Etiket: AT

  • Yılkı atlarını kekle besledi

    Yılkı atlarını kekle besledi

    Aracıyla seyir halinde olan Gökhan Bilen, Bolu’da yılkı atlarının bulunduğu bölge olarak bilinen At Yaylası mevkiinde yılkı atlarıyla karşılaştı. Bilen, bölgede atları görünce aracını yol kenarına park etti. Yılkı atlarını seslenerek yanına çağıran Gökhan Bilen, yanındaki keklerle atları besledi.

    Yılkı atları ise kekleri alabilmek için kafalarını otomobilin içerisine kadar soktu. Atların kekle beslendiği anlar ise saniye saniye cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

  • Yüzlerce yılkı atı doğaseverler tarafından görüntülendi

    Yüzlerce yılkı atı doğaseverler tarafından görüntülendi

    Her hafta farklı bir noktaya gezi düzenleyen SANDOS üyeleri, Sandıklı Kumalar dağı gezisinde sürüler halinde gezen ve otlayan yılkı atlarına rastladı. Yılkı atlarının son yıllarda arttığına dikkat çeken Sandıklı Dağcılık ve Doğa Sporları Grup Lideri Asım Yıldız, atların doğaya ayrı bir güzellik kattığını belirtti. Yıldız; “Bu haftaki yürüyüşümüz sırasında 3 ayrı grup halinde, yanlarında yeni yavru tayların bulunduğu yılkı atlarını yakından görebilmenin mutluluğunu yaşadık. Son yıllarda hızla artan popülasyonu ile yılkı atları doğaseverleri kendisine çekmeyi başarıyor. Doğa canlılarla güzel, zaman zaman tarım arazilerine inen yılkı atları, tarım arazilerindeki ürünleri yiyerek değil, çiğneyerek zarar veriyor. Bölgemizde bilinçli olan tarla sahipleri de atlara zarar vermeden tekrar dağlara kovalayarak tarım arazilerinden uzaklaştırıyor” dedi.

  • Bursa’da anayola çıkan at tehlike saçtı

    Bursa’da anayola çıkan at tehlike saçtı

    Merkez Yıldırım ilçesine bağlı Hacivat mevkii Bursa-Ankara yolunda başıboş at orta şeride geçip ilerlemeye başladı.

     

    Trafikte sürücülere zor anlar yaşatan at, bir süre sonra koşarak dakikalarca ilerledi. O anları şaşkınlıkla izleyen bazı vatandaşlar, cep telefonuna sarıldı.

  • Ata binmenin heyecanını yaşadılar

    Ata binmenin heyecanını yaşadılar

    Körfez Belediyesi Özel Sporcular Grubu sosyal duygusal gelişimleri için Kandıra Kerpe Sahili’nde ki Jandarma Atlı Birliği’ni ziyaret etti. Özel Sporcular Antrenörü Kübra Bakırcı nezaretinde gerçekleştirilen, özel gereksinimli çocukların hem eğlenmesi hem de duyusal gelişimleri için yapılan etkinliğe 12 çocuk ve aileleri katıldı.

    Eğitimli atlarla alan içinde gezme şansı bulan çocukların mutluluğu yüzlerinden okundu. Çocuklara jandarma köpek timinin eğitimli köpeği Makbuz ve Kor’da eşlik etti. Çocuklar ve aileleri atları besledi ve köpeklerle oyunlar oynadı. Eğlencenin ardından velilerin hazırladığı yiyeceklerle piknik yapıldı.

    Jandarma motorlu araç timinin de gelmesiyle çocuklar motosikletlere bindi. Cumhuriyetin 100. yılı dolayısıyla motorlu araç timi, Türk bayrağı açarak gösteri yaptı.

  • Çevre yolunda başıboş at otomobile çarptı

    Çevre yolunda başıboş at otomobile çarptı

    Bursa’da 11 Eylül Bulvarı, yakın çevre yolunda sahipsiz şekilde başıboş gezen atlar trafiği birbirine kattı. Ters şeritten dört nala koşan atlar, karşı yönden gelen araca çarptı.

    Sürücü ne olduğunu anlamadan aracın ön tarafı dağıldı. Yaşanan korku dolu anlar ise, saniye saniye bir vatandaş tarafından kaydedildi.

    Belirli aralıklarla buna benzer olayların yaşandığını belirten sürücüler, başıboş atlar için biran önce çözüm bulunmasını istedi.

  • Cins atlar embriyo transferi için Balıkesir’de

    Cins atlar embriyo transferi için Balıkesir’de

    Balıkesir Üniversitesi’nde embriyo transferi projesi için düğmeye basıldı. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Veterinerlik Fakültesi’nden görevlendirme ile Balıkesir Üniversitesi’ne gelen ve projeyi yürütecek olan Prof. Dr. Mehmet Can Gündüz, beraberinde 8 cins at ile beraber Balıkesir Üniversitesi kampüsüne geldi. 7 kısrak ve 1 erkek ata ev sahipliği yapacak Balıkesir Üniversitesi’nin Rektörü Prof. Dr. Yücel Oğurlu ve Rektör Yardımcıları Murat Doğdubay, Fatih Satıl, Cevdet Avcıkurt özel atları görmek ve proje hakkında bilgi almak için Veteriner Fakültesi’ni ziyaret etti. Rektör Oğurlu, “Malumunuz at denilince dünya tarihinde Türkler akla gelir. Yani atı ilk kez evcilleştiren insanlar yeryüzünde Türkler.

    Bu üstünlüğü bir savaş teknolojisi aracı olarak kullandılar ve başarıyla dünya tarihini değiştirdiler. Bu hepimizce malum. Yani atçılık bizim açımızdan bir milli spor aynı zamanda. Aynen güreş gibi. Fakat biz üniversiteyle ilgili şu kısımları özellikle vurgulamak isteriz. Biz atçılığı sadece bir hobi, bir binicilik aracı olarak görmek istemiyoruz. İşin tabii ki bilimsel tarafı var. Bizim için akademik tarafı çok önemli. Biz burada şu anda Balıkesir Atçılık Kulübümüz var. Buraya çok büyük katkı olacağını düşünüyoruz bu çalışmanın. Bugün buraya gelmiş olan atlar gerçekten çok özel, cins atlar. Bunların neslinin devamını sağlamak, bir anlamda işte yapay döllenmeyle, suni döllenmeyle ve embriyo transferi yöntemiyle arkadaşlarımızın burada çalışmaları olacak. Biz veterinerlik fakültemize İstanbul’dan, Cerrahpaşa’dan önemli bir transfer yaptık bu yıl. Sayın Profesör Doktor Mehmet Can Gündüz Bey, bu şekilde buraya atlarla birlikte transfer olmuş oldu bir anlamda” dedi.

    Prof. Dr. Mehmet Can Gündüz ise, “Bir yıl burada görevli olacağım. BAL-AT (Balıkesir Üniversitesi Atlı Öğrenci Topluluğu) ile birlikte bir proje yürüteceğiz. Atçılığı sevdirmek istiyoruz, atlı kültürü kampüs bünyesine yayabilmek istiyoruz. Freisian cinsi atlar. Erkek atımızın adı Alp. Kısrak olan Zeyna. Bunlar çift olarak geldi. Veterinerlik Fakültesinde bu kısrakları kullanacağız. Embriyo transferi yaparak bu atların neslinin devamını sağlamak istiyoruz” dedi.

    Balıkesir Üniversitesi’ne gelen 8 at dinlendirildikten sonra çevreye uyumu sağlanacak ve embriyo transferi için hazır hale getirilecek.

  • Sahibiyle karşılıklı harmandalı oynadı

    Sahibiyle karşılıklı harmandalı oynadı

    Manisa’nın Gördes ilçesine bağlı Yakaköy Mahallesi’nde düğünlerin vazgeçilmez gelenekleri yaşatılmaya devam ediliyor. Özel olarak yetiştirilen atlarla kız evine gelen erkek tarafı burada oyunlar oynayarak gelini evden alıp, nikahın kıyılacağı alana geçiliyor. Ata binen gelin nikahın kıyılacağı alanda indikten sonra oyunlar oynanmaya da devam ediliyor.

    Mahallede İlayda-Mehmet Can çiftçinin düğünleri de atlı gelenekle beraber bir hayli ilginç görüntülere sahne oldu. Gelin alma geleneğinin sona ermesinin ardından at sahibi Mustafa Yalvaç, atından inerek karşılıklı harmandalı oynadı. Çeşitli örtülerle süslenen atın sahibi Mustafa Yalvaç karşısında sergilediği oyun figürleri izleyenleri hayretler içerisinde bıraktı. Büyük bir ilgiyle izlenen oyunun ardından Mustafa Yalvaç, sıcaklayan atını suyla serinletmeyi de ihmal etmedi.

    Atına çocuk gibi baktığını söyleyen Yalvaç, “Atıma çocuk gibi davranıp severim, ona şeker veririm tımarını ederim. Hayvanı Akhisar’dan yeni aldım. Babadan geliyor bu meslek. 30 yıldır bu mesleğin içerisindeyim. Düğünlere, gelin almalarına, cirit şenliklerine gidiyorum. Her hayvan öğrenmez bunu” dedi.

  • Alanı olmadığı için, atlarını satılığa çıkardı

    Alanı olmadığı için, atlarını satılığa çıkardı

    Onikişubat ilçesindeki küçük arazisinde at biniciliği ve yetiştiriciliği sporunu yapan Muhsin Kılıçsallayan, depremden sonra 25 atından 15’ini sattı. Yarışmalara katılmak için dar alan çalışmak zorunda kalan Kılıçsallayan, yeterince yetiştirecek ve çalışacak alan bulunmadığı için diğer 10 atı da satılığa çıkardı.

    Hipodrom olmadığı için atlarını satmak istediğini belirten Muhsin Kılıçsallayan, “Yaklaşık 8 yıl önce binicilik kulübünü kurdum. Daha önceki yerimize apartman yapılınca buraya geldik. Dağın başına yolumuz yok, alanımız yok; atlarımızı çalıştıramıyoruz. Önümüzde atlı okçuluk yarışmamız var, 2 sporcu ile katılabileceğiz bu yarışmaya. Depremden önce 25 at vardı, depremden sonra maalesef birazını satmak zorunda kaldım. Şu anda elimde 10 atım kaldı. Kahramanmaraş’ta hipodrom yok, hipodromda koşturacak benim gücüm de yok. Atların geleceği ile oynamamak için satmaya karar verdim. Daha hiç kimse ata binmedi, sıfır durumunda şu anda. Sadece ekipmanını taktım. Belki bir vatandaş alır ben koştururum der, o yüzden satılığa koydum” dedi.

    Atları yetiştirecek alanının az olduğunu belirten Kılıçsallayan, “Biz ilerleyen süreçte şehrimizi temsil etmek adına gruplara, daha sonrasında Türkiye şampiyonasına gideceğiz. Maalesef atlarımızı çalıştıracak bir alan yok, 60 metre alanda çalışma yapılmıyor. Bu kadar kısa alanda at mı gezdirelim, ok mu atalım, yoksa atı dörtnala mı kaldıralım. İmkânlarımız kısıtlı, bu yüzden atların hepsini satıp kurtulmak istiyorum” diye konuştu.
    At binmek için ailelerin çocuklarıyla geldiğini aktaran Kılıçsallayan, “Vatandaş beğeniyor, bizlere teşekkür ediyor ama ben beğenmiyorum, ben mutsuzum. Şehrimizi temsilen yarışmaya gideceğiz, hiç antrenman yapmadan hazır hale gelmeden atımızı buradan yükleyip Ankara’ya gideceğiz. Orada 1. turda elenirsek şehrimiz için kötü olmazmış, o yüzden en iyisi biz de bırakmaya karar verdik” ifadelerini kullandı.

  • Gölete düşen at

    Gölete düşen at

    Hatay’ın Altınözü ilçesinde sulama göletine düşen atı, itfaiye ekipleri kurtardı.
    Altınözü ilçesi Kazancık Mahallesi’nde sulama göleti içerisinde at gören vatandaşlar, kurtarmaya çalıştı fakat başarısız oldu. Bunun üzerine durum itfaiye ekiplerine bildirildi.

    At, Hatay Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Altınözü ilçesi bölge amirliği ekiplerinin kısa süren çalışmasıyla kurtarıldı.
    Kurtarılan at, itfaiye ekipleri tarafından sahibine teslim edildi.

  • “Uludağ” isimli tay annesinin karnındayken satıldı

    “Uludağ” isimli tay annesinin karnındayken satıldı

    Bursa’nın Orhaneli ilçesinde 35 yıldır hobi olarak rahvan atçılıkla uğraşan Mete Ergin, “Uludağ” ismini verdiği ata sahip olmak için Antalya’dan atın annesini satın aldı. 11 ay anne karnında Uludağ’ın doğmasını bekleyen Ergin, Uludağ’a gözü gibi bakıyor.

    Atları çok sevdiğini belirten 48 yaşındaki Mete Ergin, atlarla yatıp kalktığını dile getirdi. 11 yaşında köyden bir amcanın atına binerek en büyük tutkusu ile tanıştığını anlatan Ergin, “O zaman ekonomik durumumuz yerindeydi. Okula gitmek istemediğimi söyleyerek babama bir tay aldırdım. O taya binilmiyordu ama bu serüven böyle başladı” diye konuştu.

    13 yaşından beri de rahvan at yarışlarına katıldığını vurgulayan Ergin, “Ben bu Uludağ’ın annesini 2011 yılında Antalya’dan Mustafa Kara’dan almıştım. Türkiye şampiyonu bir kısraktı. Sonra kendi atıma çektim ve bu atın doğmasını 11 ay anne karnında bekledim. Şu an 6 yaşında ve 6 yıldır aşkla bu atımı seviyorum” dedi.

    Atlarla arasındaki bağın çok güçlü olduğunu ve bazen yemek yemeyi bile unuttuğunu söyleyen Ergin, “Atların yanındayken eve gitmeyi bile unutuyorum. Üzerine bindiğim zaman bir bütün oluruz. Ata binmek bir arabaya binmek gibi değildir. Ruhen atla anlaşabiliyorsanız, istediğiniz gibi onu yönlendirebilirsiniz. Ben atları Allah’ın dilsiz kulları olarak nitelendiriyorum. Bunun annesinden iki tane kısrak aldım. Uludağ’ın bir kız kardeşi ve bir ablası var. Kuzenleri de oldu. Uludağ’ı bırakıp onların yanına gidiyorum, onları izlemekten haz alıyorum” ifadelerini kullandı.

    Rahvan atları sanat sergileyen atlar olarak tarif eden Mete Ergin, “Her at dört nala koşabilir ama her at rahvan koşamaz. Bu ırktan gelen bir durumdur. Dört nala koşan ata binip kilometrelerce gidersiniz ama yorulursunuz, sizi sallar. Bir eski model bir araba ile dünya turuna çıkmak var, bir de lüks bir araçla fark aynı böyledir. Atların lüks otomobili rahvanlardır” şeklinde konuştu.
    Ergin, Türk dünyasında kullanılan atların rahvan atları olduğunu da sözlerine ekledi.