Etiket: boşanma

  • Çocuğa hakaret boşanma sebebi sayıldı

    Çocuğa hakaret boşanma sebebi sayıldı

    Bir boşanma davasının temyiz müracaatını değerlendiren Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, çocuğuna hakaret, eşinin ailesini istememek ve aile sırlarını paylaşmayı boşanma sebebi saydı.

    Bir süredir geçimsizlik yaşayan çift, boşanmak için Aile Mahkemesi’nde karşılıklı boşanma davası açtı. Mahkeme, erkeğin davasını kabul ederek çiftin boşanmasına hükmetti. Karşı davacı kadın kararı istinafa götürdü. Bölge Adliye Mahkemesi, kocayı kusurlu bularak mahkeme kararını bozdu. Davacı erkek kararı temyiz edince devreye Yargıtay 2. Hukuk Dairesi girdi.

    Emsal nitelikte bir karara imza atan Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, çocuğa hakaret eden tarafı kusurlu sayılması gerektiğine hükmetti. Kararda şöyle denildi:

    “Davacı erkeğin istinaf kanun yoluna başvurulmamak suretiyle kesinleşen eşini kovma, tehdit etme ve eşinin ailesine ‘Gelin kızınızı alın, öldürmemi mi bekliyorsunuz, boşayacağım’ demesi kusurlu davranıştır. Davalı kadının da ortak çocuklara hakaret ettiği, eşinin ailesini istemediği ve aile sırlarını çevresi ile paylaştığı anlaşılmaktadır. Bu halde, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkân vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı erkek dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi yerinde görülmemiş ve kararın bozulmasını gerektirmiştir. Bölge adliye mahkemesi hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

  • Yargıtay’dan emsal boşanma kararı

    Yargıtay’dan emsal boşanma kararı

    Evliliğin sona ermesinde eşlerin ailelerinin evliliğe müdahalesinin etkili olduğuna dair emsâl bir Yargıtay kararı çıktı. Yüksek mahkeme, ailesinin evliliğe aşırı müdahalesini engelleyemeyen tarafın boşanma davasında ağır kusurlu olduğuna ve tazminat ödemesi gerektiğine hükmetti.

    Ailelerin çocuklarına karşı son derece düşkün ve korumacı olması yuvaları dağıtıyor. Ailelerin evliliklerine müdahalesi sebebiyle şiddetli geçimsizlik yaşayan genç çift, soluğu 1. Aile Mahkemesi’nde aldı.

    Mahkeme, davacı-karşı davalı erkeğin ailesi ve eşi arasındaki dengeyi kuramadığı ve eşine koruyucu davranmadığına, buna karşılık davalı-karşı davacı kadının da kıskanç tavırları olduğu, eşine başkaları yanında sinirli ve agresif davrandığı ve hakaret ettiğine dikkat çekti.

    Kadının ağır, erkeğin daha az kusurlu olduğu belirtilerek, kadının davası reddedildi. Erkeğin davası kabul edilerek, tarafların boşanmalarına karar verildi. Karar davalı-karşı davacı kadın tarafından temyiz edildi.

    Ailesinin müdahalesine sessiz kalan tazminat ödeyecek

    Dava dosyasını yeniden değerlendiren Yargıtay 2. Hukuk Dâiresi emsâl bir karara imza attı.

    Kararda;

    “Mahkemece davalı-karşı davacı kadının ‘Eşine ailesi yanında küçük düşürücü sözler söylemesi’ vakıası kusur olarak yüklenemez. Davacı-karşı davalı erkeğe ilk kararla yüklenen ‘Ailesinin evliliğe aşırı müdahalesi vâkıası da’ kesinleştiği için, kusur olmaktan çıkarılamayacaktır. Gerçekleşen bu duruma göre davacı-karşı davalı erkek davalı-karşı davacı kadına göre daha fazla kusurlu olup mahkemece yapılan kusur belirlemesi doğru olmadığından bozmayı gerektirmiştir. Boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalı erkek ağır kusurlu olup, bu kusurlu davranışlar aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder niteliktedir. Kadın, boşanma sonucu eşin maddi desteğinden yoksun kalacaktır. Türk Medeni Kanunu’nun 174/1-2. maddesi şartları kadın yararına oluşmuştur. Bu durumda tarafların ekonomik ve sosyal durumları, kusurun ağırlığı, hakkaniyet kuralları gözetilerek davalı-karşı davacı kadın yararına uygun miktarda maddi ve manevî tazminata hükmedilmesi gerekirken, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak kadının maddî ve manevî tazminat taleplerinin reddi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

  • Boşanma Aşamasındaki̇ Kocanın Si̇lahlı Saldırısında Ölü Sayısı 4E Çıktı

    Boşanma Aşamasındaki̇ Kocanın Si̇lahlı Saldırısında Ölü Sayısı 4E Çıktı

    Afyonkarahisar’da boşanma aşamasında kocanın silahlı saldırısında eşi, kayınvalidesi ve kayınpederi hayatını kaybetti. 3 kişiyi öldüren şahıs aynı tabancayla intihar etti.

    Olay, kent merkezi Örnekevler Mahallesi’nde meydana geldi. İddialara göre, boşanma aşamasındaki şahıs, konuşmak üzere şehir dışından kayınpederinin evine geldi. Bu sırada sokak ortasında yaşanan tartışmada öfkeli koca tabancası ile bisikletiyle ilerlemeye çalışan kayınpederini kafasından vurduktan sonra çocukları ve eşinin olduğu 4 katlı binanın ikinci katına giderek burada da silahını ateşledi. Öfkeli kocanın tabancasından çıkan kurşunlar kayınvalide ve eşine isabet etti. Şahıs evden çıktıktan sonra olay yerinden yaklaşık 100 metre ileride tabancasını çenesine dayayarak intihar etti. Olay sonrası çevredekilerin haber vermesi ile bölgeye çok sayıda polis ve 112 Acil servis ambulansı sevk edildi. Bölgeye gelen ekipler kayınpeder ile cinayet zanlısı şahsın öldüğünü belirlerken, ambulans ile hastaneye kaldırılan kayınvalide ve eşi de yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Olayın ardından bölgede polis tarafından başlatılan inceleme çalışması sürüyor.

  • Boşanma Aşamasındaki̇ Şahıs Dehşet Saçtı

    Boşanma Aşamasındaki̇ Şahıs Dehşet Saçtı

    Afyonkarahisar’da boşanmak üzere olduğu eşinin kaldığı baba evini basan şahıs, kayınpederini tabancayla vurarak öldürdü, kayınvalidesini de ağır yaraladı. Şahıs ardından sokak ortasında intihar etti.

    Edinilen bilgiye göre, Örnekevler Mahallesi’nde bir şahıs, boşanma aşamasında olduğu eşinin kaldığı baba evini gitti. Kayınpederini sokak ortasında tabancayla vurarak öldüren şahıs ardından eve girdi.

    Kayınvalidesini de vuran şahıs, daha sonra dışarı çıkarak sokak ortasında kafasına ateş ederek intihar etti. Bölgeye polis ve sağlık ekipleri sevk edilirken, kayınvalidenin durumunun ağır olduğu öğrenildi. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.

  • 2020’de evlenen ve boşananların sayısı azaldı

    2020’de evlenen ve boşananların sayısı azaldı

    Pandemi yılı 2020’de evlenen çiftlerin sayısı yüzde 10.1 ve boşanan çiftlerin sayısı da yüzde 13.8 azaldı.

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, bu dönemde evlenen çiftlerin sayısı 2019 yılındaki 542 bin 314’ten 2020 yılında 487 bin 270 çifte gerileri ve 1,000 nüfus başına düşen evlenme sayısını ifade eden kaba evlenme hızı binde 5.84 olarak gerçekleşti.

    Bu dönemde boşanan çiftlerin sayısı da 156 bin 587’den, 135 bin 22’ye geriledi ve 1,000 nüfus başına düşen boşanma sayısını ifade eden kaba boşanma hızı binde 1.62 olarak gerçekleşti.

    Evlenme sayısı aylara göre incelendiğinde, 2020 yılının Nisan ve Mayıs aylarında önemli bir azalma görüldü. Evlenme sayısı 2019 yılı Nisan ayında 53 bin 155 iken pandeminin etkisiyle yüzde 68.7 azalarak 2020 yılının aynı ayında 16 bin 657’ye geriledi.

    Boşanma sayısında da, 2020 yılının Nisan ve Mayıs aylarında pandemi dolayısıyla önemli bir azalma görüldü. Boşanma sayısı 2019 yılı Nisan ayındaki 14 bin 496’dan yüzde 96.1 azalarak 2020 yılının aynı ayında 562’ye gerilerken, 2019 yılı Mayıs ayındaki 14 bin 555’den yüzde 96.2 azalarak 2020 yılının aynı ayında 548’e geriledi.

    Bu dönemde, ortalama ilk evlenme yaşı 2020 yılında erkeklerde 27.9 iken kadınlarda 25.1 oldu. Erkek ile kadın arasındaki ortalama ilk evlenme yaş farkı ise 2.8 yaş olarak gerçekleşti.

    Kaba evlenme hızının en yüksek olduğu il, binde 7.14 ile Adıyaman oldu. Bu ili binde 7.13 ile Şanlıurfa, binde 7.00 ile Kilis izledi. Kaba evlenme hızının en düşük olduğu il ise binde 4.14 ile Gümüşhane oldu. Bu ili binde 4.18 ile Tunceli, binde 4.58 ile Artvin izledi.

    Toplam evlenmeler içinde yabancı kişiler ile evlenmeler incelendiğinde, yabancı gelinlerin sayısı 2020 yılında 18 bin 909 olup toplam gelinlerin yüzde 3.9’unu oluştururken yabancı damatların sayısı 3 bin 828 olup toplam damatların yüzde 0.8’ini oluşturdu.

    Kaba boşanma hızının 2020 yılında en yüksek olduğu il, binde 2.47 ile Antalya oldu. Bu ili binde 2.45 ile İzmir, binde 2.40 ile Muğla izledi. Kaba boşanma hızının en düşük olduğu il ise binde 0.24 ile Hakkari oldu. Bu ili binde 0.25 ile Muş, binde 0.29 ile Şırnak izledi.

    Kesinleşen boşanma davaları sonucunda 2020 yılında 135 bin 22 çift boşanırken 124 bin 742 çocuk velayete verildi. Boşanma davaları sonucu çocukların velayetinin çoğunlukla anneye verildiği görüldü. Çocukların velayetinin 2020 yılında yüzde 75.8’i anneye, yüzde 24.2’si babaya verildi.

  • Adana’da şiddet mağduru kadın isyan etti: Lütfen bizi boşayın

    Adana’da şiddet mağduru kadın isyan etti: Lütfen bizi boşayın

    ADANA’da 1 yıl birlikte kaldığı eşi tarafından darbedilip, alıkoyulduğunu ve düğünde takılan yaklaşık 150 bin lira değerindeki altınlarının elinden alındığını öne süren

    İlknur D. (29), 3 yıl önce açtığı boşanma davasının sonuçlanmamasına tepki gösterdi. İlknur D., “Bir yıllık evliliğin 3 yıldır mahkemesini görüyorum, lütfen bizi boşayın” dedi.

    Kuran kursunda öğreticilik yapan İlknur D., 2015 yılının sonlarında M.E.D. (29) ile evlendi. Çift, M.E.D.’nin görevi gereği Ankara’ya taşındı. İlknur D., iddiasına göre evliliğinin 40’ıncı gününden itibaren şiddet görmeye başladı. Hatta eşi, işe gitmeden önce telefonunu alıp, kapıyı üzerine kilitledi. İlknur D., eşinin babası ve kardeşlerini öldürmekle tehdit etmesi nedeniyle şiddet gördüğünü çevresinden sakladı. Düğünde takılan altınları M.E.D.’nin Ankara’nın Keçiören ilçesindeki bir banka şubesinde kendi adına tuttuğunu öne süren İlknur D., evlliliklerinin 9’uncu ayında ise yine iddiasına göre eşi tarafından boğulmak istendi.

    Eşinin elinden kurtulup, banyoya kaçtığını ve havalandırma penceresinden yardım istediğini anlatan İlknur D., M.E.D.’nin komşularına, ‘İlknur kendisine zarar veriyor. Ben onu çok seviyorum’ dediğini kaydetti.

    AKŞAM DAYAK, SABAH ‘SEVİYORUM’ YAZILARI

    İlknur D. bu olaydan sonra kaçarak uçakla Adana’ya ailesinin yanına geldiği. Darp raporu alıp, yaşadıklarını ailesine anlattı. Aile büyükleri araya girdi ve M.E.D., altınları geri verdi. Çift barışarak Ankara’ya döndü. Ancak geceleri şiddet gören ilknur D., sabahları uyandığında evin her tarafında, ‘Seni çok seviyorum’ yazılı notlar buldu.

    KANDIRIP ALTINLARI ELİNDEN ALDILAR

    İlknur D., bir süre sonra eşinin anne-babasıyla Adana’daki ailesine misafirliğe gitti. Burada kayınpederi, “M.E.D.’nin borcu var. Sana da söylemiyor. Sen bu altınlar ona ver, borcu kapatsın” dedi. İlknur D. de 150 bin lira değerindeki altınları kayınpederine teslim etti. Çift Ankara’ya dönerken, İlknur D. ailesinin yanında kaldı. Ancak genç kadın, bir daha eşi ile kayınvalidesi ve kayınpederine ulaşamadı. En son 21 Ocak 2017 tarihinde eşiyle görüşen İlknur D., kandırıldığını anlayınca 23 Ocak 2017 tarihinde Adana Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. 10 gün sonra da boşanma davası açtı. Ancak, eşinin kendisinden 2 gün önce Ankara’da boşanma davası açtığını öğrendi.

    BİR DARBE DE AVUKATTAN

    Dava sürerken genç kadına aylık 700 TL tedbir nafakası bağlandı. Avukatının da bu paraları, 2 yıl boyunca kendisine vermediğini ileri süren genç kadın, 2019 yılında Adana Barosu’na şikayet başvurusunda bulundu. Parasını aldıktan sonra da başka bir avukat tuttu.

    ‘MADDİ MANEVİ ZARARA UĞRADIM’

    3 yıldır boşanma davası süren İlknur D., “Benden altınları da aldılar. Ben şikayet edinceye kadar beni kimse aramadı. Şikayetimden sonra aylarca beni aramayan insanlar, ‘barıştıralım’ diye ortaya çıktılar. Boşanma davası açtığımda eşimin, 2 gün önce Ankara’da boşanma davası açtığını öğrendim. 3 Şubat 2017 tarihinden bu yana boşanma davamız devam ediyor. Bütün eşyalarım, çeyizim, kitaplarım gitti. 150 bin liralık altınlarımı aldılar. Sadece manevi olarak değil, maddi olarak da zarara uğradım” diye konuştu.

    ‘LÜTFEN BİZİ BOŞAYIN’

    İlknur D., şunları kaydetti:

    “Ben önce ilahi adalete sonra da Türkiye Cumhuriyeti’nin adaletine inanıp, güveniyorum. Ankara’daki evime gittiğimde bütün eşyaları alıp, evi terk ettiklerini gördüm. Bir yıllık evliliğin 3 yıldır mahkemesini görüyorum. Lütfen bizi boşayın. Altınları aldıklarını inkar ettiler ama bizim o zaman mesaj dokümanımız vardı. Onları verince her şey ortaya çıktı. Ben bir an önce hakkımı alarak, boşanmak istiyorum. Yeni bir Emine Bulut vakası olmasın. Ben öldükten sonra adalet yerini bulmasın. Yaşarken adalet olsun.”

  • Şarkıcı Sıla ve Hazer Amani boşanıyor

    Şarkıcı Sıla ve Hazer Amani boşanıyor

    11 ay önce aile arasında düzenlenen nikâh töreniyle evlenen Sıla ve Hazer Amani çifti boşanma kararı aldı. Ortak bir açıklama yapan çift, “Dostluğumuzun kıymeti bakidir” dedi.

    Geçen ocak ayında ani bir kararla evlenen şarkıcı Sıla Gençoğlu ve şef Hazer Amani hakkında çıkan boşanma haberleri doğru çıktı. Basın açıklaması yapan çift, bir süredir haklarında çıkan ihanet ve psikolojik baskı haberlerini de yalanladı.

    “HABERİ BİRİNCİ AĞIZLARDAN DUYMANIZI ARZU ETTİK”

    Ünlü isimler açıklamasında “Evliliğimiz hakkında bir süredir çıkan haberlere istinaden bu açıklamayı yapma gereği duyduk. Boşanma kararı aldığımız doğrudur. Bu kararın, yansıtılan haberlerle ilintisi olmadığı gibi, dostluğumuzun kıymeti bakidir. Sağlığın, sıhhatin her şeyden önemli olduğunu bir kez daha epey kuvvetli anladığımız şu dönemde bu haberin bir detay olduğunu düşünüyoruz. Yine de bunu açık yüreklilik ve içtenlikle birinci ağızlardan duymanızı arzu ettik” dedi.

    EVLİLİKLERİ HAKKINDA İDDİALAR ORTAYA ATILMIŞTI

    Şarkıcı Sıla’nın eşi Hazer Amani’ye psikolojik baskı uyguladığı ve Amani’nin eski eşi Deniz Mumcuoğlu ile görüşmeye başladığı ileri sürülmüştü. Öte yandan çiftin pandemi döneminde maddi sıkıntı yaşamasının da krizin büyümesinde etkili olduğu iddia edilmişti.

  • Damla Ersubaşı boşanır boşanmaz imaj değiştirdi

    Damla Ersubaşı boşanır boşanmaz imaj değiştirdi

    ‘Sihirli Annem’ dizisinde canlandırdığı ‘Tuğçe’ karakteriyle tanınan oyuncu Damla Ersubaşı, Mustafa Can Keser’den boşanır boşanmaz imajını değiştirdi.

    Oyuncu Damla Ersubaşı, şiddet gördüğünü iddia ettiği eşi Mustafa Can Keser’den iki hafta önce boşanmıştı.

    Bir dönemin ünlü dizisi ‘Sihirli Annem’ ile şöhreti yakalayan Ersubaşı, ayrılıktan sonra soluğu kuaförde aldı.

    Yeni halini sosyal medya hesabından yayınlayan Damla Ersubaşı, “Uzun bir süre değiştirmeyi düşünmüyorum, inşallah, zorla kandırdım zaten” notunu düştü.

    Ersubaşı’nın yeni imajı takipçilerini ikiye böldü. Takipçilerinin bir kısmı yeni imajını beğenirken, bazıları da eleştirdi.

    Keser, Damla Ersubaşı ikinci bebeğine hamileyken bir kadınla samimi şekilde yakalanmıştı. Eşinin kendisini aldattığını kabul eden oyuncu, evliliğine devam etme kararı almıştı.

    Ardından Keser’in, Ersubaşı’yı darp ettiği gündem olmuştu.

    BOTOKS MAĞDURU

    İki gün önce Nişantaşı’nda görüntülenen Ersubaşı, boşanma sonrası eski eşiyle görüşüp, görüşmediği sorusuna, “Mustafa benim çocuklarımın babası. Biz her zaman onunla görüşmek zorundayız. Bunu çocuklarımız için, onların iyi olması için yapacağız” demişti.

    Yüzündeki ufak morlukların nedenini soran gazetecilere açıklama yapan Ersubaşı, “Yüzüme botoks yaptırdım, yeni olduğu için morluk oldu. Başka herhangi bir durum yok” şeklinde konuşmuştu.

     

  • Evlenmek için ilan veren adam: Eş ararken belamı buldum

    Evlenmek için ilan veren adam: Eş ararken belamı buldum

    Antalya’da 2 yıl önce otomobilinin arkasındaki ilanla aylarca eş arayan Bahtiyar Doğan (68), nikah masasına oturduğu Güler G. (68) tarafından 32 gün sonra terk edildi. 2 yıldır Güler G.’ye ulaşamayan ve boşanmak için mücadele eden Doğan, “Bu kadından boşanmak için Allah’a yalvarıyorum. En azından soyadımı ondan kurtarmak istiyorum. Eş ararken belamı buldum” dedi.

    Emekli taksi şoförü Bahtiyar Doğan, 2017 yılında otomobilinin arka camına yazdığı ’65 yaşındayım. Emekliyim, evim var, arabam var. Yaşıma uygun Allah’tan korkan bir eş arıyorum’ ilanıyla aylarca kendine eş aradı. 16 yıldır bekar olduğunu, gönlünün sultanını bulmak için bu yöntemi bulduğunu anlatan Doğan, 2018 yılında kendisini arayan Güler G. ile tanıştı. Çift daha sonra evlenmeye karar verip, 12 Ağustos 2018 tarihinde nikah masasına oturdu.