Etiket: bursa

  • Gözleri görmeden usta sanatçılar yetiştiriyor

    Gözleri görmeden usta sanatçılar yetiştiriyor

    Toplumun her kesiminden vatandaşa eşit mesafede hizmet götüren Osmangazi Belediyesi, ilçede yaşayan engelli bireyleri de unutmuyor. Osmangazi Belediyesi bünyesinde açılan‘Engelsiz Ritim Atölyesi’ ilk kursiyerlerini ağırladı. Ördekli Kültür Merkezi’nde açılan ve 6 hafta sürecek kurslarda engelli kursiyerler enstrüman ve perküsyon aletleriyle teknik ve doğaçlama çalışmalar yaparak ritim çalmayı öğrenecek. Osmangazi Belediyesi açtığı Engelsiz Ritim Atölyesi’yle özel gereksinimli bireylerin, müziğin evrensel dili ile iletişim kurma, dinleme, dikkat toplama ve sosyal hayata katılımlarının artmasını amaçlıyor.

    Kurslara katılan öğrencilere ders veren görme engelli ritim eğitmeni Enver Çavdar, “Osmangazi’de yaşayan çok değerli insanlara ritim dersi vererek onlara balık yemeği değil balık tutmayı öğretmek istiyoruz. Onlar da neler yapabileceklerini ve nasıl yeteneklere sahip olduklarını bu kursta ortaya çıkartacak. Bu kursta güzel çalışmalar yapacağız, ileride Türkiye’nin sayılı ritimcileri bu kurslardan çıkacak. Bize bu imkanı sağlayan Osmangazi Belediye Başkanımız Erkan Aydın’a çok teşekkür ediyoruz” dedi.

  • Bursaspor – Muşspor maçı kapalı gişe oynanacak

    Bursaspor – Muşspor maçı kapalı gişe oynanacak

    TFF 3. Lig’de mücadele eden Bursaspor, pazar günü gerçekleştireceği ikinci iç saha maçında taraftarının büyük desteğiyle sahaya çıkacak. Yeşil-beyazlıların, Muşspor ile karşılaşacağı bu önemli maça dair heyecan dorukta. 43 bin kapasiteli Yüzüncü Yıl Atatürk Stadı’nda, yalnızca 3 saat içerisinde 40 bin biletin satılması, Bursaspor’un köklü geçmişinin ve taraftarının desteğinin bir göstergesi. Bu rekor satışla birlikte, stadyumda boş koltuğun kalması beklenmiyor.

    2009-2010 sezonunda Süper Lig şampiyonu olarak Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran Bursaspor, bu sezon 3. Lig’de de aynı azim ve kararlılıkla ilerliyor. Taraftarlar, yeşil-beyazlıların mücadeleci ruhunu her zaman destekleyerek, bu köklü kulübün başarısına katkıda bulunmaya devam ediyor.

    Bursaspor’un 15 Eylül tarihinde Tokat Belediye Plevne Spor ile oynadığı iç saha karşılaşmasını 41 bin 300 taraftarın takip etmesi, 3. Lig’de seyirci rekorunun kırılmasına vesile olmuştu. Bu durum, Bursaspor’un sadece geçmişteki başarılarıyla değil, aynı zamanda mevcut desteğiyle de dikkat çektiğini gösteriyor.

    Pazar günü saat 19.00’da başlayacak olan bu kritik maçta, Bursaspor’un taraftarının oluşturacağı atmosferin, oyunculara büyük bir motivasyon kaynağı olacağı aşikar. Taraftarların bu tutkulu desteği, Bursaspor’un hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol oynamaya devam edecek.

     

  • Bursa’da girişimci, et verimi yüksek yeni koyun ırkı geliştirdi

    Bursa’da girişimci, et verimi yüksek yeni koyun ırkı geliştirdi

    Aslen Bayburtlu olan, evli ve iki çocuk babası, 42 yaşındaki Sarıtaş, Almanya’da makine teknolojileri alanında eğitim aldıktan sonra yaklaşık 15 sene bu sektörde çalıştı.

    Çocukluğundan beri Türk hayvancılığını geliştirme konusunda hedefleri bulunan Sarıtaş, 2016’da yurda kesin dönüş yaptı. Aynı yıl Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümünü kazanan Sarıtaş, mezun olduktan sonra Bursa’nın Orhaneli ilçesi kırsal Akçabük Mahallesi’nde devlet tarafından tahsis edilen 4,5 dönüm araziye, et verimi yüksek yeni bir koyun cinsi geliştirmek için çiftlik kurdu.

    Akademisyenlerden de destek alan Sarıtaş, yaklaşık 4 yıl sürdürdüğü ıslah çalışmasıyla merada otlatılarak diğer cinslere göre daha fazla et veren yeni koyun cinsi elde etmeyi başardı.

    Kombinasyon melezlemesiyle 3 farklı ırktan yeni bir ırk elde eden girişimci, ürettiği cinsin patentini alarak ülkenin kırmızı et ihtiyacına katkıda bulunmayı amaçlıyor.

    “Verim yayla bölgelerinde daha da artırılabilir”

    Hasan Sarıtaş, kıvırcık ırkının meraya adaptasyonunu sağladığını, daha sonra iki etçi cins hayvanı bu ırkla birleştirdiğini söyledi.

    Yeni bir cins ortaya çıkardığını belirten Sarıtaş, şöyle devam etti:

    “Bu ıslah çalışmaları uzun vadeli. Bizzat gözlem yapmanız, merada zaman geçirmeniz gerekiyor. Kendim gözlemleyerek, aşamalarını kaydederek bunu yaptıktan sonra başarılı bir şekilde hayvanımızı elde ettik. Şimdi ikinci periyot olarak hayvanımızı çoğaltıp Marmara Bölgesi’ne yaymayı planlıyoruz. Meralarda hayvan otlatıp et verim yeteneği yüksek hayvan elde ettik. Bunu da ülke geneline yayarak hedefimize ulaşacağız.”

    Sarıtaş, et açığını kapatabilmek, küçük sürülerden fazla et çıkarabilmek için ıslah çalışmaları yapılması gerektiğini vurguladı.

    Türkiye’de bu tür çalışmaların verilen yem ile elde edilen et üzerine olduğunu dile getiren Sarıtaş, kendisinin ise mera odaklı bir proje yürüttüğünü anlattı.

    Yeni cinsin, kıvırcık ırkına göre yüzde 30 daha fazla et verimi sağladığını bildiren Sarıtaş, “Bulunduğum bölgede bunu sağladık. Burada şartlar çok zor. Hayvancılık için yazın çok zor şartlarda sağladık. Bu verim yayla bölgelerinde daha da artırılabilir.” dedi.

     Sürü oluşturulduktan sonra patent ve tescil başvurusu yapılacak

    Sarıtaş, Türkiye’nin kırmızı et ihtiyacının karşılanmasında üretimin artırılmasının yanında ıslahın da önemli olduğuna dikkati çekti.

    Yürüttüğü ıslah çalışmasının 7 yıl sürmesini öngördüğünü aktaran Sarıtaş, “Bunun bir de çoğaltılma süreci var. Çoğaltmayı da yaptıktan sonra büyük ihtimal istediğimiz hedefe ulaşacağız. Şu anda yaptığımız işin ismi kombinasyon melezlemesidir. Yeni üretimimiz, 3 farklı ırkın birleşmesinden oluşuyor ama yerli ırkımız olan kıvırcık cinsi yüzde 75 ağırlığa sahip. Küçükbaşta dünyanın en lezzetli ırklarından birine sahibiz. Gerçekten kıvırcık eti çok lezzetli.” diye konuştu.

    Türkiye’de özellikle kapalı alanda beslenen koyunların etinin kokusu nedeniyle tercih edilmediğini dile getiren Sarıtaş, “Hayvana merada bakıldığı zaman refah düzeyi artıyor. Hayvan sağlıklı şekilde et üretiyor hem de koku olayı kökten çözülmüş oluyor.” değerlendirmesini yaptı.

    Sarıtaş, yeni koyun cinsinden 3 dişi, 1 erkek bireye sahip olduğu bilgisini verdi.

    Çalışma bütün aşamalarıyla tamamlandığında yeni ırkı isimlendireceklerini, patent ve tescilleme sürecini başlatacaklarını aktaran Sarıtaş, “Şu an elimdeki hayvan sayısı tüm verimleri alabilmem için yeterli değil, sürü oluşturmam lazım. Yeni tip koyun ırkını geliştirdik ama süt veriminden tutun karkas ağırlığı, doğum oranı gibi özellikler sürü oluştuktan sonra elde ediliyor. O elde edildikten sonra patentlenme, tescilleme süreci başlayacak.” ifadesini kullandı.

  • Bursa Devlet Tiyatrosu İstanbul Kültür Yolu Festivali’nde

    Bursa Devlet Tiyatrosu İstanbul Kültür Yolu Festivali’nde

    Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) yarın saat 20.00’de sahneye konulacak oyunda hem korku unsurları hem de komedi öğeleri ustalıkla harmanlanıyor.

    Howard Ashman ve Alan Manken’in yazdığı, müzik ve şarkı sözlerinin de kendilerine ait olduğu, Alp Özaytekin ve Levent Güner’in Türkçeye çevirdiği yapımın yönetmen koltuğunda Boğaçhan Sözmen oturuyor.

    1960 ve 1986 yıllarında sinema filmleri çekilmiş kült eser, varoşta bulunan vasat bir çiçekçi dükkanında geçiyor. Alışılmadık bir bitki dükkanının etrafında gelişen olaylarla, hayallerin ve korkuların nasıl şekillendiğini gözler önüne seriyor.

  • Bursa’da atıklar sanat eserine dönüştü

    Bursa’da atıklar sanat eserine dönüştü

    Bursa Teknik Üniversitesi (BTÜ) Polimer Mühendisliği Bölümü öğrencileri, Nilüfer Belediyesi Pancar Deposu’nda, geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık oluşturmak amacıyla atölye düzenledi.

    Aynı zamanda BTÜ Polimer Araştırma ve Geliştirme Topluluğu (PARGE) üyesi olan 9 öğrenci atölye katılımcılarına atıkları nasıl değerlendirebilecekleri konusunda eğitim verdi. 1 ay devam eden atölye süresince atık kumaşlardan kıyafet tasarlandı, poşet dosyalardan yağmurluk, CD’lerden çerçeve yapıldı, polyester pamuk sentetik iplerden de duvar halıları dokundu. Ortaya çıkan çalışmalar yine Pancar Deposu’nda düzenlenen “Atık Tasarım Sergisi”nde görücüye çıktı.

    Geri dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularında farkındalık oluşturmayı hedefleyen serginin açılışını Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Emre Karagöz yaptı. Karagöz, böyle bir farkındalık oluşturdukları için atölyeyi düzenleyen gençleri ve katılımcıları kutladı.

    “Atık Tasarım Sergisi”, 10 Ekim tarihine kadar Pancar Deposu Sergi Alanı’nda görücüye açık kalacak.

  • Yıldırım’da kadınların içi rahat

    Yıldırım’da kadınların içi rahat

    Yıldırım Belediyesi ve WM Medical Park Hastanesi iş birliğinde ilçedeki kadınlara ‘sağlıklı yaşamda bilinçlendirme seminerleri’ düzenleniyor. Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü ile Sağlık İşleri Müdürlüğü organizasyonunda Yıldırım’ın 10 farklı noktasında düzenlenecek 10 aylık programlarda kadın doğum uzmanı, diyetisyen, psikolog, estetisyen ve onkoloji doktorlarından oluşan ekip ilçedeki kadınlar ile bir araya gelerek sağlıkta erken teşhisin önemi ve bilinçlendirme üzerine söyleşi gerçekleştirecek ve kadınlar merak ettikleri soruların yanıtlarını uzmanından öğrenmiş olacak. Barış Manço Kültür Merkezi’nde organize edilen programların ilki Op. Dr. Zeynep Toksoy Karaşin’in anlatımıyla ‘Kadın Sağlığında Rutin Kontrollerin Önemi’ konulu seminer ile başladı. Programa Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, AK Parti Bursa Milletvekili Emel Gözükara Durmaz, VM Medicalpark Bursa Hastanesi Başhekimi Muhammed İkbal Bakırcı ve kadınlar katıldı.

    İstihdamdan eğitime, sosyal destekten sağlık hizmetlerine kadar birçok alanda insana dokunan projeleri hayata geçirdiklerini belirten Yıldırım Belediye Başkanı Oktay Yılmaz, “Kentin ana unsuru insandır. Bu nedenle hizmet anlayışımızın merkezinde insan var. Yaptığımız her iş, ürettiğimiz her proje ve hizmet ile insanlara dokunmaya, hayatları kolaylaştırmaya gayret ediyoruz. Kimsenin kendini yalnız hissetmediği bir Yıldırım hedefiyle çalışmalarımızı yürütüyoruz. Her işin başı sağlık. Yıldırım Belediyesi olarak, sağlık alanında yürüttüğümüz çalışmalar ile vatandaşlarımızı bilinçlendirmeye, hastalıklar ortaya çıkmadan önlemeye gayret ediyoruz. Kadınlara yönelik düzenlediğimiz programlarla birlikte düzenleyeceğimiz ‘Sağlıkta Bilinçlendirme Okulu’ eğitimleri ile Yıldırım Belediyesi olarak, sağlık alanındaki çalışmalarımızı artırarak sürdüreceğiz” dedi.

    AK Parti Bursa Milletvekili Emel Gözükara Durmaz ise, “Biz inanıyoruz ki kadınlar sağlıklı olursa aile ve toplum da huzurlu olur. Gerçekleştirdikleri çalışmalarla farkındalık oluşturan Yıldırım Belediye Başkanımız Oktay Yılmaz’a ve katkı sunanlara için teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • ‘Depreme dirençli Bursa’

    ‘Depreme dirençli Bursa’

    Birinci derece deprem kuşağında yer alan Bursa’da, 1999 Marmara depreminin ardından ‘zemin etütleri araştırma birimini kurarak’ Bursa ili Sismik Zemin Tehlike Değerlendirme Projelerini hayata geçiren Bursa Büyükşehir Belediyesi, JICA ile yürüttüğü ‘Deprem Risk Azaltma ve Önleme Planlaması Projesi’ni de tüm hızıyla sürdürüyor. Projenin birinci kısmında Bursa’da meydana gelecek olan muhtemel bir depremde hasar riski yüksek alanların belirlenmesi hedeflendi. Gerek Bursa Büyükşehir Belediyesi gerekse paydaş kurumlardan önemli veriler toplanırken, alanında uzman akademisyenlerden oluşan bilim kurulu üyeleri de öneriler sunarak projeye yön verdi. Veriler ışığında yapılan analizler sonucunda projenin ilk çıktıları olan ‘Deprem tehlike değerlendirmesi’ ve ‘Bina risk değerlendirmesi’ sonuçları ortaya çıktı.
    Çıkan sonuçlar doğrultusunda projenin ikinci aşamasına geçilirken, ikinci aşamada risk değerlendirmesi analizleri neticesinde ‘Altyapı ve kamu binası risk değerlendirmesi’ ile ‘Kentsel dirençlilik planı’ hazırlanmaya başlandı. Projenin ikinci kısmında, Bursa’da meydana gelecek olan muhtemel bir depremde hasar görebilir kamu binası, köprü, bağlantı yolu ve alt yapıların tespit edilmesi ve olacak bir depremde kritik yol ağlarının belirlenmesi amaçlanıyor. Elde edilen tüm sonuçlarla kentsel dönüşüm için öncelikli alanlar belirlenecek. Ayrıca proje kapsamında oluşturulan ‘Kentsel dirençlilik planı’ ile Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından çalışmaları yürütülen ‘Çevre Düzeni Planı’ birbirine entegre edilecek. Böylece kenti etkileyecek olan doğal afetler göz önüne alınarak Bursa’yı daha güvenli, daha dirençli ve daha sürdürülebilir bir şehir haline getirmeye yönelik stratejik çözümler üretilecek.

    Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda yapılan projenin bilgilendirme toplantısına, Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Tözün Bingöl, üniversite, kamu kuruluşları ve JICA temsilcileri ile Büyükşehir Belediyesi bürokratları katıldı.

    Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, çalışmalarından dolayı JICA takım liderine ve üyelerine teşekkür etti. JICA ile işbirliğinin 2021 yılında başladığını, projenin süresinin de 42 ay olarak belirlendiğini söyleyen Halisçelik, 2026 yılının sonuna doğru da projeyi tamamlamayı hedeflediklerini belirtti. Projenin tüm kurum ve kuruluşlarının koordinasyonunda yürütüldüğünü anlatan Halisçelik, “Deprem konusunda birçok kurumun farklı projeler yürüttüğünü görüyoruz. Bu tür çalışmalar ancak tüm kurum ve kuruluşların iş birliğiyle bir anlam ifade eder. Bursa’nın kaynaklarının ekonomik ve verimli kullanılmasını önemsiyoruz. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in vizyonu doğrultusunda Bursa’da yaşam kalitesini yükseltmeyi, akıllı, dirençli ve sürdürülebilir bir kent oluşturmayı amaçlıyoruz.

    Bu anlamda, yerel, ulusal ve uluslararası iş birliklerini önemsiyoruz. Kurduğumuz Bursa Planlama Ajansı ile Bursa’nın anayasası olan 1/100.000’lik Çevre Düzeni Planı’nı tüm paydaşlarımızla hazırlıyoruz. Bursa’nın dirençliliği konusunda tüm kamu kurum ve kuruluşlarının katkısını çok kıymetli buluyoruz. Çalışmaya katkı sağlayan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

    Proje Danışmanı Prof. Dr. Şerif Barış, depremlere karşı önemli deneyimi bulunan Japonya’nın tecrübelerinden yararlanmanın önemine dikkat çekti. Bursa Büyükşehir Belediyesi ile JICA arasında 2 yıldır süren çalışmaları değerlendirdiklerini anlatan Barış, “Bursa’nın gerçekleşecek bir depremdeki risklerini azaltmayı amaçlıyoruz. Bir Bursa modeli oluşturarak diğer kentlere de örnek olmak istiyoruz. Çalışma sırasında çok sayıda veri elde etmeyi hedefliyoruz. Bunun için de toplumun tüm kesimlerinin çalışmaya katkı sunması gerekir. Ancak bu şekilde Bursa’yı depreme daha dirençli hale getirebiliriz” dedi.

    JICA Takım Lideri Shinichi Fukasawa, temel amaçlarının Bursa’yı yaşanacak bir depreme karşı hazır hale getirmek olduğunu dile getirdi. Bursa’nın dirençli planını oluşturmayı amaçladıklarını ifade eden Fukasawa, “Hem Bursa Büyükşehir Belediyesi hem de diğer paydaşlarla ortak çalışmalar yürütüyoruz. Proje sonunda 3 tane çıktı elde etmeyi düşünüyoruz. Bunlar risk ve tehlike analizi, kentsel dirençlilik planının hazırlanmasıdır. Ayrıca kentsel dirençlilik planının da Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin mevcut planlarına ve diğer paydaşların afet planlarına entegre edilmesidir. Projemizin temel amacı budur” dedi.

  • Bursa’da ebeveyn-uzman buluşması gerçekleşecek

    Bursa’da ebeveyn-uzman buluşması gerçekleşecek

    Özel Bursa Kültür Okulları tarafından organize edilen ‘Gelecek Aileden Başlar’ ana temalı ‘MomTalks’ etkinliği ile ikinci kez yapılacak ‘Kültürlü Çocuk Festivali’ hakkında bilgilendirme toplantısı yoğun katılımıyla gerçekleşti. Özel Bursa Kültür Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Bulut, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yıldırım Bey Sırakaya ve MomTalks proje ortağı, aile çocuk yazarı Zeynep İşman yapılacak programlar hakkında basın mensuplarının sorularını cevapladı.

    “Türkiye’de ilkleri gerçekleştiriyoruz”

    Akademik yönden öğrencilerin genel ortalamasıyla Türkiye’nin en iyilerinden birisi olduklarını ifade eden Özel Bursa Kültür Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Zafer Bulut, “Akademik çalışmaların yanı sıra, eğitimdeki gelişmeleri ve organizasyonları da çok yakından takip ederken, ulusal organizasyonlar düzenliyoruz. Yurt içinde ve yurtdışında yüzlerce bilimsel kongre, çalıştay, konferans ve eğitim fuarına katılarak alanında, eğitim teknolojilerini geliştirme yolunda da öncülük yapıyor, çıtayı daima yukarı taşıyoruz” dedi.
    Dünyanın birçok ülkesinde, eğitimin çeşitli boyutlarında en iyi örnekleri bulma faaliyetlerine aralıksız devam ettiklerini vurgulayan Zafer Bulut, “Kıta Avrupası’nda, Amerika’da, Avustralya’da, okul öncesi, ilköğretim ve orta öğretim düzeyinde yaptığımız gezi ve incelemelerle birlikte dünyanın saygın üniversiteleri Harvard, Oxford, Cambridge, MIT, Paris Sorbonne, California ve Standford üniversitelerini inceleyip, tüm kazanımları somutlaştırarak kendi kültürümüzle harmanlayıp öğrencilerimizin ve ülkemizin hizmetine sunuyoruz” diye konuştu.

    “Ulusal çapta organizasyonların adresiyiz”

    Özel Bursa Kültür Okulları olarak ulusal ölçekte organizasyonlarla alanında uzman onlarca ismi Bursa’da binlerce kişiyle buluşturduklarını aktaran Zafer Bulut, “2018, 2019 ve 2024 yıllarında üç kez düzenlediğimiz Robolution Robot yarışmalarıyla ülke genelinden yüzlerce robot projesini Bursa’da buluşturduk. Eğitimin Geleceği Üzerine Tartışmalar başlığı altında 2009- 2010 yıllarında ‘2023’ün Lisesine Üç Boyutlu Bakış’ başlığı altında ulusal katılımlı organizasyonlar düzenledik” şeklinde konuştu.
    Eğitimde Değişim Konferansları’nın 10.’sunu 16 Aralık 2023’de Özel Bursa Kültür Okulları’nın ev sahipliğinde ‘Değişim İçin: Yeniden Okul’ temasıyla gerçekleştirdiklerini de hatırlatan Bulut, “MomTalks, bu anlayışla düzenlediğimiz organizasyonların yeni bir halkası olacak. Bu tarz ulusal organizasyonları düzenlemekten ve katılmaktan mutluluk duyuyoruz. Çünkü gelişime, yenilenmeye önem veriyoruz. MomTalks hazırlık sürecinde çok verimli bir işbirliği yaptığımız Dr. Bahar Eriş ve Sayın Zeynep İşman’a ve ekibimize teşekkür ediyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

    “MomTalks yeni ufuklar açacak”

    Özel Bursa Kültür Okulları Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Yıldırım Bey Sırakaya ise, ulusal çapta yeni bir organizasyona daha ev sahipliği yapmanın mutluluğunu duyduklarını söyledi. Türkiye’nin ilk ve en kapsamlı ebeveyn-uzman buluşma platformu MomTalks programının dopdolu bir içerikle Bursa’da yapılacağının altını çizen Yıldırım Bey Sırakaya, “MomTalks, 5 Ekim 2024 Cumartesi günü Bademli Kampüsümüzde gerçekleştirilecek. MomTalks’ın bu yıl Bursa’da yapılmasından dolayı fikir annesi eğitimci Dr. Bahar Eriş ve MomTalks proje ortağı, aile çocuk yazarı Zeynep İşman’a teşekkür ediyoruz” dedi.

    “Çocuklar eğlenerek öğrenecek”

    Ekim ayında gerçekleştirilecek diğer bir önemli etkinlik olan “Kültürlü Çocuk Festivali” hakkında da bilgiler veren Yıldırım Bey Sırakaya, “İlkini 25 Mayıs 2024’te yaptığımız ‘Kültürlü Çocuk Festivali’nin 2.’sini 19 Ekim 2024 Cumartesi günü gerçekleştireceğiz. Yine, çocukların aileleriyle birlikte katılabilecekleri, unutulmayacak hatıralara ev sahipliği yapacak bir festival günü olacak. Sanat, bilim ve oyun atölyeleriyle çocuklar hem öğrenecek, hem de çok eğlenecek. Gelişime ve yenilenmeye önem vererek ulusal ölçekte organizasyonları düzenlemekten ve katılmaktan mutluluk duyuyoruz” diyerek konuşmasını bitirdi.

    “MomTalks çocuk gelişiminde önemli bir rehber”

    MomTalks proje ortağı, aile çocuk yazarı Zeynep İşman da Özel Bursa Kültür Okulları’nın organizasyona ev sahipliği yaptığı için memnuniyet duyduklarını söyledi. MomTalks’un 2017’den bu yana Türkiye’nin ilk ve en kapsamlı uzman ve ebeveyn buluşma platformu olduğunu söyleyen Zeynep İşman, MomTalks’un amacının, ebeveynlerin geleceği şekillendirmedeki rolü ve eğitimdeki kritik önemi konusunda farkındalığı artırmak olduğunu ifade etti.
    Zeynep İşman, MomTalks olarak bugüne kadar Doğan Cüceloğlu, Yankı Yazgan, Şermin Yaşar, Özgür Bolat, Nil Karaibrahimgil, Azra Kohen, Doğa Rutkay Kamal, Judith Malika Liberman, Sinan Canan, Nihan Kaya, Mümin Sekman, Esra Akkaya, Deniz Bayramoğlu, Ümmiye Koçak ve başka pek çok değerli ismin konuşmacının katıldığı programlar düzenlediklerini hatırlattı. Pandemi döneminde 2020’den bu yana online ortamda da varlıklarını sürdürdüklerini belirten Zeynep İşman, online olduğu için etkinliğin kapsamının genişleyerek fark oluşturan yabancı uzmanları da Türkiye’den ebeveynler ve eğitimcilerle buluşturduklarını söyleyerek sözlerini tamamladı.

  • Bursa iş dünyası güçlerini birleştiriyor

    Bursa iş dünyası güçlerini birleştiriyor

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, MÜSİAD Bursa Şubesi tarafından düzenlenen Müstakil Düşünceler Konferansı’nın konuğu oldu. “Bursa Ekonomisi ve Gelecek Vizyonu” başlıklı bir sunum gerçekleştiren Başkan Burkay, TEKNOSAB Lojistik Park Girişim Sermayesi Yatırım Fonu başta olmak üzere BTSO tarafından yürütülen proje ve çalışmaları MÜSİAD Bursa Şubesi üyeleri ile paylaştı. MÜSİAD Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Şenocak ve Yönetim Kurulu Üyelerinin ev sahipliğinde gerçekleşen programa BTSO Yönetim Kurulu Üyeleri de katıldı.

    “MÜSİAD Benim Ailem”

    BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, MÜSİAD Bursa Şubesi üyeleri ile bir araya gelmekten memnuniyet duyduğunu ifade etti. “MÜSİAD benim ailem.” diyen Başkan Burkay, “MÜSİAD kurulduğu günden bu yana, ilke ve değerlerinden taviz vermeden Türkiye’nin büyüme yolculuğuna katkı sağlıyor. Bugün 80’den fazla ülkeden teşkilatlanmayı başaran MÜSİAD artık dünyada ses getiren bir sivil toplum kuruluşu oldu. Bu bir davanın eseridir. Emek veren büyüklerimize teşekkür ediyorum. MÜSİAD Bursa Şubemizin çalışmalarını da yakından takip ediyorum. Alparslan Başkanımızı ve MÜSİAD üyesi değerli dostlarımı gayretlerinden ötürü kutluyorum.” ifadelerini kullandı.

    “Dezenflasyon Süreci Tüm Sektörleri Etkiliyor”

    Ekonomideki gelişmelere değinen Başkan Burkay, dezenflasyon politikalarının tüm sektörleri etkilediğini kaydetti. Talep enflasyonu bastırılırken maliyet enflasyonunun yükseldiği bir süreçten geçtiklerini belirten Başkan Burkay, “Yüksek enflasyon ortamında şirketlerimizi yaşatmamız mümkün değil. Üretim ve ticaret hayatımızın tüm kesimleri için zorlu olan bu süreci en az hasarla atlatmayı amaçlıyoruz. Ekonomi yönetimimiz tarafından yapılan düzenlemelerin üretimden ticarete, istihdamdan ihracata kadar katma değer oluşturan tüm firmalarımızın gözetilerek hayata geçirilmesi bu dönemde en önemli beklentimiz. Bu konuda görüş ve çözüm önerilerimizi her fırsatta ekonomi yönetimimizle paylaşmayı sürdürüyoruz.” dedi.

    “Türkiye’nin Üretime Dayalı Bir Hikayesi Olmalı”

    Enflasyonla mücadeleye bağlı olarak yaşanan gelişmelerin bir paradoksu da gözler önüne serdiğine dikkati çeken Başkan Burkay, “Bu süreçte firmalarımızın bir numaralı şikayetleri işlerin durgun seyrediyor olması. İkinci şikayetleri ise yetişmiş çalışan sayısındaki yetersizlik. Aslında bu durum bugün yaşanan sıkıntıların ana kaynağını bizlere gösteriyor. Türkiye’nin farkı üretim heyecanı ve dinamik ekonomik yapısıydı. Bunu kaybetmememiz gerekiyor. İşte biz bu yüzden üreten Türkiye’nin merkezlerinden biri olan Bursa’nın hikayesinin birçok şehirden farklı olması gerektiğine inanıyoruz. BTSO’da göreve geldiğimiz 2013 yılından bu yana Bursa ekonomisine istikamet çizmek amacıyla güçlü bir strateji, güçlü bir ekonomi, güçlü bir vizyon ve güçlü bir nesil temeli üzerine 60’tan fazla makro projeyi hayata geçirdik.” şeklinde konuştu.

    Bursa Sanayideki Dönüşümünü Tamamladı

    Bursa’nın 2013 yılından bu yana ekonomik göstergelerde önemli bir gelişim gösterdiğini kaydeden Başkan Burkay, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu dönemde Ar-Ge ve tasarım merkezi sayımız 19’dan 170’e, kilogram başı ihracat değerimiz 4,5 dolara kadar yükseldi. İhracatımız yıllık 17 milyar dolar seviyelerine, orta yüksek teknoloji ihracatındaki payımız ise ülke ortalamasının iki katına çıktı. Ürettiğimiz mal ve hizmeti 200’ü aşkın ülke ve bölgeye sunuyoruz. Sanayideki dönüşümünü büyük ölçüde tamamlayan, tarihi projelerle milli teknoloji hamlesinin en önemli aktörleri arasında bulunan Bursamız son yıllarda hizmete açılan dev ulaşım projeleri sayesinde küresel ticaret ağında artık çok daha güçlü bir çekim merkezi potansiyeline de sahip.”

    “Bursa Orta İhracat Tuzağını Aşamadı”

    Tüm bunlara karşın Bursa’nın yatırım alanlarının yetersizliği nedeniyle son 4-5 yıldan bu yana yerinde sayan bir şehir kimliğine dönüştüğüne vurgu yapan Başkan Burkay, “Bu durumu orta ihracat tuzağı olarak nitelendiriyoruz. Rekabet içinde olduğumuz şehirler, sanayi yatırımlarıyla Bursa’yı ihracat sıralamasında dördüncülüğe kadar çekti. Bundan 10 yıl önce ülkemizin ihracatı 145 milyar dolarken, Bursa, 12,8 milyar dolar ihracatla bu alandaki sıralamada ikinci şehir konumundaydı. Türkiye’nin 2023 yılındaki ihracatı 255 milyar dolarlık rekor seviyeye yükseldi. Bursa ise sınırlı bir artışın ardından 17,6 milyar dolarlık ihracatıyla bugün, Kocaeli ve İzmir’in de ardında kalarak 4’üncü sıraya kadar geriledi. Böyle devam edersek önümüzdeki yıllarda ilk 10’daki yerimizi de kaybedeceğiz. BTSO olarak bu gidişata dair çözüm önerilerimizi uzun yıllardır paylaşıyoruz. Bursa olarak bizim planlı, ölçek ekonomisine uygun yeni yatırım alanlarına ihtiyacımız var. BEBKA tarafından hazırlanan rapora göre yerleşim alanlarının içinde sıkışıp kalan ve plansız alanlarda üretim yapan yaklaşık 8 bin sanayi tesisimiz var. Bu firmalarımız, kapasite artışları, depolama sorunları ve lojistik zorluklarla karşı karşıya. Üstelik bu tesisler, kentte trafik ve çevreye dair de ciddi kaygılar oluşturuyor. Bu tesislerimiz için planlı yeni sanayi alanlarına duyduğumuz ihtiyaç, ertelenemeyecek boyutlara ulaştı. İş dünyamızın öncelikleri de dikkate alınarak, şehrin tüm dinamiklerinin katkı vereceği Kent Anayasası bir an önce hazırlanmalı.” şeklinde konuştu.

    “Bursa İş Dünyası TEKNOSAB Lojistik Park İçin Güçlerini Birleştiriyor”

    Sanayinin ihtiyaçları doğrultusunda ortaya koydukları TEKNOSAB projesine ilişkin de bilgiler paylaşan Başkan Burkay, bölgede 12 firmada üretimin başladığını, çalışan sayısının ise 4.700’e ulaştığını söyledi. Yıl sonuna kadar 37 firmanın faaliyete geçeceğinin bilgisini veren Başkan Burkay böylece yatırım tutarının 40 milyar TL’ye ulaşacağını sözlerine ekledi. Türkiye’nin ileri teknolojili yatırım hedefleri doğrultusunda hayata geçirilen TEKNOSAB’da Güney Marmara’nın en büyük ve en kapsamlı lojistik merkezini de hayata geçirmeyi planladıklarını söyleyen Başkan Burkay, “Bu çerçevede bir ilke imza atarak TEKNOSAB Lojistik Park Girişim Sermayesi Yatırım Fonumuzu kurduk. Toplam yatırım bütçesi 210 milyon dolar olan proje kapsamında SPK’dan onay alarak ilk grup payların BTSO ve TEKNOSAB üyesi yatırımcılara ihraç süreçleri ile ilgili hesap açım işlemlerini başlattık. A ve B grubu payların arasında herhangi bir imtiyaz farkı bulunmuyor. Katılım paylarını alan yatırımcılarımız, TEKNOSAB Lojistik Park Projesi’ne ortak olurken, Bursa ve Güney Marmara’nın en büyük ve en kapsamlı projesinin ortağı olmanın yanında bu büyük projenin değer artışı, kira gelirleri ve birçok avantajından da faydalanabilecek. Bu projeye MÜSİAD Bursa üyelerinin de mutlaka talepte bulunmalarını bekliyoruz.” dedi.

    “Bursa’nın Artık Yeni Bir Bakış Açısına İhtiyacı Var”

    MÜSİAD Bursa Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Alparslan Şenocak, küresel ekonomide önemli bir değişim ve dönüşüm süreci yaşandığını ifade etti. Uluslararası rekabette artık ülkelerin gücünü, şehirlerin ve bölgelerin belirlediğine vurgu yapan Şenocak, “Bu gerçekten hareketle Bursa gibi üretim merkezi kentler için, ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına taşıma sorumluluğunu güçlendirecek yeni bir bakış açısına ve buna uygun hamlelere ihtiyaç olduğu açıktır. Bursa’mızın yaklaşık 11 bin kilometrekarelik yüzölçümü içinde binde 8’lik payına rağmen, kent ekonomisine yüzde 46 gibi yüksek seviyede katma değer sağlayan sanayimizin, ölçek ekonomisine uygun, kapasite artışına imkân sağlayacak yeni yatırım alanlarıyla desteklenmesi, şehrimiz ile birlikte Türkiye’mizi de çok daha parlak bir geleceğe taşıyacaktır.” diye konuştu.

    Uygun Şehirleşme ve Yatırım Modelleri ile Her Alanda Öncü Bursa

    Bursa’nın sahip olduğu sanayi ve üretim kapasitesinin yanı sıra sağlık, tarım ve turizm gibi alanlardaki potansiyelini de değere dönüştürecek adımları doğru ve hızlı bir şekilde atması gerektiğini söyleyen Şenocak, “Böylece her alanda daha da öne çıkacak bir kent olmayı başarabiliriz. Yeter ki bu hedefe uygun şehirleşme ve yatırım modellerini ortaya koyabilelim. MÜSİAD Ailesi olarak bizler de bu bakış açısıyla üyelerimiz ve kentimizde bulunan iş dünyası kuruluşlarımızla güç birliği içinde, yerli ve milli ekonomi için üretmeye devam ederken, ‘Yüksek Ahlak Yüksek Teknoloji’ anlayışı ile ülkemizin ekonomik gelişimi kadar toplumsal kimliğimizi ve değerlerimizi koruyacak bir misyonu temsil etmeyi sürdüreceğiz.” dedi.

  • Erasmus Merkezi Projeler Bilgi Günü’nün ilki BUÜ’de yapıldı

    Erasmus Merkezi Projeler Bilgi Günü’nün ilki BUÜ’de yapıldı

    Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde yapılan etkinliğin açılış törenine BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İrfan Kırıştıoğlu, Türkiye Ulusal Ajansı İletişim Daire Başkanı Dr. Rana Kasapoğlu Önder, Bologna Koordinatörü Prof. Dr. Nermin Bulunuz, Erasmus Koordinatörü Doç. Dr. Recep Yücedoğru, Uluslararası Akademik İlişkiler Koordinatörü Doç. Dr. Mücahit Özdemir ile akademisyenler ve kurum temsilcileri katıldı.

    “Fonlardan daha fazla bütçe alabiliriz”

    Programda konuşan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, Erasmus programlarına üniversite olarak ciddi bir yatkınlıklarını bulunduğuna işaret ederek; “Zaten aşina olduğumuz ve uzun zamandır içerisinde yer aldığımız bir uygulamanın yeni adımlarını burada ilk kez düzenlenen toplantıda dinleyeceğiz. Üniversite olarak ana hedeflerimizden birisi de Erasmus ve benzeri programlarda daha üst seviyelere çıkabilmektir. Erasmus programına sadece öğrenci hareketliliği olarak bakmamak gerekiyor. Bu programda ciddi fonlar da var. Üniversite ve akademisyenler olarak o kısımdan daha fazla pay alabilmenin peşine düşmemiz gerekiyor. Bunun yolunu da konuk konuşmacılarımızdan dinleyerek öğreneceğiz. Etkinliğe katılan ve araştırmaya meraklı hocalarımızın da bu konuda üzerine düşen sorumluluğu fazlasıyla yerine getireceğine gönülden inanıyorum” şeklinde konuştu.

    “Proje ofisi açılıyor”

    Konuşmasında yeni bir projenin müjdesini de veren Rektör Yılmaz, Erasmus Koordinatörlüğü bünyesinde kurulacak Proje Ofisi ile fon gelirlerinden daha fazla yararlanmaya yönelik çalışmalar yürüteceklerini açıkladı. Yeni ofis hazırlıklarında son aşamaya geldiklerini belirten Prof. Dr. Ferudun Yılmaz; “Akademisyenlerimiz, proje çalışmaları ve doğru fonlama konusunda bu ofisimizden destek alacaklar. Proje Ofisimiz üzerinden her türlü desteği sağlayacağız. Bir araştırma üniversitesiyiz ve bu ligde çok daha üst sıralarda yer almayı hedefliyoruz. Hızlıca yükselebilmemizin en önemli adımlarından birisi de buralardan elde edilecek fonların kullanılmasından geçiyor. Üniversitemizin kapasitesine olumlu yansımaları olacağına inanıyoruz. Kritik bir eşikteyiz ve hep birlikte çalışarak bu eşiği aşacağımızı biliyoruz” dedi.

    Türkiye Ulusal Ajansı İletişim Daire Başkanı Dr. Rana Kasapoğlu Önder ise ilk etkinliğe ev sahipliği yaptıkları için üniversite yöneticilerine teşekkür etti. Erasmus hareketliliğinin detaylarına yönelik sunum yapan Dr. Rana Kasapoğlu Önder, mevcut fonlardan daha fazla yararlanabilmek için Türkiye Ulusal Ajansı olarak her zaman destek vermeye hazır olduklarını dile getirdi.
    Türkiye Ulusal Ajansı yetkililerinin sunumlarıyla devam eden etkinlik, fonlardan faydalanan akademisyen ve sektör temsilcilerinin konuşmalarının ardından sona erdi.