Etiket: bakü

  • Bakü’de kardeş buluşması

    Bakü’de kardeş buluşması

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de gerçekleşen Türkiye-Azerbaycan Dostluk Gecesi’nde, Türkiye Bakü Büyükelçisi Doç. Dr. Cahit Bağcı, Azerbaycan Milletvekili Qanira Paşayeva, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar ile çok sayıda Türk ve Azerbaycanlı yatırımcı katıldı.

    Bursa’nın başta turizm olmak üzere birçok alandaki işbirliği ve yatırım imkânlarının tanıtıldığı programda konuşan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, tarihi şehir Bursa ve Osmangazi hakkında katılımcılara bilgiler verdi. Bursa’nın tarihten gelen bir misyonunun da Balkanlar’dan Kafkaslar ve Orta Asya’ya kadar tüm kardeşlerine kucak açmak olduğuna dikkat çeken Başkan Dündar, “Bursa, binlerce yıllık tarihi ile Türkiye’nin en kadim şehirlerinden biridir. Stratejik konumu sebebi ile tarihin her döneminde insanlığın önemli yerleşim yerlerinden olmuş ve birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Arkeolojik kazılara göre 7 bin yıllık buluntular elde edilmiştir. Bursa, tarihin en güçlü devletlerinden biri olan Osmanlı Devleti’ne başkentlik yapmış olması sebebi ile birçok kültürel mirası bünyesinde barındırmaktadır. Camileri, külliyeleri, köprüleri, çeşmeleri, hanları, hamamları ile yaşayan bir tarih hüviyetindedir. Bursa her sokağında tarihten taşıdığı bir iz ile adeta açık hava müzesi görünümündedir.” dedi.

    “İki devlet, tek milletiz”

    Bursa’nın geçtiğimiz yıl üstlendiği Türk Dünyası Kültür Başkenti görevini, 2023 yılında Azerbaycan’ın Şuşa şehrine devrettiğini hatırlatan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, “Biz de Osmangazi Belediyesi olarak Azerbaycan’la kardeşlik bağlarımızı her geçen gün güçlendirmeye devam ediyoruz. Şeki kenti ile kardeş belediyeyiz. Şuşa ile de kardeşlik anlaşması için meclisimizden karar aldık. Şehit Azerbaycanlı Tümgeneral Polad Haşimov’un ismini Bursamız’da bir parka vererek yaşatıyoruz. Gönül coğrafyamızda kim varsa dara düştüğünde bizi yanında bulsun istiyoruz” diye konuştu. Dündar, “iki devlet tek millet” anlayışının kazandırdığı kardeşliğin devletler ve kurumlar arası ilişkilerin yanı sıra özel sektör alanında da hızla arttığını ifade ederek, tüm Azerbaycanlı kardeşleri medeniyet şehri Bursa’ya davet etti.

    Türkiye Bakü Büyükelçisi Doç. Dr. Cahit Bağcı da 3 kıtaya hükmetmiş Osmanlı’nın şehri Bursa’yı Azerbaycan’da ağırlamaktan mutluluk duyduklarını belirtti. Turizmin yanında bir doğa şehri olan Bursa’nın, Türkiye’nin 4 büyük bir sanayi şehri olduğunun da altını çizen Bağcı, “Osmangazi’yi Şeki ile kardeş yapan neyse Şuşa ile kardeş yapan aynı duygudur. Çanakkale’de şehit düşen Azerbaycanlı kardeşlerimizi Mehmetçik olarak bildik ve koyun koyuna defnettik. Aynı şekilde Azerbaycan’da tüm cephelerde çarpışan Osmanlı askerlerini de Azerbaycanlı kardeşlerimizle koyun koyuna defnettik. Herkes birbirini kardeşi olarak bildi ve öyle kabul etti. Asırlardır devam eden bu kardeşlik şimdi ticari alanlarda da güçleniyor” ifadelerini kullandı.

    Programında sonunda Azerbaycan Milletvekili Qanira Paşayeva, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar’a iki ülkenin kardeşlik bağlarının güçlenmesine verdiği katkılardan dolayı teşekkür plaketi takdim etti.
    Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, Azerbaycan temasları doğrultusunda Türkiye Bakü Büyükelçisi Doç. Dr. Cahit Bağcı ile Türk Dünyası İktisat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Yüce’yi de makamında ziyaret etti.

  • TBMM Başkanı Şentop, Azerbaycan’da

    TBMM Başkanı Şentop, Azerbaycan’da

    Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop ve beraberindeki parlamento heyeti, INCSOS VII. Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi’ne katılmak üzere Azerbaycan’ın başkenti Bakü’ye ziyaret gerçekleştirdi.

    TBMM Başkanı Şentop’u Haydar Aliyev Uluslararası Havalimanı’nda Azerbaycan Milli Meclis Başkan Yardımcısı Fazail İbrahimli, Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Ehliman Emiraslanov, Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Mammadov, Türkiye’nin Bakü Büyükelçisi Cahit Bağcı ve diğer yetkililer karşıladı.

    Azerbaycan Diplomatik Akademisi’nde (ADA) gerçekleştirilecek kongreye, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un yanı sıra Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova, Azerbaycan Eğitim Bakanı Emin Emrullayev, Türkiye Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, ADA Üniversitesi Rektörü Hafız Paşayev ve diğer davetliler katılacak.

  • Bakü’de Dağlık Karabağ kutlaması

    Bakü’de Dağlık Karabağ kutlaması

    Ermenistan işgalindeki Azerbaycan topraklarının kurtarılması dolayısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Mehmetçiğin de katılımıyla Zafer Geçidi Töreni düzenleniyor.

    Azerbaycan’ın Ermenistan işgalindeki topraklarının kurtarılması dolayısıyla düzenlenecek Zafer Geçidi Töreni’ne katılmak üzere dün başkent Bakü’ye gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, mevkidaşı İlham Aliyev’le birlikte, Haydar Aliyev’in kabrini ziyaret etti.

    Erdoğan ve Aliyev daha sonra, Azerbaycan ve Türk şehitliklerini ziyaret etti.

    Erdoğan, ziyaretlerin ardından mevkidaşı İlham Aliyev ile birlikte Zafer Geçidi Töreni’ne katıldı.

    Bağımsızlık Meydanı’ndaki törende Mehmetçik de yerini aldı.

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in konuşması

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, törendeki konuşmasında, “Vatan muhaberesinin ilk saatlerinden itibaren Türkiye’nin desteğini hissettik.” dedi.

    Aliyev’in konuşmasından öne çıkanlar:

    “Cumhurbaşkanı Erdoğan’la Zafer Geçidi Töreni’ne katılarak, Türkiye ile birliğimizi halklarımıza ve dünyaya gösteriyoruz.”

    “Ermenistan, Azerbaycan halkına karşı savaş suçu işledi. Toprak bütünlüğümüzü savaş meydanında tekrar kazandık.”

    “Ermenistan ordusu diz çöktü ve toprak bütünlüğümüzü, savaş meydanında kazanarak sağladık.”

    “Ermenistan ordusundan 10 binden fazla firar oldu.”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması

    Cumhurbaşkanı Erdoğan Zafer Geçidi Töreni’nde açıklamalarda bulundu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının satır başları şöyle;

    Aziz kardeşim, Azerbaycan silahlı kuvvetlerinin kahraman mensupları, Azerbaycanlı can kardeşlerin sizleri en kalbi duygularımla muhabbetle, hürmetle selamlıyorum.

    Bu zafer gününüzde sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyoruz. İlham Aliyev kardeşime nazik daveti ve misafirperverliği için şükranlarımı sunuyorum. Azerbaycan’ın 44 gün süren destansı mücadelesinde şehit düşen yiğitlere Allah’tan rahmet, gazilerimize acil şifalar diliyorum.

    Bahtiyar Vahabzade’nin eserinde olduğu gibi, “Hardan senin oldu bizim Karabağ? Adı sahibini demir mi aşkar? Hoşlukla vermezler toprağı ancak Kanla mühürleyip zorla alırlar. İsa Bulağı’nın zümzümesini. Cabbar’ın, Seyid’in, Han’ın sesini, Dalgalı Karabağ şikestesini, Babek türbesini nice pay verim?”

    Azerbaycan ordusunun neferlerini tebrik ediyor onları dualarla cepheye gönderen anaların ellerinden öpüyorum.

    20 Ocak’ta şehitlerin kabirlerine bırakılan karanfiller nasıl bağımsızlığı hatırlatıyorsa şimdi de Dağlık Karabağ bölgesine has Azerbaycan topraklarının özgürlüğünün simgesi haline gelmiştir. Azerbaycan’ın hem askeri hem diplomasi alanında elde ettiği bu başarıda en büyük paylardan biri şüphesiz İlham Aliyev’e aittir.

    Kardeşim İlham Aliyev böylelikle kendisine bırakılan vasiyeti yerine getirmiştir.

    Aziz Azerbaycan halkı, Türkiye Azerbaycan’ın yürüttüğü mücadeleye en başından itibaren destek vermiş. Bütün imkanlarıyla Azerbaycanlı kardeşlerinin yanında olmuştur. Türkiye olarak Azerbaycan ile münasebetlerimizde her zaman büyük lider Haydar Aliyev’in iki devlet tek millet şiarını rehber aldık.

    30 yıllık işgal döneminde bu bölgelerin virane haline geldiğini hep birlikte gördük. Kardeşim İlham Aliyev’in dediği gibi Fuzuli şehrinde bayrak asmak için bina dahi bulunamamıştır. Bütün köyler tarumar edilmiş, mezarlıklar bile tahrip edilmiştir. Camiler yıkılmış, minareler aynı şekilde tarumar olmuştur. Ermenilerin bazıları her şeyi yıktıkları gibi tarihi ve kültürel varlıkları da tabi zenginlikleri de yağmaladılar. Tüm bu tahribatın hesabının sorulması gerekiyor.

    Savaş sırasında Gence, Terter, Ağdam, Berde, Ağcabedi gibi Azerbaycan toprakları da hedef alınmıştır. 100 masum sivil şehit edilmiş çocuklar anasız babasız bırakılmış saldırılar sonucunda 416 kardeşimiz de yaralanmıştır. Savaş hukuku ağır şekilde ihlal edilmiştir. Bunları görmezden gelenlerin gözleri kadar vicdanları da körleşmiştir. Her mecrada bunun hesabını sormak boynumuzun borcudur. Yıllardır doğdukları yerlerden uzak kalarak memleket hasretiyle yanıp tutuyan 1 milyonu aşkın kardeşimiz doğdukları topraklara dönmek için sabırsızlanıyor. En kısa sürede bu kardeşlerimizin hasretinin sona ereceğine inanıyoruz. Dağlık Karabağ, yıkım, katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin de artık akıllarını başlarına toplaması gerekiyor. Ermeni yöneticiler halkın kaynaklarını Azerbaycan’ın topraklarını işgal altında tutmak için harcamıştır.

    Ermenistan halkının da kendilerini geçmişin yalanları ile avutarak fakirliğe mahkum eden yönetimden kurtulmasını diliyoruz. Düşmanlık yerine iyi komşuluk temelinde ilişkiler yeniden ele alınmalıdır. Ermenistan halkı Karabağ’da yaşananlardan ders çıkarırsa bu bölgede yeni bir dönemin başlangıcı olacaktır.

    Şehitlerimizin fedakarlıkları sayesinde Azerbaycan toprak bütünlüğünü hamdolsun yeniden tesis etmiştir. Artık Azerbaycan toprakları yıllardır hasret kaldığı Terter Çayı’nın sularına kavuşmuştur.

    Şuşa’nın dağlarının başındaki duman artık dertli değildir. Tutsak Harıbülbül tutsak değil daha parlak açacaktır. Aras türküsünü daha güçlü çığıracak.

    “Aras’ı ayırdılar, Kum ile doldurdular; Ben senden ayrılmazdım, Zor ile ayırdılar, Ay Lâçin, can Lâçin, Men sene kurban Lâçin”

    Bugün Azerbaycan şehitlerinin serdarı Mübariz İbrahimoğlu’nun ruhunun şad olduğu gündür. Bugün zafer ve gurur günüdür. Rabbime bizlere bugünleri yaşattığı için sonsuz hamdediyorum. Karabağ Azerbaycan’dır, Karabağ artık anavatanı ile kucaklaşmış 30 yıllık hasret son bulmuştur. Bundan sonra Türkiye ve Azerbaycan olarak hedefimiz bu toprakları daha gelişmiş, çocuklarımız için daha yaşanabilir bir yer olması için mücadele etmektir. Türkiye ve Azerbaycan sırt sırta verip başarıdan başarıya koşmaya devam edecektir.

    Bütün Azerbaycan halkını değerli kardeşim Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’i ve şanlı Azerbaycan Ordusunu, Türk Ordusunu yürekten tebrik ediyorum.”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan için Gençlik Sarayı’nda resmi karşılama töreni düzenlenecek.

    Görüşmelerin ardından iki lider, gündemi değerlendirmek üzere basın açıklaması yapacak.

  • TBMM Azerbaycan’da yaşanan ihlalleri araştırmak için çalışma başlattı

    TBMM Azerbaycan’da yaşanan ihlalleri araştırmak için çalışma başlattı

    TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Ermenistan’ın Azerbaycan sivil yerleşim birimlerine gerçekleştirdiği saldırılarda yaşanan hak ihlallerini araştırmak için çalışma başlattı.

    Bu kapsamda, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde kurulan “Ermenistan’ın Azerbaycan’a Saldırması ile Başlayan Gerilim ve Çatışma Sürecinde Yaşanan Hak İhlalleri ve Türkiye’deki Ermeni Vatandaşlarının Durumu Alt Komisyonu” üyeleri Bakü’ye geldi.

    TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve Bursa Milletvekili Hakan Çavuşoğlu başkanlığındaki heyet, Bakü’de Azerbaycan Başsavcısı Kamran Aliyev’le görüştü.

    Başsavcı Aliyev, Ermenistan’ın 27 Eylül’den bugüne kadar gerçekleştirdiği saldırılarda yaşanan sivil can kayıpları ve hasarlar konusunda heyete bilgi verdi.

    Aliyev, Azerbaycan’ın haklı davasına gösterilen destek için Türkiye’ye teşekkür etti.

    Çavuşoğlu, Azerbaycan’ın topraklarını işgalden kurtarmak için yürüttüğü mücadelesini yakından takip ettiklerini, Türkiye olarak “tek millet, iki devlet” anlayışı içerisinde Azerbaycan’ın yanında olduklarını vurguladı.

    İşgalden kurtarılan topraklar dolayısıyla Azerbaycan’ı kutladıklarını belirten Çavuşoğlu, Ermenistan’ın saldırılarında yaşanan hak ihlallerinin incelenmesi için TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde bir alt komisyonun kurulduğunu bildirildi.

    Çavuşoğlu, Ermenistan’ın 27 Eylül’de başlayan saldırılarında Azerbaycan’ın sivil yerleşim birimlerinin uluslararası sözleşmelerle yasaklanmış askeri malzemelerle bombalandığını ve bu saldırılarda Gence, Berde ve Terter’de aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu sivillerin hayatını kaybettiğini bildiklerini söyledi.

    Ermenistan’ın 1899-1907 tarihli Lahey Sözleşmeleri, 1949 tarihli Cenevre Sözleşmeleri ve diğer uluslararası anlaşmalarla yasaklanmış eylemler gerçekleştirdiğini belirten Çavuşoğlu, şunları söyledi:

    “İnsancıl hukukun ağır ihlallerini ve savaş suçlarının kaydını almak, notunu tutmak ve bu anlamda uluslararası kuruluşların ihmal ettiği farkındalığı ortaya koymak adına bir çalışma başlattık. Amacımız, insancıl hukukun ağır ihlallerini meydana getirenlerin cezalandırılması, böylelikle bundan sonraki süreçte bu tip ağır hak ihlallerinin işlenmesi bakımından caydırıcılık kazanması. Elbette mağdurların bu noktada oluşan mağduriyetinin giderilmesi bakımından bir çalışma yürütmek.”

    Görüşmede Çavuşoğlu’nun yanı sıra AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, AK Parti Van Milletvekili Osman Nuri Gülaçar, AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, CHP Ankara Milletvekili Servet Ünsal, MHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bülent Karataş ve HDP Muş Milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit de yer aldı.

    Heyet, temasları kapsamında Ermenistan’ın saldırılarında zarar gören ve sivil can kayıplarının yaşandığı Gence, Berde ve Terter kentlerini de ziyaret edecek.

  • Dışişleri Bakanı’ndan Dağlık Karabağ açıklaması

    Dışişleri Bakanı’ndan Dağlık Karabağ açıklaması

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, işgalden kurtarılan Azerbaycan topraklarında ateşkesin kontrolü ve denetimi için oluşturulacak denetim ve gözetleme merkezinde Türkiye ve Rusya’nın aynı rolü üstleneceğini söyledi.

    Çavuşoğlu, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’deki temaslarının ardından basın mensuplarına değerlendirmelerde bulundu.

    Azerbaycan’ı zafer dolayısıyla kutlayan Çavuşoğlu, Azerbaycan’ın kendi topraklarını kurtarmak için uzun yıllar sabır gösterdiğini ve diplomasiye olan inancını yitirmek istemediğini aktardı.

    Çavuşoğlu, sahadaki zaferden sonra Azerbaycan, Rusya ve Ermenistan arasında ateşkes anlaşması imzalandığını belirterek daha önce de 3 ateşkes girişimi olduğunu fakat bunların Ermenistan tarafından ihlal edildiğini anımsattı. Son anlaşmaya göre bugüne kadar geri kazandığı topraklara ilaveten 5+2 tüm illerin de Azerbaycan’a verilmesinin takvime bağlandığını bildiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:

    “Azerbaycan işgal edilmiş topraklar ve Karabağ konusunda hangi çözümü tercih ediyorsa biz Azerbaycan’ın yanında olacağız. Bu süreçte de sürekli ‘ateşkes, ateşkes’ diyenlere de şu cevabı veriyorduk. Evet, ateşkes olsun ama ateşkesi bozanın kim olduğunu görüyorsunuz. Bir de ateşkes olduktan sonra ne olacak. Bu sorun çözülmediği sürece Azerbaycan’ın işgal edilmiş toprakları geri verilmediği sürece kalıcı ateş olmaz. Sorun çözülmediği sürece de gerginlik ve çatışmalar devam eder.”

    “Rusya’nın oynadığı rolü önemsiyoruz”

    Çavuşoğlu, son anlaşmayla işgal altındaki toprakların geri verilmesinin somut takvime bağlandığını belirterek “Burada Rusya’nın oynadığı rolü önemsiyoruz. Her iki taraf arasında girişimlerde bulundular. Diyalog devam etti ve her iki tarafında da rızası olduğu için bu anlaşma imzalandı. Önemli olan bundan sonra atılacak adımlar. Bu anlaşmanın 5. maddesi gereği biz de Rusya ile ortak gözlem ve denetim merkezi ile şubelerinin açılması konusunda mutabakata vardık.” dedi.

    Yarın Rusya’dan gelecek heyetle bu konunun detaylarını konuşacaklarını aktaran Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

    “(Denetim ve gözetleme merkezi) Azerbaycan topraklarında, Azerbaycan’ın uygun gördüğü yerlerde olacaktır. Bu merkez önemli işlevler görecek. Mutabakatı ihlal eden eylemlerini tespit edecek. Tespit, gözlem, İHA ve diğer unsurlarla bölgeyi denetleyecek. Şikayet ve ihlaller olduğu zaman inceler. Ateşkes ihlalini engellemeye yönelik tedbirler alır. Bunun oluşum ve çalışma esaslarını ortak çalışma grubu belirleyecek. Ama burada en önemlisi ev sahibi ülkenin verdiği yetkiler ve gösterdiği yerler, diğer detaylar kardeş Azerbaycan’la belirlenecek.”

    Çavuşoğlu, ateşkes ve sonrasında kurulacak mekanizmanın kalıcı barış ve istikrara vesile olmasını dilediklerini dile getirerek şöyle devam etti:

    “Umarız Ermenistan geçmişteki hatalarından ders almıştır. Bir başka ülkenin toprakları üzerinde saltanat ilelebet sürmez. Bu süreçten Ermenistan halkı da faydalanacaktır. Kalıcı çözüm, kardeş Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü, bugüne kadar kabul edilmiş kararlar ve uluslararası hukuk çerçevesinde neticelenmelidir. Bundan sonraki süreçte atılacak adımlar konusunda da Azerbaycan nasıl isterse Azerbaycan’ın yanında olacağız. Atılacak adımları birlikte koordine edeceğiz.”

    “Bu süreçten Minsk üçlüsünün ders çıkarması gerekiyor”

    Dağlık Karabağ sorununun çözümü sürecini yürüten AGİT Minsk Grubu’nu da eleştiren Çavuşoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:

    “Bu süreçten Minsk üçlüsünün ders çıkarması gerekiyor, özellikle eş başkanların. Biraz önce Rusya’nın ateşkesteki rolüne vurgu yaptım. ABD’de de seçimler var. Fransa’nın bu süreçte eş başkan olarak son derece yanlı ve olumsuz bir tavır sergilediğini görüyoruz. Hatta ateşkesten sonra bile taraflı, olumsuz açıklamalar yapıyorlar. İşte bu eş başkanların 30 yıldır sorunu neden çözemediğini gösteriyor. Tarafsız olmalılar. Fransa objektif ve dengeli tavır sergilemedi. Azerbaycan’ın olumlu tutumuna rağmen Fransa hep Ermenistan’ı desteklemeye devam etti. Hatta Türkiye’yi suçlamaya kalkıyorlar. Bu tavır devam ederse bu tür ülkeler bu süreçten dışlanmak durumundadır. Barış çabalarını baltalamaya çalışıyor. Bundan sonra hiçbir ülke haksız Ermenistan’ı destekleyerek bu süreci baltalamasın.”

     “Ateşkesi yine bozarlarsa bedelini öderler”

    Çavuşoğlu, Ermenistan’ın anlaşmaya uymaması durumunda atılacak adımların sorulması üzerine, “Ateşkeste Ermenistan Başbakanı’nın imzası var mı? Var. En üst düzeyde yöneticinin imzası olduğu zaman o ülkeyi de bağlar. Ateşkesi yine bozarlarsa bedelini öderler.” dedi.

    Anlaşmada Nahçıvan’a kara yolu açılmasına ilişkin maddenin de bulunduğunu hatırlatan Çavuşoğlu, bu koridordan Ermenistan dahil tüm bölge ülkelerinin faydalanacağını, Ermenistan’ın kavga yerine bölgenin refah ve istikrarını düşünmesinin önemine vurgu yaptı.

    Çavuşoğlu, Türkiye ve Rusya’nın ortak Denetim ve Gözetleme Merkeziyle ilgili, “Burada Rusya’nın rolü neyse Türkiye’nin de rolü o olacak.” ifadesini kullandı.

    Azerbaycan’a Türk askeri gönderilemesi yönündeki soruları da yanıtlayan Çavuşoğlu, “İhtiyaç duyulursa tezkere meclisten geçer. Söz konusu Azerbaycan olduktan sonra Gazi Meclisimizin de böyle bir talebi şevkle destekleyeceğini düşünüyorum.” dedi.

    Çavuşoğlu, bölgesel sorunlarla ilgili de şunları kaydetti:

    “Karabağ bunlardan biri. İnşallah o çözülecek. Diğer taraftan Gürcistan, Ukrayna, Kırım, Moldova, Transdinyester. Yanı başımızda Suriye var. Daha güneye gidersek Libya var. Yemen var daha aşağıda. Irak’ta geçen sene ciddi gerginlikle oldu. Biz Türkiye olarak bu sorunların siyasi yolla çözülmesi için gayret ediyoruz. Tek çözümün siyasi çözüm olduğunu söylüyoruz. Bu söylediğimiz maalesef her zaman sahada karşılık bulmuyor. Hafter’in Trablus’a saldırısı, İdlib’de rejimin saldırıları veya teröristlerin saldırıları. Böyle durumda da sahada gerekli adımları atıyoruz. Orta Doğu, Filistin, Kudüs, İsrail meselesi. Tüm bu sorunların çözümleri konusunda sadece eleştiri yapmıyor, adım atıyoruz, inisiyatif alıyoruz, öncülük yapıyoruz. Önümüzdeki süreçte de bu tutumuzun devam edecek.”

  • Bakü’de sokaklar iki ülkenin bayraklarıyla süslendi

    Bakü’de sokaklar iki ülkenin bayraklarıyla süslendi

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü’nün sokak ve caddeleri, bina ve iş yerleri Azerbaycan ve Türk bayraklarıyla donatıldı.

    Bakü’de, Azerbaycan ordusunun Ermenistan ordusuna karşı elde ettiği başarıların ve bazı bölgelerin işgalden kurtarılmasının sevinç ve coşkusu yaşanıyor.

    Topraklarını işgalden kurtarmak için operasyonlarını sürdüren Azerbaycan ordusuna destek veren Bakülüler, neredeyse kentin tüm binalarını bayraklarla donatıyor.

    Sokaklarda Azerbaycan bayrağının yanı sıra Azerbaycan’a yönetim ve halk olarak tam desteğini açıklayan Türkiye’nin bayrakları da dalgalanıyor.

    Trafikteki araçların çoğunun Azerbaycan ve Türk bayrakları ve iki ülke kardeşliğini simgeleyen resimlerle süslendiği görülüyor.