Etiket: Bursa Büyükşehir Belediyesi

  • Gökhan Sezen’le Sanat Müziği Gecesi

    Gökhan Sezen’le Sanat Müziği Gecesi

    Büyükşehir Belediyesi Orkestrası Türk Sanat Müziği Bölümü’nün Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlediği ‘Bursalı Bestekarlar’ konseri, Şef Meriç Ersal’ın yönetiminde yapıldı.

    Bursalı müzikseverlerin yoğun ilgi gösterdiği konserin ilk bölümünde orkestranın ses ve saz sanatçıları, bestekarlar Bimen Şen, Kadri Şençalar, Ali Erköse, Selahattin Erköse, İsmail Baha Sürelsan, Kutlu Payaslı, Zeki Müren, Akın Özkan, Erdinç Çelikkol ve Yıldırım Gürses’in beğeniler eserlerini icra etti.

    Konserin ikinci bölümünde de konuk sanatçı Gökhan Sezen sahne aldı. Konserde, Türk Sanat Müziği’nin sevilen şarkıları seslendirilirken, sanatseverler de eşsiz bir müzik yolculuğunun tadını doyasıya çıkardı. Muhteşem gecenin konuğu usta sanatçı Sezen, Bursalı hayranlarının gönlünü fethetti. Konser sonunda, Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fethi Yıldız, sanatçılara teşekkür ederek, çiçek verdi.

  • “Yangın var” dediler gerçek farklı çıktı

    “Yangın var” dediler gerçek farklı çıktı

    Bursa Büyükşehir Belediyesi Zafer İtfaiye Grubu personellerinden, genç itfaiyeci Gürkan Karatekin’e sürpriz yapıldı. İtfaiye erleri genç arkadaşını, ‘iş yeri yangını var’ diyerek hızlı hareketlerle araca bindirdiler. Araca bindiğinde pastayı gören Karatekin, mutluluğunu gizleyemedi. Gürkan Karatekin, itfaiye erleri ile beraber pastayı üfleyerek 23’üncü yaşını kutladı.

  • Çınarcık suyu için çalışma başlıyor

    Çınarcık suyu için çalışma başlıyor

    İklim değişikliği ve kuraklıkla mücadele konusunda altyapının yenilenmesinden mevcut kaynakların korunmasına, ağaçlandırmadan yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımına kadar önemli projeleri hayata geçiren Bursa Büyükşehir Belediyesi, Çınarcık Barajı suyunun kente getirilmesi için fiziki çalışmaları, yüklenici 9 firma ile sözleşme imzalanmasıyla resmen başlatmış oldu. Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile Fransız Kalkınma Ajansı’ndan (AFD) sağlanan 150 milyon Euro’lik krediyle hayata geçirilecek proje kapsamında, 68 kilometre isale hattı, 3 adet su deposu ve günlük 300 bin metreküp kapasiteli içme suyu arıtma tesisi inşa edilecek. Bursa’da kuraklığın en yoğun hissedildiği 2019 ve 2022 yıllarında bile Bursaları susuz bırakmayan Büyükşehir Belediyesi’nin, 2060 yılına kadar kente susuzluk sorunu yaşatmayacak proje, 9 ayrı yüklenici ile tamamlanacak.

    İşi dokuza böldük

    ‘Bursa Çınarcık İçme Suyu Projesi’nde ihale süreçlerinin tamamlanmasının ardından yüklenici 9 firma temsilcisiyle sözleşme imzalandı. Sözleşme imza töreninde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Her proje, kıymetlidir, değerlidir ama öyle projeler vardır ki gerçekten şehrin geleceğini etkiler. İşte Bursa’nın geleceği açısından çok önemli bir projenin imza törenini yapıyoruz. Bu işi dokuza böldük. Rekabet olsun istedik. Ekonomik değişimler nedeniyle işi bir firmaya yüklemek karşımıza ciddi sıkıntılar çıkarabilirdi. Hem rekabet ortamı sağlandı. 150 milyon Euro öngördüğümüz ihaleyi 127 milyon Euro’yla bitirdik. Böylelikle 660 milyonluk bir kârın da ortaya çıktığını ifade etmek istiyorum” dedi.

    Susuz bırakmadık

    İçilebilir su kaynaklarına erişimin giderek zorlaştığı bir dönemde su yönetiminin, daha da önem kazandığı dile getiren Başkan Aktaş, “Biz de Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak; sağlıklı içme suyu temini ile atık suların insan ve çevre sağlığına tehdit oluşturmayacak biçimde arıtılarak doğaya bırakılmasına ilişkin birçok çalışma yapıyoruz. Şehrimizin su ihtiyacının yüzde 90’ı Doğancı ve Nilüfer barajlarından, yüzde 10’u ise Uludağ pınar kaynaklarından karşılanıyor. Özellikle yaz mevsiminde kuraklık yaşanması durumunda 155 adet derin kuyu devreye alınabilecek olup, söz konusu kuyularda yıllık 55 milyon metreküp kapasiteli suyumuz mevcut. Nitekim kuraklığın zirve yaptığı 2019 ve 2022 yıllarında, kuyu sularını devreye alarak hemşehrilerimizi bir gün dahi susuz bırakmadık” diye konuştu.

    Bursa-Paris arası 4 tur

    Kaynakların verimli kullanılması adına yaptıkları çalışmalara da değinen Başkan Aktaş, 1 milyon 500 binin üzerinde aboneye sağlıklı içme suyunu ulaştıran BUSKİ’nin, 1995 yılında baraj suyunun ancak yüzde 35’ini vatandaşlara ulaştırırken, barajdan çıkan suyun yüzde 65’inin kayıp-kaçak olarak kayıtlara geçtiğini hatırlattı. Son 28 yılda yapılan altyapı yatırımları ile merkez ilçelerde içme suyundaki kayıp oranının yüzde 20 seviyesine indiğini ve BUSKİ’nin, kayıp kaçakların önlenmesinde Türkiye birincisi olduğunu kaydeden Başkan Aktaş, “BUSKİ tarafından 1989-2022 yılları arasında toplam 12 bin 234 kilometre içme suyu hattı imalatı gerçekleştirildi. Yani son 33 yılda imalatı yapılan içme suyu boruları, uç uca eklendiğinde Bursa – Paris arası mesafenin 4 katını bile aşıyor” dedi.

    Su kapasitesi yüzde 60 artacak

    Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü’ne bağlı Çınarcık Barajı’ndan BUSKİ’ye yıllık 75 milyon metreküpü içme suyu, 70 milyon metreküpü de kullanma suyu olmak üzere yıllık toplam 145 milyon metreküp su tahsisi yapıldığını kaydeden Başkan Aktaş, “Bursa Çınarcık İçme Suyu Projesi kapsamında inşaat çalışmaları tamamlandığında il merkezimize sağlanan su miktarı yüzde 60 oranında artacak. İlimizde hâlihazırda yıllık 240 milyon metreküplük içme suyu kapasitesi bulunuyor. Bu proje sayesinde şehrimizin su kapasitesi 385 milyon metreküpe çıkmış olacak. Proje için gerekli bütün ihaleleri tamamladık, bugün de imza töreni için bir araya gelmenin gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. En geç Ekim 2025’te tamamlamayı hedeflediğimiz bu önemli projeye emek ve destek verenlere teşekkür ediyor, şehrimizin yarınları için hayati öneme sahip ‘Bursa Çınarcık İçme Suyu Projesi’nin hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

    Su kaynakları korunacak

    İl merkezine sağlanan su miktarını yüzde 60 oranında arttıracak proje, aynı zamanda mevcut kaynakların korunmasını da sağlayacak. Bu proje ile Çınarcık’tan sağlanacak 70 milyon metreküplük kullanma suyu aynı zamanda sanayicilerin kullanımına da açılacak. Kullanma suyu ihtiyacını yeraltı sularından sağlayan sanayicilerin, Çınarcık Barajı suyunu kullanmaya başlamasıyla, yeraltı suyu kullanımı da azalmış olacak. Çınarcık Barajı’ndan getirilecek toplam 145 milyon metreküplük suyun, Bursa’da kullanılmaya başlamasıyla yeraltı suyu kullanımına da ihtiyaç kalmayacak.

  • Erkan Can, çocukluğunun Bursa’sını anlattı

    Erkan Can, çocukluğunun Bursa’sını anlattı

    Bursa Büyükşehir Belediyesi, Bursa Kent Konseyi ve Bursa Fotoğraf Sanatı Derneği (BUFSAD) işbirliğiyle bu yıl 13’üncüsü düzenlenen Uluslararası Bursa Festivali, birbirinden renkli sergilerin yanı sıra söyleşi programlarıyla ünlü isimleri Bursalılarla buluşturuyor. Festival çerçevesinde düzenlenen söyleşi programına katılan Bursalı ünlü sinema ve tiyatro oyuncusu Erkan Can da çocukluğunun Bursa’sını fotoğraf severlerle paylaştı. BUFSAD Başkanı Serpil Savaş ve Festival Küratörü Fahrettin Beceren’in yönettiği söyleşide konuşan Erkan Can, “O zamanlar kar yağdığı zaman, 3 ay kar kalkmazdı. Maksem bayırından bir vurursun kızağa, garaja kadar inersin. Trafik yok, otobüs, araba yok. Sağ tarafına Ulu Cami’yi aldığın zaman, her taraf zaten buz. Ama ancak bir tur yaparsın. Çünkü geri yürümek çok zor. Yine Bahçelievler’den kayaklarıma bindiğim zaman ta Fakülteye kadar, eğitim enstitüsüne kadar inerdik” dedi.

    Çocukluk yıllarımızı özlüyoruz

    Çocukluğunda neredeyse bütün gününün Kaplıkaya deresinde geçtiğini anlatan Can, “Amcam güzel turşu suyu yapardı. Bayır köylüyüz biz. Ünlü Gedelek turşusunun bütün malzemelerini Bayır köyden alırlar. Çocukluğumda Maksem bayırının bittiği yerde turşu satardım, Ali Sürmeli de simit satardı. Çok turşu suyu sattım. Güzeldi. Ali’nin kardeşleri de çakmaklara gaz satardı. Altıparmak’ta akademi kıraathanesine gelirdik. Otobüs kaçtığı zaman itfaiyeden meskene çok yaya yürüdüm. Eskiden Mesken bloklarında herkes birbirini tanırdı. Köşede oturulur, trompetler, udlar çalınır. Sadece Mesken’de değil, Tayakadın Mahallesi’nde akordeonlar çalınır. Muhteşemdi, acayip bir hayattı. Özlüyoruz tabi bu hayatı, çocukluk yıllarımızı” diye konuştu.

    “İlk kaçak kotu biz satmışızdır”

    Tiyatroya 1973-1974 yıllarında Bursa Devlet Tiyatrosu’nda başladığını dile getiren Can, “Bursa Devlet Tiyatrosu’nun açtığı tiyatro kursu vardı. Sınava girdim, kazandım. Ona da vesile mahalledeki abilerim oldu. Beni fark etmişler, ‘git dilekçe ver iki resim çektir’ dediler. Sınavı kazandım, tiyatro böyle başladı, 16 yaşındaydım. Bu yüzden belki okullardan kaçtım, tiyatroya gittim. Okuyamadık, sanat okulu 2 terk. Tiyatroya devam ederken Mavi Köşe’de eski İskit kot vardı. Sonra His Konfeksiyon oldu, arkadaşım aldı orayı. Orada Zafer Algöz’le birlikte Bursa’da ilk kaçak kotu biz satmışızdır. Çünkü o zamanlar tekstilde böyle bir şey yok. Dokuyoruz o kot kumaşını çok güzel. Ama yıkayınca çekiyor. Çekirdekçi İsmail gibi oluyorsun. Zafer, sabah gelirdi babası Cevdet amcanın arabasıyla alırdı. Biz Zafer’le Bursa’nın altını üstüne getirirdik” dedi.

    Söyleşinin sonunda fotoğraf festivalini de değerlendiren Erkan Can, Bursa’nın her zaman sanata yakın olduğunu belirterek, 13 yıldır yapılan fotoğraf festivalinin daha farklı uygulamalarda devam edeceğine inandığını da sözlerine ekledi.

  • Balıkesir’de Bursa Büyükşehir Belediyespor damgası

    Balıkesir’de Bursa Büyükşehir Belediyespor damgası

    Balıkesir Karesi Şehit Turgut Solak Spor Salonu’nda düzenlenen organizasyonda Bursa Büyükşehir Belediyesporlu karateciler 4 madalya kazanırken, kulübün bir sporcusu da Avrupa Şampiyonası’nda mücadele edecek Milli Takım’a girmeyi başardı. 55 ilden 1800’ün üzerinde sporcunun madalya mücadelesi verdiği Türkiye Şampiyonası’nda, Bursa Büyükşehir Belediyespor’dan Elif Güneş U21 +68 kiloda ikinci olarak gümüş madalya kazandı.

    Büyük heyecanın yaşandığı organizasyonda Bursa Büyükşehir Belediyespor’dan Zeynep Söylemez gençler +66 kiloda, Umut Eren Gündoğ U21 +84 kiloda ve Enes Sad Beşbadem ise U21 katada Türkiye üçüncüsü olmayı başardı. Şampiyonada ayrıca kulübün bir başka sporcusu Emir Buğra Gencan da U21 84 kiloda Türkiye beşincisi olarak Milli Takım seçmelerine katılma hakkı kazandı.
    Türkiye Şampiyonası sonrasında gerçekleştirilen Milli Takım seçmeleri sonunda ise Emir Buğra Gencan tüm rakiplerini yenerek Avrupa Şampiyonası’nda mücadele edecek Milli Takım kadrosuna girmeyi başardı.

  • Lozan Mübadelesi’nin 100. yıl temalı yarışması sonuçlandı

    Lozan Mübadelesi’nin 100. yıl temalı yarışması sonuçlandı

    Lozan Mübadelesi’nin 100. yılı münasebetiyle; Bursa Büyükşehir Belediyesi, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanlığı, Basın ve Yayın Şube Müdürlüğü tarafından Bursa Günlüğü Hikâye Yarışması düzenlendi. Yarışma sonuçları Mudanya’da açıklandı. Yarışmada birinci olan Saadet Küçük 15 bin lira, ikinci olan Oğuz Mutlu 10 bin lira, üçüncü olan Seval Özdemir 5 bin lira para ödülü kazandı. Ayrıca Nilar Gök, Hatice Öztop Büber’e de 2 bin 500 lira teşvik ödülü verildi.

    Törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Bursa Osmanlı’nın devlet olma yolunda kök saldığı ilk resmi başkent. Ecdadımızın Bursa’da diktiği ulu çınar 3 kıta 7 iklime uzandı. Nice millet yüzyıllarca huzur ve barış içinde yaşadı. Yunus Emre’nin torunları gittiği her yere barışı götürdü. Sarı Saltuk’un izinde Balkanlara giden Evladı Fatihan o topraklar için çalışan Alperen ruhlu insanlardı. Alperenler, Balkanları ihya ve inşa etti. Aramızda Balkan sivil toplum kuruluşlarının çok kıymetli temsilcileri var. Rumeli’yi mamur eden ecdadın torunları var. Rumeli’nin her karışını vatan toprağı yapmak için çalıştılar. Balkanlarda huzur bozuldu. İsyanlar, Balkan Savaşı, Birinci Dünya Savaşı derken Balkanlardan Bursa başta olmak üzere Türkiye’nin birçok yerine kardeşlerimiz göç etti” dedi.

    “Yakın zamanda baskılara dayanamayan kardeşlerimizin göç ettiğini sizler de çok iyi biliyorsunuz. Nice hatıraları dinledik. Nicelerine şahit olduk. İnsanın doğup büyüdüğü topraklardan ayrılmak zorunda kalması, o ülkeye pasaportla gitmesi aslında ne kadar hazin” diyen Başkan Aktaş, “Biz Bulgaristan’ı farklı bir ülke olarak görüyoruz ama orayı gördüğümüzde sanki bir Türk köyünde, kasabasında, ilçesinde kendinizi hissedersiniz. Bursa Osmanlı’nın özeti gibidir. Kuzeyden güneye, doğudan batıya herkes Bursa’da bir araya geldi. Bursa Balkanların özeti gibidir. Bir yönümüz Balkanlara dönük. Balkanlardaki soydaşlarımızı ve kardeşlerimizi ihmal etmedik. Türk tarihinden kültüründen, sanatından iz ve eser görürüz. Balkanların her yerine dal budak salmışızdır. Bursa’nın birçok yerinde Balkanları hissediyoruz” diye konuştu.

    Mübadele ve muhacir denilince akla ilk gelen yerin Mudanya olduğunu sözlerine ekleyen Aktaş, “Her ilçe ayrı ama biz hiçbir ilçeyi birbirinden ayırt etmiyoruz. Nerede bir ihtiyaç varsa Mudanya’da onu gidermek için bütün gayreti ortaya koyuyoruz. Yıllardır sorun olan, 12 yıldır bozulan Güzelyalı planlarını çıkardık. Çağrışan planları onaylandı. Sahili baştan sona yeniledik. Gençlik Merkezi’miz var. Şükrü Çavuş Aile Destek Merkezi hanımefendiler başta olmak üzere Mudanyalıların uğrak yeri oldu. Altyapı çalışmaları kırsalda ve merkezde yoğun olarak devam ediyor. Kadın kooperatiflerimizin desteklenmesi, tarımla ilgili desteklerle türlü faaliyeti hayata geçiriyoruz” ifadelerini kullandı.
    Aktaş sözlerini şöyle sürdürdü; “Hem Cumhuriyetimizin hem de Lozan Mübadili’nin 100.yılı olduğu için birçok etkinlik yaptık. Cumhuriyet sadece çok popüler sanatçılarla konser vermekten ibaret değildir. Konserler tabiî ki verilecektir. Ama Cumhuriyetin anlaşılması, gelecek nesilleri doğru sağlıklı taşınması sadece yapılacak popüler konserlerle aşılacak bir konu değildir. Bu manada farklı etkinlik, aktivite, yarışma, törenler, programlar gerçekleştirdik. Bursa Günlüğü Hikaye Yarışması da bunlardan birisidir. Türkiye’nin bir çok yerinden talep gelmiştir. Soydaşlarımızı ve kardeşlerimiz konu edinen hikaye yarışması düzenledik. Balkan muhacirleri hayat hikâyesi ve mücadelelerini tekrar gündeme getirmeye çalıştık”

    Mübadelenin çok şey ifade ettiğini aktaran Aktaş, “Ben o hikâyelerin çoğunu dinlediğimde duygulanmışımdır. Sadece Balkan göçü değil, Abhazya’dan, Kafkasya’dan yaşanan göçler de aynı. Hepsinin altında zulüm, asimilasyon, baskı, dini yaşayamama var. İnsanların vatanlarının değiştirmesi ne kadar zor. Biz de bu hikayeleri açıkçası yarışma formatında değerlendirmek istedik. Büyük teveccühle gelen hikayelerimizi seçici kurul değerlendirdi. 5 kişilik heyet büyük bir titizlikle değerlendirdiler. Gelecek nesillere aktarmak lazım. Cumhuriyet de böyle kazanıldı. Bu özel gün vesilesiyle Cumhuriyetin banisi kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet minnet ve şükranla anıyorum” dedi.

  • Yıldırım’ın yeşili Bursa’ya nefes olacak

    Yıldırım’ın yeşili Bursa’ya nefes olacak

    Sanayileşmeye bağlı olarak özellikle 1980’li yıllardan sonra yaşanan hızlı nüfus artışı ve çarpık yapılaşma ile ‘yeşil’ kimliğinden giderek uzaklaşan Bursa, Büyükşehir Belediyesi’nin projeleriyle yeniden yeşil görüntüsüne kavuşuyor.

    Millet bahçelerinin yanı sıra mahallelere kazandırılan küçük ölçekli parklarla Bursa’ya nefes aldıran Bursa Büyükşehir Belediyesi, kişi başı düzenlenmiş yeşil alan miktarının en az olduğu ilçelerden biri olan Yıldırım İlçesine Bursa’nın en büyük kent parkını kazandırıyor. Yapımı tamamlanan 32 bin metrekarelik Aşık Veysel Parkı’nın hemen karşısından başlayıp Uludağ eteklerine kadar uzanan 600 dönümü aşan alan 2 etap halinde Yıldırım Kent Ormanı olarak bölgeye kazandırılıyor.

    Her şey düşünüldü
    İki etap halinde ilerleyen projenin birinci kısmında giriş meydan alanı, idare binası, kafeterya, kır lokantası, seyir terasları, büfe, tuvaletler ve mescit, yöresel ürün satış birimleri, basketbol sahası, futbol sahası ve voleybol sahası, spor tesisi destek binası, çocuk oyun alanları, serbest oyun alanı piknik alanları, çeşmeler, bulaşık yıkama yeri, macera parkı, otopark, bisiklet parkuru, yaya yürüyüş parkuru ve servis yolları bulunacak. Vatandaşların keyifli zaman geçirmesi için her şeyin düşünüldüğü projede çevre duvarı ve bina imalatları devam ediyor.

    Yıldırım’a değer katacak
    Yıldırım Kent Ormanı’nın ikinci etabı da kır lokantası, seyir terasları, büfe ve tuvaletler, dağ kızağı, paintball, zıp line, macera parkı, oryantring alanı, dağ bisikleti, çocuk oyun alanları, ormancılık uygulama tanıtım merkezi, piknik alanları, çeşmeler, bulaşık yıkama yeri, otopark, bisiklet parkuru, yaya yürüyüş parkuru ve servis yollarından oluşacak. Alanda çevre duvarı imalatları hızla devam ediyor. Yeşili ile Yıldırım’a değer katacak proje, aynı zamanda adrenalin sporlarına ilgi duyanların da buluşma noktası olacak.

    Yeniden ‘yeşil’ Bursa
    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, kendilerine hedef olarak belirledikleri 6 ana konu başlığından birinin de ‘yeşil Bursa’ olduğunu belirterek, bu hedefe kararlı adımlarla ilerlediklerini söyledi. Dönem sonuna kadar 3 milyon metrekare yeşil alan hedefine ulaşacaklarını kaydeden Başkan Aktaş, “Çevre projelerinde Yıldırım ilçemize de önem veriyoruz. Vakıf Bera Kent Parkı, Bağlaraltı Parkı, Hacıvat Parkı ve son olarak Aşık Veysel Parkı’nın ardından şimdi de 600 dönümü aşan alanı ile Bursa’nın en büyük parkını Yıldırım’a kazandırıyoruz. Sadece Yıldırım’a değil, Bursa’ya nefes olacak projenin 300 dönümlük birinci etabını Ocak ayı içerisinde tamamlamayı hedefliyoruz. Şimdiden hayırlı olsun” dedi.

  • Sanatseverler ‘Çeşm-i Cihan Ebru Sergisi’nde buluştu

    Sanatseverler ‘Çeşm-i Cihan Ebru Sergisi’nde buluştu

    Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ve Ebru Sanatçısı Yakup Cihan tarafından hazırlanan ‘Çeşm-i Cihan Ebru Sergisi’, Muradiye El Yazmaları Müzesi’nde ziyarete açıldı. Aynı zamanda öğretmen olan Yakup Cihan tarafından ebru sanatının geleneksel battal, çiçekli, akkase ve kaplan gözü teknikleriyle hazırlanan toplam 46 eser, sanatçının kendi ortaya çıkardığı çeşmi cihan tekniğiyle ziyaretçilere sunuldu.

    Vakıflar Bölge Müdürü Haluk Yıldız ve çok sayıda sanatsever ile öğrencinin katıldığı serginin açılış töreninde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanvekili Fethi Yıldız, ebru sanatının Türk-İslam medeniyetinin en güzel süsleme sanatlarından biri olduğunu söyledi. Suyla sanatın birleştiği özel bir sanat olduğunu belirten Yıldız, “Ebru sanatı bakanlara bir ahengi göstermektedir. Bu ahengi kendi yaşamımıza da yansıtmamız gerekir. Yakup Cihan yaptığı çalışmalarla ve ortaya çıkardığı eserlerle gençlere rol model oluyor. Kendisini çalışmaların dolayı tebrik ediyorum. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak bu tür güzel çalışmalara her zaman destek olmaya devam edeceğiz. Sergimiz hayırlı olsun” dedi.

    Ebru sanatçısı olmasının yanında bir eğitimci de olan Yakup Cihan, 17 senedir ebru sanatını ilk günkü heyecanla yaptığını ifade etti. Bursa’nın en kıymetli mekanlarından birinde sergi açmaktan büyük mutluluk duyduğunu dile getiren Cihan, desteklerinden dolayı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne teşekkür etti. Ebru sanatının kendisi için vazgeçilmez bir tutku olduğunu anlatan Cihan, “17 senedir fırçayı her elime alışımda aynı heyecanı hissediyorum. Bu sergide yer alan 46 eserde, ebru sanatının en temel tekniği olan battal ebru, çiçekli ebru, akkase ebru ve biraz daha moderne kaçan kaplan gözü ebru tekniğini uyguladım. Bursa tekstil şehri. Görev yaptığım yerde de çok sayıda tekstil fabrikası var. İplik bobinleri atılıyordu. Bende bu bobinleri talep ettim. Aldığım bobinleri yeniden kullanarak tarz-i kadim battal ebru tekniğini uyguladım. Tarih ve sosyal bilgiler öğretmeni olarak Fatih Sultan Mehmed’i çok seviyorum. Amasra için ‘Çeşmi Cihan’ yani dünyanın göz bebeği ifadesini kullanmış. Muradiye Müzesi’nin bulunduğu alanda da Fatih Sultan Mehmed’in babası 2. Murad’ın kabri bulunuyor. Sözle oğlu İkinci Mehmed’i, mekanla da baba 2. Murad’ı bir araya getirmek istedik. Tüm sanatseverleri sergimize bekliyorum” diye konuştu.

    Açılış konuşmalarının ardından sanatçı Yakup Cihan tarafından ebru sanatının örnekleri uygulamalı olarak gösterildi. Başkanvekili Fethi Yıldız tarafından Sanatçı Yakup Cihan’a günün anısına tablo hediye edildi. Sergi, 1 Ocak 2024 tarihine kadar Muradiye El Yazmaları Müzesi’nde ziyaret edilebilecek.

  • BursaFotoFest, 13’üncü kez kapılarını açtı

    BursaFotoFest, 13’üncü kez kapılarını açtı

    Türkiye’nin en uzun soluklu ve en fazla iz bırakan festivali olma başarısını gösteren BursaFotoFest, bu yıl da Azerbaycan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Bosna-Hersek, Kosova, Macaristan ve Türkiye’nin farklı illerinden gelen birçok usta fotoğraf sanatçısını ve fotoğrafa gönül verenleri Bursa’da buluşturdu. Türkiye’nin ilk, dünyanın ise sayılı fotoğraf festivallerinden olan BursaFotoFest, Cumhuriyet’in 100. yılında ‘Yüzyılın İzleri’ temasıyla bu sene 13’üncü kez düzenleniyor. Kuratörlüğünü Fahrettin Beceren’in üstlendiği festivalin onur konuğu ise Merih Akoğul oldu.

    Azerbaycan’dan Fargana Gasimli, Bosna-Hersek’ten Haris Memija, KKTC’den Mehmet Gökyiğit, Macaristan’dan Miln Radisics ve Kosova’dan Suer Celina festivalde yer aldı. Türkiye’den ise Cengiz Karlıova, Alper Tüydeş, Dora Günel, Engin Uzun, Hamit Yalçın, Erhan Sevenler, Gülbin Özdamar Akçay, Oktay Çolak ve Sefa Ulukan gibi birçok fotoğrafçısının eserleri sanatseverlerle buluşuyor. Mehmet Turgut, Murat Germen, Derya Yüksel ve Ercan Arslan gibi isimler ise söyleşiler başlığında deneyim ve tecrübelerini paylaşıyor. BursaFotoFest 2023’te ‘Fotoğrafın Ustaları’ başlığı altında ise Türkiye’de fotoğrafa ve fotoğraf sanatına uzun yıllar yön vermiş İbrahim Zaman, Güler Ertan, Gültekin Çizgen, İzzet Keribar, Ozan Sağdıç ve Ahmet Esmer de yer alarak Türkiye’nin fotoğraftaki serüvenini paylaşıyor. Ayrıca atölyeler, gösteriler, sanatçı konuşmaları, ustalarla söyleşi, portfolyo değerlendirmeleri gibi birçok yan etkinlik, 3-12 Kasım 2023 tarihleri arasında Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde düzenlenecek.

    Merinos AKKM’deki festivalin açılış törenine, Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Fethi Yıldız, Bursa Kent Konseyi Başkanı Şevket Orhan, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Bayhan, Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu Başkanı Dr. Sefa Ulukan, BUFSAD Başkanı Serpil Savaş, usta fotoğraf sanatçıları, fotoğraf sanatı derneklerinin yöneticileri ve fotoğraf tutkunları katıldı.
    Büyükşehir Belediye Başkanvekili Fethi Yıldız, festivaller şehri ve her dönemin en güzel şehri olan Bursa’da son dönemlerde önemli sanatsal çalışmalar yapıldığını söyledi. Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Bir milletin sanat yeteneği, güzel sanatlara verdiği değerle ölçülür’ sözünü hatırlatan Fethi Yıldız, “Sanata verdiğimiz değerin en güzel örneğini, Uluslararası Bursa Fotoğraf Festivali’nde görüyoruz. Fotoğrafçı, yaşadığı dönemi kayıt altına alan bir tarihçi, onu en estetik bir şekilde ifade eden bir sanatçı, aynı zamanda onu yorumlayan bir sosyologdur. Fotoğrafçılar dünyaya her zaman farklı pencereden bakabilen insanlardır. Sanatın unutulmaya yüz tuttuğu bu günlerde, sanata sahip çıkan fotoğraf sanatçılarını tebrik ediyorum. Festivalimiz tekrar hayırlı olsun” dedi.

    Bursa Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç, Cumhuriyet’in 100’üncü yılını kutlayarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve tüm kahramanları rahmet ve minnetle andı. Bazen bir tek fotoğraf karesinin birçok hikayeyi anlatabildiğini söyleyen Gözgeç, sergide de birbirinden güzel ve özel eserlerin yer aldığını ifade etti. Gözgeç, festivalde emeği geçen tüm kurum ve kişileri tebrik etti.
    Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu Başkanı Dr. Sefa Ulukan, 45’in üzerinde dernek başkanıyla birlikte BursaFotoFest’e katıldıklarını hatırlattı. BUFSAD’ın paydaşı olduğu Bursa Fotoğraf Festivali’nin uzun yıllar devam etmesini arzuladıklarını dile getiren Ulukan, başta Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kent Konseyi olmak üzere emeği olan herkese teşekkür etti.

    BUFSAD Başkanı Serpil Savaş, 2010’da başlatılan Bursa Fotoğraf Festivali’nin 13’üncüsünü kutlamanın mutluluğunu yaşadıklarını belirtti. Bu serüvenin bir ferdi olmaktan onur duyduğunu dile getiren Savaş, festivalin yapılmasında ve sürdürülmesinde büyük emekleri olan Bursa Büyükşehir Belediyesi ve Bursa Kent Konseyi’ne teşekkür etti. Bursa’nın artık çok önemli bir marka değerine sahip olduğunu söyleyen Savaş, “Umarım sanatın kardeşliği, sevgisi, barışı tüm dünyayı sarar. Bu dünya üzerinde mutluluk içerisinde yaşayalım ve mutluluğun fotoğrafını çekelim. Sanat, sevgiyi var eder. Tüm fotoğrafçılarla birlikte dünyaya barışı, kardeşi, sevgili anlatma konusunda çabalayacağız. Bizler de bu şehrin fotoğrafın başkenti olmasını istiyoruz. Festivalde emeği olan herkese teşekkür ediyorum” diye konuştu.
    Festivalin Kuratörü Fahrettin Beceren, festivalin bu sene 13’üncüsünü gerçekleştirmenin sevincini yaşadıklarını belirterek, daha uzun yıllar devam etmesini temenni etti.

    Konuşmaların ardından usta sanatçılar Merih Akoğlu, İbrahim Zaman, Gültekin Çizgen, Ozan Sağdıç ve Ahmet Esmer’e protokol üyeleri tarafından plaket takdim edildi. Ayrıca Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu’nun 20. Kuruluş yıldönümü dolayısıyla Başkanvekili Fethi Yıldız tarafından Dr. Sefa Ulukan ve geçmiş dönem dernek başkanlarına plaket verildi. Öte yandan Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu tarafından BursaFotoFest’e ve fotoğraf sanatına verdiği katkılardan dolayı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne TFSF ödül plaketi verildi. Törende, Festivalin Onur Konuğu Merih Akoğlu ve İbrahim Zaman’a da plaket takdim edildi. Daha sonra kurdele kesimiyle birbirinden değerli eserlerin yer aldığı fotoğraf sergisi seyirciye açıldı. Program, Merih Akoğul’un ‘Onur Konuğu Oturumu’ ile devam etti.

  • Başkan Aktaş’ın özel konukları

    Başkan Aktaş’ın özel konukları

    Lösemi hastalığına dikkat çekip bu konuda toplumda farkındalık oluşturmak amacıyla, 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası etkinlikleri kapsamında Bursa’da da çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Hafta etkinlikleri çerçevesinde Bursa LÖSEV İl Koordinatör Yardımcısı Aslı Sakarya, beraberindeki hastalıkla mücadele eden 3 küçük kahramanla birlikte Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ı makamında ziyaret etti. Küçük kahramanlarla sohbet eden Başkan Aktaş, onlara çeşitli hediyeler verip, birlikte pasta kesti.

    Sıcak bir ortamda sohbet havasında geçen ziyaretin ardından konuşan Başkan Aktaş, “Özellikle bu haftanın; lösemiyle mücadele eden çocuklarımıza ve ailelerine destek olmak, umutlarını paylaşmak ve farkındalık oluşturmak açısından oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Lösemi, hem çocuklarımız hem de aileleri için hayli ağır ve yorucu bir hastalık. Bu hastalıkla mücadele eden çocuklarımız, sadece fiziksel değil, aynı zamanda duygusal ve zihinsel zorluklarla da karşılaşıyorlar. Ancak, o kadar inanılmaz bir dayanıklılığa ve neşeye sahipler ki, gücümüzün ve sabrımızın farkındalığına varmamız konusunda da bizlere örnek oluyorlar. Lösemi ile mücadelede en önemli faktörlerden birinin erken teşhis olduğunu unutmamamız gerekiyor. Bu nedenle, çocuklarımızın sağlığını yakından takip etmemiz ve herhangi bir belirti ya da farklılığa karşı dikkatli olmamız gerekiyor. Burada önemli bir hususun daha altını çizmek istiyorum. Malumunuz kan ve kök hücre bağışı, lösemili çocuklarımıza umut oluyor ve hastalığı tedavi edebiliyor.

    Bu sebeple sadece kendi toplumumuzda değil, dünya genelinde, lösemi farkındalığını daha fazla oluşturmamız gerekiyor. Lösemili çocuklarımız ve aileleri, her zaman destek ve anlayışa ihtiyaç duyarlar. Bu nedenle zorlu süreçlerinde onların yanında olmayı ihmal etmeyelim. Ben de lösemili çocuklarımızla ve LÖSEV yönetimiyle bir araya geldiğim için çok mutluyum. Bugün onlarla sohbet edip sıkıntılarını dinleyerek onlar için daha fazla neler yapabiliriz noktasında fikir alışverişinde bulunuyoruz. Çünkü bizim için bir çocuğun hayatından daha önemli ve değerli hiçbir şey olamaz. Lösemili çocuklarımıza destek olurken, masum bir çocuğun hayatını kurtarırken tüm insanlığı kurtardığımızı lütfen unutmayalım. Bu vesileyle, tedavi olan bütün çocuklarımıza acil şifalar diliyorum” diye konuştu.