Etiket: bekir pakdemirli

  • “İstanbul’un 3, Ankara’nın 5 aylık suyu var”

    “İstanbul’un 3, Ankara’nın 5 aylık suyu var”

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, bugün itibarıyla İstanbul’a su sağlayan barajların doluluk oranı ortalamasının yüzde 27, Ankara’nın ise yüzde 13 olduğunu belirterek, hiç yağış olmaması durumunda bile İstanbul’un yaklaşık 3 ay, Ankara’nın da 5 aylık suyunun bulunduğunu açıkladı.

    Bakanı Pakdemirli, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye genelinde işletmede olan enerji amaçlı barajlarda yüzde 37,5, sulama amaçlı barajlarda yüzde 32,6, içme suyu amaçlı barajlarda yüzde 33,5 doluluk oranı bulunduğunu belirtti. Pakdemirli, 374 adet depolama tesisinde ise doluluk oranı ortalamasının yüzde 35,6 mertebesinde bulunduğunu ve mevcut su miktarının da 126,7 milyar metreküp olduğunu kaydederek, bu oranın geçen sene ile yaklaşık aynı miktarda olduğunu belirtti. Baraj doluluk oranlarının geçen yılın aynı dönemine göre biraz daha düşük olduğunu ancak sulama sezonunun bitmesi, buharlaşmanın azalması ve yağışlı periyoda girilmesi nedeniyle ilerleyen günlerde barajlardan daha az su tüketimi olmasının beklendiğini belirten Pakdemirli, bu süreçte önemli su sıkıntı yaşanmayacağını öngördüklerini kaydetti.

    ‘İSTANBUL’DA BARAJLARIN DOLULUK ORANI YÜZDE 27’

    Bakan Pakdemirli, İstanbul’un günlük içme ve kullanma suyu ihtiyacının ortalama 3 milyon 200 bin metreküp olduğunu belirterek, “Bu ihtiyacın önemli bir miktarı Devlet Su İşleri’nin (DSİ) daha önce inşa ettiği Ömerli, Alibeyköy, Büyükçekmece ve diğer barajlar ile Yeşilçay ve Melen Sistemi’nden karşılanıyor. Dünya’nın en büyük şehirlerinden biri olan, ülkemizin göz bebeği İstanbul’a su sağlayan barajların bir kısmı Anadolu yakasında bir kısmı ise Avrupa yakasında bulunuyor. Bu barajlar birbiri ile entegredir ve tüm barajlardan İstanbul’un her tarafına arıtma tesislerinden su aktarılabiliyor. Bugün itibariyle İstanbul’umuza su sağlayan barajların doluluk oranı ortalaması yüzde 27’dir. Şu anda hiç su gelmese dahi İstanbul’un yaklaşık 3 aylık ihtiyacını karşılayacak su rezervuarlarda mevcuttur. Ayrıca her yıl olduğu gibi önümüzdeki kış aylarındaki yağışlarla birlikte baraj giriş akımlarındaki artışla birlikte İstanbul’da herhangi bir su problemi yaşanmasını beklemiyoruz” dedi.

    ‘ŞEHRİN 5 AYLIK İHTİYACINI KARŞILAYABİLECEK’

    Ankara’daki barajlarla ilgili de bilgi veren Bakan Pakdemirli, “Şu an itibariyle Ankara’daki barajlarda doluluk oranı yüzde 13 seviyesinde. Geçen yıl aynı tarihte bu oran yüzde 12,7 seviyesinde idi. Ankara’da günlük 1,2 milyon metreküp su kullanılıyor. Ankara’nın su yeterlilik durumunu barajlardaki doluluk oranları üzerinden kıyaslayarak belirtmek doğru bir yaklaşım değildir. Zira 1 milyar 500 milyon metreküp depolama hacmine sahip Ankara’daki barajlarda şu an itibariyle 185 milyon metreküp su bulunuyor ve hiç yağış olmaması durumunda bile barajlardaki su, şehrin 5 aylık ihtiyacını karşılayabilecek miktardadır” açıklamasında bulundu.

    ‘ANKARA’NIN 2050 YILINA KADAR SU SIKINTISI OLMAYACAK’

    Ankara İçme suyu 2’nci Merhale Projesi Gerede Sistemi’nin inşasının 2019 yılında tamamlanarak, regülatör ve tünelle birlikte işletmeye alınıp, ASKİ’ye devredildiğini hatırlatan Bakan Pakdemirli, şunları kaydetti:

    “Ankara’nın 2050 yılı itibariyle ihtiyacı olan içme suyunu karşılayacak olan ve DSİ tarafından inşa edilen Gerede Sistemiyle, Bolu Gerede havzasındaki suların Işıklı Regülatörü ve 31,6 kilometre uzunluğunda 4,5 metre çapında saniyede 40 metreküp kapasitesinde Türkiye’nin en uzun içme suyu tüneli ile Çamlıdere Barajına cazibeli olarak aktarılmaktadır. Söz konusu tesisle Ankara’ya yılda ortalama 226 milyon metreküp içme ve kullanma suyu temin edilmesi planlanmış olup, 01.01.2020-16.11.2020 tarihleri arasında Çamlıdere Barajına 170 milyon metreküp içme ve kullanma suyu aktarılmıştır.”

    Türkiye genelinde ilerleyen dönemde mevsimsel yağışlarının da etkisiyle önemli su sıkıntısı yaşanmayacağını öngördüklerini belirten Bakan Pakdemirli, ancak vatandaşın her zaman olduğu gibi suyu israf etmeden, ihtiyacı kadar tüketmesi ve tasarruf ilkelerine azami derecede uymasının önemine dikkat çekti.

  • Türkiye’de 19 milyon ton gıda israf ediliyor

    Türkiye’de 19 milyon ton gıda israf ediliyor

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye’de her yıl ülkenin yıllık gıda üretiminin beşte birine denk gelen 19 milyon ton gıdanın israf edildiğini bildirdi.

    Bu yıl, “Büyütelim, Besleyelim; Hep Birlikte Sürdürelim” temasıyla kutlanan 16 Ekim Dünya Gıda Günü kapsamında online platformda toplantı düzenlendi.

    Toplantıya İzmir Orman Bölge Müdürlüğü’nden bağlanan Bakan Pakdemirli, kuruluşunun 75. yılını yaşayan Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile 15 yıldır farklı bir boyut kazanan iş birlikleri yaptıklarını, tarım ve ormancılık alanındaki ortaklık programlarıyla Türkiye’nin bilgi birikimi ve tecrübesini ihtiyaç duyan ülkelerle paylaştıklarını söyledi.

    Pakdemirli, “FAO-Türkiye Ortaklık Programları” ile Orta Asya’dan Balkanlar’a, Kafkaslardan Afrika’ya yaklaşık 20 ülkede onlarca proje yürütüldüğünü belirtti.

    Gıdaya erişim konusunun pandemi süreciyle birlikte dünya çapında kritik bir önem kazandığına işaret eden Pakdemirli, Türkiye’nin bu dönemde tarımsal üretimin devamı ve tüm kesimlerin gıdaya erişimi için yaptığı çalışmalara ilişkin bilgi verdi. Pakdemirli, sektör paydaşlarıyla bir araya gelerek hızlı aksiyon aldıklarını ve bu sayede gıdaya erişimde sıkıntı yaşanmadığını bildirdi.

    Bakan Pakdemirli, Dijital Tarım Platformu, Akıllı Tarım Uygulamaları ve Tarım Orman Akademisi projeleriyle bilgi ve inovasyonun tarımsal faaliyetlerdeki gücünü artırdıklarını, Ata Tohumu Projesi kapsamında da dünyanın en büyük üçüncü gen bankasını kurduklarını söyledi.

     “2 yılda 3,5 milyon denetim gerçekleştirdik”

    Türkiye’nin kendi nüfusuna ek olarak 4,5 milyon sığınmacı ve yılda ortalama 40 milyon turisti besleyen bir ülke olduğunu, bunun da gıda güvenliği açısından kendilerine büyük sorumluluk yüklediğini dile getiren Pakdemirli, “Bakanlık olarak son 2 yılda sahadaki 7 bini aşkın denetçimizle yaklaşık 3,5 milyon denetim gerçekleştirdik. Denetimlerin sonuçlarını halkımızla şeffaf bir şekilde paylaşıyoruz.” dedi.

    Dünya genelinde gıda kaybı, israf ve bunun etkileri konusundaki rakamların çok çarpıcı olduğuna işaret eden Pakdemirli, Türkiye’deki tabloyla ilgili şu bilgileri verdi:

    “Türkiye’de her yıl yaklaşık 19 milyon ton gıda israf ediliyor. Bu, ürettiğimizin neredeyse beşte biri. Türkiye’de gıda kaybı düzeyine baktığımızda ise neredeyse yüzde 40’lık bir oranla karşılaşıyoruz. Ülkemizde gıda israfını sadece yüzde 2 oranında iyileştirebilsek yaklaşık 360 bin ailenin 1 yıllık geçim giderini karşılayabiliriz.”

    Orta Asya ülkelerine de yayılacak

    Pakdemirli, Türkiye’nin FAO ile iş birliği çerçevesinde gıda kaybını ve israfını azaltmak ve vizyonu ulusaldan bölgesel düzeye yaymak amacıyla Türkiye Ulusal Strateji Belgesi ve Eylem Planı hazırlandığını belirterek, “Gıdanı Koru-Sofrana Sahip Çık” adlı ulusal kampanyayla toplumsal farkındalığı artırmayı hedeflediklerini söyledi.

    Türkiye’nin finanse ettiği projeyle bu konuda Orta Asya ülkelerinde de çalışma yapılacağını bildiren Pakdemirli, yeni neslin sofraya gelen her gıdanın hikayesini bilerek yetişmesinin gıda israfının engellenmesinde kritik öneme sahip olduğuna dikkati çekti.

    FAO Orta Asya Alt Bölge Ofisi Koordinatörü ve FAO Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu da dünyada açlığın 2014 yılından bu yana artışa geçtiğini, obezite oranlarının da yükseldiğini söyledi.

    Dünya genelinde 2 milyarı aşkın insanın güvenilir, besleyici ve yeterli gıdaya düzenli erişimi olmadığına işaret eden Gutu, gıdanın üretimi, dönüştürülmesi, tüketimi ve harcanma yöntemlerini değiştirmenin zorunlu olduğunu dile getirdi.

    Gutu, dijital teknolojilerin, gıda sistemlerinin ve sürdürülebilir tarımın dönüştürülmesinde çok önemli olduğunu ancak 3 milyar insanın internete ulaşımının olmadığını ifade etti.

    Toplantıda, Sürdürülebilirlik Akademisi Yönetim Kurulu Başkanı Murat Sungur Bursa ile Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi Prof. Dr. Zümrüt Begüm Ögel de konuşma yaptı.

    Öte yandan, Bakan Pakdemirli, toplantı öncesi, İzmir’i ziyaret eden Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Rüstem Minnihanov ile bir araya geldi.

  • Ginness Rekorlar Kitabı’na girmeye hazırlanıyor

    Ginness Rekorlar Kitabı’na girmeye hazırlanıyor

    Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürü İsmail Üzmez, Büyük Selçuklu Devleti hükümdarı Sultan Alparslan’ın silüeti için Guinness Rekorlar Kitabı’na müracaat ettiklerini belirterek, “Ekipleri geldi, çalışmalarını yaptı. Müracaat süreci devam ediyor.” dedi.

    Üzmez, Bakanlık yerleşkesinde yaptığı açıklamada, Muş’un Malazgirt ilçesinde 121 dönüm araziye traktör sürümüyle çizilen Sultan Alparslan’ın silüeti hakkında bilgi verdi.

    Sultan Alparslan’ın silüetinin Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin fikriyle yapıldığını belirten Üzmez, “Önce Sultan Alparslan’ın bir ressama resmini çizdirdik. Bu resimden sonra vektörel olarak koordinatlandırma yaptık. Bunu oradaki tarlaya uyarladık ve bu uyarlamaları bir yazılıma attık. Yazılım traktöre dikte edebiliyor. Traktöre monte edilmiş bir bilgisayarla araziye çıktık. 12 teknik elemanımız çalıştı.” ifadelerini kullandı.

    Silüetin 450 metre uzunluğunda, 275 metre eninde olduğuna işaret eden Üzmez, “Guinness Rekorlar Kitabı’na müracaat ettik. Ekipleri geldi, çalışmalarını yaptı. Müracaat süreci devam ediyor.” diye konuştu.

    Üzmez, silüetin yapımının 7 gün sürdüğünü sözlerine ekledi.

  • Hatay’da orman yangını 5’inci günde kontrol altına alındı

    Hatay’da orman yangını 5’inci günde kontrol altına alındı

    Hatay’ın Samandağ ilçesinde geçen hafta Cumartesi günü çıkan orman yangınını söndürme çalışmaları 5’inci günde kontrol altına alındı.

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Hatay’da 5 gündür süren orman yangınının kontrol altına alındığını bildirdi.

  • Bakan duyurdu: Ödemeler hesaplara yatırıldı

    Bakan duyurdu: Ödemeler hesaplara yatırıldı

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Toprak Mahsulleri Ofisine (TMO) ürünlerini teslim eden fındık üreticilerine alım bedellerini hemen ödediklerini belirterek, “Bugün itibarıyla 3,2 milyon lira üreticilerimizin hesaplarına yatırıldı.” ifadelerini kullandı.

    Pakdemirli, Twitter hesabından, fındık alımlarına ilişkin paylaşımda bulundu.

    Fındık alım bedellerinin hemen ödendiğini vurgulayan Pakdemirli, “Başta Giresun fındık üreticilerimiz olmak üzere, TMO’ya ürünlerini teslim eden üreticilerimize fındık alım bedellerini hemen ödüyoruz. Bugün itibarıyla 3,2 milyon lira üreticilerimizin hesaplarına yatırıldı. Bereketli olsun.” değerlendirmesinde bulundu.

  • Bakan Pakdemirli çiftçinin merakla beklediği üzüm alım fiyatını açıkladı

    Bakan Pakdemirli çiftçinin merakla beklediği üzüm alım fiyatını açıkladı

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Giresun’da ‘Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) 2020 Yılı Fındık Alım Töreni’ne katıldı. Pakdemirli, TMO 2020 yılı kuru üzümde, 9 numara için kilogram fiyatını 12,5 lira olarak açıkladı.

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin katılımıyla, Giresun Ticaret Borsası’nda, TMO 2020 Yılı Fındık Alım Töreni düzenlendi. Bakan Pakdemirli, fındık alımlarına ilişkin açıklamalarda bulunarak, canlı bağlantı kurduğu Manisa’da düzenlenen törende, kuru üzüm alım fiyatını da duyurdu. Törende konuşan Bakan Pakdemirli, Giresun’da yaşanan sel afetinde yaraların hızla sarılması noktasında tüm kurumların gereğini yapacaklarını belirterek, “Fındık Hasadı ve Alım Töreni’mizi daha önce programımıza almıştık ancak İzmir’de çıkan orman yangını nedeniyle ertelemek durumunda kaldık. Bildiğiniz üzere Giresun’da yaşadığımız sel afeti nedeniyle günlerdir, bakanlarımızla Giresunlu kardeşlerimizin yanındayız. Tabi Cumhurbaşkanımızın talimatı net ve açık, tüm kurumlar ellerinden geldiği şekilde, buradaki yaraların sarılması maksadıyla gereğini yapacaklar. Biz de kurum olarak, teşkilat olarak gereğini yapıyoruz. Afetin meydana geldiği ilk günden bu yana, ben ve çalışma arkadaşlarım gece gündüz sizlerle birlikteyiz” dedi.

    ‘DÜNYADA FINDIK DENİLİNCE AKLA İLK TÜRKİYE GELİR’

    Fındığın önemine dikkat çeken Bakan Pakdemirli, “Bugün, dünyada fındık denilince akla ilk Türkiye gelir. Türkiye’de fındık denilince ise açık ara Karadeniz ve Giresun gelir. Meyvesinden yağına, kabuğundan yaprağına kadar her ürününden faydalandığımız fındık, Karadeniz’de hayatın içine girmiştir. Karadeniz insanının işi de aşı da fındıktır. Giresunlu kardeşlerim çok iyi bilirler. Düğünler, tatiller hep fındık harmanına göre ayarlanır. Deyimlerde, sözlerde, cümlelerde en çok fındık vardır. Malum; bu topraklar da fındığın ana vatanı. Son 600 yıldır, bu topraklardan dünyaya ulaşan fındık, dün olduğu gibi bugün de yarın da Türkiye’nin en önemli marka ürünlerinden biri olmaya devam edecektir. Bu vesileyle, bölgemiz insanına gösterdikleri gayret ve verdikleri emeklerinden dolayı teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.

    ‘FINDIK, BİZİM STRATEJİK ÜRÜNÜMÜZ’

    Fındık ihraç gelirinin 2 milyar dolara ulaştığına dikkat çeken Bakan Pakdemirli, “Fındık, bizim stratejik ürünümüz. Dünya fındık alanlarının yüzde 76’sına sahibiz. 734 bin hektar alanda ürettiğimiz fındık, 612 bin aileye gelir kapısı olmuştur. Fındık üretiminde dünya lideri olan Türkiye, üretiminin yüzde 70’ini, ihracatının ise yüzde 76’sını tek başına yapmaktadır. Fındık, bugün ülkemiz tarım ihracatının bir numaralı ürünüdür. Ürettiğimiz fındığın yüzde 80’ini ihraç ediyoruz. Bu bizim için bir iftihar tablosudur. Tarımsal ihracat gelirimizin yüzde 12’si fındıktan geliyor. 100’den fazla ülkeye, yılda ortalama 250 bin ton iç fındık ihraç ediyoruz. İhraç birim fiyatlarında, son 1 yılda yüzde 16’lık bir artış sağladık. Geçen yıl kilogramı 5,80 dolar olan fındık ihraç fiyatı, bugün itibariyle 6,72 dolara yükseldi. Bu artışla, ihraç edilen 335 bin ton fındıktan, ilave 300 milyon dolarlık bir katkı sağlandı. Bu ilave ihracat artışının, 50 milyon doları Giresun ekonomisine, Giresun esnafına, Giresunlu vatandaşımıza doğrudan katkı sağladı. Fındık ihraç geliri ise 2 milyar dolara ulaştı. İnşallah fındık ihracatında rekorlar kırmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

    ‘BUGÜNE KADAR ALIMI YAPILAN FINDIKLAR İÇİN CUMA GÜNÜ ÖDEME YAPILACAK’

    Üreticilerin 19 Ağustos’tan itibaren randevu almaya ve 24 Ağustos’tan itibaren de ürünlerini TMO’ya satmaya başladığını söyleyen Bakan Pakdemirli, “Buradan şunun da müjdesini vermek istiyorum. Ödemeler, lisanslı depoya teslimde peşin, diğer alım noktalarına teslimlerde 10 gün içinde yapılacaktır. Ancak alımların başladığı pazartesi gününden bugüne kadar teslim edilen fındık bedellerini, 10 gün beklenmeden cuma günü üreticilerimizin hesaplarına aktaracağız. TMO’ya fındık alım görevi verildiği 2006 yılından bugüne, Karadenizli üreticilerimizden, yaklaşık 6 milyar liralık fındık alımı yaptık. Giresun’da ise son 3 yılda toplam 30 bin ton kabuklu fındık alımı yaparak, üreticilere 400 milyon lira ödedik” dedi.

    KURUM ÜZÜM ALIM FİYATINI AÇIKLADI

    Manisa’daki törene canlı bağlantıyla katılan Bakan Pakdemirli, kuru üzümde, 9 numara için kilogram fiyatını 12 lira 50 kuruş olarak açıkladı. Türkiye’nin fındıkta olduğu gibi, kuru üzümde de dünyada marka olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli şöyle konuştu:

    “Bağ alanı bakımından dünyada 5’inci sırada, ortalama üzüm üretimi açısından ise dünyada 6’ncı sırada yer almaktayız. Ve en önemlisi de dünyada kuru üzüm ihracatında 1’inci sıradayız. Öyle ki Manisa’da, yaklaşık 5,1 milyon dekar tarım alanında üretilen pek çok tarım ürününden, ortalamanın üzerinde verim alınmaktadır. 2019 yılında, Manisa’da toplam üzüm üretimimiz, 1 milyon 546 bin tondur. Manisa, Türkiye’deki kurutmalık üzümün yüzde 85’ini, sofralık üzümün yüzde 20’sini üretmektedir. Bundan dolayı, ülkemizin çekirdeksiz kuru üzüm ihracatının tamamına yakını Manisa’dan gerçekleşmektedir. Manisa’dan yıllık ortalama 250 bin tonluk üzüm ihracatı yapılmakta ve bu sayede ülke ekonomimize 500 milyon dolar gelir kazandırılmaktadır. Bu da dünyanın en kaliteli üzümlerinin bu topraklarda yetiştiğinin göstergesidir. Ayrıca Manisa, üzümü katma değerli bir ürüne dönüştürebilmeyi başarabilmiş bir şehirdir. 2019 yılında, sofralık ve kuru olarak, yaklaşık toplamda 672 milyon dolarlık üzüm ihracatı yaptık. Yani tarımsal ihracatın yaklaşık yüzde 4’ü üzümden geliyor”

    ‘2020 ÜZÜM REKOLTESİNİ 271 BİN TON OLARAK ÖNGÖRÜYORUZ’

    Üzüm Rekolte Tahmin Komisyonları’nca yapılan çalışmalara göre, 2020 yılında çekirdeksiz kuru üzüm rekoltesini, geçen seneye oranla yüzde 12’lik azalışla 271 bin ton olarak öngördüklerini de aktaran Pakdemirli, “Geçen yıl kuru üzüm fiyatlarının 10 liranın altına düşmesi halinde müdahale edeceğimizi belirtmiştik. Nitekim fiyatların düşmesiyle birlikte, TMO kuru üzüm alım fiyatını, 9 numara için kilogramını 10 lira olarak açıkladık ve alımlara başladık. Açıkladığımız fiyatlar, üreticilerimiz ve bütün kesimler tarafından memnuniyetle karşılandı. Ayrıca fındıkta olduğu gibi bu alım fiyatı, üretimin devamlılığına ve piyasaların doğru şekillenmesine de büyük katkı sağladı” dedi.

    TMO 9 NUMARA KURU ÜZÜMÜN KİLOSUNU 12,5 LİRADAN ALACAK

    TMO’nun kuru üzüm alımı ile görevlendirildiğinin altını çizen Bakan Pakdemirli “Üretim, piyasa ve diğer tüm faktörlere yönelik yaptığımız detaylı değerlendirme sonucunda, bu yıl da üzüm üreticimizi memnun edecek haberimizi sizlerle paylaşıyorum. TMO 2020 yılı kuru üzüm alım fiyatını, 9 numara için kilogramı 12,5 lira olarak açıklıyoruz. TARİŞ’te, TMO fiyatlarından alım yapacak. Kuru üzüm alımlarında TMO ve TARİŞ arasında koordinasyon ve iş birliğinin sağlanması amacıyla bir protokol yapıldı. TMO alımlara 7 Eylül’den itibaren başlayacak” açıklamasını yaptı.

    ‘ÜRETİCİMİZİ ASLA MAĞDUR ETMEYİZ’

    TMO tarafından en az 50 bin ton ürün alınmasını temenni ettiğini söyleyen Bakan Pakdemirli “Tüm üzüm üreticilerimize, ülkemize hayırlı, uğurlu olsun. Buradan özellikle tüm kesimlere şunu belirtmek istiyorum. Kuru üzüm piyasasını, açıkladığımız bu fiyatlardan aşağı düşürmemekte kararlıyız. Ve bunun için gereken her türlü argümanı kullanacağız. Her zaman söylediğim gibi, üreticimizi asla mağdur etmeyiz” ifadelerini kullandı.

    86 MİLYON 464 BİN LİRALIK DESTEK ÖDEMESİ HESAPLARA YATIYOR

    Üretici ve çiftçilere bir de müjdesi olduğunu vurgulayan Bakan Pakdemirli, “Toplamda vereceğimiz 86 milyon 464 bin liralık destek ödemesinin, üreticilerimize, yetiştiricilerimize hayırlı, uğurlu ve bereketli olsun” diyerek sözlerini tamamladı.

  • İnsan sağlığını hiçe sayan işletmelere rekor ceza!

    İnsan sağlığını hiçe sayan işletmelere rekor ceza!

    TARIM ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, bu yılın ilk 7 ayında 705 bin gıda denetimi yaptıklarını ve uygunsuzluk tespit edilen işletmelere 63 milyon liranın üzerinde idari para cezası uyguladıklarını açıkladı.

    Bakan Bekir Pakdemirli, yaptığı yazılı açıklamada, gıda üretim ve satış ile toplu tüketim yerlerine yönelik denetim ve kontrolleri her geçen yıl artırarak devam ettirdiklerini ifade etti. 2002 yılında 39 bin olan gıda denetim sayısını geçen yıl 1,2 milyona çıkardıklarını kaydeden Bakan Pakdemirli, “Bu yılın ilk 7 ayında ise gıda üretim yerinde 122 bin 989, gıda satış yerinde 311 bin 616 ve toplu tüketim yerinde 270 bin 574 olmak üzere toplamda 705 bin denetim gerçekleştirdik. Denetim sonucunda olumsuzluk tespit edilen işletmelere yönelik 7 bin 446 adet toplamda 63 milyon 111 bin 879 TL idari para cezası uyguladık. 87 işletme için Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunduk” dedi.

    ALO GIDA HATTI ARACILIĞIYLA 2,4 MİLYON BAŞVURU YAPILDI

    Vatandaşların gıdayla ilgili gördükleri olumsuzlukları bakanlığa bildirmesi için 2009 yılında başlatılan 174 Alo Gıda hattına bugüne kadar toplamda 2,4 milyondan fazla arama yapıldığını belirten Pakdemirli, buna ek olarak bu yılın mart ayında hayata geçirdikleri WhatsApp ihbar hattına da yaklaşık 30 bin ihbar ve başvuru yapıldığını ifade etti.

  • Tarım Bakanı: Et fiyatları yüksek değil

    Tarım Bakanı: Et fiyatları yüksek değil

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, CNN Türk’te açıklamalarda bulundu.

    Pakdemirli’nin açıklaması şu şekilde:

    Üreticiden vazgeçmeyeceksiniz. Et ithalatı 2018’de 50 bin ton kadardı. Yüzde 4-5 civarında ithalat vardı. 2019’daki senaryo şu 5 bin ton ithalat var. Hayvan ithalatında 500 binlere indik. 500 binden de bu yıl 200 binlere ineceğiz. Önümüzdeki yıldan itibaren et ithalatını tamamen sıfırlayacağız. Et fiyatları yüksek değil, ürünlere baktığımız zaman Avrupa seviyesinin altında kalmış durumda. Bu işin sürdürülebildiğini sağlamak gerekiyor. Yurt dışından ithal etseniz yine aynı rakamlar olacak. Türkiye’de fiyatını düşüremeyeceğimiz hiçbir ürün yok. Üreticiyi koruyacağız tüketiciyi de kollayacağız. Beyaz ette Türkiye’nin performansı son derece iyi.

     

  • Pakdemirli: Kurban Bayramı’na yönelik gerekli tedbirleri aldık

    Pakdemirli: Kurban Bayramı’na yönelik gerekli tedbirleri aldık

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Bu yıl kurbanlık vasfı taşıyan yaklaşık 3,6 milyon küçükbaş ve 1,2 milyon büyükbaş hayvan mevcuduna sahibiz. Kurban Bayramı’na yönelik olarak, Bakanlık olarak; teknik, hijyenik ve hayvan sağlığı konularında gerekli tedbirlerimizi aldık” dedi.

    Bakan Pakdemirli, video konferans aracılığıyla Türkiye Ziraat Odaları Birliği toplantısına katıldı. Toplantıda konuşan Bakan Pakdemirli, pandemi döneminde birçok yeni projeyi hayata geçirdiklerini bildirdi. Bunlardan birinin Dijital Tarım Pazarı (DİTAP) olduğunu kaydeden Pakdemirli, “Lansmandan bu yana sisteme 25 binden fazla çiftçimiz kayıt oldu. Cirosu 100 milyon lirayı geçti. Bu vesileyle, DİTAP’la ilgili olarak çiftçilerimizin bilgilendirilmesi konusunda sizlerin de desteğini beklediğimi bir kere daha ifade etmiş olayım” dedi.

    ‘TÜRKİYE TARIMSAL HÂSILADA AVRUPA’DA BİRİNCİ’

    Bakan Pakdemirli, son 18 yılda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde sağlanan destekler ve yeni yatırımlar sayesinde, tarım ve orman sektörünün dünyanın örnek aldığı bir gelişme gösterdiğini belirterek, “Hamdolsun, Cumhuriyet tarihinin birçok rekorunu kırdık. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle birlikte tempomuz da, hızımız da arttı. Özellikle son iki yılda tarımsal desteklerdeki yüzde 52 artış, bunun en güzel örneğidir. 2020 yılında 22 milyara yükselen desteğimizin yüzde 75’i olan 16 milyar lirayı, ilk 6 ayda üreticilerimizin hesaplarına yatırdık. Tabi bu destekler ve yeni projeler sayesinde Türkiye tarımsal hâsılada; Avrupa’da birinci, dünyada ise ilk 10 içindedir” diye konuştu.

    ‘HASAR TESPİT ÇALIŞMALARI DEVAM EDİYOR’

    Rize ve Artvin’deki doğal afetlerde yaşamını yitiren vatandaşlara Allah’dan rahmet, yaralı vatandaşlara da geçmiş olsun dileklerini ileten Bakan Pakdemirli, Bakan Yardımcısı Fatih Metin’i bölgede inceleme yapması için görevlendirdiğini açıkladı. Pakdemirli, “Doğal afet nedeniyle zarar gören çiftçilerimizin hasar tespit çalışmaları il-ilçe müdürlüklerimizce devam etmektedir. İnşallah en kısa sürede hasar tespit çalışmalarını bitireceğiz. Bununla birlikte; 2020 yılında maalesef çok sayıda doğal afetler yaşadık. Bu konuda, Meteoroloji Genel Müdürlüğümüz tüm uyarılarını önceden yapıyor. Yine Bakanlığımızın il-ilçe müdürlükleri de kendi bölgelerinde olası afetlere karşı çiftçilerimizi bilgilendiriyor. Burada önemli olan husus şu; çiftçilerimizin TARSİM’e sigortalarını yaptırmaları” ifadelerini kullandı.

    ‘HAYVAN ALIMLARINI SON GÜNE BIRAKMASINLAR’

    Bakan Pakdemirli, Kurban Bayramı’nın yaklaştığını anımsatarak, şöyle konuştu:

    “Bu bayramda da; vatandaşlarımızın dini vecibelerini yerine getirme noktasında hiç bir endişeleri olmasın. Bu yıl kurbanlık vasfı taşıyan yaklaşık 3,6 milyon küçükbaş ve 1,2 milyon büyükbaş hayvan mevcuduna sahibiz. Kurban Bayramı’na yönelik olarak, Bakanlık olarak; teknik, hijyenik ve hayvan sağlığı konularında gerekli tedbirlerimizi aldık. Bu kapsamda; kurban satış ve kesim yerlerinde alınması gereken tedbirleri belirledik. ‘HaySag’ isimli mobil uygulamanın yanı sıra ‘TÜRKVET’ mobil uygulamasını da devreye aldık. Bu uygulamalar ile vatandaşlarımız kurbanlık hayvanların kulak küpe numarasından, hayvanın; tür, ırk, cinsiyet, aşı ve doğum tarihlerini sorgulayabilirler. Vatandaşlarımızın sosyal mesafe kurallarına uyarak kurbanlık hayvan alımlarını son güne bırakmaması yoğunluk yaşamaması açısından önemli.”

  • Bakan Pakdemirli: Kırsalda 66 bin yeni istihdam oluşturduk

    Bakan Pakdemirli: Kırsalda 66 bin yeni istihdam oluşturduk

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, “Son 9 yılda IPARD kapsamında sağladığımız 4.3 milyar lira hibe ile 16 binden fazla tesisi destekledik, kırsalda 12 milyar liralık yatırım, 66 bin yeni istihdam oluşturduk.” dedi.

    IPARD programı çerçevesinde destek sağlanacak yeni tedbirlerden birisi olan IPARD-2 LEADER Tedbiri Sözleşmesi için Atatürk Orman Çifliği’nde imza töreni düzenlendi. Törene, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Christian Berger, TBMM AB uyum Komisyonu Başkanı Şanlıurfa Milletvekili Kasım Gülpınar, Ankara Valisi Vasip Şahin, Güdül Belediye Başkanı Muzaffer Yalçın ve davetliler katıldı. Törende konuşan Pakdemirli, LEADER kırsalda yerel kalkınma stratejilerinin, AB’ye aday ülkeler içinde ilk kez Türkiye’de uygulandığını belirtti.

    ‘KIRSALDA 12 MİLYAR LİRALIK YATIRIM, 66 BİN YENİ İSTİHDAM OLUŞTURULDU’

    Bakan Pakdemirli, son 9 yılda IPARD kapsamında sağlanan 4.3 milyar lira hibe ile 16 binden fazla tesisin desteklendiğini anımsatarak, kırsalda 12 milyar liralık yatırım, 66 bin yeni istihdam oluşturulduğunu bildirdi. Pakdemirli, IPARD kapsamında yeni tedbirlerin de hızlıca uygulamaya alındığını belirterek, “2019 yılında LEADER tedbirinin AB akreditasyonunu başarıyla tamamladık. Kırsalda IPARD kriterlerine uygun olarak kurulan, yöreye uygun kalkınma stratejilerini hazırlayan Yerel Eylem Gruplarına, yani özel sektör, STK ve kamu kurumlarının bir araya geldiği, dernek statüsünde kurumlara destek sağlıyoruz. Kurulan bu derneklerin, genel giderlerini, bölge üreticilerine yönelik eğitim, seminer, tanıtım faaliyetlerini ve yöre halkının ortak faydasına yönelik projelerini destekliyoruz. Destek miktarı, nüfus büyüklüğü ve kapsadığı alana göre, her bir Yerel Eylem Grubu için 320 bin ila 400 bin avro arasında olacaktır.” dedi.

    ‘5O BAŞVURU UYGUN GÖRÜLDÜ’

    Pakdemirli, LEADER’in, Avrupa Birliği’nde uzun yıllardır uygulandığını belirtip, LEADER’in amacına ilişkin kırsal kalkınma programlarının ulaşamadığı kesimlere ve bölgelere ulaşmak amacıyla ortaya çıkmış bir yaklaşım olduğunu vurguladı. LEADER’in Kırsal alanda, kamu-özel sektör ve sivil toplum ortaklığıyla çok yönlü bir kalkınma anlayışını hedeflediğini ifade eden Bakan Pakdemirli, “IPARD-2 kapsamında ilk etapta 12 ilimiz için 13 milyon avroluk başvuru çağrısına çıktık ve projeleri aldık. 53 Yerel Eylem Grubu başvuru yaptı. Yapılan idari kontroller sonucu 50 başvuru uygun görüldü. Ardından değerlendirme komisyonumuz, Yerel Eylem Grupları’nın stratejilerini inceledi ve tamamını uygun buldu. Uygun proje sayısının bu kadar fazla olması, LEADER yaklaşımının ülkemiz kırsalında ciddi bir karşılık bulduğunu bize göstermektedir. Biz de yerel stratejileri uygun görülen tüm başvuruları, destek kapsamına almaya kadar verdik.” diye konuştu.

    Bütçenin 3.6 milyon avro artırılarak 16.5 milyon avroya çıkarıldığını aktaran Pakdemirli, konuşmasında şunları kaydetti:

    “Böylece hepsini destek kapsamına aldık. Bugün sözleşme imzalama sürecini başlatıyoruz. İlk olarak Ankara Güdül ve Samsun 19 Mayıs yerel eylem derneklerimizin hibe sözleşmelerini imzalayacağız. Kalan derneklerin hibe sözleşmeleri en kısa sürede imzalanacak ve yerel kalkınma stratejilerinin hayata geçmesi sağlanacak. Ayrıca, LEADER tedbirinin uygulandığı bölgelerde, IPARD kapsamında yatırım yapacak başvuru sahiplerine, proje değerlendirme aşamasında öncelik tanınacaktır. Bu başarının devam etmesi için IPARD bütçesinin daha da artmasını istiyorum.”

    İmza töreninin ardından Bakan Pakdemirli, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı Berger’e hediye takdim etti.