Etiket: Batı

  • “Batı medyası İsrail’in propagandasını yapıyor”

    “Batı medyası İsrail’in propagandasını yapıyor”

    Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen TRT World Forum 2024’ün “Medya Taraflılığının İnşası: Kutuplaştırmanın Arkasındaki Güçleri Deşifre Etmek” başlıklı oturumda konuştu. “Ana akım medya kuruluşları seçilmiş, filtrelenmiş, gözden geçirilmiş bilgiyi, haberi topluma iletti” diyen Prof. Dr. Altun, “Bu süreci de tabi oldukları iktidar mekanizmalarının çıkarlarına göre yönettiler. İstedikleri bilgiyi istedikleri şekilde gösterip, göstermek istemediklerini gizlediler. Bunu yaparken de dokunulmazlık zırhına büründüler. Hakikati, gerçeği, doğru bilgiyi değil, gerçeğin bir kısmını paylaştılar. Sonuçta paylaştıkları hakiki bilgi olmadı, tahrif edilmiş bilgi oldu. Küresel medya şirketleri, sosyal medya platformları küresel iletişim akışına ideolojik bir şekilde yön vermeye başladılar. Sistematik şekilde dezenformasyon ürettiler. Küresel iletişim alanındaki adalet ve hakikat krizlerini büyüttüler. Bütün bunlarla birlikte tarafgir tutumlarıyla küresel alanda kutuplaşmaları, ayrışmaları derinleştirdiler” ifadelerini kullandı.

    “Kendilerini hukukun üstünde konumlandırıp hesap vermek istemiyorlar”

    Sözlerini sürdüren Altun, “Hakiki bilgi, bireylerin kamusal alana, sosyal yaşama, ekonomik aktivitelere ve dahası siyasal hayata katılımlarının en temel bileşenlerinden biridir. Bu yönüyle hakiki, doğru, gerçek bilgiye erişmek, onu serbestçe dolaştırmak temel bir insan hakkıdır. Bugün küresel alanda büyük konvansiyonel medya şirketleri de sosyal medya platformları da ideolojik bir yaklaşım içinde Batı sömürü düzenini ve adaletsiz, normsuz uluslararası ilişkiler sistemini sürdürmeye ve meşrulaştırmaya çalışıyorlar. Gizli sansür ve örtülü özendirme mekanizmalarıyla siyasal davranış değişiklikleri meydana getirmeye gayret ediyorlar. Bütün bu süreçlerde elbette Batı dışı devletlerin denetim, düzenleme ve hukuki müdahalelerinden kendilerini muaf tutmaya çalışıyorlar, kendilerini hukukun üstünde konumlandırıp hesap vermek istemiyorlar” diye konuştu.

    “Bütün Müslümanlara karşı apaçık bir nefret söylemini dolaşıma sokuyor”

    İslam ve yabancı düşmanlığı konularına ilişkin açıklamalarda bulunan, İsrail’in büyük bir soykırım gerçekleştirdiğini aktaran Altun, “Bugün gözlerimizin önünde büyük bir soykırım yaşanıyor. Bu soykırım bütün dünyanın gözleri önünde yaşanırken, Batı medyası İsrail’in Batı dünyası için ne denli önemli bir müttefik olduğunun propagandasını yapıyor. Siyaseten doğrucu bir dil kullanma gereği duymadan İsrail’i haklı çıkarmak için elinden geleni yapıyor. Sadece Gazzelilere, Filistinlilere değil, bütün Müslümanlara karşı apaçık bir nefret söylemini dolaşıma sokuyor. Beyaz adam için daha fazla taraftar toplamaya çalışıyor. Pay vererek bağımlı kılma anlayışını terk edip yeniden kaba sömürü ve işgal politikası teklifinde bulunuyor. Rıza oluşturmak yerine korku iklimi inşa etmeye çalışıyor. Kıymetli olan dürüstlüktür ve bir o kadar da şeffaflıktır” dedi.

    “Küresel alanda adil bir medya ortamı mümkündür”

    Medya ile ilgili sözlerini sürdüren Altun, “Bugün Gazze’de yaşanan soykırım başta olmak üzere dünyada yaşanan insanlık suçlarına, savaşlara, terörizme, düzensiz göç dalgalarına, finansal çalkantılara, gıda ve tedarik zinciri krizlerine karşı medya ‘haklı’nın savunuculuğunu değil, ‘güçlü’nün propagandistliğini yapmaktadır. Bu düzen değişmelidir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan nasıl ‘Daha adil bir dünya mümkündür’ diye haykırıyorsa, biz de küresel alanda adil bir medya ortamı mümkündür, elzemdir diyoruz ve sizleri bu çağrıya kulak vermeye, birlikte çalışmaya çağırıyoruz” diye konuştu.

  • “İslamofobi hakarete dönüşmüş durumda”

    “İslamofobi hakarete dönüşmüş durumda”

    İslam İşbirliği Gençlik Forumu’nun 5’inci genel kurulu Şişli’de bir otelde başladı. Programa Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Dünya Etnospor Konfederasyonu Başkanı Necmeddin Bilal Erdoğan ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da video mesaj gönderdiği genel kurulda İslam ülkelerinden çok sayıda temsilci konuşma gerçekleştirdi. Programda konuşan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İslam dünyasının karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekerek, Batı’da İslamofobi’nin fiziki müdahaleye ve hakarete dönüştüğünü, İslam dünyası kendi siyasi sorunlarına sahip çıktığı, kendi içinde dayanışma ruhu sergilediği zaman bu sorunların hepsinin büyük oranda ortadan kalkacağını söyledi. Gazze’de devam eden İsrail saldırıları hakkında da değerlendirmede bulunan Fidan, burada yaşananların bütün dünyayı etkisi altına alacak bir savaşa dönüşme ihtimaline dikkat çekerek, iki devletli çözümün hayata geçmemesi durumunda bu türden çatışmaların yaşanacağı ve yaygınlaşacağını öngörmenin zor olmadığını belirtti.

    “Teşkilatın faaliyetleri hepimizin göğsünü kabartmakta”

    Konuşmasına İslam İşbirliği Teşkilatı’nın faaliyetlerinin önemine dikkat çekerek başlayan Bakan Fidan, “İslam İşbirliği Teşkilatı’nın faaliyetlerini yakından takip etmekteyim. Buradaki çalışmalara bir nebze de olsa katkı sağlama imkanım oldu. Teşkilatın faaliyetleri hepimizin göğsünü kabartmakta, Türkiye olarak desteğimizi her geçen daha da artırmak için bize sebepler sunmakta. İslam dünyasında eksik olan konuların başında kurumsal işbirliği konusu gelmekte. Cumhurbaşkanlığımız liderliğinde İslam İşbirliği Teşkilatı bünyesinde bulunan bütün kurum ve kuruluşlara İslam dünyasının sorunlarını çözmede, temsilde her türlü desteği vermekteyiz. Bunun bir meyvesi olarak teşkilatın bugün ayakta olması bizim için sevinç verici” dedi.

    “Batı’da İslamofobi fiziki müdahaleye ve hakarete dönüşmüş durumda”

    İslam dünyasının karşı karşıya olduğu sorunlara değinen Bakan Fidan, “İslam dünyası bugün çeşitli meydan okumalarla karşı karşıya. Birincisi İslamofobi; giderek artan bir trend haline dönüşmüş durumda. Dünyada Müslümanlar olarak bu sıkıntının kaynağına inmeli, bununla mücadele etmeli. En iyi şekilde temsil için elimizden geleni yapmamız gerekiyor. Batı’da İslamofobi fiziki müdahaleye ve hakarete dönüşmüş durumda. Bunun medeniyetle, olgunlukla alakası yok. İslamofobi’nin giderek arttığı bir ortamda sürekli provoke edilmeye çalışılması, iktidar devşirilmeye başlanması zamanı çoktan geçmiş olan bir politika yöntemi olmalıydı. Ama Batı’da artan İslamofobi nedeniyle bizim bu konuda daha teyakkuzda olmamız gerekiyor” diye konuştu.

    “Bu yerel bir savaş değil, bütün dünyayı etkisi altına alacak bir savaş”

    Fidan, Gazze’de yaşanan insanlık dramının bütün dünyayı etkisi altına alabilecek bir savaşa dönüşebileceğini belirterek, “Diğer bir konu ise Gazze’de yaşanan katliam ve dram. Bu Gazze’deki üçüncü büyük savaş ama Filistin topraklarında kesintisiz devam ediyor. 100 günde 30 bine yakın masum insan hiçbir ayrım gözetilmeden bilinçli bir şekilde katlediliyor. Bundan daha vahim olan başta Batı ülkeleri olmak üzere çoğu bu katliama ya sessiz kaldılar ya destek verdi. Bu sessiz kalma, bu katliama, soykırıma ortak olmak dünyadaki düzeni kökten sarsan bir gelişmedir. En büyük dikkati bu noktaya çekmekteyiz. Bu yerel bir savaş değil, bütün dünyayı etkisi altına alacak bir savaş. İki devletli çözüm hayata geçmezse bu türden çatışmaların yaşanacağı ve yaygınlaşacağını öngörmek zor değil. Daha istikrarlı bir dünya barışı için katliamın durması ve iki devletli çözümün hayata geçmesi için çalışıyoruz. Diplomasinin bütün araçlarını kullanarak bir an önce bu savaşın durması hem İsrail hem Filistin hem bölge halkının selametine olacaktır” şeklinde konuştu.

    “İslam dünyası kendi siyasi sorunlarına sahip çıktığı, kendi içinde dayanışma ruhu sergilediği zaman bu sorunların hepsi ortadan kalkacak”

    Gençlerin İslam dünyasındaki sorumlu makamlara bugün veya yarın gelecek olmaları nedeniyle İslam dünyasının genelini ilgilendiren sorunlara çok yakından ilgi göstermesi gerektiğini vurgulayan Fidan, “Onun için neden işgaller, iç savaşlar, çatışmalar ağırlıklı olarak hep İslam dünyasında gerçekleşiyor? Neden bazı ülkeler İslam dünyasındaki kaynakları daha fazla sömürmek için, orayı istikrarsızlaştırmak için savaşı bir araç olarak kullanıyor? Neden İslam dünyasındaki kutsal değerleri provoke ederek orada birtakım radikal zeminlerin oluşmasını sağlayarak, daha sonra da adına terör örgütü diyerek müdahaleler için zemin hazırlanıyor? Bunlara çok iyi bakmamız gerekiyor. İslam dünyası kendi siyasi sorunlarını iyi analiz edip bunlara sahip çıktığı zaman, dışarıdan bir kurtarıcı değil, kendi içinden bir işbirliği ve dayanışma ruhu sergilediği zaman inşallah bu sorunların hepsi büyük oranda ortadan kalkacak. Ama biz çoğu zaman sorunu çıkaran aktörden tekrar çözümü üretmesini bekliyoruz. Ama diğer taraftan umut verici bir gelişme; İslam dünyasının büyük bir öğrenme ve ders alma sürecinde olduğunu, hatalarından ders çıkararak büyük bir dayanışma içinde sorunlarını çözme ve modern dünyada İslam dünyasını daha iyi temsil etme yönünde adımlar atmaya da gayret ettiğini görüyoruz. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti olarak, millet olarak bu gayretin arkasında durmaya devam edeceğiz” dedi.

    “Dünya Müslümanları olarak 21. yüzyılda sistem kurucu bir akılla dayanışmayı ilerletmemiz gerekiyor”

    Bakan Fidan konuşmasında, “Sadece siyasi sorunlar, çatışmalar, çalkantılara yönelik meydan okumalarımız yok. Dünya küresel bir şekilde büyük teknolojik gelişmelerin ve kırılmaların eşiğinde. Bu sadece İslam dünyasını değil, tüm kültürleri etkileyen muazzam bir gelişme ile karşı karşıyayız. Bunun derinliğini ve boyutlarını anlamak ve buna göre eğitim sistemimizi, anlayışımızı, duruşumuzu değiştirecek yaklaşımlar geliştirmemiz gerekiyor. Dünya Müslümanları olarak 21. yüzyılda sistem kurucu bir akılla hem siyasal sistemlerimizi en iyi şekilde hem de aramızda dayanışmayı, kendi kültürel geleneğimizi zamanın ruhuna uygun olarak ilerletmemiz gerekiyor. Bunu yapacak potansiyel buradaki arkadaşlarımızda mevcut” ifadelerini kullandı.

    “Gençlerimizin birbirleriyle daha çok diyaloğa ihtiyacı var”

    Programda konuşan Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ise, “Gençlerin geleceği olarak ortaya koyduğumuz vizyonda ICYF ve Gençlik ve Spor Bakanlığı ortak projeler gerçekleştiriyor. Bu projeler; ülkemizde bakanlığımıza bağlı yaklaşık 50 tane gençlik kampımız var. Bu gençlik kamplarında gençlerimizle beraber ortak projeler yürütüyoruz, davet ediyoruz. Ortak kültürel etkileşimler yapıyoruz. Dolayısıyla biz de etkin olarak bu süreci yürütüyoruz. Çalışmalarımız hızla devam ediyor. 2024’te de çalışmalara devam edeceğiz. Bu çalışmalar çerçevesinde ICYF bünyesindeki ülkelerin gençlerini gençlik çalışmalarımıza ortak olmaya davet ediyoruz. Çanakkale’de, diğer şehirlerimizde yaptığımız çalışmalarda onlarla birlikte olmayı arzu ediyoruz. Burası sizin ülkeniz, sizin özellikle de gençlerimizin birbirleriyle koordinasyon açısından kültürel etkileşimler açısından çok çok önemli. Ve şunu söylüyoruz; gençlerimizin birbirleriyle daha çok diyaloğa ihtiyacı var” dedi.

  • Batısı ışıl ışıl, doğusu karanlık

    Batısı ışıl ışıl, doğusu karanlık

    Kahramanmaraş’ta 6 şubat depremlerinde binlerce bina yıkıldı, on binlerce vatandaş ise hayatını kaybetti. Depremler sonrası yine binlerce insan ev ve iş yerlerini kaybetti.
    Deprem, Dulkadiroğlu ilçesindeki binalarda yıkıma ve ağır hasara neden oldu. Şehir merkezi Azerbaycan Bulvarı, Hayrullah ve Şazibey mahallelerinde ise büyük yıkım oldu. Depremin simgesi haline gelen Ebrar Sitesi ve etrafındaki geniş alanda özellikle akşam saatlerinde sessizlik hakimliğini sürdürüyor.

    Şehir merkezinin birçok noktası akşam saatlerinde karanlığa gömülürken, iş yerlerini kapatmayan ve açık bırakan esnafın ışıltısı geceyi aydınlatıyor.
    Bölgedeki birçok sokak lambasının akşam saatlerinde yanmaması vatandaşlarda tedirginliğe yol açıyor. Kahramanmaraş’ın doğusu bu şekilde iken, batısı ise ışıltılı hayatını sürdürüyor.

    Yıkımın pek fazla yaşanmadığı Onikişubat ilçesinin yüksek kesimlerinde vatandaş ve esnaf hayatlarını sürdürüyor. İlçenin bazı mahalleleri ise yine karanlığa gömülmüş durumda. Şazibey Mahallesi’nde esnaf olan Mehmet Yalçın, “Depremden önce buralar ışıl ışıldı ve aydınlıktı. Gece yarısı parklardan geçince vatandaşlar korkmuyordu. Şu anda buralar karanlık adeta zindan gibi. İnsanlar sokaktan geçerken korkuyor. Buraların aydınlatılması için AKEDAŞ’a seslenmek istiyorum. Özellikle sokak lambalarına bakmalarını istiyorum ve eski günler gibi olmasını istiyorum” diye konuştu.

    Tuna Toprak Koçoğlu ise, “Biz burada doğduk ve büyüyoruz. Şehrimizin eski halini almasını istiyoruz. Örneğin Dulkadiroğlu’nda toplasanız 3-4 park var ve aydınlatılmadığı için serserilerin ellerinde. En azından şehir merkezinin aydınlatılması için adım atılırsa katkı sağlayacaktır” dedi.

  • Rusya’dan Batı’nın F-16 hamlesine tepki

    Rusya’dan Batı’nın F-16 hamlesine tepki

    Rusya, ABD’nin F16’lar dahil dördüncü nesil savaş uçakları konusunda Ukraynalı pilotları eğitmek için yürütülen ortak çabayı destekleyeceği yönündeki kararına tepki gösterdi. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Alexander Gruşko Rus medyasına yaptığı açıklamada, Batılı ülkelerin Ukrayna’ya F-16 savaş uçağı tedarik etmeleri durumunda çok büyük risk almış olacaklarını işaret etti. Gruşko, “Batılı ülkelerin hala gerilimi arttıracak senaryolara bağlı kaldıklarını görüyoruz. Bu, kendileri açısından çok büyük riskler taşıyor. Bunu her zaman planlarımızda göz önünde bulunduracağız. Hedeflerimize ulaşmak için gerekli tüm araçlara sahibiz” ifadelerini kullandı.
    Öte yandan, ABD Başkanı Joe Biden Japonya’nın Hiroşima kentinde düzenlenen G7 Liderler Zirvesinde Ukraynalı pilotların F-16 savaş uçaklarını kullanmaları için eğitilmesine yönelik yürütülen uluslararası çabaları destekleyeceğini söylemişti. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jack Sullivan ise, “Eğitim ilerledikçe uçakların ne zaman, kim tarafından ve kaç tane teslim edileceğini belirlemek için müttefiklerimizle birlikte çalışacağız” demişti.

  • Altun, Batılı medya organlarına yüklendi

    Altun, Batılı medya organlarına yüklendi

    Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Bab-ı Ali Okulu sertifika programına katıldı. Sultanahmet’te bulunan İletişim Başkanlığı Bölge Müdürlüğü’nde gerçekleşen programa İletişim Başkanlığı İstanbul Bölge Müdürü Metin Erol ve birçok öğrenci katıldı. Altun, burada sertifika almaya hak kazanan öğrencilere sertifikalarını verdikten sonra bir konuşma yaptı.

    “Batı’da Sayın Cumhurbaşkanımız aleyhine manşetler atan sözde prestijli yayın organları, esas itibarıyla taraftır, Türkiye düşmanıdır’’

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan aleyhine manşetler atan Batılı medya organlarına yüklenen Altun, “Babıali’de bir yanda yerli milli damarın aktığını, bir yandaysa Batıcı, dışarılıkçı bir damarın aktığını görürüz. Babıali’yle alakalı üstat Necip Fazıl’ın Babıali kitabı başta olmak üzere pek çok hatırat vardır. Bir tarafta yine milli irade yanlısı damar, bir taraftaysa milli irade karşıtı, vesayet yanlısı bir damar vardır. Bunu da çok açık bir şekilde görebiliriz. Ne yazık ki kıymetli genç kardeşlerim, tarihsel olarak uzun yıllar Batıcı, o dışarıdaki damar dediğimiz damarın milli irade karşıtı, vesayetçi damarın basın tarihimizde milli ve yerli damara göre, milli irade yanlısı damara göre çok daha güçlü, çok daha baskın olduğunu görüyoruz. Üzülerek bunu ifade etmemiz gerekir. Türkiye büyüdükçe, geliştikçe, demokratikleştikçe, yeni atılımlarla dünyada kendi adından söz ettirdikçe, bir taraftan bu alanda da milli irade karşıtı basının hegemonyasını yitirdiğini de göstermişler. Milli irade yanlısı basının daha da güçlendiğini görmeye başladık. Elbette milli irade karşıtı vesayetçi basın ne yazık ki bugün Türkiye’de hala varlığını sürdürmektedir. Fakat hegemonyasını yitirmiş çok önemli bir unsurdur. Batıcı unsurların Türkiye’yi yeniden Batılı sömürge düzeninin bir üyesi yapmak isteyenlerin elbette gayretleri devam etmektedir. Medya üzerinden bu noktada faaliyetlerini sürdürdüklerini görüyoruz. Bu süreçte bu unsurların Batı’daki medya devlerini, ana akım medya şirketlerini ve yine dijital alanda faaliyet gösteren medya şirketlerini, sosyal medya platformlarını yardımlarına çağırdıklarını görüyoruz. Bu ürettiğimiz unsurlar, sosyal medya şirketleri, Batı’da bugün Sayın Cumhurbaşkanımız aleyhine manşetler atan sözde prestijli yayın organları, esas itibarıyla taraftır. Bunlar esas itibarıyla Türkiye karşıtıdır, Türkiye düşmanıdır. Ve bunlar esas itibarıyla hakikat karşıtıdır, hakikat düşmanıdır. Bunların kendi ideolojileri, kendi ajandaları, Türkiye’yi dizayn etmeye yönelik girişimleri ne yazık ki farklı yol ve yöntemlerle devam etmektedir. Fakat ne olursa olsun bu platformların, bu uluslararası medya kuruluşlarının gayretleri karşılık bulamayacaktır. Zira milletin iradesine, halkın sözüne, kararına bu türden, yol ve yöntemlerle etki etmeye çalışmak karşılık bulamaz. En güçlü oldukları dönemlerde bile Türkiye tarihinde bunlar ara dönem başarıları elde etseler de gün sonunda hezimete uğramışlardır. Milletin iradesi her daim muzaffer olmuştur, bugün de böyle olacaktır’’ dedi.

    “Ya bağımsızlıktan ya bağımlılıktan yana olacağız’’

    Konuşmasının devamında pazar günü gerçekleşecek olan seçimlere değinen Altun, “Esas itibarıyla bugün Türkiye’de önümüzde iki seçenek var. Çok kıymetli bir kararın arifesindeyiz. Ya bağımsızlıktan ya bağımlılıktan yana olacağız. Ya Türkiye’nin büyümesinden yana olacağız ya da Türkiye’nin küçülmesinden yana olacağız. Ya ülkemizin birliğinden yana olacağız, dirliğinden yana olacağız. Ya da ülke yeniden emir alan, ne yazık ki pek çok iç çelişkiyle malum bir ülke olmasını temenni edeceğiz. Ya istikrar diyeceğiz, ya karnını çek diyeceğiz. Ben elbette sizlerin doğru tarafta olduğunuzu çok iyi biliyorum. Doğrudan yana olduğunuzu elbette biliyorum. Fakat müsaadelerinizle bu yetmez diyorum. Zira bugün bunu anlatma zamanıdır ve sizler Allah’ın izniyle doğrunun yanında olarak, Türkiye için en doğrusunun ne olduğunu bilerek, Cumhurbaşkanımızın liderliğinin büyük ve güçlü Türkiye için ne anlama geldiğini bilerek muhataplarınızı bu noktada ikna ederek doğruyu en net şekilde anlatmalısınız. Ve inşallah Türkiye’nin daha büyük, daha güçlü, daha müreffeh bir ülke olması noktasında sizler bu gayreti ortaya koyacaksınız. Sizler Cumhurbaşkanımızın gençlerin yüz yılı olacak dediği Türkiye yüzyılında evelallah bugüne kadar elde edilen birikimleri ileriye taşıyacak olanlarsınız. Birileri bu kazanımlarımızı bertaraf etmek, Türkiye’yi ne yazık ki yeniden dışarıdaki Batılı sömürge düzeninin emrine amade kılmak için çabalıyorlar. Talimatı, emirleri ve yöntemleri de onlardan alıyorlar. Fakat evelallah milletin iradesi onları da, efendilerini de yerle yeksan edecek. Onları da efendilerini de yenilgiye uğratacak ve Türkiye şahlanış dönemini dolu dizgin yaşayacak. Türkiye’nin büyümesini, Türkiye’nin daha güçlü bir ülke olmasını hiçbir dış güç ve onların içerideki unsurları engelleyemeyecek. Evelallah bu millet iradesinin arkasında durmaya devam edecektir’’ şeklinde konuştu.
    Programın sonunda Fahrettin Altun öğrencilere plaketlerini takdim ederken, Altun’a üzerinde hat yazısı bulunan levha hediye edildi.

  • Büyükataman batı medyasının yayınlarını eleştirdi

    Büyükataman batı medyasının yayınlarını eleştirdi

    Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Sekreteri ve Bursa 1. Bölge Milletvekili Adayı İsmet Büyükataman Bursa’da ANDA Arama Kurtarma ekiplerini ziyaret etti. 11 ilin etkilediği depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlara rahmet dileyen Büyükataman ekip personellerinin gösterdiği yoğun çaba dolayısıyla teşekkürlerini sundu. 14 Mayıs’ta yapılacak seçimler hakkında konuşan Büyükataman, batı medyasının seçimler hakkında eleştirirken “Hoşumuza gitmeyen bir sonuç olsa bile bunu olgunlukla karşılayabilecek demokrasi kültürü bu ülkede mevcut” dedi.

    Büyükataman konuşmasında, “Emin olun bu ülkenin bir mensubu olarak son dönemde, özellikle batı medyasında 14 Mayıs seçimleri ile alakalı yapılan açıkça müdahale anlamına gelebilecek bir takım değerlendirmeler ve açıkça tarafını da ortaya koyan yayınlar söz konusu olduğu için bundan rahatsız olmamak mümkün değil. Batı medyası ne yazık ki 14 Mayıs seçimlerinin önemli olduğunu, bu seçimlerde mutlaka bu milletin iradesi ve tercihi ile yönetim sorumluluğu emanet edilen cumhurbaşkanının alaşağı edilerek bir diğer cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçilmesine dair çok açık irade beyanı ortaya koyuyor. Son 15 gündür özellikle batı medyasının tamamında seçimlere yönelik haddini ve maksadını aşan değerlendirmeler söz konusu. Her şeyden önce biz müstemleke memleket değiliz.

    Kendi iradesiyle geleceğine dair karar vermeden aciz bir insan topluluğu da değiliz. Bu güne kadar nasıl sandık önümüze geldiğinde ülke yönetim sorumluluğu emanet edilecek kadrolarla alakalı hangi kriterle alakalı bir tercih ortaya koymuşsak yine onu yapacağız. Her seçim döneminde bu millet önüne sandık geldiğinde hiçbir baskıya maruz kalmaksızın irade beyanını ortaya koydu. Hepimiz o sandıktan çıkan sonuç neyse saygı gösterdik. Hoşumuza gitmeyen bir sonuç olsa bile bunu olgunlukla karşılayabilecek demokrasi kültürü bu ülkede mevcut. Bunun en güzel örneklerini biz ortaya koyduk. Yine bize demokrasi nutukları atan bu ülkelere rağmen biz en güzel demokratik olgunluğu seçimlerde göstereceğiz ve üstelik onlara ders verebilecek bir olgunlukla bunları yapabileceğimizi beraberce ortaya koyacağız” ifadelerini kullandı.

  • Bakan Akar’dan “Türkiye” karşıtı söylemlere tepki

    Bakan Akar’dan “Türkiye” karşıtı söylemlere tepki

    AK Parti’den Kayseri milletvekili adayı gösterilen Akar, Femaş ile Ödül şirketlerini ziyaret etti, işçilerle bir araya geldi.
    Kayseri’de yapılan yatırımlara ilişkin bilgi veren Akar, “Bir taraftan Kayseri’mizin, sizlerin alın terinin karşılığını vermek, daha müreffeh bir hayat yaşamak diğer taraftan da ülkemize katkı sağlamak için çalışıyoruz” diye konuştu. Emek ordusu üretmeye devam ederken Mehmetçiğin de ülkenin bekası için çalışmalarını kararlılıkla sürdürdüğünü ifade eden Akar, büyük ve güçlü Türkiye için çalıştıklarını, bunun karşısında duran teröristlerle mücadele ettiklerini belirtti.

    Bunların yanı sıra son dönemde batıdaki bazı basın yayın kuruluşlarında yer alan yazılara dikkat çeken Akar, “Hem Sayın Cumhurbaşkanımıza hem Türkiye’ye karşı şiddetli bir karalama kampanyası yapıyorlar. Bunun manası şu; Türkiye’den rahatsızlar. Neden? Çünkü Türkiye artık söz dinleyen değil, sözü dinlenen bir ülke haline geldi. Bundan bazıları rahatsızlık duyuyor” diye konuştu. 85 milyonun bir ve beraber olmasının önemine vurgu yapan Akar, “Ayrılık gayrılık olmadan, tek yürek, tek yumruk olarak ilerlemeye devam edeceğiz. Aramıza fitne sokmaya çalışanlara dikkat edin. Hiçbir şekilde etnik, dini ve mezhepsel bir ayrım yapmıyoruz. Biriz ve beraberiz. Ayrılırsak zayıflar, birleştiğimizde büyüyoruz” dedi.
    Akar’a ziyaretleri sırasında işçiler yoğun ilgi gösterdi.

  • Doğuda kar Antalya’da bahar

    Doğuda kar Antalya’da bahar

    Meteoroloji Genel Müdürlüğünün ‘turuncu kod’ uyarısının ardından Perşembe ve Cuma günlerini yağışlı geçiren Antalya’da, hafta sonu yazdan kalma günler yaşanıyor. Hava sıcaklığının 21 dereceye kadar çıktığı kentte, nem oranı yüzde 30, deniz suyu sıcaklığıysa 18 derece olarak ölçüldü.

    Güneşli havayı gören kentteki vatandaşlar ve turistler ise sabah saatlerinden itibaren Konyaaltı Sahili’ne adeta akın etti. Bazıları yürüyüş ve spor yaparken, bazıları ise güneşlenmeyi ve denize girmeyi tercih etti. Bazı vatandaşlarınsa sahilde balık tuttuğu gözlendi.


    Öte yandan, Meteoroloji verilerine göre Pazar günü öğle saatlerinde hava sıcaklığının 20 dereceye kadar çıkacağı tahmin ediliyor.

  • Doğuda kış, batıda yaz havası

    Doğuda kış, batıda yaz havası

    Termometrelerin hava sıcaklığının ortalama 6 derece ölçüldüğü Tekirdağ merkez Süleymanpaşa ilçesinde vatandaşlar güneşli havanın keyfini çıkartırken, zaman zaman 4 mevsimi birden yaşayan yurdun doğusu ise kar yağışıyla mücadele ediyor. Ülkenin en doğusunda bulunan bazı iller beyazlarla kaplanırken vatandaşlar da soğuk hava şartlarına karşı zor durumda kalıyor. Türkiye’nin en batısında bulunan illerden Tekirdağ’da ise Şubat ayında bile kış yüzü görmedi.

    Sahilde güzel havanın keyfi

    Tekirdağ güneşli havayı fırsat bilen vatandaşlardan kimisi denizin kıyısındaki sahil alana inerek, yürüyüş yaptı. Bazı vatandaşlar da denizin kenarında martılara yem atarak güneşli havanın tadını çıkardı.

    Tekirdağ’ın talihsizliği

    Kimi vatandaşlar bu durumu “Tekirdağ’ın talihsizliği” diyerek açıklarken, kimisi de güzel havayı sevdiğini ifade ederek, “Doğuda kar var. Burada güneş olur. Bu yıl hiç kar yağmadı, herhalde iklim değişikliğinden. Ama tabi bu durumun olumsuz yönleri de var. Bize şuan güneş lazım değil” dedi.

  • Putin: “Batı kendini tuzağa düşürdü”

    Putin: “Batı kendini tuzağa düşürdü”

    Rus gizli istihbaratının 100’üncü yıldönümü nedeniyle Rusya Dış İstihbarat Servisi (SVR) Genel Merkezi’nde gerçekleşen programa katılan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, batılı ülkeleri hedefine aldı. SVR Genel Merkezi önündeki anıta ölen Rus istihbaratçılar için kırmızı karanfiller bırakan Putin, daha sonra konuşma yaptı.

    Rus istihbarat servisine seslenerek dünyadaki durumun karmaşık olduğunu aktaran Putin, “Dünya durumu karmaşık ve çok dinamik olmaya devam ediyor. Belirsizlik faktörünün yüksek olduğu zorluklara cevap verebilmek için birçok bilinmeyenli olağandışı problemleri çözmemiz gerekiyor. Bu durumda Dış İstihbarat Teşkilatı ve diğer özel servislerimiz için öncelik, uluslararası süreçlerin stratejik olarak tahmin edilmesidir. Böyle bir analiz gerçekçi, objektif, güvenilir bilgilere ve en geniş güvenilir kaynaklara dayalı olmalıdır” dedi.

    “Kolektif Batı kendini tuzağa düşürdü”

    Konuşmasının devamında hedefine batılı ülkeleri alan Putin, “Kolektif Batı kendini tuzağa düşürdü. Çünkü dünyadaki gelişimi ve etkilerinin zayıflamasını analiz edemediler. Eylemlerinde liberal küreselcilik modellerine alternatif olmadığı gerçeğinden hareket ediyor. ABD tarzı bir dünya, seçkinler için, herkesin haklarının basitçe ihlal edildiği bir dünya. Bunun en açık örneği, Orta Doğu’daki birçok ülke ve halk, bugün Batı’nın alaycı bir şekilde jeopolitik oyunlarda harcanabilir malzeme olarak kullandığı Ukrayna’daki milyonlarca insanın kaderidir. Aynı zamanda Batı, kendisi için uygun olmayan bir gerçeği, çok kutuplu bir dünya düzeninin oluşumunu görmezden gelmeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.

    Batı’nın birçok eylemlerinin kendilerine de fırsatlar açtığını dile getiren Putin, “Batı’nın daha fazla kötü düşünülmüş, dürtüsel eylemleri riskini kaçınılmaz olarak artırıyor. Ama aynı zamanda, bu durum Rusya’ya ve dünyadaki benzer düşünen insanlarımıza fırsatlar açıyor” dedi.

    “Rus vatandaşlarının güvenlik sorunlarına olan dikkatimizi zayıflatmamalıyız”

    Konuşmasının sonunda Rus istihbarat elemanlarına tavsiyeler veren Putin, “Amerika kıtası da dahil olmak üzere yurt dışındaki, genel olarak Batı ülkelerinde, Orta Doğu’da ve Afrika’da bulunan Rus vatandaşlarının güvenlik sorunlarına olan dikkatimizi zayıflatmamalıyız. Bu bağlamda, Dış İstihbarat Teşkilatının son yıllarda operasyonel, bilgi ve analitik yeteneklerini ciddi şekilde güçlendirdiğini belirtmek isterim” ifadelerini kullandı.