Etiket: BTSO

  • Hazine ve Maliye Bakanı’ndan Bursa’da enflasyon mesajı

    Hazine ve Maliye Bakanı’ndan Bursa’da enflasyon mesajı

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nda (BTSO) düzenlenen “İş Dünyası ile İstişare ve Değerlendirme Toplantısı”nda konuştu.

    Bakan Nebati, son dönemde dünya ekonomilerinin en büyük sorununun artan enflasyon meselesi olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:

    “Ülkemizde de özellikle ekonomik temellerden uzak fiyatlama oluşumlarının geçici etkileri, küresel enerji, gıda ve tarımsal emtia fiyatlarındaki artış ile tedarik sürecindeki aksaklıklar gibi arz yönlü unsurlar ve talep gelişmeleri enflasyonun yükselmesinde etkili olmaktadır.

    Bizler mart ayı itibarıyla yüzde 61,1 seviyesine yükselen enflasyonu kalıcı olarak düşürmek, fiyat istikrarını sürdürülebilir şekilde sağlamak noktasında kararlı adımlar atmaktayız. Bu amaçla öncelikle Kur Korumalı Mevduat ve Katılım Hesabı ve sunulan çeşitli finansal enstrümanlar ile döviz kurlarındaki oynaklığı kısa zamanda giderdik.”

    Bakan Nebati, Kur Korumalı Mevduat’ın en net ve güçlü etkisini Rusya-Ukrayna Savaşı, petrol fiyatlarındaki yükseliş ve FED faiz artırımı kararına rağmen kurun stabil durumunu korumasıyla gördüklerini söyledi.

    “KUR KORUMALI MEVDUATLAR 695 MİLYAR TL’YE ULAŞTI”

    Kur Korumalı Mevduat sistemine ilk girenlerde vadelerin 23 Mart itibarıyla dolmasıyla hesap sahiplerinin getirileri almaya başladığını hatırlatan Nebati, bu tarihte 596 milyar lira olan Kur Korumalı Mevduat bakiyesinin 1 Nisan itibarıyla 695 milyar liraya ulaştığını kaydetti.

    Nebati, döviz kurlarında stabilizasyonun en iyi şekilde yürüdüğünü vurgulayarak, “KKM’nin de etkisi ile birlikte kur-faiz sarmalından çıktık.

    Böylece, enflasyonun en önemli belirleyicilerinden biri olan döviz kurunda serbest piyasa koşulları içerisinde istikrar sağlandı.

    Enflasyonun diğer önemli belirleyicisi olan beklentilerdeki düzelmeye yönelik atacağımız adımlarla yıl sonunda enflasyonun makul bir seviyeye geldiğini hep birlikte göreceğiz” dedi.

    Nebati, fiyatlardaki davranış bozukluğunun giderilmesi ve makro ekonomik göstergelerdeki iyileşmelerle yatay bir geçişten sonra enflasyon sarmalından çıkılacağı bir döneme girileceğini kaydetti.

  • BTSO Başkanı: Hedefimiz stratejik üretim yeteneği

    BTSO Başkanı: Hedefimiz stratejik üretim yeteneği

    Bursa iş dünyasının çatı kuruluşu BTSO, iki yıllık aranın ardından Müşterek Meslek Komiteleri Toplantısını ilk kez fiziksel olarak gerçekleştirdi. Mart ayı Meclis Toplantısı ile birlikte düzenlenen programa komite üyeleri yoğun katılım gösterdi.

    BTSO Başkanı İbrahim Burkay, tüm dünyayı derinden etkileyen pandemi süreci ile olağanüstü bir dönemi yaşadıklarını söyledi. Başkan Burkay, başta temel gıda, enerji ve demir çelik olmak üzere Türkiye’nin en önemli tedarikçileri arasında bulunan Rusya ile Ukrayna arasında yaşanan savaşın yeni riskleri beraberinde getirdiğini ifade etti. İbrahim Burkay, Odanın meclis ve komite üyelerinin katkıları, örnek birlikteliği, kentine ve ülkesine değer katan projeleriyle adından en fazla söz ettiren kurumlar arasında yer aldığını söyledi.

    “Karar alma mekanizmalarında etkili rol oynadık”

    BTSO olarak iş dünyası temsilcilerinin tüm taleplerini hızlı bir şekilde ilgili kurumlara ulaştırdıklarını ifade eden Burkay, “Meslek komitelerimizle yaptığımız geniş katılımlı toplantılarımızda ortaya konan görüş, öneri ve talepler, yönetim kurulumuzun yol haritasını oluşturuyor. Üyelerimizin Odamıza aktardığı sorunları çözüm önerilerimizle birlikte her fırsatta ve her platformda ekonomi yönetimimiz ve ilgili kurumlarımızla paylaşıyoruz. Sektörlerimizi yakından ilgilendiren birçok kararın alınmasında rol oynadık. KOBİ tanımının güncellenmesinin yanı sıra yeme içme, kuyumculuk, enerji, gıda sektörlerini yakından ilgilendiren birçok talebimiz karşılık buldu. BTSO olarak üyelerimizden gelen taleplerin takipçisi olmayı sürdüreceğiz.” dedi.

    Bursa’nın orta yüksek teknolojili üretimde yüzde 52 ile Türkiye ekonomisinin 2 katı üzerinde bir orana sahip olduğunun altını çizen Burkay, dış ticaret hacmi 24 milyar dolar seviyesine ulaşan Bursa’nın 8 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiğini ifade etti. “Türkiye’de 10 tane Bursa gibi şehir olsa cari dengeye 80 milyar dolar katkı sağlar.” mesajını veren Burkay, konuşmasında mekânsal planlamaya da değindi. Burkay, “Bursa’mızın merkezinde bulunduğu Marmara Havzası’nda yeni bir mekânsal planlama yapılmasının yatırım, üretim, istihdam ve ihracat değerlerimizi yeni bir eşiğe taşıyacağına inanıyoruz. Bursa’nın 800 milyar lirayı aşan ekonomik işlem hacmine sanayimizin katkısı yüzde 46 düzeyinde. Şehrimizin 11 bin kilometrekarelik toplam yüzölçümü içinde sanayi binde 8’lik sınırlı payına rağmen bu katkıyı vermektedir. Geleceğin rekabeti ülkeler arasında değil, şehirler ve bölgeler arasında yaşanacak. Bursa’mızın potansiyelini ortaya çıkararak, sanayide yüksek katma değerli ve ileri teknolojili alanlara dönüşüm konusunda yeni bir atılım sağlamalıyız.” açıklamalarında bulundu.

    “KOBİ OSB’yi akılcı şehircilik modeliyle kurguladık”

    Güçlü bir sanayi için yeni yatırım alanlarının şart olduğunu ifade eden Burkay, “Bursa’daki 17 OSB’nin toplam büyüklüğünün 50 milyon metrekare iken, Gaziantep OSB’nin tek başına 43 milyon 250 bin metrekarelik alana sahip. Otoyol ve demiryolu projeleriyle bağlantılı, işletmelerimizin kapasite artışına imkân sağlayacak yeni, modern ve planlı sanayi alanlarının oluşturulması, başta KOBİ’lerimiz olmak üzere sanayimizi çok daha güçlü bir konuma yükseltecektir.” dedi

    Başkan Burkay, BTSO olarak BUTEKOM, GUHEM, TEKNOSAB gibi yeni ekonomiye dönüşümün temellerinin atıldığı merkezleri hep birlikte inşa ettiklerini ifade ederek, “Yüksek teknolojili üretim ve ihracat hedefiyle 4 yıl gibi kısa bir sürede kente kazandırılan TEKNOSAB, sadece 8 yılda HOMETEX gibi uluslararası bir fuarı düzenleme kapasitesine erişen Küresel Fuar Acentesi, dünyanın sayılı uzay ve havacılık merkezlerinden biri olarak gösterilen GUHEM gibi daha birçok projemizle nasıl Türkiye’ye örnek olduysak, önümüzdeki dönemde de yeni başarı hikâyeleri yazmaya devam edeceğiz. 2013 yılında ortaya koyduğumuz ‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür’ mottosunun ilk dönemlerde güzelliğinden bahsedilirdi, şimdi bugün bu mottonun realiteye dönüştüğünün hepimiz farkındayız.” ifadelerini kullandı.

    Başkan Burkay, mesleklerin ve sektörlerin meclis ile komitelerde daha güçlü bir şekilde temsili için TOBB ile birlikte yaptığı çalışma sonucunda 7 yeni meslek komitesi daha kurarak komite sayısının 70’e yükseldiğini de sözlerine ekledi.

    Komiteler çalışmalarını sürdürüyor

    Başkan İbrahim Burkay’ın konuşmasının ardından Ekonomist Can Fuat Gürlesel, Türkiye ve dünya ekonomisindeki gelişmelere ilişkin sunum gerçekleştirdi. Programda ayrıca meclis ve komite üyeleri sektörlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Programda ayrıca Meslek Komitelerinin çalışma performansları üyelerle paylaşıldı. BTSO Meslek Komiteleri 47 aylık süreç içerisinde 496 kurum ziyareti, 89 genişletilmiş sektörel analizi toplantısı, 90 yurt dışı fuar organizasyonu gerçekleştirdi. Komiteler bu süre zarfında yurt içinde 40 fuar düzenlerken, bu organizasyonlardan bini aşkın kişi faydalandı.

  • HOMETEX, 17 Mayıs’ta kapılarını açıyor

    HOMETEX, 17 Mayıs’ta kapılarını açıyor

    TETSİAD Başkanı Hasan Hüseyin Bayram ve BTSO Başkanı İbrahim Burkay ev sahipliğinde bugün düzenlenen basına yönelik tanıtım toplantısına, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan, İTHİB Başkanı Ahmet Öksüz, İHKİB Başkanı Mustafa Gültepe, UTİB Başkan Yardımcısı Ufuk Oçak, TETSİAD Eski başkanlarından Recep Tanrıverdi ile TÜGİAD Başkanı Nilüfer Çevikel’in yanı sıra ihracatçı birlik başkanları ve sektör temsilcileri katıldı.

    190’I AŞKIN ÜLKEYE YILLIK 3,2 MİLYAR DOLARLIK İHRACAT

    Toplantının açılış konuşmasını yapan BTSO Başkanı İbrahim Burkay, Türk ev tekstili sektörünün 190’ı aşkın ülkeye yıllık 3,2 milyar dolarlık ihracat kapasitesine ulaştığını ve kilogram başı ihracat değerini 8 doların üzerine çıkararak milli gelire en fazla katma değer sağlayan güçlü bir sektör olduğunu söyledi. Burkay, “Bugün dünya tekstil ihracatından aldığımız pay yüzde 3 seviyesindeyken, ev ve mekân tekstillerinde bu oran yüzde 4,5’e kadar ulaştı. Ar-Ge, inovasyon ve tasarıma verdiği önemle Türk ev tekstili, artık üretimden tanıtıma, kaliteden pazarlamaya kadar tüm alanlarda trendleri belirleme gücüne sahip” dedi.

    TÜRKİYE DÜNYA TEKSTİL TİCARETİNE YÖN VERİYOR

    Bundan 20-30 yıl öncesine kadar ucuz istihdam deposu olarak görülen tekstil sektörünün nitelikli üretim, kalifiye işgücü ve yüksek ihracat potansiyeliyle stratejik bir konuma yükseldiğine değinen Burkay, “Bildiğiniz gibi ülke olarak ekonomi gündemimizin ilk sırasında yer alan orta yüksek ve ileri teknoloji alanındaki yatırımlarla Türkiye’nin ortalama ihracat birim fiyatını 1,3 dolardan 4 dolara yükseltmeyi hedefliyoruz. Tekstil sektörümüz ise teknolojik dönüşüm, kreatif yaklaşımlar ve marka yatırımlarıyla bu rakamı 15-20 dolar seviyesine taşımayı başararak ülke kalkınmasında öncü rolünü sürdürüyor. Dünya ev tekstili sektörünün yakından takip ettiği fuarımız, ülkemizin bugün dünya tekstil ticaretine yön veren, kendi tasarımları ve kreasyonları ile takip edilen ve örnek gösterilen merkezlerden biri haline gelmesinde önemli pay sahibidir” diye konuştu.

    BURKAY: “SEKTÖRÜN DIŞ TİCARET HACMİ GENİŞLEYECEK”

    Konuşmasında HOMETEX hakkında da bilgi veren BTSO Başkanı İbrahim Burkay sözlerini şöyle tamamladı:

    “Sektörümüzün çatı kuruluşu TETSİAD ile BTSO’nun KFA Fuarcılık Şirketi iş birliğinde Ticaret Bakanlığımız ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimizin destekleri sayesinde HOMETEX ismiyle yeni bir vizyona kavuşturduk. İhracata dayalı ulusal kalkınma hedefleri doğrultusunda BTSO’da yönetime geldiğimiz 2013 yılında kurduğumuz KFA Fuarcılık şirketimiz, geride bıraktığımız 9 yılda yurt içi ve yurt dışı fuar organizasyonları sayesinde Bursa’daki ihracatçı firma sayımızın ve ihracatımızın rekor seviyeye ulaşmasında lokomotif bir görev üstlendi. Milli katılım organizasyonu yapma yetkisi ayrıcalığına da sahip olan KFA Fuarcılık şirketimizin bugün HOMETEX gibi dünyanın en büyük fuarcılık organizasyonlarından birini gerçekleştirecek hale gelmesi de bizler için ayrıca bir mutluluk vesilesidir. 11 holde, 160 bin metrekare alanda, 600’den fazla ulusal ve uluslararası firmanın katılımıyla 17 Mayıs’ta kapılarını açacağımız fuarımızı, dünya pazarlarına sunulan yeni ürünlerden moda söyleşilerine, trend alanlarından sektör buluşmalarına kadar çok zengin bir konsept ile kurguladık. HOMETEX kapsamında UR-GE projeleriyle desteklediğimiz yabancı alım heyeti organizasyonlarımız ve düzenleyeceğimiz B2B etkinliklerimizle de sektörümüzün dış ticaret hacmini geliştirmeyi hedefliyoruz. Avrupa’dan Asya’ya ABD’den Kuzey Afrika ve Arap coğrafyasına kadar dünyanın geniş bir coğrafyasından nitelikli alıcılarını ve katılımcıları İTO Başkanı Şekib Avdagiç Başkanımın büyük gayretleri neticesinde yenilenen İstanbul Fuar Merkezimizde ağırlayacağız.”

    “FUARLAR NEDENİYLE ÇEVRE OTELLER YÜZDE 100 DOLDU”

    Pandemi nedeniyle bir süredir dünyanın en büyük organizasyon ve fuarlarının yapılamadığını ve maddi kaybın trilyon dolarları bulduğuna dikkat çeken TETSİAD Başkanı Hasan Hüseyin Bayram da “Ocak ayında Almanya’da yapılması planlanan Heimtextil Fuarı da salgın nedeniyle ertelenince, HOMETEX daha da önem kazanmış oldu. Dünyanın en büyük iki ev tekstili fuarından biri olan HOMETEX’e yurtiçinden ve yurtdışından büyük talep var. Öyle ki; organizasyonun yapılacağı tarihlerde fuar çevresindeki otellerde doluluk oranları yüzde 100’leri buldu” şeklinde konuştu.

    “YÜZLERCE ÜLKEDEN ALIM HEYETİ GELECEK”

    TETSİAD Başkanı Bayram, sektörün kalbi durumundaki Sultanhamam’da mağaza vitrinlerde başlayan ve 1992’de bir otelin salonunda 600 metrekarelik alanda ilk kez düzenlenen fuar yolculuğunu, bugün 11 Holl, 160 bin metrekarelik bir alanda düzenlenen bir dünya markasına dönüştürmeyi başardıklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Daha Güçlü ve Daha Katılımcı HOMETEX mottosuyla düzenleyeceğimiz fuar, krizlerin fırsata çevrildiği bir etkinlik olacak. Fuara Avrupa’dan Ortadoğu’ya, Orta Asya’dan Türki Cumhuriyetleri’ne, Kuzey Afrika’dan ABD’ye kadar yüzlerce ülkeden binlerce markanın alım heyeti ile 150 – 200 bin arasında ziyaretçi bekliyoruz. Profesyonel alım heyetleri bu fuarda dünyanın en yeni koleksiyonlarını, son teknoloji ile üretilmiş çevreci ürünlerini, yeni renk, trend ve tasarımlarını görme imkanı bulacak. HOMETEX’i farklı kılacak bir diğer önemli özellik de Yeşil Mutabakat Eylem Planı çerçevesinde hareket edilecek olmasıdır. Sektör olarak biz de üretimden yatırıma kadar her alandaki stratejimizi, Yeşil Mutabakat Eylem Planı doğrultusunda sürdürüyoruz. Bu bakımdan bu fuar, geri dönüştürülebilir ürünlerin bolca sergilendiği, çevreci bir fuar olacak.”

    TÜRKİYE, EN BÜYÜK TEDARİKÇİLERDEN BİRİ

    Türkiye’nin Çin, Hindistan ve Pakistan’la dünyanın en büyük ev tekstili tedarikçisinden birisi olduğunu hatırlatan Bayram, “Türkiye, dünyanın en büyük ve en güçlü brode makine parkına sahip. Perde, perde aksesuarları, tül, döşemelik kumaş ve döşemelik deri, mutfak ve yemek odası tekstili, havlu ve banyo grubu ürünleri, uyku ve yatak odası tekstili, iplikler, yer kaplamaları, duvar kaplamaları ve dekorasyon ürünlerinde trendleri biz belirliyoruz. Bugün dünyanın birçok ülkesinde Türk ev tekstili ürünleri “Turkish Home Tekstil” adıyla aranan bir marka haline geldi. “Turkish Home Tekstil”, dünyada bilinen Türkiye’nin en güçlü sektör markalarından biri oldu. Ayrıca 1600 yıllık bir geçmişe sahip Türk havlusu da dünyada aranan bir üründür. Havlu ile bornoz üretimini de geliştiren Türkiye “Turkish Towel” adıyla bir marka oluşturdu ve “Turquality” yoluyla bu markayı dünya çapında tescillendi” dedi.

    “MADE İN TURKEY DAHA ÇOK İLGİ GÖRÜYOR”

    Bayram sözlerini şu şekilde sonlandırdı:

    “Son olarak İstanbul’da gerçekleştirilen ‘Euroleauge2 Dörtlü Finali’nde yer alan 4 takımın da kullandığı havlular, Denizli’de ‘Turkish Towels’ markasıyla üretilmiş havlulardır. Öte yandan dünyada ev tekstili sektöründe en önde gelen markaların müşteri kitlesinin yüzde 30’unu oluşturan Uzak Doğu ülkelerindeki tüketici ve satın almacılar son yıllarda ‘Made in China’ veya ‘Made in Vietnam2 etiketleri yerine ‘Made in Türkiye’ etiketine daha çok ilgi duyar hale geldiler. Kurulacak yeni bağlantılarla HOMETEX’in, Türk ev tekstili ihracatına yüzde 25–30 oranında bir katkı sağlamasını hedefliyoruz.”

  • 250 Büyük Firma Araştırması için geri sayım başladı

    250 Büyük Firma Araştırması için geri sayım başladı

    Türkiye’nin üretim ve ihracat üssü Bursa’da, 2021 yılının en büyük 250 firması belirleniyor. Bursa iş dünyasının çatı kuruluşu BTSO’nun kent ekonomisine ilişkin en önemli saha araştırmalarından olan ‘Bursa İlk 250 Büyük Firma Araştırması’ için geri sayım başladı. Firmaların 2021 yılı verileri doğrultusunda toplam net iç ve dış satış büyüklüklerine göre gerçekleştirilen araştırma, 1997 yılından bu yana düzenli olarak yapılıyor.

    SON TARİH: 13 MAYS 2022

    Firmalar, www.ilk250.org.tr uzantılı internet sitesinden kendilerine verilen kurum numarası ve şifresiyle doldurdukları anket formuyla araştırmaya katılabiliyor. Firmaların ankette doldurdukları verilerin kontrol edilebilmesi için 2021 yılına ait Kurumlar Vergisi beyannamesi ve tahakkuk fişi veya mali müşavir onaylı kapanış bilançosu ve ayrıntılı gelir tablolarını [email protected] adresine PDF olarak göndermeleri gerekiyor. Ayrıca ankete katılabilme alt sınırı net satışlarda 70 milyon TL olarak belirlendi. Araştırma çerçevesinde toplanan veriler yalnızca araştırma ve analiz hedefli kullanılıyor. ‘Bursa İlk 250 Büyük Firma Araştırması’na katılmak isteyen firmalar için başvurular 13 Mayıs 2022 Cuma günü mesai bitimine kadar devam edecek.

    KENT EKONOMİSİNİN EN ÖNEMLİ SAHA ÇALIŞMASI

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, kent ekonomisine ilişkin en önemli saha çalışması olan “İlk 250 Büyük Firma Araştırması’nın bu yıl 25. kez gerçekleştirildiğini söyledi. Çeyrek asrı geride bırakan araştırmanın Bursa ekonomisine ışık tuttuğunu ifade eden Burkay, “Araştırma çerçevesinde firmalarımız; toplam ciro, katma değer, öz sermaye, net aktifler, dönem karı, ihracat değeri ve istihdam rakamlarına göre sıralanıyor. Ortaya çıkan veriler, sektörlerin gelişimi açısından önceliklendirilmesi gereken çalışmalar konusunda da önemli bir referans niteliği taşıyor. 1997 yılından bu yana uzmanlarımız tarafından büyük bir emekle hazırlanan araştırma, kent ekonomisinin tarihi açısından adeta bir bilgi hazinesi niteliği taşıyor. Araştırma sonuçları Bursa’da yatırımdan üretime, istihdamdan ihracata kadar yeni stratejiler geliştirmemiz için de yol haritası niteliği taşıyor. Kent ekonomimizin ve reel sektörümüze ışık tutan araştırmamıza tüm firmalarımızın katılımını bekliyoruz” dedi.

    Araştırma çerçevesinde örnek başarılarıyla öne çıkan firmalar, iş dünyasının en prestijli organizasyonları arasında yer alan ‘Ekonomiye Değer Katanlar Ödül Töreni’nde ‘İhracat’ ve ‘Sektör Liderleri’ kategorilerinde ödüllendiriliyor.

  • Bursalı sanayiciler akaryakıt taleplerini iletti

    Bursalı sanayiciler akaryakıt taleplerini iletti

    Bursa iş dünyasının çatı kuruluşu BTSO, 50 bini aşkın üyesinden gelen tüm taleplerin takipçisi olmaya devam ediyor. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, BTSO üyesi akaryakıt ve enerji sektörü temsilcilerinin sorunları için Ankara’da bir dizi ziyaret gerçekleştirdi. BTSO heyetinde, Meclis Üyeleri İlhan Parseker, Erdal Aktuğ, Enerji Konseyi Başkanı ve Meclis Üyesi Erol Dağlıoğlu ile 34. Meslek Komitesi Başkanı Serdar Şehmuz Karadayı ve 21. Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı İbrahim Karaman da yer aldı.

    BTSO heyeti, Ticaret Bakan Yardımcısı Sezai Uçarmak, EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz ve EPDK Başkan Yardımcısı Yılmaz Tamer’i ziyaret etti. Başkan İbrahim Burkay, sektörün taleplerini ve çözüm önerilerini içeren detaylı raporu Mustafa Yılmaz ve Sezai Uçarmak’a iletti. BTSO Başkanı İbrahim Burkay, ekonomik kalkınmanın bir numaralı hammaddesi olan enerjinin stratejik öncelikler arasında tartışmasız liderliğini sürdürdüğünü söyledi.

    İbrahim Burkay, küresel büyüme ve nüfustaki artışla birlikte, enerjiye olan ihtiyaç ve talebin de her geçen gün artmaya devam ettiğini vurguladı. Enerji ve akaryakıt sektöründen gelen tüm taleplerin takipçisi olduklarını kaydeden Başkan Burkay, “Sektör temsilcilerimizle Ocak ayında yaptığımız geniş katılımlı toplantımızda Ticaret Bakanlığı ve EPDK’ya bir ziyaret programı gerçekleştirmeye karar vermiştik. Aldığımız ortak karar doğrultusunda heyetimizle birlikte Bakan Yardımcımız Sezai Uçarmak ve EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’ı ziyaret ederek, sektörümüzün taleplerini bizzat iletme fırsatı yakaladık. Yenilenebilir enerji kaynakları için yatırım teşviklerinden akaryakıt sektörünün son zamanlarda artan maliyetlerin düşürülmesi ve denetlemelerine ilişkin birçok talep ve çözüm önerisini Ticaret Bakanlığı ile EPDK’ya ilettik.” dedi.

    Akaryakıtta dağıtım bölgesine uzaklığın bayi karlarını da olumsuz etkilediğini belirten Başkan Burkay, “Nakliye bedellerinin bayilerin toplam kar marjının içerisinde yer alması dağıtım bölgelerine uzak olan bayilerimizi olumsuz etkiliyor. Ayrıca dağıtım bölgelerine yakın bazı yerlerin pompa satış fiyatları Bursa gibi uzak illere göre daha yüksek. Pompa satış fiyatlarının da dağıtım bölgelerine uzaklık göz önünde bulundurularak belirlenmesi en önemli taleplerimiz arasındaydı” şeklinde konuştu.

    “TTS talebimiz sonuçlandı”

    EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz ile yaptıkları görüşmede BTSO’nun da talepleri arasında yer alan otomatik satışlardaki bayi katılımını sıfırlandığının müjdesini kendilerinden aldıklarını ifade eden İbrahim Burkay, “Taşıt Tanıma Sistemi’nde (TTS) akaryakıt bayilerine yansıtılan komisyon tutarlarını ortadan kaldıracak yeni bir düzenlemeyi devreye alınması kararını memnuniyetle karşıladık. Atılan bu adım akaryakıt sektöründe fiyat baskısını azaltırken, bayilerimizin kar marjlarında da önemli bir iyileşme sağlayacaktır. Sektörümüzün taleplerine kulak veren Sayın Başkanımız Mustafa Yılmaz’a teşekkür ediyoruz. BTSO olarak sektörümüzün sorunlarının çözülmesi için adımlarımızı sürdüreceğiz.” diye konuştu.

    Nakliye bedelleri bayi karlarını etkiliyor

    BTSO Meclis Üyesi İlhan Parseker, sektör temsilcileriyle birlikte Ankara’da önemli ziyaretler gerçekleştirdiklerini belirterek, “Odamızın organizasyonuyla Ticaret Bakanlığı’na yaptığımız ziyarette sektörümüzü yakından ilgilendiren denetimlere ilişkin yaşanan sorunları aktardık. EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz’ı ziyaretimizde ise akaryakıt sektörünün nakliye ve Taşıt Tanıma Sistemi gibi farklı konularda görüşme fırsatı bulduk. Taşıt tanıma sistemi konusunda EPDK’ye gerçekten teşekkür ediyoruz. Sektörümüz bu konunun çözülmesini uzun bir süredir bekliyordu. EPDK, sektörümüzün taleplerine oldukça hakim. Sektörümüzde ayrıca nakliye önemli bir mesele. Nakliye bedeli bayi kar bedelinin önemli bir kısmını ortadan kaldırıyor. Dolum yerlerine uzak bölgelerdeki bayilerin ödediği nakliye bedelleri bayi karlarını sıfır noktasına kadar geetirebiliyor. Bu noktada sorunların çözüme kavuşması konusunda EPDK’dan destek olmalarını talep ettik.” dedi.

    BTSO Enerji Konseyi Başkanı ve Meclis Üyesi Erol Dağlıoğlu, Ankara programında özellikle yenilenebilir enerji alanında istişare etme fırsatı yakaladıklarını söyledi. Yenilenebilir enerji konusunda yapılan yeni teşvik mekanizmalarının artırılmasının, yatırımlardaki bürokratik yapının kolaylaştırılmasının önemine işaret eden Dağlıoğlu, “Artan maliyetler karşısında döviz bazında yatırım yapan girişimcilerin yenilenebilir kaynaklara finansmanının devam ettirebilmesi ve ülkemizde yenilenebilir enerji potansiyelinin verimli bir şekilde kullanılmasını istiyoruz. Bu noktada YEK desteklerinde yatırımın devamını sağlayacak bir güncelleme modeli oluşturulmalı. Ziyarette hibrit santrallere ilişkin görüşlerimizi de ilettik. EPDK Başkanımız Mustafa Yılmaz’a nazik misafirperverliği ve sektöre katkılarından dolayı teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    “Yenilenebilir enerji Türkiye’nin geleceği”

    BTSO 21. Meslek Komitesi Meclis Üyesi Erdal Aktuğ, yenilenebilir enerjinin Türkiye’nin geleceğini için çok parlak bir sektör olduğunu belirterek, bu alandaki bakış açısının pozitif olmasını istediklerini kaydetti. Aktuğ, “Özellikle güneş enerjisi yatırımları bu konuda önemli. OSB’lerdeki fabrikaların çatılarına santral kurulması konusunda bir çalışmanın yapıldığını EPDK Başkanımız Mustafa Yılmaz’dan öğrendik. Ayrıca turizm tesislerinde de güneş enerjisi santrali kurulması noktasında görüşlerimizi de iletme fırsatı bulduk.” dedi.

    BTSO Meclis Başkanı Ali Uğur, pandemi sebebiyle enerji ve akaryakıt sektöründeki artışların firmaları mali yönden etkilediğini belirterek, “BTSO olarak sektörlerimizden gelen her talebi ilgili bakanlık ve kurumlara ileterek çözülmesi için çaba sarf ediyoruz. Enerji sektörü temsilcilerimizle birlikte Ankara’da EPDK’da ve Ticaret Bakanlığı’nda verimli bir ziyaret gerçekleştirdik. Sektörlerimizden gelen taleplerin çözülmesi noktasında girişimlerimizi sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.

  • Geleceğin mühendislerine yalın üretim eğitimi

    Geleceğin mühendislerine yalın üretim eğitimi

    Bursa Model Fabrika’nın, Bursa Teknik Üniversitesi işbirliğiyle gerçekleştirdiği eğitimler yaklaşık 4 hafta sürdü. 19 öğrenci merkezde 19 ayrı modül hakkında detaylı bilgiler aldı. Eğitim programının sertifika töreni ise Bursa Teknik Üniversitesi Konferans Salonu’nda düzenlendi. Programa, BTÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ayşe Bedeloğlu ve Prof. Dr. Beyhan Bayhan, Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanı Doç. Dr. Aytaç Yıldız, Bursa Model Fabrika Direktörü Birol Aksel’in yanı sıra akademisyen ve yöneticiler ile öğrenciler katıldı.

    Bursa Model Fabrika Direktörü Birol Aksel, BMF’nin yalın şirket organizasyonunu ve kültürünü benimsetmek, işletmelerin üretim aşamalarındaki verimliliğini artırmak ve dijital dönüşümü hızlandırmak hedefiyle çalışmalarını sürdürdüğünü söyledi. BTSO öncülüğünde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) işbirliğinde yürütülen proje kapsamında firmaların dijital dönüşümüne katkı sağlandığını kaydeden Aksel, “Bursa Model Fabrika, yıl içerisinde pek çok uygulama ve teorik eğitime ev sahipliği yapıyor. Geleceğin mühendislerine, geleceğin teknoloji eğitimlerini vermiş olmaktan, gençlerimizi iş hayatına hazırlamaktan oldukça memnunuz. Bu eğitimlerin Bursa Teknik Üniversitesi işbirliğinde artarak devam edeceğine inancımız tamdır” dedi.

    Bursa Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği öğrencisi Candan Uçkun, Bursa Model Fabrika’da yalın üretim eğitimi aldıklarını belirterek, “Gördüğümüz içerikler ilerde endüstri mühendisliği yaparken, üretim planlamada çalışırken büyük faydalar sağlayacak. Burada 5S, FMEA, SMED gibi çalışmaların burada uygulamalı hallerini gördük. Gördüğümüz teorik bilgileri gerçek bir fabrikada görerek pekiştirdik. BMF’nin bizlere vizyon kattığını söyleyebilirim” şeklinde konuştu.

    Endüstri Mühendisliği Öğrencisi Melike Çelik, merkezde aldığı eğitim ile mesleğini daha fazla benimsediğini belirterek, Bursa Model Fabrika ekibine desteklerinden dolayı teşekkür etti.

    Makine Mühendisi son sınıf öğrencisi Gürsel Gülseçen ise BMF’deki eğitimin kendisi için çok güzel bir deneyim olduğunu belirtti.

  • BTSO’nun girişimleri sonuç verdi

    BTSO’nun girişimleri sonuç verdi

    KOBİ’leri yeniden tanımlayan söz konusu düzenlemeyle mikro işletme için 3 milyon lira olan hasılat veya mali bilanço üst sınırı, 5 milyon liraya yükseltildi. Hasılat veya mali bilanço üst sınırı küçük işletmelerde 25 milyon liradan 50 milyon liraya, orta büyüklükteki işletmelerde ise 125 milyon liradan 250 milyon liraya çıkarıldı. Bu işletmelerdeki çalışan sayısı sınırlarında ise herhangi bir değişiklik yapılmadı. Mikro işletmelerde 10, küçük işletmelerde 50, orta işletmelerde ise 250 kişilik çalışan sınırı bulunuyor.

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı Burkay, küresel ölçekte yaşanan olağanüstü gelişmelerin üretim ve ticaret yaşamının her safhasına sirayet ettiğini söyledi. Pandemi koşullarıyla birlikte artan maliyetler ve yüksek enflasyon gibi sorunlarla başa çıkmaya çalışan firmaların bu süreçte devlet destekleriyle ayakta kalabildiğini belirten Başkan Burkay, şunları kaydetti: “İşletmelerimizin artan ciroları ve bilançoları doğrultusunda KOBİ tanımının daha kapsamlı hale gelmesi için yaptığımız girişimlerin sonuç vermesinden memnuniyet duyuyoruz. Odamızın çalışmalarına yön veren meclis, komite ve konseylerimizin talepleri doğrultusunda yapılan düzenlemeyle artık daha fazla firmamız, başta KOSGEB olmak üzere devlet desteklerinden faydalanma imkânına kavuşmuş oldu. Yeni düzenlemenin hayata geçirilmesini sağlayan Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Mustafa Varank’a, çalışmalarımıza öncülük eden çatı kuruluşumuz TOBB’a ve ekonomi yönetimimize şükranlarımızı sunuyor, düzenlemenin işletmelerimizin yüzde 99’unu oluşturan KOBİ niteliğindeki firmalarımız ve ülkemiz adına hayırlı olmasını temenni ediyorum.”

  • 60 ülkeden 400 iş profesyoneli Bursa’da

    60 ülkeden 400 iş profesyoneli Bursa’da

    Her geçen yıl büyüyerek Türkiye’de önemli bir marka haline gelen Bursa Textile Show Fuarı’nda 128 firma 2023 yılı İlkbahar/Yaz giysilik kumaş koleksiyonlarını ziyaretçilerin beğenisine sundu.

    Merinos AKKM’de 17 Mart Perşembe gününe kadar açık kalacak fuarda, alanında uzman isimler trend sunumları gerçekleştirirken, yurt dışı ve yurt içinden katılımcı firmalar kentteki sektör temsilcileri ile aynı masada buluştu. Ayrıca fuar alanından ayrı bir alanda organize edilen B2B organizasyonu sayesinde Bursalı firmalar Ticaret Bakanlığı destekleriyle Bursa’ya ulaştırılan yabancı alım heyetleriyle birebir iş görüşmesi yapma fırsatı yakalıyor.

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, fuarın hem Bursa hem de Türkiye ihracatına katkı sağlayacağını ifade etti. BTSO olarak üyelerin dış ticaretini artırmaya yönelik önemli projeleri hayata geçirdiklerini belirten Burkay, “Şehirleri ve ülkeleri öne çıkaran bazı stratejik sektörler var. Tekstil ve konfeksiyon sektörü de bunlardan bir tanesi. Türkiye 2021 yılında 225 milyar dolar ihracat yaptıysa, bunun 30,7 milyar doları tekstil ve konfeksiyon sektörüne ait. Bugün Bursa’da tekstil ve konfeksiyon sektörü 3 milyar dolarlık ihracatıyla otomotivden sonraki en güçlü sektörlerden birisi konumunda” dedi.

    Başkan Burkay, tekstilde 2022-2023 trendlerini belirleyen merkezin Bursa olduğunu söyledi. “Bursa’daki tasarımcılar ve trend ofisleri, modaya yön veren bütün trendleri burada kendi şirketlerinde ve ofislerinden dünyaya yayıyorlar” ifadelerine değinen Başkan Burkay, “Fuarda bunları görmek bizi çok mutlu ediyor. Avrupa ve Kuzey Amerika’dan katılımcılarımız arttı. Bu da sevindirici bir unsur. Bu başta tekstil konfeksiyon olmak üzere endüstrinin her alanında bütün dünyadaki oyuncular, Türkiye’deki yapılan organizasyonlara bir fiil yoğun bir şekilde katılım gösteriyorlar. Bu fuar, bize Bursa ve Türkiye ihracatının 2022 yılında yeni rekorlar yaşatacağı umudunu gösterdi” şeklinde konuştu.

    Bursa Valisi Yakup Canbolat, fuara gelen 60’a yakın ülkeden iş insanının Türk tekstil firmalarıyla önemli işbirliklerine imza atacağını ifade ederek, “Bursa Textile Show, sektörde amacına ulaşan bir organizasyon oldu. Fuar, kendini geliştirdi ve artık diğer illere de örnek olabilecek bir konuma geldi. Bursa’nın tekstilinin tanıtılması ve dünyaya ihracat bağlantılarının kurulması için de ciddi bir vesile oldu. Bu konuda emeği geçen BTSO Başkanımız İbrahim Burkay ve yönetimine, UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin’e ve ekibine teşekkür ediyorum. Fuar, Bursa’nın tekstil konusunda geldiği seviyeyi, kaliteyi ve ürettiği katma değeri görme açısından çok güzel oldu” diye konuştu.

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa’nın tekstil ve dokumacılıkla derin tarihi olan bir şehir olduğunu ifade ederek, “Fuarın geldiği nokta gerçekten imrendirici. Pandemi ve geçilen ekonomik sürece rağmen bütün firmalarımız iddialı ve güzel hazırlanmışlar. Bu işin çok daha iyi noktalara geleceğinin bir işareti. Otomotiv şehri olan Bursa aynı zamanda bir tekstil şehri. Bursa tekstildeki bu iddiasını bu organizasyonla çok net bir şekilde ortaya koymuş durumda. İki yıldır süren pandeminin etkilerinin bir an önce aşılması, Bursa’ya çok daha yeni kapılar açacaktır. Sektör temsilcilerimiz tüm dünyayı yakından takip ediyor. Tüm coğrafyalarda ihracat için yarışıyorlar. Birkaç yıl içerisinde BURTEX fuarımızın farklı bir konuma geleceğine inanıyorum. BTSO Başkanımız İbrahim Burkay’ı, Meclis Başkanımız Ali Uğur’u ve BTSO yönetim kurulu üyelerini fuarda emeği geçen, alın terini ortaya koyan herkesi yürekten kutluyorum” dedi.

     

  • Bursa ve Gaziantep arasında işbirliği protokolü

    Bursa ve Gaziantep arasında işbirliği protokolü

    Türkiye ekonomisi ve sanayisinin en güçlü merkezlerinden olan Bursa ve Gaziantep, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma hedefleri için güçlerini birleştirdi. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) ve Gaziantep Ticaret Odası (GTO) arasında “Kardeş Oda İşbirliği Protokolü” imzalandı.

    Bursa Teknoloji Koordinasyon ve Ar-Ge Merkezi BUTEKOM’da gerçekleştirilen imza törenine BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve Meclis Başkanı Ali Uğur’un yanı sıra Gaziantep Valisi Davut Gül, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, GTO Başkanı Mehmet Tuncay Yıldırım, GTO Meclis Başkanı Mehmet Hilmi Teymur ile BTSO Yönetim Kurulu, meclis ve komite üyeleri de katıldı. İmzalanan protokol kapsamında BTSO ve GTO öncülüğünde nitelikli istihdam, dijital dönüşüm, girişimcilik, mesleki yeterlilik ve belgelendirme ile enerji verimliliği konularında hayata geçirilen projeler eşleştirildi. Buna göre BUTGEM, Bursa Model Fabrika ve BTSO Enerji Verimliliği Merkezi ile Gaziantep Bölgesel Endüstriyel Tasarım ve Hibrit Modelleme Merkezi (GETHAM), BTSO Mesleki Yeterlilik ve Belgelendirme Merkezi (MESYEB) ile Gaziantep Ticaret Odası Mesleki Yeterlilik Merkezi (GTO Destek MYM) ve BTSO Mutfak Akademi ile GTO Gastronomi Akademisi işbirliği ve ortak çalışmalar yapacak. Ayrıca Yeşil Mutabakat Eylem Planı, sektörel çalışmalar ve ihracata yönelik faaliyetler için de iki oda işbirliği gerçekleştirecek.

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, Türkiye’nin kalkınması ve geleceği için atılan bölgesel adımların, bütüne götüren en önemli etkenlerden biri olduğunu söyledi. BTSO olarak bu kapsamda şehirler ve bölgeler arası işbirliklerinin geliştirilmesi ve tecrübe paylaşımına büyük önem verdiklerini belirten Başkan Burkay, “Kentimizin bilgi ve tecrübelerini diğer kentlerimizle paylaşarak ve bu şehirlerdeki iyi uygulama örneklerinden istifade ederek sürdürülebilir ekonomik ve toplumsal kalkınma için gayret gösteriyoruz. Bu anlamda Türkiye’deki birçok oda ve borsamızla ciddi işbirliklerimiz var. Kardeş oda kültürünün gelişmesi adına da önemli çalışmalar yürütüyoruz. Güçlü imalat sanayileri ve ihracat potansiyelleri ile Bursa ve Gaziantep arasındaki işbirliği ve ortak çalışmaların da ülkemize önemli bir rekabet üstünlüğü sağlayacağına inanıyorum.” dedi.

    “Bursa ve Gaziantep gibi 10 şehrimiz olsa sorunumuz kalmaz”

    Türkiye’nin sanayileşme ve ihracata dayalı yeni bir ekonomik büyüme modeli belirlediğini belirten Başkan Burkay, “Küresel ekonomide artık paradigma değişti. Türkiye de bu değişimden faydalanıyor. 2020 yılında küresel ticaretten aldığımız pay binde 9’ken 2021’de bunu yüzde 1.33 seviyelerine kadar taşıdık. Yıllık ihracat rakamımız 225 milyar dolara ulaştı. Ülkemizin üretmeye ve büyümeye devam etmesi gerekiyor. Bursa ve Gaziantep, geçen yıl Türkiye’nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 12’sini gerçekleştirdi. Bunun yanında Bursa 7.8 milyar dolar, Gaziantep ise 2.7 milyar dolar dış ticaret fazlası ile Türkiye’nin en fazla dış ticaret fazlası veren iki şehri oldu. Bursa ve Gaziantep gibi 10 tane şehrimiz olsa Türkiye’nin ekonomide hiçbir problemi kalmaz. Türkiye’nin iki köklü ve güçlü odası olan BTSO ve GTO arasında sonuç odaklı işbirliklerine imza atmayı hedefliyoruz. Protokolün hem şehirlerimize hem de ülkemize önemli katkılar sağlayacağına inanıyorum.” dedi.

    GTO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuncay Yıldırım, BTSO’ya ev sahipliği için teşekkür etti. Gaziantep ve Bursa’nın üretim ve ihracat hacmiyle Türkiye ekonomisine yön veren iki önemli kent olduğunu söyleyen Yıldırım, “Bursa teknoloji odaklı üretim yapan bir şehir. Gaziantep de bu yönde hızla gelişiyor. Üretim, ticaret ve ihracatta yükselen bir ivmemiz var. Bu anlamda bugün yaptığımız işbirliği ile hem şehirlerimiz hem de ülkemiz kazanacak. Protokolün Bursa ve Gaziantep iş dünyası için hayırlı olmasını diliyorum.” dedi.

    “GUHEM mutlaka görülmesi gereken bir merkez”

    Gaziantep heyeti Bursa programı kapsamında ayrıca Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi’ni (GUHEM) de ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Gaziantep Valisi Davut Gül ziyaretin ardından yaptığı değerlendirmede Bursa ve Gaziantep’in birbirine benzeyen iki şehir olduğunu söyledi. Her iki şehrin çok sayıda ortak özelliğe sahip olduğunu belirten Vali Gül, “Karşılıklı tecrübe paylaşımı ve yapılan örnek çalışmaları incelemek için Bursa’ya geldik. BTSO, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen GUHEM’i inceledik. Dünyanın en önemli 5 merkezinden biri. Türkiye’de burayı görmeyenler varsa mutlaka görmeleri gerekiyor. Her çocuğun bu deneyimi yaşaması gerekiyor. Emeği geçen tüm ekibe çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

    “Bursa ve Gaziantep yeşil dönüşümü başaran öncelikli şehirler olacak”

    Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay ve yönetimini yıllardır tanıdığını ifade ederek, “Vizyonlarına, şehir ve ülke sevdalarına, yüksek teknoloji ve katma değer üretme gayretlerine şahidim. GUHEM de bunun en önemli göstergelerinden biri. Artık kalkınma yerelde başlıyor. Bilgi ekonomisi yalnızca ülkelerin değil şehirlerin de çalıştığı bir alan. Biz Gaziantep olarak Bursa ile çok benziyoruz. Sanayi şehriyiz, kültür şehriyiz. İki şehrimizin de hedefleri var. Eğitim ve bilim şehri olmak için gayret gösteriyoruz. Diğer taraftan Gaziantep’in sanayisini yüksek teknolojiye dönüştürmek, bunu yaparken de yeşil üretim konusuna odaklanmayı hedefliyoruz. Şu anda dünyanın en büyük meselesi bu. Bunu da Türkiye’de kim başarabilecek diye baktığımızda Bursa ve Gaziantep öne çıkan iki şehir oluyor. Ortak güçlü alanlarımız var. Bunları güçlendirmek için daha çok bir araya gelmemiz gerekiyor. İki tarafın ekonomisine katma değer üretecek çok fırsatlar var. Birlikte gitmemiz gereken çok uzun bir yol var.” şeklinde konuştu.

    “Bursa üretim ve ihracat şehri”

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ise Bursa’nın sanayi ve yüksek teknoloji ile anılan bir üretim ve ihracat şehri olduğunu söyledi. “Bursa Büyürse Türkiye Büyür” sloganıyla BTSO öncülüğünde kentin ülke ekonomisine önemli katkılar sağladığını ifade eden Aktaş, “Valiliğimiz, yerel yönetimler ve BTSO işbirliğinde bunu her geçen yıl daha da artırmak adına el birliğiyle hareket ediyoruz. Bu işbirliğimizin en güzel örneklerinden biri de Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi. Gaziantep de ülke ekonomisine çok önemli destek veren merkezlerden biri. Her yıl yükselen bir ivmesi var. İnşallah birlikte çok güzel çalışmalara imza atacağız.” dedi.

    Gaziantep heyeti son olarak BTSO MESYEB, Bursa Model Fabrika, Enerji Verimliliği Merkezi ve BUTEKOM’da da incelemelerde bulundu.

  • BTSO’da hedef 10 bin ihracatçı

    BTSO’da hedef 10 bin ihracatçı

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, ihracatçı firmaların küresel krizlerden daha az etkilendiğini belirterek, kentteki ihracatçı sayısını 10 bine taşımayı hedeflediklerini söyledi.

    Pandemi tedbirleri kapsamında 2020 yılı Mart ayından bu yana online olarak düzenlenen BTSO aylık meclis toplantısı, iki yıllık bir aranın ardından yeniden fiziki olarak gerçekleştirildi. BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, BTSO üyelerinin pandemi sürecini en az hasarla atlatabilmesi adına son iki yıllık dönemde başarılı bir sınav verdiklerini söyledi. Çalışmalarından dolayı BTSO meclis üyelerine teşekkür eden Burkay, “Bu süreçte 63 meslek komitemizden gelen talepleri, mevcut durumu ve çözüm önerilerini detaylı bir şekilde ilgili kurumlarla paylaştık. Pandemi sonrası oluşacak fırsatları değerlendirebilmek adına şirketlerimizin ayakta kalabilmesini hedefledik. Bugün iş dünyamızın beklediği hayati tedbirlerin hayata geçmesi konusunda attığımız adımların birçoğunun neticelerini almaktan memnuniyet duyuyoruz” dedi.

    Göreve geldikleri günden bu yana ekonominin en büyük aktörlerinden en küçük işletmelere kadar tüm üyeler için proje, hizmet ve çözüm üreten bir anlayışla çalıştıklarını ifade eden Başkan Burkay, “16 makro proje hedefiyle çıktığımız yolda bugün 60’ın üzerinde projeyi hayata geçirdik. Türkiye’nin koymuş olduğu hedefleri yakalamada Bursa’yı en önemli merkezlerden biri yapabilme hedefiyle pozisyon alıyoruz. Gökmen Uzay Havacılık Eğitim Merkezi bir hayaldi. Bugün dünyanın en iyi 5 merkezi arasında yer alıyor. Mükemmeliyet merkezleri yaptık. Elektrikli araçlar, mikromekanik ve mikroelektronik alanında 3 yeni merkezi daha hayata geçiriyoruz. Bunları yaparken Bakanlıklar ve AB’den fonlar alıyoruz. Bugün elektrikli araçlar, uzay ve uydu teknolojileri gibi alanlarda bir adım atılacaksa Bursa’yı yok saymak mümkün değil. Kurmuş olduğumuz bu yapılar, Bursa’nın yeni ekonomide oyunda kalması için önemli bir mihenk taşı. Bu projelerin sayısını hep birlikte daha da artıracağız” diye konuştu.

    BTSO’nun güçlü potansiyelini ve iş ağını doğru kullanarak önemli neticeler aldıklarını belirten Başkan Burkay, “Bursa’da yıllık ihracatımızı serbest bölgelerimizle birlikte 16 milyar dolara taşıdık. Geçen yıl çip krizi dolayısıyla yaklaşık 2 milyar dolarlık bir kaybımız var. Çip krizinin bu yıl da devam edecek olmasına rağmen biz yeni rekorlar kırmaya devam edeceğiz. İhracatı geliştirmeye yönelik çalışmalarımızla Bursa 2 bin 900 yeni ihracatçı firma kazandı. Şimdi Bursa Dış Ticaret Merkezi’ni kurduk. Bursa’da 7 bin 300 olan ihracatçı firma sayısını 10 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Bursa’nın küresel krizlerden fazla etkilenmemesinin temel sebebi güçlü dış ticareti ve 8 milyar dolarlık dış ticaret fazlası olması. Bunu geliştirmek ve sürdürülebilir hale getirmek bizim görevimiz. Böylece ekonomimizi krizler karşısında daha dayanıklı hale getireceğiz” dedi.

    KOBİ OSB için çalışmaları sürdürdüklerini kaydeden Başkan Burkay, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Bursa’da sanayi alanlarının toplam yüzölçümü içindeki payı sadece binde 8. hepimiz Almanya gibi gelişmiş bir sanayi ülkesi olmak istiyoruz. Almanya’da bu oran yüzde 4,4. Diğer taraftan Bursa’da toplam üretimin yüzde 45’i organize sanayi bölgelerinin dışında, plansız sanayi alanlarında gerçekleşiyor. Buradaki altyapı üretime uygun değil. Bizim trafik, hava kirliliği ve çevre konusundaki sorunları ortadan kaldırmak için plansız sanayi alanlarını ve lojistik faaliyetleri şehrin dışına çıkarmamız gerekiyor. İstanbul-İzmir Otoyolu ve demiryolu yatırımları ile entegre üretim alanları ve şehrin iki yakasında oluşturulacak iki uydu kentle 800 binlik nüfusu Bursa’nın merkezinden dışarıya taşıyarak, şehri rahatlatabiliriz.”

    Enerji konusunda yaşanan gelişmelere de değinen Başkan Burkay, Rusya ile Ukrayna arasında artan gerilimin Avrupa’daki enerji tedariği güvenliği açısından büyük sıkıntılar oluşturacağını belirterek, “Biz yeni ilişkilerle kaynak çeşitliliğini sağlar, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırımların artmasını sağlarsak, dünyada pozitif ayrışan ülkeler arasında yer alabiliriz. Üretimin aksamaması adına enerji arzı güvenliği çok önemli. Son yaşadığımız süreçte de gördük ki en pahalı enerji, olmayan enerji. Bunun için farklı stratejiler oluşturmamız gerekiyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve EPDK’da bir strateji değişimi söz konusu. Biz özellikle 2014 yılından bu yana bölgesel enerji ajanslarının kurulması gerektiğini savunuyoruz. Tıpkı kalkınma ajansları gibi enerji politikaları geliştirecek, enerji arz güvenliğini sağlayacak stratejiler geliştirecek olan enerji ajanslarının kurulması gerekiyor. Ortaya koyduğumuz bu vizyonu da her platformda anlatmaya devam edeceğiz” İfadelerini kullandı.

    Türkiye’nin 20 Aralık’tan itibaren yatırım ve yüksek ihracata dayalı, cari açığı azaltma ve toplumsal refahı artırma hedefiyle yeni bir ekonomik model belirlediğini belirten Başkan Burkay, “Özellikle Kredi Garanti Fonu kefaleti ile toplamda 60 milyar TL’lik üç yeni paketin devreye alınması istihdam, üretim ve yatırım noktasında girişimcilerimize ve sanayicilerimize pozitif yansıyacaktır. Bununla birlikte pandemiden yoğun olarak etkilenmeye devam eden, yiyecek içecek ve hizmet sektörümüzün farklı değerlendirilmesini bekliyoruz. Firmalarımızın bugünü çevirebilecek güçleri olsa da geçmişten gelen borçları taşıyacak durumları yok. Bu işletmelere yönelik hibe desteği verilmesini talep ediyoruz. Düşük faizli kredi veya borç stoklarını ötelemek çözüm değil. Yine kamu alacakları ve kira uyuşmazlıkları konusunda da firmalarımızın taleplerinin karşılık bulması için çalışmaya devam ediyoruz” dedi.