazla etkili olduğunu gösterdiğini söyledi. Yapılan açıklamada aşının ikinci dozundan altı ay sonrasına kadar ciddi hastalıklara karşı yüzde 95’ten fazla etkili olduğu belirtildi.

    ABD’li ilaç şirketi Moderna, Covid-19 aşısı ile ilgili elde edilen yeni verileri açıkladı. Yapılan açıklamada, Covid-19 aşısının virüse karşı korumada yüzde 90’dan fazla etkili olduğu ve aşının ikinci dozundan altı ay sonrasına kadar ciddi hastalıklara karşı yüzde 95’in üzerinde etkili olduğu belirtildi.

    Elde edilen yeni verilerin 9 Nisan’a kadar gerçekleşen 100’ü ağır olmak üzere 900’den fazla Covid-19 vakası incelenerek elde edildiğini belirten Moderna, elde edilen verilen ön sonuçlar olduğunu, yıl boyunca asemptomatik enfeksiyona karşı etkililik ve antikorların kalıcılığına ilişkin güncellenmiş verileri paylaşacağını söyledi.

    Moderna elde ettiği yeni verileri, New England Journal of Medicine’de yayınlanan bir çalışmanın, Moderna aşısının neden olduğu antikorların ikinci dozdan altı ay sonra hala mevcut olduğunu gösterdikten sonra açıkladığı bildirildi.

    TAM ONAYA BİR ADIM DAHA YAKLAŞTI

    Açıklanan yeni veriler Moderna’yı Covid-19 aşısı için ABD ilaç dairesinden tam onay almaya bir adım daha yaklaştırdı.

    Halihazırda iki aylık olarak acil kullanım izni bulunan aşının tam onay alması için daha titiz bir inceleme sürecinden geçeceği belirtilirken onay alınması halinde Moderna, aşılarını doğrudan tüketicilere ve özel şirketlere satmaya başlayabileceği belirtildi.

    Tam onay aldıktan sonra Moderna, çekimleri doğrudan tüketicilere pazarlamaya ve bunları ABD’deki bireylere ve özel şirketlere satmaya başlayabilir.

    17 YAŞ VE ALTI İÇİN ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR

    Moderna aşısı 18 yaş üzeri kişiler için uygulanırken şirket 17 yaş ve altı için çalışmalarını sürdürüyor.

    BioNTech – Pfizer da geçtiğimiz günlerde aşı verilerini güncelleyerek Kasım ayında 44 bin kişi üzerinde yapılan çalışmaya göre aşının etkinlik oranı yüzde 91,3 olarak açıklamıştı. Yapılan açıklamada ayrıca, aşının Covid-19’a karşı en az altı ay koruma sağladığı belirtilmişti. Aşının etkinlik oranı daha önce yüzde 95,3 olarak açıklanmıştı.

  • 425 bin eğitimciye aşı hakkı

    425 bin eğitimciye aşı hakkı

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, ilkokul ve okul öncesi kurumlarda çalışan öğretmenlerin ve okul çalışanlarının aşı randevusu alabileceğini duyurdu. Selçuk, “Şu ana kadar 425 bin 430 çalışma arkadaşımız aşı randevusuna dahil edilmiştir” ifadelerini kullandı.

    Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, öğretmenler ve okul çalışanları için öncelikli aşılamanın devam ettiğini sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı bir açıklamayla duyurdu.

    Bakan Selçuk paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

    İlkokul ve okul öncesi kurumlarımızda bulunan öğretmenlerimiz, psikolojik danışmanlarımız, okul yöneticilerimiz ve okul çalışanlarımız sistem tanımlamalarıyla birlikte aşı için randevu alabilirler. Şu ana kadar 425.430 çalışma arkadaşımız aşı randevusuna dahil edilmiştir. Sağlık Bakanlığı, aşı tedarik süreciyle bağlantılı olarak tüm öğretmenlerimiz, psikolojik danışmanlarımız, okul yöneticilerimiz ve okul çalışanlarımız için planlama yapmaktadır.

  • Randevulara gidilmeyince aşılar ziyan oldu

    Randevulara gidilmeyince aşılar ziyan oldu

    İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tufan Tükek,  Biontech aşısı için randevu alanların aşı olmaya gitmemesi sonucu o dozların ziyan olduğunu söyledi. Prof. Dr. Tükek, salgında gelinen son durumla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

    “40-60 YAŞ AŞILANIRSA HAZİRAN’DAN SONRAKİ DALGALARDA RAHAT EDERİZ”

    Pandeminin üçüncü pikinde aşının ne kadar önemli olduğunun görüldüğünü söyleyen Tükek, “Aşı gerçekten umut vaat eden bir durumda. 65 yaş üstü kesim bir miktar daha az yatmaya başladı hastanelere. Ölüm oranları da düştü. Ölüm sayısı az değil tabii ama bu yaştakilerin oranı çok daha azaldı. Demek ki 40-60 yaş arasını da aslında aşılamış olsak, ki haziran gibi onun da tamamlanmasının planlandığı söyleniyor, o zaman hazirandan sonraki süreçte çok daha rahat bir dönem geçireceğiz gibi gözüküyor. İngiltere zaten bunun örneğini verdi. Tek doz aşılamayla bile şu anda vaka sayıları oldukça azaldı. Aşılamadan önce İngiltere’deki vaka sayıları Türkiye’den daha kötü durumdaydı. Tek doz aşılama bile vaka sayılarını oldukça azalttı. Türkiye de eğer haziran gibi 40-60 yaş arasını bitirebilirse hazirandan sonraki olası salgınlarda bizim de çok daha rahat edebileceğimizi söyleyebilirim” dedi.

    “AŞI RANDEVUSUNA GİTMEYEN AŞIYI ZİYAN EDİYOR”

    Salgınla mücadelede bütün stratejinin aşı üzerine kurulması gerektiğini de vurgulayan Prof. Dr. Tufan Tükek, özellikle Biontech aşısı için randevu alıp gelmeyenler nedeniyle aşıların ziyan olduğunu söyledi . Tükek, “Toplumda aşılamayı desteklemeyen bazı kitlelerin olduğunu görüyoruz. Bunların da ikna edilmesi gerekiyor. Çünkü gerçekten aşı bu salgını durdurmak için elimizdeki en önemli silahlardan birisi. Özellikle Biontech aşısı, sınırlı sayıda var. Ama randevusuna gelmeyenler olduğu zaman o kişinin aşısı çöpe gidiyor. Çünkü bu aşının saklama koşulları nedeniyle aşı eritildikten sonra tekrar dondurmanız mümkün değil. Mutlaka o anda kullanılması gerekiyor. Kullanılmadığı takdirde boşa gidiyor. Vatandaşlardan ricamız, bu aşılar çok kıymetli, boşa gitmemesi için aşı randevusunu aldığınız zaman mutlaka randevunuza gidin ve aşınızı yaptırın. Çünkü bir flakon 6 kişilik ve dondurulmuş vaziyette. Eritiyorsunuz, uygulamaya başlıyorsunuz. Diyelim ki, o flakondan 4 kişiye aşı yaptınız, geri kalan 2 kişi randevusuna gelmedi. O aşı dozları tekrar kullanılamıyor ve çöpe gidiyor. Dolayısıyla 2 kişinin aşısı boşa gitmiş oluyor. Gerçekten yazık, büyük israf. Bu durumda, başka kişilerin de hakkı yenmiş oluyor. Şu dönem aşıya erişme imkanı bulamayan kişilerin de hakkı yenmiş oluyor” diye konuştu.

    “TOPLU TAŞIMADAKİ KALABALIK SORUNU VAR”

    Prof. Dr. Tükek, büyük şehirlerde filyasyonun uzun vadede çok başarılı olamamasının en önemli nedenlerinden birinin kalabalık toplu taşıma ortamları olduğuna dikkat çekerek, kademeli mesai ile bunun bir nebze çözülebileceğini ancak şu anki vaka sayıları ile artık bunun için de geç kalındığını söyledi. Prof. Dr. Tükek, “İstanbul büyük bir megaşehir. Büyükşehirlerde salgınla mücadelede sadece filyasyon ile başarılı olamayabilirsiniz. Çünkü filyasyon dediğiniz şey, hasta olan kişilerin tespit edilip temaslılarının yakalanması, o kişilerin de başkalarıyla temasının engellenmesi. Ama özellikle toplu taşımadaki kalabalık sorunu varken, bunu sağlamanız çok mümkün değil. Çünkü siz, temaslıyı bulana kadar o kişiler çok kalabalık ortamlarda yolculuk yapmak zorunda kaldığı için, bu süre içerisinde çok rahat bir şekilde hastalığı başkalarına bulaştırabilir” ifadesini kullandı.

    “KALABALIKLAR ÖNLENEBİLİRSE KONTROL ALTINA ALINABİLİR”

    Salgında artışın ancak kalabalıklar önlenebilirse kontrol altına alınabileceğine işaret eden Prof. Dr. Tükek, “İETT’nin bu konuda önerileri oldu. İl Pandemi Kurullları’nda brifingler verdiler. Sefer sayılarının arttırılması gündeme geldi ama seferlerin bu şekilde çok sağlıklı yürümeyeceği söylendi. Koltuk sayısının azaltılması o dönem için uygundu ama ona da devam edilemedi. Kademeli mesai kavramı gündeme gelmişti, özellikle İstanbul’da kademeli mesai ile özel sektör ya da kamu dairelerinde çalışanların mesaileri bir saat geri çekilip belki İETT otobüsleri ve ulaşıma bir miktar daha nefes aldırılması planlandı. Ama şu an uygulanmıyor. Bu kadar yüksek sayıdaki kalabalıkların olduğu durumlarda, kısmi kısıtlamalar ya da tam kısıtlamalardan başka çare yok gibi görünüyor” diye konuştu.

    “BÜYÜKŞEHİRLERDE KISITLAMA ŞART”

    Vaka sayılarının 60 binli rakamlara dayandığı bugünlerde artık kademeli mesainin de çözüm olamayacağına işaret eden Prof. Dr. Tükek, “Bu kalabalıkların önlenmesi adına kesin bir çözüm bulunması gerekiyor. Şehir bazlı planlama aslında çok umut vadeden bir planlamaydı. Küçük şehirlerde, özellikle mahallelerde, semtlerde lokal kısıtlamalar yapılarak çok iyi takip etmek mümkündü krizi. Ama çok geçişli büyük şehirlerde bunu yapmak çok mümkün değil. Dolayısıyla o şehrin komple kapatılması artık söz konusu. Hele böyle 60 binli rakamlarda, iyice kırmızıya çalan renk değişikliği olan ve sürekli de artacağını düşündüğümüz bir tablo ile karşı karşıya isek, artık yapacak başka bir şey olmadığını söyleyebiliriz” şeklinde konuştu.

    “MÜCADELEDE EN BÜYÜK GÜCÜMÜZ AŞI”

    Bu arada İstanbul Valisi Ali Yerlikaya dün sosyal medya hesabı üzerinden İstanbul’da aşılanma oranlarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.

    İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, “İstanbul’umuzda toplam 2.814.919 olmak üzere, 1. doz 1.661.010, 2. doz 1.153.909 aşı yapıldı. 65 yaş ve üstü büyüklerimizin aşı olma oranı yüzde 81,2’ye ulaştı. 15 gün gibi kısa bir sürede 60-64 yaş grubundaki vatandaşlarımızın yüzde 46,4’üne aşı yapıldı. Mücadelede en büyük gücümüz aşı” açıklamasında bulundu. Sağlık Bakanlığı’nın internet sitesin alınan bilgiye göre ise Türkiye’de yapılan toplam aşı sayısı 18 milyon 499 bine ulaştı.

  • Hangi aşı tercih edilmeli? Uzmanlardan açıklama

    Hangi aşı tercih edilmeli? Uzmanlardan açıklama

    Sağlık  Bakanlığı Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Covid-19 aşısı tercihinde önemli kriter olmadığını söyledi. İlhan, “Tamamen vatandaşların isteğine bağlı. Her iki aşı için de en çok görülen yan etkiler; aşı yapılan yerde kızarma, ağrı, sistemik yan etkiler açısından baktığımızda ise en çok alerjik reaksiyon her iki aşı sonrasında görülebiliyor” dedi.

    Çinli Sinovac şirketinin aşısı Coronavac’ın ardından Alman- ABD ortaklığında geliştirilen Biontech aşısının da gelmesiyle aşı randevusu alanlara seçenek sunulmaya başlandı. Bu durum, aşı yaptıracaklarda, tercih konusunda soru işaretlerine neden oldu. Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, her iki aşıda da koruyuculuk oranının yüzde 80’den fazla olduğunu belirterek, “Bilinmeli ki her ikisinin de etkinliği yüksek, yan etkileri de birbirine çok benzer. Sinovac’ın Türkiye’de yapılan çalışmasına göre yüzde 83, Biontech’in yurt dışında yapılan çalışmasına göre yüzde 90’lar civarında koruduğu söz konusu. Aşı olmak, bulaşı engellemiyor; kişi hasta olursa ağır hastalık geçirmesini engelliyor. Vatandaşların yapması gereken, aşılama sırası kendisine geldiğinde hangi aşı varsa sistemde o aşılardan birini tercih etmek. Tercihte önemli bir kriter yok, tamamen vatandaşların isteğine bağlı. Bakanlığın web sayfasında da yayımlanmış, topluma yönelik ‘şu kişiler bu aşıyı olsun’, ‘bu kişiler şu aşıyı olsun’ diye bir şey söz konusu değil. Her iki aşı için de en çok görülen yan etkiler; aşı yapılan yerde kızarma, ağrı, sistemik yan etkiler açısından baktığımızda ise en çok alerjik reaksiyon her iki aşı sonrasında görülebiliyor” diye konuştu.

    PROF. DR. CEYHAN: AŞILAR GÜVENİLİR, CİDDİ YAN ETKİ YOK

    Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan da insanlara aşı tercih hakkı verilmesinin güzel olduğunu; ancak karışıklığa da yol açabileceğini söyledi. Ceyhan, “Seçme hakkının olumlu sonuç vermesi için insanların aşılar hakkında, salgın hakkında belli bir bilgi birikiminin olması lazım. ‘Aşılar arasında şu fark vardır, bu fark vardır’ şeklindeki verilere bakmak lazım. Aslında ‘etkinlik’ diye baktığımız zaman iki aşıyı kıyaslamak son derece zor. Böyle bir kıyaslama yapmak için aynı toplumda, aynı anda ve aynı şartlarda iki aşıyı farklı gruplara yapıp karşılaştırmak lazım. Böyle bir çalışma yapılmadı. Yan etki açısından baktığınızda inaktif aşının vücutta çoğalmayan bir aşı olduğu için daha az yan etki olmasını bekleriz. Şu an kullanımda olan aşılar güvenilir, ciddi yan etkisi yok. Bu bilgileri kullanarak insanlar karar verecekler” dedi.

    ‘YANLIŞ ÖNERİLER VAR’

    Prof. Dr. Ceyhan, aşı tercihi konusunda hekimlerden kaynaklanan yanlış önerilerin olduğuna dikkat çekerek, “Hekimlerden kaynaklanan bazı yanlış öneriler var. Farklı gruplara farklı aşı uygulanması, ‘şu yaş grubundaysan şunu yaptır,’ ‘şu hastalığın varsa bunu yaptır’ diye böyle bir şey kesinlikle yok. Biz Biontech gelene kadar herkese Sinovac yaptık. Dolayısıyla farklı gruplarda farklı aşıların tercih edilmesi, diye bir olay yok. Aşıyı yaptırabiliyorsa eğer Biontech de olabilir Sinovac da olabilir” diye konuştu.

    ‘ALERJİ KONUSU YANLIŞ ANLAŞILIYOR’

    Prof. Dr. Ceyhan, aşılara karşı alerji konusunun da yanlış anlaşıldığına vurgu yaparak, “Kişilerin herhangi bir yaşam döneminde herhangi bir gıda maddesi ya da ilaca karşı alerjisini hesaba katarsanız toplumun zaten 3’te 1’inde bu alerji hikayesi vardır. Burada kastedilen o değil. Burada kastedilen milyonda bir görülen ve insanı şoka sokan eğer alerji varsa gerçekten şoka sokan bir olay varsa yapılmaz. Bu da insanın çoğu zaman farkında olduğu bir şey değildir. Aşının içerisinde bulunan herhangi bir maddeye karşı anafilaksi gelişmiş olması, insanların çoğunun hikayesinde yoktur, ilk defa orada öğrenilir. Böyle bir şüphesi varsa insanların sağlık merkezlerinde ilk 30 dakikayı geçirmeliler; çünkü yüzde 90’ından fazlası ilk 30 dakikada çıkar bunların” dedi.