Etiket: bayram

  • Tatilcilerin bayram yoğunluğu başladı

    Tatilcilerin bayram yoğunluğu başladı

    Bolu’da, bayram tatili için İstanbul’dan yola çıkan tatilciler D100 Karayolu Gerede-Karadeniz Bağlantı Yolu’nda kilometrelerce araç kuyruğu oluşturdu. Zaman zaman durma noktasına gelen trafik havadan görüntülendi.

    Kurban Bayramı tatili için dün gece saatlerinden itibaren memleketlerine gitmek için yola çıkan tatilciler TEM Otoyolu ve D-100 Karayolu Ankara istikameti Bolu geçişlerinde trafik yoğunluğuna neden oluyor.

    Tatilcilerin Karadeniz’e gitmek için kullandıkları Gerede mevkiinde bulunan Karadeniz Bağlantı Yolu’nda oluşan yoğun trafik sebebiyle yaklaşık 5 kilometrelik araç kuyrukları oluştu. Zaman zaman durma noktasına gelen D100 Karayolu Gerede-Karadeniz Bağlantı Yolu’nda oluşan yoğun trafik havadan görüntülendi.

    İstanbul’dan tatil için Çankırı’ya giden bir vatandaş, “10 saattir yoldayız. İstanbul’dan yola çıktık. 10 saatte ancak buraya gelebildik. Bütün yollar aynı böyleydi” dedi.

  • “Bayramdan sonra baksın hale gelecek” diyerek uyardı

    “Bayramdan sonra baksın hale gelecek” diyerek uyardı

    Türkiye’nin en büyük faz çalışması olan Sinovac Faz 3 çalışmasının koordinatörlüğünü de yürüten Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Murat Akova, Delta varyantına karşı uyardı.

    “BAYRAMDAN SONRA DELTA VARYANTI BASKIN HALE GELECEK”

    Akova, “AB ülkelerinde Ağustos başından itibaren Delta varyantın artık baskın hale geleceği bildiriliyor. Türkiye için de durum farklı değil, kaç vaka Delta varyantı çıktı vs. bunun artık önemi yok, bayramdan sonra Delta varyantın ülkemizde de baskın hale geleceğini tahmin ediyoruz. Herkes sanki salgın öncesi dönemdeymişiz gibi maske, korunma önlemlerini bıraktı. Aşıdan da öte esas bilimsel kanıt, maske ve mesafenin halen en büyük korunma önlemi olduğudur. Üç doz aşı da olsanız şu anki aşıların tamamı yüzde 100 korumuyor. O nedenle önlemlere devam etmek zorundayız” dedi.

    “DAVUL ZURNA İLE ESKİ HALİMİZE DÖNDÜK”

    Türkiye’de 1 Temmuz’dan itibaren kısıtlamaların tamamen kalkmasıyla beraber vatandaşların sanki salgın bitmişçesine kişisel korunma önlemlerini de bırakmasının çok tehlikeli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Murat Akova, önemli açıklamalarda bulundu.  Türkiye’nin en büyük aşı faz çalışması olan Sinovac Faz 3 çalışmasının koordinatörlüğünü de yapan Akova, aşılanmanın tam olarak istenen düzeyde olmadığı bu günlerde maske kullanmayı bırakmanın ciddi bir hata olduğuna değindi. Akova sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Türkiye’de şu anda yapılan büyük bir yanlış var. 1 Temmuz’dan itibaren davul zurna ile tekrar eski halimize döndük. 2019’daki gibi, sanki pandemi öncesi dönemdeymişiz gibi, maske kullanımı minimumda, kalabalıklar korkunç düzeyde, yurtdışından özellikle Delta virüs salgını olduğu bilinen ülkelerden (Rusya olmak üzere) çok sayıda turist geliyor. O turistlerin olduğu turizm bölgelerinde de maske kullanımı neredeyse yok, kapalı ortamlarda önlemlere dikkat edilmiyor. Bence şu anda esas bilimsel kanıt, ister varyant olsun, ister orijinal virüs olsun, hastalığa karşı en etkili yöntem halen maske ve diğer korunma önlemleri. Kalabalık ortamlarda, havalandırması olmayan ortamlarda maskesiz ve uzun süreli bulunmak en büyük risk faktörü”

    ÜÇ DOZ DA OLSANIZ VARYANTLARDA KORUMA YÜZDE YÜZ DEĞİL

    Eğer bu şekilde önlemlere uyulmamaya devam edilirse Delta varyantın Türkiye’de de baskın hale gelmesinin kaçınılmaz olduğuna işaret eden Prof. Dr. Akova, “Şu anda vaka sayısı 1’dir 3’tür çok da önemi yok artık. Bayramdan sonra, Temmuz ayının sonuna kadar muhtemelen Türkiye’deki yaygın virüs Delta virüsü olacak. Bu konuda hiçbir şüphe yok. Aynı öngörü AB ülkeleri için de geçerli, Amerika da bu projeksiyonu yapıyor şu anda. Amerika’da ortaya çıkan yeni vakaların yüzde 50’si Delta varyantı. AB ülkelerinde de Delta vakalarının Ağustos başına kadar yüzde 90’a erişeceği düşünülüyor. Türkiye’de daha erken olur ama daha geç olmaz, Delta varyantı baskın olacak. Siz bütün korunma önlemlerini bırakıp 3. doz aşımızı da olalım, Delta’ya karşı da korunuruz diye düşünürseniz çok yanlış olur. Bütün aşılar 3 doz da olsanız 5 doz da olsanız Delta varyanta karşı kısmi koruma sağlıyor. Siz kendinizi korumaya devam etmediğiniz sürece, şu andaki aşılarla ne kadar aşılanırsanız aşılanın yüzde 100 koruma söz konusu değil” dedi.

    MRNA AŞILARI DAHA ETKİN AMA DÜNYANIN HER AŞIYA İHTİYACI VAR

    mRNA aşılarının varyantlara karşı daha etkili olabileceği yönündeki tartışmalara da değinen Prof. Dr. Akova, bu konuda küçük çaplı da olsa bilimsel çalışmaların yapıldığını ancak henüz yeterli düzeyde kesinlik olmadığını, daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğunu söyledi. Prof. Dr. Akova, Batı ülkeleri başta olmak üzere dünyada aşıya ulaşabilen bir kesiminin mRNA ile aşılanıp diğer kesimin aşılanamamasının, salgını bitirmenin önündeki en büyük engel olduğuna dikkat çekerek inaktif, mRNA ya da diğer aşılar olsun, DSÖ’nün kriterlerini sağlayan her türlü aşıya ihtiyaç olduğunu söyledi.

    “HANGİ AŞI OLURSA OLSUN TOPLUMSAL BARİYER İÇİN FAYDALI”

    Prof. Dr. Akova sözlerini şöyle sürdürdü: “Aslında asemptomatik enfeksiyonla ilgili düzenli kontrollü bir çalışma yapılmış değil. Ama küçük çaplı çalışmalar var. O çalışmaların sonuçlarına göre asemptomatik enfeksiyonlara karşı bu aşıların (mRNA) etkinliği var deniliyor. İnaktif aşılar da ki sadece Sinovac değil diğer inaktif aşı olan Sinopharm’ın da sonuçları da 10-15 gün önce JAMA’da yayınlandı. Orada da aynı şey söz konusu. Bunlar asemptomatik yani hafif belirtili vakaları engellemiyor. Muhtemelen taşıyıcılığı da yani hastalanmadan virüsü etrafa yaymayı da engellemiyor. Ama şöyle bir şey var, Batı ülkeleri şu anda aşıya çok rahat erişiyor. Türkiye de öyle. Ancak dünyada hala aşılanmamış milyarlarca insan var. Afrika Kıtası’nın 1,5 milyar nüfusu olan kıtanın, sadece yüzde 2,5’i aşılandı. Bunun da yüzde sekseni Kuzey Afrika’da, yani Tunus, Cezayir Mısır, oralarda. Sahra altı Afrikası’nda, Güney Afrika’yı bir tarafa koyarsak, aşılanma oranları yüzde 1’in altında. Buralardaki toplumsal bağışıklık dediğimiz, toplumun büyük kesimlerini aşılamak için çok sayıda aşıya ihtiyacınız var. Bu gruplar içerisinde aşılamayı ne ile yaparsanız yapın, toplum içerisinde hastalığa bir bariyer koymuş oluyorsunuz. Ciddi hastalığı ölümü engellemiş oluyorsunuz. O aşamadan sonra da artık asemptomatik, semptomatik enfeksiyonların çok önemi kalmıyor. Yani toplumun yüzde 70’den fazlası aşılanacak olursa bunun çok fazla bir önemi kalmıyor. Ama küçük gruplarda toplumun yüzde 10’unu aşıladınız, onların içinde asemptomatik olup aşılıyım diye ortalığa saçanlar olduğu sürece enfeksiyon bitmez.”

    “TÜRKİYE’DEN DE ŞİLİ’DEKİ GİBİ GERÇEK YAŞAM VERİSİ ÇALIŞMASI ÇIKMALI”

    Geçtiğimiz günlerde Şili’nin Sinovac aşısına dair yayınladığı yaklaşık 10,5 milyon aşılı kişiye dayanan gerçek yaşam verilerine benzer sonuçların, Türkiye’de de kolaylıkla yayın olarak yapılabileceğini vurgulayan Prof. Dr. Akova, Sağlık Bakanlığı’nın dünyanın en iyi elektronik takip sistemlerinden birine, e-Nabız’a sahip olmasının bu anlamda büyük bir avantaj olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle noktaladı: “Türkiye’de kesin rakamı bilmiyorum ama sanırım 15 milyon kişi iki doz Sinovac ile aşılandı ve belli bir süre takip edildi. Bu veriler elektronik ortamda takip ediliyor. Dünyada çok az ülkede böyle bir sistem var. Ama bu verileri değerlendirmek, açıklamak lazım. Hatta şu anda Türkiye’nin varyant haritası ile beraber bu değerlendirmeyi yapabiliriz. Şili’ye benzer bir çalışmanın bizden çıkmaması için aslında hiçbir neden yok. Bu konuda bir takım çabalar sarf ediliyor, bizim üniversitemizden, benim bölümünden de bazı arkadaşlar bu çalışma grubunun içerisindeler. Biz, Şili’den daha yüksek rakamlardaki verileri saygın tıp dergileri NEJM’de ya da Lancet’te yayınlamış olabilirdik. Aslında hiçbir engel yok ama yapılmadı. Bunu büyük bir eksiklik olarak değerlendiriyorum, bunu bir an önce yapmamız gerekiyor.”

  • Bilim Kurulu üyesinden bayram uyarısı

    Bilim Kurulu üyesinden bayram uyarısı

    Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, geçen yıl Kurban Bayramı’ndan sonra eylülden itibaren vaka sayılarında artış yaşandığını hatırlatarak, “Bayramda çok kalabalık olmamaya dikkat etmeliyiz. Elbette büyüklerimizi ziyaret edelim; ama maskeye, mesafeye dikkat edelim” dedi.

    Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı, Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Başkanı, Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. İlhan, Kurban Bayramı tatili öncesi uyarılarda bulundu. Prof. Dr. İlhan, geçen yıl bayramda kurallara uyulmadığı için eylül-ekim’den itibaren artan vakalar ile karşılaştıklarını dile getirerek, “Bu dönem biraz farklı bir dönem. Bu dönem korunmayı hepimiz biliyoruz. Bayram gelirken aşımızı olarak bayrama girmeye niyet etmiş olmalıyız. En azından 1 doz aşı olursak bayramdan sonra ikinci doz sıramız gelecektir. Bayramda çok kalabalık olmamaya dikkat etmeliyiz. Elbette büyüklerimizi ziyaret edelim; ama maskeye, mesafeye dikkat edelim. Aşılarını olmayan vatandaşlar varsa onların da bayrama girmeden aşılarını olmasının doğru olacağını ifade etmek gerekiyor” diye konuştu.

    ‘EN FAZLA 2 KİŞİ GİDİLMELİ’

    Prof. Dr. İlhan, kurban pazarlarında ve kesim yerlerinde koronavirüs ile mücadele kapsamında kalabalık oluşturulmaması gerektiğini söyledi. İlhan, “Kurban Bayramı’nda hem kurbanlık seçimlerinde hem de kesim yerlerinde bir kalabalık haliyle olacaktır. Kurban kesimine olabildiğince az sayıda kişi gitmekte fayda var. Bir aileden 2 kişinin gitmesi doğru olacaktır. Kurbanlık seçerken çok kalabalık oluyor, herkes bakıyor. Aslında bakıp, kararını verip gezenti yapmadan bir an önce kurbanlığını seçip dışarıya çıkmak daha doğru bir şey. Kurbanlık kesiminde de böyle. Kalabalık olmadan kurbanın kesilip, kurban etini aldıktan sonra dağıtım ve parçalamayı vatandaşların müstakil bir yerde yapması daha doğru olacaktır. Bazen görüyoruz, kurban kesilen yerlerde vatandaşlar dağıtacakları parçaları ayırmaya çalışıyor, bu da çok yoğunluğa neden oluyor. Bunun yerine olabildiğinde az kişi ile sırası gelince orada bulunmak, kapalı yerlere girmek için acele etmemek, sırası gelenlerin kesimhanelere girmesi en doğru yaklaşım olacaktır” dedi.

    ‘SİGARA’ UYARISI

    Prof. Dr. İlhan, kurban pazarlarında geçen yıl olduğu gibi bu sene de tokalaşma çubuğu kullanılabileceğini belirterek, “Dezenfektan bulunduruluyor kurban kesim yerlerinde; ama tokalaşmak yerine yine sopa kullanılabilir. Bir de bu kalabalık yerlerde vatandaşların sigara içmemesi gerektiğini de söylemek gerekiyor. Sigara içmek maskeyi çıkarmaya sebep oluyor hem kurban satış yerlerinde hem de kurban kesim yerlerinde. Maskenin çıkmaması sağlanmalı. Kurbanlıkları vatandaşlar Türkiye’nin farklı yerlerinden getiriyor. Virüsün çok kalabalık yerleri sevdiğini düşünürsek, buralarda mutlaka maske takmaya özen gösterilmeli. Temastan, tokalaşmaktan kaçınmalı, geçen yıl olduğu gibi tokalaşma çubuğu kullanmanın doğru bir yaklaşım olacağı kanısındayım” diye konuştu.

  • Suriyeliler bayram için ülkelerine gitmeye başladı

    Suriyeliler bayram için ülkelerine gitmeye başladı

    Kurban Bayramı’nı ülkelerinde geçirmek isteyen Suriyeliler, Kilis’teki Öncüpınar Sınır Kapısı’ndan randevu ile geçişlere başladı.

    Bayramda ülkelerinde olmak isteyen Suriyeliler, Kilis Valiliği’ne kayıt yaptırdı.

    Başvuruların alınmasının ardından geçiş izni verilen Suriyeliler, randevu doğrultusunda ülkelerine gitmeye başladı.

    Türkiye’nin çeşitli kentlerinden başvuru yapan Suriyeliler, bu sabahtan itibaren Kilis’te bulunan Öncüpınar Sınır Kapısı’ndan işlemlerini yaptırarak, ülkelerine geçmeye başladı.

    Geçişlerin 18 Temmuz’a kadar devam edeceği belirtildi.

  • Ramazan Bayramı’nda köprü ve otoyollar ücretsiz

    Ramazan Bayramı’nda köprü ve otoyollar ücretsiz

    Ramazan Bayramı tatilinde Karayolları Genel Müdürlüğü sorumluluğundaki köprü ve otoyollardan ücretsiz faydalanılabilecek.
    Karar, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

    12 Mayıs 2021 Çarşamba günü saat 00.00’dan başlayarak 17 Mayıs 2021 Pazartesi günü saat 07.00’ye kadar yap-işlet-devlet projeleri hariç olmak üzere Karayolları Genel Müdürlüğü’ne bağlı otoyollardan ücretsiz faydalanılabilecek.

    15 Temmuz Şehitler Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet (FSM) Köprüsü’nden de bu kapsamda vatandaşlar ücretsiz geçiş yapabilecek.

    Ayrıca, 12 Mayıs’tan başlayarak 16 Mayıs Pazar günü saat 24.00’e kadar Başkentray ve Marmaray seferleri de ücretsiz gerçekleştirilecek.

  • İsrail’de bayram faciası: 44 ölü

    İsrail’de bayram faciası: 44 ölü

    İsrail’de Meron Dağı’nda Musevilerin Lag BOmer Bayramı kutlaması sırasında yaşanan izdihamda hayatını kaybedenlerin sayısı 44’e yükseldi.

    İsrail’in kuzeyinde yer alan Safed şehri yakınlarındaki Meron Dağı’nda Musevilerin Lag BOmer Bayramı kutlaması sırasında izdiham yaşandı. Sağlık yetkilileri olayda hayatını kaybedenlerin sayısının 44’e yükseldiğini ifade ederek 103 kişinin de yaralandığını bildirdi. On binlerce Ultra-Ortodoks Yahudi’nin katıldığı kutlamada yaşanan izdihamda yaralananlar helikopterlerle hastaneye taşındı. Kurtarma çalışma çalışmasına askerler de katılırken hayatını kaybedenler arasında çocukların da bulunduğu kaydedildi.

    Kutlamaya katılan Shlomo Katz, kutlamalar için içeriye girdikleri anda sağlık görevlilerini gördüklerini söyleyerek, “Ambulansların biri gitti, biri geldi” dedi. Sosyal medyadaki görüntülerde hayatını kaybedenlerin cansız bedenlerinin koridorlarda bulunması olayın vehametini gözler önüne serdi. Kutlamalara katılan Yitzhak, alana bir bomba yerleştirmiş olabileceğini ve izdihama neden olduğunu düşündüklerini ifade etti.

    İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu: “Ağır Bir Felaket”

    İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu olayı, “ağır bir felaket” olarak tanımlayarak, “Kayıplarımız için dua ediyoruz” dedi.
    Meron Dağı’ndaki kutlamalar geçtiğimiz yıl koronavirüs salgını ile mücadele kapsamında iptal edilmişti. Ancak bu yıl, koronavirüs ile mücadelede halkının büyük bir kısmını aşılayan İsrail’de kutlamalara izin verilmişti.

    İzdihamın nedeni bilinmiyor

    Koronavirüs önlemleri altında kutlamalara izin verilmesine rağmen Meron Dağı’na gelenlerin kapasitenin üzerinde olduğu ifade ediliyor. Kutlamalara 10 bin kişinin katılmasına izin verildiği kaydedilirken, ülkenin farklı bölgelerinden gelenlerinin sayısının 30 binden fazla olduğu iddia ediliyor. Kutlamalar sırasında yaşanan izdihamın nedeni henüz bilinmiyor. İnsanların metal bir rampanın üzerine çıktığı ve buradan insanların kalabalığın üzerine kaydığı iddialar arasında. Kutlamaların yapıldığı alandaki tribünün çöktüğü ve izdihama neden olduğu da iddia ediliyor.

    LAG BAOMER BAYRAMI

    “Lag BaOmer” bayramı nedeniyle her yıl Hasidik Yahudi cemaatine mensup kişiler Meron Dağı’nda festival düzenliyor.

    Burada önde gelen bir Yahudi alimi olan Akiva ben Yosef’in 24 bin öğrencisini öldüren salgın hastalığın ortadan kalkması kutlanıyor ve şenlik ateşi yakılıyor.

  • Bayram gezmesine çıkan 2 çocuk, asansörde mahsur kaldı

    Bayram gezmesine çıkan 2 çocuk, asansörde mahsur kaldı

    Bursa’da üst geçidin asansöründe mahsur kalan 2 çocuk, itfaiyenin müdahalesiyle kurtarıldı.

    Olay, merkez Osmangazi ilçesi Elmasbahçeler Mahallesi Ankara Yolu Caddesi üzerindeki üst geçidin asansöründe meydana geldi. Bayramda arkadaşlarıyla gezmek için dışarı çıkan 2 çocuk üst geçidin asansörüne bindi. Asansörün kapısının açılmadığını fark eden çocuklar arkadaşlarına seslenerek yardım istedi.

    Durumu fark eden diğer çocuklar çevredeki vatandaşlardan itfaiye ve polisi aramalarını istedi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, kapısı sıkışan asansörü güçlükle açarak 2 çocuğu mahsur kaldığı yerden çıkardı.

     

  • ABD Dışişleri Bakanı’ndan kurban mesajı

    ABD Dışişleri Bakanı’ndan kurban mesajı

    ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, ABD’deki ve dünya genelindeki Müslümanların Kurban Bayramı’nı tebrik etti.

    Pompeo, yaptığı yazılı açıklamada, “Kurban Bayramı vesilesiyle ABD’deki ve dünyadaki tüm Müslümanların bayramını kutluyoruz.” ifadesini kullandı.

    Mike Pompeo, Kurban Bayramı’nın “merhamet, cömertlik ve kurban etmek” zamanı olduğunu ve hac ibadetinin bitişini temsil ettiğini belirtti.

    Hac ibadetinin normal şartlarda dünyanın dört bir yanından milyonlarca Müslüman tarafından yerine getirildiğini vurgulayan Pompeo, yeni tip koronavirüs salgınına işaret etti. Pompeo, şunları kaydetti:

    “Bu yıl birçok hacı adayının yaşadığı hayal kırıklığının farkındayız, umuyoruz ki yakın gelecekte hac ibadetinizi yerine getirme fırsatınız olur.”

  • Köy muhtarı hemşehrilerine seslendi: “Gelmeyin”

    Köy muhtarı hemşehrilerine seslendi: “Gelmeyin”

    Zonguldak’ın Devrek ilçesine bağlı 380 nüfuslu Yılanlıca Köyü Muhtarı Özkan Bostancı (42), ilçede artan koronavirüs vakaları sonrası bayramda nüfusu iki katına çıkan köyde vaka yaşanmaması için gurbette yaşayan hemşerilerine ‘gelmeyin’ çağırısında bulundu.

    Devrek’e 11 kilometre uzaklıktaki 280 haneli Yılanlıca köyünde bugüne kadar koronavirüs vakası görülmedi. Köy muhtarı Özkan Bostancı, pandemi sürecince vatandaşları tek tek alınan tedbirlere uymaları konusunda uyardı. Köylerinde vaka yaşanmaması için mücadelesini sürdüren muhtar Bostancı, bayramlarda iki katına çıkan köy nüfusu nedeniyle endişe duyuyor. Bostancı, İstanbul, Ankara, Bursa ve Avrupa ülkelerinde yaşayan hemşehrilerine bu bayram köye gelmemelerini istedi.

    ‘GELMESİNLER’

    Kendi ve yakınlarının sağlığı için herkesin bu bayramı evde geçirmeye davet eden muhtar Bostancı, “Pandemi sürecinde süreç iyi geçti, yalnız son 20 gündür ilçede vaka sayısı artmaya başladı. Dışarıdan gelen misafirlerimiz var. Çoğunluk olarak köylerimize geliyorlar. Biz de gerekli önlemleri alıyoruz muhtarlar olarak. Kurban Bayramı nedeniyle dışarıdan gelecek vatandaşlarımız çok olduğu için biz bu sayıyı düşürmeye kararlıyız. Gelmemelerini istiyoruz.” dedi.

    ‘BANA BİR ŞEY OLMAZ DİYEREK GELMEK İSTEYENLER VAR’

    Sosyal medyadan yaptığı duyuruya rağmen bazı vatandaşların, ‘Bana bir şey olmaz’ düşüncesiyle hareket ettiğini gördüğünü ifade eden Bostancı, şöyle konuştu:

    “Ben, bu düşünceyi sağlıklı bulmuyorum. Bizde veya onlarda olmayabilir ama biz bu süreci en iyi şekilde atlatmaya çalışıyoruz. Bizim köy nüfusumuz 380 ama gelenlerle 1200’ü bulacak. Bizim köyümüzde vaka hiç görülmedi ben de bunu devam ettirmek istiyorum. Halkıma sesleniyorum. Lütfen duyarlı olalım, bu süreci atlatalım.”