Etiket: bursa deprem

  • Bursa Gemlik’te 5,1’lik deprem

    Bursa Gemlik’te 5,1’lik deprem

    Bursa’nın Gemlik ilçesinde 5,1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

    AFAD saat 10.42’deki depremin derinliğini 8,98 kilometre olarak açıkladı.

    Deprem Bursa’nın geneli ve İstanbul’un büyük bir kısmında da hissedildi.

    İlk belirlemelere göre can ya da mal kaybı meydana gelmedi.

    İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya depreme ilişkin sosyal medya hesabından bir paylaşım yaptı. Gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyleyen Yerlikaya, “Başta AFAD olmak üzere ilgili kurumlarımızın tüm ekipleri saha tarama çalışmaları için bölgeye sevk edilmiştir.” dedi.

  • Bursa Valisi Mahmut Demirtaş’tan deprem açıklaması

    Bursa Valisi Mahmut Demirtaş’tan deprem açıklaması

    Gemlik Körfezi’nde 10.41’de yaşanan 5.1 büyüklüğündeki deprem özellikle Gemlik ve Mudanya’da ciddi şekilde hissedildi. Merkez ilçelerde de panik yaşanırken, vatandaşlar yarım saat sonra binalarına girdiler.

    Bursa Valisi Mahmut Demirtaş da Vali Yardımcıları, daire müdürleri, kaymakamlar ve AFAD Müdürü ile bir toplantı gerçekleştirdi.

    Depremin en fazla Gemlik ve Mudanya’da hissedildiğini belirten Vali Demirtaş, “Bize gelen bir olumsuzluk yok. Tüm kaymakam arkadaşları uyardık. Kendi aramızda görev dağılımı yaptık. Herkes sahada. Belediye Başkanlarını arıyoruz, muhtarları arıyoruz. AFAD, 112 ekiplerimiz sahada. Bir sıkıntı olmadığını ifade edebilirim. Tüm vatandaşlarımız sakin olsunlar” dedi.
    Bir binada çatlak olduğu ihbarı üzerine Çevre Şehircilik Müdürlüğü’nün harekete geçtiğini kaydeden Vali Demirtaş, “Hastaneler, okullar, kamu kurum kuruluşlarına ait binalarda da olumsuzluk yok. Vatandaşlarımızdan olumsuz ihbar almadık” diye konuştu.

    Vali Demirtaş, okulların tatil edilmediğini, deprem esnasında öğrencileri de teneffüste olduğunu sözlerine ekledi.

  • AFAD’dan Bursa için çok önemli deprem raporu

    AFAD’dan Bursa için çok önemli deprem raporu

    Bursa AFAD Şube Müdürlüğü Bursa’da yaşanabilecek muhtemel afetler için çok detaylı bir rapor hazırladı. Farklı senaryoların uygulanıp sonuçlandırıldığı raporda tatbikatlardan, deprem sonrası toplanma yerlerine, oluşturulacak konteyner kentler, yaşanacak kayıplar ve yıkımlara kadar muhtemel detaylar yer alıyor.


    İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı tarafından oluşturulan hem gerçek bir depremin hem de senaryo bir depremin oluşturabileceği hasar ve kayba ilişkin sonuçlar üreten AFAD Deprem Ön Hasar ve Kayıp Tahmin Sistemi (AFAD-RED) Türkiye geneli fay haritasına göre Bursa ile ilgili 2 ayrı senaryo oluşturdu. Bu senaryo sonucuna göre Bursa AFAD tarafından da bir rapor hazırlandı.

    AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı ve akademik işbirliği ile geliştirilen AFAD-RED yazılımı ile saat 15.00’da büyüklüğü 6.9 olan bir deprem meydana gelmiş gibi oluşturulan ilk senaryoda; Bursa’da nüfusun en yoğun olduğu ilçeleri etkileyecek fay ve bu fay üzerindeki muhtemel en büyük deprem ihtimal olarak kayda alındı.


    6.9 büyüklüğündeki deprem sonrası yaşanacakların analiz sonuçları ve tahmini sismik şiddet haritası çıkarıldı. Oluşabilecek maksimum şiddetteki, yıkıcı depremde Bursa genelinde 18 bin 360 can kaybı yaşanacağı, 34 bin 475 ağır yaralı, 54 bin 564 hafif yaralı vatandaşın olacağı öngörüldü.
    Depremden etkilenen toplam nüfus Bursa için 2 milyon 872 bin 079 kişi tespit edilirken, Yalova, Bilecik, Kütahya, Sakarya, Eskişehir gibi çevre iller de baz alınarak 3 milyon 216 bin 336 kişinin yıkıcı depremden etkileneceği tahmin edildi. Toplam hasarlı bina sayısı ise 323 bin 977 olarak hesaplandı. Bursa’da 872 bin 367 kişinin geçici barınmaya ihtiyaç duyacağı açıklandı.


    İlçe bazında ise Yıldırım’da 8 bin 408, Osmangazi’de 4 bin 918, İnegöl’de 2 bin 550, Gürsu’da 1021, Nilüfer’de 882, Kestel’de 545, Yenişehir’de 20, Mudanya’da 11, Gemlik’te 4, Keles’te 1 can kaybı tahmininde bulunuldu.

    Yıldırım’da 31 bin 359, Osmangazi’de 20 bin 256, İnegöl’de 9. bin 125, Gürsu’da 3 bin 071, Nilüfer’de 2 bin 196, Kestel’de ise 2 bin 180, Yenişehir’de 151, Mudanya’da 87, Gemlik’te 67, Keles’te 55 binanın yıkılacağı öngörüldü.

    Yıldırım’da 36 bin 206, Osmangazi’de 45 bin 440, İnegöl’de 15 bin 92, Nilüfer’de 11 bin 332 binanın da ağır hasar alacağı da ifade edildi.
    Senaryoda hasar tespit çalışma grubu ve insan kaynakları kapasitesi 1703 ekip olarak öngörülürken var olan 276 ekip haricinde 1427 ekibe daha ihtiyaç olduğu belirlendi.

    İkinci senaryo ise Türkiye’de deprem üretme potansiyeli en yüksek olan Kuzey Anadolu Fay Zonunun güney kolunda yer alan İznik-Mekece-Geyve fayının üzerinde meydana gelen Mw: 7.2 büyüklüğündeki deprem senaryosu deprem masası katılımcıları ile değerlendirilerek Bursa’da muhtemel etkileri üzerinden olay tedbir tabloları oluşturuldu.

    Deprem senaryolarının ardından Bursa AFAD tarafından hazırlanan raporda Bursa’da depreme neden olabilecek en önemli fay; doğuda Derekızık-Burhaniye köyleri ile batıda Uluabat gölü arasında uzanan yaklaşık 45 kilometre uzunlukta olan Bursa fayı olarak gösteriliyor. Ayrıca Bursa’yı etkileyecek diğer faylar ise Marmara Denizi’ndeki fay, Geyve – İznik – Gemlik fayı, Yenişehir – Bursa – Manyas fayı olarak belirtildi.

    AFAD’ın hazırladığı raporda sadece deprem yer almadı bunun yanında Heyelan, endüstriyel felaket, sel baskını gibi Bursa için riskli bir çok konuya değinildi.

     


    Rapora göre; Bursa’da yaşanan deprem dışındaki afet olayları incelendiğinde heyelan, su baskını, kaya düşmesi ve çığ dikkat çekti. Heyelan Bursa ilinde en sık görülen afet türü olup heyelanların en sık gerçekleştiği ilçeler İnegöl, Orhangazi ve Gemlik’ olarak belirtildi. Marmara, Sakarya ve Susurluk Havzaları’nda yer alan Bursa’da heyelandan sonra en sık gözlemlenen afet türü ise su baskını olarak belirlendi. Su baskınlarının İnegöl, Yenişehir, Karacabey ve Mustafakemalpaşa ilçelerinde görüldüğü bildirildi. Diğer afet türlerinden en çok görüleni kaya düşmesi, Bursa’da 1950 yılından bu yana 13 adet kaya düşmesi olayı ve 2 adet çığ olayı gözlemlendiği anlatıldı. Diğer bir önemli konu da raporda yer alan İnsan Kaynaklı (Teknolojik) Afetlere de dikkat çekilmesi. Yine raporda kuraklık konusu da afet çerçevesinde değerlendirildi.

    AFAD’ın Bursa için hazırladığı raporda, senaryo ve tedbirlerde muhtemel bir durumda Bursa merkez ile 17 ilçesinin çadır başta olmak üzere acil toplanma alanları, çadırkentler ve konteynerkentler hem nüfus hem de sayı olarak verildi. Acil Toplanma Alanı olarak 321 mahalle için 880 bölge ayrıldığı görülürken ilçe bazında ise Orhangazi 6 mahallede 19 toplanma alanı, Gemlik 15 mahallede 38 toplanma alanı, İznik 5 mahallede 15 toplanma alanı, Mudanya 8 mahallede 20 toplanma alanı, Osmangazi 92 mahallede 238 toplanma alanı olarak ayrılmış olduğu gösterildi.

    Çadırkent konusu ise AFAD Bursa raporunda Acil Çadırkent ve Çadırkent olarak iki ayrı bölümle ele alındı. Acil Çadırkent için planlanan rakamlarda Bursa geneli için toplam 315 acil çadırkent, 4 milyon 15 bin 319 metrekarede kişi başı 10 metrekarelik alanlarda 68 bin 654 çadır ve 90 bin 570 kişi olarak açıklandı.

    Muhtemel bir afette Çadırkent verilerinde ise Bursa genelinde toplam 1 milyon 484 bin 684 metrekarelik alanda 15 çadırkent, kişi başı 25 metrekarelik alanlarda 11 bin 877 çadır ve 59 bin 387 kişi olarak açıklanmış durumda.

    Konteynerkentler olarak Bursa genelinde toplamda 3 konteynerkentte 459 bin 91 metrekarelik alanda 9 bin 182 konteynerkent kurulacağı AFAD Bursa raporunda açıklanmış durumda.

  • Bursa Mudanya’da 3.0 büyüklüğünde deprem

    Bursa Mudanya’da 3.0 büyüklüğünde deprem

    Merkez üssü Bursa’nın Mudanya ilçesi Eğerce’de  3.0 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

    Bursa’da hissedilen sarsıntı hakkında Kandilli’den alınan açıklamaya göre saat 10.32’de merkez üssü Mudanya Eğerce olan bir deprem meydana geldi.

    Derinliği 3.7 olan depremin şiddeti ise 3.0 olarak ölçüldü.

  • Başkan Aktaş açıkladı! 5 ilçede o yapılar tespit edildi

    Başkan Aktaş açıkladı! 5 ilçede o yapılar tespit edildi

    Bursa Büyükşehir Belediyesinin projesiyle, şehri depremlere hazırlıklı hale getirmek ve kaçak yapılaşmanın önüne geçmek için İnsansız Hava Aracı (İHA) ile kaçak yapılar tespit ediliyor.

    Kentte kaçak yapılaşmayla mücadele için belediyenin insansız hava aracı periyodik uçuş görevi yürütüyor.

    İHA’nın belirli dönemler aynı alanlarda çektiği fotoğrafları karşılaştıran uzmanlar, yapılaşmaların durumunu değerlendiriyor.

    Tespit edilen kat artışları ve yeni yapılaşmalar, harita üzerinde işaretlenerek ilçe belediyelerine gönderilip yapının ruhsat durumu sorgulanıyor.

    Kaçak inşaat ya da kat artışı tespit edilmesi durumunda ise yıkım için gerekli yasal prosedür başlatılıyor.

    “Bugüne kadar 370 kilometrekare alan tarandı”

    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş,  Bursa’nın tarihi, turistik ve doğal güzellikleriyle Türkiye’nin en müstesna şehirleri arasında yer aldığını, kentte aynı zamanda deprem riskinin de yüksek olduğunu söyledi.

    Bursa’nın ticari ve ekonomik aktiviteleri, sanayisinin gücüyle ciddi bir çekim merkezi olduğunu belirten Aktaş, şöyle konuştu:

    “Bu özellikle 1960’lı ve 1970’li yıllardan sonra hızlı göçe, beraberinde de Bursa’nın hızlı ve düzensiz büyümesine sebep olmuş bir durum. Bursa’daki plansız yapılaşmalarla ilgili üzerinde ciddi çalışmalar yapılması gerekiyor. Ciddi radikal kararlar alınması gerekiyor. 2019’un temmuz ayında büyükşehir meclisimizde bir karar aldık, bu karar doğrultusunda kentin yasal izni olmayan inşaatlarına göz açtırmıyoruz. Devletimiz de imar barışıyla alakalı bir uygulama getirdi, o bir milattı. Bundan sonraki süreçte konunun arkasında kararlılıkla duruyoruz. Proje kapsamında şehrin bütününün havadan 7 gün 24 saat takip edildiği uygulama için gerekli cihaz yatırımını yaptık. Nüfusu 3 milyonu geçmiş bir şehrin, sahada insan gücüyle takip edilmesi mümkün değil. Uygulama 14 Nisan 2020’de başladı. Bugüne kadar 370 kilometrekare alan tarandı. İnsansız hava aracı 104 saat havada kaldı ve 113 bin 500 kare fotoğraf çekti.”

    Aktaş, ağırlıklı olarak merkez, Osmangazi, Yıldırım, Nilüfer, Gürsu ve Kestel’deki yapıları havadan tespit ettiklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Biz 17 ilçemizi kapsayacak şekilde toplam 404 binden fazla bina üzerinde 26 bin 973 resmi veya resmi olmayan kayıt artışlarını tespit ettik. Konuyla alakalı fotoğraflarımızı çektik, ilgili ilçe belediyelerine gönderdik. İlçe belediyelerimiz tarafından öncelikli olarak bu işlerin takibatı yapılıyor, kaçak binalarla alakalı. Eğer arzu ederse ilçe belediyemiz, kaçak olan binayla alakalı bizden destek alabilir. Bu konuda da her türlü desteği verdiğimizi ifade etmek isterim. Farklı ilçelerimizden bugüne kadar 143 binanın yıkımıyla alakalı bizden talepte bulunuldu, biz bu destekleri verdik.”

    İHA ile kaçak yapı tespit uygulamasının Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği tarafından ödüllendirildiğini de aktaran Aktaş, akıllı şehircilikle alakalı düzenlenen fuarda da en dikkati çeken işlerden biri olduğunu ifade etti.

    “Bursa’da aktif fay hatları bulunuyor”

    Aktaş, yılın her günü bina değişimlerinin ve kaçak yapıların tespitinin şehrin geleceği açısından önemli olduğuna dikkati çekti.

    Bursa’da da aktif fay hatları olduğunu, 1855 yılında çok yıkıcı bir deprem yaşandığını aktaran Aktaş, şunları kaydetti:

    “O gün bu kadar yüksek binaların olmadığını, Bursa’nın nüfusunun bu kadar olmadığını düşünürsek vuku bulan olayın ne kadar ciddi olduğunu daha iyi anlarız. Bursalı hemşehrilerimizden konuyla alakalı hassasiyetle olayın üzerine gitmelerini, takip etmelerini istiyorum. İzmir’deki maalesef son yaşanan depremin, ki vefat edenleri rahmetle anıyorum, yaralılara da acil şifalar diliyorum, bizim için çok büyük bir ibret olduğunu ve gerekenleri bir an evvel yapmamız gerektiğini bize hatırlattığını ifade etmek isterim. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak bu konudaki kararlılığımız devam edecek. İlçe belediyelerimizin de yetki kullanmamaları dahilinde gerekli yasal işlemlerin yapılacağını, konunun takipçisi olacağımızı ifade ederim.”

  • “Minimum 7.3’lük deprem geliyor, şakası yok!”

    “Minimum 7.3’lük deprem geliyor, şakası yok!”

    Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Kanal İstanbul’un Marmara’ya açıldığı kıta sahanlığında canlı faylar olduğunu gördüklerini söyledi. Görür’e göre büyük bir tsunami tehlikesi var.

    Bilim Akademisi Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, “Minimum 7.3 deprem geliyor, şakası yok” diye uyardı ve, “İstanbul gibi yapı stokunun yüzde 60’ının zafiyet içinde olduğu bir yerde bunun sonuçları çok büyük olacak” ifadelerini kullandı.

    Cumhuriyet’ten İpek Özbey’in sorularını yanıtlayan Naci Görür, deprem için gerekli önlemlerin alınmadığını ve deprem gerçeğinin farkına varılmadığını söyleyerek bazı eleştirilerde bulundu.

    Kanal İstanbul’un Marmara’ya açıldığı kıta sahanlığında canlı faylar olduğunu gördüklerini söyleyen Prof. Dr. Görür, büyük bir tsunami tehlikesinden bahsetti.

    Uzun soluklu, disiplinli, bilimsel yöntemlerle ülkenin belirli katma değerini bu işe verip, bir takım yerleşim alanlarını deprem güvenli hale dönüştürülmesi gerektiğini savunan Görür, şöyle devam etti:

    “Çetrefil bir iştir. Kısa zamanda ne bütçeniz ne siyasi ömrünüz yeter. Dolayısıyla politikacılar, böyle büyük bir işin içine girmek yerine dört yılını sekiz yıla çıkarmak için, cilalı bir takım kolay işleri yaparak, meydanlardan nutuk atarak halkı bir atmosferin içine sokarak siyaset yapmayı yeğliyor. Çünkü öbür türlü uzun soluklu bir iştir. Diyelim ki siz tüm Türkiye’de deprem kuşaklarında yerleşim alanlarını deprem güvenli hale getirmeye çalışırsanız; çok disiplinli, belirli bütçelerle, aralıksız çalıştığınız zaman bile herhalde 20-30 seneden önce dönüştüremezsiniz…”

    “Minimum 7.3 deprem geliyor, şakası yok. İstanbul gibi yapı stokunun yüzde 60’ının zafiyet içinde olduğu bir yerde bunun sonuçları çok büyük olacak” diyen Görür, “Broşür dağıtmakla olmaz. Televizyonlarda en çok izlenen saatlerde kamu spotları yayımlanmalı örneğin” önerisinde bulundu.

    KANAL İSTANBUL UYARISI!

    “Bu kanalın güzergâhı özellikle Çekmece Gölü’nün kuzeyinde Sazlıdere’den başlayıp, Marmara’nın kıta sahanlığına açıldığı yere kadar olan bölge jeolojik olarak tam anlamıyla anormal tehlikeli ve riskli yerler” diyen Görür, sözlerinin devamında şunları kaydetti:

    “Deprem olmamasına rağmen kaymalar, heyelanlar oluyor. O bölgedeki arazi stabil değil, şu anda bile kayıyor. Depremde haşat olur buralar.

    İkincisi bu Kanal İstanbul’un Marmara’ya açıldığı kıta sahanlığında deniz araştırmalarında gördük. Bizden önce de arkadaşlarımız yaptıkları araştırmalarda canlı faylar olduğunu gördüler. Bu fayların boyutlarını tam olarak araştıramadık ama canlı oldukları kesin. Olası bir depremde bu faylar harekete geçmek suretiyle kanalın Küçükçekmece’ye kadar olan her yerini tarumar eder. Bundan kaçış yok.

    Heyelanlar, bu faylar tarafından aşırı tetiklenebilir. Kaldı ki büyük bir tsunami tehlikesi var. Tsunami bu kanala girdiği zaman, o sırada kanalın içinde gemi falan varsa onu da sürükler götürür ve bir yerlerde taşıdığı malzemelerle kanalı tıkadığı an orada bir barajlanma olur. Bütün kanalın etrafını deniz basar. Bir daha da orayı kurtaramazsın. Kanal İstanbul’un yapılmaması gerekir.”

    ‘Marmara’nın altındaki kabuk aşırı stres biriktirmiş durumda’

    “Marmara’nın altındaki kabuk, aynen o yay gibi stres altında. Sen bastırdığın yaydan elini çektiğinde o yay fırlar, sallanır ve durur. O zaman stresi sıfırlar. Marmara’nın altındaki fay, 1999 depreminde aşırı yüklendi. Anadolu’nun büyük bir kısmı Kuzey Anadolu Fayı boyunca Marmara’ya doğru 5.5 metre hareket etti. Marmara’nın altındaki kabuk kırılmadı, eğer boydan boya kırılsaydı, aynı yayın boşalması gibi olacaktı. Yani stresi kaybolacaktı. Halbuki Anadolu levhası 5.5 metre Marmara’ya doğru gelince kırılmadı ama deforme oldu. Aşırı stres yüklendi. Anadolu, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu fayları boyunca Yunanistan’a doğru hareket ederek yılda 2.5 santim yaklaşıyor. Her sene koca Anadolu levhası Marmara’nın altındaki kabuğa 2.5 santime denk gelen stresi yüklüyor. Demek ki 1999’dan beri aşağı yukarı yarım metreye denk gelen stres daha yüklemiş. Kırılmamış, zemberek gibi duruyor. Bu devam ettikçe, çat diye burayı kıracak, deprem olunca rahatlayacak. Dolayısıyla Marmara’nın altındaki kabuk aşırı stres biriktirmiş durumda ve kırılmayı bekliyor.”

  • Marmara ve Ege’de hissedilen deprem meydana geldi

    Marmara ve Ege’de hissedilen deprem meydana geldi

    Bursa, İzmir, Manisa, Aydın ve İstanbul gibi şehirlerde hissedilen bir deprem meydana geldi.

    AFAD, saat 10.21’de merkez üssü Manisa’nın Saruhanlı ilçesi olan 5,5 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini bildirdi.

    Ayrıntılar geliyor…