Etiket: bakü

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan, İngiltere Başbakanı Starmer ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, İngiltere Başbakanı Starmer ile görüştü

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı (COP29) Dünya Liderleri İklim Eylemi Zirvesi’ne (WLCAS) katılmak üzere geldiği Bakü’de ikili görüşmelerine başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, temasları kapsamında İngiltere Başbakanı Keir Starmer, ile bir araya geldi. Erdoğan, COP29 Dünya Liderleri İklim Eylemi Zirvesi’nde hitap edecek.

  • COP29 İklim Zirvesi Bakü’de başladı

    COP29 İklim Zirvesi Bakü’de başladı

    İklim krizine karşı ortaya konulan planların güçlendirilmesi ve somut adımlar atılarak hayata geçirilmesine ilişkin müzakerelerin yapılacağı BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 29. Taraflar Konferansı (COP29), “Yeşil Bir Dünya İçin Birleşelim” temasıyla Azerbaycan’ın ev sahipliğinde başladı. Bakü’de gerçekleştirilen zirve açılışında COP28 Başkanı Sultan El Cabir konuşma gerçekleştirdi. COP29’da bir sonraki başarının Azerbaycan’da sağlanacağına inandığını belirten El Cabir, “İklim değişikliği konusunda olumlu olmamız gerekiyor. Eylemlerimiz sözlerimizden daha güçlü olmalı ve eylemlerimizle kendimizi göstermeliyiz. Azerbaycan’ın söylediği ve sloganlaştırdığı gibi ‘yeşil bir dünya için birleşelim’ İşbirliği yapalım ve birlikte ortak olalım. İklim değişikliği gibi bir konu üzerinde çalışma iradesine sahip olmalıyız” diye konuştu.
    COP28 Başkanı Sultan El Cabir konuşmasının ardından başkanlığı Azerbaycan Ekoloji ve Doğal Kaynaklar Bakanı ve COP29 Başkanı Muhtar Babayev’e devrettiğini kaydetti.

    “Konferansın asıl amacına ulaşmamız gerekiyor”
    Azerbaycan Ekoloji ve Doğal Kaynaklar Bakanı ve COP29 Başkanı Muhtar Babayev açılış konuşmasında, uygulanan mevcut çevre politikalarının dünyayı 3 derecelik bir ısınmaya götürdüğünü belirterek, “Bu sıcaklık milyarlarca insan için bir felaket. Farklı kıtalardaki insanlar bu sorundan mustarip. Bizden kağıt üzerinde tartışma değil, somut adım bekliyorlar. Bu alandaki planımız, hırsların artırılması ve güçlü faaliyetlerden oluşuyor. Finansman alanına ilave finansman çekebiliriz. Burada asıl mesele kolektif çabaların arttırılmasıdır. Yeni belirlenen çabalar daha etkili sonuçlar içermelidir. Burada 100 milyar dolardan bahsediyoruz. Nihai kararı vermek için 11 günümüz var. Müzakerelerin kolay olmayacağının farkındayız ancak konferansın asıl amacına ulaşmamız gerekiyor. Elde edeceğimiz sonuçlar yalnızca tek tek ülkelerin değil, bir bütün olarak gezegenimizin çıkarlarına hizmet etmeli. Yarını kurtarmak için bugün yatırım yapmamız gerekiyor. Bir diğer konu ise 6. maddeye ilişkin anlaşmadır. COP29’da ileri adımlar atmak için yeterli fırsatın olacağını düşünüyorum. Burada sadece finansman değil, ihtiyaç sahibi ülkelere insan hayatını kurtaracak teknolojilerin sağlanması da önemli rol oynuyor. Ancak o zaman asıl amacımıza ulaşabiliriz. Bunun son şansımız olduğunu unutmamalıyız” dedi.
    Katılımcı ülkelere iklim finansmanı hedeflerine ulaşma çabalarına katılma çağrısında bulunan Babayev, “COP29 çerçevesinde 2030 yılına kadar hedeflerin belirlenmesi de önemli noktalardan biri. Uyarlanmış finansman ve şeffaflık da önemli konular. Bu alandaki ilk rapor bu yıl içinde sunulacak. Azerbaycan, iklim değişikliği alanındaki büyük sorunu çözerek diğer ülkelere örnek olmayı hedefliyor. Tüm ülkeler sorunla karşı karşıya. İklim değişikliği konusunda bizden somut sonuçlar bekleyin. Gelin bu sonuçlara ulaşmak için çabalarımızı birleştirelim” ifadelerini kullandı.

    “Bakü’de, 6. maddeyi tamamlayarak uluslararası karbon piyasalarını çalışır hale getirmeliyiz”
    BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) İcra Sekreteri Simon Stiell, UNFCCC sürecinin yaygın iklim krizini ele almak ve bu konuda harekete geçmek için sahip oldukları tek yer olduğunu belirterek, “Bu sürecin işe yaradığını biliyoruz. Bu olmadan, insanlık 5 derecelik küresel ısınmaya doğru gidiyor olurdu. Bu kriz dünyadaki her bir bireyi bir şekilde etkiliyor. İşte bu yüzden burada Bakü’de yeni bir küresel iklim finansmanı hedefi üzerinde anlaşmalıyız. Dünya ülkelerinin en az 3’te 2’si emisyonları hızla azaltmayı göze alamıyorsa, o zaman her ülke acımasız bir bedel öder. Ülkeler tedarik zincirlerine dayanıklılık inşa edemezlerse, tüm küresel ekonomi çöker. Hiçbir ülke bundan korunamaz. Öyleyse, iklim finansmanının bir hayır kurumu olduğu fikrini bir kenara bırakalım” dedi.
    Küresel finans sistemini yeniden şekillendirmek için daha çok çalışılması gerektiğini vurgulayan Stiell, “Ülkelere çok ihtiyaç duydukları mali alanı sağlamalıyız. Bakü’de, 6. maddeyi tamamlayarak uluslararası karbon piyasalarını çalışır hale getirmeliyiz. Dubai’deki hedeflere ulaşılabilmesi için ilerlememiz gerekiyor. Temiz enerji ve altyapı yatırımı 2024’te 2 trilyon dolara ulaşacak. Bu da fosil yakıtların neredeyse 2 katı. Temiz enerjiye ve iklim dayanıklılığına geçiş durdurulmayacak. Bizim görevimiz bunu hızlandırmak ve muazzam faydalarının tüm ülkeler ve tüm halklarla paylaşılmasını sağlamaktır. Karanlıkta karar veremeyiz. Bu, tüm paydaşlardan harekete geçmelerini sağlayacak ve BM Genel Sekreteri ve göreve başlayacak Brezilya COP Başkanlığı’nın çabalarıyla uyumlu olacak. Buna paralel olarak, 2025’ten itibaren İklim Haftalarını yeniden başlatacağız. Geçtiğimiz birkaç yılda, bazı tarihi adımlar attık. Bakü’den önemli bir sonuç elde etmeden ayrılamayız. Bu anın önemini takdir ederek tarafların buna göre hareket etmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    Türkiye’den Erdoğan katılacak
    Bu yıl 29’uncusu düzenlenen ve 22 Kasım’a kadar sürecek olan konferansın ana gündeminde 2015 yılında Paris’te anlaşmaya varıldığı gibi küresel ısınmayı 1.5 derecede sabit tutma amacının canlandırılması ve hükümetlerin iklim eylemi vaatlerini daha kapsamlı hale getirecek bir anlaşmaya varılması yer alıyor. 12-13 Kasım’da yaklaşık 100 ülkenin devlet ve hükümet başkanlarının katılacağı Dünya Liderleri İklim Eylemi Zirvesi (WLCAS) düzenlenecek. Zirveye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katılacak. Yarın zirvede hitabı öngörülen Erdoğan’ın toplantı kapsamında bazı katılımcı ülkelerin liderleriyle ikili görüşmeler yapması bekleniyor.

  • “Yeni bir küresel barış mekanizmasına ihtiyacımız var”

    “Yeni bir küresel barış mekanizmasına ihtiyacımız var”

    APA 14. Genel Kurulu Azerbaycan Milli Meclisi ve Asya Parlamenter Asamblesi (APA) yeni Dönem Başkanı Sahibe Gafarova’nın ev sahipliğinde Bakü’de başladı. “Asya’da sürdürülebilir kalkınma için bölgesel iş birliğinin güçlendirilmesi” temasıyla düzenlenen genel kurula başta TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, APA Genel Sekreteri Mohammad Reza Majidi, Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova ve APA üyesi 40 ülkeden parlamento heyetleri katıldı.

    “Asya yeniden yükselişe geçtiği bir dönemi yaşamaktadır”

    APA 14. Genel Kurulu’nda yapılacak müzakerelerin Asya ülkeleri arasında dayanışma ve iş birliğini sağlayacak önemli sonuçlar ortaya çıkarmasını umduğunu belirten TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, “Bildiğiniz gibi dünyanın fevkalade zor bir dönemden geçtiğine hep beraber şahit oluyoruz. Bu çerçevede tarihsel olarak Asya ülkelerinin arasında da Asya’da da önemli bir tarihi fırsat penceresi açılmıştır” ifadelerini kullandı.

    Asya’nın yeniden yükselişe geçtiği bir dönemi yaşadığını kaydeden Kurtulmuş, “Bu çerçevede, Asya Parlamenter Asamblesi’nin yükselişe geçen Asya’da yeni fırsatların yakalanması, güven ve istikrar içerisinde iş birliklerinin ve ortak çalışma zemininin temin edilmesi bakımından fevkalade değerli bir platform olduğunun altını çizmek isterim. Bu çerçevede Türkiye olarak 2019 yılından itibaren gerçekleştirmeye devam ettiğimiz yeniden Asya yaklaşımımız dolayısıyla gelişmekte olan ve fevkalade büyük fırsatları ve riskleri aynı zamanda bünyesinde taşıyan yeni uluslararası ilişkiler zemininde Türkiye’nin Asya ile irtibatını, Asya ile ilişkisine fevkalade büyük önem atfetmekteyiz” dedi.

    “Asya ülkelerinin dayanışmasını en yüksek noktalara kadar çıkaracağız”

    Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova’nın başkanlığı döneminde APA’nın daha da yükseleceğine, ülkeler ve parlamenterler arasında iş birliğinin artacağına emin olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, “Hep birlikte kendisine destek olarak bu faaliyetlerin daha ileriye götürülmesi için yardımcı olacağız ve önümüzdeki dönemde Asya ülkelerinin iş birliği ve dayanışmasını en yüksek noktalara kadar çıkaracağız. Özellikle yaşadığımız dönemde bölgemiz başta olmak üzere Asya’nın da önemli birçok yerlerinde maalesef çatışma alanlarının var olduğu bu çatışma alanları üzerinden hem bölgesel çatışmaların hem de bunların üzerinden küresel rekabetleri ve düşmanlıkların fitilini ateşlenmesi müsait olduğu bir dönemdeyiz” şeklinde konuştu.
    Bölgedeki ve dünyanın birçok yerindeki çatışmalara değinen Kurtulmuş, “Çatışma alanları eğer sorunlar çözülemez, karşılıklı rıza ve müzakereye bağlı olarak bu sorunların çözümü için adımlar atılamazsa, korkarım ki önümüzdeki dönem dünyada çok daha büyük türbülansların var olacağı yeni bir dönemi de işaret etmektedir” diye konuştu.

    “Karadeniz’de tahıl koridoru ile Türkiye hayati bir rol oynamıştır”

    Yakın coğrafyada yaşanan iki önemli çatışmanın altını çizen Kurtulmuş, “Bunlardan birisi Rusya ile Ukrayna arasındaki devam etmekte olan savaş. Şimdiye kadar on binlerce insanın öldüğü, şehirlerin yıkıldığı, köylerin, kasabaların yerle bir edildiği, büyük bir insani felaketin yaşandığı Rusya-Ukrayna krizi. Öyle görünüyor ki sadece Rusya ile Ukrayna arasında bir savaş değil, Rusya ile topyekun Batı arasında bir savaş olma niteliği taşımaktadır. Bu özellikleri ile eğer Rusya ve Ukrayna krizi çözüme kavuşturulamazsa bunun bir küresel çatışmanın da fitilini ateşleyecek aşikardır” ifadelerini kullandı.

    Türkiye olarak başından itibaren Rusya-Ukrayna krizinde Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü savunduklarını vurgulayan Kurtulmuş, “Hem de bir an evvel her iki tarafın kabul edebileceği adil ve kalıcı bir barışın temin edilmesi için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirdik. Bu sorumlulukları yerine getirmeye de devam ediyoruz. Esir takasının gerçekleştirilmesi ve Karadeniz’de tahıl koridoru ile dünya gıda piyasalarında olağanüstü fiyat artışlarının önlenmesinde Türkiye hayati bir rol oynamıştır. Bu çerçevede Rusya Ukrayna savaşının ümit ederiz ki, temenni ederiz ki en kısa sürede kalıcı ve adil bir barış yoluyla çözülmesi insanlığın hayrınadır” dedi.

    “Gazze’de devam eden insanlık suçu insanlık tarihinin en ağır imtihanlarından birisidir”

    Beş aya yakın bir süredir Gazze’de büyük bir insanlık dramı yaşandığını ifade eden TBMM Başkanı Kurtulmuş, “Esasında söylenildiği gibi mesele 7 Ekim’de başlamış değildir. 1948’den itibaren ve hatta 1967’den itibaren maalesef bu meselenin içten içe yandığı, içten içe büyütüldüğü bir süreç yaşanmıştır. Filistinliler köylerinden, kentlerinden uzaklaştırılmış, birçok yere işgalci Yahudiler yerleşimci olarak yerleştirilmiş, köyleri, kentleri yok edilen insanların bir kısmının da hayat ile irtibatı koparılmıştır” diye konuştu.
    Gazze’de devam eden saldırıların insanlık tarihinin en ağır imtihanlarından birisi olduğunu söyleyen Kurtulmuş, “30 bini aşkın insan, bunların yüzde 75’inin kadın ve çocuk olduğunu bildiğimiz 30 bini aşkın insan, göz göre göre dünyanın gözü önünde katledilmiştir. Dahası Gazze Şeridi’ni tamamı ile kuşatan Netanyahu ve çetesi orayı kuşatmak ve kalmamış, canlı hareket eden ne varsa hepsini ateş edip yok ederek büyük bir insanlık suçunu işlemeye devam etmiş ve etmektedir” ifadelerini kullandı.

    “Gazze’de yaşanan bu büyük insanlık suçunu önlemek mecburiyetindeyiz”

    APA başta olmak üzere bütün uluslararası kuruluşların Gazze’deki insanlık dramına sessiz kalmamasını temenni ettiğini söyleyen Kurtulmuş, “Hükümetlerin bir kısmı Gazze’de işlenen soykırıma varan büyük katliama sessiz kalsa da dünya halkları sessiz kalmamış. Washington’dan Londra’ya, Paris’ten Brüksel’e kadar birçok başkentte milyonlarca insan sokağa dökülmüştür. Artık insanlar bu canavarın durdurulmasını, insanlık suçlarını bilerek, isteyerek işleyen bu mekanizmanın durdurulmasını talep etmektedir. Bunun için her türlü fırsatı ortaya koymak ve Gazze’de yaşanan bu büyük insanlık suçunu önlemek mecburiyetindeyiz. Ne yazık ki bunu önlemek için mücadele eden başta Birleşmiş Milletler’in mültecilere yardım kuruluşları başta olmak üzere birçok kuruluş da yine Netanyahu ve çetesini destekleyen ülkeler tarafından güçler tarafından engellenmiştir” şeklinde konuştu.

    “Çok daha güçlü mücadele etmemiz lazım”

    İsrail’in Başbakanı Netanyahu’nun Refah kapısına sıkıştırılan 1,5 milyona yakın Filistinlinin üzerlerine bombalar yağdırdığını belirten Kurtulmuş, “Dünyaya meydan okuyarak diyor ki, bunları oradan da silip atacağız. Böylece yeni bir insanlık suçunu işlemeye devam edeceğini dünyanın gözünün içine baka baka ifade ediyor. Buna karşı insanlığın ortak vicdanı harekete geçmiştir ama sonuç almak için çok daha güçlü mücadele etmemiz lazım. Bu Uluslararası Adalet Divanı’nda ki ara kararla birlikte ortaya çıkan durum yeni bir fırsattır ve ümit ederiz ki arkasından Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi’ndeki yargılamanın başlamasıyla insanlık bu ayıptan hiç olmazsa bir miktar kurtulabilecektir” dedi.

    “Bütün insanlığı eşit gören yeni bir anlayışı inşa etmek zorundayız”

    Dünyadaki küresel sistemin hiçbir sorunu çözebilme yeteneğine sahip olmadığını vurgulayan Kurtulmuş, “Dünyadaki uluslararası sistem sadece güçlünün sözünün geçtiği, zayıfın ise ezilmeye devam ettiği bir uluslararası yapıyı oluşturmaktadır. İşte önümüzdeki dönemde hep beraber çalışarak inşa etmemiz gereken yeni bir alan ise yeryüzünde barışı, adaleti, insanlığı, ülkelerin eşit egemenliğini ve halkların arasında hiçbir ayrımcılık gözetmeksizin hiçbir insani hiyerarşiyi göz önünde bulundurmaksızın bütün insanlığı eşit gören yeni bir anlayışı inşa etmek zorundayız. Açıkçası yeni bir Birleşmiş Milletler’e, yeni bir küresel barış mekanizmasına ve dünyayı yeniden insanların eşitliği prensibi içerisinde barış çerçevesinde bir araya getirebilecek uluslararası bir anlayışa ihtiyacımız vardır” diye konuştu.

    Kurtulmuş konuşmasının ardından APA Dönem Başkanlığını Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova’ya devretti.

    Kurtulmuş, yarın Aliyev ile görüşecek

    TBMM Başkanı Kurtulmuş, Azerbaycan temasları kapsamında yarın Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından da kabul edilecek. Azerbaycan Başbakanı Ali Asadov’la bir araya gelecek olan Kurtulmuş, TÜRKPA Genel Sekreterliğini ve Bakü’deki şehitlikleri de ziyaret ettikten sonra Azerbaycan’dan ayrılacak.

  • Bakü’de 15 Temmuz şehitleri anıldı

    Bakü’de 15 Temmuz şehitleri anıldı

    Türkiye’nin yurt dışı temsilciliklerinde 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla etkinlikler düzenleniyor. Bu kapsamda Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de 15 Temmuz Şehitlerini Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü Konferansı yapıldı. Türkiye’nin Bakü Büyükelçiliği’nde düzenlenen etkinlik iki ülkenin milli marşları ve şehitler için saygı duruşu ile başladı. Etkinliğe Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı, büyükelçilik müşavirleri, Bakü’deki Türk kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, Azerbaycanlı devlet yetkilileri, milletvekilleri ve davetliler katıldı.

    “Bir çeşit ele geçirme operasyonunun son perdesiydi”

    Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı yaptığı konuşmada 15 Temmuz’un Türkiye’nin darbeler tarihi içerisinde en önemli halkalardan bir tanesi olduğunu belirtti. Büyükelçi Bağcı, “Farklı bir senaryoyla, farklı bir projeyle Türkiye karşı karşıya kaldığını görüyoruz. Bir çeşit aslında ele geçirme operasyonunun son perdesiydi. İnsanı ele geçirme, aileyi ele geçirme, sivil toplumu ele geçirme, dini, manevi duyguları ve bir anlamda dini ele geçirme, ticareti ele geçirme ve son perde olarak da devleti ve güvenlik kuruluşlarını ele geçirme operasyonunun son halkası olarak karşımıza çıkmıştır 15 Temmuz darbe girişimi” dedi.

    “15 Temmuz’u küresel güçlerin Türkiye’ye karşı yapılmış bir küresel operasyon olarak görüyoruz”

    Bağcı, “Aslında 15 Temmuz’u küresel güçlerin büyüyen, gelişen, bölgesinde, söz sahibi olan lider ülke Türkiye’ye karşı yapılmış bir küresel operasyon olarak görüyor ve değerlendiriyoruz. Herkes de bunu çok iyi biliyor. Bu duruma karşı milletimiz ferasetle, basiretle, Sayın Cumhurbaşkanımızın ‘milletin üstünde güç tanımam’ ifadesiyle bu ihanet Fetullahçı Terör Örgütü olarak tanımladığımız FETÖ ihaneti çok şükür bir karşı koymayla, tahmin ediyorum ve rakamlar da verildiği çeşitli vesilelerle o gece toplumun neredeyse 10 milyonu 81 vilayetimizde ve ilçelerimizde, kasabalarımızda bu şanlı direnişi gerçekleştirdiler. Anadolu’nun her tarafında Türkiye ve Azerbaycan bayraklarının bir ihanete karşı kenetlenme de önemli bir unsur olarak kullanıldığını görüyoruz. Millet iradesini temsil eden seçilmiş Cumhurbaşkanı’nın dik duruşu ve milleti arkasına almasıyla, milletin liderinin arkasında durmasıyla ve ülkesine sahip çıkmasıyla bu ihanet savuşturulmuştur” diye konuştu.

    “Türkiye mücadelesini sürdürmektedir”

    FETÖ şebekesinin küresel düzeyde hala aktif olduğunu vurgulayan Bağcı, “Hem Türkiye’de hem dünya genelinde hizmet, diyalog, dinler arası diyalog, barış, hoşgörü kisvesi altında çalışmalarını sürdürmekte ve en temel özelliği de bugün kaynaklarını, biriktirdiği kaynakları ve fonları ve bağışları Türkiye’ye karşı her türlü lobileri finanse etmekte kullanılmaktadır ki ben bunu dünyanın pek çok ülkesinde görmüş, yaşamış, şahit olmuş bir kişi olarak bunu ifade etmek istiyorum. FETÖ’nün bir yönüyle aktif olduğunu, küresel düzeyde aktif olduğunu ve Türkiye’ye karşı bir ajandanın bir parçası olarak, bir maşa olarak, bir piyon olarak, bir enstrüman olarak kullanıldığını ifade ediyorum ve Türkiye bu mücadelesini sürdürmektedir. Küresel düzeyde misyonları aracığıyla, büyükelçilikleri aracılığıyla ve dost ve kardeş ülkelerin kurumları aracılığıyla bu mücadelesini sürdürmektedir. Aklı elinden alınan ve her türlü itaatkarlığı beraberinde tasfiyeyi, yani kılık değiştirmeyi çok iyi gerçekleştiren, bir anlamda köleleştirilmiş kitlesel durumla karşı karşıyayız. Asla da bunlarla mücadeleden vazgeçmeyeceğiz. Azim ve kararlılıkla bunu devam ettireceğiz. Bir taraftan bu hain darbe girişimine karşı göğsünü siper eden 251 şehidimizi her daim anacağız. Ne bu ihaneti ne de bu ihanete karşı koyan şehitlerimizi asla unutmayacağız, unutturmayacağız ve ilelebet bu ruhu, 15 Temmuz ruhunu bir anlamda yaşatmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
    Etkinlik, Bakü Büyükelçiliği Din Hizmetleri Müşaviri İhsan Açık’ın Kur’an-ı Kerim tilavetiyle sona erdi.

  • Milli Tekvandocu Merve Dinçel: “Kariyerimin ikinci altın madalyasını Bakü’de elde etmek önemliydi”

    Milli Tekvandocu Merve Dinçel: “Kariyerimin ikinci altın madalyasını Bakü’de elde etmek önemliydi”

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen 2023 Dünya Tekvando Şampiyonası’nda kadınlar 49 kiloda mücadele eden ve altın madalya kazanan Merve Dinçel, açıklamalarda bulundu. Hedefinin olimpiyatlarda da başarısını devam ettirmek olduğunu söyleyen genç tekvandocu, “Geçen sene Avrupa şampiyonu olmuştum, bu sene dünya şampiyonu oldum. Başarılarımın üzerine koyarak gittiğim için çok mutluyum. Bunu olimpiyatlara da taşımak istiyorum. Azerbaycan, çok farklı bir atmosferdi. Kardeş ülkemizde olduğumuzu bize hissettirdiler. Altın madalyayı Bakü’de kazandığım için mutluyum. Açıkçası bu durum beni çok büyük onure etti. Bize tribünlerden verdikleri çok güzeldi ve hala aklımdan çıkmıyor. Orada şampiyon olmak ve kariyerimin ikinci altın madalyasını Bakü’de elde etmek benim için çok önemliydi” şeklinde konuştu.

    Turnuvanın final müsabakasında karşılaştığı Taylandlı rakibine saygı duyduğunu dile getiren Merve Dinçel, “Finalde 2 dünya, 1 olimpiyat şampiyonluğu bulunan bir rakip ile karşılaştım. Kendisine olan saygım sonsuz. O da benim gibi kilo vererek çalışma süreci geçirmiş bir sporcu. Onun da verdiği emekleri görüyorum. Onunla dövüşmek benim için onur verici. Onu yenerek altın madalya kazanmak ise daha çok onur verici bir durum” ifadelerini kullandı.

    “Şu anda olimpiyat sıralamasında seri başıyım”
    Katıldığı son iki turnuvadan altın madalya ile dönmesinin kendisini olimpiyat kotasında zirveye yerleştirdiğin vurgulayan dünya şampiyonu sporcu, “Bildiğiniz üzere sporcular olarak olimpiyatlara puan toplayarak katılıyoruz. Benim Avrupa ve dünya şampiyonalarından elde ettiğim puanlar şu anda olimpiyat kotasına otomatik olarak yerleştiriyor. Şu anda olimpiyat sıralamasında seri başıyım. Olimpiyatlara kadar bunun bu şekilde devam etmesi için elimden geleni yapacağım. Dünya şampiyonasındaki performansımı koruyarak olimpiyat madalyasını da kazanmak istiyorum” değerlendirmesini yaptı.

    “Bu ekip ile olimpiyatlara gideceğim için çok şanslı hissediyorum”
    Profesyonel bir kulüpte olduğu için memnun olduğunu aktaran Dinçel, “İstanbul Büyükşehir Belediyespor Kulübü sporcusu olarak turnuvaya katıldım ve altın madalya ile döndüm. Kulüpte olmaktan memnunum. Burada başkanlarımız ve antrenörlerimiz bizlere abi gibi yaklaşıyorlar. Herkes bize karşı profesyonel yaklaşıyor. Kulüp içerisinde bizlerin her sıkıntısına yardımcı olan bireyler var. Bu ekip ile olimpiyatlara gideceğim için çok şanslı hissediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

  • 26. Dünya Tekvando Şampiyonası, Bakü’de devam ediyor

    26. Dünya Tekvando Şampiyonası, Bakü’de devam ediyor

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen ve 4 Haziran’a kadar sürecek olan 26. Dünya Tekvando Şampiyonası’nın ikinci gününde erkekler 58 kg, kadınlar 67 ve 73 kg’da müsabakaları yapıldı. Şampiyonada Türkiye’yi temsil eden erkekler 58 kg’da Ömer Faruk Dayıoğlu ile kadınlar 67 kg’da İkra Kayır ve 73 kg’da Sude Yaren Uzunçavdar madalya için mücadele etti.

    Ömer Faruk Dayıoğlu, Hindistan’dan Niraj dilip Chaudhari’yi, İngiltere’den Mohammed Nour’u ve İrlanda’dan Jack Wolley’i 2-0 yenerek çeyrek finale yükseldi. Çeyrek finalde İspanya’dan Adrian Vicente Yunta’ya 2-1’lik skorla kaybeden Dayıoğlu, şampiyonaya veda etti.

    İkra Kayır da Kolombiya’dan Laura Ramirez Vargas’ı ilk turda geçse de ikinci turda Güney Kore’den Hyo rim Hong’a 2-1 kaybederek turnuvadan elendi. Sude Yaren Uzunçavdar ise ikinci turda Hırvatistan’dan Matea Jelic’e 2-1 mağlup olarak madalya alma şansını kaçırdı.

    Türkiye, iki günün sonunda toplamda 1 bronz madalyaya ulaştı. Şampiyonanın üçüncü gününde 3 milli tekvandocu madalya mücadelesi verecek.

    Türkiye’yi şampiyonada şu sporcular temsil ediyor:
    Kadınlar: Rukiye Yıldırım (46 kg), Merve Dinçel (49 kg), Zeynep Taşkın (53 kg), Hatice Kübra İlgün (57 kg), Özge Özbey (62 kg), İkra Kayır (67 kg), Sude Yaren Uzunçavdar (73 kg), Nafia Kuş (+73 kg)
    Erkekler: Görkem Polat (54 kg), Ömer Faruk Dayıoğlu (58 kg), Hakan Reçber (63 kg), Ferhat Can Kavurat (68 kg), Yiğithan Kılıç (74 kg), Hüseyin Kartal (80 kg), Enbiya Taha Biçer (87 kg), Emre Kutalmış Ateşli (+87 kg)

  • Hatice Kübra İlgün Dünya 3.sü

    Hatice Kübra İlgün Dünya 3.sü

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü’deki Crystall Holl’de düzenlenen ve 4 Haziran’a kadar sürecek 26. Dünya Tekvando Şampiyonası’nın ilk gününde, erkekler 68 kilo, kadınlar 57 kilo müsabakaları yapıldı. Şampiyonda Türkiye’yi temsil eden, erkekler 68 kiloda Ferhat Can Kavurat ve kadınlarda 57 kiloda Hatice Kübra İlgün madalya için mücadele etti. Erkekler 68 kiloda mücadele eden Ferhat Can Kavurat, son 16’da Özbek Ulugbek Rashitov’a 2-0 yenilerek şampiyonaya veda etti.

    Kadınlar 57 kiloda mücadele eden Hatice Kübra İlgün, Mısır’dan Nadine Mahmoud’u ve İspanya’dan Arlet Ortiz Benito’yu mağlup ederek çeyrek finale yükseldi. Çeyrek finalde Polonya’dan Patrycja Adamkiewicz’i 2-1 mağlup eden İlgün, yarı finale Tayvanlı Chia-ling Lo ile karşılaştı. Yarı finalde Tayvanlı rakibine 1-2’lik skorla yenilen İlgün, bronz madalyanın sahibi oldu. Türkiye, ilk günün sonunda toplamda 1 bronz madalyaya ulaştı. Şampiyonanın ikinci gününde 3 milli tekvandocu madalya mücadelesi verecek.

    “İnşallah Olimpiyatlar’da altın madalya kazanabilirim, onun için çalışıyorum”

    Karşılaşmadan sonra açıklamalarda bulunan Hatice Kübra İlgün, ikinci defa dünya üçüncüsü olduğunu belirterek, “Geçen sene de 6 ay önce de dünya üçüncüsü oldum. Yani hedefim atamalara kazanmaktı. Çünkü önemli rakiplerim vardı, onlar da yenildi. Dünya Şampiyonası’nda zaten ne olacağını bilemiyoruz. Altın madalya kazanmak çok istediğim için şu an üzgünüm. Bilmiyorum, inşallah olimpiyatlarda altın madalya kazanabilirim. Şu an onun için çalışıyorum. Çalışmaya da devam edeceğim. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a, Spor Bakanımıza, Federasyon Başkanımıza, teknik direktörlüğünde bizleri burada çalıştıran, emek veren Serkan Bülbül’e, partnerlerimize, kulübüm Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne, Belediye Başkanımıza, kulüp başkanımıza, herkese çok teşekkür ederim. Herkesin emeğine sağlık. Şu an sıralamada zaten ikinci sıradayım. Yani puan ve puanlar bizim için önemli. Burada altın madalya da benim için çok önemliydi. Ama bundan sonra yaklaşık 2 hafta sonra bir Grand Prix turnuvamız var. Onların ardından 3 tane daha Grand Prix turumuz var ve bunlarda alacağımız puanlar da bizim olimpiyat yolunda gideceğimiz ve sıralamanızı belirleyecek açıkçası. Yani şu an garanti diyebiliriz. Ama tabii ki hiçbir şey belli olmuyor. İnşallah 2024 en iyi şekilde ülkemi temsil edebilirim”

  • Beşiktaş, depremzedeler için Bakü’de dostluk maçı yapacak

    Beşiktaş, depremzedeler için Bakü’de dostluk maçı yapacak

    Azerbaycan ekibi Sabah FC, Beşiktaş ile dostluk maçı yapacağını duyurdu. Kulübün sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “Türkiye’nin 120 yıllık çınarı, büyük Beşiktaş Jimnastik Kulübü  depremzedeler yararına oynanacak dostluk maçında sizleri Bakü’de ağırlamaktan gurur ve mutluluk duyarız” denildi.

    Siyah-beyazlılar da bu paylaşım sonrası yaptığı açıklamada davete teşekkür ederek, Azerbaycan’a gelmekten büyük sevinç duyacakları ifade edildi.

    İki takım arasında yapılacak mücadele 13 Mayıs Cumartesi günü oynanacak.

  • Dostluk maçı: Karabağ: 1 – Galatasaray: 2

    Dostluk maçı: Karabağ: 1 – Galatasaray: 2

    Galatasaray, depremzedeler yararına yapılan maçta Azerbaycan temsilcisi Karabağ FK ile 62 bin kişilik Bakü Olimpiyat Stadı’nda karşılaştı. Mücadeleye hızlı başlayan sarı-kırmızılı ekip, 3. dakikada Gomis’in golüyle 1-0 öne geçti. Ev sahibi ekip, 18. dakikada Redon Xhixha ile eşitliği yakaladı ve ilk yarı bu skorla sona erdi. İkinci yarıda iki takım da gol için yüklenirken, Galatasaray 87. dakikada penaltı kazandı. Beyaz noktanın başına geçen Mauro Icardi, topu ağlara göndererek maçın skorunu belirledi. (1-2)

    Maça ilgi büyüktü

    Karabağ ile Galatasaray orasında oynanan mücadeleyi 60 bin civarında taraftar izledi. Bakü Olimpiyat Stadı’nı dolduran taraftarlar, mücadele boyunca iki takıma da sevgi gösterilerinde bulundu. Öte yandan mücadelenin tüm geliri Türkiye’deki depremzedelere gönderilecek.

  • Galatasaray, Bakü’de

    Galatasaray, Bakü’de

    Türk Hava Yollarına ait özel bir uçuşla Haydar Aliyev Havalimanı’na gelen sarı-kırmızılılar, sıkı güvenlik önlemleriyle karşılandı. Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk ve futbolcular havalimanı çıkışında taraftarların coşkulu tezahüratlarıyla karşılandı.
    Başkent Bakü’deki Bakü Olimpiyat Stadı’nda yarın yapılacak müsabaka, TSİ 19.00’da başlayacak.

    Biletler tükendi

    Galatasaray’ın Azerbaycan’da pazar günü maça çıkacak olması ülkede büyük bir coşkuyla karşılandı. 62 bin kişilik Bakü Olimpiyat Stadı için satışa çıkarılan ve geliri depremden etkilenenler için bağışlanacak olan biletlerin tamamına yakınının maça günler kala tükendi.