Etiket: beyin tümörü

  • Bilinci açık hastaya beyin tümörü ameliyatı yapıldı

    Bilinci açık hastaya beyin tümörü ameliyatı yapıldı

    2019 yılında yapılan beyin tümörü ameliyatının ardından sağlığına kavuşan 38 yaşındaki İsmail Subaşı, hastalığı tekrardan nüksedince ilk ameliyatını gerçekleştiren Bursa Şehir Hastanesi’nde görevli Beyin Cerrahı Prof. Dr. Mehmet Ali Ekici’ye başvurdu. Prof. Dr. Ekici tarafından yapılan tetkiklerde tümörün tehlikeli bir bölgede bulunduğu ve ameliyat sonrası hastanın felç olma riski olduğu ailesiyle paylaşıldı. Ailenin onay vermesi ile Subaşı’ya, Türkiye’de sayılı hastanede uygulanan uyanık kraniotomi (uyanık beyin ameliyatı) tekniği ile bilinci açık bir şekilde ameliyat yapıldı. Başarıyla geçen operasyon sonucu Subaşı, sağlığına kavuştu.


    Hasta ile ameliyat sırasında konuşarak beyin tümörünü çıkarttıklarını belirten Bursa Şehir Hastanesi’nde görevli Beyin Cerrrahı Prof. Dr. Mehmet Ali Ekici, “Bu ameliyatın özelliği hastanın tümörü sağ beyin yarısında hareket merkezinin hemen dibindeydi. Motor lif dediğimiz hareket sağlayan lifler vücudun karşı tarafını çalıştırıyor. Amacımız, motor sağ merkeze zarar vermeden tümörün tamamını ya da tamamına yakınını çıkartmaktı. Hastamızı 5 senedir takip ediyorduk. Tümörü küçük evreliydi. Fakat 5 yıllık zaman zarfında bu tümör karakter değiştirdi. Kontrast dediğimiz ilaç tutulumu ve tümör içerisinde nekroz adı verdiğimiz kistik alanlar oluştu. Bunu hasta yakınları ile paylaştık. Ameliyat kararını verirken, riskli bir alan olduğu için vücudunun felç olma riskini de ailesiyle paylaştık ve neticesinde ameliyat kararı verdik” dedi.


    Kişiye özel işlem yapıldı

    Birçok merkezde bu ameliyatın yapılamadığının altını çizen Prof. Dr. Ekici, “Bu ameliyat için çok uyumlu anestezi ekibi de gerekiyor. Bu tek başına çok yetenekli de olsanız da yapabileceğiniz bir iş değil. Hastayı uyutmadan ameliyatının gerçekleştirilebilmesi için ciddi bir ön hazırlık aşaması var. İnce kesit MR’lar dâhil, navigasyon teknolojisinin hepsini kullandık. Her insanın yüz yapısı, damar yapısı, sinir yapısı farklı. Burada kişiye özel bir işlem yapıldı ve bu işlem sırasında hastayı herhangi bir riske atmadan hastayla konuşarak, kolunu ve bacağını hareket ettirmesini isteyerek tümörü çıkarttık” şeklinde konuştu.


    Sonuçtan memnunuz

    Hastanın ağabeyi Şerafettin Subaşı ise “Kardeşim 2019 yılında beyin tümörü ile ilgili bir rahatsızlık geçirmişti. O dönem Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görev yapan Mehmet Ali hocamızı bulduk. Orada beyin ameliyatını oldu. O ameliyat başarılı geçmişti. Bu hastalık geçen süreçte tekrar nüksettiğinden dolayı tekrar ameliyata girme durumu oluştu. Hocamız Mehmet Ali Bey, bu sefer Şehir Hastanesi’nde idi. Tekrar kardeşimle ilgilendi. Ameliyatını o gerçekleştirdi. Kardeşim başarılı bir şekilde ameliyatı atlattı. Hocamızdan tekrar Allah razı olsun. Ben kardeşim adına ve ailemiz adına çok memnunum” diye konuştu.

  • Yapay zeka ile beyin tümörü 10 saniye tespit ediliyor

    Yapay zeka ile beyin tümörü 10 saniye tespit ediliyor

    Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ile Gazi Üniversitesi’nin ortak çalışmasıyla hayata geçirilen ‘Türk Beyin Projesi’ kapsamında geliştirilen yapay zeka algoritması, beyin MR’larındaki anormal durumları 5-10 saniyede tespit ederek, acil hastalara zamanında müdahale edilmesini sağlıyor.

    Cumhurbaşkanlığı Dijital Ofisi ile Gazi Üniversitesi’nin ortak projesi, 2019 yılında hayata geçti. ‘Türk Beyin Projesi’ kapsamında geliştirilen yapay zeka algoritması, pilot olarak Gazi Üniversitesi Hastanesi’nde uygulanmaya başladı. Bazı hastanelerde 15 güne kadar süren beyin MR’ı sonucunu 5 ila 10 saniye içinde yorumlayan yapay zeka algoritması, beyindeki tümör, damar baloncuğu, kanama gibi anormallikleri teşhis ederek hastanın kaybını veya sakat kalmasını önlüyor. Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Emrah Çeltikçi, yapay zeka algoritmasının Gazi Üniversitesi Hastanesi’nde kullanıldığını belirterek, “Çalışan algoritma aynen bir insan gibi eğitildikten sonra, hastanede daha önce hiç görmediği MR’ları değerlendirmeye başladı ve bu değerlendirme sonucunda gördük ki, hastaları yüzde 96-97 gibi oranlarda başarıyla bulabiliyor. Sonrasında hızlıca Gazi Üniversitesi Hastanesi’nde pilot bir uygulama haline getirdik. Burada mevcut sistem hali hazırda çalışıyor, çalışan sistem gayet başarılı anormallikleri bizim beklentimizin de ötesinde buluyor” diye konuştu.

    ’10 SANİYEDE TESPİT EDİYORUZ’

    Algoritmanın hastaların MR sonucu için 15 güne varan bekleme süresini saniyelere indirdiğini belirten Çeltikçi, “Acil durumlar için maksimum 10 saniye içerisinde tespit ediyoruz. Bizim derdimiz beyin ile alakalı hastalıklarda hastanın müdahale süresini mümkün olduğunca kısaltmak, hayatlarını kurtarmak. İnme için acil müdahalede 4 saat vaktiniz var. 4 saati geçirdikten sonra yapılan müdahaleler, şu anki literatür bilgilerimiz gösteriyor ki, çok faydalı değil. 4 saatte değil de 2 saatte müdahale edilmesini sağlarsak hastanın felç kalma ya da felç kalmama durumunu ortaya koymuş oluyoruz. Diyelim ki beynimde de bir tümör var; ama haberim yok. ‘Elim uyuştu’ diye doktora gittim. Normalde MR raporları hastaneden hastaneye değişmekle beraber 3 ile 15 gün gibi bir sürede çıkıyor. Ama bizim hastanın oradaki acil anormalliği bulabilmemiz gerekiyor. Daha hasta MR cihazından kalkıp ayakkabılarını giyerken anormalliği tespit edip, hastaya gerekli müdahalenin yapılmasını hedefliyoruz. Şu anki ilk hedefimiz acil hastanın kaçırılmaması, hastanın evine gitmemesi, daha hastaneden çıkmadan anormalliğin tespit edilmesi” ifadelerini kullandı.

    ‘DAMAR BALONCUĞU OLAN HASTAYI YAPAY ZEKA KURTARDI’

    Çeltikçi, 2 hafta önce Gazi Üniversitesi Hastanesi’nde beyin MR’ı çekilip gönderilen bir hastaya sistem sayesinde hemen müdahale edildiğini anlatarak, “Otobüsüne binmek üzere giderken, bizim algoritma bunun anormalliğini buluyor. Hastanın beyninde korkunç derecede büyük, büyük ihtimalle de hızla büyüyen bir damar baloncuğu tespit ediyoruz. Bakın, hastanın tek şikayeti baş ağrısı ve bu hastayı biz hızlıca acilen döndürdük, yatırdık, ilgili müdahaleleri yapıldı, daha sonrasında da taburcu edildi. Yapay zeka algoritması olmasaydı 10 gün beklenebilirdi, kötüleşebilirdi. Damar baloncuğunun size kanayarak gelmesiyle kanamadan önce gelmesi arasında bir fark var. Kanamadan geldiği için hasta, kanamaya bağlı problemleri yaşamamış oldu. Damar baloncuğunun patlaması yüzde 20-25 ihtimalle hayatınızı kaybettiniz demek. Aslında bir nevi hayatını kurtarmış veya kalıcı bir sakatlığı engellemiş olduk” diye konuştu.

    ‘CİNSİYET VE YAŞ TAHMİNİ YAPABİLİYOR’

    Yapay zeka algoritmasının beyin MR’larına bakarak yaş ve cinsiyet tahmini de yapabildiğini dile getiren Çeltikçi, “Şaşırtıcı derecede şu anda MR’ı çekilen şahsın yaşını yaklaşık 7 yaşlık bir farkla tahmin edebiliyor. Biz kendimiz her gün beyin MR’ları gördüğümüz halde beyin cerrahları olarak bir hastanın yaşının 45 mi 55 mi olduğunu çok anlayamayız. Yüzde 98 başarıyla cinsiyet tahmini yapabildiğini gördük ve merak ettik nasıl yapabiliyor bunu diye? Meğerse beyinlere bakmıyormuş. MR’da görüntü alanına giren burun, elmacık kemikleri, alın kemikleri gibi yerlere bakıp oradan cinsiyet tahmini yapıyormuş” açıklamasında bulundu

    ‘HEDEFİMİZ, GENETİK ANORMALLİĞİ TESPİT ETMEK’

    Çeltikçi, projeyi geliştireceklerini, yapay zekanın 50’si normal, 50’si hasta insandan oluşan veri setini, kademeli biçimde artırıp 1000’e çıkarmayı planladıklarını, böylece algoritmanın bebek ve yaşlılara ait MR’lardaki hata payını düşürüp başarı oranını yükselteceklerini anlattı. Çeltikçi, “Önümüzdeki ikinci plan hastalık çeşitlerini artırmak. Şu anda algoritmanın beyinde gördüğü hastalıklar daha çok kanama, ani kanamalar, büyük boyuta ulaşmış damar baloncukları ve beyin tümörleri gibi hadiseler; ama biz inme gibi ani gelişen hadiselere de hızlı tanı vermesini istiyoruz. Beyin tümörlerini kendi içerisinde hiç bize sormadan sınıflandırabilmesini istiyoruz. Halk arasında denildiği gibi ‘iyi huylu tümör’, ‘kötü huylu tümör’ gibi bunu algoritmanın kendisinin yapmasını istiyoruz. İki ve üçüncü basamaklarda da bunları yapmak istiyoruz. En son dördüncü basamak hedefimiz; tümördeki genetik anormalliği de yüksek oranda tahmin edebilecek mi? En son ulaşmak istediğimiz hedef bu. Şu anda bunların üstünde tek tek çalışıyoruz” diye konuştu. Çeltikçi, bu sistemin Türkiye’nin en ücra köşelerindeki devlet hastanelerine yayılması halinde acil durumlara günlerce beklemeden anında müdahale edilebileceğinin altını çizdi.

  • Beyin tümörüyle savaşan Melek hayatını kaybetti

    Beyin tümörüyle savaşan Melek hayatını kaybetti

    Antalya’nın Demre ilçesinde 5 yıldır beyin tümörüyle mücadele eden Melek Tokgöz (14), yaşam savaşını kaybetti. Küçük Melek’in anne ve babası, “Meleğimiz uçtu” diyerek, gözyaşı döktü.

    Demre’nin Büyük Kum Mahallesi’nde oturan Şerife- Birdal Tokgöz çiftinin kızı Melek, 5 yıl önce beyninde görülen tümör nedeniyle ameliyat edilip, kitle temizlendi. Geçen yıl Melek’in beyninde küçük bir kitle olduğunun belirlenmesi üzerine yeniden tedaviye başlandı. Yaklaşık bir yıldır Akdeniz Üniversitesi Hastanesi Onkoloji Bölümü’nde tedavi gören Melek Tokgöz, dün akşam saatlerinde yaşamını yitirdi. Anne ve babası, “Meleğimiz uçtu” diyerek, gözyaşı döktü.

    Küçük Melek’in cenazesi, ailesinin, yakınlarının ve sevenlerinin katıldığı törenle Demre Merkez Mezarlığı’nda toprağa verildi. Son üç yıldır sağlık nedeniyle okula gidemeyen Melek Tokgöz, Demre Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi 9’uncu sınıf öğrencisiydi. Eve gelen öğretmenler, Melek’e eğitim veriyordu.