Etiket: Bal

  • 10 kovanı parçaladı, binlerce arıyı telef etti

    10 kovanı parçaladı, binlerce arıyı telef etti

    Ağlı ilçesine bağlı Bereketli köyünde bal üretimi yapan Hasan Ergin’e ait bahçeye giren ayı, 10 adet arı kovanını parçaladı. Kovanlardaki binlerce arı da ayı tarafından telef edildi. Bahçesine gelen Hasan Ergin karşılaştığı manzara karşısında şoke oldu.

    Son dönemlerde ilçede ayı olaylarında büyük artış olduğunu ifade eden Hasan Ergin, yetkililerin önlem almasını istedi.

  • Bal ile gelen kanser tedavisi

    Bal ile gelen kanser tedavisi

    Ağrı’da yaşayan Ebubekir Demir, 2004 yılında Lösemi olan oğlunun tedavisi için modern tıbbın yanında alternatif tıpta da çare aramaya başladı. Demir, bir yolculuk esnasında tanıştığı bir Hekimin tavsiyesi üzerine oğluna bal tedavisi uygulamaya başladığını söyledi.

    İlk etapta yaşadığı Ağrı’da lösemi hastası oğlunun tedavisi için hakiki bal bulmadığını kaydeden Demir, kendi imkânlarıyla ilk başta 20 kovan arı alıp bal üretmeye başladığını ifade etti. Aynı zamanda bitkisel ilaçlarla da ilgilenen Baba Demir, ürettiği bal ile birlikte bölgede yetişen bitkisel ilaçlardan hazırladığı karışımları lösemi hastası oğlu Ramazan Demir’e yedirerek hastalığına şifa bulmayı başardığını dile getirdi.

    Oğlunun lösemiyi bal tedavisi sayesinde yendiğini gören Demir, Ağrı merkeze bağlı Tezeren köyünde, uzun yıllar yaptığı manifaturacılık işini bırakarak arıcılık yapmaya başladı. Zamanla kovan ve arı sayısını arttıran Demir, bunların yanında da en küçük oğlu Danyal Demir’i de Arıcılık Meslek Yüksek Okuluna göndererek yaptığı işi daha da geliştirdi.

  • Ankara’da bal gibi yarışma

    Ankara’da bal gibi yarışma

    ANFA Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen fuarda arıcılık ile ilgili son teknoloji cihazlar, arıcılık ekipmanları ve arı bakım ürünleri görücüye çıktı. Fuarda 10 kişinin katılımı ile 1’nciye 5 bin, 2’nciye 3 bin ve 3’ncüye 2 bin liranın verildiği bal yeme yarışması da düzenlendi. Katılımcıların 2 dakikada 1 kilogram bal yediği yarışmada kıran kırana bir mücadele gerçekleşti.

    2 dakikanın sonunda 1 kilogram balı bitiren Kadri Sağdıç 1’nci olurken, Diyar Bal 2’nci, Yakup Topçu ise 3’ncü olarak 3’ncü geleneksel bal yeme yarışmasında para ödülüne layık görüldü. 1’nci olan Sağdıç, yarışmaya katılan herkesi tebrik ettiğini belirterek, “Başkent bal gibi tatlı ve mutlu olsun diyorum” ifadelerini kullandı.

    2’nci olan Diyar Bal ise, “Çok zorlandım ama sonrasında ben soy ismim bal olduğu için bunun hakkını vermeliyim dedim. Hakkını da verdim diye düşünüyorum” dedi.

    3’ncü olan Yakup Topçu yarışmada iddialı olduğunu aktararak, “Ama bal biraz sert geldi galiba, yutamadım. Kazanan arkadaşları tebrik ediyorum” ifadelerini kullandı.

    Fuar, üç gün boyunca vatandaşların ziyaretine açık olacak.

  • Ayı 250 bin liralık zarara neden oldu

    Ayı 250 bin liralık zarara neden oldu

    Olay ilçeye bağlı Kutlu köyü yaylasında meydana geldi. 40 yıldır arıcılıkla uğraşan Mustafa Bilgin’e ait arılığa ayı dadandı. 80 adet kovanı bulunan ve etrafı elektrikli tellerle çevrili olan arılığın gündüz yaylada otlayan hayvanlar tarafından zarar görünce, ayı bunu fırsat bilerek gece arılığa girdi. 60 kovana zarar veren ve arıların telef olmasına sebep olan ayı saldırısı, üreticiye 250 bin lira zarara uğrattı.

    Konuyla ilgili açıklama yapan Mustafa Bilgin, “Gündüz buralarda bölge halkına ait hayvanlar otluyor. Onlar arılık için çevirdiğimiz elektrik tellerine zarar vermiş. Gecede ayı bunu fırsata çevirerek rahat rahat arı kovanlarını parçalamış ve bal yemiş. Artan maliyetlere bide bu eklenince zor bir süreç içinde girmiş olduk” ifadelerini kullandı.

  • Balla aynı fiyata satılacak

    Balla aynı fiyata satılacak

    Sağımı yeni sona eren Anzer Balları, coğrafi işaret etiketlerinin vurulması için Hacettepe Üniversitesi’ne tahlile gönderildi. Gönderilen numuneler uzmanlar tarafından laboratuvar ortamında test edilerek gerçekliği noktasında raporlar hazırlanıyor. Hazırlanan raporlara göre ise Tarım İl Müdürlüğü tarafından ballar mühürlenerek Coğrafi İşaret bandrolleri buruluyor. Dünyaca ünlü Anzer Balı’nın satış için gün saydığı bu zamanlarda ise şifa deposu olarak bilinen Anzer Poleni’nin satışları da devam ediyor. Özellikle bağışıklık sisteminin güçlendirmede tüketilen Anzer Poleni en az balı kadar dünyaya ün salmış durumda.

    Anzer Poleni’nin de balı gibi endemik tür içerdiği için çok değerli olduğunun altını çizen Kooperatif Başkanı Muzaffer Deniz “Anzer Poleni içerisinde yöreye özel endemik çiçeği barındırıyor. Hem kalitesi hem şifası ile ünlü bir ürün. Bize Anzer Balı alan tüketicilerimize özellikle bal ile birlikte Anzer Poleni almalarını her zaman tavsiye ediyoruz. Doğadan arı balı getirirken ayaklarıyla da poleni getiriyor ve yavrularına bunu yediriyor. Bizde özel tuzaklarla bunu kovana girmeden alıyoruz. Bu değerli ürünü tüketicilerimize Anzer Balı ile birlikte ulaştırıyoruz. Anzer Poleni’nin yapılan incelemelerde bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde, mide rahatsızlıklarını giderme, akciğer rahatsızlıklarının giderilmesinde etkisi olduğu görülmekte” dedi.

    Polenin fiyatı bu yıl 2 bin 500 TL

    Polenin bu yıl ki kilogram fiyatının Azner Balı ile aynı olduğunu kaydeden Deniz “Anzer Poleni’nin kilogram fiyatı bu yıl itibariyle 2 bin 500 TL. Bal ile birlikte aynı fiyat üzerinden devam edecek. 2023-2024 sezonu Anzer Ballarımız tahlillerinin yapılması için Hacettepe Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi’nde. Tarım Bakanlığı onaylı, coğrafi işaretli olabilmeleri için ürünlerimizi analize gönderdik ve şu anda da işlem devam ediyor” şeklinde konuştu.

    Anzer Balı’nı alırken coğrafi işaret logosuna dikkat

    Ellerinde geçmiş dönemden bal kalmadığı ve sezonun ballarının da henüz tahlilde olduğuna vurgu yapan Deniz, sahte ballarla fırsatçılık yapanlara dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Anzer Balı alırken tüketicilerin dikkat etmesi gereken hususları hatırlatan Deniz “Anzer Balı’nın tek tahlil yeri Hacettepe Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi’dir. Gerçek Anzer Balı’nın kapak kısmında coğrafi işaret logosu bulunmaktadır. Aynı zamanda kapağın yan kısmında kazınınca ortaya çıkan bir seri numarası vardır. Bir kere gerçek Anzer Balı’nda kesinlikle Coğrafi İşaret olmak zorundadır ama maalesef ülkemizde ürünümüzün de değerli olması hasebiyle taklit eden kişiler bulunmaktadır. Biz tüketicilerimi yeniden uyarıyoruz. Bal alırken kooperatif üzerinden ve coğrafi işaret logolu bal alsınlar. Anzer Balı’nda analiz yapılmadan böyle bir dolum yapılması kesinlikle söz konu değildir. O nedenle tüketicilerimiz kesinlikle Coğrafi İşaret logosuna dikkat etsinler. Şuanda da ballarımız analizdedir. Gelmelerini bekliyoruz. Yaklaşık bir 15-20 gün sonra da ballar analizden gelince yeni sezon bal satışlarımız başlayacaktır” şekline konuştu.

  • Bal satışlarına ‘grip’ etkisi

    Bal satışlarına ‘grip’ etkisi

    Samsun’da serinleyen havayla birlikte mevsimler hastalıklar kendini gösterdi. Mevsim değişimi özellikle grip, soğuk algınlığı gibi hastalıkları beraberinde getirdi. Doğal antibiyotik görevi gören ve birçok hastalığa şifa olduğu bilinen bala rağbet arttı. Bal satan esnaf özellikle çocuğu hasta olan ebeveynlerin kestane balı ve karışım şeklinde bal tercih ettiğini söyledi.

    Bal satıcısı Gaye Şenoğlu, “Özellikle çocukların okula başlamasıyla ve havaların soğumasıyla bala ilgi arttı. Kestane balına daha çok talep var. Balın şifa olduğu ve gribe iyi geldiği biliniyor. Çocuklarında geçmeyen bir öksürük olduğundan dolayı ebeveynler karışım da yaptırıyor. En çok ilgi gören kestane balından sonra kütük karakovan balı satıyoruz. Bu hiç ışık almadan üretilen bir baldır. Bal fiyatları 200 ile 800 TL arasında değişiyor. İnsanlar ihtiyaçları kadar alıyor” dedi.

    Bal çeşitlerinin kilogram fiyatları ise şu şekilde: Kestane balı 800 TL, sedir balı 370 TL, çiçek balı 200 TL, yayla balı 370 TL, hayıt balı 300 TL, geven balı ise 350 TL.

  • Kilosu 2 bin 500 lira

    Kilosu 2 bin 500 lira

    Sason ilçesinde bulunan 3 bin rakımlı Mereto Dağı’nın eteklerinde coğrafi işaret olarak tescillenen Sason balı üretiliyor. Bahar ayının gelmesiyle beraber kovanların dağın eteklerine çıkarılmasıyla Sason balının üretim süreci başlıyor. Yüksek rakımlarda binlerce çiçekten beslenen arılar, herhangi bir şeker desteği sağlanmadan bal üretiyor. Tamamen doğal şekilde elde edilen bal, hasat zamanında hem yurt içinden hem de yurt dışından 2 bin lira ile 2 bin 500 lira arasında alıcı buluyor.

    “Bu bal Türkiye’nin birçok iline, hatta Avrupa’ya gidiyor”

    Üretilen balın Avrupa’ya kadar gittiğini belirten bal üreticisi İrfan Malgir, “Burada yıllardır babalarımızdan, dedelerimizden kalma unutulmaya yüz tutmuş kara kovanı canlandırmaya çalışıyoruz. Bu bal, genelde hastalara gitmektedir ve şifa olarak satılmaktadır. Herhangi bir katkı maddesi kullanılmamaktadır. Bu bal Türkiye’nin birçok iline, hatta Avrupa’ya dahi gittiği oluyor. Aromasıyla, kıvamıyla, rengiyle ve kokusuyla çok kaliteli ve benzeri bulunmaz bir bal” dedi.

    “Kilosu 2 bin ila 2 bin 500 lira arasında satılmaktadır”

    Bu sene mahsulün düşük olduğunu dile getiren Malgir, “Kara kovanların hasadı birkaç güne başlayacak, soğuk havaları bekliyoruz. Kilosu 2 bin ila 2 bin 500 lira arasında satılmaktadır. Mevsim şartlarına bağlı olarak kimi dönemlerde 10 bin ton da çıkarılır, kimi dönemlerde de bin tonu da bulabilir. Bu seneki mahsulümüz hava şartlarından dolayı çok düşük. Arıları kurtarmaya çalışacağız. Birkaç güne balları alacağız ve göndereceğiz. Ondan sonra arı bakımına geçeceğiz ve seneye tekrar bal üreteceğiz. Bu şekilde devam edeceğiz” diye konuştu.

    Arıların bal üretimi için çok fazla bitki türünün olduğunu belirten Malgir, “Burada polen olarak çeşit çok. Bal nektarı olarak da kekik, geven, sütleğen, topuz dikeni, deve dikeni ve ballı baba gibi, kara çalı dediğimiz kara diken gibi birçok endemik bitki türüyle beslenir. Bin bir çiçekle besleniyor. Polenle beraber beslenince hem aroması hem de kalitesi çok artıyor. 5 kilometrelik bir alanı tarayıp içinde beslenme yapabiliyor. Arılar zorlanırsa bu sayı 7 kilometreyi de bulabiliyor. 7 kilometreye kadar uçuş menzili var” diye konuştu.

  • Kilosu 2 bin 500 lira

    Kilosu 2 bin 500 lira

    Batman’da 3 bin rakımlı Mereto Dağı’nın eteklerinde tamamen doğal şekilde üretilen Sason balı yurt dışından ve yurt içinden 2 bin 500 liraya kadar alıcı buluyor.
    Sason ilçesinde bulunan 3 bin rakımlı Mereto Dağı’nın eteklerinde coğrafi işaret olarak tescillenen Sason balı üretiliyor. Bahar ayının gelmesiyle beraber kovanların dağın eteklerine çıkarılmasıyla Sason balının üretim süreci başlıyor. Yüksek rakımlarda binlerce çiçekten beslenen arılar, herhangi bir şeker desteği sağlanmadan bal üretiyor. Tamamen doğal şekilde elde edilen bal, hasat zamanında hem yurt içinden hem de yurt dışından 2 bin lira ile 2 bin 500 lira arasında alıcı buluyor.

    “Bu bal Türkiye’nin birçok iline, hatta Avrupa’ya gidiyor”

    Üretilen balın Avrupa’ya kadar gittiğini belirten bal üreticisi İrfan Malgir, “Burada yıllardır babalarımızdan, dedelerimizden kalma unutulmaya yüz tutmuş kara kovanı canlandırmaya çalışıyoruz. Bu bal, genelde hastalara gitmektedir ve şifa olarak satılmaktadır. Herhangi bir katkı maddesi kullanılmamaktadır. Bu bal Türkiye’nin birçok iline, hatta Avrupa’ya dahi gittiği oluyor. Aromasıyla, kıvamıyla, rengiyle ve kokusuyla çok kaliteli ve benzeri bulunmaz bir bal” dedi.

    “Kilosu 2 bin ila 2 bin 500 lira arasında satılmaktadır”

    Bu sene mahsulün düşük olduğunu dile getiren Malgir, “Kara kovanların hasadı birkaç güne başlayacak, soğuk havaları bekliyoruz. Kilosu 2 bin ila 2 bin 500 lira arasında satılmaktadır. Mevsim şartlarına bağlı olarak kimi dönemlerde 10 bin ton da çıkarılır, kimi dönemlerde de bin tonu da bulabilir. Bu seneki mahsulümüz hava şartlarından dolayı çok düşük. Arıları kurtarmaya çalışacağız. Birkaç güne balları alacağız ve göndereceğiz. Ondan sonra arı bakımına geçeceğiz ve seneye tekrar bal üreteceğiz. Bu şekilde devam edeceğiz” diye konuştu.
    Arıların bal üretimi için çok fazla bitki türünün olduğunu belirten Malgir, “Burada polen olarak çeşit çok. Bal nektarı olarak da kekik, geven, sütleğen, topuz dikeni, deve dikeni ve ballı baba gibi, kara çalı dediğimiz kara diken gibi birçok endemik bitki türüyle beslenir. Bin bir çiçekle besleniyor. Polenle beraber beslenince hem aroması hem de kalitesi çok artıyor. 5 kilometrelik bir alanı tarayıp içinde beslenme yapabiliyor. Arılar zorlanırsa bu sayı 7 kilometreyi de bulabiliyor. 7 kilometreye kadar uçuş menzili var” diye konuştu.

  • BAL’da Kayseri takımlarının grupları belli oldu

    BAL’da Kayseri takımlarının grupları belli oldu

    Bölgesel Amatör Lig’de gruplar belli oldu. 2023-2024 futbol sezonunda mücadele edecek takımların hangi grupta yer alacağı kamuoyu ile paylaşıldı. Buna göre yeni sezonda Kayseri’yi temsil edecek Hacılar Erciyesspor ile Develigücü’nün de grubu ve gruptaki rakipleri belli oldu. Türkiye Futbol Federasyonundan alınan bilgilere göre; Hacılar Erciyesspor ile Develigücü yeni sezonda Bölgesel Amatör Lig 11.Grupta yer alacak. 13 takımın mücadele vereceği grupta 2 Kayseri, 2 Malatya, 2 Tunceli, 2 Elazığ, 2 Bingöl, Erzincan, Sivas ve Yozgat şehirlerinin temsilcileri yer alacak.

    14-15 Ekim 2023 tarihlerinde başlayacak olan 2023-2024 sezonu BAL müsabakaları fikstür çekimi ise Ekim ayının ilk haftasında gerçekleştirilecek.
    Bölgesel Amatör Lig 11.grupta mücadele edecek takımlar şunlar: Elazığ Aksarayspor, Elazığ Rüstempaşaspor, Malatyaspor, Malatya Hekimhan Belediyespor, Tunceli Dersimspor, Tunceli Ovacık Munzurspor, Develigücü, Hacılar Erciyesspor, 12 Bingölspor, Bingöl Gençspor, Erzincan Ulalarspor, Sivas Kangalspor, Yozgat Bozokspor

  • Sahiplendirilen kovanlardaki ballar hasat edildi

    Sahiplendirilen kovanlardaki ballar hasat edildi

    Toros yaylalarında yörük göçerlerin vargit çiçeği olarak tabir ettiği çiğdem familyasından çiçeklerin açtığını belirten arıcı İbrahim Tontul, artık yayladan yavaş yavaş göç edilmesi gerektiğini belirtti. Yaylalarda son açan vargit çiçeklerinden de arıların polen topladığını belirten Tontul, “Biraz polen tedarik ettikten sonra arılığımızı buradan indireceğiz” dedi.

    Tontul, hayata geçirdiği sahiplendirme sistemiyle kovan sahiplenen müşterilerini ister telefon kaydıyla, isterlerse de kendileri 2 bin 500 rakımlı yaylalardaki arılıklarda misafir olarak bal hasadının gerçekleştirilmesine ortak ediyor. Bal hasadı için Antalya’dan gelen Ali Saldıran, “Her sene Bozkır’ın zirvelerine geliyoruz, burada balcı Tontul ailesinden sahiplendiğimiz kara kovan balını hasat ediyoruz. İbrahim ağabey o kadar emin ki, işine güveniyor ki bizi buraya çağırıyor. Bal sahipleri yani kovanı sahiplenen kişiler ve aileler buraya geliyor, kendi arılarını burada görüp hasat edip buradan alıp gidiyor. Benim de bugün balım gayet güzel çıktı. Sahiplendiğim kovanın balını hasat ettik, güzel bir kara kovan balı çıktı” dedi.
    Sahiplendirme misafiri Ömer Doğan da, yaklaşık 12 yıldır ailesinin bal ve bal ürünlerini buradan temin ettiğini anlatarak, “İbrahim Tontul, 2 yıl önce yeni bir proje başlattığını, arı sahiplendirme yöntemi ile bizlerin de bu işe katkısı olabileceğini ve en azından bal üretim ve hasat işlemine şahit olabileceğimizi söyledi. Bal tüketim sürecinde hasada dahil olursak ne yediğimizi bilmemiz ve görmemiz gerektiği hususunda bizi bilgilendirdi. Geçen yıl güzel verim ve güzel lezzet aldık. Arıcılıkta da güzel hatıralar paylaştık ve bugün de o günlerden biri. Şu an insandan uzak, doğal ortam o kadar güzel ki, buraya gelmek bile büyük bir meşakkat” ifadelerini kullandı.

    Arıcı İbrahim Tontul ise, “Bugün 2 tane kovanı olan arkadaşımız geldi. Misafirlerimizin sahiplenmiş oldukları kovanları açtığımızda birinde çok güzel ve bu sezona göre beklemediğimiz bir bal oldu gerçekten. Öbüründe de kara kovan ana arısını kaybetmiş. Normal şartlarda ana arının kaybedilmesinin önüne geçebilir ama biz bu kovanları çok açıp uğraşmadığımız için tamamen doğal yetiştirmek için ortalama 3,5 aydır falan o kovanı hiç açmadık. Bu kovanı bugün açtığımızda da o yüzden hiç bal çıkmadı. Yapacak bir şey yok, bizim elimizde olan bir şey değil. Bu risk en doğal bala ulaşmak için göze alınması gereken bir risk. Bizim yaylaların vargit çiçekleri de açmış. Dağların kralları çobanlarımız bu çiçekler açtıktan sonra dağdan 1 hafta 10 gün içinde gider. Bizim de artık çiçeklerimiz açmış, bunların solmasına yakın artık biz de buradan biraz polenimizi alacağız ve gittiğimiz yerde bunun polenini kullanacağız. Kara kovan sahiplenmek isteyenler kıştan bizlere bilgi vermeleri gerekiyor. Çünkü kıştan gelen taleplere göre sahiplendirme kara kovan yapıyoruz. Sahiplendirme için yaz ortasında beni aradıklarında artık iş işten geçmiş oluyor” diye konuştu.