10 gün önce meydana gelen olayda Küçükpazar’da bir esnafın 6 çift ayakkabısın çalındığı yolunda polise ihbarda bulunuldu. İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekipleri olayla ilgili çalışma başlattı.
Yapılan çalışmalar neticesinde kimlikleri belirlenen yabancı uyruklu A.H. (18) ve A.H.C. (19) İlçe Emniyet Müdürlüğü Asayiş Büro Amirliği ekiplerince Kemalpaşa Mahallesi’nde çalıntı 6 çift ayakkabı ile birlikte yakalanarak gözaltına aldı.
Olayla ilgili inceleme sürüyor.
Hırsızlık olayı Şehit Rıdvan Çakır Caddesi üzerindeki bir apartmanın 4. katında meydana geldi. Apartmana giren ve yüzlerini maske ile kapatan iki hırsız bir dairenin önündeki bir çift ayakkabıyı çaldı. Ayakkabıyı çalan hırsız, daha sonra yanındaki arkadaşına vererek apartmandan ayrıldı.
İki hırsızın ayakkabıyı çaldıkları anlar dairenin önündeki güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Ayakkabısı çalınan daire sahipleri ise olay anına ait görüntüleri paylaştı. Görüntüleri izleyen ise ayakkabı hırsızlığına “bu kadarı pes” sözleriyle yorum yaptı.
Amasra ilçesi Kaeiçi Mahallesi’nde bulunan bir ağaçta çakılı ayakkabılar görenlerin dikkatini çekiyor. Ayakkabılar ile ağaç arasında bir bağlantı kuramayan turistler, ayakkabıların neden asıldığını öğrenmeye çalışıyor. Kayıp ayakkabıların sahiplerinin bulabilmesi için asıldığı ağaç, mahalleye turist çeken favori mekanlar arasında yer alıyor. Türkiye’nin farklı illerinden ve dünyanın çeşitli ülkelerinden bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin de ağaç ilgisini çekiyor. Tercümanları ve sohbet ettikleri mahalle sakinlerinden hikayeyi öğrenen turistler gülümseyerek tepki verirken, ağacın önünde fotoğraf çekilmeyi de ihmal etmiyor.
Mahalle sakinlerinden Kemal Doğu, ayakkabıların ağaca asılma sebebini anlatarak, “Mahallemizin köpeği Kırpık. Kırpık, hırsızdır. Ayakkabı hastalığı var. Nerde kapı önünde ayakkabı görse alır getirir, burada oynar. Bir, iki, üç, beş derken ayakkabısını kaybeden arıyor ama bulamıyor. Mahallemizde yaşayan aktif bir arkadaşımız buraları temizlerken bu ayakkabıları buluyor. Nerden geldiğini araştırırken köpeğin getirdiğini tespit ediyor. Ayakkabıları sahipleri tarafından alınması için ağaca çakıyor” dedi.
“Gören merak ediyor”
Doğu, ağacı gören herkesin sebebini merak ettiğini kaydederek, “Ağaçta da ayakkabılarını gören alıp evine geri götürüyor. Aramayanların ise ayakkabıları burada şekil oluşturmuş. Herkes ne diye merak ediyor” dedi.
Mahallede yaşayan Mustafa Şenyerli ise, “Mahallemizin köpeği, kapı önlerinde bulduğu ayakkabıları getiriyor. Komşumuz da kayıp ayakkabıları buraya asıyor, sahipleri gelip alıyor. Almayanlar ise kalıyor, böyle ilginç bir görüntü oluşturuyor” ifadelerini kullandı.
Gülümseten olay, Sinop Yeni Mahalle Akasya Sokak’ta meydana geldi. Beş katlı bir apartmanın dış kapısının açık bırakılmasını fırsat bilen iki sokak köpeği içeri girdi. Hızlıca merdivenleri çıkan köpekler daireye misafirler gelenlerden birinin ayakkabısını aldı. Köpeklerden diğeri o sırada merdivenin başına gelip etrafı kontrol etti. Gülümseten o anlar güvenlik kamerasına yansıdı. Ayakkabıyı alan köpekler daha sonra hızlıca çıkış kapısından çıkarak olay yerinden uzaklaştı. Yaşanan olayı ilk etapta hırsızlık olduğunu düşünen apartman sakinleri, gerçeği kamera kayıtlarına bakınca öğrendi.
Apartman sakinlerinden Ercan Güler, yaptığı açıklamada, “Komşum aradı beni. Ayakkabının olmadığını söyledi. Hırsız çalmış olabileceğini düşünmüş ilk etapta. ‘Kamera kayıtlarına bakabilir miyiz?’ dedi. Kamera kayıtlarına baktığımızda iki sokak köpeğinin apartmana giriş yaptığını ve bir süre apartmanda kaldıktan sonra ayakkabıyı alıp çıktılarını gördük. Biz de çok şaşırdık. Daha sonra gidip köpekleri bulduk. Ayakkabıda oraya yakın bir bölgedeymiş” dedi.
Yozgat merkezde bir inşaatta işçi olarak çalışan Soner Keskin, sabah saatlerinde işlem yapmak için banka şubesine gitti. Çalıştığı inşaattan direkt bankaya geldiği için ayakkabıları çamurlu olan Keskin, bankayı kirletmemek için ayakkabılarını dışarıda bırakarak çoraplarıyla içeriye girdi. Keskin, banka şubesinde işlemini gerçekleştirdikten sonra ayakkabılarını giyerek işinin başına döndü.
Banka çalışanlarına zahmet vermemek için çamurlu ayakkabılarını çıkardığını belirten inşaat işçisi Keskin, “Ayakkabılarım çamur olduğu için ve bankayı kirletmemek için ayakkabılarımı çıkardım. Başka insanlara da zahmet vermemek için çıkardım. Ben de emekçiyim emekçi insanın halini anladığım için ayakkabılarımı çıkardım” dedi.
Bolu Ticaret İl Müdürlüğü tarafından 2023 yılında Tüketici Hakem Heyeti’ne çeşitli konulardan şikayette bulunan vatandaşların istatistikleri açıklandı. Bolu İl Tüketici Hakem Heyetine 2023 yılında toplam 2 bin 301 adet başvuru yapılırken, 2022 yılından devreden başvurular ile birlikte bunlardan 2 bin 470’ine ilişkin karar verildi. Tüketici Hakem Heyeti’nce 2023 yılında karar verilen başvuruların toplam mali değeri yaklaşık 13 milyon 8 bin lira oldu.
Başvuruların yüzde 91’i karara bağlandı.
Bolu İl Tüketici Hakem Heyeti tarafından 2023 yılında toplam başvuruların yüzde 91’i karara bağlandı. Karara bağlanan Tüketici başvurularının bin 114’ü tüketici lehine, bin 246’sı tüketici aleyhine sonuçlandı. 110 başvuru için de görevsizlik kararı verildi.
En çok ayakkabı şikayet edildi
2023 yılında yapılan başvuruların ürün, hizmet ve sektör bazında dağılımında, en çok ayakkabıya yönelik şikâyette bulunulduğu görüldü. Toplam başvuruların yaklaşık yüzde 10’u (227 adet) Ayakkabıya ilişkin olarak gerçekleşti. Bu şikâyet konusunu yüzde 9 ile Cep Telefonu (207 adet) ve yüzde 7,5 ile Kıyafet (172 adet) başvuruları izledi. Diğer şikayet konuları ise yüzde 6 ile Mobilya (136 adet), yüzde 5,2 ile İnternet Aboneliği (120 adet) oldu.
Sektörel bazda; yüzde 65 ile en çok Perakende Ticaret Sektörüne (bin 490 adet) ilişkin başvuru yapıldı. Bunu yüzde 12 ile Finansal Hizmetler Sektörüne (274 adet) ve yüzde 9,6 ile Abonelik Hizmetleri Sektörüne (221 adet) yönelik yönelik başvurular izledi.
Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru için 2023 yılında 66 bin lira mali değeri olan ürünler için başvuru yapılabilirken bu sayı 2024 yılı için 104 bin liraya çıkarıldı. 104 bin liranın üstündeki tüketici uyuşmazlıklarında ise Tüketici Mahkemelerine başvuru yapılması gerekmektedir.
Odunpazarı ilçesinde yer alan Ayakkabıcılar Çarşısı’nda tamircilik yapan 55 yaşındaki ayakkabı ustası Murat Kızılaslan, kış aylarının gelmesiyle vatandaşların getirdiği botların tamiriyle yoğun mesai yapıyor. Kış mevsimi ile birlikte bot ve çizme tamir işinde yoğunluğun arttığını dile getiren Kızılaslan, bu tip ayakkabıların darlaşmış kısımlarını ısı destekli kalıplarla açarak tamir ettiğini söyledi. Usta Murat Kızılaslan, dükkanına gelen müşterilerin yoğunluğu nedeniyle siparişleri ise teknolojinin yardımıyla Whatsapp aracılığıyla aldığını belirtti. Tamir ihtiyacı olan ayakkabının fotoğrafını müşteriye çektirdikten sonra kendisine iletmesini isteyen Kızılaslan, bu sayede daha kolay işlerini hallettiğini ve karışıklık yaşamadığını vurguladı.
“Botların baldır kısımlarını ısı destekli kalıpla açıyoruz genelde”
Vatandaşların giydiği ayakkabıların arka bölümlerindeki arızalardan şikayetçi olduklarını ifade eden Kızılaslan, kadınların giydiği botların meydana gelen daralmaya karşı kalıp açma yönetimini kullandığından bahsetti. Kızılaslan, şöyle devam etti:
“İlkokulu bitirdikten sonra babam bir meslek sahibi olmamı istedi. Ayakkabı imalatçısının yanına çırak olarak verdi beni. 5 sene bu işin çıraklığını yaptım. Daha öncelerden sipariş üzerine sıfırdan ayakkabı yapardık. Ama şu an siparişlerde yoğunluk olunca, eskiye ilgi arttı. Vatandaşların alım gücü zayıfladı. Bir spor ayakkabısı 2 buçuk, 3, 4 bin lira. Ben imalatçı olduğum için spor ayakkabılarını sıfır gibi yeniliyorum. Genellikle müşteriler ayakkabıların arka kısımlarından şikayetçi. Bir de baş parmaklar ayakkabıların önlerini deliyor. Kışlıklar piyasaya çıkınca kadınlar kilo alıyor galiba botlar baldır kısımlarından olmuyor. Botların baldır kısımlarını ısı destekli kalıpla açıyoruz genelde. Spor ayakkabıların ön kısımları arka kısımları değişiyor. Önü ve arkayı değiştirmek 600 liraya mal oluyor. Erkek botlarda da fermuar arızaları bize geliyor.”
“Direkt Whatsapp üzerinden fotoğrafını atıyor, müşteriye hemen cevap veriyorum”
Müşterileriyle haberleşme yöntemine değinen Murat Kızılaslan, dükkana gelenlerin isimlerini akılda tutmasının zor olduğu için Whatsapp’ı kullandığını kaydederek, “Benim işlerim yoğun. Müşterilerimle genellikle ben Whatsapp üzerinden haberleşiyorum. Yoksa ben hangi birinin ismini aklımda tutayım ya da kâğıda yazayım? Müşteri ayakkabıyı bana veriyor, fotoğrafını çekiyor, telefonumu kaydediyor. Birkaç gün sonra direkt Whatsapp üzerinden fotoğrafını atarak onarımın yapılıp yapılmadığını soruyor, müşteriye hemen cevap veriyorum. 2-3 saat sonra gel diyorum” diye konuştu.
“Ben çekirdekten yetiştiğim için işi orijinal gibi yapıyorum”
Çevredeki diğer ayakkabı tamirci esnafın işlerinin kendisinin kadar yoğun olmadığını getiren Murat Kızılaslan, “Diğer ayakkabı tamirci arkadaşların işleri benim kadar yoğun değil. Onlar hemen tamir yapıp müşteriye ayakkabıyı veriyorlar. Ama benim yaptığım ağır iş. Basit bir iş değil yani. İşlerim süper, kafamı kaldıramıyorum. Oğlum var mesela benim yaptığım işi yapamıyor. Kardeşim var karşıda o da öyle. Onlar benden görerek yapıyor. Ben çekirdekten yetiştiğim için işi orijinal gibi yapıyorum. Zaten iş yoğunluğu da buradan geliyor. Mesela biri yaptığım ayakkabıyı görüyor, beğeniyor. Başka bir arkadaşına söylüyor, onlar da bana geliyor. Özellik burada yani. İyi usta olursan iyi işin olur” şeklinde konuştu.
7 yaşından beri ayakkabı tamirciliği yaptığını belirten Sıraccetin Dalas (47), tam 40 senedir ayakkabı tamirciliği yaptığını ve bu işten ekmeğini çıkardığını dile getirdi. Son zamanlarda işlerin bayağı iyi olduğunu aktaran Dalas, “Mesleğim bana babamdan, babama da dedemden kaldı.
Babamın yanında işe başladım. Ustam vardı, onun yanında çalışıyordum. Allah rahmet eylesin vefat etti. Herkes eskiye döndü. Artık ayakkabı fiyatları çok yüksek geliyor. İnsanlar ayakkabılarını tamire getiriyor. Herkesin durumu iyi değil. Ayakkabı alamayanların yolu bize düşüyor” dedi.
Kendi çocuklarının bile bu işi yapmadığını ifade eden Dalas, “Yetiştirdiğim çıraklar da bu işi yapmıyor. Kendi çocuklarım bile öğrenmek istemiyor. İnsanlar bu mesleği yapmak istemiyor” diye konuştu.
10 senedir ayakkabı boyacılığı yaptığını anlatan Burhan Yılmaz, “Bozüyük’te bu mesleğe ilgi azaldı. 10 yıl önce boyacıda iş çoktu. Şimdi boyacı da azaldı. Bu meslek bitti sayılır. Şuan iki kişi yapıyoruz.
İkimizde öldük mü bu iş bitti. İnsanlar yeni ayakkabı aldıkları için boyattırmaya gelen fazla kişi olmuyor. Ayrıca yaz aylarında çalışma yönünden zorlanmıyoruz, fakat kışın bu mesleğin yapılması çok zor” dedi.
Ekim ayına girilmesiyle birlikte pek çok kentte sonbaharın etkisi hissediliyor. Özellikle son birkaç gündür Eskişehir’de de hava sıcaklıkları hissedilir şekilde azalırken, bazı günler yağışlar etkisini gösteriyor. Kış mevsiminin de yaklaşmasıyla ayakkabıcı esnafı yazlık ürünlerini satıştan kaldırmaya başladı. Yağışlı ve soğuk havalara karşı daha uygun yapıda olan mevsimlik ürünler getiren ayakkabıcı esnafı, gardıroba kaldırılacak yazlık ayakkabıların bakım ve temizliklerinin önemli olduğu konusunda vatandaşlara uyarıda bulundu. Mevsimlik ayakkabı fiyatları bin ila 2 bin 500 lira arasında değişiklik gösteriyor.
“Yazlık ayakkabılarımızı kaldırdıktan sonra mevsimlik ayakkabıya geçmemiz lazım”
Eski Ayakkabıcılar Odası Başkanı Nejat Madenoğlu, yazlık ayakkabıları satıştan kaldırmaya başladıklarını belirtti. Mevsimlik ayakkabılara geçen vatandaşların yazlık ayakkabılarını direkt gardıroba koymaması gerektiğine dikkat çeken Madenoğlu, “Yazlık ayakkabıları gardıroba kaldırmadan önce bakımlarını, boyalarını ve temizliğini yapacağız, ondan sonra gerekli kalıplarla birlikte karton kutular içinde gardıroba yerleştireceğiz. Ne nemli, ne de çok kuru olacak. Deri ayakkabılar zamanla kendini çekiyor. Deforme oluyorlar, bozuluyorlar ve daha sonra giymekte sıkıntı oluyor. Yazlık ayakkabılarımızı kaldırdıktan sonra mevsimlik ayakkabıya geçmemiz lazım. Daha kışlık botların satışı başlamadı” dedi.
“Deri ağırlıklı ayakkabılar tercih etmemiz gerekiyor”
Mevsimlik ayakkabıları satın alırken dikkat edilmesi gereken noktalar olduğundan bahseden Madenoğlu, “Her iki ayakkabıyı da tek tek giymek, biraz yürümek ve hangisi ayağımıza tam oturuyorsa ona göre almak gerekiyor. Ortopedik rahatsızlığı olanlar ayaklarının altlarına normal astar koyarak da deneyebilirler. Ayakkabıların içindeki astarları da biraz yıprandık sonra değiştirmemiz gerekiyor. Hem koku hem mikrop yapıyor. Onlar da bakteri üretiyorlar. Bunları önlemek için de astarları yıprandığı zaman değiştirmekte fayda var. Mevsimlik ayakkabılar genellikle bot alımı şeklinde olmuyor. Yine deri ağırlıklı ayakkabılar tercih etmemiz gerekiyor. Bunların bakımları çok dikkat edilerek yapılması gerekiyor. Yağmurlu havalarda giyilen ayakkabıyı ertesi gün tekrar giyemeyiz. Islandığında kalorifer altında ya da soba yanında kurutmamız ayakkabıya zarar verir. Islanan ayakkabının kendi halinde 1-2 gün içinde normal oda sıcaklığında kuruması tavsiye ediliyor” şeklinde konuştu.
“İyi bir ayakkabı bin lira ile 2 bin 500 lira arasında değişiyor”
Yağışlı havalarda ‘waterproof’ olarak adlandırılan su geçirmez ayakkabıların giyilmesi gerektiğini aktaran Madenoğlu, sözlerine şöyle devam etti:
“Waterproof ayakkabılar yağmurda, suda ve karda etkilenmiyor. Ama bu özellik kalıcı değil. Onun da ilaçları var, kullanılmazsa yaklaşık 1 ay sonra bu özelliğini kaybediyor. Vatandaşlar bizim gibi malzeme satıcılarından o ilaçları temin edip, su ve kar koruyucu spreyleri sıkabilirler. Botlarda yapılan iç astar değişikliği muhakkak fayda getiriyor. Onlar zamanla ağırlaşıp sıktığı için astarlar hızlı şekilde deforme oluyor. O yüzden astarların değişmesi gerekiyor. Bunun yanında, koku ve bakteri önleyici spreyler ile tozlar var. Bunlar muhakkak kullanılmalı. Her gün aynı ayakkabıyı giymek doğru değil. İyi bir ayakkabı bin lira ile 2 bin 500 lira arasında değişiyor. Daha ucuzları da maalesef ayaklara rahatsızlık veriyor. Botlarda bu fiyat iki katına çıkıyor.”