Etiket: bartın

  • İnegöl Belediyesi’nden sel bölgesine destek

    İnegöl Belediyesi’nden sel bölgesine destek

    Pazar günü etkili olan yoğun sağanak yağış nedeniyle Bartın Irmağı ve bölgedeki derelerde taşma meydana geldi. Sel sularının vatandaşları tehdit etmesi üzerine dün itibariyle bölgedeki ev ve iş yerlerinin tahliyesine başlandı. İnegöl Belediyesi de gece geç saatlerde bölgede selden etkilenen vatandaşlara yardımcı olmaları adına 15 personelini Bartın’a gönderdi.

    İnegöl Belediyesi Fen İşleri, Park Bahçeler Müdürlüğü ve Temizlik İşleri Müdürlüğüne bağlı ekipler Bartın’a Pazar gecesi yola çıktı. Yaşanan sel felaketi nedeniyle geçmiş olsun dileklerini ileten İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, “Nerede bizlere ihtiyaç varsa, İnegöl Belediyesi bugüne kadar orada olmaya devam etti. Bundan sonra da ülkemizin hangi şehri olursa olsun ihtiyaç halinde yardıma koşmaya devam edeceğiz. Ekiplerimiz bugün selden etkilenen vatandaşlarımıza yardımcı olmak için Bartın’a yola çıktı. Allah hem milletimizin hem devletimizin hem de buradan destek maksatlı gönderdiğimiz çalışma arkadaşlarımızın yardımcınız olsun” dedi.

  • Komandolar temizlik için kolları sıvadı

    Komandolar temizlik için kolları sıvadı

    Bartın’da etkili olan yoğun yağış sonrasında oluşan sel ve taşkınların oluşturduğu tahribat gün yüzüne çıkmaya başladı. Bartın Irmağının taşmasıyla göle dönen yollar ile iş yerleri suyun çekilmesiyle balçıkla kaplandı.

    Farklı illerden destek amaçlı gelen toplamda 800 komando, 62 özel arama kurtarma ekipleri ilçe merkezinde meydana gelen taşkında çamur ve balçıkla kaplanan yol, cadde ve sokakların temizliğini yapıyorlar.

     

  • İnegöl Belediyesi’nden sel bölgesine destek

    İnegöl Belediyesi’nden sel bölgesine destek

    Pazar günü etkili olan yoğun sağanak yağış nedeniyle Bartın Irmağı ve bölgedeki derelerde taşma meydana geldi. Sel sularının vatandaşları tehdit etmesi üzerine dün itibariyle bölgedeki ev ve iş yerlerinin tahliyesine başlandı. İnegöl Belediyesi de gece geç saatlerde bölgede selden etkilenen vatandaşlara yardımcı olmaları adına 15 personelini Bartın’a gönderdi.


    İnegöl Belediyesi Fen İşleri, Park Bahçeler Müdürlüğü ve Temizlik İşleri Müdürlüğüne bağlı ekipler Bartın’a Pazar gecesi yola çıktı. Yaşanan sel felaketi nedeniyle geçmiş olsun dileklerini ileten İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, “Nerede bizlere ihtiyaç varsa, İnegöl Belediyesi bugüne kadar orada olmaya devam etti. Bundan sonra da ülkemizin hangi şehri olursa olsun ihtiyaç halinde yardıma koşmaya devam edeceğiz. Ekiplerimiz bugün selden etkilenen vatandaşlarımıza yardımcı olmak için Bartın’a yola çıktı. Allah hem milletimizin hem devletimizin hem de buradan destek niyetiyle gönderdiğimiz çalışma arkadaşlarımızın yardımcınız olsun” dedi.

  • Hafif ticari araç direğe çarptı: 1 ölü, 1 yaralı

    Hafif ticari araç direğe çarptı: 1 ölü, 1 yaralı

    Kurucaşile’den Bartın istikametine seyir halinde olan Erkan G. yönetimindeki hafif ticari araç Kalaycı köyü mevkiinde iddialara göre rotu çıkması sonucu direksiyon hakimiyetini kaybederek yol kenarındaki uyarı direğine çarptı.

    Kazada araçta yolcu olarak bulunan Özgür Karakırık (32) hayatını kaybetti, sürücü Erkan G. ise yaralandı. Yaralı, ilk müdahalesinin ardından Bartın Devlet Hastanesine kaldırıldı. Kazaya ilişkin soruşturma başlatıldı.

  • Yavru karaca koruma altına alındı

    Yavru karaca koruma altına alındı

    Bartın’ın Ulus ilçesine bağlı Gökpınar köyünde bitkin halde bulunan yavru karaca ile karşılaşan vatandaşlar durumu Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerine bildirdi. Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerince Veteriner Hekim eşliğinde sağlık kontrolünden geçirilen karacanın yaralı olmadığı ve sağlık durumunun da iyi olduğu tespit edildi. Bunun üzerine yavru karacanın bulunduğu bölgede taze karaca izleri olup olmadığının tespiti yapıldı. Anne karacanın gözlenememesi ve yavru karacayı yaralayabilecek başıboş köpeklerin çevrede olması nedeniyle yavru karaca Zonguldak Gökçebey Hayvanat Bahçesine nakil edilerek koruma altına alındı.
    Öte yandan Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan duyuru ile yavru karaca ile karşılaşıldığında acil yardım ve tedaviye ihtiyacı yoksa bulunduğu yerde bırakılması ve dokunulmaması gerektiği hatırlatıldı. Yapılan duyuruda, “Yaban hayatına destek olmak için yapılması gereken en doğru hareket , karaca yavrusu görüldüğünde eğer acil yardım ve tedaviye ihtiyacı yok ise bulunduğu yerde bırakılması ve dokunulmamasıdır. Belirli bir uzaklıkta sessizce annesinin gelip gelmediği gözlemlenmeli ve kat-i emin olduktan sonra 112 Acil Çağrı Merkezi aracılığı ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğüne haber verilmelidir. Anne yaban hayvanları beslenirken yavru yuvada hareketsiz şekilde annesinin gelmesini bekler, yavrusu alınan yaban hayvanı o bölgeyi terk etmez 3 gün boyunca yavrusunu arar. Bu nedenle yaban hayvanlarına dokunmayın, almayın annesi muhakkak yakınlardadır. Alanları geri bırakmaları için uyarın. Yaban hayvanının terk edilmiş yada yaralı olduğundan eminseniz 112 Acil Çağrı Merkezi aracılığı ile Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğünü arayarak bilgi veriniz. Unutmayın doğanın dengesi elimizdedir” denildi.

  • Bartın’da trafik kazaları

    Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Başkanlığı tarafından paylaşılan Karayolu Güvenlik Yönetim Sistemi kameralarına Bartın’da yaşanan trafik kazaları yansıdı.

    9 Ocak günü Gölbucağı Kavşağı’nda meydana gelen kazada, direksiyon hakimiyetini kaybeden sürücü önce direğe, ardından da reklam panolarına çarparak durabildi. Yapılan kontrollerde sürücünün yasal sınırın üzerinde alkollü olduğu belirlendi. Araçtan yaralı olarak çıkarılan sürücü, olay yerine gelen 112 sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesinin ardından Bartın Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Kaza ile ilgili inceleme başlatıldı.


    Yine bir başka kazada sağ şeritteki sürücü, beton mikserinin sürüklemesiyle kavşağa girdi. Kazada araçta maddi hasar meydana gelirken, o anlar kameralara yansıdı.

  • Amasra faciasında iddianame kabul edildi

    Amasra faciasında iddianame kabul edildi

    Geçen yıl 14 Ekim günü Amasra’da Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait maden ocağında patlama meydana geldi. Patlamada 42 maden işçisi hayatını kaybederken 10 işçi de yaralandı. Patlamanın ardından başlatılan adli süreçte aralarında müessese müdürünün de bulunduğu 8’i tutuklu 23 şüpheli hakkında soruşturma başlatıldı. Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianame Bartın 1. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.

    Tutuklu sanık müessese müdürü Cihat Özdemir’in yanı sıra işletme müdürü Selçuk Ekmekçi, iş güvenliği ve eğitim başmühendisi Volkan Soylu, başmühendis Mehmet Tural hakkında 42’şer kez “Olası kasıtla öldürme” suçundan bin 50 yıla kadar hapis cezası talep edildi. Diğer 4’ü tutuklu 19 şüpheli hakkında da “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası talep edildi. Sanıkların önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkması bekleniyor.

    Öte yandan iddianamede patlamanın gerçekleştiği bölümde bulunan fanın çalışmadığı, tedbir ve tamir işlemleri yapılmadan patlatma yapıldığı yer aldı. 4 yıl önceki eksikliklerin raporda yer almasına rağmen giderilmediği ve mevzuata aykırı olduğu da iddianameye girdi. Metan gazının patlama anına kadar yüzde 1 ikaz seviyesini 85 kez geçtiği, yüzde 1,5 alarm seviyesini de 5 kez geçtiği iddianamede yer aldı. İddianamede çok sayıdaki alarm ve ikaz seviyesine rağmen tedbirlerin alınmadığına yer verildi.

  • Tartıştığı eşini çocuğunun gözü önünde bıçaklayarak öldürdü

    Tartıştığı eşini çocuğunun gözü önünde bıçaklayarak öldürdü

    Bartın’ın Hendekyanı Caddesi’nde gece saatlerinde meydana gelen olayda, ayrı yaşadığı eşinin oturduğu binaya giden Aslan Çelikok (30), eşi Vasfiye Çelikok’un (28) kendisini eve almaması üzerine dairenin kapısındaki camları kırdı. Zorla eve giren Aslan Çelikok, 5 yaşındaki çocuklarının önünde eşiyle tartışmaya başladı.

    Tartışmanın büyümesi üzerine Aslan Çelikok, eşi Vasfiye Çelikok’u defalarca bıçaklayarak yaraladı.

    Vücudunun çeşitli bölgelerine çok sayıda bıçak darbesi alan kadın kanlar içinde yere yığıldı. Sesleri duyan komşuların ihbarı üzerine bölgeye 112 ve polis ekipleri sevk edildi.

    112 ekiplerince ilk müdahalesinin ardından ağır yaralı olarak Bartın Devlet Hastanesine kaldırılan Vasfiye Çelikok tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak yaşamını yitirdi.

    Olay sonrası kaçan Aslan Çelikok ise polis ekiplerince Çaydüzü Mahallesi’nde kardeşine ait dairede yakalanarak gözaltına alındı.

    Eşi tarafından canice öldürülen Vasfiye Çelikok’un komşusu Hatice Kontürk, yaşanan olayı anlatırken, “Çok iyi bir insandı. Hiçbir kötülüğü yoktu. Eşiyle ayrı yaşıyordu. Eşi çalışmıyordu zaten psikopattı. Buraya geliyordu sürekli. Buraları takır takır yapıyordu. Onu bir hafta öncesi öldürecekti. Onu buradan biz kurtardık. Kaç sefer biz kurtardık. Gece sesi duydum sese indim aşağıya. Sürekli tartışmaları oluyordu. Kocası ‘ben artık çalışacağım, evime bakacağım’ diyordu. Hatta beni araya koydu bir kez. ‘Yenge son bir kez konuşuver’ dedi. Konuşuverdim. Kadın ‘asla eve almam’ dedi. ‘Benim hayatım tehlikede ben onu eve alamam’ dedi. Gece çocuğu da evdeymiş. 4-5 yaşındaydı çocuk. Daha yeni doğum günü yapmıştı” dedi.

  • Yolcu otobüsü devrildi: 39 yaralı

    Yolcu otobüsü devrildi: 39 yaralı

    Edinilen bilgiye göre kaza, sabah saat 07.30 sıralarında Bartın’ın Akçamescit köyünde yaşandı. M.E. idaresindeki yolcu otobüsü Rize’den Zonguldak’a gitmek üzere yola çıktı. Otobüs Bartın’ın Akçamescit köyüne geldiğinde kontrolden çıkarak şarampole uçtu. Devrilen otobüsteki kazada araçta bulunan 36 yolcu ile 3 araç personeli yaralandı.

    İhbar üzerine olay yerine çok sayıda ambulans sevk edildi. Kaza yerinde ilk müdahaleleri yapılan yaralılar ambulanslarla Bartın Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Jandarma ve polis ekipleri olay yerinde geniş güvenlik önlemleri aldı.
    Kazadan hafif yaralı kurtulan Ferit Boray Akbulut gazetecilere yaptığı açıklamada, “Araç Rize’den kalkmıştı. Ben Ordu’dan binmiştim. Kazanın nasıl olduğunu anlayamadım. Ben o sıra uyuyordum. Anlayamadım. Bir anda kendimizi burada bulduk” diyerek yaşadıklarını anlattı.

    Ambulansta ilk müdahaleleri yapılan bazı yaralılar olayın şokunu yaşadı. Olay yerine itfaiye ve AFAD ekipleri de sevk edildi. Kazayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

  • Bartın’daki maden faciasında ifadeler ortaya çıktı

    Bartın’daki maden faciasında ifadeler ortaya çıktı

    Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait Amasra Maden Ocağı’nda 14 Ekim günü meydana gelen ve 42 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasında tutuklanan ve serbest bırakılan şüphelilerin polis ve savcılıkça alınan ifadeleri dikkat çekti.

    Bunun yanı sıra olayın yaşandığı TTK Amasra Müessese Müdürlüğünden alınan belge ve ifadeler neticesinde personel eksikliği, personellerin bilgi vererek yada vermeyerek işe gelmediği, kendi aralarında değişiklik yaptıkları, düzenlenen tertip listesi dışına çıkarak farklı vardiyalarda çalıştıkları görüldüğü, meydana gelen patlamada görev listesinde olmayıp vefat eden 6 işçinin olduğu, görev listesinde bulunup da resmi olarak izinli olmayıp göreve gelmeyen 13 kişinin olduğu da tespit edilmiş.

    Patlamanın yaşandığı gün maden ocağında merkezi gaz izleme merkezi operatörü Mehmet Özdemir hem polis, hem de savcılık ifadesinde, “Acil durumda tüm işçileri uyaran bir sistem bulunmamaktadır. Telsiz ve telefonlarla iletişim kurulmamaktadır. Diyafon bulunmaktadır ancak diyafon bize, gaz izleme merkezine bağlı değildir. Biz bunu üstlerimize söyledik ancak bu hususta bir iyileştirme yapılmadı. Telsiz kayıtlarının tutulmasını istedik ancak bu da yapılmadı” dediği ortaya çıktı.

    “Yüzde 1 seviyesinde yapılamamasına rağmen lağım atma işlemi olmuştur”

    Özdemir, İş Sağlığı ve Güvenliği yönergesine göre metan seviyesi yüzde 1 değerine ulaştığı zaman lağım atma işlemi yapılmaması gerektiğini anlatarak, “ Fakat yüzde 1 seviyesinde olduğu zamanlarda da lağım atma işlemi olmuştur. Patlamanın olduğu gün gaz izlemede tek başına görevliydim, bunun sebebiyeti ise personel yetersizliğindedir. Gündüz vardiyasında one-seven (köpüklü yıkama) işlemi yapıldığı -300 kotunda sağ kalın damar havalandırma pervanesi arızası olduğunu, emniyet servisinin kapattığını ve benim vardiyamda yapılacağı bilgisi verdiler. Fakat patlamanın olduğu saate kadar pervanenin arızası giderilmedi. Hatırladığım kadarıyla 17.45 sıralarında patlamanın olduğu yer olarak düşünülen – 300 sağ kalın damarda barutçu Öner Yıldız lağım atacağına dair telsizle bilgi verdi. Bu esnada metan gazı seviyesi 0,60 seviyelerindeydi. Daha sonra karbon monoksit seviyesi 33 PPM seviyesine, metan gazı önce 0,80 daha sonra 1 seviyesine çıktı. Bu seviyelerin lağımdan dolayı olduğunu düşünerek bir müddet bekledim. Metan gazı bir dakika aralıklarla 1,15 -1,20 en son 1,45 seviyesine ulaştığında dahili hattan vardiya mühendisi Recep Orhan’ı aradım ancak ulaşamadım. Bunun üzerine emniyet servisinde görevli personele telsizle metan gazı seviyesinin 1.45 seviyesinde olduğunu bildirdim. Emniyet servisi çalışanı da ‘Tamam ilgileneceğiz” şeklinde anons geçti. Daha sonra metan gazı 1,50 seviyesine ulaştığında telefonla ocak elektrik servisini dahili numaradan aradım fakat ulaşamadım. Telsizden ocak elektriğe metan gazı seviyesinin 1.50 değerini geçtiğini, devre kesicilerin düşerek elektriğin kesilmiş olabileceğini anons ettim. Bana telsizle ‘tamam’, ‘arızanın olduğu yere geçiyorum’ dedi. Metan gazının değerlerinin artmış olduğu -300 kotunda çalışanlara direk bilgi vermedim. Çünkü telsiz ve dahili telefon bazı noktalarda çekmediği için ulaşmakta zorluk yaşıyoruz. Bundan dolayı emniyet nezaretçisine bilgi veriyoruz. Metan gazı 1.50 seviyesini geçtiği emniyet servisi çalışanı haricinde kimseye bilgi vermedim. Acil durumda tüm işçileri uyaran bir sistem bulunmamaktadır. Telsiz ve telefonlarla iletişim kurulmaktadır. Diyafon bulunmaktadır ancak diyafon bize, gaz izleme merkezine bağlı değildir. Biz bunu üstlerimize söyledik ancak bu hususta bir iyileştirme yapılmadı. Telsiz kayıtlarının tutulmasını istedik ancak bu da yapılmadı” dedi.

    “Metan 1,69 çıkınca gerekli yerlere bilgi veremeden patlama oldu”

    Metan gazı seviyesinin 1,55 seviyesine geldiğinde tekrardan emniyet servisi çalışanına telsizle bilgi verdiğini anlatan Mehmet Özdemir ifadesinde şu bilgilere yer verdi:
    “ Metan gazı seviyesi 1.69 seviyesine geldi. Yaklaşık olarak 40 saniye kadar 1.69 seviyesinde sabitlendi. Sonra gerekli yerlere bilgi veremeden patlama olayı meydana geldi. Ben bunu kendi ekranlarımda bulunan değerler arızaya geçtiğinden anladım. Aynı esnada saat 18.09 sıralarında emniyet servisi çalışanı telsiz ile ‘merkezi izleme yoğun duman geliyor. Ne oluyor” şeklinde bildirdi. Bende – 300 ve 350 kotlarında bulunan tüm sensörlerimin arızaya geçtiğini ve her hangi bir değer alamadığımı söyledim. Normalde İş Sağlığı, Güvenliği ve eğitim yönergesine göre iki kişi çalışmamız gerekiyor. Çalıştığım 10 yıl boyunca yaz ayları tek çalışırım. Kış aylarında iki kişi olduğumuz zamanlar olur. Ben tek çalıştığım zamanlarda ihtiyaçlarımı gidermek için gaz izleme merkezinden ayrıldığım kısa süreli zamanlarda merkez boş kalır. O sürede olabilecek sıkıntıları takip edecek kimse olmaz.”

    “ – 320 kotunda sensör yok”

    Savcılık ifadesinde de Metan oranının 2’nin üzerine çıktığını çok gördüğünü anlatan Özdemir, şunları söyledi:
    “ Özellikle mevsim değişimlerinde ilkbahar ve sonbahar aylarında böyle oluyordu. Ben en yüksek çok nadir olarak 5’i gördüm. Ben metanın yüksekliğini -300 kot 1. Rekup sağ kalın damar üst taban yolu olarak tespit ettim. Bana – 320 kotundan herhangi bir veri gelmedi, zaten burada sensör yok ancak yeraltında -320’de sensör bulunuyorsa da bizin sistemimizde kayıtlı değil.”

    “Çalışma bakanlığı müfettişleri hiçbir eksiklik bulunmadığını tespit etmişlerdir”

    Yaşanan patlama sonrası Amasra Sulh Ceza Hâkimliği tarafından tutuklanan Amasra TTK İş Sağlığı Güvenliği Eğitimi Baş Mühendisi ve Şube Müdür vekili Volkan Soylu ise, ifadesinde; Havalandırma ölçümlerimiz günlük ve 10 günlük periyotlarda düzenli olarak yapılmaktadır. Yaptığımız ölçümleri TTK Genel Müdürlüğü iş sağlığını güvenliği ve eğitim daire başkanlığına 10 günde bir göndermekteyiz. İşletme ayda bir denetlenmektedir ve bu yapılan denetlemelerde havalandırma sebebiyle bir eksiklik bulunduğu söylenmemiştir. Olaydan 1 hafta önce çalışma bakanlığı müfettişleri olayın olduğunun düşünüldüğü bölgeyi yani direkt kaza olan yeri denetlemişlerdir ve burada hiçbir eksiklik bulunmadığını tespit etmişlerdir. Kazadan bir gün önce madene indim, indiğimde gaz oranı ve havalandırma da hiçbir problem yoktu ve gaz seviyesi 0,5 seviyesindeydi. Kaza olduğu gün gündüz vardiyasında çalıştım. Gün içerisinde pervanenin birinin bozulduğunu ve gaz seviyesini 0,45’ten 0,65 seviyesine yükseldiği bana merkez gaz izleme servisinden söylenmişti” dediği ortaya çıktı.