Etiket: bağlama

  • Bağlama kursiyerlerine başkan Taban’dan tam not

    Bağlama kursiyerlerine başkan Taban’dan tam not

    Bir yandan şehrin gelişimine katkı sunacak projeler üretirken bir yandan da kültür ve sanata dair çalışmalar ortaya koyan İnegöl Belediyesi’nin enstrüman kursları kapsamında düzenlenen bağlama kursunda dönem sona erdi. 8 aylık eğitim sürecinde Hikmet Akdağ nezaretinde yapılan bağlama kursunun tamamlanmasının ardından Çarşamba akşamı mini bir gösteri düzenlendi. 14 yaş üzeri 21 kursiyerin yer aldığı kursun final programı, Gençlik Merkezi icra salonunda yapıldı. Kursiyerler aldıkları eğitim sonucunda yeteneklerini gösterme fırsatı buldu.

    HER VATANDAŞIMIZIN SANAT VE SPOR ALANINDA HOBİLERİ OLMALI

    Belediye Başkanı Alper Taban da bağlama kursu yıl sonu konserine katıldı. Kursiyerleri ilgiyle dinleyen Başkan Taban, programda yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi: “Çok keyif aldığım bir program oldu. Kursiyerlerimizin performanslarını gördük, güzel bir ortak oluştur burada. Ben hem hocamıza hem kursiyerlerimize teşekkür ediyorum. Her kursiyerimiz özenerek ve itinayla enstrümanını çalıyor. Kurslarımıza katılarak buralara değer kattığınız için de ayrıca teşekkür ediyorum.

    Genelde belediyeler böyle inşaat faaliyetleriyle, yol ve altyapı, park, bahçe yapımıyla biliniyor. Ancak bizim en kıymetli sorumluluklarımızdan biri burada gördüklerimiz. Sizler burada bir örneği teşkil ediyorsunuz. Her vatandaşımızın her bireyin mesleğinin yanında sanat ve spor alanında hobileri olmalı. Sizler bunu başardınız.”

  • Bağlama aşığı iki Amerikalı

    Bağlama aşığı iki Amerikalı

    Amerikalı Alex Kreger ile Josh Wainner, Alevilik üzerine Türkiye’de araştırma yaparken bağlama ve iki telli cura ile tanıştılar. “Alevi müziği ve Alevi inancının müzik aracılığıyla genç kuşağa aktarılışı üzerine araştırma yapıyorum” diyen Alex, arkadaşıyla birlikte Erzincan’da düzenlenen bir etkinlikte sahne aldı.
    Alex Kreger, “Ben Winconsinli bir müzisyenim. 9 yaşından beri piyano çalmama rağmen, Viyana Saz Derneği‘nde bağlamayla tanışınca müziğe bakışım değişti. Alevi – Bektaşi müziğini dinleyince, aşık oldum. Michigan State Üniversitesi’nin piyano ve kompozisyon bölümlerinden mezun olduktan sonra lisansımın son yılını değişim öğrencisi olarak Viyana’da okudum. Sonrasında, Teksas Üniversitesi’nde Prof. Sonia Seeman rehberliğinde etnomüzikoloji yüksek lisans bölümüne başladım. Yaz dönemi değişim öğrencisi olarak 2009 yılında Türkiye’ye antropoloji eğitimi almaya geldim. Gelmeden önce de, zamandan kazanmak için Türkçe öğrenmeye başladım. Eğitim dönemim bittikten sonra, kendimi Anadolu yollarına atıp, pek çok insanla tanıştım.” dedi.
    Mısır’da öğrenimini sürdüren Amerikalı Josh Wainner’de arkadaşı olan Alex Kreger sayesinde bağlamayla tanışıp, çalmayı öğrendiğini kaydetti.

  • Bursa’da 3 parmağıyla bağlama çalan genç, usta sanatçılara taş çıkartıyor

    Bursa’da 3 parmağıyla bağlama çalan genç, usta sanatçılara taş çıkartıyor

    Bursa’da geçirdiği kaza sonucu iki parmağını kaybeden ve bileği yamuk kalan genç, sanat okulunu birincilikle kazanıp çaldığı bağlamayla usta sanatçılara taş çıkartıyor.

    Keles’in Sorgun köyünde dünyaya gelen Özgün Çiçek, geçirdiği kaza sonucu iki parmağını kaybetti ve bileği yamuk kaldı. Doktorların bir enstrüman çalmayı tavsiye etmesi üzerine bağlama çalmaya başlayan gencin gizli bir yeteneği ortaya çıktı. Engelli olmasına rağmen çaldığı sazla usta bağlamacılara taş çıkarttı. Kendini profesyonel anlamda geliştirmek isteyen genç, Bursa Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi yetenek sınavına girdi. Girdiği sınavda yüzlerce öğrenci arasından birinci olarak çıkmayı başardı. Çiçek bu işin eğitimini alarak dünya çapında bir bağlama sanatçısı olmayı hedefliyor.

    Çocukken geçirdiği bir kaza sonucu iki parmağını kaybettiğini ve bileğinin yamuk kaldığını ifade eden Özgür Çiçek, “Ben bağlamayla 6’ıncı sınıfta başladım. Bağlamayı 3 parmağımla çalıyorum bileğim de yamuk, benim bu şekilde ustaca bağlama çaldığımı görenler şaşırıyor. Bu elinle bu kadar ustaca nasıl çalıyorsun diyenlerde oluyor. Lisesi sınavına girdim. Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesini birincilikle bitirdim. Liseyi bitirdikten sonra Uludağ Üniversitesi Devlet Konservatuarına gitmeyi hedefliyorum. İleride iyi bir bağlama sanatçısı olmayı hedefliyorum” dedi.

    Baba Yaşar Çiçek, “Özgür çocukken kaza geçirdi. Geçirdiği kaza sonucu 2 parmağı koptu ve bileği yamuk kaldı. Uzun süre tedavi gördü. Doktorumuz faydası olur diye bir enstrüman çalmasının faydalı olacağını söyledi. Özgür’de bağlama çalmak istediğini söyledi. Bende bağlama alıp kursa yazdırdım. Hocaları gizli bir yeteneği olduğunu söyledi. Liseyi yüzlerce kişi arasında birincilikle kazandı. İyi yerlere geleceğini umuyorum” şeklinde konuştu.

  • Bursa’da bağlama sanatçısı kalbine yenik düştü

    Bursa’da bağlama sanatçısı kalbine yenik düştü

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı bağlama sanatçısı Şahmerdan Gül(60), geçirdiği kalp krizi sonucu evinde hayatını kaybetti.

    İnegöl Halk Eğitim Merkezi’nde bağlama yapımı ve enstrüman eğitim öğretmenliği yapan Şahmerdan Gül’ü, ailesi sabah yatağında hareketsiz halde bulundu.

    Olay yerine sevk edilen 112 Acil Servis ambulansında görevli sağlık ekipleri, sanatçının ölümünü tespit etti.

    Gül’ün cenazesi öğle namazı öncesinde Mahmudiye Mezarlığı’nda kılınan cenaze namazının ardından defnedildi.

  • Bursa’da yaşayan otizmli Nurican: Bağlama çalmak benim için nefes almak gibi

    Bursa’da yaşayan otizmli Nurican: Bağlama çalmak benim için nefes almak gibi

    Bursa’da, otizmli Nurican Özçelik’in (19), merak sardığı bağlama sayesinde hastalığında yüzde 50 düzelme sağlandı. Devlet konservatuvarında eğitim alıp, Türk halk müziği sanatçısı olmak istediğini söyleyen Nurican, “Bağlama bana huzur, enerji veriyor. Beni çok mutlu ediyor. Bağlama çalmak benim için nefes almak gibi bir şey” dedi.

    Bursa’da, otizmli Nurican Özçelik, küçük yaşlarda müziğe merak sardı. İlkokul çağlarında kapı zili, kapı sesi, araba kornası gibi seslerin notalarını belirleyen Nurican, ortaokula başladığında ise Neşet Ertaş, Erdal Erzincan, Muhlis Akarsu gibi Türk halk ozanlarının eserlerini dinlemeye başladı. Nurican’ın Türk halk müziği eserlerini dinlediği sırada tahta yemek kaşığına plastik tel bağlayarak saz çalmaya çalıştığını fark eden baba Ali Özçelik ve anne Hanife Hande Özçelik, Nurican’ı önce piyano kursuna, ardından da gitar ve bağlama kursuna gönderdi. Bağlamayı öğrenince diğer enstrümanları çalmaktan vazgeçen Nurican, aldığı kurs sayesinde kendini iyice geliştirdi. Okul ve bağlama kursu sürecinde kendini ifade edebilme ve ikili ilişkiler sayesinde Nurican’ın hastalığı yaklaşık yüzde 50 azaldı. Bağlama çalmanın nefes almaktan bir farkı olmadığını söyleyen Nurican’ın hedefi ise devlet konservatuvarında eğitim alıp, Türk halk müziği sanatçısı olmak.

    ‘BAĞLAMA ÇALMAK BENİM İÇİN NEFES ALMAK GİBİ’

    4 yıldır bağlama çaldığını söyleyen Nurican Özçelik, bağlamaya olan merakının çocukluktan geldiğini belirtti. Bağlamanın kendisine huzur verdiğini söyleyen Nurican Özçelik, “Erdal Erzincan, Muhlis Akarsu, Ali Kızıltuğ, Ali Ekber Çiçek, Musa Eroğlu, Arif Sağ, Sabahat Akkiraz, Bilal Ercan, Muharrem Ertaş, Neşet Ertaş gibi birçok sanatçıyı seviyorum. İleride bağlama sanatçısı, halk müziği sanatçısı olmak istiyorum. Bağlama çalıp, türküler söylemek istiyorum. Öğretmen olmak bana zor geliyor. Bunun için çok çalışmam gerekiyor. Hem uzun hem kısa sap bağlama da çalışmam gerekiyor. Bağlama bana huzur, enerji veriyor. Beni çok mutlu ediyor. Bağama çalmaktan her zaman memnunum. Çünkü bağlama çalmak benim için nefes almak gibi bir şey. Bağlama çalmamak bitmek gibi bir şey. Günde 4 saat bağlama çalıyorum. Bağlamayı isteyerek ve türkü söyleyerek çalıyorum. Çocukluğumdan beri bağlamaya merakım var. Neşet Ertaş, Muharrem Ertaş, Arif Sağ, Ruhi Su gibi sanatçıları dinlerdim. Çocukken kaşıktan saz yapardım. Kalem kapağına eşik yapardım. Üzerine lastikle tel yapardım. Merakım bu şekilde başladı” dedi.

    ‘ÖZEL DURUMUNU BAĞLAMA SAYESİNDE YENDİ’

    İçinde bulunduğu özel durumunu bağlama sayesinde yendiğini belirten baba Ali Özçelik, “Nurican küçük yaştan beri bağlamaya meraklıydı. Evdeki çeşitli materyallerden kendine bağlama yapıyordu. Biz de şaşırıyorduk. Durumundan dolayı müdahale de edemiyorduk. Kendini bir şekilde bağlama açısından tatmin etmeye çalışıyordu. Müziği ve notaları çok seviyor. Kapı, alarm sesi veya dışarıdaki korna seslerine nota veriyordu. Biz hayretler içinde kalıyorduk. Kendisinin müziğe yetenekli olduğunu anladık. Lise yıllarında bağlama çalmaya başladı. Piyanoyla başlayıp, bağlamaya geçti. Okulda da bağlama eğitimi aldı. Şu anda özel kursa devam ediyor. Devlet konservatuvarında okumak istiyor. Sanatçı olmayı çok istiyor. Nurican zor zamanlardan geçti. Kendini ifade etmek açısından çok çaba gösterdi. Arkadaşları ve yakın çevresi hiçbir zaman Nurican’ı geri çevirmediler. Kendisiyle çok ilgilendiler. Nurican’ın bu duruma gelmesinde onların da katkıları çok büyük. Biz de müziğe olan merakını destekledik” ifadelerini kullandı.

    ‘BAĞLAMAYA OLAN SEVDASI, BUNU BİRÇOK KİŞİDEN ÜSTÜN KILIYOR’

    Nurican’ın müziğe karşı büyük bir yeteneği olduğunu belirten bağlama öğretmeni Mahmut Cemal Sari, “Nurican bana geldiğinde bağlamayı belli bir seviyede biliyordu fakat hedefleri arasında üniversitede okumak var. Biz de buna yönelik çalışıyoruz. Öğrenmekte zorluk çekmiyor. Bazen adaptasyonda sıkıntı yaşıyoruz ama onu da bağlama çalarak aşıyoruz. Bazen kelimelerin yetersiz kaldığı yerde notalar devreye giriyor. Biz, Nurican’la daha çok saz çalıp, türkü söyleyerek bu açığı kapatıyoruz. Çok yetenekli bir çocuk. Bağlamaya olan yeteneği ve sevdası, bunu birçok kişiden üstün kılıyor. Müziğin ve sanatın birleştirici bir özelliği var. Sadece öğretmenlerine değil toplumla da adapte olma hususunda bir birleştiriciliği var. Tüm bu özel durumu olan çocuklarımızı sanatın herhangi bir dalına yönlendirirsek toplumla iç içe geçip, kendilerini daha fazla bu hayata adapte edebilirler. Nurican bunu başarabildi. Şu an gerek bizlerle gerek arkadaşlarıyla gerek gelecek yaşantısında insanlarla anlaşabilmeyi beceriyor. Bunun en büyük faktörü de müzik” diye konuştu.