Etiket: Barış

  • İran, bölgede barış ve istikrar için her teklifi destekleyecek

    İran, bölgede barış ve istikrar için her teklifi destekleyecek

    İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede, bölgedeki son gelişmeler ile Hizbullah ile İsrail arasındaki çatışmaların durdurulması ve ateşkes sağlanması için çözüm yolları ele alındı. İran’ın her zaman savaş ve huzursuzluktan uzak, güvenli bir bölge istediğini vurgulayan Pezeşkiyan, ateşkes ile çatışmaların durdurulmasını desteklediklerini söyleyerek, “Biz, hatta Haniye’nin Tahran’da Siyonist rejim tarafından alçakça suikasta uğramasının ardından, masum insanların öldürülmesini engelleme umuduyla Batılı ülkelerin liderlerinin ateşkes vaadine güvenerek bir süre itidal gösterdik. Ancak Siyonistler Gazze ve Lübnan’da saldırılarını artırarak ne insani değerlere ne de uluslararası hukuka bağlı olmadıklarını ortaya koydular” dedi.

    İran’ın bölgede barış, huzur ve istikrar sağlama amacıyla yapılan her türlü teklifi memnuniyetle karşılayıp destekleyeceğini vurgulayan Pezeşkiyan, Fransa Cumhurbaşkanı’ndan ve diğer Avrupa ülkelerinin liderlerinden, İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki soykırım ile saldırılarını durdurması için çabalarını sürdürmelerini istedi. Pezşekiyan ayrıca, Fransa hükümetinin İsrail’in Lübnan’daki saldırılarını kınamasını ve silah sevkiyatını durdurmasını olumlu bir adım olarak değerlendirdi.

  • Uçurtmalar “barış” için uçuruldu

    Uçurtmalar “barış” için uçuruldu

    Nilüfer Belediyesi’nin gelenekselleştirdiği “Nilüfer Uçurtma Şenliği”, bu yıl da yoğun katılımla gerçekleşti. Nilüfer Kent Konseyi iş birliğiyle bu yıl 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde düzenlenen şenliğe 480 yarışmacı katıldı. Gölyazı Mahallesi’ndeki Zambaktepe’de düzenlenen şenlikte ebeveynler, çocuklarıyla birlikte uçurtma yapıp uçurdu. Şenlikte çocuklar doyasıya eğlenirken, uçurtmalar Gölyazı semalarını renklendirdi.

    Etkinliğe Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir ve eşi Nuray Özdemir, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin, Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Emre Karagöz, Belediye Meclisi Üyeleri, Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın ile çok sayıda aile katıldı.

    Şenliğe katılanlar Saaddettin Gökbulut’un yönettiği Uçurtma Atölyesi’nde uçurtma yapımının tekniklerini ve inceliklerini öğrendi. Ardından da herkes uçurtmalarını yaptı ve gökyüzünde uçurdu.
    Yüzlerce çocuk ve ebeveynin katıldığı şenlikte, jüri tarafından yükseklik, güzellik ve özgünlük kriterlerine göre değerlendirilen en iyi dört uçurtmaya ödül verildi. Değerlendirme sonucunda Masal Zeynep Aslan birinci, Adnan Zengin ikinci, Sarp Kabaroğlu uçurtmalarıyla üçüncü oldu. Samet Koç’a ise mansiyon ödülü verildi. Kazananlara ödüllerini Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, eşi Nuray Özdemir, Belediye Başkan Yardımcısı Emre Karagöz ve Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın verdi.

    Ödül töreninde konuşan Nilüfer Belediye Başkanı Şadi Özdemir, 22’ncisi düzenlenen Nilüfer Uçurtma Şenliği’nin gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek tüm katılımcıları kutladı. Başkan Şadi Özdemir, bu şenliği büyüterek devam ettirmek istediklerini belirtti.

    Bölgenin turizm potansiyeline de dikkat çeken Şadi Özdemir, “Gölyazı, Fadıllı ve Ayvaköy mahallelerini turizm bölgesi olarak değerlendirip daha keyifli ortamlar oluşturacağız” dedi.

    Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Mustafa Berkay Aydın da Dünya Barış Günü’nde şenliğin daha anlam kazandığını belirterek şenliğe katılanlara teşekkür etti.

  • 2 yıllık husumet düzenlenen barışla sonuçlandı

    2 yıllık husumet düzenlenen barışla sonuçlandı

    Yoncalıöz köyünde Güler ve Yusufoğulları aileleri arasında 2022 yılında kavga yaşanmış ve bir kişi hayatını kaybetmişti. Kavganın ardından aileler arasında başlayan husumetin sonlandırılması için İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür ve bölgenin ileri gelenleri devreye girdi. Yapılan görüşmelerin ardından barışa ikna edilen aileler için Salih-Muhlise Çağlayan Camii’nde barış töreni düzenlendi.

     

    Barış töreninde konuşan Vali Avni Çakır, “Küslüğü, kırgınlığı, kavgayı uzlaşmayla sonuçlandırmak dinimizin de en güzel davranışlarından bir tanesidir” dedi.
    2 yıl önce yaşanan olaydan dolayı üzgün olduğunu ama barışın sağlanmasından dolayı da çok mutlu olduğunu ifade eden Vali Çakır, husumetlerin sadece aileleri değil bütün bölgeyi olumsuz etkilediğini vurgulayarak, “2 sene önce elim bir olay yaşandı. Başta bu 2 aile olmak üzere tüm köylüler, civardaki köylülerin hepsi etkilendi. Bu tür husumetler sadece 2 aileyle kalmıyor. Onlarla ilişkisi olan herkesi, tüm komşuları, civar köyleri, ilçeyi, beldeyi ve ili etkiliyor. Dolayısıyla bu tür anlaşmazlıkların da, sulhla, kardeşlikle, kucaklaşmayla sonuçlanması da en az 2 aile kadar bizleri de mutlu ediyor ve bu saymış olduğumuz tüm insanlar da rahatlamış oluyor” ifadelerini kullandı.
    Barışın sağlanmasında emeği geçenlere teşekkür eden Vali Çakır, “Küslüğü, kırgınlığı, kavgayı uzlaşmayla sonuçlandırmak dinimizin de en güzel davranışlarından bir tanesidir. Çünkü saymış olduğum huzursuzluklar ortadan kalkmış olacaktır. Buna vesile olmak, buna şahitlik etmek de güzel bir olay. Kim buna vesile olduysa hepsine teşekkür ederim. Her iki ailenin büyüklerini tebrik ediyorum. Çünkü uzlaşmak da bir maharet ister, fedakarlık ister. Bölgemizdeki kırgınlıkların, küskünlüklerin aynı bu şekilde son bulmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum. Allah bir daha benzer bir anlaşmayı bölgemizde yaşatmasın” şeklinde konuştu.

    İl Müftüsü İbrahim Halil Demir’in yaptığı duanın ardından aile bireyleri Kur’an-ı Kerim’in altından geçerek birbirlerine sarıldı. Barış törenine İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Yılmaz Kırgel, Edirne Jandarma Komutanlığına atanan Kıdemli Albay Mehmet Kasım Ermiş, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şeyhmus Yentür, kanaat önderleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

  • “Adil bir barışa hazır değil”

    “Adil bir barışa hazır değil”

    İsviçre’de dün başlayan Ukrayna Barış Konferansı sona erdi. Dört Kanton Gölü yakınlarındaki Bürgenstock turizm kompleksinde gerçekleştirilen ve 90’dan fazla ülke ile uluslararası örgütün katıldığı konferansın ardından Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy basın toplantısı düzenledi.
    Zelenskiy, Rusya’nın Ukrayna topraklarının tamamından çekilmesi halinde barış müzakereleri için hemen yarın masaya oturmaya hazır olduklarını söyleyerek, “Fakat gerçek şu ki, Rusya ve Rus yönetimi, adil bir barışa hazır değil” dedi.

    Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in savaşa son vermeyeceğini ileri süren Zelenskiy, Putin’in diplomatik veya askeri yollarla, “mümkün olan her şekilde” durdurulması gerektiğini ifade etti. Batı’nın sağladığı askeri yardımın savaşı kazanmak için yeterli olmadığını da sözlerine ekleyen Ukraynalı lider, diğer yandan barış konferansına gösterilen ilginin Ukrayna’ya destekte zayıflama olmadığını ortaya koyduğunu söyledi.

    Çin’den yardım istedi

    Zelenskiy, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın sona ermesi için Çin’in daha büyük bir rol üstlenmesini arzuladıklarını ifade etti. Rusya’nın davet edilmemiş olması nedeniyle konferansa katılmayan Çin’e seslenen Zelenskiy, “Çin’in bize yardım edebileceğine inanıyorum. Bu nedenle de bu günlerde Çin tarafından yapılacak belirli teklifleri görmeyi çok isterim” dedi.
    Ukrayna’nın asla Çin’i düşmanı olarak tanımlamadığını vurgulayan Zelenskiy, Çin’i dost olarak görüp görmedikleri yönündeki bir soruya cevabında, “İnancıma göre dostlar, zor zamanlarda birbirine yardımcı olur. Çin’in Ukrayna’nın dostu olmasını isterdim. Biz Çin’in toprak bütünlüğünü destekliyoruz ve aynısını Çin’den de bekliyoruz” dedi.

    Bazı katılımcılar ortak bildiriye destek vermedi

    Konferans sonunda kabul edilen ortak bildiride savaş ve savaşın yol açtığı yıkım nedeniyle Rusya suçlandı. Ortak bildiride, halihazırda Rusya’nın kontrolünde bulunan Zaporijya Nükleer Santrali’nin tekrar Ukrayna kontrolüne geçmesi gerektiği ifade edildi. Rusya ve Ukrayna arasında esir değişimi de talep eden ortak bildiri, Rusya’nın kontrolündeki Ukrayna topraklarının statüsü gibi tartışmalı meseleleri sonraya erteledi.
    Diğer yandan katılımcıların büyük çoğunluğu tarafından desteklenen ortak bildiriye Hindistan, Güney Afrika ve Suudi Arabistan gibi ülkelerin imza atmadı.

  • Ukrayna Barış Konferansı ortak bildirisi açıklandı

    Ukrayna Barış Konferansı ortak bildirisi açıklandı

    İsviçre’de dün başlayan Ukrayna Barış Konferansı sona erdi. Nidwalden kantonundaki Lucerne Gölü’nün yanında yer alan Bürgenstock kasabasında 92 ülkenin ve 57 liderin katıldığı konferansın ardından basın toplantısı düzenlendi. Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, İsviçre Konfederasyon Başkanı Viola Amherd katıldığı toplantıda ortak bildiri açıklandı. Amherd, katılımcı devletlerin büyük kısmının gelecekteki barış sürecine yönelik ortaklaşa formüle edilmiş pozisyonlar ve sonraki adımlar üzerinde mutabık kaldığını belirtti. Konferanstan çıkan bildiriyi uluslararası hukuk ve BM Şartı temelinde barış için uluslararası toplumdan gelen güçlü bir sinyal olarak değerlendiren Amherd, Bürgenstock zirvesinin sonuçlarının Ukrayna’da adil ve kalıcı bir barışa giden zorlu yolda ilk önemli adımı teşkil ettiğini ifade etti.
    Görüşmelerin 3 konuya odaklandığını aktaran Amherd, “Nükleer güvenlik, gıda güvenliği ve çatışmanın insani yani savaş esirleri, keyfi olarak alıkonulan siviller ve kaçırılan çocukları kapsayan boyutu. Bu konularda varılacak bir anlaşma her iki taraf için de faydalı olacağından, bu konular çatışmanın tarafları arasında güven inşa etmeye elverişlidir” dedi.

    “Bildiri, katılımcı devletlerin büyük kısmının tarafından desteklenmiştir”

    Bu konuların pek çok ülke için büyük önem taşıdığını aktaran Amherd, “Dünyanın farklı bölgelerinden ülkeler tartışmalara katılarak kendi deneyimlerini aktarmış ve çözüm önerilerini ortaya koymuştur. Bürgenstock zirvesinden çıkan ortak bildiri, katılımcı devletlerin büyük kısmı tarafından desteklenmiştir” şeklinde konuştu.
    Konferansın devletlerin barış sürecine katkıda bulunma arzusunu yansıttığını söyleyen Amherd, “3 tartışma alanında alınan pozisyonlar bir güven temeli oluşturmaktadır” ifadelerini kullandı.
    Çatışmanın tüm taraflarını sürece dahil etme ihtiyacının da vurgulandığını kaydeden Amherd, “İsviçre ilk kez bu büyüklükte bir zirveye ev sahipliği yapıyor. Dünyanın tüm bölgelerinden gelen geniş katılım İsviçre’ye duyulan güvenin bir ifadesidir ve İsviçre’nin küresel diplomatik ağı sayesinde mümkün olmuştur” diye konuştu.
    İsviçre’nin bundan sonraki adımlarda aktif rol oynamaya devam edeceğini vurgulayan Amherd, katılımcı devletlerle iş birliğini överek uluslararası ortaklara ve etkinliğin sorunsuz bir şekilde yürütülmesine katkıda bulunan herkese teşekkürlerini ifade etti.
  • Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev: “Ermenistan ile barışa doğru ilerliyoruz”

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev: “Ermenistan ile barışa doğru ilerliyoruz”

    Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de düzenlenen 6. Dünya Kültürlerarası Diyalog Forumu, Haydar Aliyev Merkezi’nde düzenlenen resmi açılış töreniyle başladı. Açılış töreninde dünyanın çeşitli ülkelerinden konuklar, Azerbaycan devlet ve hükümet yetkilileri, milletvekilleri, dini toplulukların temsilcileri ve diplomatik temsilciler katıldı.

    Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, yaptığı konuşmada, Azerbaycan’ın barış için çok aktif bir şekilde çalıştığını ve Ermenistan ile barış anlaşması müzakerelerine başlama girişimini üstlendiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Aliyev, Azerbaycan, şu anda, iki ülke arasında müzakereler devam ediyor ve bu müzakerelerin Azerbaycan tarafından yürütüldüğünü bildirdi.

    “Ermenistan’ın dışarıdaki güvenceleri tarafından siyasi saldırılara maruz kaldık”
    Azerbaycan ve Ermenistan’ın barışa bir adım daha yakın olduğunu bildiren Aliyev, “Geçen yıl eylül ayında toprak bütünlüğümüzü, egemenliğimizi tamamen geri kazandıktan sonra Ermenistan’ın dışarıdaki güvenceleri tarafından siyasi saldırılara maruz kaldık. Buna rağmen, biz yine de barış teklif ettik. Şimdi aslında olumlu bir şekilde barışa doğru ilerliyoruz, sınırların belirlenmesi başladı. Sadece sınırların belirlenmesi değil, hatta sınırların tespiti de başladı. Bunu iki ülke tarafından herhangi bir aracı olmadan başardık. Bu, bizim için bir aracının gerekli olmadığını bir kez daha gösterir” dedi.

    “Biz Güney Kafkasya’da barış istiyoruz”
    Ermenistan’la barış sürecine müdahale etmek isteyen ülkeleri eleştiren Aliyev, “Onlar bölgemize kendi kişisel, siyasi ve ekonomik çıkarları için müdahale etmek istiyorlar. Onlar o yangına körükle gitmek istiyorlar. Biz Güney Kafkasya’da buna izin vermeyeceğiz, fırsat vermeyeceğiz. Otuz yıllık çatışmadan sonra Ermenistan da açıkça anlıyor ki, biz Güney Kafkasya’da barış istiyoruz ve barış, bu bölgede yalnızca Azerbaycan ve Ermenistan arasında normalleşme yoluyla çözülebilir” dedi.
    Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, Azerbaycan’ın kasım ayında ev sahipliği yapacağı Birleşmiş Milletler İklim Zirvesi’ne de (COP29) değinerek, ülkesinin coğrafi konumu ve Avrupa kurumlarıyla etkileşimi sayesinde Azerbaycan bir köprü rolünü üstlendiğini aktardı.

  • Barış elçilerine akademik eğitim verilecek

    Barış elçilerine akademik eğitim verilecek

    Birleşmiş Milletler Eğitim ve Araştırma Enstitüsü (UNITAR) tarafından yerel eğitim merkezi CIFAL İstanbul aracılığıyla sunulan akademik çalışmaları, saha ziyaretlerini, seminer ve atölye çalışmalarını da içerecek olan program faaliyete geçti. Program kapsamında 40 barış ve kalkınma uzmanına eğitim verilecek. Bu amaçla kurulan Barış Merkezi, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki ülkelerin karşı karşıya kaldığı toprak ve kimlik sıkıntıları, iklim değişikliği, gıda güvensizliği, mülteci entegrasyonu ve toplumsal kalkınma gibi konular çerçevesinde barışın inşası programa katılan öğrenciler, ileri düzeyde bilgi ve becerilerle donatılacak. Merkezde yürütülecek programda; barış ve kalkınma teorileri ile metodolojisi, sürdürülebilir kalkınma, diplomasi ve iş birliği ana konularında kapsamlı bir müfredat işlenecek.
    “Öğrenciler deneyimlerini bölgede dokuz aylık bir sosyal değişim projesi uygulamak için kullanacak”
    Öğrenciler deneyimlerini bölgede dokuz aylık bir sosyal değişim projesi uygulamak için kullanacak ve sonuçlarını sunacakları bitirme semineri ile programı tamamlayacak. Kariyerlerinin ortasındaki uzmanlara uygun olarak tasarlanmış program, bursiyerlerin öğrendiklerini gerçek dünya senaryolarına entegre edebilmelerini, kendi kurumlarını ve toplumlarını olumlu yönde etkileyebilmelerini sağlayacak. Birleşmiş Milletler’in öncülüğünde Bahçeşehir Üniversitesinin katkılarıyla faaliyet gösterecek barış merkezinde ilk eğitim grubu için programa alımlar, Şubat 2024’te, dersler ise 2025 yılında başlayacak

  • “Azerbaycan ile barış anlaşması imzalanabilir”

    “Azerbaycan ile barış anlaşması imzalanabilir”

    Azerbaycan ve Ermenistan arasında geçtiğimiz yıl ABD, Avrupa Birliği (AB) ve Rusya’nın arabuluculuğunda başlayan barış görüşmeleriyle ilgili Erivan’dan açıklama geldi. Ermenistan Ulusal Meclis Başkanı Alen Simonyan “Bakü siyasi irade gösterirse Azerbaycan ile 15 gün içinde barış anlaşması imzalanabilir” dedi.
    Taraflar arasında temel konuların neredeyse tamamında mutabakata varıldığını belirten Simonyan, “Sürece zarar vermemek adına detay vermek istemiyorum” ifadelerini kullandı.
    Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Mayıs’ta yaptığı açıklamada Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünü tanımaya hazır olduklarını söylemişti. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ise geçtiğimiz ay yaptığı açıklamada Erivan yönetiminin tutumunu değiştirmesi durumunda yıl sonuna kadar barış anlaşmasının imzalanabileceğini ifade etmişti.

  • “Barış yolunda yürümek zorundayız”

    “Barış yolunda yürümek zorundayız”

    Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Ermenistan’ın bağımsızlığının 32. yıl dönümü dolayısıyla bir video mesaj yayımladı. Ülkesinin bağımsızlığını ilan etme sürecini hatırlatan Paşinyan, “21 Eylül 1991’de yapılan referandumda Ermenistan Cumhuriyeti’nin halkı bağımsızlığa ‘evet’ dedi. Ancak daha sonra ortaya çıktığı üzere bu bağımsızlığa giden yolun en kolay kısmıydı. Ermenistan halkı daha sonra ekonomik ve siyasi krizlerle, savaşlarla ve yoksullukla karşı karşıya kaldı” ifadelerini kullandı.

    Paşinyan, “Son yıllarda yaşadığımız acılar ve sıkıntılar, Ermenistan Cumhuriyeti’nin bağımsızlık ve egemenlik mücadelesinin ayrılmaz bir parçasıdır. Son zamanlarda dış ve bölgesel politikayı yürütürken Ermenistan Cumhuriyeti’nin de imzaladığı Aralık 1991 Almatı Deklarasyonu’na güvendiğim için sık sık eleştirildim. Bu belgeye bağlı politikalardan vazgeçme çağrıları, yol açacağı sonuçlarıyla Ermenistan’ın bağımsızlığından, egemenliğinden ve toprak bütünlüğünden vazgeçme çağrılarıdır” şeklinde konuştu.

    “Bu koşullarda barışa daha da çok değer verilmeli”

    Dağlık Karabağ’daki gerilimi işaret ederek zor bir dönemden geçtiklerini belirten Paşinyan, “Bugün zor bir dönemden geçiyoruz, tarifi olmayan fiziksel ve psikolojik acılar çekiyoruz” dedi. Paşinyan, Ermenistan’ın demokrasiden, hukukun üstünlüğünden ve yolsuzlukla mücadelede ilkeli politikadan yararlandığını, ancak aynı zamanda barışa da ihtiyacı olduğunu söyledi. Bağımsızlığın “gelecek nesillerin mutluluğu” hedefine ulaşma aracı olduğunu belirten Paşinyan, “İnsanların kendilerini özgürce ifade edebilecekleri, özgür ve özgün çalışmalarla kendi mutluluklarını inşa edebilecekleri bir Ermenistan bırakmalıyız” ifadelerini kullandı.

    “Barış yolunu bağımsızlık uğruna, devlet uğruna, istikbal adına yürümek zorundayız”

    Ermenistan’ın bağımsızlığı için barışa değer verilmesi gerektiğini belirten Paşinyan, “Demokrasi, ekonomik ve her türlü hukuki faaliyet özgürlüğü, herkesin kanun önünde eşitliği, ilkeli yolsuzlukla mücadele politikası, ekonomik faaliyet bunun için gerekli ancak yeterli değildir. Bu şartların tamamlanması için barış, yani çatışmasız bir ortam gereklidir. Barış, bağımsızlık ve egemenliğin yanı sıra güvenliği de sağlayan ve güvence altına alan bir unsurdur. Birçok kişi, zaman zaman askeri çatışmaların yaşandığı bu gergin bölgesel ortamda barıştan bahsetmenin yeterli olmadığına inanıyor. Ancak bu koşullarda barışa daha da çok değer verilmeli ve barış ateşkesle karıştırılmamalıdır. Barış, anlaşmazlıklardan, devletlerarası ve etnik çatışmalardan arınarak sağlanabilir. Bu yol kolay değil, iç ve dış sarsıntılardan geçiyor ve biz bu yolu bağımsızlık uğruna, devlet uğruna, istikbal adına yürümek zorundayız” dedi.

  • “Barış görüşmelerini reddetmiyoruz”

    “Barış görüşmelerini reddetmiyoruz”

    Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, St. Petersburg’da gerçekleşen Rusya – Afrika zirvesinin ardından basın toplantısı düzenledi. Güncel konulara dair birçok soruyu cevaplayan Putin açıklamalarında ABD ve batılı ülkelere gözdağı vermeye devam etti. Bir gazetecinin, Rusya ile NATO arasında Suriye’de çatışmaya grime gibi bir olasılığının olup olmadığını sorması üzerine, “Bizde bir zamanlar Amerikan tarafının talebiyle bu çatışmaları önlemek için bir mekanizma kurduk. Bazı birim başkanları birbiriyle iletişim kuruyor ve yetki hakkı bulunuyordu. Herhangi bir kriz durumu istişare ediliyordu. Bu kimsenin çatışmayı istemediğini gösteriyordu. Ancak böyle bir çatışmayı birileri isterse biz hazırız” dedi. Rusya ve Afrika ilişkilerine de değinen Putin, “Genel olarak Afrika ülkelerinin bize karşı tutumları dostane ve olumlu. Bağımsızlık mücadelelerinde yaşananları herkes hatırlıyor” diyerek Afrika ülkeleri ile iyi ilişkilerin geçmişe dayandığını vurguladı. Putin ayrıca Afrika ülkeleri ile özellikle askeri alanda işbirlikleri yapmak istediklerini söyleyerek, “Afrika ülkeleri Rusya ile askeri-teknik alanda işbirliği yapmak istiyor. Afrikalı dostlarımız sadaka istemiyor. Onlarla ortak projeler hayata geçireceğiz” şeklinde konuştu.

    “Ukrayna ile ilgili barış görüşmelerini reddetmiyoruz”

    Açıklamalarında Ukrayna ile yaşadıkları çatışma ve yeni bir müzakere süreciyle ilgili düşüncelerini aktaran Putin, “Ukrayna ile ilgili barış görüşmelerini reddetmiyoruz ve her iki tarafta da bir anlaşmaya varılması gerektiğini düşünüyoruz. Afrika’nın barış girişimi, Çin’inki kadar barışın temeli olabilir” diye konuştu. Buna karşı Ukrayna’nın taarruzlarına devam ettiğini de hatırlatan Putin, “Ukrayna ordusu saldırıdayken ateşkesi uygulamak zor” ifadelerini kullandı.

    Ukrayna’nın karşı taarruzlarına başladığı 4 Haziran tarihinden beri batılı ülkeler tarafından sağlanan silahların büyük çoğunluğunu imha ettiklerini belirten Putin, “Ukrayna 4 Haziran’dan bu yana 415 tank ve bin 300 zırhlı araç kaybetti. Bunların üçte ikisi yeni Batı yardımlarından oluşuyordu. Ukrayna cephesinde şimdilik ciddi bir değişiklik yok. Ukrayna’daki cephede düşman durduruldu ve her yerde püskürtüldü” şeklinde konuştu. Azov taburu komutanlarının Türkiye’den Ukrayna’ya iade edilmesini de yorumlayan Putin, “(Azov Taburu üyelerinin Türkiye’den Ukrayna’ya iadesi) Anlaşmalar vardı, başka yorum yapmayacağım” dedi.

    “Türkiye’de gaz dağıtım merkezi konusu gündemde”

    Türkiye ile ilişkilere de değinen Putin, Türkiye’de kurulması planlanan gaz dağıtım merkezi ile ilgili de konuştu. Bu planın hala gündemlerinde olduğunu belirterek, “Gaz dağıtım merkezi konusu gündemde kalmaya devam ediyor, ancak şu bilinmeli ki depolarda gaz depolanmayacak, bu merkez sadece bir e-ticaret platformu olarak faaliyet yürütecek” dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir görüşme planladıklarını hatırlatan Putin, “Erdoğan, beni seçimden önce de Türkiye’ye davet etti, ancak seçimler öncesinde ziyaret konusunun iç siyasi süreci etkilemeye yönelik bir girişim olarak algılanabileceği için kimsenin spekülasyon yapmaması amacıyla bu ziyaretten vazgeçildi” diye konuştu. Ancak Erdoğan ile görüşme gerçekleştireceklerinin de altını çizen Putin, “Erdoğan ile birbirimizi göreceğimiz konusunda anlaştık, ya o bize gelecek ya da ben ona gideceğim, göreceğiz” ifadelerini kullandı.