Etiket: bursa

  • Uludağ Ultra Trail Maratonu başladı

    Uludağ Ultra Trail Maratonu başladı

    Türkiye’nin uzun soluklu maratonu ‘Uludağ Premium Ultra Trail’, 1500’ye yakın yerli ve yabancı sporcunun katılımıyla başladı. 16 ve 6 kilometre yarışlarının startını veren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, her sene büyüyerek devam edecek olan yarışların Bursa’nın ve Uludağ’ın daha fazla tanınmasına önemli katkı sunacağını söyledi.

    Gençlerin ve çocukların sporla buluşması için birçok marka etkinliği hayata geçiren Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin destek ve katkılarıyla Uludağ’ın zirvesinde bu yıl 3.sü düzenlenen ’Uludağ Premium Ultra Trail‘, yerli ve yabancı sporcuların katılımıyla başladı. Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanlığı koordinasyonunda yapılan “Uludağ Premium Ultra Trail’, 1 genel klasman ve 5 farklı yaş kategorisinde düzenleniyor. Uzun soluklu maratona yaklaşık 1500 civarında sporcu kayıt yaptırdı. 66, 30, 16 ve 6 kilometrelik etapları ile sporcuları Uludağ’ın zirvesinde buluşturan koşunun en uzun etabı ise 100 kilometre. Maraton koşucuları, Zeyniler, Cumalıkızık, Kürekli Şelalesi, Saitabat Şelalesi, Buzul Göletler, Uludağ Zirve, Softaboğan Şelalesi, Bakacak, Kurbağa kaya ve Sarıalan’ı geçerek Uludağ’ın eşsiz güzelliğine tanık oldu.

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş da ‘Uludağ Premium Ultra Trail’ yarışları için zirveye gelen sporcularla bir araya geldi. Sporculara kazasız belasız bir yarış dileyen Başkan Alinur Aktaş, geçen sene pandemi sebebiyle yapamadıkları Uludağ Premium Ultra Trail’i sporcular kadar şehir olarak da özlediklerini söyledi. Tüm sporculara başarılar dileyen Başkan Aktaş, 16 ve 6 kilometre etaplarının startını verdi. Geri sayımın ardından maratoncular, Uludağ ve çevresinin muhteşem doğası ve yerel dokusu eşliğinde unutamayacakları bir deneyim yaşadı. Asfalt yolun ardından ormanlık yola giren sporcular, sanatçıların canlı müzik performansıyla da sürpriz yaşadı. Unutamayacakları bir deneyim yaşadıkları için mutlu olduklarını belirten maratoncular, orman içerisinde karşılarına çıkan zorlukları da aşmak için mücadele etti. 16 kilometrelik etabı birinci bitiren Can Ayaz ve dereceye girenlere ise madalyalarını Başkan Alinur Aktaş verdi.

    “Uludağ Premium Ultra Trail’’in her sene büyüyerek devam edeceğini dile getiren Başkan Aktaş, emeği ve katkısı olan herkese teşekkür etti. Marka şehir Bursa’nın marka organizasyonlara imza atmaya devam ettiğini dile getiren Başkan Alinur Aktaş, “Geçen sene pandemi sebebiyle birçok organizasyonu iptal etmek zorunda kaldığımız gibi Uludağ Ultra Trail’ yarışlarını da iptal etmiştik. Bu sene 3’üncüsü yapılan yarışlar, 5 ayrı kategoride Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde Uludağ İçecekleri ve Teleferik AŞ sponsorluğunda başladı. 1500 civarında yerli ve yabancı sporcunun şehir içinden ve dışından gelmiş olması ilginin büyük olduğunu gösteriyor. Birkaç yıllık süreç zarfında Bursa’nın ve Uludağ’ın daha fazla tanınmasına katkı sağlayacak. Uludağ’ın da 12 ay ve dört mevsim boyunca ziyaret edilebileceğini gösterecek. Katılan ve destek veren herkese teşekkür ediyorum. Organizasyon Bursa’ya Türk sporuna hayırlı olsun” dedi.

    Maratonda dereceye girenlerin madalyalarına kavuşacağı 4 Temmuz Pazar günü ise Softaboğan Şelalesi’ne ücretsiz halk yürüyüşü gerçekleştirilecek. Etkinliğe katılanlar rehber eşliğinde 6 bin meydan başlangıç noktası olmak üzere ormanın içinden 5 kilometrelik bir yürüyüşle Softaboğan Şelalesini keşfedecek.

  • Bursa’da sağanak! Evler ve yollar göle döndü

    Bursa’da sağanak! Evler ve yollar göle döndü

    Bursa’da sabah saatlerin etkili olan yağmur yağışı, hayatı olumuz etkiledi. Mustafakemalpaşa ilçesinde aşırı yağışlar sebebiyle evler göle döndü.

    Bursa’da sabahın ilk saatlerinden itibaren yağan yağmur, kent merkezinin yanı sıra ilçelerde de etkili oldu. Zeminin altında kalan veya bir olan Mustafakemalpaşa ilçesindeki evlere su bastı.

    Yağmur sularının girdiği evlerde halılar suyun üzerinde yüzdü. Vatandaşlar kendi imkanlarıyla dolan suları tahliye ederken, tarlalardan taşan yağmur suları, vatandaşların cep telefonu kamerasına yansıdı. Belediye ekipleri de gelen ihbarlar çerçevesinde suları tahliye etti.

  • Bursa’da mahalleyi yasa boğan kaza! 2 kardeş öldü

    Bursa’da mahalleyi yasa boğan kaza! 2 kardeş öldü

    Bursa’nın İznik ilçesinde traktörün devrilmesi sonucu iki kardeş hayatını kaybederken, traktörün kasasında bulunan anne ve 10 yaşındaki çocuk ise ağır yaralandı.

    Bursa’nın İznik ilçesi Sansarak Mahallesi’nde sabah saat 10.00 sıralarında meydana gelen kazada traktörün sürücüsü 17 yaşındaki Kadir Biçer, 10 yaşındaki kız kardeşi Hanife Biçer üzerinde bulunduğu traktör sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu devrildi.

    İhsaniye mevkisinde devrilen traktörün altında kalan 2 kardeş feci şekilde can verdi. Mahalleyi  yasa boğan olayda trakötürn arkasında  bulunan 50 yaşındaki anne Zale Biçer ve 10 yaşındaki oğlu Burhanettin Biçer ise ağır yaralandı.

  • Bursa’da feci kazada sürücü yaşam savaşı veriyor

    Bursa’da feci kazada sürücü yaşam savaşı veriyor

    Bursa’da yolun kenarındaki kaldırımı fark etmeyip bariyerlerden aşağıya uçan otomobil sürücüsü yoğun bakımda yaşam savaşı veriyor. Otomobilin uçtuğu anlar kameraya yansırken, hastaneye kaldırılan 26 yaşındaki genç sürücünün kan ihtiyacı bulunuyor.

    Kaza, dün gece saatlerinde merkez Osmangazi İlçesi Çekirge Mahallesi’nde üzerinde meydana geldi. 26 yaşındaki Anıl K. yol kenarındaki kaldırımı fark edemeyince otomobiliyle şarampolden aşağıya yuvarlandı.

    Kaza sesini duyan çevredeki vatandaşlar hemen 112 ilk yardım hattını arayarak sağlık ve polis ekibi istedi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri yaralı sürücü Anıl K.’ya ilk müdahaleyi olay yerinde yaptı.

    112 ambulansıyla Çekirge Devlet Hastanesi’ne kaldırılan ve yoğun bakıma alınan Anıl K.’nın bilincinin açık olduğu, vücudunun çeşitli yerlerinde kırıklar olduğu öğrenildi. Ameliyata alınmayı bekleyen Anıl K. için B negatif kan anonsu da yapıldı.

  • Tişörtüne saklayıp kaçtı! Bursa’da polis onu arıyor

    Tişörtüne saklayıp kaçtı! Bursa’da polis onu arıyor

    Bursa’da bir iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayında küçük yaşlardaki bir çocuk, girdiği lastikçi dükkanından çaldığı dizüstü bilgisayarı tişörtünün içine saklayarak çalıp kaçtı.

    Bursa’nın İnegöl ilçesi Sinanbey Mahallesi’nde bulunan Metal işleri Sanayinde faaliyet gösteren lastik tamir yapan bir iş yerinde meydana gelen hırsızlık olayında, iş yerinden kimsenin olmadığını fark eden şüpheli çocuk, önce iş yerinin etrafında dolaşarak keşif yaptı.

    20 dakika sonra uygun bir fırsatı bulan ve tekrar iş yerine gelerek içeri giren şüpheli girdiği dükkandan dizüstü bilgisayarını tişörtünün içine koyarak iş yerinden kaçtı.

    Bir süre sonra ofisteki dizüstü bilgisayarın olmadığını fark eden işletme sahibi güvenlik kameraları inceledi. Şüphelinin bilgisayarı çaldığını tespit eden işletme sahibi, durumu polis ekiplerine bildirdi. Ekipler yapılan inceleme sonrası her yerde bilgisayarı çalan şüpheliyi arıyor.

  • Bursa’da meşhur Napolyon kirazı dalda kaldı

    Bursa’da meşhur Napolyon kirazı dalda kaldı

    Türkiye’nin önemli kiraz üretim merkezlerinden birisi olan ve meşhur Napolyon adı verilen dağ kirazının yetiştiği Babasultan köyünde fiyatların düşmesi, üreticilerin beklentilerinin karşılanamamasına, hatta bazı yerlerde meyvenin dalında bırakılmasına sebep oldu. Kalite bakımından en iyi Napolyon adı verilen kirazların yetiştirildiği Bursa’nın Kestel ilçesinde ürünün kilogram fiyatları 5-6 liraya kadar geriledi.

    Kestel ilçesinin Babasultan Mahallesi’nde kiraz rekoltesi iyi olmasına rağmen hasat zamanı işçi bulunamaması ve maliyet sebebiyle umduğunu bulamayan üreticiler fiyatlardan şikayetçi.

    Kiraz yetiştiriciliği yapan Mehmet Efe, “Hasadımız erkenci cins dediğimiz kirazla başlamıştı. Şimdi de Napolyon cinsi dediğimiz kirazlarımız toplanıyor. Mahsûl bol, ama fiyatlar çok düşük. Bunun yanında işçi sıkıntımız var, bir şekilde bu kirazın toplanması gerekiyor. Bu sene işçi bulunmazsa kiraz dalında kalır diye düşünüyorum. Bu sene ihracat olmazsa iç piyasa olursa fiyatları temelli aşağıya çekilecektir ve 4-5 liradan satılacak” dedi.

    İşçi maliyetlerinin ve giderlerin yüksek olduğunu söyleyen kiraz yetiştiricisi Hakan Çelik, “Yağmurlardan biraz kiraz odası hasadı geç kaldı. Sürekli yağmur olduğu için kiraz birden olgunlaştı. Yağmur sebebiyle tabii tepelerinde çatlak ve çürük oldu. Fiyat konusunda biraz düşük geliyor bize, maliyetler çok yüksek. Özellikle işçilik kirazda bir kişi maksimum toplayacağı 50 kilo kiraz yani onun zaten 150 lira yevmiyesi var 5-6 lira kiraz 250 liralık mal topluyor. Artık hesabını yap işte geri kalan 100 liraya eve ekmek mi götürelim, ilacını mı, mazotunu mu, gübresine mi verelim “şeklinde konuştu.

  • Merinos Kavşağı’nda kaza! Yol 1 saat trafiğe kapandı

    Merinos Kavşağı’nda kaza! Yol 1 saat trafiğe kapandı

    Bursa’da gece saatlerinde meydana gelen kazada taksi şoförü ve müşterisi yaralandı.

    Bursa’nın merkez Osmangazi ilçesi Ulubatlı Hasan Bulvarı Merinos Kavşağı üzerinde gece saat 02.00 sıralarında meydana gelen kazada iddiaya göre dikkatsizlik yüzünden meydana gelen kazada Ali Eren Y. (20) idaresindeki otomobil aniden yola çıkan İsmail İnci idaresindeki taksi ile çarpıştı.

    Otomobil önce taksiye ardından elektrik direğine vurarak 50 metre ileriye savruldu. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi.

    Otomobil sürücüsü Ali Eren Y.’nin kazayı burnu bile kanamadan atlatırken olay yerine gelen sağlık ekipleri  taksi şoförü İsmail İnci ve araç içindeki yolcuya ilk müdahalelerinin ardından Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Yaralıların hayati tehlikesinin olmadığı öğrenildi.

    Kazanın ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan otomobil sürücüsü Ali Eren Y., “Ana yolda giderken trafik sıkıştı. Ben de yan yola girdiğim sırada ticari taksi birden yola çıktı. Bende duramayarak önce ticari taksiye sonra da direğe vurdum.” dedi.

    Elektrik direğinin devrilmesi sonucu yol 1 saat boyunca trafiğe kapandı. Kapanan yol belediye görevlilerinin temizleme çalışmalarının ardından tekrar trafiğe açıldı. Otomobil sürücüsü Ali Eren Y. ifadesi alınmak üzere Merinos Polis Merkezi Amirliği’ne götürüldü.

  • Bursa’da alkollü sürücüye alkolmetre dersi verdiler

    Bursa’da alkollü sürücüye alkolmetre dersi verdiler

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde emniyet müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan uygulamada durdurulan alkollü sürücüye, polis dakikalarca alkolmetre dersi verdi. Yoğun uğraşlar sonucu yapılan testte  0.6 promil alkollü olduğu tespit edilen sürücü Ali Ş.’nin(22) kullandığı motosikletin hurdaya ayrıldığı öğrenildi.

    Ahmet Türkel Çevreyolu üzerinde uygulama yapan trafik ekipleri, 3 kişinin yolculuk yaptığı motosikleti durdurdu. Durdurulan motosikletin sürücüsüne alkol testi yapılması istendi. Alkolmetreye üflemekte zorlanan sürücüye, polis ekipleri dakikalarca dil döktü.

    Polis ekipleri, dakikalarca alkolmetreye nasıl üfleme yapılacağı konusunda açıklama yaptı. Uzun uğraşlar sonucunda yapılan ölçümde sürücünün 0.6 promil alkollü olduğu tespit edildi.

    Motosiklet üzerinde yapılan incelemede ise motosikletin hurdaya ayrıldığı tespit edildi. Motosiklet çekiciyle otoparka çekilirken, alkollü araç kullanmaktan 1339 TL cezai işlem uygulanan sürücü gözaltına alındı.

  • Bursa’da feci kaza! Hastanede hayatını kaybetti

    Bursa’da feci kaza! Hastanede hayatını kaybetti

    Bursa Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolunda otomobilin kamyona çarptığı kazada 1 kişi hayatını kaybetti, 1 kişi ağır yaralandı.

    Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolu, Orhangazi Oksijen tesisleri ile Orhangazi Tüneli arasında meydana gelen kazada Bursa istikametinden İstanbul yönüne seyir halinde olan sürücüsü henüz belirlenemeyen otomobil, Orhangazi Tüneli yakınlarında önünde seyir halinde olan Murat M. (50) idaresindeki kamyona arkadan çarptı.

    Kazada kimliği henüz tespit edilemeyen araç sürücüsü ile yanında yolcu olarak bulunan Davut Kağnıcı (49) ağır yaralandı. Yaralılar olay yerine sevk edilen ambulanslarla Orhangazi Devlet Hastanesine kaldırıldı.

    Otomobilde yolcu olarak bulunan Davut Kağnıcı hastanede doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

    Kağnıcı’nın cenazesi Orhangazi Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken, Cumhuriyet Savcılığı kaza ile ilgili soruşturma başlattı.

  • Müsilaj konusu Gemlik’te masaya yatırıldı

    Müsilaj konusu Gemlik’te masaya yatırıldı

    1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı etkinlikleri kapsamında, Gemlik Belediyesi tarafından “Müsilaj ve Gemlik Körfezi” söyleşisi düzenlendi.
    Ziraat Mühendisi ve CHP 24. Dönem Bursa Milletvekili İlhan Demiröz’ün moderatörlüğünü yaptığı söyleşiye İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay, Bursa Teknik Üniversitesi Biyomühendislik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mete Yılmaz, Gazeteci Yazar Necati Kartal ve DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir Katıldı.

    Söyleşide en çok merak edilen konulardan denize girilip girilmeyeceği, balık tüketiminin sorun olup olmayacağı gibi sorulara cevap verildi. Deniz yüzeyinde müsilaj olmadığında denize girmenin sorun olmayacağı belirtilirken, balık tüketmekte de herhangi bir sorun olmayacağı dile getirildi.
    Kabotaj Bayramı hakkında bilgi veren Ziraat Mühendisi İlhan Demiröz, 24 Temmuz 1923 yılında Lozan Antlaşması ile yabancı devlete verilen ayrıcalıklar olan kapitülasyonların kaldırılmasından sonra 1935 yılından beri Denizcilik ve Kabotaj Bayramı’nın kutlandığını söyledi. Demiröz söyleşide ilk sözü, Gemlikli olması nedeniyle gazeteci Necati Kartal’a verdi.

    “Gemlik’te her noktada denize girilirdi”

    Geçmiş’te Gemlik’te her noktada denize girildiğini belirten Kartal, önceki dönemlerde yaşanan balık bolluğuna da dikkat çekti. Kartal şöyle konuştu: “Burada kayıkhaneye kadar olan binaların hiç biri apartman değildi. Bir tek apartman vardı. Geri kalanların hepsi yalı evleriydi. Hepsinin altında dalgakıranlar vardı. Her yerde denize giriliyordu. Burada bir sürü nokta balık tutulan voli yerleriydi. Biz çocuktuk, oltamız olmasına gerek yok. Toplu iğneye ekmek takıp iskeleden uzattığınızda kumbil buna vururdu. Ya da evden ekmek bıçağını alıp, kısa pantolonla denize girerseniz, kumlukta yürürken hareket gördünüz mü bıçağı batırırdınız. Pisi alırdınız. Bugün pisi balığının kilosu 70 lira. Vietnam’dan gelenleri de bu fiyata veriyorlar. İskeleden midye çıkarırdık. Manastır bölgesi doğal sayfiye yeri ve plajdı. Bugün konutlaşmanın olduğu yerlerin hepsi doğal plajlardı. Her yerinde yüzülebilir, her yerinde balık yakalanabilirdi. Ben bunları anlattığımda herkes bakıyor. Yalanmış gibi kabul ediyorlar. Denizin kıyısındaki yalı evleri apartmana dönüştü. Yanlış bir imar politikasıyla en öndekiler altı kat, bir arkası beş kat, bir arkası dört şeklinde imar verildi. Bu denizin hava akımını ve denizi görmeyi engelledi. Deniz çok kirlendi. Eski Gemlik’i anlatıyorum. Sonra kendi kendime diyorum ki, bunlar hayal miydi? Ben de yaşamadım mı?”

    “Geçmişte derelerin üzeri kapatılıp atık kanalı yapıldı”

    1950’lerde İstanbul’un nüfusunun 1.1 milyon olduğunu söyleyen İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Meriç Albay da, şu anda 17 milyon civarında nüfus olduğunu söyledi. Prof. Albay sözlerine şöyle devam etti: “1980’li yılların sonunda atıklar ile ilgili bir fikir geliştiriliyor. Marmara Denizi’nin altında Akdeniz’in suyu vardır, Karadeniz’e gider. Karadeniz’in suyu da üstten akar Ege’ye doğru gider. Atıkları derin deniz deşarjıyla Akdeniz’e verirsek Karadeniz’e taşır. Taşımadığını gördük. Marmara Denizi’ni 30 yıldan beri kirletmeye devam ediyor. Bursa sınırları içindeyiz. Nilüfer Çayı kirli akıyor. Simav Çayı ile birleşip Marmara Denizi’ne akıyor. Dünya Bankası İstanbul Belediyesi’ne kaynak oluşturdu. Dereler ıslah edilecekti. Derelerin üzeri kapatıldı ve atık kanalı haline getirildi. Bu atıklar yıllarca Marmara Denizi’ni kirletti. Biliyorsunuz Marmara Havzası çok nüfus alan bir yer. Türkiye’nin üçte biri yaşıyor. İstanbul’da kilometre kare başında 3 bin kişi yaşıyor. Tunceli’de 10 kişi yaşıyor. Bu havzaya bu kadar insanı biriktirirseniz İstanbul’un suyu yetmez. Denizi de yetmez. Eğer arıtma tesislerini çalıştırırsak, dereler temiz akmaya başlarsa, betonlaşmayı durdurursak, Simav Çayı temiz akarsa Marmara Denizi temizlenir. Marmara Denizi ne zaman temizlenir diyenlere şunu söylüyorum. Marmara Denizi altı yılda bir yenileniyor. Dört yılda zaman verirseniz, atık atmazsanız on yılda Marmara Denizi’nin pırıl pırıl olacağını düşünüyorum.

    “Müsilaj balığa zararlı ama tüketilmesinde sorun yok”

    Bursa Teknik Üniversitesi BiyomühendislikBölüm Başkanı Prof. Dr. Mete Yılmaz ise Marmara Denizi’nin kirlilik baskı altında olduğunu belirterek bu baskının yıllardır devam ettiğini belirtti. Balık yenilip yenilmeyeceği sorusuna cevap veren Prof. Yılmaz, “Şu ana kadar bu konuda tehlikeli bir şeye rastlanmadı. Tarım ev Orman Bakanlığı bunu takip ediyor. Halk da güncel olarak sıkıntı olup olmadığını takip edebilir. Müsilaj balığa zararlı mı? Evet. Müsilaj oksijeni azaltacak, balığın solungaçlarını tıkayacak, balığın ölümüne ya da dibi kapladığı zaman dipteki canlıların ölümüne sebep olacak. Mudanya kıyılarına müsilaj geldiğinde örnekler aldık. Bundan ürün çıkarabilir miyiz onu düşündük. Acaba müsilajın içinde ağır metal var mı? Toksik madde var mı? Bizim aldığımız örneklerde yoktu ama başka yerlerde olmayacağı anlamına gelmez.”

    “Marmara Denizi kendini ifade etti”

    DOĞADER Yönetim Kurulu Üyesi Murat Demir de “biz yıllardır çevre ve yaşam mücadelesi verirken, Marmara Denizi’nin kirliliğini ifade etmeye çalıştık. Kenti yönetenler, karar verenler bizim sesimizi duymadı” dedi. Demir şöyle konuştu: “Bundan 10 yıl önce Bursa DOĞADER olarak Marmara Denizi’nin kirliliğini arttıran etkenlerden biri olan Nilüfer Çayı’nın temiz akması için bir kampanya yürüttük. Nilüfer Çayı Susurluk Havzası’nda Emet ve Balıkesir’den gelen derelerle buluşup Marmara Denizi’ne deşarj oluyor. Nilüfer Çayı, Marmara Denizi’ne giderken yaklaşık 200 km yol kat ediyor. Bu yolu kat ederken yirmiyi aşkın sanayi bölgesinin kirliliğini ve 4 milyona yaklaşan Bursa nüfusunun kirliliğine maruz kalıyor. Marmara Denizi’ne dökülürken su olmaktan çıkıp kimyasal atık haline geliyor. Biz böyle kirli bir uyu yıllardır Marmara Denizi’ne gönderiyoruz. Biz bir farkındalık oluşturduk. Basında ciddi şekilde ses getirdik. O dönem bakanlık belli firmalara cezalar kesti. Arıtma tesisleri kapasiteleri kısmen arttırıldı. Bizi duymadılar. Ta ki Marmara Denizi kendisini ifade edene kadar. Üç beş günde bitmesi gereken deniz salyası üç ay sürünce herkes mikrofonu hocalarıma tuttu. Biz yaşam savunucuları, çevreciler, bu sorunu yıllardır her fırsatta dile getiriyoruz. Marmara Denizi’ndeki balıklarda ağır metal birikmesinin başladığını biliyoruz. Bahsettiğimiz hat aynı zamanda tarım havzasından geçiyor. Bu bölgede Türkiye’nin en marka şirketleri süt topluyor. Mısır yetiştiriliyor. O dönem bir haberde sütte ağır metal olduğu tespit edildi. O havzadan çıkan ürünü tüketiyoruz. Bir etken karadan gelen kirli suların Marmara Denizi’ne deşarj edilmesi. İkinci etken iklim değişikliği. Her ikisinin birleşmesi Marmara Denizi’ni bu hale getirdi. Ege ve Akdeniz’i de bu hale getirecek. Karar vericilerin, acil eylem planlarıyla bilim insanlarını dinleyerek adımlar atmalı. Başka Marmara yok! Bu kirlilikten hepimiz yurttaş olarak üzerimize düşeni yaparak kurtulacağız.”

    “Mücadelede bizle birlikte olun”

    Söyleşi sonunda konuşan Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Uğur Sertaslan, Marmara Bölgesi’nde müsilajla ilgili ilk konuşmayı kendisinin yaptığını ve konuşma videosunun 600 binden fazla izlendiğini söyledi. Başkan Sertaslan sözlerine şöyle devam etti: “Başımıza gelen her kötü şey tercihlerimizin yüzünden oluyor. Zengin dediğimiz insanlar, sanayiciler var ya, bizim arkadaşlarımız, akrabalarımız. Yabancı değiller. Bursa’da 12 sanayi bölgesi vardı. 2009 yılında İl Çevre Düzeni çalışmasında 21’e çıktı. Sanayiyi yıktık Marmara’ya, istihdamı yıktık Marmara’ya. Çocuklarımız yüzmeyi havuzda öğreniyor. Tek sorumlusu siyasetçiler değil. Onları da seçenler bizleriz. Elli yıldır, sanayi bölgeleri Nilüfer çayı, Karsak Deresi aracılığıyla arıtmayı çalıştırmasak, çok masraflı deyip, üç kuruş için bu memlekete ihanet edenler bizim insanlarımız. İstanbul’da her gün 4 buçuk milyon metreküp lağım akıyor Marmara’ya. Vicdan sahibi bireyler olarak davranacağız. İmar açarken yedi kat istemeyeceğiz. Orhangazi’de arıtma tesisi için konuşma yapıyorum. Orhangazi’de Karsak Deresi’ne pislik bırakılıyor. Biz uğraşıyoruz. Beni ve Gemlik’te siyaset yapan arkadaşlarımızı ne kadar çok sıkıştırırız sonuca ulaşmak o kadar yakın olur. Biz sahip çıkmazsak, bizim adımıza kimsenin sahip çıkmasını beklemeyin. Yanımızda olun.”