Etiket: avrupa

  • Ünlü aktivist Chomsky: İslam Avrupa’nın bin yıllık korkusu

    Ünlü aktivist Chomsky: İslam Avrupa’nın bin yıllık korkusu

    Ünlü yazar, dil bilimci, aktivist Prof. Dr. Avram Noam Chomsky, Avrupa ve Amerika’da son yıllarda yükselen İslamofobi hakkında Demirören Haber Ajansı’na (DHA) özel açıklama yaptı. Chomsky, İslamofobi’nin günümüzün meselesi olmadığını vurgulayarak, “İslam korkusu batı kültürüne derinden kök salmıştır ve bin yıldır da böyledir” dedi.

    “İSLAM FOBİSİNİN NEDENİ HAÇLI SEFERLERİ DÖNEMİNDE ARAMAK GEREK”

    Son yıllarda Batı’da tırmanan İslam korkusunun nedenlerini Haçlı Seferleri döneminde aramak gerektiğini belirten Chomsky, tarihçi William Polk’un, ‘Haçlı Seferleri ve Cihat: Müslüman Dünyası ile Küresel Kuzey Arasındaki 1000 Yıllık Savaş’ adlı kitabını kaynak gösterdi. Chomsky, “Bu kitap batının İslam korkusu hakkında iyi bir geçmiş bilgisi verir. Üstüne üstlük Avrupa inanılmaz ırkçıdır. Bu belirgin artışa neden olan şeyin ne olduğunu bulmak için, o dönemde meydana gelen olaylara bakmak gerekir. İslamofobi’nin çözümü için önce İslamofobi’yi anlamak gerekiyor. Toplumlar bilgilendirilip eğitilmeden, toplumsal meselelerin çözümü mümkün olmayacaktır” ifadelerini kullandı.

    İSLAMOFOBİ BİR YILDA 2 KAT ARTTI

    Öte yandan İslam İşbirliği Teşkilatı’nın son araştırmasına göre, İslamofobi 2021’in ilk 6 ayında Avrupa ülkelerinde 2 kat artış gösterdi. Avrupa’da İslamofobi, geçtiğimiz yıl Aralık ayında yüzde 7 oranında belirlenirken, bu oran Ocak 2021’de yüzde 18’e yükseldi. Araştırmada, Avrupa’da Müslümanların dini özgürlüklerinin kısıtlandığına, İslamofobinin toplumda meşrulaştırıldığına yer verildi. Raporda başörtü, cami, minare, helal et kesimi ve sünnetin Avrupa’nın bazı ülkelerinde ve bölgelerinde kısıtlandığı bildirilirken, başörtülü kadınların iş ve sosyal hayatlarında ön yargılarla karşılaştıkları, ev kiralamakta bile zorlandıkları belirtildi.

    KAMUDA BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI, DİNİ NİKAH ENGELİ, CAMİLER MERCEK ALTINA ALINDI

    Araştırmada, bu yıl içinde İslamofobi’nin başta Avrupa’daki yansımalarından da şu örnekler yer aldı: Almanya‘da çalışan memurların giysi ve dış görünümüne ilişkin kurallar içeren yasal düzenleme yapıldı. Düzenleme Eyalet Temsilcileri Meclisi’nden geçti. Kamuda başörtüsü yasağının önünü de açan düzenlemeye Müslüman kuruluşları büyük tepki gösterdi. Avusturya’da müslümanlar aleyhine düzenlemeler içeren tartışmalı terörle mücadele yasa tasarısı mecliste kabul edildi. Yasa ile camilerdeki vaizlerin mercek altına alınması, ‘radikal’ görüşlere sahip olduğu düşünülen cami ve dini derneklerin kolaylıkla kapatılabilmesi düzenlendi.Fransa’da Temmuz 2021 tarihinden itibaren ülkedeki kümes hayvanlarının İslami kurallara göre kesilmesinin yasaklanmasına karar verildi. Danimarka’da camilere yurt dışından yapılan bağışlara sınırlandırma getirilecek Danimarka parlamentosu, ülkede faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları ve inanç grupları ve camilerin yurt dışından aldıkları yardım ve bağışları sınırlandırmak için yasa çıkarttı. İsviçre’de yapılan referandum sonucunda, kadınların burka giymesi yasaklandı. İsviçre‘de ülke genelinde yapılan referandumda aşırı sağcı İsviçre Halk Partisi üyelerinin de içinde olduğu Egerkinger Komitee adlı grup da katıldı. Yapılan referandum sonucunda müslümanların dini nikah hakkı da engelendi.

  • DSÖ’den Avrupa’ya 4. dalga uyarısı!

    DSÖ’den Avrupa’ya 4. dalga uyarısı!

    Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Direktörü Hans Kluge, Avrupa’daki Covid-19 enfeksiyonlarının sayısındaki 10 haftalık düşüşün sona erdiğini, vakaların yüzde 10 arttığını ifade ederek, yeni bir Covid-19 dalgası konusunda uyarıda bulundu.

    Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Direktörü Hans Kluge, düzenlediği basın toplantısında korona virüs salgınındaki son duruma ilişkin açıklamalarda bulundu. Kluge, Avrupa’daki 53 ülkede Covid-19 vakalarının sayısındaki 10 haftalık düşüşün sona erdiğini vurguladı. Kluge, geçtiğimiz haftalarda kısıtlamaların hafifletilmesi, seyahatlerin sıklaşması ve insanların yeniden bir araya gelmesi nedeniyle Avrupa’da vaka sayısında yüzde 10’luk artış yaşandığını kaydetti.

    “Avrupa’daki insanların yüzde 63’ü aşının ilk dozunu bekliyor”

    Kluge, Delta mutasyonunun hızlı bir şekilde yayıldığını, hastaneye yatışlar ve can kayıpları için bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Avrupa’daki insanların yüzde 63’ünün hala aşının ilk dozunu beklediğini kaydeden Kluge, ağustos ayına kadar bölgede aşılamanın tamamlanamayacağını ve kısıtlamaların hafifletilmesiyle beraber Avrupa’da Delta mutasyonunun artacağını ifade etti.

    “Aşılar Delta mutasyonuna karşı etkili”

    Yeni mutasyonlar, aşı dozlarındaki eksiklik ve sosyal etkileşimlerin hastaneye yatışlarda, vaka ve can kayıplarında artışa neden olacağını belirten Kluge, aşılamanın virüse karşı koruma sağladığını vurguladı. Klauge, “Aşılar Delta mutasyonuna karşı etkilidir. Bir doz değil, iki doz uygulanmalıdır. Aşılamadaki gecikmeler hayatlara ve ekonomilere mal olur. Aşılama ne kadar yavaş olursa o kadar çok mutasyon ortaya çıkacaktır” dedi.

    Yeni dalga uyarısı

    DSÖ Avrupa Direktörü Hans Kluge, “Gerekli tedbirler alınmazsa Avrupa’da kaçınılmaz olarak yeni bir virüs dalgası olacak” uyarısında bulundu. Birçok ülkenin aşılamada iyi durumda görünmesine rağmen Avrupa’daki aşılama ortalamasının yüzde 24 olduğuna dikkat çeken Kluge, yaşlıların ve sağlık çalışanlarının hala savunmasız olduğunu vurguladı. Kluge, şu anki aşılama oranlarının yetişkinlerin yüzde 80’inin aşılanması hedefinden uzak olduğunu belirtti. Kluge, “Bu sayılarla salgın hiçbir yerde bitmedi” dedi.

    İskoçya ile İngiltere arasındaki Euro 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan sonra taraftar grupları arasında Covid-19 vakalarının tespit edilmesine de değinen Kluge, “Bugün burada herhangi bir futbol taraftarını ya da seyahat eden kişileri eleştirmeyeceğim. Ancak seyahat etmeye ve kalabalığa katılmaya karar verirseniz, riskleri dikkatlice değerlendirin ve bunu güvenli bir şekilde yapın” uyarısında bulundu.

    Kluge, bu durumlarda maske takılması ve özellikle iki doz aşı olmanın önemli olduğunu ifade etti. Kluge, seyahat etmenin virüsün yayılmasında büyük risk taşıdığını belirterek “iki doz aşı olmanın virüse karşı alınacak en iyi önlem” olduğunu dile getirdi.

  • Batuhan Kör: Önce Bursaspor’un başarısı sonra Avrupa

    Batuhan Kör: Önce Bursaspor’un başarısı sonra Avrupa

    TFF 1’inci Lig ekibi Bursaspor’da forma giyen Batuhan Kör, Ümit Milli Takım kampında açıklamalarda bulundu.

    “MİLLİ TAKIMDA OLMAK MUTLULUK VERİCİ”

    Milli takıma seçildiği için mutlu olduğunu söyleyen 19 yaşındaki futbolcu, “İlk kez Ümit Milli Takım’a geldim. İlk milli takım tecrübem. Çok gurur verici ve mutluluk verici. Arkadaşlarımla ilk defa tanıştım. Bursaspor olarak da iyi gidiyoruz ve buraya geldik. Tüm arkadaşlarıma başarılar. A Milli Takım için Ümit Milli Takım’dan geçmemiz gerekiyor. Büyük bir tecrübe olacak. A Milli Takım’a aday olmak istiyorum” şeklinde konuştu.

    “ÖNCE BURSASPOR’UN BAŞARISI SONRA AVRUPA”

    Adının transfer gündeminde olmasını normal olduğunu belirten golcü oyuncu, “İyi performans gösterdiğinizde transfer haberleri her zaman olacaktır. Olgunlukla karşılamak gerekiyor. Bursaspor’un oyuncusuyum ve elimden ne geliyorsa verip, Bursaspor’un ait olduğu yerde olmasını sağlayıp, Avrupa’ya gitmek istiyorum” dedi.

    “BURAK YILMAZ VE YUSUF YAZICI’YI ÖRNEK ALIYORUM”

    Kendisine örnek aldığı isimler için ise Batuhan, “Lille’de forma giyen Burak Yılmaz ve Yusuf Yazıcı’yı örnek alıyorum. Yabancı olarak da dünya yıldızı Cristiano Ronaldo diyebilirim” ifadelerini kullandı.

  • Ali Akman, Avrupa’nın üst düzey 10 liginin zirvesinde

    Ali Akman, Avrupa’nın üst düzey 10 liginin zirvesinde

    Performansını günden güne artıran Bursaspor’un 18 yaşındaki santraforu Ali Akman, gol yollarındaki etkisiyle Avrupa kulüplerinin gözdesi haline geldi.

    Bursaspor ile bu sezon TFF 1. Lig’de 17 maçta ter döken genç santrfor, 10 kez rakip ağları havalandırırken, aynı zamanda takımının da en golcü ismi oldu.

    Son oynanan Adana Demirspor karşılaşmasında da son anlara doğru attığı şık golle takımına galibiyeti getiren Ali Akman, sergilediği grafik ile birlikte kendi yaş grubunda Avrupa’nın da en golcü oyuncusu konumunda.

    EN YAKIN RAKİBİ AJAX’IN YILDIZI TRAORE

    Aralarında Süper Lig’in de dahil olduğu, Avrupa’nın 10 büyük liginde 20 yaş altı oyuncuların skora direkt olarak katkıları baz alındığında; Ali Akman, birçok önemli yıldızı geride bıraktı. 10 gollü genç santrfora en yakın performans, Hollanda Eredivisie’den gelirken; Ajax’ın 19 yşaındaki oyuncusu Lassina Traore, 7 kez rakip fileleri havalandırdı. Süper Lig’de ise gol krallığı listesinin ilk 50 sırasında 20 yaş altı oyuncunun bulunmaması dikkat çekerken; Fraport-TAV Antalyaspor forması giyen 19 yaşındaki Gökdeniz Bayrakdar, 3 kez gol sevinci yaşadı.

    BELÇİKA VE ALMANYA’DAKİ GENÇLERİ İKİYE KATLADI

    Hollanda dışında, genç oyuncu havuzu ile Avrupa’da ön plana çıkan liglerden biri olan Belçika Jupiler Pro League’de ise, Standart Liege’de forma giyen 19 yaşındaki Michel-Ange Balikwisha, 5 gol kaydetti. Bundesliga’da ise zor günler geçiren Schalke 04’te 19 yaşındaki Matthew Hoppe da, 5 kez rakip fileleri havalandırarak, ligin bu alanda en golcü ismi oldu. Balikwisha ve Hoppe, hemen hemen aynı sayıda maça çıkmalarına karşın, Ali Akman’ın gerisinde kaldı.

    BARCELONA VE ARSENAL’DEKİ OYUNCULARIN ÖNÜNDE

    Avrupa’daki diğer gözde liglere bakıldığında da durum değişmedi. İspanya La Liga’da Barcelona’nın oyuncusu 19 yaşındaki Ansu Fati, Fransa Ligue 1’de Lens’te forma giyen aynı yaştaki Arnaud Kalimuendo ve İngiltere Premier League’de Arsenal’de ter döken yine 19 yaşındaki Bukayo Saka da, bu sezon lig performanslarında 4’er kez rakip ağları havalandırdı. Ayrıca; Portekiz Liga NOS’da Sporting Lizbon oyuncusu 18 yaşındaki Tiago Tomes’in 3, İtalya Serie A’da Spezia Calcio oyuncusu 19 yaşındaki Roberto Piccoli ve Rusya Premier Liga’da Rubin Kazan oyuncusu 19 yaşındaki Khvicha Kvaratskhelia’nın da henüz 2’şer golü bulunuyor.

    Mevcut performansı ile göze çarpan ve sözleşmesi Haziran ayında sona erecek olan Ali Akman’ın, Avrupa kulüplerinden birine transfer olması bekleniyor.

  • Ali Akman’ın hedefi Avrupa

    Ali Akman’ın hedefi Avrupa

    Bursaspor’un 18 yaşındaki oyuncusu kariyer planlamasıyla ilgili olarak, “Hedefim Avrupa’da futbol oynamak. Bu konuda çok netim.” şeklinde konuştu.
    “Avrupa’da bir çok ligi beğeniyorum. Önemli olan kendi performansımı ortaya koyabilmem.” diye konuşan Ali Akman, “Kariyer planlamanda Avrupa hedefini gerçekleştirmek için bir zaman var mı?” sorusuna ise, “Şu an Bursaspor’dayım. Demek ki o yıl bu yıl değil.” yanıtını verdi.

    Golcü oyuncu, Ümit Milli Takım’ın son Avrupa Şampiyonalarına katılamadığını bildiklerini ve bu yönde çalışmalara başladıklarını belirterek şöyle konuştu:
    “Tolunay Hoca da az önce toplandığımızda şunu söyledi, ‘Ümit Milli Takım uzun süreden beri gruplardan çıkamadı, Avrupa Şampiyonası’na gidemedi.’ dedi. Bu gerçekten çok üzücü bir durum. Bunun üstesinden gelecek bir kadro kalitemiz var. İnşallah Avrupa Şampiyonası’na gidip orada iyi bir derece yapmak istiyoruz.”

    Ali Akman, “Şenol Güneş, ‘Forvete alternatif oyuncu gerekiyor’ açıklamasını yapmıştı. Seni Avrupa Şampiyonası’nda forvetteki alternatiflerimizden biri olarak görebilir miyiz?” sorusunu ise, “Bence oradaki abilerimiz de iyi işler yapıyor. İnşallah biz de A Milli Takım oyuncusu olabiliriz. Oraya layık olabiliriz. İyi bir jenerasyon geliyor. Tabii ki de kendimizi orada görmek istiyoruz. İnşallah nasip olur da oralara gidebiliriz. Bu tamamen benim performansımda bitecektir. Eğer ben böyle oynarsam, daha iyi performans sergilersem istediğim gibi olacaktır.” şeklinde cevapladı.

    Ali Akman, Bursaspor’un yeniden Süper Lig’e dönmesi için TFF 1. Lig’de de büyük bir mücadele verdiklerini aktararak, “İki gün önce Adana Demirspor’u çok güzel şekilde mağlup ettik. Oradan çok güzel bir üç puan aldık. Bu yolda bizim için itici bir güç oldu orada kazanmamız. Şehri de arkamıza aldık diye düşünüyorum. Dinamikler de devreye girdi diye düşünüyorum. İnşallah böyle üstüne koya koya, yene yene gideceğiz. Yolumuz açık.” değerlendirmesinde bulundu.

    TFF 1. Lig’de 10 golü bulunan Ali, gol krallığında da iddialı olduğunu belirterek, “İnşallah gol kralı olurum. Zaten lige başlamadan önce kendime güveniyordum. Tabii ki temennim oydu. İnşallah böyle devam eder.” ifadelerini kullandı.
    Genç futbolcu, en güvendiği özelliğini ise, “Son vuruşta güvenirim. Her zaman ceza sahası içerisinde topun bana gelmesini isterim.” sözleriyle açıkladı.

  • Bir aşıdan daha iyi haber geldi!

    Bir aşıdan daha iyi haber geldi!

    Avrupa İlaç Ajansı (EMA), ABD’li Moderna şirketinin yeni tip korona virüse (Covid-19) karşı geliştirdiği aşının onaylanması için tavsiye kararı aldı.

    Dünya genelinde birçok ülkede koronavirüse karşı aşı çalışmaları sürüyor. Avrupa İlaç Ajansı (EMA) tarafından yapılan açıklamada, ABD merkezli ilaç şirketi Moderna’nın koronavirüse karşı geliştirdiği aşıya koşullu pazarlama izni verilmesi yönünde tavsiye kararı alındığını duyuruldu.

    EMA İcra Direktörü Emer Cooke, “Bu aşı bize mevcut acil durumun üstesinden gelmek için başka bir araç sağlıyor. Tüm ilaçlarda olduğu gibi, AB halkının sürekli olarak korunmasını sağlamak için aşının güvenliği ve etkinliği hakkındaki verileri yakından izleyeceğiz. Çalışmalarımıza her zaman bilimsel kanıtlar ve AB vatandaşlarının sağlığını koruma taahhüdümüz rehberlik edecek” ifadelerini kullandı.

    Aşının 18 yaşından büyüklere uygulanacağı ve yüzde 94.1 oranında etkili olduğu belirtildi.

    AB Komisyonunun EMA’nın verdiği tavsiye kararını tasdik etmesi beklenirken, Moderna’nın aşısı ABD’li Pfizer ve Alman biyoteknoloji şirketi BioNTech tarafından geliştirilen Covid-19 aşısının ardından AB’de onay verilen ikinci aşı olacak.

    AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen yaptığı açıklamada EMA’nın kararını memnuniyetle karşıladığını belirterek, “Şimdi bunu onaylamak ve AB’de kullanılabilir hale getirmek için tüm hızımızla çalışıyoruz” dedi.

  • Avrupa’dan Covid aşısına şartlı onay

    Avrupa’dan Covid aşısına şartlı onay

    Avrupa İlaç Ajansı (EMA), Pfizer – Biontech’in koronavirüs aşısına şartlı onay verdiğini açıkladı. Avrupa’da yaşayan 450 milyonun üzerinde kişiyi kapsayan onayla birlikte AB ülkelerinin vatandaşları 27 Aralık itibarıyla aşılanmaya başlayacağı belirtildi.

    Avrupa ilaç düzenleme kurulu (EMA), ABD’li Pfizer ile Alman BioNTech tarafından geliştirilen Covid-19 aşısının Avrupa’da kullanımını onayladı.

    EMA başkanı Emer Cooke yaptığı sanal basın toplantısında “EMA bilimsel komitesinin bugün toplandığını ve Pfizer – BioNTech tarafından geliştirilen aşı için AB’de şartlı bir pazarlama izni önerdiğini duyurmaktan mutluluk duyuyorum” dedi.

    Aşının faydalarının risklerinden daha fazla olduğunu açıklayan EMA yaptığı açıklamada, “Aşının yeni koronavirüs mutasyonuna karşı işe yarayıp yaramayacağını gösteren hiçbir kanıt yok” ifadelerini kullandı.

    Pfizer – Biontech koronavirüs aşısına İngiltere 2 Aralık’ta, ABD ise 11 Aralık’ta acil kullanım izni vermişti.

    AB KOMİSYON BAŞKANI: 27 ARALIK’TA BAŞLAYACAK

    Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Avrupa Birliği’ndeki (AB) Covid-19 aşılama kampanyasına 27 Aralık tarihinde başlanacağını duyurmuştu.

    Konuyla ilgili Twitter’dan açıklama yapan Ursula von der Leyen, “AB sınırları içerisinde aşılama çalışmalarının ilk etabı 27, 28 ve 29 Aralık tarihlerinde başlayacak. Vatandaşlarımızı birlik içerisinde koruyoruz. Bir arada daha güçlüyüz.” ifadelerini kullanmıştı.

  • Adana, Avrupa’nın çöplüğüne döndü

    Adana, Avrupa’nın çöplüğüne döndü

    Adana’nın Karahan Mahallesi’nde, bazı firmaların yurt dışından ithal ettiği plastik çöpleri yol kenarına dökmesi ve yakması mahalle sakinleri tarafından tepkiyle karşılandı. Çöp ithalatının 2018 yılından itibaren ülkede artarak devam ettiğini kaydeden Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, “Çöp ithalatı acilen yasaklanmalı. Böyle giderse Avrupa’nın çöpü çevre ve insan sağlığına ciddi boyutta zarar verecek” dedi.

    2018 yılından itibaren bazı Türk geri dönüşüm firmaları, başta İngiltere, Almanya, İrlanda, İtalya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinden plastik çöp ithal ediyor. İthal ettiği çöpün karşılığında maddi kazanç elde eden söz konusu firmaların bu çöpler üzerinde gerekli işlemleri yaptıktan sonra geri dönüştürmesi gerekirken bazı firmalar, maliyetten kaçmak için kentte yol kenarına dökerek yakıyor.

    Adana’nın merkez Çukurova ilçesine bağlı Karahan Mahallesi’nde bazı geri dönüşüm firmaları ithal ettiği çöpleri mahallede bulunan tarım arazilerine yakın yol kenarlarına dökerek yakıyor. 2 buçuk yıl önce durumu fark eden mahalle sakinleri, ilk etapta yakılan çöplerin ülkeye ait olduğunu düşündüklerini fakat çöplerin üzerindeki markaların Alman, İngiliz ve diğer Avrupa ülkelerine ait markalardan olduğunu görünce duruma daha da şaşırdıklarını dile getirdi.

    Çöp ithalatının 2018 yılından bu yana Türkiye’de artarak devam ettiğini belirten Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Su Ürünleri Temel Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, çöp ithalatının yasaklanmaması durumunda insan ve çevre sağlığının ciddi zarar göreceği konusunda uyarılarda bulundu.

    ÇİN’DE TAMAMEN YASAKLANDI

    Çin’in 2018 yılına kadar dünyanın tüm plastik çöpünü ithal edip geri dönüştürdüğünü iddia ettiğini kaydeden Doç. Dr. Sedat Gündoğdu, daha sonra bu çöplerin geri dönüştürülmesinin çok zor olduğunu fark ettikleri an çöp ithalatını tamamen yasakladıklarını söyledi.

    O tarihten itibaren Türkiye’nin içinde bulunduğu başka ülkelerde çöp ithalatının başladığını söyleyen Gündoğdu, bazı firmaların maliyetten kaçmak adın ithal ettiği çöpleri sağa sola dökerek yaktığını bu durumun son 2 yıldır hızla artış gösterdiğini kaydetti.

    Plastik çöplerin döküldüğü alanların genellikle tarım arazilerine yakın olduğunu vurgulayan Gündoğdu, “Çukurova’nın tarım arazileri de bu durumdan etkileniyor. Sizin de gördüğünüz gibi kentimiz bazı noktalarından bu çöp yığınlarına rastlıyoruz. Bunlar yakıldığı zaman havaya karışıyor. Havaya karışan kanserojen maddeler insan sağlığını tehlikeye atıyor. Aynı zamanda yağmur yağdığında bu çöplerin bir kısmı Seyhan, Ceyhan nehirlerine taşınıyor. Çevremiz de kirleniyor” diye konuştu.

    ‘DERHAL YASAKLANMAZ İSE TEHLİKE BÜYÜR’

    Plastik çöplerin ithal edilecek çöpler olamayacağını söyleyen Gündoğdu, çöp ithalatı yapan firmaların öncelikle Türkiye’de plastik çöpleri geri dönüştürme adına çalışmaları gerektiğini belirtti. Yabancı ülkelerden yapılan bu çöp ihracatının sıfır atık anlayışına ters olduğunu dile getiren Gündoğdu, “Hem insan sağlığı hem de çevre sağlığı tehdit altındadır. Çöp ithalatı bir an önce yasaklanmaz ise tehlike büyür. Geçen yıl İzmir’deki bir evin arka bahçesine yabancı ülkeden gelen çöpler bırakılmıştı. Bu durum yavaş yavaş her yerde görülmeye başlanabilir. Fransa, Almanya, İtalya, İngiltere ya da herhangi bir ülkenin Türkiye’nin toprağını, havasını kirletmesine izin vermemeliyiz” dedi.

    ‘MAHALLEMİZDE AVRUPA ÇÖPÜNÜ GÖRMEK İSTEMİYORUZ’

    2016 yılında Estonya’dan Türkiye’ye gelen ve 2018 yılında eczacı Abdurrahman Yılmaz ile evlenip Adana’nın Karahan Mahallesi’ne yerleşen iki çocuk annesi Sindy Yılmaz (24) ise geldiği ilk yıl söz konusu çöplerin yol kenarlarına döküldüğünü fark ettiğini ve o günden itibaren bununla mücadele ettiğini söyledi. Kendisinin Türk olmadığını ama Türkiye’yi çok sevdiğini kaydeden Yılmaz, çöp yığınlarını her gördüğünde içinin yandığını ifade etti. Çöp döken bazı kamyonların plakasını aldığını ama bir sonuca ulaşamadığını belirten Yılmaz, “Neredeyse bahçemize dökecekler. Havamız kirleniyor, zehir soluyoruz. Polise gittim fakat bir sonuç alamadım. Bu çöp yığınları Avrupa’dan geliyor. Avrupa ülkelerinin çöpünü burada istemiyoruz” şeklinde konuştu.

  • AB ülkelerinde elektrik ve doğal gaz fiyatları düştü, Türkiye’de değişiklik yok!

    AB ülkelerinde elektrik ve doğal gaz fiyatları düştü, Türkiye’de değişiklik yok!

    Yeni tip Koronavirüs salgınının etkili olduğu 2020’nin ilk yarısında hanelerde AB ülkelerinin 16’sında elektrik, 18’inde doğalgaz fiyatlarına indirim geldi. Türkiye’de ise fiyat değişmedi. Elektriğe ise ekimde zam geldi.

    Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre, 2020’nin ilk yarısında haneler için Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin 16’sında elektrik, 18’inde doğalgaz fiyatları geriledi.

    Sözcü gazetesinden Emre Deveci’nin haberine göre; 2019’un ilk yarısında AB ülkelerinde ortalama 21,6 euro olan 100 kilowatt saatlik (kWh) elektriğin bedeli, 2020’nin ilk yarısında 21,3 euroya geriledi. Aynı dönemde doğalgaz fiyatı 100 kWh için ortalama 6,6 euroda kaldı.

    2020’nin ilk yarısında hane halkı elektrik fatura bedellerinin yüzde 40’ını vergi ve harçlar oluşturdu. Bu oran doğalgazda yüzde 33 olarak hesaplandı.

    Avrupa’ya kıyasla doğalgazı daha yüksek fiyattan ithal eden Türkiye’de Botaş, spot LNG alımlarıyla maliyetleri düşürmüştü ancak hem kur artışı hem de Botaş’ın geçmiş yıllardaki büyük zararları nedeniyle hanelerde indirime gidilmemişti.

    Hollanda’da elektrikte yüzde 31 indirime gidildi

    2020’nin ilk yarısında geçen yılın aynı dönemine göre ulusal para birimleri cinsinden elektrik fiyatlarında en büyük düşüş yüzde 31 ile Hollanda’da yaşandı. Yüzde 12,8’lik düşüşle Litvanya, yüzde 10’luk düşüşle İsveç ve yüzde 8,9’luk düşüşle Estonya sıralandı.

    Elektrik fiyatlarındaki düşüşte Hollanda’da temel olarak vergi indirimleri etkili olurken, Letonya, İsveç ve Estonya’da enerji maliyetlerindeki düşüş etkili oldu.

    Bu dönemde elektrikte en çok fiyat artışı yüzde 13,6 ile Litvanya’da, yüzde 12,9 ile Polonya, yüzde 10,5 ile Lüksemburg, yüzde 9,1 ile Romanya ve yüzde 8 ile Çekya’da oldu. Zamlarda belirleyici olan enerji maliyetlerindeki artışlardı.

    Türkiye’de elektrik fiyatı, AB ortalamasının çok üstünde

    Euro cinsinden AB ülkeleri içinde hanelerde elektriğin en pahalı olduğu ülkeler 100 kWh için 30,4 euro ile Almanya, 28,3 euro ile Danimarka ve 27,9 euro ile Belçika olarak sıralandı.

    Aynı kıstaslarla elektriğin en ucun olduğu ülkeler ise 10 euro ile Bulgaristan, 10,3 euro ile Macaristan ve 12,4 euro ile Estonya oldu. Türkiye’de de bu rakam 10 euro oldu.

    Ancak karşılaştırma açısından daha doğru bir veri olan satın alma gücü paritesi ile bakıldığında AB ülkelerinde hanelerde 100 kWh elektrik fiyatı ortalama 21,7 euro olurken, Türkiye’de bu rakam 26,5 euro ile AB ortalamasının çok üzerinde yer aldı. Bulgaristan’da ise rakam 19,3 euro oldu.

    Bu alanda Türkiye’yi geçen AB ülkeleri 28,4 euro ile Romanya, 28,2 euro ile Almanya ve 26,7 euro ile Çekya.

    Doğalgazda indirim lideri Letonya

    AB ülkeleri içinde ulusal para birimleri cinsinden haneler için doğalgaz fiyatlarında en çok indirim yüzde 29,4’lük oranla Letonya’da oldu. Onu yüzde 19,8 ile Litvanya, yüzde 16 ile İsveç ve yüzde 15,4 ile Portekiz seyretti.

    İsveç’teki indirimin nedeni vergi indirimleri olurken, Letonya’daki indirim enerji maliyetlerindeki düşüşten kaynaklandı. Litvanya ve Portekiz’deki indirimler ise hem vergi indirimi hem de enerji maliyetlerindeki düşüşten kaynaklandı.

    Gaz fiyatında en çok artış yüzde 8’lik oranla Hollanda’da yapıldı. Fransa yüzde 7,3 ve Hırvatistan yüzde 5,2’lik oranlarla Hollanda’yı takip etti. Vergi artışı Hollanda’da gaz fiyatlarını artırırken, Fransa ve Hırvatistan’da maliyet artışları belirleyici oldu.

    Euro cinsinden Avrupa’da en düşük gaz fiyatlarına, 100 kWh için 3,2’şer Euro ile Letonya, Macaristan ve Romanya sahip oldu. En yüksek gaz fiyatlarına sahip ülkeler ise, 10 euro ile Hollanda, 9,8 euro ile İsveç, 7,9 euro ile Fransa ve 7,5 euro ile Danimarka olarak sıralandı.

    Türkiye’de bu rakam 2,4 euro oldu. Satın alma gücü paritesiyle Türkiye’de rakam 6,4 euro olurken, AB ortalamasında 6,7 euro oldu. Bu kıstasla Lüksemburg’da fiyat 3,3 euro.

    Türkiye’de 1 Ekim itibarıyla elektriğe tüm tarifeler için yüzde 5,75 oranında zam gelmişti.

  • Kovid-19, Avrupa’da her 17 saniyede bir can alıyor

    Kovid-19, Avrupa’da her 17 saniyede bir can alıyor

    Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölge Direktörü Dr. Hans Kluge, Avrupa ve ABD’nin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının merkez üssü olma özelliğini sürdürdüğünü belirterek, Avrupa kıtasında virüsten her 17 saniyede bir kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi.

    Kluge, video konferans yöntemiyle düzenlediği basın toplantısında, toplam Kovid-19 vakalarının yüzde 28’inin Avrupa kıtasında görüldüğünü söyledi.

    Salgın nedeniyle ülkelerdeki sağlık sistemlerine ağır yük bindiğine işaret eden Kluge, Avrupa’da halen yüzde 60 olan maske kullanımının yüzde 95’e çıkması durumunda kapanma uygulamalarına gerek kalmayacağının altını çizdi.

    Kluge, yoğun bakım ünitelerinin şu an Fransa’da yüzde 95, İsviçre’de ise tamamen dolduğunu aktardı.

     “Aşılar Kovid-19’u tamamen durdurmayacak”

    Dünyadaki aşı çalışmalarında gelinen son aşamanın umut verici olduğuna dikkati çeken Kluge, “Son birkaç gün içinde, özellikle umut vadeden iki aşı ile iyi haberler aldık. Aşılar Kovid-19’u tamamen durdurmayacak ve tüm sorularımızı yanıtlamayacak olsa da bu virüse karşı savaşta büyük bir umudu temsil ediyor.” dedi

    Kluge, aşıların başarılı olabilmesi için tüm ülkelere eşit şekilde dağıtılması gerektiğinin altını çizdi.

    Rusya tarafından geliştirilen “Sputnik V” aşısının Macaristan’ın da aralarında bulunduğu bazı ülkelere gönderilmeye başlandığı bilgisini paylaşan Kluge, aşı konusunda son kararı ülkelerin aşı ve ilaç düzenleyici makamlarının verdiğine işaret etti.

     “Avrupa’da Kovid-19’dan günde ortalama 4 bin 500 kişi ölüyor”

    Kluge, Avrupa ve ABD’nin Kovid-19 salgınının merkez üssü olma özelliğini sürdürdüğünü, virüs nedeniyle dünya genelindeki ölümlerin yüzde 26’sının Avrupa’da meydana geldiğini belirterek, “Son iki hafta Kovid-19 ölümleri yüzde 18 arttı. Geçen hafta, Avrupa’da Kovid-19 nedeniyle 29 binden fazla kişi hayatını kaybetti. Yani Avrupa bölgesinde her 17 saniyede bir kişi ölüyor.” diye konuştu.

    Son günlerde Avrupa’da virüsten ortalama 4 bin 500 kişinin yaşamının yitirdiğini belirten Kluge, daha fazla çabayla bu rakamların aşağı çekilebileceğini vurguladı.

    Kluge, Avrupa’da ülkelerin kısmi veya tam karantina tedbirlerini yeniden yürürlüğe koymasının ardından geçen hafta Kovid-19 vaka sayısının 2 milyondan 1,8 milyona düştüğünü ifade ederek, “”Bu küçük bir sinyal ancak yine de bir sinyal.” değerlendirmesinde bulundu.

    Avrupa’da yüz milyonlarca insanın halen farklı kısıtlamalar altında yaşadığını anımsatan Kluge, bunun sonucunda ruh sağlığı sorunlarının arttığını, alkol ve madde bağımlılığı, cinsiyete dayalı şiddet, insanların işini kaybetmesi ve temel sağlık hizmetlerinde kesinti gibi yan etkilerin ortaya çıktığını kaydetti.