Etiket: bahar candan

  • 44 yılla yargılanan Bahar Candan tahliye edildi

    44 yılla yargılanan Bahar Candan tahliye edildi

    Dolandırıcılık ve suç örgütüne üye olmak suçlarından Alisya Bahar Candan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Nihal Candan adıyla bilinen Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen davanın görülmesine devam edildi. Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanık Bahar Candan ile bir kısım diğer tutuklu sanıklar hazır bulundu. Duruşmaya tutuksuz sanık Nihal Candan da katıldı.

    Duruşmada savunma yapan Nihal Candan, “Bu kadar zaman sonra masum olduğumuz anlaşılmıştır diye düşünüyorum. En gerçekçisinden ‘Pardon’ filmini çektik. Ben beraatımı talep etmekle beraber kız kardeşimin tahliyesini talep ediyorum. Telefonumun da iadesini istiyorum. Teşekkür ederim” dedi.

    Sanık savunmalarının ardından mahkeme heyeti değerlendirme yapmak için duruşmaya yaklaşık 1 saatlik ara verdi. Ardından ara kararını açıklayan mahkeme, tutuklu sanık Bahar Candan’ın da arasında bulunduğu 6 sanığın mevcut delil durumu, savunmaların alınmış olması, tutuklulukta geçirdikleri süre göz önünde bulundurularak yurt dışına çıkmama yasağı şeklindeki adli kontrol şartı ile tahliyesine hükmetti.

    Tahliye kararını duyan Nihal Candan yakınlarını aradı. Kardeşinin tahliye olmasına ilişkin konuşan Nihal Candan, “İlahi adalete çok güveniyorum. Özgürlüğü ve adaleti savunan baronun bana savunma hakkı vermeden stajımı iptal etmesi mesleğe karşı hayal kırıklığına uğrattı. Onun dışında çok mutluyum” dedi.

    “Kardeşinize ilk ne söylemek istersiniz?” diye sorulması üzerine Nihal Candan, “Yaz meyvesi tadında dondurma gibisin Bahar diyeceğim. Konu yargıda. Ben kardeşime sarılmak istiyorum” dedi. “Bahar’a en büyük nasihatiniz ne olacak” diye sorulması üzerine ise Nihal Candan, “Ya göründüğümüz gibi olalım ya da olduğumuz gibi görünelim artık” cevabını verdi.

    Nihal Candan ardından babasına sarıldı. Candan kardeşlerin babası Hakan Candan ise, “Zor acı bir süreçti. Böyle bir şey yaşansın istemezdik ama oldu. Bundan sonra bu yaşananlardan dersler çıkararak hep doğru şeyler yapmanın peşinde olacağız. İnşallah adalet yerini bulacaktır. Biz buna inanıyoruz” dedi.

    Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile Bahar Candan’ın aralarında bulunduğu 21 sanık yer almıştı. İddianamede tutuklu Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları sazan sarmalı yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve Nihal Candan’ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı iddianamede kaydedilmişti. İddianamenin devamında “Şüphelilerin önceki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti. İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç gelirinin aklandığı belirtilmişti. Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan şüpheli Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst yönetimindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candan örgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan’a saygı gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti. İddianamede Bahar Candan’ın ‘suç örgütüne üye olmak’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar ‘kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan’ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan diğer 20 şüpheli hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.

  • Bahar ve Nihal Candan’ın aralarında bulunduğu 21 sanıklı dolandırıcılık davasının görülmesine devam ediliyor

    Bahar ve Nihal Candan’ın aralarında bulunduğu 21 sanıklı dolandırıcılık davasının görülmesine devam ediliyor

    Öte yandan duruşmaya gelen Nihal Candan kameralara kalp işareti yaptı.

    Dolandırıcılık ve suç örgütüne üye olmak suçlarından Alisya Bahar Candan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Nihal Candan adıyla bilinen Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen davanın görülmesine devam edildi.

    Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tutuklu sanık Bahar Candan ile bir kısım diğer tutuklu sanıklar hazır bulundu. Duruşmada, Bahar Candan salonda bulunan anneannesine “Babam gelmeyecek mi?” diye sordu. Tutuklu sanık Candan’ın sık sık arkasına dönerek ablası Gülnihal Çiçek’in gelip gelmediğine baktığı da görüldü. Öte yandan Bahar Candan’ın ablası Nihal Candan ise kameralara kalp işareti yaptı.

    Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile Bahar Candan’ın aralarında bulunduğu 21 sanık yer almıştı.

    İddianamede tutuklu Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları sazan sarmalı yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve Nihal Candan’ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı iddianamede kaydedilmişti. İddianamenin devamında “Şüphelilerin önceki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti. İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç gelirinin aklandığı belirtilmişti. Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan şüpheli Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı.

    Örgütün üst yönetimindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candan örgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan’a saygı gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti. İddianamede Bahar Candan’ın ‘suç örgütüne üye olmak’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar ‘kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan’ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan diğer 20 şüpheli hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.

  • Bahar ve Nihal Candan kardeşler için ara karar açıklandı

    Bahar ve Nihal Candan kardeşler için ara karar açıklandı

    Dolandırıcılık ve suç örgütüne üye olmak suçlarından Alisya Bahar Candan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Nihal Candan adıyla bilinen Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi talep edilen davanın görülmesine devam edildi.

    Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada verilen aranın ardından sanık Hacı İsrafil Sağlam savunma yaptı. Sağlam, “Telefonumda olan tüm dosyalar için yedekleme yaptım. Ancak bu iddianamede soruşturmanın gizliliğini ihlal eden delil olarak değerlendirilmiş. Bana TMSF’den alınmış araçlar olduğu ve satıldığı söylendi. Ben hiçbir zaman ben alıyorum, satıyorum demedim. Ben Nihal ve Bahar Candan’ın hesaplarına para gönderilme konusunu duydum. Onur Apaydın bir keresinde Bahar Candan’a ‘Hesaba para gönderilecek’ demişti. Ancak ne için gönderileceğini bilmiyorum. Ben direkt örgüt kasaları Bahar ve Nihal Candan’dır demiyorum. Sadece duyduklarımı söylüyorum. Onur Apaydın’dan sadece bir defa 15 bin TL nakit aldım. Onun haricinde hiçbir şekilde para almadım” dedi.

    Sanık savunmasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Duruşma, sanık savunmalarının alınmasına devam edilmek üzere 13 Eylül Cuma gününe ertelendi.

    Öte yandan tutukluluk halinin devam ettiğini duyan Bahar Candan babasına dönerek, “Ben burada mı kalacağım? Asayım mı ben kendimi ne yapayım?” dedi.

    İddianameden
    Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile Bahar Candan’ın aralarında bulunduğu 21 sanık yer almıştı. İddianamede tutuklu Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları “sazan sarmalı” yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. İddianamede Bahar ve Nihal Candan’ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı kaydedilmişti. İddianamenin devamında, “Şüphelilerin önceki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti. İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç gelirinin aklandığı belirtilmişti. Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan şüpheli Hacı İsrafil Sağlam, iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek, “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst yönetimindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candan örgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan’a saygı gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti.
    İddianamede Bahar Candan’ın ‘suç örgütüne üye olmak’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar, ‘kişinin kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan’ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilmişti. Diğer 20 şüpheli hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası talep edilmişti.

  • “Mal varlığım bir iki çanta, bir iki ayakkabı”

    “Mal varlığım bir iki çanta, bir iki ayakkabı”

    Dolandırıcılık ve suç örgütüne üye olmak suçlarından Alisya BaharCandan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Nihal Candan adıyla bilinen Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen davanın görülmesine devam edildi.

    Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 3. celsesi görülen duruşmada Nihal Candan savunma yaptı.

    “Hukuk fakültesini bitirdim. Ancak bu olay nedeniyle mesleğimi yapamıyorum”

    Nihal Candan adıyla bilinen tutuksuz sanık Gülnihal Çiçek savunmasında “İfade vermeye hazırım heyecandan bayılmazsam bir problem yok” dedi.

    Ardından Candan savunmasında “Ben burada bir suçlama göremiyorum. İddianameyi defalarca kez okudum. Avukatlarıma defalarca kez okuttum. İddianamede bana yönelik açık bir suçlama göremiyorum. Ben bir toplantıya katılmadım. Ben yanlış birisi ile 2021 yılında beraber oldum. Kendisini Kaan olarak farklı bir isimle tanıtan birisi bana gerçek mesleğini de söylemez.

    İddianamede örgüt lideri olarak bahsedilen Onur Apaydın kendisinin iş insanı olduğunu, aktif para kazanan biri olduğunu ve benden çok hoşlandığını söyledi. Ben o dönemde anksiyete problemleri yaşıyordum. Bu nedenle özel hayatım ile ilgili yanlış bir karar verdim. Ben hukuk fakültesini bitirdim. Ancak bu olay nedeniyle mesleğimi yapamıyorum. Bu çok uzun süren bir aşk hikayesi değil. Ben Onur Apaydın hakkında uzaklaştırma kararı alarak ayrıldım. Ben veganım. Bahsedilen toplantıların et restoranında yapıldığı söyleniyor. Orada uzun süre kalamam et yenildiği için midem bulanır. Toplantıların yapıldığı söylenilen yer bir et restoranı. Benim araç satışı ile ilgili olaylar hakkında bilgim yoktur. Şu an evliyim Faruk Çiçek isimli kişiyle ama o da bana boşanma davası açtı. Teşekkürler Türkiye. Benim araç verilmesi ve dolandırıcılık olayı hakkında bir bilgim yok. Çok zor bir süreç yaşadım. 5 ay boyunca. Biraz sesli konuşup sizi ürkütüyorsam affedersiniz hakim bey” ifadelerini kullandı.

    “Mal varlığım bir iki çanta bir iki ayakkabı olabilir”

    Nihal Candan savunmasının devamında gözyaşlarına boğularak “Ölümcül bir hastalık ile boğuşuyorum. Yemek yiyemiyorum. 28 kilodan bu hale geldim çok şükür. Mal varlığım bir iki çanta bir iki ayakkabı olabilir. Bunları da bana eşim sağlıyordu. Ailecek maddi olarak çok zor durumdayız bu olaylardan dolayı” şeklinde konuştu.

    Candan ağlayarak savunmasına devam ederek “Eşimle kaldığım evde gözaltına alındım. Eşimi yere yatırdılar. İddianamede benim hesabıma para geldiği söylenmiş bazı kişiler tarafından. Hesaplarıma baksınlar. Var mı para transferi baksınlar. Bunlar ortaya çıkmayacak şeyler değil. Ben 5 ay neyin cezasını çektim ? Instagram kullanmak suçsa kullanmam. Ben bu sanıkları tanımıyorum. Hepsi sosyal medyada bizi izleyip kinlenmişler. Bu kadar garip insanın negatif enerjisini çekeceksem paylaşım yapmam, istemiyorum artık. Ben TMSF’nin ne olduğunu iddianameyi okurken avukatıma sordum. Bilmiyordum bile ne olduğunu. Hukuk okurken de ceza davası konularından kaçtım. Çok negatif konular bunlar. Güzellik salonum olduğu döneme ilişkin tüm belgeleri avukatlarıma sunmuşumdur. Dolandırıcılık olayıyla güzellik salonumun ilgisi yoktur. Battı zaten o işletme. Onur Apaydın benim bildiğim kadarıyla gece kulüplerine ortaktı o dönemde. Ben uzaklaştırma kararı aldırdım Onur Apaydın hakkında. Bu kararı aldırmam soruşturma sürecinden önceydi. Ben operasyon yapılacak, kardeşim ile beni yaka paça gözaltına alacaklar bunlara ihtimal vermiyordum. 2 gün şehri dolaştırıp poz verdirdiler” dedi.
    Duruşma Nihal Candan’ın avukatının savunması ile devam ediliyor.

    İddianameden

    Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile Bahar Candan’ın aralarında bulunduğu 21 sanık yer almıştı. İddianamede tutuklu Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları sazan sarmalı yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve Nihal Candan’ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı iddianamede kaydedilmişti. İddianamenin devamında “Şüphelilerin önceki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti. İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç gelirinin aklandığı belirtilmişti. Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan şüpheli Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst yönetimindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candanörgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan’a saygı gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti. İddianamede Bahar Candan’ın ‘suç örgütüne üye olmak’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar ‘kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan’ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan diğer 20 şüpheli hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.

  • Bahar ve Nihal Candan yarın hakim karşısına çıkacak

    Bahar ve Nihal Candan yarın hakim karşısına çıkacak

    Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından haklarında soruşturma başlatılan ve Alisya BaharCandan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen iddianame mahkeme tarafından kabul edilmişti. Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame kapsamında yarın Alisya BaharCandan ve ablası Gülnihal Çiçek sanık sıfatıyla hakim karşısına çıkacak.

    İddianameden
    Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile BaharCandan’ın aralarında bulunduğu 21 şüpheli yer almıştı. İddianamede tutuklu şüpheli Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları sazan sarmalı yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve Nihal Candan’ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı iddianamede kaydedilmişti.

    İddianamenin devamında “Şüphelilerin önceki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti. Şüphelilerin örgüt lideri Onur Apaydın ile yakın ilişki içerisinde olduğu da iddianamede açıklanmıştı.
    İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan şüpheli Alisya BaharCandanüzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç gelirinin aklandığı belirtilmişti.

    Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan şüpheli Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst yönetimindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candanörgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan’a saygı gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti.

    İddianamede BaharCandan’ın ‘suç örgütüne üye olmak’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar ‘kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan’ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan diğer 20 şüpheli hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.

  • Candan Kardeşler, eylül ayında hakim karşısına çıkacak

    Candan Kardeşler, eylül ayında hakim karşısına çıkacak

    Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından haklarında soruşturma başlatılan Candan kardeşlerin hakim karşısına çıkacağı tarih belli oldu. Alisya Bahar Candan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen iddianame mahkeme tarafından kabul edildi.

    DAVA EYLÜL AYINDA GÖRÜLECEK

    Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Candan kardeşler ve diğer 20 sanığın yargılanmasına Eylül ayında başlanacak. Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından haklarında soruşturma başlatılan ve Alisya Bahar Candan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar, Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenen iddianame mahkeme tarafından kabul edildi. Küçükçekmece 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianame kapsamında Eylül ayında Alisya Bahar Candan ve ablası Gülnihal Çiçek sanık sıfatıyla hakim karşısına çıkacak.

    “PARALARINI GERİ ALINABİLECEK İNANCIYLA BEKLEYEN MAĞDUR İNSANLAR VAR”

    Öte yandan davaya ilişkin açıklama yapan Avukat Burak Temizer “Yargılamanın ilerleyen aşamalarında yeni mağdurların da ortaya çıkabileceğini, başka davaların da bu dava altında birleşebileceğini düşünüyorum zira yurdun farklı illerinde aynı şekilde dolandırılmış olmasına rağmen halen daha şikayetçi olmayan paralarını geri alabileceklerine olan inancıyla bekleyen veya yaşadıkları olaydan ötürü isminin bilinmesini istemeyen mağdurların olduğunu biliyorum” dedi.

    İDDİANAMEDEN

    Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede 38 müşteki, 1 müşteki şüpheli ve Nihal ile Bahar Candan’ın aralarında bulunduğu 21 şüpheli yer almıştı. İddianamede tutuklu şüpheli Gülnihal Çiçek’in tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alınarak adli kontrol şartıyla tahliye edildiği de aktarılmıştı. İddianamede Onur Apaydın ve İlker Oflu’nun liderliğindeki şebekenin ucuza araç sattıklarını söyleyerek vatandaşları sazan sarmalı yöntemiyle dolandırdığı belirtilmişti. Bahar ve Nihal Candan’ın suç örgütünün hiyerarşik ve organik yapısı içerisinde yer aldığı iddianamede kaydedilmişti.

    “FENOMEN OLMASI MAĞDURLARIN KANDIRILMASINDA ETKİN ROL OYNUYOR”

    İddianamenin devamında “Şüphelilerin önceki tarihlerde çeşitli televizyon programlarına uzun süre katıldığı, ünlü olduktan sonra magazin programlarında da yer aldığı, sosyal medya platformunda çok sayıda takipçiye ulaşması sebebiyle günümüzde sosyal medya fenomeni ve ekran yüzü olarak tabir edilen bir sıfatının bulunduğu, dolayısıyla toplumun geniş kesimleri tarafından tanınan bir sima olduğu, bu özelliği sebebiyle de suç örgütü tarafından dolandırıcılık eylemlerine yönelik düzenlenen özel toplantılarda mağdurların kandırılmasında etkin rol oynadığı” ifade edilmişti.

    “NİHAL CANDAN, ÖRGÜT LİDERİNİN SEVGİLİSİYDİ”

    Şüphelilerin örgüt lideri Onur Apaydın ile yakın ilişki içerisinde olduğu da iddianamede açıklanmıştı. İddianamede örgüt lideri Onur Apaydın’ın örgüt içerisinde ‘gizli muhasebeci ve kasa’ konumunda olan şüpheli Alisya Bahar Candan üzerinden bankacılık faaliyetlerini gerçekleştirdiği ve elde edilen suç gelirinin aklandığı belirtilmişti.

    Öte yandan mağdur temin etme görevlisi olan şüpheli Hacı İsrafil Sağlam iddianamede yer verilen ifadesinde örgüt toplantılarına katıldığını söyleyerek “Toplantılara üst kademeden herkes katılıyordu. Saha elemanları ve alt kademe asla katılamazdı. Örgütün üst yönetimindeki herkes iştirak ediyordu. Toplantıların ikisinde Nihal Candan’ı gördüm. Nihal Candan örgüt lideri Onur Apaydın’ın sevgilisiydi. Diğer şahıslar Nihal Candan’a saygı gösteriyor ve mesafeli davranıyordu. Nihal Candan’ın yanında örgütün iç işleyişine ilişkin konular araba alım satım işler konuşuldu” şeklinde beyanda bulunduğu da iddianamede ifade edilmişti.

    HAPİS CEZALARI İSTENİYOR

    İddianamede Bahar Candan’ın ‘suç örgütüne üye olmak’ suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar ‘kişinin, kendisini kamu görevlisi veya banka, sigorta ya da kredi kurumlarının çalışanı olarak tanıtması veya bu kurum ve kuruluşlarla ilişkili olduğunu söylemesi suretiyle dolandırıcılık’ suçundan ise 2 kez 12 yıldan 40 yıla kadar olmak üzere toplamda 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle, Nihal Candan’ın ise aynı suçlardan 8 yıldan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan diğer 20 şüpheli hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.

  • Bahar Candan ve Seçil Erzan birbirine girdi

    Bahar Candan ve Seçil Erzan birbirine girdi

    Yüksek karlı özel fon vaadiyle futbolcular Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 29 kişiyi dolandırdığı iddia edilen Seçil Erzan ile suç örgütünün paralarını aklama suçlamasıyla yargılanan Bahar Candan, haftalardır aynı koğuşta kalıyor. Birlikte kalan ikili arasında kavga çıktı.

    Emrullah Erdinç’in haberine göre, Seçil Erzan kendisine sürekli “dolandırıcı” diye hitap eden Nihal Candan’a tepki gösterdi. Sinirlenen Erzan, “Sen de dolandırıcılık suçlamasıyla buradasın” diye karşılık verince Candan da ses tonunu yükselterek “Dolandırıcı, dolandırıcı, dolandırıcı” diye bağırmaya başladı. Seslerin ardından koğuşa giren infaz koruma memurları ikiliyi sakinleştirdi. Yaşanan tartışmanın ardından Seçil Erzan, Bahar Candan’dan şikayetçi oldu ve tutanak tutuldu.

    Geçtiğimiz sene tutuklanan Bahar Candan’ın ablası Nihal Candan’ın sağlık sorunları nedeniyle tahliye olduktan sonra sık sık cezaevine kurallarının dışına çıkmaya çalıştığı ve uyarı aldığı da konuşulanlar arasında. Candan geçtiğimiz günlerde kendisine zarar vermeye çalıştığı gerekçesiyle hastaneye kaldırılmıştı. Tedavisi tamamlanan Bahar Candan tutuklu bulunduğu cezaevine geri götürülmüştü.

  • Tedavisinin ardından cezaevine geri döndü

    Tedavisinin ardından cezaevine geri döndü

    Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından haklarında soruşturma başlatılan sosyal medya fenomenleri Bahar ve Nihal Candan kardeşlerle ilgili Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlanmıştı. İddianame kapsamında Alisya Bahar Candan’ın 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilirken ablası Gülnihal Çiçek’in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenmişti. Önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak kardeşlerden Nihal Candan, anoreksiya rahatsızlığı yaşaması nedeniyle geçtiğimiz haftalarda tahliye edilmişti.

    Ablası Nihal Candan’ın cezaevinden çıkmasının ardından Bahar Candan tutuklu bulunduğu Marmara Cezaevi’nde iddiaya göre kendisine zarar verdiği için 24 Mayıs günü hastaneye sevk edilmişti. Silivri Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Candan tedavisinin ardından yeniden cezaevine sevk edildi.

  • Candan kardeşlerin ifadeleri ortaya çıktı

    Candan kardeşlerin ifadeleri ortaya çıktı

    Sosyal medya fenomeni kardeşler Nihal ve Bahar Candan’ın kardeşlerin emniyetteki sorguları tamamlandı. Candan kardeşlerin verdiği ifadede, suç gelirlerini aklama ve dolandırıcılık suçlarını kabul etmediği öğrenildi.

    Çete liderinden çok uzun zaman önce ayrıldığını iddia etti

    Nihal ve Bahar Candan’a geçtiğimiz mayıs ayında Yankesicilik ve Dolandırıcılık Büro Amirliği ekiplerince düzenlenen operasyonda tutuklanan çete lideri Onur Apaydın’la ilişkileri sorulduğunda Nihal Candan, Onur Apaydın’ın eski erkek arkadaşı olduğunu, kendisinden uzun süre önce ayrıldığını söyledi. Candan ayrıca, Onur Apaydın’ın ismini Kaan Hamzaoğlu olarak bildiğini ve onun hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığını belirtti. Candan, Onur Apaydın’ın gerçek ismini bu süreçte öğrendiğini ifade etti.

    Restoranlara gitme sebebini açıkladı

    Çetenin mağdurlara güven vermek için Nihal ve Bahar Candan kardeşleri lüks restoranlarda yapılan görüşmelere götürdüğü ortaya çıkmıştı. Nihal Candan ifadesinde bu konuyla ilgili, o dönem Onur Apaydın’ın erkek arkadaşı olduğu için, onunla yemekli yerlere veya gece kulüplerine gittiğini ama bir dolandırıcılık organizasyonun içinde yer almadığını öne sürdü. Bahar Candan ayrıca, kendilerinden başka birçok ünlü ismin de o restoranlara gittiğini belirtti.

    Suçlamaları reddettiler

    Nihal ve Bahar Candan kardeşler, dolandırıcılık ve suç gelirlerini aklama suçlamaları kabul etmedi. Candan kardeşler, polis tarafından kendilerine sorulan isimleri de tanımadıklarını belirti. Bahar Candan’ın sosyal medya hesabında yaptığı “Bir sabah hesabıma 12 milyon para aktarıldı” başlıklı paylaşımının sorulması üzerine Candan, “O paylaşımda 2 yazacağıma yanlışlıkla 12 yazdım ve amacım espriydi” dedi.

    Emniyetteki işlemleri tamamlanan Nihal ve Bahar Candan kardeşler adliyeye sevk edildi.

  • Nihal-Bahar Candan kardeşler gözaltına alındı

    Nihal-Bahar Candan kardeşler gözaltına alındı

    Türkiye genelinde farklı devlet kurumlarından ihale yoluyla sözde ucuza araç aldıklarını beyan eden şüphelilerin, ağlarına düşürdükleri mağdur şahıslara ucuz araç satışı yaparak güven kazandıkları belirlendi. Şüphelilerin bu yöntemle araç talepleri alarak para topladıkları tespit edildi. 13 mağdur şahıstan yaklaşık 10 milyon lira para toplayan şüphelilerin, ihalede sorun olduğu gerekçesi ile mağdur şahıslara geri ödeme yapmayarak herhangi bir araç teslimi yapmadıkları tespit edildi.

    Teknik ve fiziki takibin ardından tespit edilen 6 şüpheli, 3 Mayıs’ta operasyonda yakalanarak gözaltına alındı. Adli makamlara sevk edilen şüphelilerden 5’i tutuklanarak cezaevine gönderilirken, 1’i ise serbest bırakıldı. Soruşturmaya yönelik devam eden çalışmalarda, örgüt içerisinde yer aldığı ve liderliğini yaptığı belirlenen Onur A. ve örgüt üyesi olduğu belirlenen Nihal Candan, Hacı İsrafil S. ile Bahar Candan isimli kadın şüpheli, 14 Kasım’da İstanbul ve Kars’ta düzenlenen operasyonda yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin çok sayıda suç kaydı olduğu tespit edildi. Gözaltına alınanlarının işlemlerine devam edildiği öğrenildi.

    Öte yandan şüphelilerin dolandırıcılık ve kara para aklama iddiasıyla suçlandıkları öğrenildi.