Etiket: bursahaber

  • 6 dakikada 44 dilim baklava

    6 dakikada 44 dilim baklava

    Bursa’nın meşhur lezzetlerinden siyah incirle yapılan baklavalar etkinliğe katılan 17 yarışmacının önüne koyuldu. Oldukça çekişmeli geçen yarışmada dakikalar ilerledikçe yarışmacılar lokmalarını yutmakta zorlanırken, bol bol su tüketildi.

    Kimi yarışmacı erken pes ederken 6 dakikada 44 dilim baklava yiyen Mehmet Özbek birinci olarak tam altının sahibi oldu. Özbek’i 39 dilim baklavayla Süleyman Işıklı ve 36 dilim baklava ile Muhammed Aras izledi. Yarışmayı ikinci bitiren Süleyman Işıklı yarım altın kazanırken üçüncü olan Muhammed Aras ise çeyrek altının sahibi oldu.

    Yarışmayı kazanan 38 yaşındaki Mehmet Özbek, “Geçen senede tahinli yarışmasında 2. olmuştum. Aslında aradığım şeyler değil ama insan hedef koyduğu zaman başarabiliyor. Bende bu yarışmayı uzun süredir beklemiştim. Yarıştım ve kazandım mutluyum” şeklinde konuştu.
    Yarışmayı düzenleyen firma sahibi Yüksel Aktaş, Bursa’nın meşhur siyah incirinden baklava yaptıklarını dile getirerek “Bursa’da ilk ve tek olan bu baklavamızı 5 kıta 50 ülkeye ihracat yapıyoruz. Bizde bu baklavayı tanıtmak için 17 kişinin katıldığı bir yarışma düzenledik. Bursa’nın siyah inciri meşhur, bizde bu baklavanın tescilini aldık. En iyi şekilde tanıtımını yapacağız. Ayrıca festivale katılan ziyaretçilere 5 bin baklava dilimi ikram edeceğiz” dedi.

  • 3 kuşaktır semer yapıyor

    3 kuşaktır semer yapıyor

    Bursa’nın tarihi hanlarından Aralıkhan’daki 20 metrekarelik dükkanında semer üreten 90 yaşındaki Yorutgan, ailesinin 200 yılı aşkın süredir sürdürdüğü mesleğinde son günlerini yaşıyor.

    Uludağ’ın Kestel ilçesi yamaçlarındaki köylülerden temin ettiği semer iskeletini önce keçeyle daha sonra deriyle kaplayıp arasını kamışla doldurarak üretim yapan Kemal Yorutgan, gelişen teknolojiye inat mesleğini bugünlere kadar devam ettirdi.

    Yorutgan, ömrünü verdiği mesleğinde semere olan ilginin iyice azalmasıyla ellerindeki son malzemeleri de semere dönüştürüp bundan sonra üretim yapmamayı düşünüyor. Yaklaşık 1,5 yıl önce eşini kaybeden Yorutgan, son dönemde yalnızlığını paylaştığı dükkanına hüzünle bakıyor.

    Kemal Yorutgan,  1933 yılında Bursa’nın Muradiye Mahallesi’nde doğduğunu söyledi.

    İlkokulu 1945 yılında bitirdikten sonra babasının yanında semerciliğe başladığını dile getiren Yorutgan, “78 seneden beri bu minderdeyim. Benden önce babam, babamdan evvel dedem bu işi yapmış. Ben üçüncü kuşağım. Ben de artık uzatmaları oynuyorum. Talep de yok, gittiği yere kadar gidecek artık.” dedi.

    Yorutgan, bu mesleğin önceden rağbet gördüğünü vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Semercilik çok geçerli bir meslekti. Her şey eşekle, beygirle oluyordu. Dağlarda yollar yoktu. Kaç tane semerci vardı. Semer yapmaya yetişemiyorlardı. Yanlarında çok sayıda da kalfa ve çırak vardı. Hepsi mazi oldu. Bursa’da 50’ye yakın semerci vardı. O zaman köylüler hep eşek, beygir kullanırdı. Şimdi Bursa’da semer üreticisi bir ben kaldım.”

    “Bundan sonra vaktimi nasıl geçireceğim, onu düşünüyorum”

    Semer üretimi için önce “sal” ismini verdikleri ahşap iskelete ihtiyaç duyulduğunu belirten Yorutgan, “İçini doldurup keçesini, derisini çekiyoruz. Müşteriye beğendiriyoruz. Müşteri de alıp gidiyordu. Geçmişte bir günde iki tane yapardım. Şimdi haftada bir anca semer üretebiliyorum. Arada bir yolunu şaşırıp semer için gelenler oluyor.” ifadesini kullandı.

    Yorutgan, eşini 1,5 yıl önce kaybettiğini anlatarak, şunları kaydetti:

    “Onun üzüntüsü halen bitmedi. Gittiği yere kadar gidiyoruz. Benim buradan başka gidecek yerim de yok. Kahvehane kültürüm yok. Mecbur buraya geliyorum. Mesleğin son temsilcisiyim, üzüntü var tabi. Bir taraftan da bundan sonra vaktimi nasıl geçireceğim, onu düşünüyorum. Eve gidiyorum yalnızım. Haftada bir gün kızım geliyor, yemeğimi, temizliğimi yapıyor. Her sabah aynı saatte evden çıkıyorum. Akşamüstü de eve gidiyorum. İşte bu malzemeleri bitirdikten sonra semer yapmamayı düşünüyorum. Allah ne gösterecek bakalım. İnşallah iyi olur. Kimisi ‘burayı kiraya ver’, kimisi de ‘sat’ diyor. Burası da olmasa benim gidecek yerim yok. Muallakta kalacağım. Böyle geçip gideceğim herhalde.”

    Dedesi ve babasının da Bursa’nın tanınan semercilerinden olduğunu belirten Yorutgan, “Eskiden semerciler hem çok zengin olurlardı hem de tanınırlardı. Güzel ustalar vardı. Ben bu işten iki kız bir oğlan yetiştirdim.” dedi.

    Yorutgan, meslek hayatı boyunca 3 kez dükkan değiştirdiğini ifade ederek, son 20 yıldır Aralıkhan’daki dükkanında çalıştığını sözlerine ekledi.

  • Togg böreği görenlerin iştahını kabarttı

    Togg böreği görenlerin iştahını kabarttı

    Bursa’da bu yıl ‘Yeşil Bursa, Yeşil Gastronomi’ temasıyla düzenlenen 2. Gastronomi Festivali birçok lezzeti barındırırken ayrıca görsel şölenlerle de ön plana çıktı. Birçok restoranın festival ziyaretçilerini etkilemek için lezzetlerini sergilerken kimi işletmeler de görsel şölenlerle dikkat çekti.

    2 metrelik baklava kulesiyle görenleri şaşkına çeviren baklava ustalarının yanı sıra peynirli kol böreklerle yapılan Togg’u görenler kendini fotoğraf çekmekten alamadı.

    “Çekilişten Togg çıktı, bende börekten Togg yaptım”

    Börekten yaptığı Togg’u gören ziyaretçilerin gözlerini alamadığını belirten Börek Ustası Hasan Acar, “2. Bursa Gastronomi Festivali beklentimizin üzerinde bir katılımla başladı.

    Biz börekten her şeyi yapıyoruz. Dünyanın en büyük böreğini de yaptık, uzaya börek de gönderdik. Togg milli aracımız, bana da Togg çıktı. Bunun üzerine börekten Togg yaptım. Börekçi, olduğum için börekten yaptım, pastacı olsam pastadan yapardım. Herkesin dikkatini çekiyor” dedi.

  • Bursa’nın lezzetleri vitrine çıktı

    Bursa’nın lezzetleri vitrine çıktı

    Bursa’nın gastronomi kültürünü ortaya çıkarmak amacıyla zengin içerikle hazırlanan ve Cumhuriyet Caddesi’ndeki renkli kortejle start alan 2. Bursa Gastronomi Festivali’nin resmi açılış töreni, adeta dev bir mutfağa dönüşen Merinos Park’ta yapıldı. Festival alanının girişindeki kurdele kesilmesiyle start alan festivalin açılış törenine Bursa Valisi Mahmut Demirtaş, Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa Milletvekilleri Mustafa Varank, Emine Yavuz Gözgeç, Emel Gözükara Durmaz, Ahmet Kılıç ve Mustafa Yavuz, ilçe belediye başkanları, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, gastronomi profesyonelleri, şefler, gastronomi öğrencileri ve vatandaşlar katıldı.

    Topraktan sofraya Bursa lezzetleri

    Festivalin açılış töreninde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, gastronomi festivalinin bu yıl ikincisini gerçekleştirmenin heyecanını yaşadıklarını söyledi. Geçen yılki festivalden mükemmel sonuçlar elde ettiklerini ve festivalin hemen ardından konunun tarafları ile toplanıp, ‘neler eksikti’ ve ‘daha neler yapılabilir’ konularını irdelediklerini ifade eden Başkan Aktaş, “Bursa sahip olduğu tüm değerlerin yanında aynı zamanda bir turizm şehri. Turizmin en büyük tetikleyicilerinden bir tanesi de gastronomi. Turist geldiğinde yemek istiyor, içmek istiyor. İşte bu noktada var olan potansiyelimizi en iyi şekilde değerlendirmek istiyoruz. Allah’a hamdolsun çok da güzel gidiyoruz. Bu seneki parolamız da ‘Yeşil Bursa Yeşil Gastronomi’. Çünkü bizim 30 tane coğrafi işaretli ürünümüz var. 5 tane de bekleyen var. En son Yenişehir Biberi ve Keles Kirazı’nın tescilini aldık. Bursa ürünün topraktan ta ki sofrada yemeğe dönüşene kadarki sürecin tüm aşamalarına ev sahipliği yapıyor. Bu ürünlerin hepsi Bursa’da yetişiyor. Burada sadece Bursa’nın ürünleri değil, Erzurum’un cağ döneri de var Urfa’nın kebabı da var. Çünkü Bursa gerçekten renkli bir mozaik. Bursa’da 80 vilayeti, Balkanları Kafkasları bulabilirsiniz. Burada kadın kooperatiflerimiz var. Yine depremzede 11 ilimize davet gönderdik. 8 ilimizden dernekler burada. Emeği geçenlere, burada olup bizlere güç verenlere teşekkür ediyorum. Festivalimiz hayırlı olsun” diye konuştu.

    Bu lezzetleri herkes tatmalı

    Bursa Milletvekili Mustafa Varank da kadim bir tarihe sahip olan Bursa’nın zengin bir mutfağı olduğunu, bunu tanıtmak için ellerinden geleni yaptıklarını vurguladı. Geçen yılki festivalde 400 bin kişinin ağırlandığını hatırlatan Varank, “Sayı bu yıl inşallah 500-600 binin üzerine çıkacak. Biz diyoruz ki; Bursa herkesin görmesi gereken bir şehir. Bursa’nın lezzetleri de herkesin tatması gereken lezzetler. Herkesi gastronomi festivaline bekliyoruz” dedi.

    Farklı kültürler, farklı lezzetler

    Bursa Valisi Mahmut Demirtaş ise Anadolu’nun kadim başkentlerinden Bursa’nın doğu ile batının kesişim noktasındaki konumuyla yemek kültürü açısından da önemli bir gastronomi merkezi olduğunu söyledi. Bursa’nın farklı kültürler ve farklı lezzetlerin harmanlandığı bir şehir olduğunu dile getiren Demirtaş, “Mevcut potansiyelimizi daha yukarı çıkarmak, Bursa’yı bu coğrafyanın en ünlü gastronomi destinasyonlarından biri halinde getirmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Anadolu’nun enfes lezzetlerine ev sahipliği yapan Bursa’mızın geleneksel mutfağını dünden bugüne, bugünden geleceğe taşıyacağız” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından Başkan Aktaş ve protokol üyeleri aşçı önlüklerini giyip, mutfaktaki hünerlerini gösterdi.
    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş ‘kuzu kapama’, Vali Demirtaş ‘kirde kebabı’, Milletvekili Mustafa Varank ‘kestaneli pilav’, Emel Gözükara Durmaz ve Milletvekili Emine Yavuz Gözgeç ‘maydonoz köftesi’, Milletvekili Ahmet Kılıç ‘üzüm dede çorbası’ yaptı.
    Protokolün yemek yarışmasının ardından birlikte pasta kesildi ve yapılan yemekler vatandaşlara tattırıldı.

  • Mustafa Dündar’dan eğitime destek

    Mustafa Dündar’dan eğitime destek

    Yeni eğitim öğretim yılında Osmangazi ilçesinde 254 okulda 187 bin öğrenci ders başı yaparken, Başkan Dündar hafta boyunca her gün farklı bir okulda mesaiye başladı. Geleceğin yarınları öğrencilere ve onları yetiştiren öğretmenlere başarılar dileyen Dündar, yardımcı kitap seti hediyesiyle üniversite sınavına hazırlanan gençlere eğitim desteğinde bulundu.

    Son olarak Küçükbalıklı Mahallesi’ndeki Kırcılar Anadolu Lisesi’nde öğrenci ve öğretmenler ile bir araya gelen Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, sınıfları tek tek gezerek sohbet ederken, hayata dair tecrübelerini paylaştı.

    Öğrencilik dönemlerinde zamanı verimli değerlendirmenin önemine dikkat çeken Başkan Dündar, “Zaman hepimiz için çok değerli. Akıp gittiği zaman geri gelmiyor. Okullarımız, zamanı boş geçirmeden en iyi şekilde değerlendirdiğimiz yerlerdir. Belediye olarak ilçemizdeki bütün okullarımızın ihtiyaçlarına gidermeye gayret gösteriyoruz. Öğretmen ve öğrencilerimizin her zaman yanındayız. Sizlerin en iyi şartlarda öğrenim görmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Çalışıyorsak, çok istiyorsak hedefe ulaşırız. Belediyemizin bilgi evleri ve kütüphaneleri siz öğrencilerimizin hizmetinde. Hepinize derslerinizde başarılar diliyorum” dedi.

    Başkan Dündar, aynı zamanda okulun yapımında emeği bulunan hayırsever iş insanı Mustafa Kırcı’ya da eğitime sağladığı katkılardan dolayı teşekkür etti.

  • “Çöp değil ama İnegöl benim”

    “Çöp değil ama İnegöl benim”

    2012 yılında Slovenya’da başlayan gönüllü bir temizlik hareketi, günümüze “15 Eylül Dünya Çöp Toplama ve Temizlik Günü” olarak geldi.

    O gün binlerce gönüllü insanın “Haydi Yapalım” sloganıyla başlattığı bu temizlik seferberliği her yıl düzenli olarak kutlanan Dünya Çöp Toplama Gününe dönüşürken, İnegöl Belediyesi de bugün özelinde Hamzabey Ortaokulu öğrencileriyle özel bir etkinlik gerçekleştirdi.

    ÖĞRENCİLER SAHAYA İNDİ

    Temizlik konusunda gerçekleştirdiği farkındalık etkinlikleri ve hayata geçirdiği uygulamalarla dikkat çeken İnegöl Belediyesi, 15 Eylül’de de sahaya indi. “Çöp Benim Değil Ama İnegöl Benim” sloganıyla öğrencilerle birlikte temizlik konusundaki hassasiyetin bir kez daha hatırlatılması maksadıyla Boğazköy Barajı mevkiinde çevre temizliği gerçekleştirildi.

    Belediye Başkan Yardımcısı Fevzi Dülger ile Temizlik İşleri Müdürlüğü personeli, öğrenciler, öğretmenler ve okul idarecileri alanda kısa sürede onlarca çöp torbasını dolduracak çöp toplandı.

    ÇÖP BENİM DEĞİL AMA İNEGÖL BENİM”

    Temizliğin yanı sıra topluma mesaj vermek adına yapılan organizasyonda, öğrenciler hazırlanan “Çöp Benim Değil Ama İnegöl Benim” pankartı açarak vatandaşlara hassasiyet çağrısı yaptı.

    Bu şehir bizim, mesajı verilen etkinlikte, çevre kirliliğinin boyutunu göstermek adına toplanan çöplerin yer aldığı çöp poşetleriyle öğrenciler poz vermeyi de ihmal etmedi.

    İnegöl Belediyesi tarafından çevre temizliği etkinliğine katılan öğrencilere de kitap hediye edildi.

  • Mustafakemalpaşa’nın kurtuluşu coşkuyla kutlandı

    Mustafakemalpaşa’nın kurtuluşu coşkuyla kutlandı

    GELENEKSEL TATLI İKRAMI

    İzmir- İstanbul yolu üzerinden geçen misafirlere Coğrafi İşaret Tescilli Mustafakemalpaşa Tatlısı dağıtımı yapan Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar hatıra fotoğrafı çektirmeyi unutmadı. Başkan Kanar, ‘’ Tescilli Mustafakemalpaşa Tatlımızı Mustafakemalpaşa’dan geçen her vatandaşımız tatsın istedik. 14 Eylül Kurtuluş yıl dönümümüzde bizlerden desteklerini esirgemeyen, Gültaş Tatlı Sanayi, Dink Gıda, Yavuzlar Süt Mamülleri, Emrah Gıda Süt Mamülleri, Çen-Sa Gıda Sanayi, Dardağan Gıda Sanayi, Aslanoğlu Süt Mamülleri, NGS Gültaş Süt Sanayi şirketlerine teşekkür ederim.’’ Dedi.

    Kurtuluş coşkusu Adnan Menderes Meydanı’nda ilçe halkının yoğun katılımıyla gece yarısına kadar devam etti. İlginç kostümleriyle Mustafakemalpaşa’nın 200 Yıllık Şehriman Köyü geleneği, Çaltılıbük Kültür Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin Deve Oyunu ve KarizmaShow’un akrobatik smaç gösterileri Mustafakemalpaşa halkının yoğun ilgiyle karşılaştı.

    Adnan Menderes Meydanı’nda görsel şölen oluşturan Havai Fişek gösterilerini ile Mustafakemalpaşa’nın 101. Yıl kurtuluşu coşkuyla kutlandı.

    Kutlamalarda açıklama yapan Başkan Kanar, ‘’ Mustafakemalpaşa’mızın güzel ilçemizin kurtuluşunun 101. Yıl dönümü, 14 Eylül tarihinin Türkiye üzerinde kirli emelleri olan emperyalistlerin ve onun şımarık işbirlikçilerinin hayal kırıklığına uğradığı önemli bir gün.

    Bu aziz millet için “devlet zamanı” demek; hürriyet demektir, özgürlük demektir, ezan demek, bayrak demektir. Bu zaferlerin baş mimarı olan, gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizim için ayrı bir yeri vardır. Bugün, Mustafakemalpaşa’yı daha da güzel bir geleceğe taşımak için buradayız. İlçemizin kalkınması, halkımızın refahı ve mutluluğu için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Ülkemizin ve Mustafakemalpaşa’mızın kurtuluşu için mücadele eden başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm gazilerimizi hürmetle yâd ediyorum. ‘dedi.

  • “Bursa’ya yapılan en büyük kötülük”

    “Bursa’ya yapılan en büyük kötülük”

    Bursa Büyükşehir Belediye Meclisi’nin Eylül ayı oturumunda, Büyükşehir Belediyesi’nin depreme yönelik yaptığı çalışmalarla ilgili bir soruyu yanıtlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, özellikle son günlerde sayıları giderek artan kaçak fabrika binalarına dikkat çekti. İlçe belediyelerinin sorumluluğunda olan kaçak yapı takibi ile ilgili konulara, bakanlığın da el atması ile birlikte Büyükşehir olarak müdahil olmak durumunda kaldıklarını dile getiren Başkan Aktaş, “Başta Nilüfer Belediyesi olmak üzere Osmangazi ve Yıldırım Belediye başkanlarımıza ifade ediyorum. Göstermelik bir kaç bina yıkmaktan ziyade, seçim sürecinde kimseyle kötü olmamak adına bir tavır içine girmekten ziyade kararlı bir şekilde konunun üzerine gidelim. Üzülerek söylüyorum Çalı Yolu’nda milyonlara mal olan yatırım yapıyoruz şu an. Hem de öyle birilerinin dediği gibi bir yerleri imara falan açarak değil, parayla kamulaştırarak yapıyoruz. Ama maalesef biz bunları yaparken, pıtrak gibi fabrika binalarının türediğini görüyorum” dedi.

    “Bu makamlar bitecek”

    Kaçak yapılaşma ile mücadeledeki kararlılıklarını dile getiren Başkan Aktaş, “Bir gün bu makamlar, bu görevler bitecek. Ama bizi asla hayırla yad etmeyecekler. Bu konuda kararlıyız. Kimsenin işiyle, aşıyla oynamaya niyetimiz yok. Ama ‘Büyükşehir Belediyesi yapıyor’ gibi bir algıyla da bu süreci yürütmek çok sağlıklı değil. Bursalı hemşerilerimizin bu kaçak yapılardan müthiş derecede rahatsız olduğunu üzerine basa basa söylemek istiyorum. Bir yerlere bağış yaptırarak bunları yaptırmak hem akla ve mantığa uygun değil hem de insani değil. Bu, şehrin geleceğine yapılmış en büyük kötülüktür. Bu konuda kararlı bir tavır sergilemek gerekir. Evet, yürütmeyi durdurma alınıyor. Bizimle ilgili de alınmış kararlar var. Yürütmeyi durdurma alınabilir. Kanun çerçevesinde süreç takip edilir. Yeter ki kararlı bir şekilde konunun üzerine gidelim. Ayrı tavrın sadece Nilüfer, Osmangazi, Yıldırım için değil Mudanya, Gemlik, İnegöl, Yenişehir ve diğer tüm ilçelerimizde de siyasi parti fark etmeksizin ortaya konması gerekir. Biz sadece meclis yönetmek, kurdele kesmek ve nikah kıymak için burada görevlendirilmedik. Belediye başkanları olarak biz aynı zamanda bu şehrin geleceğini tehdit eden kaçak yapıyla alakalı veya farklı olumsuz konularla alakalı da can sıkıcı, moral bozucu da olsa mücadele etmek gibi bir kararlılığımız var” diye konuştu.

    “Kentsel dönüşüm”

    Kaçak yapı ile mücadele gibi kentsel dönüşümün de ele aldıkları öncelikli konular arasında olduğunu ifade eden Başkan Aktaş, “Kentsel dönüşümü her ilçe belediyemizin konuşması gerektiğini özellikle ifade etmek istiyorum. Basın mensuplarıyla ve akademik odalarla da gezdim. Bu işe bir gün ayırdık. Gezi sonrası birçoğu ‘Böyle bir şey olduğunu bilmiyorduk’ dediler. Şuan özellikle Osmangazi ve Yıldırım ağırlıklı olmak üzere devam eden kentsel dönüşümler var. Vatandaşımızın bu konudaki çağrılarına, beklentilerine kayıtsız kalmamak adına her ilçe belediyemizin kentsel dönüşüm konusunda ayrı bir strateji çalışması gerekir. Cici cici maketler hazırlayarak ‘Böyle yapmak istiyoruz ama bu şekilde geçmiyor’ yaklaşımından ziyade bu şehrin geleceğini de tehdit etmeden bilimsel yöntemlerle hazırlanmış ilgili kurum ve kuruluşların görüşleri alınarak ortaya konmuş projelerin bu şehirde sayısının çok daha fazlalaşması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

  • 2.Bursa Gastronomi Festivali

    2.Bursa Gastronomi Festivali

    Bursa, tüm bu birikiminden hareketle İpeksi Lezzetler başlığıyla 1. Bursa Gastronomi Festivali’ni 23-25 Eylül 2022 tarihlerinde Merinosparkta gerçekleştirdi. Festival hem ilimiz de hem de ülkemiz genelinde gastronomi profesyonelleri ve severlerinden büyük ilgi gördü.

    Bursa turizim Fuarı ve Bursa gıda Fuarı ile entegreli bir şekilde gerçekleşen  1. Bursa Gastronomi Festivali kapsamında 5 farklı panelde Bursa’nın gastronomi değerleri ele alınmıştır. Festival öncesinde ise Bursa Gastronomisine yönelik çalıştay düzenlenmiştir. Bu çalıştaya 50’nin üzerinde akademik, gastronomi, firma, işletme vb. alanlarla ilgili uzman kişilerle Bursa’nın Gastronomisi mercek altına alınmıştır. Turizm dünyasının önemli temsilcileri, acenta yetkilileri, sosyal medya fenomenleri, ulusal ve yerel basın mensuplarının dahil edildiği bir gastronomi turu düzenlenmiştir.

    Festival kapsamında çeşitli yemek yapma ve hızlı yemek yeme yarışmaları (Tahinli, Baklava, Börek) düzenlenmiştir. Bursa gastronomisi ile ilgili çeşitli söyleşiler düzenlenmiştir. 103 Bursalı firma, resmi kurum ve kuruluşun stand açarak Bursa Lezzetlerini vatandaş ile buluşturmuştur. Festival kapsamında uluslararası, ulusal ve yerel yüksek takipçiye sahip sosyal medya fenomenleri ile tanıtım yapılmıştır. Ayrıca Hazar Amani, Şükran Kaymak, Arda Türkmen, Ömür Akkor ve Danilo Zenna gastronominin önemli isimleri festivalimizde sahne almıştır. Festivalimizin ikinci gününde Buray konseri düzenlenmiştir. Katılımın oldukça yüksek olduğu Gastronomi Festivali 50 ye yakın haber videosuna ve 50yi geçen gazete haberine konu olmuştur. 3 gün süren festivale 350 bin kişi katılmıştır.

    Bu yıl 15-17 Eylül tarihleri arasında Bursa Merinos Park’ta “Yeşil Bursa Yeşil Gastronomi” temasıyla gerçekleştireceğimiz “2. Bursa Gastronomi Festivali”,  geçmişten geleceğe Bursa Mutfağını lezzet tutkunlarıyla buluştururken, Türk Mutfağının sürdürülebilirliği adına, ünlü şefler ve akademisyenlerin katkılarıyla birçok etkinlikte mutfak mirasımıza katkı sağlayacak.

    100’den fazla Bursa markası ve tescilli lezzetleri ile 7’den 77’ye yine coşkulu bir buluşmaya sahne olacak Bursa Gastronomi Festivalimize tüm gastronomi tutkunlarını bekliyoruz.

  • Siyah incir hasadı başladı

    Siyah incir hasadı başladı

    Bursa’da kırsal kalkınmayı sağlanmak amacıyla kaliteli fide, fidan dağıtımı ve ekipman destekleri başta olmak üzere her alanda çiftçinin yanında olan Büyükşehir Belediyesi, ‘Siyah İncir Hasadı’nı Osmangazi ilçesi Gündoğdu Mahallesi’nde başlattı. Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen program öncesi çiftçilerle sohbet eden Başkan Alinur Aktaş’a törende, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, İl Müftüsü Yavuz Selim Karabayır, sektör temsilcileri ve üreticiler eşlik etti.

    “Güzel işler yaptık”

    Törende konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, incir hasadının bereketli olmasını diledi. Üretimin güzel gittiğini söyleyen Başkan Aktaş, Bursa’nın bu konudaki avantajını Türkiye’ye duyurmaya çalıştıklarını belirtti. Bursa’nın otomotivde, tekstilde ve diğer alanlarda ciddi altyapıya sahip olduğu ancak aynı zamanda bir tarım şehri de olduğunu ifade etti. Her sene tarım gelirlerinin ve ihracatının artarak devam ettiğini dile getiren Başkan Aktaş, bu konuda şehri ayrıcalıklı kılan konunun da verimli toprakları ve dört mevsimin de yaşanması olduğuna dikkat çekti. Tarım kesiminin de bu konuya özen göstermesiyle başarılar elde edildiğini anlatan Başkan Aktaş, “Tarımla ilgili önemli adımlar atıyoruz. İnciriyle, deveci armuduyla, ahududusuyla, şeftalisiyle de farkındalık oluşturan bir şehiriz. Bunu ön plana çıkarmak adına hizmet eden kurumlarımız var. Büyükşehir Belediyesi’nin Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı, HAGEL ve Tarım AŞ bu işin en önemli destekleyicilerinden. Şuan Tarım AŞ’nin bin 500 tane çalışanı var. Tüm sahillerden yeşil alanların bakımına kadar birçok alanda kendi personeliyle hizmet veriyor. Tarım AŞ karının da tamamını fide fidan desteklerine döndürüyor. Bu da tarımda verimlilik olarak karşımıza çıkıyor. Zirai ilaçlama konusu da Tarım AŞ’nin konuları arasındadır. Ben bir meyve tüketicisiyim. Bu konuda bilgi sahip olan ekip arkadaşlarımla beraber bugüne kadar güzel işler yaptık. Bu konudaki heyecanımızı bütün dünyaya duyurduk” dedi.

    Bursa’da siyah incir üretimi 30 ton

    Bursa’nın siyah incirini ‘Blackbursa’ markasıyla tescilleyerek dünyanın farklı ülkelerindeki marketlerde yer almasını sağladıklarını belirten Başkan Aktaş, bölge tarım kooperatifleri birliği adına alınan coğrafi işaret tescilinin önemine dikkat çekti. Uluslararası tarım ürünleri ticaretinde önemli bir gereklilik olan ve kalitenin sağlanmasında büyük önem taşıyan Global Gap ve diğer kalite belgelerine de sahip olduklarını hatırlatan Başkan Aktaş, “Bu sayede Avrupa ve Asya’da ürünlerimiz yer almaktadır. Geçmiş yıllarda maalesef fiyatların düştüğü zamanlar oldu ve devreye girerek destek olduk. Tarım AŞ olarak alımlar yaptık. Kimsenin parasını heba etmedik. Toplu alımlardan dolayı başrol oyuncusu olma hasebiyle ürünümüzü daha değerli satma imkanına sahip olduk. Düşen rakamları bir miktar sübvanse etmeye çalıştık. Bu sene ürünümüz geçen yıla göre daha az. Fakat Allah nazarlardan saklasın ürün değerli. Bu noktada ciddi karşılık buluyor. Ahududu, yaban mersini ve diğer ürünlerimizle alakalı fena rakamlarda değiliz. 2022 yılı TÜİK verilerine göre ülkemizde 350 bin ton incir üretildi. Şehrimiz yaklaşık 30 bin ton siyah incir ile ülke üretiminin yüzde 8’ine yakınını gerçekleştirerek üçüncü sırada yer aldı” diye konuştu.

    “Daha kaliteli üretmeliyiz”

    Siyah incirin sadece lezzetli olmakla kalmadığını, aynı zamanda sağlık için de bir hazine olduğunu ifade eden Başkan Aktaş, siyah incirin, ahududunun, yaban mersininin yan sanayide de kullanılarak ciddi ürün gamına sahip olduğunu dile getirdi. Üreticilere tavsiyelerde de bulunan Başkan Aktaş, “Bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur hesabı biz kaliteli üretmeye, standartları yüksek ürünler üretmeye gayret edelim. Bu noktada emeğimizi ortaya koyalım. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak her zaman desteklemelerle, fide-fidanla hep yanınızda ve yakınınızda olacağız. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Tarım AŞ’nin, Kırsal Hizmetler Daire Başkanlığı’nın, HAGEL’in de varlık sebebi budur. HAGEL marifetiyle 720 civarında kırsal mahalleye çeşitli destekler verdik. Bursa olarak sanayi kimliğimizi daha da geliştireceğiz. İstanbul’un yanı başında ciddi üretim potansiyeli olan bir şehiriz. Ama tarım alanlarımızı heba etmeden sahip çıkmalıyız. Daha kaliteli ve özgün ürünler üretmek noktasında ilgi ve alakamızı göstermeliyiz. Yeni pazarlar aranması, tanıtılması noktasında çalışmalarımız var. Çok şükür üreticimizin yüzünü eğdirmeyecek çok güzel fiyatla bu sene ürünlerimiz çıktı. Bereketli olması temennisiyle bu güzelliklerde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Siyah incir hasadımız bereketli olsun. Üretenlere kazanç olsun, tüketenlere de şifa olsun” dedi.

    Gündoğdu Mahalle Muhtarı Savaş Özkan da, ürünlerin bereketli, kazançların bol olmasını temenni etti. Tören sonrasında Başkan Alinur Aktaş ve beraberindekiler, bahçe hasadına katılarak siyah incir topladı.