Etiket: babasultan

  • Bursa’daki Babasultan Camisi

    Bursa’daki Babasultan Camisi

    Çelik yapıya sahip olan, üstten bakıldığında nokta gibi görünen, iç bölümünde tavanında ay ve yıldız şeklinde aydınlatma bulunan, 24 metre çapı günün 24 saatini simgeleyen camide aynı anda 1110 kişi ibadet edebiliyor.

    Sıra dışı mimarisiyle dikkati çeken caminin mimarlığını üstlenen Yüksek Mimar Ali Tarık Paksoy, AA muhabirine, ibadethanenin şeklinden ziyade manalarıyla farklı olduğunu söyledi.

    İnsanların ibadet için geldikleri caminin tefekkür etmelerini sağlayacak ögelerle bezendiğini belirten Paksoy, şöyle konuştu:

    “Camimizin planı tam bir daire formunda, noktasal bir yapıya sahip. Bu camiye yukarıdan baktığımızda insanoğlunun kainatta bir nokta, bir zerre kadar küçük olduğunu anlaması gerektiğini belirten bir formda. İki yarım kubbeden biri geçici dünya hayatını anlatırken altın rengindeki diğer kubbemiz de ahiret hayatını temsil ediyor. Yani Allah’ın rızasını kazanacak bir hayat geçirdiğimizde altın değerindeki ahiret yurduna geçeceğimizi bize temsil eden bir mimari forma sahip.”

    İbadethanenin 12 penceresinin bulunduğunu bildiren Paksoy, güneşin konumuna göre içerideki gölgenin yönünün değiştiğini anlattı.

    Paksoy, caminin bir hayat saati gibi yani insanın hayatının akıp geçtiğini temsil eden, insanın dünyada ömrünün geçip gittiğini düşünmesini, tefekkür etmesini sağlayan bir yapıya sahip olduğunu vurguladı.

    “Cami halılarının 3 boyutlu görüntüsü var”

    Babasultan Camisi’nin iç bölümünde tavanın ortasında Allah lafzının bulunduğu bilgisini veren Paksoy, şunları kaydetti:

    “Camimizin girişinde 7 basamak bulunmakta. Bu da namaz emrinin verildiği Miraç Gecesi’nde Peygamber Efendimiz’in çıktığı 7 kat semayı temsil ediyor. İnsanlar camiye geldiğinde Allah’ın huzuruna çıkacaklarını tefekkür edebilmeleri için o 7 basamağı çıkıyorlar. Bu basamakları çıkarken de bodrum katların pencereleri gözükmekte. Burada ‘Ey insanoğlu sen yer üstünde yaşarken yerin altında da bir hayat olacak, bunu da unutma’ diye bir gönderme var. Cami halılarının 3 boyutlu görüntüsü var. İleriye doğru yükselen bir basamak hissi veriyor. Bu da ön saflara doğru geçildikçe derecenin arttığını temsil ediyor. Üzerinde Allah lafzı bulunan tek minare de Allah’ın birliğini simgeliyor.”

    Yüksek Mimar Paksoy, camiyi görenlerden olumlu mesajlar aldıklarını belirterek, mimarisi farklı olan camilerin daha çok ilgi çektiğini söyledi.

    Babasultan Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Hasan Sabır da 2017’de bu alanda bulunan aynı isimli caminin 180 kişilik olduğunu ve yenilemek için yola çıktıklarını belirtti.

    Sabır, o camiyi yıkıp alanı genişleterek farklı bir ibadethaneyi ilçeye kazandırmak istediklerini kaydederek, “Bize göre çok güzel bir cami oldu. Böyle bir eser ortaya çıktığı için mutluyuz. Yapımı yaklaşık 5 yıl sürdü. Yola çıkarken de rutin bir cami formunda olmasını istemedik. Başta mimarımıza ve görevli tüm arkadaşlara teşekkür ediyoruz. 2,5 kattan oluşan cami 1100 kişi kapasiteli oldu. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun.” diye konuştu.

  • Bursa’da meşhur Napolyon kirazı dalda kaldı

    Bursa’da meşhur Napolyon kirazı dalda kaldı

    Türkiye’nin önemli kiraz üretim merkezlerinden birisi olan ve meşhur Napolyon adı verilen dağ kirazının yetiştiği Babasultan köyünde fiyatların düşmesi, üreticilerin beklentilerinin karşılanamamasına, hatta bazı yerlerde meyvenin dalında bırakılmasına sebep oldu. Kalite bakımından en iyi Napolyon adı verilen kirazların yetiştirildiği Bursa’nın Kestel ilçesinde ürünün kilogram fiyatları 5-6 liraya kadar geriledi.

    Kestel ilçesinin Babasultan Mahallesi’nde kiraz rekoltesi iyi olmasına rağmen hasat zamanı işçi bulunamaması ve maliyet sebebiyle umduğunu bulamayan üreticiler fiyatlardan şikayetçi.

    Kiraz yetiştiriciliği yapan Mehmet Efe, “Hasadımız erkenci cins dediğimiz kirazla başlamıştı. Şimdi de Napolyon cinsi dediğimiz kirazlarımız toplanıyor. Mahsûl bol, ama fiyatlar çok düşük. Bunun yanında işçi sıkıntımız var, bir şekilde bu kirazın toplanması gerekiyor. Bu sene işçi bulunmazsa kiraz dalında kalır diye düşünüyorum. Bu sene ihracat olmazsa iç piyasa olursa fiyatları temelli aşağıya çekilecektir ve 4-5 liradan satılacak” dedi.

    İşçi maliyetlerinin ve giderlerin yüksek olduğunu söyleyen kiraz yetiştiricisi Hakan Çelik, “Yağmurlardan biraz kiraz odası hasadı geç kaldı. Sürekli yağmur olduğu için kiraz birden olgunlaştı. Yağmur sebebiyle tabii tepelerinde çatlak ve çürük oldu. Fiyat konusunda biraz düşük geliyor bize, maliyetler çok yüksek. Özellikle işçilik kirazda bir kişi maksimum toplayacağı 50 kilo kiraz yani onun zaten 150 lira yevmiyesi var 5-6 lira kiraz 250 liralık mal topluyor. Artık hesabını yap işte geri kalan 100 liraya eve ekmek mi götürelim, ilacını mı, mazotunu mu, gübresine mi verelim “şeklinde konuştu.