Etiket: Ay’

  • Güneş ve ay aynı gökyüzünde

    Güneş ve ay aynı gökyüzünde

    Son yıllarda yapılan yatırımlarla adından sıkça söz ettiren Soğanlı Vadisi, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğramaya devam ediyor. Peribacaları ve kaya oyma kiliselerin bulunduğu Soğanlı Vadisi, misafirleri doğanın en güzel imkanlarını sunmaya devam ederken aynı zamanda fotoğrafçıların da ilgi gösterdiği bölgelerden biri. Vadide bazı günlerde güneşin batışa geçtiği anda diğer taraftan da ayın doğması gökyüzünde görsel şölen oluşturuyor. Fotoğrafçıları Soğanlı Vadisi’nin güzelliklerini keşfetmeye davet eden Yücel Yıldırım; “Köyümüz, Yeşilhisar ilçesine bağlı Soğanlı köyü. ‘Kapadokya’nın Giriş Kapısı’ olarak adlandırılan bir köy.

    Çünkü Ürgüp, Göreme yöresinin tüm özelliklerini bünyesinde barındırıyor. Ihlara Vadisi’nin özelliğini gösteriyor, peribacaları ve kiliselerle birlikte gece ışıklandırmasıyla harika bir doğa manzarası sunuyor. Herkesin gelip görmesi gereken bir köy. Özellikle ay ve güneş çekimleri için fotoğrafçıları köyümüze davet ediyoruz. Çekimler için köyümüz ideal imkan sunuyor. Vadinin içerisine girdikçe ay çekimini istediğiniz kadar uzatıyorsunuz. Çıkış anında normal bir yerde 45 saniyede çekeceğiniz ay görüntüsünü gece boyunca çekme imkanına sahipsiniz. Ayrıca mesafenizi ayarladığınız için istediğiniz büyüklükte ay görüntüsü elde edebilirsiniz. Öyle bir yerdeyiz ki hem güneş hem ay fotoğrafını aynı mekanda, aynı zaman içerisinde sağa dönüp güneş sola dönüp ay fotoğrafını çekebiliyorsunuz. Köyümüzde dış mekan çekimleri de çok güzel oluyor. Evlenecek çiftlerimizi de köyümüze bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Bandırma’da kartpostallık ay manzarası

    Bandırma’da kartpostallık ay manzarası

    Akşam saatlerinde gökyüzünde belirgin bir şekilde beliren ay, kırmızı rengi ve büyüklüğü ile dikkat çekti. Ayın bu olağanüstü görüntüsü, bölgedeki sakinler ve fotoğraf meraklıları tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı. Ayın büyüklüğü, özellikle şehre uzak bu kırsal bölgede daha belirgin bir şekilde gözlemlenebildi.

    Ayın doğuşunun ardından oluşan manzara, birçok fotoğraf sever tarafından objektiflere yansıdı. Bereketli Mahallesi’nin doğal atmosferi ve az ışık kirliliği, ayın bu görkemli doğuşunu daha da etkileyici hale getirdi. Gökyüzündeki bu kartpostallık görüntü, hem bölge sakinleri hem de ziyaretçiler için unutulmaz bir anı oldu.

  • Van’da mayıs ayında kış yaşandı

    Van’da mayıs ayında kış yaşandı

    Van’ın doğuşunda bulunan 3 bin 204 rakımlı Erek Dağı’nda dün gece başlayan ve bugün öğlene kadar etkili olan kar yağışı hayatı olumsuz etkiledi. Öğlene kadar devam eden kar yağışı nedeniyle Erek Dağı ile çevresi beyaza bürünürken hava sıcaklığında da hissedilir derecede düşüş yaşandı.

    Gürpınar ilçesine bağlı Gölardı Mahallesi’ne gitmek isteyen bir sürücü yaklaşık 5 santimlik kardan dolayı ilerlemekte güçlük çekti. Yanındakiler aşağı inerek aracı ittirdikten sonra sürücü yoluna devam etti. Küçükbaş hayvanlarını meraya çıkaran bazı çobanlar ise kar yağışı altında hayvanlarını otlattı.

  • İki ayda 67 cami temizlendi

    İki ayda 67 cami temizlendi

    Başkan Faruk Özlü’nün geçtiğimiz Şubat ayında cami derneklerinin temsilcileri ile bir araya gelmesinin ardından camilerin temizliğine yönelik atılan adımlar ve Temizlik İşleri Müdürlüğü tarafından oluşturulan ekiplerin çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor.

    Cami duvarlarından şadırvana, iç ve dış camlarından halılara kadar caminin tüm bölgelerinin köşe bucak temizlenmesini sağlayan ekipler, bugüne kadar 67 caminin temizlenmesine katkı sundu.

    Ramazan ayı ve bayram süresince de yoğun şekilde çalışmalarını sürdüren ekipler, hazırlanan planlama doğrultusunda hareket ederek il merkezindeki 107 caminin temizlenmesini sağlayacak. Ekipler, ilk tur temizlik çalışmalarının tamamlanmasının ardından temizlik çalışmalarını sürekli şekilde devam ettirecek.

  • “Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır”

    “Kadir Gecesi bin aydan daha hayırlıdır”

    Şahin mesajında, “Hayatımıza sayısız güzellikler katan rahmet, bereket ve arınma mevsimi Ramazan ayının son günlerini yaşarken bir Kadir gecesine daha kavuşmanın sevinci içerisindeyiz” dedi.

    Başkan Şahin, Kadir Gecesi’nin feyiz ve bereketi bin aydan daha hayırlı olan bir gece olduğunu dile getirerek, “Zaman ve mekânlar; önemli olaylarla değer kazanırlar. Kadir Gecesi’ni bu derece değerli kılan en önemli sebep de Kur’ân-ı Kerim’in bu gece indirilmeye başlanmış olmasıdır. Arınma ve bağışlanma fırsatı sunan bu mübarek gün ve gecelerde ibadetlerimizde, ahlaki yaşantımızda istikrar ve istikametin önemli olduğu bilinmelidir” ifadelerini kullandı.

    Kadir Gecesinin değerinin, insanlığa rehber, şifa ve ebedi mutluluğun anahtarı olarak gönderilen Kur’an-ı Kerim’in o gecede yeryüzü inmesi ve beşerle buluşmaya başlamasından kaynaklandığını vurgulayan Şahin “Bu mübarek gecenin vicdanlarımızı aydınlatmasını, gönüllerimizi huzur ve sükunetle doldurmasını, dualarımızı buluşturmasını temenni ediyorum” diyerek, “Kur’an’ı Kerim’in vahiy yoluyla Peygamberimiz Hz. Muhammed’e gönderilmeye başlandığı Kadir Gecesi’nde yapılan ibadetlerin bin aydan daha faziletli olduğu, Yüce kitabımız olan Kur’an-ı Kerim’de anlatılmıştır. Rabbimizin engin rahmetiyle umut, bağışlanma ve huzur kapılarının açıldığı Kadir gecesi, derin bir tefekkür ve samimi bir muhasebe ile bizi değerli kılan inanç ve ahlakı yeniden kuşanma zamanıdır. Arınma ve bağışlanma fırsatı sunan bu mübarek gün ve gecelerde ibadetlerimizde, ahlaki yaşantımızda istikrar ve istikametin önemli olduğu bilinmeli, her günü Kadir Gecesi maneviyatıyla yaşamaya gayret etmeliyiz. Kırgınlık, dargınlık, kin ve nefretin yerine, sevgiyi, hoşgörüyü, dostluk ve kardeşliği egemen kılarak ihtiyaç sahiplerine yardım elini uzatmalıyız. Allah’ın rahmetinin yeryüzünü kuşattığı selam gecesinde, içten ve samimi dualarımıza bütün insanlığı dâhil ederek kin, haset, nefret, korku, ümitsizlik ve ötekileştirmenin olmadığı; güven, sevgi, saygı, kardeşlik ve dayanışmanın hâkim olduğu bir dünya için dua edelim. Bu duygularla Gaziantepli halkımızın ve tüm İslam âleminin Kadir Gecesi mübarek olsun” şeklinde konuştu.

  • Gökyüzünde “Süper Ay” şöleni

    Gökyüzünde “Süper Ay” şöleni

    Ay’ın Dünya’ya en yakın konuma gelmesiyle ortaya çıkan Süper Ay, Ağrı’da kartpostallık görüntüler oluştururken, görenleri kendine hayran bıraktı. O anlar ise kameraların objektiflerine yansıdı.

    Ay’ın normalde olduğundan çok daha büyük ve parlak görülmesi olayı “Süper Ay” olarak adlandırılırken, Türkiye’nin birçok noktasında Ay parlaklığıyla göz kamaştırdı.

  • Gökyüzünde beliren hilal mest etti

    Gökyüzünde beliren hilal mest etti

    Geçtiğimiz haftayı yağışlı geçiren Hatay’da akşam saatlerinde denizin üzerinde hilal şeklinde ay belirdi. Hilal şeklindeki ay kendine hayran bırakırken görüntüsüyle izleyenleri mest etti. Ayın muhteşem manzarası ilçeye ayrı bir güzellik kattı.

  • Nova-C uzay aracı Ay yüzeyinde

    Nova-C uzay aracı Ay yüzeyinde

    ABD merkezli Intuitive Machines (IM) şirketi tarafından geliştirilen ve geçen hafta SpaceX’e ait Falcon-9 roketi ile yörüngeye fırlatılan Nova-C insansız uzay aracının Ay yüzeyine başarılı bir şekilde indiği açıklandı. IM-1 görevi kapsamında NASA’ya ait bilimsel ve teknolojik faydalı yükler taşıyan Nova-C’nin Türkiye saati ile 02.23’te Ay yüzeyine temas ettiği bildirildi. Nova-C’nin Ay yüzeyine inişinden yaklaşık 15 dakika sonra uzay aracından ilk sinyalin alındığını söyleyen Intuitive Machines Uçuş Direktörü Tim Crain, “Emin olduğumuz şey ekipmanımızın Ay yüzeyinde olduğu ve iletişim kurduğumuz” dedi. Gelişmeyle birlikte Nova-C, Ay’a inen ilk özel uzay aracı olarak kayıtlara geçti.

    Bilimsel ve teknolojik faydalı yükler taşıyor

    Sivil uzay taşımacılığı şirketi SpaceX, Intuitive Machines tarafından geliştirilen Ay’a iniş aracı Nova-C’yi geçtiğimiz hafta Falcon-9 roketi ile yörüngeye göndermişti. Intuitive Machines’in ilk Ay’a iniş denemesi olan IM-1 görevi kapsamında NASA’nın Ticari Ay Yükü Hizmetleri (CLPS) programı için Ay yüzeyine bilimsel ve teknolojik faydalı yükler taşıdığı açıklanmıştı. 2013 yılında kurulan ve merkezi ABD’nin Teksas eyaletinde bulunan ve Intuitive Machines, halka açık bir şirket olarak faaliyet gösteriyor. Firmanın, CLPS programı kapsamında Ay yüzeyine yük taşımak için NASA ile 3 sözleşme imzaladığı biliniyor.

  • Gözler Ay’a çevrildi

    Gözler Ay’a çevrildi

    TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal,  “Türkiye Yüzyılı”nın ilk yılında gözlerini uzaya çevirdiklerini söyledi.

    Milli Uzay Programı’nın 10 başlığından birinin “Türkiye’nin ilk astronotunun uzaya gönderilmesi” olduğunu dile getiren Mandal, “Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın uzaya gitmesine toplumumuzun gösterdiği ilgi ve beklentilerin yüksek düzeyde olduğunu görmek mutluluk ve sorumluluk verdi.” diye konuştu.

    Mandal, Gezeravcı’nın Uluslararası Uzay İstasyonu’nda 13 bilimsel deney gerçekleştireceğini, uzay misyonunun “bilim misyonu projesi” olduğunu belirtti.

    Yapılacak deneylerin ülke adına önemli olduğunu vurgulayan Mandal, “13 deneyin sonuçlarını heyecanla bekliyoruz. Bunun öncesinde 2023’te İMECE uydumuzu fırlattık. Bunun devamında yine iki önemli misyon gelecek. Bunlardan bir tanesi Türksat 6A projemiz. Haberleşme uydumuzu 2024’te fırlatacağız ve takibinde de Ay’a sert iniş misyonumuzu gerçekleştirmek üzere 2026’da uzaya yolculuk devam edecek.” ifadesini kullandı.

    Gözler yeni “İMECE”lerde

    Mandal, geleceğe uzay odaklı baktıklarını belirterek, “Türkiye’nin uzay otobanı”na ilişkin yeni projeleri anlattı.

    2024 Yılı Yatırım Programı’na dikkati çeken Mandal, programda İMECE-2 ve İMECE-3 projeleri için 2,8 milyar lira bütçe ayrıldığını dile getirdi. Mandal, şunları söyledi:

    “İMECE uydumuz, İMECE-1 olacak. İMECE-2 ve İMECE-3 ile 2027’ye gelindiğinde 3 uydumuz eş zamanlı çalışacak. Artık istediğimiz yerden, istediğimiz zaman görüntü alabileceğiz. Devletimiz ‘Görüntülü uydum var’ demedi, iki İMECE uydusunu yatırım programına dahil ederek bütçesine koydu. 2024’ten itibaren çalışmalar devam edecek. Araştırmacılarımız için önemli bir motivasyon. İMECE uydumuzda optik kamera çapı 99 santimdi. Şimdi 50 santim olacak. Çözünürlüğü yüksek optik kameralar üreteceğiz İMECE-2 ve İMECE-3’te. Bu şekilde takım uydularımız olacak. Türkiye de İMECE-2 ve İMECE-3 ile artık sadece uydusunu yapan değil, takım uydusunu yapan bir ülke olacak.”

    Mandal, Türkiye’nin tasarımından geliştirilmesine kadar tüm bileşenleriyle ürettiği İMECE’nin yapımının 7 yıl sürdüğünü, İMECE-2 ve İMECE-3’ün yapımının 4 yıl süreceğini bildirdi.

    Türkiye’nin 4 yıl içinde 2 uydu yapacağını vurgulayan Mandal, “Türkiye, uydu satabilen bir ülke haline gelecek. Türkiye o aşamaya geliyor. Artık İMECE-2 ve İMECE-3 yolda. Gözümüz hep uzayda ve gökte.” dedi.

    İMECE’nin en kritik parçalarından optik kameranın başka bir ülkeye de transfer edileceğini söyleyen Mandal, şöyle konuştu:

    “Yani uzay teknolojisinde kendi ihtiyacımızın dışında üreterek ihraç ediyoruz. Ayrıca biz kendi savunma sanayimiz için çip üretebilen bir ülkeyiz ama şu an sivil sektörlerde çip üretme konusunda üretim altyapımızın geliştirilmesine yönelik bir ülkeyle işbirliğine gidildi ve şu an Türkiye’de artık sadece savunma sanayisi için değil, çok daha farklı kullanım alanları olan, sivil alan olan teknolojiler için işbirliği yapıyoruz.”

    TÜBİTAK, 2023’te 6,3 milyar lira destek verdi

    Mandal, geçen yılın Türkiye için her açıdan zor bir yıl olduğuna dikkati çekerek şöyle devam etti:

    “Çevresel, jeopolitik, ekonomik, toplumsal boyutta olmak üzere 2023 zor bir yıldı. Bir taraftan iklim değişikliğinin etkisini gördük. Dünya tarihinde bir yıl içinde 4 ay ilk kez ortalama sıcaklığın üzerindeydi. Bu inanılmaz bir şey, gelecek açısından iyi şeyler söylemiyor. Gelecekte suya, gıdaya ulaşmamız çok daha zor olacak. Ülkelerin şu an gündemlerinde buna ortak çözüm oluşturma boyutu var. Diğer taraftan Filistin’de yaşananlar. Dünyanın gündeminde yaşananlar vahşete, zulme karşı yetersiz kalındığı bir dönem. Ülkemiz açısından bakıldığında 6 Şubat’ta yaşadığımız deprem felaketi. Bir yıla yakın zaman dilimi oldu hala devam da edecek olan zor bir dönem. Daha adil, eşit bir dünya için jeopolitik, çevresel, toplumsal, ekonomik, hangi açıdan bakarsak bakalım daha fazla bilim ve teknolojiye ihtiyaç var. Bilim ve teknolojiyle bu sorunlara çözüm oluşturabilir ve zulme dur diyebilirsiniz. Birileri bilim ve teknolojiyi kendi gücünü ortaya koymak için gösteriyorsa sizin de daha fazla bilim ve teknolojiyle daha adil ve barışçıl bir dünya oluşturmanız gerekiyor. Bu yüzden TÜBİTAK’a düşen görev kritik.”

    TÜBİTAK’ın 2023’te akademik, sanayi, bilim insanı ve toplumsal farkındalık konularında önemli bir yıl geçirdiğini dile getirdi.

    Akademi tarafında 5 binin üzerinde projeyi destekledikleri bilgisini veren Mandal, “Bunlara ayırmış olduğumuz kaynak 2 milyar lira civarında. Yine sanayi tarafında 3 bin 400 kadar proje desteklendi ve destekler devam ediyor. 2 milyar lira oraya destek ayırdık. 50 bine yakın araştırmacı bilim insanı desteklendi ve burası için 2,3 milyar lira gibi bir kaynak ayrıldı. Verdiğimiz destek 6,3 milyar liraya ulaştı.” dedi.

    Mandal, sadece projeleri desteklemediklerini, o destekleri birbirleriyle eklemli hale getirdiklerini söyledi.

    “Bilgiyi üretenler ve kullananlar bir araya getirildi”

    TEKNOFEST ile toplumda farkındalık oluştuğunu vurgulayan Mandal, bilim merkezlerine, atölyelere, yarışmalara ve olimpiyatlara katılımın arttığını belirtti.

    Mandal, 2023’te 24 büyük teknoloji platformunu bir araya getirdiklerini, platformlarla gıda, sağlık, kuantum, yeşil dönüşüm gibi iklim odaklı, Türkiye’nin ve dünyanın ihtiyaç duyduğu konular da dahil bilgiyi üreten ve kullanan kurumların buluşturulduğunu anlattı.

    Türkiye’nin en büyük ve kritik gücünün insan kaynağı olduğunu dile getiren Mandal, “O insan kaynağını ne kadar erken yaşta bilim ve teknolojiyle buluşturursak bu Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yıl dönümünde çok daha anlamlı hale gelir. Bunu dünyadaki rekabet ortamında insanlık için çözüm oluşturma noktasında en güçlü kaynağımız olarak görüyorum.” diye konuştu.

    GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN füzeleri 2024’te envantere girecek

    Türkiye’nin savunma sanayisi alanında da kritik bir noktaya eriştiğine dikkati çeken Mandal, havadan havaya füze sistemleri geliştirmenin zor bir aşama olduğunu, bu kapsamda geliştirilen GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN füzelerinin tüm testlerden geçtiğini, bu yıl da envantere gireceğini bildirdi.

    Mandal, Türkiye’nin kendi elektrikli trenini üreten bir ülke olduğunu belirterek şunları kaydetti:

    “Elektrikli trenimizi raylara indirdik, bu bizim için kritikti. Tabii ki Togg ülkemizin gururu. Onun kritik bileşenini üreten firmalar TÜBİTAK’ın desteklemiş olduğu firmalarımız. Öte yandan, dijital paramızın Faz-1 aşaması, ASELSAN ve HAVELSAN ile tamamlandı. TÜBİTAK Gebze kampüsümüzde dijital parayı kullandık. Şu an projede 2. Faz’a geçildi, 2024’te Merkez Bankamız koordinasyonunda gerçekleştirilecek.”

    KAYNAK: TRT HABER

  • İnekler 4 aydır başkasına kayıtlı çıktı

    İnekler 4 aydır başkasına kayıtlı çıktı

    İlçeye bağlı Beydini (Acıöz) Köyü’nde yaşayan Şaban ve Emine Ökten, hayvanlarının kendi izinleri olmadan nasıl başkasının üstüne geçtiğini yetkililerden çözüm istediklerini söyledi.

    Beydini (Acıöz) Köyü’nde hayvancılık ile uğraşan Şaban Ökten (35) ve Emine Ökten (35) hayvanlarına şap aşısı yaptırmak için veteriner çağırdıklarını gelen veterinerin çiftin üzerine hayvan görünmediğini söyleyince şok olduklarını söyledi.

    Şaban Ökten, mağduriyet yaşayabileceklerini, kendinden habersiz hayvanların nasıl 4 ay başkasının üstüne göründüğünü belirterek, “Veteriner şap aşısı için geldi. ‘Şaban Bey hayvanlar sizin ya da eşinizin adına görünmüyor. Sattınız mı başkasına mı devrettiniz?’ diye sordu. Ben hayvanlarımızın ahırda olduğunu söyledim. Eşim engelli olduğu için aldığımız destekle 6 baş ile başladığımız işimizi çalışarak 10 başa kadar çıkardık. Bu hayvanların 4 aydan beri başkası adına olduğunu öğrendik. Bu olay sonrası talebimizle kendi adımıza yeni geçti. Belki de hayvanlarımız üzerinden kredi çekildi bilemiyoruz. Bunların nasıl olduğunun açıklanmasını istiyoruz. Hayvanlarım başkasının üstüne geçerken bana bilgi verilmedi. Hiçbir şekilde onayım alınmadı. Bunun araştırılmasını istiyorum. Çocuklarımın rızkı nasıl tehlikeye atılmasını istemiyorum. Aynı olay komşuma da oluyor. Bir telefon bile edilmeden hayvanlarımız başkalarının adına görülüyor” dedi.

    Şaban Ökten, kendi ahırında olan hayvanlar nasıl başkasının adına geçtiği ve 4 ay üstünde kaldığını yetkililerden mantıklı bir açıklama beklediğini belirtti.

    Emine Ökten ise başkasının adına olduğunu öğrencince şaşkınlık yaşadığını vurgulayarak, “Çok kötü oldum. Şaşkın kaldım. Ne yapacağımı bilemedim. Hayvanlar aşı olayının ardından tekrar üzerimize geçmiş. Haberimiz olmadan 4 ay nasıl başkasının üzerine görülebiliyor. Şu an benim korkum. Hayvanlarım üzerinden kredi kullanılıp kullanılmadığı. Eğer kullanıldıysa bu yükün altından nasıl kalkarım?” ifadelerini kullandı.

    Ökten çifti olayın aydınlatılması için olayın takipçisi olacaklarını belirtti.