Etiket: baskı

  • “Şimdi baskıyı artırmak zorundayız”

    “Şimdi baskıyı artırmak zorundayız”

    İsrail Gazze Şeridi’ndeki katliamına devam ederken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu saldırıların durmayacağını açıkladı. İsrail medyasına konuşan Netanyahu, saldırıların esirlerin serbest bırakılması anlaşmasını daha muhtemel hale getireceğini savunarak, “Hamas zayıf durumda. Ne kadar çok vurursanız anlaşmayı o kadar ileriye taşırsınız. Bu baskı onları yavaş yavaş değişmeye, teslim olmaya itiyor. Şimdi baskıyı arttırmak zorundayız. Baskıyı ne kadar arttırırsak, ilk aşamada maksimum sayıda esiri serbest bırakabilir ve aynı zamanda Hamas’ı ortadan kaldırma hedefimize doğru ilerleyebiliriz” dedi.
    İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’ın anlaşmanın İsrail askerlerinin Mısır-Gazze sınırından çekilmesine izin vereceği yönündeki açıklamalarına da değinen Netanyahu, İsrail ordusunun Mısır ile Gazze Şeridi arasındaki Philadelphia Koridoru’nda kalacağını söyledi.

    “(İsrail’de) Şiddete teşvik var”

    Eski ABD Başkanı Donald Trump’a düzenlenen suikast girişimiyle ilgili de konuşan Netanyahu, benzer bir şiddetin İsrail’de de yaşanabileceğini öne sürdü. Netanyahu, “Bu olabilir, çünkü şiddete teşvik var” şeklinde konuştu.
    Ailesinin yerinin kamuoyuyla paylaşıldığını belirten Netanyahu, bunun da kendilerine yönelik tehditlere yol açtığını söyledi. Muhalefet lideri Yair Lapid’in de kendisine ve ailesine yapılan bu kışkırtmaları kınaması gerektiğini vurgulayan Netanyahu, “Ondan da benim gibi davranmasını, bu tür şeylere karşı çıkmasını beklerdim. Ben muhalefet lideriyken bu tür şeylere karşı çıktım. O hiçbir şey yapmıyor” şeklinde konuştu.
    İsrail Başbakanı, İsrail’in El Mevasi’ye yönelik saldırısında Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed Deif’in öldüğü iddiası ile ilgili yaptığı açıklamada ise, “Saldırının başarılı olduğuna dair ilgi çekici göstergeler var. Daha fazla bilgi edinene kadar bir şey söylemek istemiyorum” ifadelerini kullandı.

  • Baskıcılar yoğun mesaiye başladı

    Baskıcılar yoğun mesaiye başladı

    Hava sıcaklıklarının iyice artmasıyla beraber yazlık ürünler piyasaya çıkmaya başlarken, Eskişehir’de baskıcılar daha fazla mesai harcıyor. Odunpazarı’nda bir baskı işletmesi sahibi olan Ahmet Ercan Bök, yaz aylarının iyice kendisini gösterip havların ısınmasıyla, yazlık kıyafetlerin piyasaya çıktığını ve her yaştan vatandaşın baskı yaptırdığını, özellikle de gençlerin daha çok ürünlerine baskı yaptırmak istediğini ifade etti. Bök, dijital baskı sayesinde, eski usulle yapılan baskıların süresine göre daha az zaman harcandığına fakat dijital baskı ürünlerinin biraz daha kısa ömürlü olduğuna da dikkat çekerken, 10 cm kalınlığa kadar her ürüne baskı yapılabildiğine de değindi.

    Baskıcılar yoğun mesaiye başladı

    “30 derecede yıka, ömür boyu çıkmaz çünkü kumaşın dokusuna işliyor”

    Dijital baskıların eski baskılara göre daha kısa ömürlü olduğunu ifade eden baskıcı Ahmet Ercan Bök, “Babadan oğula olarak 1985 yılından beri bu işle uğraşıyoruz. Artık yaz dönemi, yavaş yavaş yazlık ürenler piyasaya çıkmaya başladı. Biz de yoğun mesai harcamaya başladık. Polo yaka, V yaka, sıfır yakalar, özellikle de şu an oversizeler çok moda. Süprem penye kumaşlarla çalışıyoruz. Tişörtlerimiz ve baskılarımız gayet kalitelidir. Eski usul baskılar ve yeni nesil dijital baskılar da yapıyoruz. Tüm baskı çeşitleriyle çalışabiliyoruz. Şu anda dijital baskıyı vatandaşlar daha çok tercih ediyor çünkü renk sınırı yok, her türlü renge baskı yapabiliyoruz. Eskiden her renk ayrı bir kalıptı, 3 renk bir baskı için 3 renk ayrı ayrı kalıp alınıp 3’ü renk renk basılırdı. Özetle işçiliği daha uzundu ama tabii daha kaliteliydi şimdi ise dijitalde renk sınırı yok, kaç renk olursa olsun, resim olsun fark etmiyor ama eskiler kadar dayanıklı değil. Eskisini Şimdi dijitalde bize mürekkebi satanların 50-60 yıkama garantisi oluyor, sonrasında herhangi bir garantileri bulunmuyor. Baskı sürelerimiz adetlere göre değişiyor, tamamen serilikle alakalı. Basıldıktan sonra presleniyor. Her yaştan baskı yaptıran vatandaşlarımız var, özellikle de gençler daha çok kişiye özel bastırıyor ama biz daha çok belediyeler, okullar ve firmalara özel çalışıyoruz. Her şeye baskı yapabiliyoruz, kalemlere, çakmaklara, çoraplara, tişörtlere her şeye dijital olarak baskı yapabiliyoruz. 10 santimetre kalınlığa kadar her şeye baskı yapabiliyoruz” ifadelerine yer verdi.

  • ABD’li siyasetçiler ‘çıkarları için’ Twitter’a baskı yaptı

    ABD’li siyasetçiler ‘çıkarları için’ Twitter’a baskı yaptı

    Twitter Dosyaları 16 serisinde, gazeteci Taibbi, kurum içi yazışmaları delil göstererek Maine Senatörü (Demokrat) Angus King ve Dışişleri Bakanlığı yetkilisi (Cumhuriyetçi) Mark Lenzi’nin de içinde olduğu bir grup politikacıyı “siyasi kazançları için Twitter yetkililerini etkilemeye çalışmakla” suçladı.

    Taibbi, Senatör King’i, rakiplerinin sosyal medya platformundaki paylaşımlarını engellemek için Twitter yöneticileriyle yaptığı yazışmaları delil olarak paylaştığı ve kendini rahatsız eden paylaşımları “şüpheli” olarak nitelendirdiğini belirtti.

    Serbest gazeteci Taibbi ayrıca, ABD’deki ana akım medyanın daha önce Twitter Dosyalarında ortaya çıkan bazı ifşaları tamamen görmezden geldiğini kaydederek, “Haber değeri taşıyan en az bir düzine başka ifşaat, son iki ayda ana akım haberlerde tam anlamıyla sıfır etki üretti.” diye yazdı.

    Taibbi paylaşımlarında, Dışişleri Bakanlığı yetkilisi Lenzi’nin, “hiçbir delil göstermeden 14 hesabın Rus kontrolünde veya bot oldukları iddiasıyla” kapatılmasını istediğini gösteren yazışmalara da yer verdi.

    Twitter Dosyalarında belgelerin, “sistematik olarak tehdit olarak tanımlanan tüm yabancı nüfusu hedefleyen, balon gibi büyüyen bir federal sansür bürokrasisine işaret ettiğini” belirten Taibbi, mart ayından itibaren, Global Engagement Center (GEC) gibi “az bilinen federal kurumlar aracılığıyla” terörle mücadele mekanizmalarının nasıl “Amerikalıların kendine karşı feci bir etkileme aracına dönüştürüldüğüyle ilgili” belgeleri paylaşmaya başlayacağını kaydetti.

    TWİTTER DOSYALARI

    Elon Musk bir süredir, Twitter’ın eski yönetiminin kurum içi yazışmalarını bir grup gazeteciyle paylaşarak ifşa ediyor.

    Twitter’in yeni yöneticisi ve bağımsız gazetecilerin “Twitter Dosyaları” olarak adlandırılan bu tweet dizileri, Twitter’ın eski yönetiminin, siyasi görüşleri nedeniyle içeriklere taraflı olarak müdahale ettiğini ortaya koyuyor.

    Bugüne kadar yapılan ifşaatta, ABD Başkanı Joe Biden’ın ekibinin talebi üzerine seçim sürecinde ortaya çıkan Biden’ın oğlu Hunter Biden’a ait sızıntıların sansürlenmesi, Trump’ın hesabının askıya alınmasının yanı sıra Twitter’ın eski yönetiminin ABD ordusunun Orta Doğu’daki manipülasyonlarına alet olduğu ve ABD makamlarının 250 bin Twitter hesabının kapatılmasını istediği ortaya çıkmıştı.

    Twitter Dosyaları ifşaatlarında gazeteci Alex Berenson da Kovid-19 aşısı üreticisi Pfizer’ın Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Scott Gottlieb’in mRNA aşıları aleyhindeki paylaşımlar konusunda Twitter yöneticilerine yaptığı baskıya yer vermişti.

    Musk ve Taibbi, Twitter Dosyaları 15’te, Rusya’nın ABD siyasetine müdahalesi konusunda zayıf iddialara dayanarak seyircisini yanıltan Amerikan medyasına yüklenmişti.

  • Bursa’da iş insanına baskı davasında tahliye

    Bursa’da iş insanına baskı davasında tahliye

    Bursa merkezli birçok kentte restoran zinciri bulunan iş insanına, Afyonkarahisar’daki bir et entegre tesisini alması için baskı yaptığı iddia edilen 9’u tutuklu, 18 sanığın yargılanmasına başlandı. Sanıklar, savunmalarında suçlamaları reddetti. Mahkeme heyeti, 3 sanığın tutukluluk halinin devamına, 6 sanığın da tahliyesine karar verdi.

    Afyonkarahisar’da 2017 yılında iş insanı Mehmet S., 5 milyon dolara mal olan et entegre tesisini satışa çıkardı. Tesisin, o dönem aracılar vasıtasıyla Bursa merkezli restoran zincirinin sahibi bir başka iş insanına, 20 milyon liraya satılması için görüşmeler yapıldı. Ancak satış gerçekleşmeyince Bursalı iş insanına tesisi alması yönünde baskı yapılmaya başlandı. İş insanının şikayeti üzerine başlatılan soruşturma kapsamında aralarında tesis sahibi, emlakçı ve aracılardan oluşan 18 kişi, temmuz ayında gözaltına alındı.

    9 KİŞİ TUTUKLANDI

    Emniyetteki işlemlerinin ardından 6 Temmuz’da adliyeye sevk edilen şüpheliler, suçlamaları kabul etmedi. Bursa 1. Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkarılan şüphelilerden Ahmet A, (46), Ahmet Ö. (34) , Cengiz V. (66), Cüneyt G. (47), Erhan K. (42), İbrahim A. (55), Mehmet A. (38), Mehmet S. (33) ve Reşat Ç. (56), ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma’, ‘Var olan veya sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanarak birden fazla kişi tarafından yağma’, ‘suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak’ suçlarından tutuklandı.

    53 SAYFALIK İDDİANAME HAZIRLANDI

    Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturmada, Cumhuriyet savcısı tarafından 15 Ağustos’ta 53 sayfalık iddianame hazırlandı. İddianamede, örgüt üyelerinin, restoran zinciri sahibi iş insanını zarara uğratmak amacıyla yaptıkları baskılar ve aralarındaki telefon görüşmeleri yer aldı.

    İddianamede; Afyonkarahisar’da yaptırılan et entegre tesisinin, iş insanına o dönemki fiyatıyla 20 milyon liraya satılmak istenmesiyle görüşmeler başladı. İş insanının, tesisi almaktan vazgeçince örgüt üyeleri baskı uygulamak için harekete geçti. Bursa’nın Yenişehir ilçesinde iş yeri bulunan restoran zinciri sahibi iş insanının, geliş-gidiş saatlerini öğrenme adına, iş yerine yakın mezarlıkta bekçilik yapan İ.G. ile yakınlık kuran şüpheliler, tesisin genel müdürünü bir günlüğüne alıkoyarak, iş insanı ile görüşmek istediklerini söyledi. Sonrasında iş insanı ile görüşen örgüt üyelerinin, bir suç örgütü liderinin adını kullanarak, birlikte hareket ettikleri izlenimi vermeye çalıştıkları ve onun adına tespih hediye ettikleri belirtildi.

    AFYON’DAKİ KAVGA İSTANBUL’DAN İHBAR EDİLDİ

    Bir süre sonra iş insanının Afyonkarahisar ve Eskişehir’de bulunan restoran şubelerine giden örgüt üyeleri, ‘Kadına neden bakıyorsun’ bahanesiyle kavga çıkartıp, restoranlardaki masa ve sandalyeleri dağıtarak camları kırdı. O anlar aynı zamanda videoya da kaydedildi. Afyonkarahisar ve Eskişehir’deki kavga olayları, sinyalleri İstanbul’un Küçükçekmece ilçesinden geldiği tespit edilen bir cep telefonu aracılığıyla ihbar edildi. İhbar üzerine her iki şehirde de olay yerine giden polis ekipleri, kavgaya karışan kişileri gözaltına aldı. Taraflar şikayetçi olmayınca, şüpheliler serbest bırakıldı.

    KARALAMAK İÇİN VİDEO YAYINLANDI

    İş insanına yönelik ticari faaliyetlerine zarar verme amacıyla, yine örgüt üyeleri tarafından 26 Aralık 2019 tarihinde, video paylaşım platformu üzerinden ‘Köftecide domuz eti skandalı’ başlıklı 39 saniyelik görüntü yayınlandı. İddianamede, söz konusu bilgiler ışığında, örgüt elemanlarının gücünü göstermek istedikleri, iş insanına gönderilen tespihin, tesisi satın almaması sonucunda geri alındığı belirtildi.

    YARGILANMALARINA BAŞLANDI

    Sanıkların her biri hakkında ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma’, ‘Var olan veya sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanarak birden fazla kişi tarafından yağma’ ve ‘Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak’ suçlarından 30 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Bursa 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Bursa H. Tipi Cezaevi’nden katılırken, bazı tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.

    ‘GENEL MÜDÜR SATIŞTAN KOMİSYON İSTEDİ’

    Restoran zinciri sahibi iş insanı ile kendisini Ahmet A.’nın tanıştırdığını söyleyen emlakçı Erhan K., “Emlakçı olduğumdan Türkiye’nin dört bir yanından emlak alıp satımında aracılık ederim. Afyonkarahisar’da Mehmet S.’ye ait olan et entegre tesisini de Bursa’da bulunan restoran zinciri sahibi iş insanına, genel müdürü Alper Ç. aracılığıyla satışı ile ilgili bir dosya sunumu yaptım. Görüşmelerimiz normal şekilde geçti. Hiç kimseye rahatsızlık vermediğim gibi tehdit etmedim. Herkes, satıştan komisyon alacaktı. Alper Bey, 350 bin lira komisyon istedi. Talebini kabul etmedim. Satış ile ilgili ‘Olumsuz cevap veririm yoksa’ dedi. Bir defa restoran zinciri sahibi iş insanıyla yüz yüze görüştüm. Müdür ile 6 defa görüştüm. İş yerlerinde çıkan kavgalarla ilgim yok. Zaten köftecide domuz eti değil, zeytin ile ilgili bir haber internet sitelerinde vardı. Yeni yapılan bir haber değildi. Et entegre tesisi ile ilgili başka iş adamları ile görüşmelerimiz oldu. Zaten mal sahibi Mehmet Bey de satıştan vazgeçmişti. Ahmet Bey’i de uyuşturucu ile mücadele dernek başkanı olmasından dolayı tanırım. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi istiyorum” dedi.

    ‘TEHDİT VE HAKARET OLMAMIŞTIR’

    Satışla ilgili Yenişehir’e, genel müdür Alper Ç. aracılığıyla Erhan K. ile birlikte restoran zinciri sahibi iş insanının yanına gittiklerini belirten Ahmet A., tehdit etmediklerini belirterek, “Alper Bey görüşmelerimizde gayrimenkulün satışıyla ilgili ümit verdi. Bu bir ticaret işiydi. O bizi suçlamıştır. Ben Uyuşturucu ile Mücadele Derneğinin Genel Başkanlığı’nı yapıyorum. Arkadaşım aracılığı ile tanıştığım restoran zinciri sahibi iş insanının iş yerlerine domates, biber, soğan patates ihtiyaçlarını karşılıyordum. Bir sefer kendisiyle yemek yedik. Alper Bey ile de 4 defa görüştük. Kesinlikle tehdit, hakaret olmamıştır. Erhan Bey’den, internette haber çıktığını duydum. Satılacak tesisin sahibi ile Hakan K. aracılığı ile tanıştım. Sonra Erhan Bey ile onları tanıştırdım. Ben satıştan komisyon alacaktım. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Rahatsızım, tahliyemi istiyorum” diye konuştu.

    Et entegre tesisinin sahibi Mehmet S. ise Erhan K.,’nin tesisin satışı ile ilgili dosya verdiğini, bu satışta komisyonun kendisinden alınacağını, alıcıdan ayrıca bir komisyon alınmayacağını, bu yeri herkese pazarlayabileceğini söyledim. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum” ifadelerini kullandı.

    ‘750 BİN DOLAR İSTEDİLER’

    Duruşmada tanık olarak dinlenen Genel Müdür Alper Ç., “Tutuklu sanıklardan Erhan K. ile Ahmet A., tesisin satışına yönelik aracılık yapmamı istediler. Onlar tekliflerini bana söylüyordu, ben de patronuma iletiyordum. Patronum kabul etmeyince, birtakım tehditlerde bulundular. Sonra 750 bin dolar istediler. Ancak, patronum vermedi. Polise durumu bildirdi” dedi.

    DURUŞMA ERTELENDİ

    Mahkeme heyeti, 3 aydır tutuklu bulunan Ahmet Ö., Cengiz V., Cüneyt G., İbrahim A., Mehmet A. ile Reşat Ç.’nin tahliyesine, Ahmet A., Erhan K., Mehmet S.‘nin tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. Mahkeme, tahliye olan sanıklar hakkında yurt dışı yasağı koyarken, restoran sahibi iş insanının bir sonraki duruşmada ifadesinin alınmasına da karar vererek, duruşmayı erteledi.

  • Bursa’dan 21 şehre Covid-19 materyali üretiyorlar

    Bursa’dan 21 şehre Covid-19 materyali üretiyorlar

    Bursa’da faaliyet gösteren Faik Çelik Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesindeki öğretmen ve öğrencilerin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı ürettikleri 20 çeşit bilgilendirici materyal, Hakkari’den İstanbul’a birçok ildeki okul ve kurumlara gönderildi.

    Son bir ayda ürünlerini 21 ildeki 125 okul ve kuruma gönderen öğretmen ve öğrenciler, kurdukları sistemle de baskı makinesini uzaktan erişimle 7 gün 24 saat çalıştırarak üretimi aralıksız sürdürüyor.

    Okul müdürü Mediha Karasu, Kovid-19 sürecinde kurumların ihtiyacı olan uyarıcı levhaların üretimine başladıklarını ve yoğun talep gördüklerini söyledi.

    Liseye kazandırdıkları son model baskı cihazlarıyla üretimi büyüttüklerini belirten Karasu, şöyle konuştu:

    “Folyo baskı dediğimiz yapışkanlı levhaları üretmeye başladık. Yaklaşık bir aydır üretim yapıyoruz. Liselerden anaokullarına kadar, paket haline getirdiğimiz ürünleri, Türkiye’nin dört bir yanına gönderdik. Gaziantep, Hakkari, İstanbul, Isparta, Düzce’den yani Türkiye’nin birçok ilin isteklerine yetişmeye çalışıyoruz. Üretim yaptığımız için ayrıca mutluyuz. Atölyemizde makinemiz 7 gün 24 saat esasına göre üretime devam ediyor. Atölyemize bir kamera sistemi geliştirdik, bilgisayarla uzaktan bağlanarak herhangi bir aksaklıkta anbean takip ediyoruz. Atölyemizde usta öğreticilerimiz, alan öğretmenlerimiz ve öğrencilerimizle üretime devam ediyoruz.

    İhtiyaçlar doğrultusunda ürün yelpazesini gitgide genişlettiklerini aktaran Karasu, şöyle devam etti:

    “Anaokullarımıza yönelik farklı bir tasarım yaptık. Çünkü oradaki çocukların algısı ve yaşı itibarıyla beklentileri farklı, ebeveynlerin ulaştıkları yerlerde Sağlık Bakanlığının belirlemiş olduğu standartlardaki üretim levhaları yer alırken, çocukların bulunduğu yemekhane, oyun alanı, lavabolarda ise daha onların görseline hizmet edecek şekilde tasarladık.”

    Karasu, talep halinde yurt dışına da ürün göndermeyi planladıklarını dile getirdi.

    Üretmenin ve ülkeye fayda sağlamanın mesleki eğitim bakımından önemine değinen Karasu, “Öğrencilerimizin yetişmesini görmek ve kazandırdığımız teknolojiyi görmeleri anlamında yaptığımız çalışmanın çok yararlı olduğunu düşünüyorum. Sağladığımız imkanlarla reklamcılık ve matbaa sektörüne öğrenci göndermeye başlayacağız. Okulda piyasada bulunan en son teknoloji bir ürüne sahibiz. Çocuklar burada yaptıkları tasarımın çıktısını elde ettiklerinde mutlu oluyorlar.” dedi.

    Afiş, almanak, dergi, broşür ve davetiye de üretiyorlar

    Grafik ve Fotoğraf Alan Şefi Semiha Güngör ise sürecin başında deneme baskıları yaptıklarını ve folyoların uzun ömürlü olması için çalışma yürüttüklerini belirtti.

    Tasarımların da kendilerine ait olduğu kaydeden Güngör, “Bir kurumun salgınla ilgili ne yapması gerekiyorsa onunla ilgili paket hazırladık. Bizim için yorucu ama faydalı bir dönem oldu. Uyarı levhaları dışında tanıtım reklamla ilgili afişler, almanak, dergi, broşürler, davetiyeler de üretiyoruz.” bilgisini paylaştı.

    Son sınıf öğrencilerinden Hande İnan, işin mutfağında yer aldığını ve mesleğini yaparken okulda öğrendiklerinin kendisine çok şey kattığını vurguladı.

    Tasarım programlarını öğrendiklerini dile getiren İnan, öğretmenlerinin kendisine çok fayda sağladığını, bir meslek sahibi olma adına meslek lisesinde okumaktan mutluluk duyduğunu bildirdi.

    Aynı sınıftan Sema Hızlı da derslerde gördükleri teorik bilgileri okulun kendilerine sunduğu imkanlarla pratiğe dönüştürdüklerine değinerek, “Burada öğretmenlerimiz ve usta öğreticilerimizin verdiği bilgilerle ileride mesleği iyi bir şekilde yapabileceğime inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.