Etiket: “balık

  • Balık yerine pirinç çıktı

    Balık yerine pirinç çıktı

    Türkiye’nin 321 kilometrelik sahil sınırına sahip Mersin’den 15 Eylül itibarıyla Doğu Akdeniz’e açılan balıkçılar iki hafta içerisinde bereketli avlar yaptı. İlk iki hafta bolluk yaşanmasının ardından tekneler denizden çöpler de toplamaya başladı. Tekneleriyle denize açılan bazı balıkçılar ise denize atılan atıklar nedeniyle ağ yırtılması gibi çeşitli zorluklarla da karşılaşmaya başladı. Son olarak bugün gece denize ağ atan balıkçılardan Berkay Bilgiç, tekrar ağını çekemedi. İkinci bir teknenin de desteğiyle ağ çekilmeye çalışıldı. Ağırlık ikinci teknenin direğini kırdı. Sonuç elde edilemeyince tekne ağı sürükleyerek sabaha karşı Erdemli Balıkçı Barınağına getirdi. Burada vinç tekne yardımı ile yukarı çekilen ağdan 50’şer kiloluk 65 adet kısa taneli pirinç çuvalı çıktı. Ağdan çıkarılan 3 ton 250 kilogram pirinç karaya alındı. Balıkçıları bile şaşırtan bu durum, ağları da parçalayarak 25-30 bin TL’lik zarar verdi.

    “Balık tutmak için ağ attık pirinç çıktı”

    Denize balık tutmak için ağ attıklarını belirten balıkçılardan Berkay Bilginç, “Bize 65 çuval kısa taneli pirinç çıktı. İlk defa gördük. Çöpe atıyoruz hepsini ama bize de yazık oluyor. Ağlarımızın halini görüyorsunuz. Bir tanesinin fiyatı 25 ile 40 bin TL arasında değişiyor. Günümüz gitti, biz rezil olduk. Artık nasıl atmışlar nerden gelmiş denize bilemiyoruz” dedi.

    Sabah yardım için denize gittiklerini belirten Mersin Su Ürünleri Kooperatifi Bölge Birliği Başkan Yardımcısı Yalçın Sakın ise, “Sabah kısmetimizde 65 çuval pirinç çıktı. Ağı denizden alamadık. Her biri 50 kilogram bir de ıslanınca teknenin gücü yetmedi. İki tekne ile almaya çalıştık alamadık sonra balıkçı barınağına arkamızda sürüyerek geldik. Kurtarıcı geldi ağı buraya boşalttık. Neden attılar, neden böyle yaptıklarını bilmiyoruz. Trolcü denizin çöpçüsüdür. Gemilerden atıyorlar bizler de temizleyip getiriyoruz çöpe atıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Yardıma giden tekne sahiplerinden Durmuş Bulut da, ağı kaldırmaya destek için gittiklerini, kaldırırken direğin kırıldığı ve şu anda tamirini gerçekleştirmeye çalıştıklarını kaydetti.

  • Oltasını alan baraja koştu

    Oltasını alan baraja koştu

    Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde Karadere Çayı üzerinde sulama amacıyla 1998 yılında inşa edilen Karadere Barajı’nda Türk somonu üretimi yapan firmalardan birine ait kafeslerde yırtılma meydana geldi. Kafeslerden 8 tanesinin yırtılması neticesinde binlerce somon firar edince oltasını alan baraj gölüne koştu. Kastamonu’nun merkez ve Taşköprü ilçeleri başlat olmak üzere çevre ilçelerden de çok sayıda gelen olta balıkçıları, kilolarca yakaladıkları balıkları evlerine götürdü.

    Sabahın erken saatlerinde baraj gölünde balık avına çıkan olta balıkçıları, bu vesile ile yurt dışına ihraç edilen balığın tadına bakma imkanı da buldu.

    Rusya ve Japonya’ya ihraç ediliyor

    Karadere Barajı’nda su ürünleri yetiştiriciliğinin serbest bırakılması üzerine kurulan tesislerde Türk somonu üretimi ülke ekonomisine büyük katkı sağlıyor. Türk somonu, başta Rusya ve Japonya olmak üzere birçok Avrupa ülkesine de ihraç ediliyor.

    “Balık tesislerindeki ağların patlaması sonucu baraj alabalıkla doldu”

    İstanbul’dan emekli olduktan sonra Taşköprü ilçesine yerleştiğini ve Karadere Barajı’na da balık tutmaya geldiğini ifade eden Hakkı Altunlu, “Balık tesislerindeki ağların patladığını söylüyorlar. Bizlerinde sonradan haberi oldu. İki gündür falan burada barajda balık tutuyoruz. Balığın tadı lezzetli, bir de balık tutmanın zevki de çok farklı. Bakın şu anda balık oltaya geldi, çekiyorum. Gelen alabalık. Alabalık tesisi var burada, ağlardan patlayınca sürekli alabalık geliyor oltaya” dedi.

    “Alabalık ağlardan kaçtığı için daha çok alabalık ve somon tutuyoruz”

    Kastamonu’dan balık tutmaya geldiğini belirten Birol Çığlıoğlu ise, “Tesislerin balık ağları patlamış diye duyduk, biz de haber alınca geldik buraya, bir hayli balık da tuttuk. Daha öncesinden de geliyorduk buraya fakat çok fazla tutamıyorduk, ancak 3-5 tane tutabiliyorduk. Hava aydınlanırken sabah geldik, bayağı da balık tuttuk. Nasibimizi aldık, az sonra da gideceğiz. Barajın içerisinde kafesler var, herhalde o kafesler patlamış ya da yırtılmış. Nasıl oldu tam olarak bilemiyorum ama balıklar hep kaçmış. Daha önce buradan kime olmazdı, belki 3-5 kişiyi ancak bulabilirdiniz. Fakat şimdi herkes geliyor, dolmuş durumda. Küçük olanları salıyoruz, belli bir boyut altında olanları. Zaten bayağı bir balık tutuyoruz, oltaya geliyor. Sazan var, alabalık kaçtığı için daha çok alabalık geliyor, somon geliyor” diye konuştu.

    “Barajda daha çok alabalık tutuyoruz”

    Taşköprü ilçesinden baraja balık tutmaya gelen Mehmet Acar da, “Barajda bulunan tesislerdeki ağların patlaması sonucu bizler de nasibimiz neyse alalım dedik. Barajda balık tutma yasağı da gelmek üzere. Şimdilik güzel, balık da tutuyoruz. Herkes nasibini almak üzere baraja balık tutmaya gelmiş. Barajda alabalık tutuyoruz şu anda, sazan da var, somon da var. Bugün bereketli bir gün geçiriyoruz. Nasibimiz ne ise onu tutacağız, barajdaki tesislerdeki ağların patlaması sebebiyle barajda balık yaylımı olmuş, duyan baraja balık tutmaya geliyor” şeklinde konuştu.

     

  • Dökülen kimyasal atıklar yüzlerce balığı öldürdü

    Dökülen kimyasal atıklar yüzlerce balığı öldürdü

    Organize Sanayi Bölgesi’ndeki bazı fabrikalardan yeterli arıtılmadan çıkan kimyasal atık, Tahtaköprü Barajı’nı besleyen Karasu Çayı’na dökülüyor. Kimyasal atık kaynaklı kötü koku, çevredeki yerleşim yerlerine yayılırken, nehirdeki yüzlerce balık öldü.


    “Şu manzara karşısında çok üzüldüm”

    Balık tutmaya gelen bölge sakini Sinan Kaya, “Balık tutmaya geldim Karasu Çayı’na ve geldiğimde bu manzara ile karşılaştım. Fabrikaların atık suları nedeniyle bütün balıklar telef olmuş. Buna acil önlem alınması gerekiyor. Jandarma ve HAYDİ ekiplerine ihbarda bulundum. Şu manzara karşısında çok üzüldüm. Yaklaşık 10 yıldır burada balık avlıyorum” dedi.

    Bayram Kalay ise, “Tilmen Höyük’e gezmeye geldik, fabrikaların pis atıkları nedeniyle balıklar ölmüş. Bir tane canlı balık gördük ve onu da kendi içme suyumuzun olduğu şişeye koyduk. Jandarma ekipleri buraya geldi inceleme yaptılar ve gerekli incelemeyi yaparlar” diye konuştu.
    İslahiye’de Tahtaköprü Barajı’nı besleyen Karasu Çayı’nda yaşanan toplu balık ölümleri endişeye neden olurken, çevre sakinleri duruma fabrika atıklarının yol açmış olabileceğini ifade etti. Vatandaşların ihbarı üzerine jandarma ekipleri sudan ve balıklardan numune aldı.

  • “Balık tezgahları beklenen ilgiyi görmedi”

    “Balık tezgahları beklenen ilgiyi görmedi”

    Zonguldak’ta av sezonun kalkmasının 21’inci gününde de beklenen balık bolluğu yaşanmadı. Tezgahlarda hamsinin kilogramı 70 TL, istavritin kilogramı 100 TL’den satıldı. Vatandaşların fiyatları yüksek bulduğunu, tezgahlara beklenen ilgiyi göstermediğini anlatan balıkçı Zeki Beybeyoğlu, “Bu sene balık mevsimi başladı. Bugün 21’inci günümüz. Balıkta beklendiği gibi bir bollukla karşılaşamadık. Ağustos 15’inden sonra palamut balığı başlaması gerekirdi. Ama şuanda hiç yok. Ara ara geliyor böyle. Tezgahımızı istavrit ve hamsi süslüyor.

    Onlarda bolluk var mı, onlarda da yok. Bolluk olduğu zaman fiyatlara yansıyor. Fiyatlar 100 TL, 70 TL ve 50 TL bandında değişiyor. Bolluğa göre fiyatlar değişiyor. İnsanlar bize kızıyor ‘balık niye pahalı’ diye. Bolluk olunca zaten fiyatları düşürüyoruz. Ama bolluk olmayınca fiyatlar yükseliyor. Şuanda beklenen gibi balık bolluğu olmuyor” dedi.
    Umutlarının hamsi olduğunu ifade eden Beybeoğlu, “Bu sene umudumuz hamside. Hamsi garibanın zenginin ortak noktası. Hamsiyi sevmeyen aile yoktur. Havalar soğumadı. Havalar soğuyunca hamsi olacak. Havaların soğumasıyla hamsi bolluğu bekliyoruz” dedi.

  • Kovada Gölü’nde ağ ele geçirildi

    Kovada Gölü’nde ağ ele geçirildi

    Eğirdir İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü Su Ürünleri kontrol ekipleri tarafından Kovada Gölü’nde su ürünleri denetimi gerçekleştirildi. Yapılan denetim gölde avcılığın tamamen yasak olması sebebi ile kaçak avcılıkta kullanılan bin 200 metre uzunluğunda uzatma ağı ele geçirildi. Ağda takılı olan sazan balığı yavrusu ağdan kurtarılarak tekrardan göle bırakıldı.
    Ekipler tarafından kaçak avcılıkta kullanılan ağa ise el konuldu.

  • Balıkçılar hamsiden umutlu

    Balıkçılar hamsiden umutlu

    Denizlerde 1 Eylül tarihinde sona eren avlanma yasağının ardından açılan balıkçılar, palamut balığından beklediklerini alamadı. Karadeniz Bölgesi’nde en fazla istavrit ve mezgit avlanırken, su sıcaklığının fazla olması nedeniyle hamsi, Marmara Bölgesi, Zonguldak ve Ereğli’de avlanıyor. Balıkçılar, havaların soğuması ile birlikte hamsinin Karadeniz açıklarında bol avlanacağını, fiyatların da düşmesini beklediklerini belirtiyor.

    “Bereketli bir sezon geçireceğiz”

    Ordulu balıkçı Özay Çakır, “Bu yıl bereketli bir sezon geçiriyoruz. Palamut balığı bu sene az, ona yakın olarak torik balığı var. Bunun yanında istavrit, hamsi, mezgit, barbun balığı bol. Geçen sezon palamut çok vardı, bu sene de hamsi bol olacak. İnşallah ucuz ve bereketli bir sezon geçireceğiz” diye konuştu.

    “Palamut yok hamsi var”

    Erdal Çamaş isimli balıkçı da palamut balığının olmadığını ancak hamsiden beklentinin yüksek olduğunu söyledi. Suların sıcak seyretmesinden dolayı hamsinin Karadeniz Bölgesi’nde şuan az görüldüğünü aktaran Çamaş, “Hamsi 70-80, istavrit 50, mezgit 80, kefal 60, levrek 250, barbun 100-250, tirsi 100 TL’den satılıyor, fiyatlar çok yüksek değil. Şuanda tek umudumuz hamsi, bu aydan sonra bizim bölgemizde de bekliyoruz. Hamsinin bu taraflara gelmesi için suların soğuması lazım. Şuan hamsi Marmara taraflarında var, Karadeniz Bölgesi’nde ise Zonguldak ve Ereğli açıklarında var. İnşallah 10-15 gün içerisinde biz de bekliyoruz” ifadelerine yer verdi.
    Davut Çamaş da hamsi sezonunun erken başladığını ancak bu yıl palamut olmadığını söyledi.

  • Binlerce balık kıyıya vurdu

    Binlerce balık kıyıya vurdu

    Edinilen bilgiye göre, Çemişgezek ilçesinde bağlı Karaser ve Vişneli köyünki vatandaşlar, Keban Baraj Gölü kıyısına gittiğinde binlerce ölü balık ile karşılaştı.

    Sahil boyunca ölü balıkları görüntüleyen köylüler durumu Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bildirdi. Ekiplerin balık ve sudan numuneler alarak incelemelerde bulunacağı bildirildi.

     

  • Denizlerin prensi ‘lüfer’ 600 liradan tezgahta

    Denizlerin prensi ‘lüfer’ 600 liradan tezgahta

    15 Nisan’da başlayan av yasağı, 1 Eylül itibarıyla sona erdi. 2023-2024 su ürünleri av sezonu açılışıyla birlikte ’Vira Bismillah’ diyen balıkçılar, gırgır tekneleriyle denize açıldı. Çanakkale’de denizlerde av sezonunun başlamasıyla birlikte balık tezgahları şenlenirken, çeşit çeşit balıklar yerini aldı. Balığın bollaşması ve bazı balıkların fiyatlarında düşüş yaşanmasıyla birlikte vatandaşlar rağbet gösteriyor.
    Lüfer de balık tezgahlarında yerini aldı. “Denizlerin prensi” olarak adlandırılan lüfer kilosu 600 liradan satılıyor. Av sezonu öncesinde fiyatı 250 liraya kadar çıkan sardalyenin fiyatı ise 70 liraya kadar geriledi. Palamutun tanesi ise 70 liradan satılıyor.

    ‘Palamut ve lüferden umutluyuz.’

    45 yıldır balıkçılık yapan Engin Tunç, “Bu sene çok bolluk beklemesek de lüferde umudumuz var. Tezgahlarda yeni yeni gözükmeye başladı. Havalar düzeldi. Yani rüzgarlar kesildi. Lüfer çıkmaya başladı. Palamut da akabinde çıkıyor. Ama ince balığımız çok. Sardalyemiz, istavritimiz, hamsimiz bol. 70 liraya kadar düştü fiyatlar. İnşallah önümüzde ki günlerde daha da güzel olacak. Ama palamut ve lüferden de umutluyuz. Bu sene halkımız bol bol balık yiyecek. Şuanda lüferin kilosu 600 lira. İstanbul tane satıyor. 150- 200 lira tanesi. Bizde de filosu 600 lira. Palamutların tanesi 70 lira. Havaların düzelmesiyle birlikte balıklar 70 liraya kadar düştü. Daha düşeceğini umut ediyoruz. Önümüzdeki günlerde hem bolluk artacak hem havalar soğuyacak dolayısıyla balıklar daha da lezzetlenecek. Halkımız bol bol balık yesin” dedi.

    Çanakkale Balık Hali’nde sardalye, hamsi ve istavrit 70, lüfer 600, kolyoz 70, kupa 100, çipura 200, palamut tane 70, mezgit, 70, tekir 150 ve karides 200 liradan satılıyor.

  • Tezgahlar hamsi ile bereketlendi

    Tezgahlar hamsi ile bereketlendi

    Denizlerde av yasağı 1 Eylül itibariyle sona ererken balıkçı tezgâhları da şenlenmeye başladı. Bu sezon henüz palamut avı gerçekleşmezken, bol miktarda çıkan hamsi yüzleri güldürdü. Tezgâhta 50-75 TL’den alıcı bulan hamsi en çok tercih edilen balık olurken, yine aynı fiyattan satılan istavrit de bol miktarda avlanmaya devam ediyor.

    Balıkçı esnaflarından Murat Kurt da bu sezon geçen yıla göre hamsinin daha iri ve bol olduğunu belirterek “Hamsi bol bu sene. Palamut daha tezgaha sifte yapamadık ama bu sene istavrit ve hamsi bol. Bu sene vatandaş hamsi ve istavrite doyacak” dedi.

  • Epilepsi hastası genç, denizde hayatını kaybetti

    Epilepsi hastası genç, denizde hayatını kaybetti

    Olay, gece saatlerinde Hereke Sahili’nde meydana geldi. Gebze’de yaşayan Yahya Durmaz arkadaşlarıyla birlikte zıpkınla balık avlamak için sahile geldi. İddiaya göre, Yahya Durmaz ve iki arkadaşı gece denize girdi.

    Denizden çıkan iki kişi, tüpsüz dalış yapan Yahya Durmaz’ın da çıkmasını bekledi. Arkadaşları, Yahya Durmaz’ın denizden çıkmadığını görünce deniz polisine ihbarda bulundu. Olay yerine sevk edilen polis ekipleri Yahya Durmaz’ı denizden çıkardı. Genç adam, sağlık ekiplerinin tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

    Yahya Durmaz’ın epilepsi hastası olduğu belirtilirken, dalış sırasında rahatsızlanarak sudan çıkamadığı ihtimali üzerinde duruluyor.
    Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.